Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA
I-
CUMHURİYET 12 MAYIS 2005 PERŞEMBE
HABERLER
DimADABUGUN
ALt StRMEN
Yaşamın Bedeli
llkokuldan arkadaşım Avukat Vahap telefon et-
ti. Hürriyet gazetesindeki], ilk bakışta akıl almaz gö-
rünen haberi okuyup okumadığımı sordu. Okumuş
ve ben de gülmüştüm.
Konuyu bilmeden hafceri okuyanların dudakla-
rı uçuklayabilirdi.
"Çocuk öldü, masraftyitti,tazminata gerek kal-
madı" başlıklı haberde 2|3 Nisan 2003'te Bismil il-
çesininKöseliköyündeBatmanlarfirmasınaait73
AH 534 plakalı otobüsün çarptığı ilköğretim oku-
lu ikinci sınıf öğrencisi Meki Ayaz'ın ölümü üze-
rine ana babasının açtığ
Haberi okuduğunuzdE
davada bilirkışilerin taz-
minata gerek olmadığı yolundaki kararı eleştirili-
yordu.
, ilk bakışta şaşırmamak,
öfkelenmemek elde değildi. öyle ya, çocuk öldü-
ğüne göre, ailenin masriaftan kurtulduğu belirtili-
yorve tazminata gerek görülmüyordu. Hani insa-
nın, "Neyse ki, birde borçlu çıkarmamışlarhiç de-
ğilse" diyesi geliyordu. Ama kazın ayağı öyle de-
ğildi.
Açılan dava maddi tazminatdavasıydı. Muinden
mahrumiyet olarak nitel$nen bu davada tazmina-
tın miktarının hesaplanmasında bazı ölçütler var-
dı. ölenin yaşı, kazancı hep hesaplanır ve dava-
cıların nekadarbirgelirden mahrum kaldıkları bu-
lunur, ona göre tazmina :a hükmolunurdu.
* • ] * •
Nitekim söz konusu davada da öyle yapılmış.
Iki ayrı bilirkişinin aynı doğrultudaki raporlarına
mahkemenin de katılmasında şaşılacak biryön yok.
Küçük çocuk için, eğe r ölmemiş olsaydı, ailesı-
nin yapacağı harcamanırı 55 milyar 926 milyon 240
bin 197 lira olacağı, çocuğun 18 yaşından sonra
kazanacağı paradan ailosine verebileceği mikta-
rın 13 milyar 234 milyon 447 bin lira olacağı he-
sap edilmiş. Iki rakam a'asındaki fark ailenin faz-
ladan harcamayacağı parayı gösterdiğine göre,
mahrurn kalınan bir muavenet yok. Tazminata ge-
rek görülmemesi doğal.
Ama aynı aile, 4.5 mityarı maddi tazminat ola-
rak isteyeceği yerde ma'nevi tazminat davası aç-
sa kazanabilirdi. Demek ki, burada kusur bilirkişi-
lerde ya da mahkemedo değil.
Olayın asıl, iç paralayıcı yanı başka. Avukat
Semra Güleç, raporunda ölen çocuğun, yörenin
ve ailenin içinde bulunduğu koşullar gereği üniver-
siteye gitme olanağı bulunmadığını düşünerek
yapmış hesabı. Ve bu hesapta ailenin çocuk için
yapacağı masrafın 55 milyar 900 milyon, çocuğun
18 yaşından sonra kazanacağı ve ana babasına
58 yaşına kadar verebikiceği tüm paranın 13 mil-
yar olduğu tahmin edili> or.
Hani hep ";nsanayaf/nm"dıyoruzya. Insanaya-
tırım sermayesini bile kıırtarmıyor.
Anlaşılan bahtsız Meki Ayaz yaşasaymış da biz
toplum olarak, onu diri diri gömecekmişiz.
**••
Bunları okurken aklımı arkadaşım Abdülkerim
Ayhan geldi. Bir buçuk yıldan fazla oluyor, tığ gi-
bi bir asker olarak Diyarb^kır'a gönderdiği oğlu Hay-
ri Ayhan'ı, bir daha carılı göremedi. Hayri, yaralı
bir arkadaşım hastaneye götürürken ambulansını
tamirettiği sırada, 140 km. hızla giden Ihsan Ko-
pal tarafından Ergani-Diyarbakır yolunda öldürül-
dü.
Ihsan Kopal ifadesince, merhumu görmediğini
söylüyor.
Ve sonunda, 140 km hızla giden Ihsan Kopal
6/8 oranında kusurlu bul jnuyor ve TCY'nin 455'in-
ci maddesine göre önce 2 yıla mahkûm ediliyor,
sonra aynı maddenin son fıkrasına göre, kusuru
oranıyla ilgili olarak ceza 1 yıl 6 aya indiriliyor, ar-
dından TCY'nin 59. ma|jdesindeki takdiri hafifle-
tici sebep uygulanarak |1 yıl 3 aya inen hapis ce-
zası, önce 6 milyar 756İmilyon lira para cezasına
çevriliyor, ardından da sanığın iyi hali ve sabıka-
sız olduğu göz önünde bulundurularak cezası te-
cil ediliyor (erteleniyor).
Arada kardeşi Esat A/han'ın dükkânında rast-
lıyorum Abdülkerim Ayhan'a, olayın üstünden ge-
çen bunca zamana karş ın dinmeyen gözyaşlarıy-
la hep aynı soruyu soruyor:
- Bu nasıl adalettir, kim anlatacak bana?
140 kilometre hızla giden kişiye taksirli suç ce-
zası veriliyor. Hâkimler herşeyi otomatiğe, şablo-
na bağlamışlar, öldüren birkaç ay yatıyor ve çıkı-
yor.
Işte Türkiye'de yaşamın bedeli.
Her şey yasaya uygu i, adalete aykırı.
Söyler misiniz bana, saçları genç yaşında be-
yazlamış, artık gözlerı hep kan çanağı Abdülke-
rim Ayhan'ı gördüğümde bunun ne menem bir
adalet olduğunu nasıl nlatacağım?..
asirmen@cumhuriy et.com.tr
VÎZİTE EYLEMt YAPTILAR
Büro-S&ı den
Aksu 'yqprotestoANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - İçişlerı
Bakanlığı'na bağh bi-
rımlerde çalışan kamu
çalışanları, ücretlerinın
yetersiz olduğu gerek-
çesiyle vizite eylemi
yaptı. Azınlık raporunu
canlı yayında yırtmasıy-
la tanınan Türk Büro-
Sen Genel Başkanı Fah-
rettin Yokuş eylemde
yaptığı konuşmada, Içiş-
leri Bakanı Abdülkadir
Aksu'ya seslenerek "Ne
utanmaz bakansın sen"
diye konuşma.
Türk Büro-Sen üyesi
Içişleri Bakanlığı çalı-
şanlan Ankara SSK îş-
hanı önünde eylem yap-
tı. Eylemde basın açık-
laması yapan Fahrettın
Yokuş, "2 yıldır Sayın
Başbakan ve bakana ka-
mu çalışanlaruun hak-
larıyla ilgilightik, sorun-
laranızı ilettik, ancak on-
lar hep Kamu Persone-
liReformu'yla hayat tar-
zının düzeleceğini, çalı-
şanların imkânlannın
yenileşeceğini it'ade etti-
ler" dedi. Yokuş, çalı-
şanlannyüzde 30'unun
kredi kartı mağduru ve
maaşlannın hacizli ol-
duğunu belirterek şunla-
rı kaydettı: "Bu utanç
tablosunun sorumlusu
iktidar sahiplerini kını-
yorum. Bu bir uyan ey-
lemidir, biz sokaklarda
hak aramak istemiyo-
rıız, insanca yaşayarak
halkınuza hizmet etmek
istiyoruz. Sayın Bakan'a
sesleniyorum, o yunıu-
şak koltuğundan kalk,
çahşanlarm haüne bir
bak, Allah aşkına bak, ne
utanmaz bakansın sen."
Abant İzzet Baysal Üniversitesi yönetimi, Erdoğan'm katıldığı töreni açıklamayla boykot etti
Akadeıııik protestoRUJHAT AVŞAR
BOLU -Bolu'da Abant Izzet Bay-
sal Üniversitesi (AlBÜ) yönetımınin
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
katıldığı töreni protesto etmesi kriz
yarattı.
Başbakan Erdoğan, yardımsever
işadamı İzzet Baysal'ın ölümünün
5. yıldönümü nedeniyle Bolu Bele-
diyesi Meydanı'nda düzenlenen tö-
renlere katıldı. Tören sonrasındabir
grup Boluspor taraftan hafta sonu
Kasımpaşaspor'la oynadıkları maç
sonrasında yaşanan olaylarla ilgili
olarak Erdoğan'ı protesto etti.
Törenlerın yapıldığı İzzet Baysal
Caddesı üzerindeki AKP İl Başkan-
lığı'mn altında işyerinde bomba ol-
duğu ihban yapıldı. Paniğe yol açan
ihbar asılsız çıkarken işletme sahi-
• Universiteden yapılan açıklamada "Üniversiteler Atatürkçü düşünceyi özümsemiş laik Cumhuriyet
ilkelerinin yer bulduğu kurumlardır. Bu düşünceler ışığmda üniversitelerimizin siyasallaştırılma
çabalan veya üniversitelere siyasetin etkilerinin yansımalan kabul edilemez" ifadeleri yer aldı.
Erdoğan ise "Böyle rektörün olduğu yerde tabii ki anarşizm, terorizm olur" diyerek tepki gösterdi.
bi ile yanında çalışan 17 yaşındaki
A.K. gözaltına ahndı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
ise törenlerin ardından valüiğe, son-
ra da belediyeye geçti. Başbakan Er-
doğan daha sonra Izzet Baysal Vak-
fı'nca Abant îzzet Baysal Üniversi-
tesi (AlBÜ) Kampusu'nda yaptın-
lacak olan fakülte binalarınm temel
atma törenıne katıldı.
Ancak üniversite yönetiminin Er-
doğan'ı protesto ederek törenlere
katılmaması krize yol açtı. Tören
öncesınde AlBÜ Yönetim Kuru-
lu'ndan yapılan yazılı açıklamada,
Başbakan Erdoğan'ın törene vakıf
yönetimi ve sıyasiler tarafından da-
vet edildiği belırtılerek şöyle denil-
di:
"Üniversitemizin bilgisi dışında ve
üniversitemiz yönetimine rağmen
gerçekleşen bu davet yönetim kuru-
lumuzca değerlendirilmiş olup üni-
versitemiz ilkeleri yönünden uygun
görülmemiştir. Üniversiteler Ata-
türkçü düşünceyi özümsemiş laik
cumhuriyet ilkelerinin yer bulduğu
kurumlardır. Özerktüier, özgür dü-
şünce hâkimdir ve siyaset üsfüdür-
ler. Bu düşünceler ışığmda üniversi-
telerimizin siyasallaştırılma çabala-
n veya üniversitelere siyasetin etki-
lerinin yansımalan kabul edilemez.
Bunu çağnştıracak tutum ve tavır-
lann da üniversitemizde yer bulma-
sı düşünülemez. Bizinı llhaın kay-
nağunız,Atatürkçü düşünce doğrul-
tusunda rahmetli İzzet Baysal'm fı-
kirieri ve ilkeleridir. Kendüeri de ha-
yatında bu tür siyasi tavır, tutum ve
sözlerin Üniversiteye yansımasına
karşı çıkmış geçmişte bunun müca-
delesini vcrmiştir. Bu hususun bilin-
cinde olarak üniversitemiz yönetimi
gerçekleştirilen söz konusu daveti
'SÎYASALLAŞTIRMA ÇABASF
Prof. Akbıyık:
Üniversitemi
ezdirmem
• Başbakan Erdoğan'm açıklamalanna
sert tepki gösteren Abant İzzet Baysal
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akbıyık,
"Üniversitemizde anarşi de terör de yoktur.
Özgür düşünce hâkimdir. Yeter ki siyasiler
üniversitemizin huzurunu bozmasınlar" dedi.
vurgulayan Akbıyık, "Eğer
bilinı adamlan kendi ken-
diniyönetemeyecekse ken-
di kendine karar alamaya-
caksa bu özgürlük, özerk-
likolur ınu? Biüınhiçbir za-
nıan siyasiiradeninctkisi al-
tında, baskısı alünda ken-
disini hissetmek istemez"
diye konuştu.
Akbıyık, üniversitelerin
siyasi etidler dışında kalma-
sı gerektiğini kaydederken
buna karşın hükümetin,
yükseköğretim politikası-
nı tamamen "üniversitele-
ri siyasallaşnrmak" üzeri-
ne kurduğuna dikkat çek-
ti. Akbıyık şöyle konuştu:
"Bugünyapdan davetin şek-
live gerçekleşmetarzı,üni-
versitemiz yönetiminde ve
kamuoyunda rahatsızuk
yaratnuşür. Laik Cumhu-
riyetin ve düşüncenin yer
bulduğuüniversitelerözerk
kuruluşlardır.Biz buna say-
gı duyulmasuıı bekliyoruz
veistiyoruz. Bunun dışında
bu üniversitenin bir riizel-
kişiliği vardır. O kişiliği de
hiçbir zamanrektör olarak
benim ezdirmem, yıprat-
mam nıümkün değîldir.
Hükümetingörevi,üniver-
sitelereyasalann öngördü-
ğü çerçevede para ve kad-
ro desteği vermektir. Bunu
yaparken üniversitelere di-
yet ödettirmekyada ünher-
siteyi siyasetin etkisi altına
çekmek,kabul edilecekbir
durumdeğüdir.Bu, mevcut
hükümetin geleneksel tav-
n haline gehniştir. Bugün-
kü konuşmalan da ben bu
çerçevede değerlendiriyo-
rum.Veüzücübuluyonım.''
MAHMUTGURER
ANKARA(Cumhuriyet
Bürosu)-Abant İzzet Bay-
sal Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Yaşar Akbıyık,
Başbakan Tayyip Erdo-
ğan' ın üniversitenin yöne-
tim kadrosuna ilişkin açık-
lamalannı "talihsizlik" ola-
rak nitelerken "İzzet Bay-
sal Üniversitesi'nde anarşi
de terör de yoktur. Özgür
düşünce, huzur ve sükûn
hâkimdir.Yeter ki siyasiler
üniversitemizin huzurunu
bozmasınlar" dedi.
Akbıyık, Erdoğan'ın
eleştirilerine sert tepki gös-
terdi. Akbıyık Cumhuri-
yet'e yaptığı değerlendır-
mede, Erdoğan'ın açılışa
İzzet Baysal Vakfı tarafın-
dan davet edildiğini söy-
ledi. Akbıyık, "Kendisini
biz davet ehnediğimiz hal-
deenırivakiyle karşı karşı-
ya bırakılnıak istcndik. İz-
zet Baysal Üniversitesi ola-
rak bu emrivakiyi kabul et-
nıeıniz mümkün değUdir"
diye konuştu. Akbıyık, şun-
ları söyledi: "Üniversite-
miz, Atatürkçü düşünceyi
esas almış, herrürlü siyase-
tin üzerinde, başarıyı he-
deflemiş bir bilim kurulu-
şudur. Biz o açıklamalan
kabuletmiyoruz.İzzet Bay-
sal Üniversitesi'nde anarşi
de terör de yoktur. Özgür
düşünce hâkimdir. Ve hu-
zur, sükûn hâkimdir. Yeter
ld siyasiler üniversitemizin
huzurunu bozmasuılar."
Erdoğan'ın, kendilerinin
üniversiteyi yönetemediği
iddiasında bulunduğunu
çağdaş üıüversiter anlayışıiçerisinde
uygun bulmamış ve temel atma tö-
renine katılma gereği duymamışür."
Çoğunluğunu AKP Gençlık Kol-
lan üyeleri ve AKP'h Bolu Beledi-
yesi'nde çalışan ışçilerin oluşturdu-
ğu yaklaşık 400 kişilik grubun ka-
tıldığı törende ilk olarak Milli Eği-
tim Bakanı Hüseyin Çelik konuştu.
Bakan Çelık, AlBÜ Rektörü Prof. Dr.
Yaşar Akbıyık'a yüklenerek "Ken-
dini halktan, miBetten üstün gören yö-
nericiler, akademisyenler var. Bura-
ya Türkiye Cunıhuriycti Başbakanı,
nıillerjn ve halkın temsilcisiBaşbakan
teşrif etmiş ama rektör ve temsilcile-
ri yok. Kendini üstün gören halkla il-
gisi olmayan bu insanlar kendi nıcv-
kilerini korumaya çahşıyoriar" diye
konuştu. Daha sonra söz alan Baş-
bakan Erdoğan da şun-
ları söyledi:
"Toplumu germeye ya
da gerdirmeye kiınsenin
hakkı yok. Rektörün de
buna hakkı yok. Ben bu-
raya siyasibir Mer olarak
değil, Türkiye Cumhuri-
yeü Başbakanı olarak gel-
dim. Rektör buraya gel-
meyerek bana değU, Tür-
kiye Cumhuriyeti'ne say-
gısızlık göstermiştir. Za-
ten ben buraya o rektör
için değil, İzzet Baysal
Vakiı'nın davetiyle gel-
dinı. Bu beyefendinin bu
üniversiteye emeği yok.
Bu imkânlan ona benim
başbakanı olduğum dev-
let verdi. Rektör, maaşla
çalışan bir memurdur.
Kendin gelemedin, bari
bir vekilin gelseydi. Bu
nasıl yanlış bir anlayışür.
Böyle rektörün olduğu
yerde tabi ki anarşizm,
terorizm olur. Mustafa
Kemal'in, İzzet Baysal'm
üstünden kiınsenin ge-
çinmeye hakkı yoktur."İzzet Baysal'm ölünı yıldönümü nedeniyle Bolu'da düzenlenentörenlerekatılan Erdoğan sıkuıtdı anlar yaşadı. (AA)
Doktorlar için mecburi hizmeti yeniden gündeme getirmesine TTB'den tepki:
Hükümetgayri ciddi davranıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Tabiple-
ri Birliği (TTB), hükümetin doktorlara mec-
buri hizmeti yeniden gündeme getirmesine
tepki gösterdi. Mecbun hizmeti 2 yıl önce
AKP'nin kaldırdığına ışaret eden TTB Ikıncı
Başkanı Metin Bakkalcı, sağlığın sınama ala-
nı olmadığını vurgulayarak "Hükümet gayri
ciddi davramyor" diye konuştu.
Dün bir basın toplantısı düzeınleyen Bakkalcı,
mecburi hizmeti Doğu ve Guneydoğu Anado-
lu'daki doktor açığı nedeniyle yeniden günde-
me getirmesını eleştırdı Hükümet polıtikalan-
nın iflas ettiğıni anlatan Bakkalcı, ülkede hekim
dağılımı konusunda cıddı bir eşıtsızlık bulun-
duğuna dikkat çekerek şunlan söyledi: "Sağhk
sınama alanı değildir. Bu konuya ciddi ve biitün-
lük içinde yaklaşdmah." Bakkalcı, bakanın açık-
lamasımn "sağhk alanuıda yapılanlann iflasınm
tescili olduğunu" vurgulayarak "Hükümet, sağ-
ukta çıkmaz sokaktadır" yorumunu yaptı.
Türkiye'deki doktor açığımn giderilmesi için
önce iş güvencesinin sağlanması gerektiğinin
altuıı çizen Bakkalcı zorunluluk ıle insan gü-
cü planlamasının yapılamayacağını belirterek
hekımlerin AKP iktidarına güvenmediğini
kaydetti. TTB'nin insan gücü planlamasında
üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu dile
getiren Bakkalcı, iş güvencesine kavuşturula-
cak hekımlerm Türkiye'nin her yennde gö-
rev yapmaya hazır olacağını söyledi.
YASATASLAGl
ÇÖPE
tNOfcLLILER
MEYDANLARA
Görme engellüer
eylemde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Görme engelli yurttaşlar,
Özürlüler Yasa Tasansı'nı Gü-
venpark'ta protesto etti.
"İçiboşyasaistemiyoruz" slo-
ganları atan görme engellüer,
noter, savcı ve hâkim olamama-
lannı, sakatlığm velayetin reddi
nedenlerinden biri sayılmasını
eleştirdiler. Engellüer, Meclis
komisyonlarmda haklarmın ya-
saya yansıtılmasını istedüer. Al-
tı Nokta Körler Derneği Başka-
nı Suha Sağlam yaptığı açıkla-
mada, çıkarılacak olan yasanın
popülist yaklaşımlarla hazırlan-
dığını söyledi. Sağlam, tasarı-
nın demokratik ve kapsamh ol-
ması gerektiğini belirtti. Başkan
Sağlam, "Bizlerin yülardır üze-
rinde durduğu aynmcıhklar ya-
sada yeteri kadar değeriendiril-
memiştir'' dedi. (Fotoğraf: AA)
İlköğretim öğrencilerinin toplu namazlı ve ilahili gösterisine CHP milletvekilleri sert tepki gösterdi
'Fatiha'lı tören Meclis'e taşınıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
Ankara'da Özel Ceceli İlköğretim
Okulu'nunkuruluşunun 10. yıldönü-
mü nedeniyle Milli Eğitim Bakanı
Hüseyin Çelik'in eşı Şahsenem Çe-
lik ve Özel Öğretim Kurumları Ge-
nel Müdürü Cemal Taşar'ın da ka-
tılımıyla düzenlenen törende öğren-
cilerin toplu namaz kılması ve ilahi-
ler okuması tepküere neden oldu.
CHP Kırşehir Mılletveküi Hüse-
yin Bayuıdır, konuyu Meclis günde-
mine taşıyacağını belirtirken "Bura-
sı lran, Suudi Arabistan değil, bııra-
sıAtatürk'ünlaikCumhuriyeti" de-
di. Bu tip girişımlerle şeriat planla-
rının küçük beyinlere yerleşürümek
istendiğini vurgulayan CHP'li
Hüseyin Bayındır, "Tüylerimdiken
diken oldu. Bakanı kınıyorııın. Ko-
nuyu derhal Meclis gündemine taşı-
yacağını" diye konuştu.
CHP'li Bayındır, şeriat planlannın küçük beyinlere yerieştirilmek istendiğini vurguladı. (Fotoğraf Mılliyet gazetesınden ahnmıştır.)
Denizli Mületveküi Mustafa Ga-
zalcı, Kutlu Doğum Haftası gerekçe-
siyle benzer etkınlıklerin bırçok ü-
de yapıldığını belirterek "Bu bir rast-
lantı değil, büinçle izlenen politikala-
rın sonucudur. Bu AKP'nin eğirimi
dinsclleşrirnıek için sergilediği kad-
rolaşmanm bir ürünüdür" dedi. Mil-
li Eğitim Bakanı'mn çeşitli konuş-
malannda din dersının uygulamah ve-
rılmesi yönündeki görüşlerini orta-
ya koyduğunu anımsatan Gazalcı,
bakanın konuşmalarınm yaşananla-
ra destek olduğunu söyledi. Gazal-
cı,
tt
Bunlan bir alarm, bir kırmızı işa-
ret kabul ediyorum" diye konuştu.
Yalova Mületveküi Muharremln-
ce, Mıllı Eğitim Bakanlığı'nın "3P"
sorunu olduğunu söyledi. Bunları
personel, para ve pedagoji olarak sı-
ralayan Ince, "Parayla bugünü kur-
tarma derdindeler. Kadrolaşmayla
da eğitime el atmak istiyorlar ve ge-
leceğe yaünm yapıyorlar" diye ko-
nuştu. Parti olarak eğıtimle ilgili ko-
nulan yakından izlediklerini anla-
tan Ince, "Ancak yurttaşlarbu tür ko-
nularda gerekli tepkiyi vermiyor. Mil-
li Eğitim bitmiş durumda" dedi.
Bursa Milletvekili Mustafa Özyurt,
olayın Milli Eğitim Bakanı Hüseyin
Çelik'in ve AKP iktidarının zıhniye-
tini bir kez daha gösterdiğini belirte-
rek "Bu görüntünün karşısında söy-
leyecek fazla bir şey yok" dedi.
Istanbul Milletvekili Berhan Şim-
şek de AKP'nin ülkeyi "parti devleti
haline getirmeyeçahşüğını" söyledi.
Şimşek, "Bizçocuklanmızdinlerini
öğrenmesinler diyemeyiz, ama öğ-
rennıe yeri ve biçimi bu değil. Bıın-
lara karşıçıknğımızzaman biziinanç-
sızhkla suçluyorlar. Biz inancımıza
sahip çıkma adına bunları eleş-
tiriyoruz" dedi. Şimşek, AKP'nin
göreve geldiği günden bu yana
yaşananlann bir araya getirilmesı
durumunda tehlikenın boyutlarının
daha iyi anlaşılacağını ifade etti.