23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2005 SALI 8 HABERLERlN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak S S S S B B B B B 12 13 14 13 17 16 18 15 11 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas S B Y B S S S S 1Ü 11 11 10 10 11 10 6 Antalya B 19 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van B B B B B Y Y Y 18 19 17 16 13 14 8 10 QfAçık Parçalı bulutlu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı I. Sayfada dar övünse yeridir. Yurtiçindeki eleştirilere kulak asmıyor Başba- kan, "Yurtdışında beni koyacak yer bulamıyorlar" diyor. Başbakan ayın yarısını yurtdışında geçir- mesindeki gerçek nedeni de böylece duyurmuş oluyor. Bu da ayrı bir ders. Lafı uzatmadan dilerserıiz Başbakan'ın son dersine, rakamsal öğretisine dönelim, şöyle diyor: "Simit ve çay 60 YKr. 5 kişilik aile bir öğünde 3, günde 9 YTL harcar. 30 günde 270 YTL yapar. Ik- tidara gelmeden önce asgari ücret 270 YTL'nin al- tındaydı. Şimdi 350 YTL " AKP'liler haklı. Böyle bir başbakan bulmak zor- dur, zor; hesaplı kitaplı yaşamanın erdemini bu ra- kamsal açıklamayla ortaya çıkarmış bulunuyor. Üstelik asgari ücretten ay sonunda 80 YTL de ta~ sarruf ettiriyor. Yurtdışında olmadığı zamanlar -nerede ne za- man?- marketlere girip soruyormuş; malların yüz- de 70'inin fiyatı artmamış. Oysa sorunun bir baş- ka yüzü var; vatandaşın her ay cebine giren pa- ra da artmıyor. Çelişkinin bu yüzü ilgilendirmiyor Başbakan'ı. • • * Son açıklamalarından öğrendik; insanları kır- maktan çekindiği gibi -anlasınlar anlamasınlar- hayvanların da üzülmesine üzülüyor. Musa Kart RTE'yi kedi biçiminde karikatüre al- dığı için ceza yedi ya; söylemlerinden Başba- kan'ın kedi üzerine aleyhine çeşitlemelerden ve kedi sevmediği gibi bir izlenim doğmasından fe- na halde kaygılandığı anlaşılıyor. Başbakan, kedileri çok sevdiğini kanıtlamak için kucağında bir kedi, resim çektirmiş ve fesat yürekleri terse düşürmek için bir açıklama yapı- yor: -Keçiören'deki evinde değil- Başbakanlık Konutu'nda Van'da armağan edilen kediyi besli- yor. Sözün kısası Başbakan çoook duyarlı bir insan. Insan hayvan ayırt etmiyor. • * • Belki de yegâne zaafıdır; Başbakan muhalefe- ti, hele partisinden kopanların muhalefetini sev- miyor, sevemiyor. Erkan Mumcu, 26 ay Bakanlar Kurulu karar- larını imzalamış, -Gül'ün söylediğine göre- "ken- di bireyselplanları sebebiyle" AKP'den kopmuş. Durup durup CHP'den AKP'ye transfer edilen iki milletvekiline ne verildiğini soruyor. Yiğitsen açıkla diye Başbakan'a sesleniyor. Kamuoyunu doyuracak bir yanıt bulacakları yerde; Başbakan bozuk, Gül bozuk ve ikiliden sonra tabii partinin en büyüğü Dengir Mir Mehmet Bey de bozuk. Yorumlar hayli garip. örneğin Dışişleri Bakanı- mızın Erkan Mumcu'nun bindirmelerini "eski si- yaset üslubu " diye ayıpsaması da tuhaf. Transfe- re maddi olanaklar karıştırılmasını eleştirmek ve- ya sormanın "eski siyaset üslubuyla" ne bağlan- tısı olabilir ki?.. "Dün dündür, bugün bugün" diyemeyeceğiniz tek bir konu var: Milletvekili transferi! Siyasetin kirli yüzünden eksik olmayan bu ah- laksız yöntemlerin bugünü dünden ayırt edilebi- lirmi? Siyasetteki etik kirlenmeyi ortadan kaldırmayı bir numaralı hedef ilan edenlerin iktidara geldik- ten sonra geçmişte kınadıkları, eleştirdikleri ve sürekli yadsıdıkları yöntemleri aynen kullanmala- rı asıl ahlaksızlık değil de nedir? Ynrdun doğu kesimleri parçalı çok bulutlu, Doğu Karadeniz ıle Doğıı ve Güneydoğu Anadolu'nun doğusu yağışlı, diğer yer- ler parçalı va a/ bulutlu geçecek. Yağışlar Doğu Karadeniz ile Güneydoğu Anadolu'nun doğusunda yağmur, yağış alan dığer yerlerde kar şeklınde ola cak. Marmara ile yurdun ıç kesimlerinde sabah sa- atlerındo sıs gorülecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y B B B Y Y Y 8 11 13 12 13 13 14 15 Münih Y 14 Zürih Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y B Y Y B B Y B 14 18 17 19 17 12 19 15 Moskova B 11 Y 16 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y B Y K Y B B 8 -1 10 10 8 0 23 B 19 Bulutlu k Çok bulutlu • Yagmurlu AL GOZÜM SEYREYLE IŞIL ÖZGENTÜRK Hayatım Film • Buştarafı Arka Sayfada acaba filmın sonunda ne olacak? Bazılan da ne filmi izlemiştir ne de sonla ilgileııir; onun tek derdı, ön sı- rada babasıyla annesinin tam ortasında hanim hanım- cık oturan scvgilisini biraz daha seyredebilmektir. Ön sırada oturan sevgılinin de aklında sadece filmin er- kek kahramanının yaptığı çok incelikli davranışlar kalıı. Sevgililer ertesi giin buluştuklarında kız, derin bir iç geçirir ve "Tanrım! Şu dünyada ne romantik erkekler var" diyerek sevgilisinın gözlerinin içine bakar. ()ğlan bu sözler karşısında şaşınr ve bir an ken- dini çok beceriksiz hisseder. Neyse ki kızin roman- tizm isteği pek uzuıı sürınez. Bir öpücük her şeyi yo- luna koyar. Filmler hayatımızı biz farkında olnıadan öylesme etkilcr ki, pek çoğumuza gerçek yaşam pek renksiz gelir. Çiinkü gerçek yaşamda bir rastlantıyla değişen hayallara, ölesiye aşklara pek rastlanmaz. Biiyük ço- ğıuıluk, doğar, okııla gider, iş giiç sahibi olur, evlenir, çoluk çocuğa kanşır ()ysa film kahramanları destan- sı aşklar, olağanüstü maceralar yaşarlar. Yeryüzünün en güzel yerlerine seyahat ederler. Her zaman parala- n vardır ve hiç hastalanmazlar lîlbette ölürler ama bu ölümlerde öylesine bir ihlişam vardır ki, ölümün so- ğuk yüzü hemen hiç hissedilmez. Sinema bir şenliktir, bir mutluluktur. O bıze hayal- lerimizi sımar ve bizim hep çocuk kalmamızı, hep u- mut etmemızı sağlar. Yazımın başında dediğim gibi herkesin bir film kahramanı vardır. Ne zaman ki, Muhtercm Nur'un çocuksu güzelliğini, Türkan Şo- ray'm buğulu gözlerinı, Sadri Alışık'ın Turist Ömer selamını artık anımsamaz oluruz, o zaman yüreği- mizdeıı hayallcrimizin sıcaklığı ııçup gider. Hayallerimizin kahramanlarma vefa borcumuzu ödemek için üşemneyin, kara çamura bakmadan bir sinemaya gidin, karanlık salonda başka bir sohığıuı si- zinkine karıştığım hissedin ve film başlasın Sınemadan söz açmca, 24. Uluslararası Istanbul Film Festivali bütün hızıyla devam ederkcn, festival harcını karanların ilki olan Onat Kutlar'ı çok özle- diğimi fark ettim Filmler bir yana, festival bir yana ben onun bizim gazetenıizde yayımlanan yazılarmı özledim. Onat akla karayı ayırmayı ve bunu anlatma- yı en iyi bilenlerden binydi. Şimdilerde ortalığın çok boş kaldığını düşünüyorum. Sevgili Onat, haksız mıyım? isilozgenturk(«>$uperonline. conı Greve katılana ceza Meclis'e gönderilen Genel Sağlık Sigortası Tasansı'na göre çalışanın greve katılması ya da işverenin lokavt yapması durumunda geçen süre, sigorta kapsamının dışında tutulacak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bakanlar Kurulu, sosyal güvenlik sistemini değiştiren "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (GSS) YasaTa- sarısı"nı TBMM'ye göndcrdi. Tasanda; ışyerlerindeki grcvi ön- lemek üzere "sigorta" cczası öngörülürken muayeneler için 2 YTL ödenmesi hükme bağlandı. Tasanda, memur ve işçi başta olmak üzere tüm çalışanlar aynı yasal düzenleme kapsamına alın- dı, Tasarıya göre; sosyal güven- lik kesimleri geliştirilerek ceza infaz kurumlan ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesislcr- de çahştınlan hükümlü ve tutuk- lular, çırak ve işletmelerdc bece- rı eğitimi gören ögrencıler ile üniversite sırasında zorunlu staj yapan öğrenciler de kısa vadeli sigorta kollanna alınıyor. Tasanya göre, sigortalımn gre- ve katılması ya da işverenin lo- kavt yapması durumunda geçen süre, sigorta kapsamının dışında tutulacak. Hizmet akdinin sona ermesi halinde sigortalılığın da ortadan kaldınlması istenilen ta- sanda, "iş ka/jısı, meslek has- talığı, hastalık ve analık halle- riııde" yardım yapılması karar- laştırıldı. tş kazası veya meslek hastalıgı sonucu, meslekte ka- zanma gücünün en az yüzde 10 oranında azaldığı tespit edilen si- gortalılar sürekli iş göremezlik gelinne hak kazanacak. Tasanda, cumhurbaşkanı ve başbakan iken görevinden ayrı- lanlara da yaşlılık aylığı güven- cesi gctirildi. Tasanya göre ma- lullük, yaşlılık ve öliim sigorta- ları prim oranı, sigortalımn pri- me esas kazancının yüzde 20'si olarak düzenleniyor. Sıgortalı kadına ya da sigorta- lı olmayan kansının doğum yap- ması nedeniyle sigortalı erkeğe, doğumdan sonraki 6 ay süresın- ce her ay, asgari ücretin altıda bi- ri tutarında emzirme yardımı ve- rilecck. Isteğe bağlı sıgortalı ola- bilmek için zonınlu sıgortalı ola- rak çalışmamış olmak, 18 yaşını doldurmak gerekecek. Tasanya göre, sağlık hizmetleri kişinin ıyileşmesine kadar sürecek. Ge- nel sağlık sigortalısı sayılanlann, sağlık hizmetine başvurdukları tarihten öncekı son 1 yıl içinde 90 gün genel sağlık sigortası primi ödemesi gerekecek. Isteğe bağlı sigortalılarda ise prim borcu bu- lunmaması koşulu aranacak. Muayene için katkı payı Ayakta tedavıde hekim ve diş hekimı muayenesı için 2 YTL, ayakta tedavıden sağlanan ilaç- lar, ortez, protez, iyileştirme araç ve gereçleri için yüzde 10-20, ayakta tedavide sağlanan dığer hizmetler için ise yüzde 3-6 oranlarında kurumca belirlene- cek katıhm payı alınacak. Eğer sigortalı sevkzincirine uymadan tedavi görürse bu oranlar yüzde 50 oranında arttırılacak. DostluksergisiAKP siz açıldı ABD'nin Ankara Büyükelçiliği tarafın- dan Milli Kütüphanc''de düzenlenen "100 Yıllık Türk Amerikan DostluğıT konıılu fotoğraf sergisi, hükümetin ka- tılımı olmadan açıldı. Serginin açılışını yapmak üzere davet edilen Kiiltür ve lıııizm Bakanı Atilla Koç törcne gel- mezken hükümetten üst düzey bir katı- lımın gerçekleşmenıesî dikkat çckti. Büyükclçi Eric Edelman, serginin açılı- şında yaptığı konuşmada, ABD'nin Türkiye ile stratejik ilişkilerc büytik önem verdiğini bclirtirken "Hükümet- lerarası ilişkiler bir yana, halklarınıız arasındaki ilişkiler çok daha biiyük önem taşıyor" dedi. Basında son gün- lerde ve son aylarda çok tartışma ya- şandığına dikkat çeken Edelman, her iki ülkeyi birbirine bağlayan dostluk ilişkilerini kurmak için her düzeyde pek çok kişinin çalıştığını kaydetti. Kdelman, "Bizlcr birliktc okula gitmiş, araştırmalarda birlikte çalışnıış, birlik- te iş yapnıış, birbirimizi cvlerinde ziya- ret etmiş kimseler olarak kalıcı dost- luklar kurduk" diye konuştu. (AA) Hukumet yanıt bekliyor Vatikan'a 'Sezer gitsin 'mesajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP ik- tidan, Katolik Kilisesi'nin lideri Papa 2. Jean Paul'ün Vatikan'daki cenaze törenine Cum- hurbaşkanı Ahnıet Necdct Sezer'in gitmesını istiyor. Hükümetin bu yaklaşımını açıklaması- na yansıtan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, katılımın düzeyinin Sezer'dcn gelecek yanıta bağlı olduğu mesajını vererek "Sayın Cum- hurbaşkanı katılacaksa ona göre durum ayrıdır, katılmayacaksa önümüzdeki saat- lerde veya günde belli olacak demektir" de- di. Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Kızılcahamam'da yapılan AKP toplantısını değerlendirdi. Vekiller ile hükümet arasındaki iletişimin güçlendirilmesi için bu toplantılann 3 ayda bir yapılması kararlaştınldı. Açıklama yapan Çiçek, Vatikan'daki cenaze törenine katılacak ismin netleşmediğini kaydetti. Çiçek, katılı- mın düzeyinin Sezer'e mi bağlı olduğu soru- suna sinirlenerek şu yanıtı verdi: "Hükümet her halükarda katılacak. Türkiye Cumhu- riyeti Devleti adına bu törene katılınacak. Bunun hangi derecede olacağı bir süre son- ra belli olacaktır." Çiçek, yürürlüğü iki ay er- telenen TCY ile ilgili önenlerin nisan ayı için- de ele ahnacağını belirterek "Mayıs başında TBMM'ye göndermemiz gerekiyor" dedi IMF isteğiyle hazırlanan tasanyla BDDK Başkanı'nın tekrar seçilmesinin önü kesildi Bilgin'in görev süresi uzamayacak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - IMF'nın yeni stand-by için Meclis'e sunulma önkoşu- lunu koyduğu "Bankalar Yasa Tasarısı", Bakanlar Kurulu'nda imzaları tamamlanarak TBMM Başkanlığı'na göndenldi. Tasan- ya göre, mevcut Bankacılık Dü- zenleme ve üenetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Tcvfik Bil- gin'in tekrar başkanlığa seçilme- sinin önü kesildi. BDDK'nin is- teğinin aksine, tasanda, zora dü- şen bankaların direkt olarak tas- fiye edilmesi hiikmü yer almadı. Bankalar 9 artı 3 ay ilkesine gö- re öncelıkleTMSF'ye devredile- cek. Tasanyla bankaların yemin- lı bankacılık murakıplan dışında, yabancı da olabilecek uzmanlar tarafından denetlenmesinin de önü açıldı. Tasan ıle yapılan ba- zı düzenlemeler şöyle; Önce TMSF'ye devir sonra tasfiye •Bankaların zarara uğratıl- ması durumunda BDDK, "en az beş üyesinin" aynı yöndeki oyuyla alacağı kararla, bankanın "faaliyet izniııi" kaldırabilecck. Ya da kurul, kısmen veya tama- men devri, satışı veya birleştiril- mesi amacıyla "TMSF'ye dev- retmeye" yetkılı olacak. • TMSF, kendisine devredi- len bankaların "mali bünyclcri- nin güçlendirilmesi, ycniden yapılandırılması, devri, birleş- tirilnıesi ve satışı" ile ilgili sü- reci, devrin yapıldığı tanhten iti- baren en geç dokuz ay içerisinde tamamlayacak. Fon kurulu kara- nyla bu süre, üç ayı geçmemek üzere uzatılabilecek. Bu süre içinde devir, birleşme veya satı- şın tamamlanamamış olması ha- linde, fonun talebi üzerinel, ban- kanın faaliyet iznı kaldınlacak. • Tasanyla, daha önceki tas- lakta öngörülen Yeminli Mura- kıplar ve Bankalar Yeminli Mu- rakıplar Kuıulu BDDK'nin hiz- met birimleri arasından çıkanldı. Aynı bölümün başkan yardımcı- lan bölümünde "Kurul kara rıyla iki başkan yardımcısı ata- nır" hükmü yer aldı. • lasarının "Yerinde Dene- tim ve Gözetim" maddesine gö- re, başkan, yapılacak yerinde de- netimde, kurumun meslek per- sonelini oluşturan bankalar ye- minli murakıp ve yardımcıları, bankacılık uznıan ve yardımcıla- n, bilişim uzmanı ve yardımcıla- n, hukuk uzmanı ve yardımcıla- n arasından uygun göreceğı bir denetim ekibini görevlendirecek. • Kurul, kurumun yıllık he- saplarını bir bağımsız denetim şirketine denetletebilecek ve bu durumda bağımsız denetim ra- ponı, faaliyet raporu içinde derc edilerek yayımlanacak. • Kurul başkanına "Başba- kanlık müsteşan", ktırul iiyele- rinc kurul başkanına yapılan öde- melerın yüzde 95'i oranında ay- nı esaslara göre ödeme yapılacak. Yanlış yönetim TRT'yi batırdı KİT Komisyonu'na bilgi veren Demiröz 'Maaş ödeyemeyecek durumdayız' deyince CHP'li Koç 'O zaman rtedenjakuzili, 8 odalı makam odalan yapılıyor' diye sordu TUREY KOSE ANKARA - TRT Genel Müdü- rü Şenol Demiröz, TBMM KÎT Komısyonu üyelerine bilgi verir- ken "mayıs ayından itibaren maaş ödeyemeyecek duruma gelcceklerini" bildirdi. De- miröz, ekonomik sorunlann aşılması için personclın azal- tılması gcrcktiğini savu- nurken elektrik faturala- rından TRT'ye pay ayrıl- masını istedi. Demiröz, TBMM KİT Komisyonu içinde oluş- turulan alt komisyona bilgi verdı. Kurumda çalışan 7 bin 545 kişinin yaş ortalamasının 43.4 olduğuna dikkat çeken Demiröz, "Kurumun, yayın personeline ağırlık veren ve yabancı dil bilgi- sini haiz geııç personel yapısına kavuşturulnıası gerekmektedir. 2004 yılında kurumun personel gi- dcrleri 241 (rilyon lira olarak ger- çeklcşmiştir" dedi. Demiröz, elekt- rikten alınan payın düşürülmesi ne- deniyle 2003 'ün zararla kapatıldığı- nı aktardı. Demiröz, TRT'nin mali durumıı hakkında şu bilgileri verdi; "Kurıım, ınayısa kadar personel ödemelerini yapacak durumda. Kurumun elinde bulunan arsa ve arazilerle, lojmanların satılması için çalışma başlatıldı." KÎT alt komisyonu üyelerinden CHP'li Emin Koç'un Demiröz'ü eleştiri yağmuruna tutarken "Ma- dem TRT bu durumda, pahalı ya- pıuılar, izlenmcycn di/.ilerc yatırı- îan paralar ne oluyor? 27 milyar lira ödeyip dışarıdan sunucu geti- riyorsunuz. Madem TRT battı, ne- den jakuzili, 8 odalı makam oda- lan yapılıyor" dediği öğrenildi. AKP'li KÎT Komisyonu üyeleri de bazı programlan eleştirdikleri ve he- saplan incelenen dönemin genel mü- dürü Yücel Yener'in toplantıya ka- tılmamasına tepki gösterdiler. i Gök gurültülü GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı I. Sayfada di Kırgızlar soruyor: - Biz ne devrimi yaptık? Uzun uzun yanıt aramasınlar, ABD'ye ve AB- D'nin bölge çıkarlarına sıcak bakan bir yönetimin işbaşına gelmesini sağladılar, o kadar. Soros'un zaman zaman Bush yönetimiyle de ters düşen tutumları oluyor ama, son hedef ve or- tak hedef Amerikan çıkarları. Bazı yöntem farklı- lıkları olsa da bu çok önemli değil. Bush yöneti- mi, vura vura kendimizi kabul ettirelim diyor, So- ros daha çok büke büke yapalım, diyor. Soros, dünyaya "açık toplum" kavramının yerleş- mesi için 600 milyon dolarlık bir fon ayırdı. Paranın kaynağı ise çok net değil. Bir bakıma, karanlık fon- la açık toplum yaratacak. Belki de çok doğru bir kavram geliştirdi. Hedef ülkeleri her türlü dış mü- dahaleye açık bir toplum haline getirmiyor mu? Soros'a bağlı kurumların çalıştığı başlıca ülke- ler şunlar: Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Bul- garistan, Çek Cumhuriyeti, Ermenistan, Estonya, Gürcistan, Guatemala, Güney Afrika, Haiti, Hırva- tistan, Karadağ, Kazakistan, Kosova, Kırgızistan, Litvanya, Letonya, Macaristan, Makedonya, Mol- dova, Moğolistan, özbekistan, Polonya, Sırbis- tan, Slovakya, Tacikistan, Türkiye, Ukrayna. Bu ülkelerin ortak özelliği şu: ABD'nin 21. yüzyılı Amerikan yüzyılı yapmak için her konuda kendisiyle hareket etmesini iste- diği ülkeler! • • • Türkiye'de de Soros'a bağlı olarak çalışan ya da Soros'tan aldığı maddi destekle değişik projeler üreten pek çok kurum var. Bunların bir bölümü açıkça aldığı desteği saklamıyor, hedeflerini de kamuoyuyla paylaşıyor. Bir bölümü de durumu- nu gizleme gereği duyuyor. öncelikle Türkiye'nin genel ortak paydalarını gö- zeterek çalışan pek çok sivil toplum kuruluşu (STK) da bu haberlerden tedirgin. Şu tür öneriler var: Biz adımızı değiştirelim, STK demeyelim, örne- ğin demokratik toplum kuruluşları diyelim! Elbette olabilir ama, işin özü ad değiştirmek de- ğil. Soros kurumlan da adını aynı yönde değişti- rirse ne olacak? * • • Ne yapmalı? Karşımızdakilerin yöntemleri neyse, öncelikli olarak onu uygulamalı. Nedir o? Toplumun diri kesimlerini ele geçirip, kendi söy- lemek istediğini onlara söyletmek. Gerekirse mey- danları onlar aracılığıyla doldurmak. O zaman temel kaygısı Türkiye Cumhuriyeti'nin ortak değerleri olan ulusal kuruluşlar; bir araya gelmesini, gerektiğinde meydanları doldurmasını bilmeli. Yurtseverliği, ulusal değerlere bağlılık katsayısı- nı ölçen bir alet yok. Şöyle bir bakışa ne dersiniz: Bir kurum bu ülkede yaşayanların ortak payda- larını mı öne çıkarıyor, ayrılıklarını mı? Toplum olarak bunun farkına varamayacak bir aymazlık içindeysek, yapacak bir şey yok. Ama benim inancım şu: Anadolu gücü diye bir güç var. O güç, Toroslar gibi, sıradağlar gibi yan yana durmayı başarırsa... Toroslar, Soroslar'ı yener! ankcumc cumhuriyet.com.tr 'Din kadın haklannı ihlaliçin kullanılıyor' • Baştarafı 1. Sayfada leştirildi. Kadının în- san Hakları-Yeni Çö- zümler Vakfı tarafın- dan düzenlenen toplan- tıda, aralannda BM temsilcileri, milletvekil- leri, akademisyen ve si- vil toplum örgütü tem- sılcilerinin de bulundu- ğu katılımcılar, Müslü- man toplumlarda, dinin ve yasaların kadın hak- lannı ihlal etmek için nasıl kötüyc kullanıldı- ğını lartıştılar. Vakfın, 1999yılından bu yana Ortadoğu ve Güney Asya'da Müslü- man toplumlarda insan hakları, cınsellik ve ya- sal reformlar konusun- da çalışan araştırmacı- lar ve sivil toplum örgü- tü temsilcileri arasında ag kurma çabalarının iirünü olan toplantıya, Bangladeş, Cezayiı, En- donezya, Fas, Filistin, Ingiltere, Italya, Lüb- nan, Malezya, Mısır, Pakistan, Tunus, Türki- ye ve Yemen'dcn 40 temsilci katıldı. Namus kavranıı ortak nokta Toplantıda Cumhu- riyet 'in sorulannı ya- nıtlayan Kadının İnsan I lakları-Yeni Çözümlcr Vakfı'nın kurucusu vc Başkanı Pınar tlkkara- can, Müslüman toplum- larda kadın hakları ih- lallerinin özellikle cin- selliğe ilişkin konularda olduğunu belirterek " Her ülkede farklıtec- rübeler var, Türki- ye'de namus cinayetle- ri söz konusu. Ceza- yir'de namus cinayeti yok ama son zanıan- larda kadınlar toplu tecavüze uğranıaya başladı. Mısır'da ka- dın sünncti söz konu- su. Her ülkede farklı a- ma namus kavranıı or- tak nokta olarak kar- şımıza çıkıyor" dedi Kadınlara baskı aracı Bu toplumlarda cin- sclliğın sağlıklı olnıadı- ğma, yasalar ve toplum tarafından kontrol edil- mesi gereken bir meta gıbı bakıldığına dikkati çeken llkkaracan, her ülkenin Islamı kendine göre yorumlayarak ka- dınlara farklı şekilde baskı uyguladığını an- lattı. Pınar llkkaracan, şöyle devam etti: "Ülkelerde çeşitli mitler vc yanlış ina- nışlar var. Biz öncelik- le bir analiz yapmak ve bu mitleri yıkmak gerektiğini düşündük. Din nasıl, kadınların cinselliğini kontrol et- mek için veya kadın haklannı ihlal etmek için kötüye kullanılı- yor, bunu tartışıyoruz. Bu mitleri yıkmak için öncelikle bilgi alışverişini sağlamak gerekir düşüncesiyle bu toplantıları orga- nize ettik."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear