22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 AĞUSTOS 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan, Şaron'u aradı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakanlık Basın Sözcüsü Akif Beki, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Re-cep Tayyip Erdoğan'ın, önceki gece Israıl BaşbaJeanı Ariel Şaron"u arayarak Gazze Şeridi'nin tamamı ve Batı Şeria'run bir bölümünden çekilme operasyonunun başanyla tamamlanmasından dolayı kutladığını söyledi. Erdoğan'ın görüşmede bölgedeki banş sürecinin devamı konusundaki desteğini dile getirdiğini belirten Beki, her iki başbakanın, New York'taki BM zirvesinde buluşma konusunda mutabık kaldıklannı kaydetti. Türk Telekom'da grev kararı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Haber-Iş Sendikası. Türk Telekominikasyon Genel Müdürlüğü ve bağlı işyerlerinde bugünden itibaren grev karan aldıklannı duyurdu. Türkiye HabeT-Iş Sendikasrndan yapılan açıklamada, dün Türk Telekominikasyon Genel Müdürlüğü ve bağlı işyerlerinde çalışan işçiler adına Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu Işverenleri Sendikası ile toplu iş görüşrneleri yapıldığı anımsatıldı. Açıklamada, işverenle anlaşma olamaması nedeniyle grev karan alındığı ve bugün saat 14.00"te tüm işyerlerinde basın açıklaması yapılarak grev karannın ilan edileceği behrtildi. CHPIHerden Mumcu bildirisi • tstanbul Haber Servisi -CHPlstanbulIlGençlik Kollan üyeleri. Uğur Mumcu'yu tanıtmak amacıyla Mumcu'nun doğum günü olan 22 Ağustos'ta bastırdıklan bildirileri dağıttılar. Kadıköy Postanesi önünde gerçekleştirilen bildiri dağıtımının ardından grup adına basın açıklaması yapan CHP Istanbul ll Gençlik Kollan Sekreteri Ahmet Akkaya, Uğur Mumcu'nun, 1970'liyıUarda yaşanan cinayetlerin aydınlatılmamasında en önemlı neden olarak siyasi ıradeyi gösterdiğini ifade ederek "Bugün de değişen hiçbir şey olmadı. Hatta daha da İcaranlık bir tablo ile karşı karşıya kaldık. Türk halkma Uğur Mumcu değerlerinin neler olduğunu anlatmak için onu tanıtan 20 bin mektubu yurttaşlara yollayacağız" diye konuşru. Başbuğ'dan veda ziyaretleri • tstanbul Haber Servisi -1. Ordu Komutanı Orgeneral Ilker Başbuğ, dün Istanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Istanbul Valisi Muammer Güler" i ziyaret etti. Orgeneral Başbuğ, vilayete gelişinde, tören mangası eşliğinde Vali Güler ve vali yardımcılan tarafindan karşılandı. Güler, şeref defterini imzalayan Başbuğ'a yeni görevinde başanlar diledi. Gazetecilerin terör konusundaki sorulannı da yanıtlayan Orgeneral Başbuğ, "Burada 1. Ordu Komutanı olarak bulunuyorum, göre\im bu. Bunlan siz de yakınen takip ediyorsunuz. Milli Güvenlık Kurulu toplantısında da bu konulann görüşüldüğünü tahmin ediyorum" dedi. 11 yaşındaki B.Y. gözünü yitirme tehlikesiyle karşı karşıya, ailesi kurs yöneticilerini suçluyor Kurankursundadayak iddiası Kursyetidlfleriotaişakalaşma olaraknitefedi. ABÎDtNYAĞMUR MERSİN - Mersin'de özel ya- tılı Kuran kursunda kalan 11 ya- şındaki B.Y., ayıu kursta kalan 17 yaşındaki bir öğrencinin darp et- mesi nedeniyle sol gözünü kaybet- me tehlikesiyle karşı karşıya kal- dı. Kurs yetkililerinin B. Y.'yi has- taneye geç götürdüğünü iddia eden baba An" Yaldızoğlu, olayın mah- kemeye taşınmasının ardından B.Y.'nin kurstan kaydının sılindi- ğini, A.G.'nin de Şiırtta kalmı- yormuş gibi" gösterildiğinı ilen sürdü. Okullann kapanmasıyla birlikte ağabeyi ve dayısının oğluyla birlik- te Çavuşlu Mahallesi'ndeki Kurs Okul Talebelenne Yardım Derne- ğı'ne bağlı yatılı Kuran kursuna gıtmeye başladıklannı anlatan B.Y, söz konusu olayın 3 Ağustos günü gerçekJeştığıni söyledi. B.Y, "Öğ- le namazı öncesinde abdest almak • B.Y.'nin babası Ali Yaldızoğlu: "B.Y'yi Devlet Hastanesi'ne götürdük, geç kalınmış dediler. Daha sonra Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ameliyata aldılar, ama 'Çok geç kalmışsınız, çocuk gözünü kaybedebilir' dediler. Tüm bunlann sorumlusu kurs yetkilileridir. Kendilerinden davacı olduk. Davacı olmamamız için çok baskı yaptılar." için kursun bahçesineindim. Suyu açık bırakuğım için A.G. isimli öğ- renci bana kızdı, sonra gözüme bir şeyfiriatu.Nefirlatuğınıgöremedim, yere yaüp bağırmaya başladım, A.G. bırakıp gnti. Arkadaşlarun beni çeşmeye götürdüler, gözümün kanadığını söylediler. Hocalanma söyiedim. Yaklaşık 40 dakika bek- ledikten sonra kan durmayınca be- ni sağhk ocağına götürdüler" diye konuşru. B.Y.'nin darbe alan sol gözünü kaybetme tehlikesinin olduğunu vurgulayan baba Ali Yaldızoğlu ise kurs yöneticilerini suçladı. Yaldı- zoğlu, "Olay öğlen saatlerinde meydana gebnesine rağmen ak- şam 18.00 sulannda ametiyata gi- rüebUdL Bunun sorumlusu kurs yetküHerL'Bir şey olnıaz' diyerek çocuğu hastaneye kaldırmanuş- lar, yanm saat sonra sağhk ocağı- na götürmüşler" dedi. Alle davacı oldu Kursta kalan diğer oğlunun te- lefon etmesiyle olaydan haberdar olduklannı belirten Yaldızoğlu. "B.Y.'yi Devlet Hastanesi'ne gö- türdük, geç kahnmış dedikr. Da- ha sonra Tıp Fakültesi Hastane- si'nde ameliyata aldılar ama Çok geç kalmışsınız, çocuk gözünü kaybedebilir' dediler. Tüm bunla- nn sorumhısu kurs yetküikridir. Kendilerinden davacı olduk, Da- vacı olmamamız için çok baskı yapülar. Davaaohırsakinkârede- ceklerini söylediler'' diye konuş- tu. Olay üzerine Cumhuriyet Baş- savcılığı'na suç duyurusunda bu- lunduklannı anlatan Yaldızoğlu, savcılıkta ifade veren kurs yetki- lilerinin B.Y.'nin ve suçlanan A.G.'nin kursta kayıtlı olmadık- larını, olayın çocuklar arasındaki şakalaşmadan kaynaklandığını id- dia ettiklerini söyledi. Kurs Okul Talebelenne Yardım Derneğı Müdürü Bedrettin Tan da savcılıktaki ifadesini yinele- yerek "Çocuklann arasındaki bir şakalaşma söz konusu. Gazetede yazılacak kadar ciddi bir olay de- ğfl. Biz aile ile aramızda haDettik" dedi. Öte yandan, Milli Eğitim Mü- dürlüğü kayıtlarında Kurs Okul Talebelerine Yardım Derneği Öğ- renci Yurdu olarak kayıtlı olan ku- ruluşun, uzun yıllardır yatılı Ku- ran kursu eğitimi verdiği öğrenil- di. Ancak öğrenci başına aylık 50 milyon lira ücret alınan kursun Mersin Müftülüğü kayıtlannda "Kuran kursu" olarak yer alma- dığı ortaya çıktı. Yaz aylannda ya- tılı Kuran kursu veren kurumda, çok sayıda lise öğrencisinin kışın banndığı ve sürekli olarak dini eğitim aldıklan da ileri sürüldü. Kursa yaz aylannda devam eden bir öğrenci ise Kuran derslerinin yanı sıra çeşitli dini dersler aldık- lannı, başansız olan öğrencilerin öğretmenlerve a ağabey"ler tara- findan dövüldüklerini söyledi. Çin'de yaşayan Huilerve Hanlılar, İslamiyete bakış açılanyla diğer Müslümanlardan aynlıyor IARİKATLARLA GÜÇLENÎYOR Camilerin baş imamlan 80 yaşındaki Madam Du ve yardımcısı Madam Dan, kadın imamlann Çin'de yadırganmadığını düşünüyor. Onlara göre bunun nedeni, komünizmin doğurduğu kadın- erkek eşitliği. (FotoğnrfLeMonde gazetesûtden aJınnuşOr.) acbıı imamlar işbaşında Ekonomi Servisi - Henan, Çin'in en kalabalık ve en fakir eyaleti. 100 milyon kişinin yaşadığı eyalette Müslüman Huiler yüzde onluk bir azınhğı oluşturuyor. Müslüman nüfusun oldukça az olduğu Çin'de Huiler ve Zhengjou'da yaşayan Hanlılar islamiyete bakış açılan ve kadın imamlan ile diğer dindaşlanndan aynlıyor. Le Monde gazetesi 12 Ağustos 2005 tarihli sayısında Huilerin ve komşulan Hanlılann Islam politikalanna dikkat çekiyor. Her iki topluluk da Müslüman azınlık olduğu için, yerli Çin halkı tarafindan zaman zaman hor görüldüklerinı belırtıyorlar. Bunun kökenini tarihsel olaylara bağlayan Huililer, 7. yüzyılda Çin'e yerleşen Müslüman nüfusun bugünkü Çinliler tarafindan hâlâ yadırgandığmı söylüyorlar. Hz. Osman döneminde kervanlarla tıcaret yapmak için Ipek Yolu'nu kullanarak Çin'e gelen ve yerleşen Müslüman topluluk, Huilerin atalan olarak biliniyor. Müslümanlar, 10. yüzyıla kadar Çin'deki külturel ve sosyal gelişmelerin de öncüsü olduklan için yerli halk tarafindan pek sevümiyor. Sünni bir topluluk olan Huiler, kadınlan için kasaba merkezine 1912'de iki ayn cami inşa etmiş. Huili kadınlar, camilerini sadece bir ıbadet yeri değil, sosyal bir alan olarak görüyorlar. Başlmam 80 vaşmdalcl Du Camilerin başimamlan 80 yaşındaki Madam Du ve yardımcısı Madam Dan, kadın imamlann Çin'de yadırganmadığını düşünüyor. Onlara göre bunun nedeni. komünizmin doğurduğu kadın-erkek eşitliği. Bu eşitlik sayesinde kadınlann sadece kasabalannda tslamın bilinen baskısı altında kalmadıklannı belirtiyor. 38 yaşmdaki Hanlı Kuran hocası Maryam Dongping yönetim yapısı ile Islam arasındaki ilişkiyi şöyle açıklıyor: "Devlet poBtikası bizi tslama yönlendiriyor. Komünist bir ülkede yaşıyonız ama herkesin inancına saygı duyuluyor. Devlet bizi Allah'a inanç konusunda serbest bırakryor ama ateist ohnamızı da istemiyor." Dongping, günümüz Islarmndan bahsederken de Huili ve Hanlı gençlerin Müslüman olmanın ne demek olduğunu iyi bildiklerini fakat ibadetleri pratik alanda uygulamadıklannı sözlerine ekliyor. Mini etek veya göz alıcı bir elbise giymek, Huilere göre Islama aykın değil, çünkü onlar komünizmin sunduğu eşitliğe inanıyor. Kadın imamlar, bu eşitlikçı Islam ortamında kendileri gibi genç kız imamlar yetiştirmekte kararlılar. BİÛM VE TEKNİKDERGİSİYETKÜJLERİTEPKÜJ HAKKMJ^SORUŞTURMMDUYURMUŞTU 'Dinci basın çarpıtıyor' Kaçan'ın başı ağnyacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBÎTAK) çıkardığı Bilim ve Teknik dergisinin yöneticileri. dinci basında dergi aleyhine çıkan haberlerin tamamen "çarprtma" olduğunu dile getirdi. Bilim ve Teknik dergisi yöneticileri. dün dinci Vakit gazetesinde yer alan "Bilim ve Teknik dergisi, evrim safsatasını savunmayı bıraktı. İnsanm evrim geçirmediğini itiraf etmeye başladı" ıddialannm doğru olmadığını bildirdi. Derginin ağustos sayısında yer alan "Yohın Sonu mu?" adlı makaleyi referans alarak yazılan haberlerin "180 derece çarpmlmış" olduğunu vurgulayan dergi yöneticileri şu açıklamayı yaptı: "Derginin ağustos savısmda evTİm konusuyla ilgili olarak ünJü genetik bilimcisi ve evrim araşûrmacısı Steve Jones'un bir yazısına yer verdik. Jones bu yazısında insan evriminin hiçbir zaman durmayacağma inandığını söylerken birtakım basın mensuplan bunu kamuoyuna tam tersi şekilde üetiyor. Jones makaJede diyor ki: İnsan evriminin hiçbir zaman durabileceğini düşünmüyorum. Çünkü insan evrimi hem biyolojik hem fiziksel bir süreç. Üstelik genetik kazalar, mutasyonlar olacak, bunlar sürecek.'. Bunun üzerine birileri çıkıyor ve BiKm ve Teknik'in bunun tam tersini yazdığmı söylüyor. Bu pozitif bilime karşı yapılan, evrime karşı yapılan bir saldındır." Bilim ve Teknik dergisi yöneticileri. dinci basında yer alan haberlerin. dergideki makalenin tamamı okunmadan yazılmış haberler olduğuna dikkat çekti. Bu haberlerin pozitif bilime saldırmak amaçlı hazırlandığını belirten yetkililer, bilim adamlan gibi basının da "doğru" olanı "dürüst" bir şekilde kamuoyuna sunması gerektiğini vurguladı. Yöneticiler, Bilim ve Teknik'in her zaman pozitif bilimi savunmayı sürdüreceğini kaydettiler. ANKARA (ANKA) - Adalet Bakanlığı, Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkuı hakkında yürüttüğü "gizli soruşturmayr basın açıklamasıyla halka duyurarak bir ilke imza atan Van Cumhuriyet Başsavcısı Kemal Kaçan hakkında soruşturma başlattı. Kemal Kaçan. Yücel Aşkın hakkında yürüttüğü gizli soruşturmanın aynntılannı, 19 Temmuz'da basın açıklaması düzenleyerek halka duyurmuştu. Bu sayede gizli soruşturmayı, mevzuattaki açık hükümlere rağmen dava bile açılmadan herkese duyuran Başsavcı Kaçan, Rektör Aşkın hakkında "Çıkar amaçh suç örgütü oluşrunna" soruşturmasının 5 Nisan'dan beri , sürdürüldüğünü açıklamış, Aşkın'ın, ihaleye fesat kanştırmanın dışında, "yasadışı olarak topladığı bilgi ve belgelerle insanlanfişlediğuıi"de öne i sürmüştü. Edinılen bılgiye göre, ' Istanbul Milletvekili Emin Şirin, i Başsavcı Kaçan'ın basın i toplantısının ardından Adalet Bakanlığı'na başvurarak TCK'nin 288'nci maddesi karşısında yapılan işlemin hukuki olup olmadığını sordu. "Bir olayla ilgili olarak başlablan soruşturma ve kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hâkim, mahkeme. bilirkişi veya tanıklan etkilemek amacıyla aknen sözlü veya yazıh beyanda bulunan kişinin" 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandınlacağı hükmünün bulunduğunu anımsatan Şirin, "Savcuun bu tavnnın hâkim, mahkeme, biKrkişi veya tanıklan etkileyebileceği ve suçhı değil sanık durumunda olup olmadığı bile befli ounayan Yücel Aşkın'ın idşilik haklanna tecavüz olduğu açıkbr" dedi. Şirin'e yanıt Ceza Işleri Genel Müdür Vekili Nizamettin Kalaman'dan geldi. Kalaman, "Dflekçeniz ihbar kabul edilerek Van Cumhuriyet Başsavcısı Kemal Kaçan hakkında Hâkimler ve Savcılar Yasası'nın 82'nci maddesi u> annca inceleme başlaolmışar" dedi. Kaçan'la ilgili olarak görevlendirilen adalet müfettişi, dosyasını hazırlayıp Bakan Cemil Çiçek'in onayına sunacak. Çarşamba'da şeriatdevleti görüntüleıi tstanbul Haber Servisi - Istan- bul'un Fahh ilçesindeki Çar- şamba semti, hem bir şeriat devleti- ni andıran görüntüleri, hem de hü- kümete yönelik tepkisiyle dikkat çekiyor. Nakşibendilerin kalesi olarak bilinen semtte, tarikat üyeleri ekonomik olarak da hızla güçlenip örgütleniyorlar. Muhafazakâr kimliğiyle tanı- nan Fatih ılçesi, Nakşibendilerin önemli kollanndan tskenderpaşa ve Ismailağa cemaatlerinin merkezi olmasıyla biliniyor. Türk siyasi yaşamına Necmettin Erbakan. Turgut Özal, son olarak da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı "ar- mağan eden" Nakşibendilerin, siyaset ve ekonomi- deki yükselişi de kendisini en çok bu semtte belli ediyor. Liderliğini Mahmut Ustaosmanoğhı'nun yü- rüttüğü Ismailağa Cemaati Çarşamba'da örgütlü. Çarşamba'da, AKP politikalanna ve Başbakan Er- doğan'a yönelik tepki, günden güne artıyor. cemaat. Milli cdrüs'e bafllı Şeriat düzenine sıkı sıkıya bağlı olan cemaat üyele- ri, bağlıhklannı gündelik hayata da yansıtıyorlar. Kafe ve Tekel bayii gibi işletmelerin faaliyet göste- remediği bölgede, diğer işyeri sahiplerinin de işleri- ni kaybetmemeleri için cemaat üyeleriyle yakm iliş- kiler kurması gerekiyor. Semtte sokaklarda açılan el tezgâhlannda Çeçenistan ve Bosna Hersek'te yaşa- nan çatışmalan konu alan, cihat çağnlan yapan CD'ler 1.5 YTL karşılığında satılıyor. Ismailağa Cemaati mensuplan da, tıpkı diğer cemaatler gibi, yalnızca dini ya da siyasi değil, ekonomik açıdan da güçlü olmak gerektiğinin farkmdalar. Bu amaçla özellikle tekstil sektöründe ciddi yatınmlar yapan cemaat üyelerinin Istanbul, Adapazan, Çorlu, Çer- kezköy gibi bölgelerde pek çok işyeri bulunuyor. Bunun yanı sıra açılan finans kurumlan ve farklı iş- kollannda faaliyet gösteren holdingler de cemaatin mali açıdan güçlenmekte olduğunun göstergesi ka- bul ediliyor. Siyasi açıdan Milli Görüş çizgisinden kopmayan Ismailağa Cemaati, Erbakan'a olan bağ- lılıklarmı her fırsatta dile getiriyor, Saadet Parti- si'ne verdiği desteği sürdürüyor. Basbakan'a tepkl büvüvor Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olduğu dönemde büyük destek verdikleri Erdoğan'a ise söz verdiği Kuran kurslan ve külliye inşaanna destek vermediği gerekçesiyle tepkili olan cemaat, Erdoğan'ı eleştiriyor. Bu tepki, gazete tercihlerine de yansıyor. Çarşamba'da ağırlıklı olarak Milli Gö- rü^'ün yayın orgaru Milli Gazete satılıyor. Bu gaze- teyi Vakit izliyor. AKP'ye yakın olan Yeni Şafak ile Fethuflah Gülen'e yakın olan Zaman'ın rirajlan ge- rilerde kalıyor. Küçük çocuklann okula gönderil- mediği iddialanyla da gündeme gelen ilçede, he- men her sokakta Kuran kursu bulunuyor. Bunlann büyük bölümünün izinsiz olduğu da biliniyor. Çar- şamba'da teknoloji karşıtlığı da toplumsal yaşamı şekillendiren öğelerden biri. Cemaat mensuplan çok nadir olarak televizyon izliyorlar. Ezanlar da megafon kullanıbnadan okunuyor. ilçede dolaştığı- nızda burada Cumhuriyet yasalarının işlemediği hissine kapılıyorsunuz. Kadınlar siyah çarşaf giyer- ken, erkek müritlerin giydiği sanklar ise 28 Şubat süreci sonrasında yerini takkeye bırakmış. Tebllğcller Son aylarda Nişantaşı, Taksim ve Etiler gibi gece ha- yatının gözdesi olan semtlerde takkeli, sanklı, cüp- peli kişiler dikkat çekiyor. Bunlar arasında Ismailağa Cemaati mensuplan da var. "Tebfiğciler'' olarak bili- nen bu kişiler, kımseyi rahatsız etmeden, insanlan kötülüklere karşı uyardıklannı öne sürüyorlar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear