Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SATffA CUMHURİYET 6 KASIM 2005 PAZ
HABERLER
BiRm adamlan, kurumun merkeziyetçiyapmnın sürdüğünü veyenidenyapılandırılmasıgerektiğinisöyledüer | PAZAR
6
YOK'tereform şart'
örgütlenmelerinin önü açıl-
mıştır.
Son yülarda ise bırçok üni-
versıteye laik düzene sahip çı-
kan rektörler atanınca hükü-
metler huzursuz olmuşlardır.
Başörtüsü kavgası ve imam ha-
tip sömürüsü de eklenınce, hü-
kümet üniversitelere ve YÖK'e
düşman kesilmiştır.
Bugün YÖK'ün değışmesı-
nekarşıvız Bu siyası karmaşa-
da, çağdaşlaşma değil yandaş-
laşma ihşkilen ıçindeki hükü-
metın değışüreceğı YÖK Yasa-
sı, bir intikam yasası olacaktır.
Gerçeklerın düe geldiği, gerek-
çelerın evrensel ve bılımsel ol-
dugu bır YÖK Yasası yenne,
yetkılen elınden alınan. köşe-
ye sıkıştınlan ve her zaman nü-
fuz tıcaretıne dönüşebilecek ye-
nı bu1
YÖK Yasası'nakarşı gel-
mek zonındayız.
Kavga ile, üruversitelen ku-
çümseyerek, parasını, kadro-
sunu kısarak, hakaretler ede-
rek, yasalara ve hukuka aykın
çağdışı davranışlara yol açarak
ancak bındiğımız dalı kesenz,
gençüğe, ülkeye zarar vennz.
FİGJEVAIALAY
YÖK, kurulduğu 6Kasım 198l'den
bu y-ana çok değıştı. Cumhurbaşka-
ru AJuoet \ecdet Sezer'ın de katkı-
larıy-'ia demokrasiden, ınsan hakJa-
nndan. akademık özgürlükten yana
birçok öğretim üyesi, YÖK'te çok
önennh görevler üstlendi. Yani birza-
manlaı YÖK'e karşı olanlar, şimdi bu
kuruanjn ıçindeler Ancak YÖK'ün
yapısı o kadar merkezıyetçı kı sorun-
lar, lidere bağlı oiarak artıyor ya da
azah-vcr.
20-01-2005 yıllan arasında YÖK
Genel Kurulu üyeligi yapan Prof. Dr.
Burtaan Şenatalar. "Sistemin merke-
ziyetçi yapısı devam ediyor. YÖK'ün
ednd*ede rektörlerüı eündedeçok faz-
la yetJdvar" derken, Ünıversıte Öğ-
retim. Üyeleri Deraeğı Başkanı Prof.
Dr. Tahsin Yeşildere. "YÖK, üniver-
stteier ooünde büyük bir engeL He-
men kakknlınası gerekir" dedı.
Eskd YÖK Genel Kurulu üyesi. Bıl-
gi Ünjversıtesi Ekonomı Bölümü öğ-
retim üjesi Prof. Dr Burhan Şenata-
lar, "VOK değişti mi" sorusunu şöy-
'Hükümet
kuruma
düşman'
Profl Dr. TURKAN SAYLAN
YÖK üyesi
B
en 12 Eylül darbesıyle
getırilen ve ünıversıtele-
n kontrol altuıda tutma
amacı güden YÖK Yasası'nı
ilk karşılayan kuşak oiarak
YÖK. 'ün hep karşısında oldum.
19^0 da YÖK'ü değıştırmek
ve üniversıtelere özerkük getı-
rebihmek için Ünıversite Öğre-
tim Üyeleri Derneği'tü kurduk
ve yıllarca alternatif yasa çakş-
ması yaptık, konuya büyük
emek verıldı.
YÖK kammca bırkoordınas-
yon krurulu oiarak varolmalı, ış-
İevı, ünıversıtelerarası iletişı-
mi, dayanışma ve destekleme-
yi, ıç ve dış ınsan kaynaklan po-
tansiyelini değerlendırmeyı,
uluslararası değerlen taşunayı
ve süreklı gehşmeyı sağlama-
lı ve bır ön açıcı, kolayiaştın-
cı, sonınlan çdzücü bırbınm ol-
malıdır Bugünkünden çok da-
ha yararlı ışlevlerle yenı bır
YÖK oluşturulmalıdır.
Ben 2. dönem YÖK üyesıyim
ve süreklı yeıulenme yanlısı-
yım. Yıllardır. hükümetler,
YÖK'tekı kurullara ve yetkı-
lere kızarlar, sıyasetlennın en-
gellenmesınden yakınırlar, her
biri ıktıdara gelınce YÖK'ü de-
ğiştıreceğuıı söyler. Ancak ön-
lennde anayasa engeh vardu".
Uzun yülar hükümetler ve
YÖK işbirlığı içinde çalışmış,
kurulan ünıversıtelere, tartış-
masız Nurcu, aşın mıllıyetçi
rektörleratanmış, tarıkatlann,
reis ve rpısplprin ımamların
Prof. Dr. Şenatalar
• Cumhurbaşkanı Sezer'in katkılanna rağmen sorunlann
devam ettiğini söyleyen Üniversite Öğretim Üyeleri Demeği
Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, "YÖK üniversiteler
önünde büyük bir engel" dedı. Eski YÖK Genel Kurulu
üyesi Prof. Dr. Burhan Şenatalar ise sistemin merkeziyetçi
yapısının devam ettiğini, YÖK'ün ve rektörierin elinde çok
fazla yetkinin olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Yeşildere
le yanıtladı: "Ststemin ana öğeJeri de-
vam ediyor. Sistemin merkeziyetçi ya-
pısı devam ediyor. Benim arüayışıma
göre YÖK'ün elinde de rektörierin
elinde de fazla yetki var. Bunun değiş-
tirilmesi lazım. Aynı zamanda yasala-
nn veyöneöneliklerin uygulanışında-
Idyaldaşımveuslupbakımındanolum-
lu yönde epey yol alındı. Yükseköğre-
time balaş, açısından da oJumlu yönde
epeyyol alındL 20O5'te yükseköğretim
sorunlaruu.YÖK ssteminimerkeze ko-
yarak tarüşmayı yetersiz buluyorum.
Merkeze koymamızgereken soru, Av-
rupa ulkderindeyükseköğretimde va-
şamnakta olan değişim sürecini anla-
mak ve bunun Türkiye'de nasü haya-
ta geçirileceğini araşörmak ve tartış-
mak oJmah." YÖK'ün içinde oluştu-
rulan Stratejik Yaklaşım Komısyo-
nu'nun, YÖK sistemini tanıyan ve
birçok açıdan yıllardu" eleştıren kişi-
lerden oluştuguna dikkat çeken Prof.
Dr. Şenatalar, bu komisyonun biryan-
dan bir yükseköğretirn raporu hazır-
Iamaya çalışırken bıryandan da kasım
ortasında yapılacak bır uluslararası
sempozyum düzenlediğini söyledı.
HUKUMETLE DIYALOC YOK
Yüksekögretım reformu konusun-
da hukümetle YÖK arasında ıstenen
dıyaloğun hıçbir zaman kurulamadı-
ğını vurgulayan Prof. Şenatalar, son
haftalardaki gelişmelerin bu djyaloğun
kurulmasını daha da güçleştirdiğinı
belirtti. Prof. Şenatalar. "ÖzeflfldeBaş-
bakan'mzamanzaman kullandığıüs-
lup. dhalog olanağmı daha da azaltü.
Halbuld günümüzde riim ülkelerde
yükseköğredm reformu ve yükseköğ-
retim politikası. öğretim elemanlannı
ve hükümederi de aşan bir geniş kaO-
lımla ele ahnıyor" dedı.
Prof Şenatolar. "YÖK gerekK mi"
sorusuna da şu yanıtı verdi: "Kuşku-
suzyüksekögretinıinplanlanmaaveeş-
güdümü açısından YÖK gibi bir üst
kunıl olmaJidır. Ancak bu kurulun
kimierden ohışacagı ve yeddferiyanın-
datartışdmaagerekenbirçoksorunda-
ha bulunmaktadır. Mali özerklik, he-
sap verme\1ikümlühığü, kaynak kul-
12 Eylül'ün
dayatması
Yüksek Öğretim Kurulu
(YÖK), 1981 Ünıversite Re-
formu ile bütün üniversıtele-
rin bir kurum altında hirleş-
tirilmesi amacıyla oluşturul-
du. 12 Eylül darbesi ile şe-
killenen ve 1982 Anayasası
ile varlığtnı koruyan
YÖK'ün kunıluş amacı, ku-
rumun web sitesinde şövle
açıklamyor: "Altmışlı ve yet-
mişli yülarda vükseköğretım
kurumlarının sayısı, çeşidi
ve öğrenci sayıları ile başka
birçok hususta gözlenen hızh
artış nedeniyle yükseköğre-
tirn sistemı bır süre sonra
başansızhk ve yoılaşma işa-
retleri vermeye başladı Bun-
lara ek oiarak 1960 ve 1980
arasında ortaya çıkan sivasi,
sosyal ve ekonomik sorunlar,
yükseköğretimdeki kötüye gi-
dişi daha da arttırmıştı. Bu
nedenle 70 'lı vılların sonun-
da köklü bir reform kaçınıl-
maz hale gelmiş ve sonunda
1981 reformu yürürlüğe ko-
nulmuştu." Kurulduktan son-
rakiyıllarda, sol görüşlü öğ-
renci ve öğretim elemanlan-
nı üniversitelerden uzaklaştı-
ran uygulamaları ile bilinen
YÖK, 28 Şubat süreci sonra-
sında ise türban karşıtı ve
laik sövlemlerivle, sağdü-
şüncedeki öğrencilerin ve ra-
dıkal Islamcı basının hedefı
halinegeldı. Halen. YÖK'ün
bünyesmde 53 'ü de\let, 24 ü
vakıfolmak üzere toplam 77
ünıversite bıılunuvor.
lanımında esnekük. kaohmın yaygın-
laşOnbnaa,akademiközgürlüğün güç-
lendirilmesi, etik kurallara uyulması-
nın sağlanmasL kaüte öiçme ve değer-
lendirme sisteminin geliştirilmesi gibi
konulann hepsi büyük önem taşıyor."
SIKINTILAR VAR'
Üniversite Öğretim Cyelen Derne-
ğ] Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşılde-
re, 1982'de askeri rejimle beraber ku-
rulan YÖK'le bugünkü YÖK arasın-
da fark bulunduğuna dikkat çekti.
Prof. Yeşildere, "Bugün Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet Sezer'in etki-
siyiedemokrasi,insan haklan. akade-
mik özgüriüğü savunabilecek arka-
daşlar YÖK'e girdiler anıa YÖK sis-
temiöyiesinekurgulanmtş kibu tür de-
ğerlerine kadarsavunsanızda \ ÖlCün
işleyiş mekanizması ve lidere dayalı ol-
masuıdan kaynaklanan süantılar de-
vam ediyor" dedı.
YÖK'ün, bugüne kadar üniversıte-
lerin özerkleşmesi konusunda herhan-
gi bir ahlım yapmadığuıa dikkat çe-
ken Yeşildere, baa üniversitelenn rek-
törieri aracılığıyla siyasallaşma-
sının ve bazı üniversitelerdeki
Islami gelişimin artmış olma-
sının da kaygı verici olduğunu
vurguladı. YÖK'ün bu konu-
da da gerekli girişimlerde bu-
lunmadığuıı söyleyen Prof Ye-
şildere, şöyle devam etti:
" YÖK'ün ünhersitelerüzerin-
deki baskısı, başkanına bağlı
oiarak değişkenlik gösteriyor.
Kemal Gürüz'ün tam merke-
zjyetçi yönetimiylerektörierbi-
lehazırol vazhetteydL Erdoğan
Tezıç'indemokrasi anlayışırek-
törlerj biraz daha rahadatû."
YÖK CEREKLI Mİ?'
Prof. Yeşıldere, "YÖK ge-
rekli mi" sorusunu ise şöyle
yanıtladı: "Üniversitelerin ko-
ordinasyonunu sağiavacak bir
üst kurulun olması gerekiyor,
bunun da denedenebiür olma-
sı genekir. Çok yıprandığı için
adının YÖK olmaması gerek.
ÜnKwsitelerin kendi içinde, fa-
külteier ve anabilinı dallanna
kadar özerklik ve kaüiuncılık
sağlanmao. \ ÖK'ün bu hany-
le durması üniversiteler önün-
de büyük bir engeL bunun bir
an önce ortadan kiüdınlması
gereldr. Üniversiteler dekendi-
sini sorgulamah,yozlaşma var.
Öğretim üyesi kimliğini sorgu-
lamalı. kimlik erozyonu var.
Sosyal güvencenin ve Öğretim
elemanlannın insanca yaşabi-
leceği maddi vemaneviolanak-
lann mutiaka armnlması gere-
kir.Öğrencilerinveçahşanlann
belli oranlarda seçme ve yöne-
time kaohna haklan olmasıge-
rekir. Eğitim mutiaka parasız
ve sosyal devietin güv encesi al-
tmdaobnaİL VakrfünKersiteleri,
gefccekte Türkiyç'nin yükseköğ-
reniminedarbe vuracak. Fırsat
eşiüiğini yok ediyor."
Gerekçelerifarklı olsa da hem solhem de sağgörüşlü öğrenciler YÖK'ü istemiyor
EMELKHJÇ
Bugün 6 Kasım Yüksek Öğ-
retim Kurulu'nun(YÖK)kuru-
luşununyıldönümü Bundan24
yıl önce kurulan YÖK, 12 Ey-
lül darbesi deyınce ılk akla ge-
len kurumlardan Her 6 Ka-
sun'da öğrenci protestolanna
hedef olan bu kurum. kendı ya-
pısında da bazı değışımler ya-
şadı. YÖK'ün uygulamalann-
dan doğrudan etkılenen ünrver-
site öğrencüerinın ise bir bölü-
mü, YÖK'ün ne anlama geldı-
ğınibilebılmıvor YÖK'ü des-
tekleyen öğrenciler de var. ona
karşı olanlar da. YÖK'e karşı
olanlar da ıkıye aynlmış du-
rumda. Bazı sol görüşlü öğren-
ciler, "özgür birüniversiteiçin",
sağ görüşlü öğrenciler ise "tür-
ban ve katsayı sorunu için"
"YÖK kaldırilmair dıyor. Görüştü-
ğümüzöğrencilerin, YÖK ve YÖK'te-
kı değışımle ılgilı göriişlen şöyle:
TARIK YALÇIN; (Marmam Umver-
sıtesı Fen Büg;sı Öğretmenliği 3 sı-
nıf) "YÖK'ün kuruluşundaki amaç,
BURCU KONUK
(MÜ Eğitim Fakültesi 2. sınrf)
"YÖK'ün değiştiğini dü-
şünmüyorunu YÖK'ün
imam hatipler ve katsayı-
lar konusunda kararlarını
olumlu buluyorum ama
çözüm bu değil. YÖK,
gençliğin üzerinde bir
baskı aracu"
YUSUF OZGUL
(MÜ Okulöncesi Öğrt. 4. &nıf)
"YÖK bana göre gerekli
bir kurum ama birtakım
eksiklikler olabilir.
YÖK'ün yapttğı sınav sis-
temini doğru bulmuyo-
runu YÖK'ün yapısı de-
ğişti ama bana göre bu
değişim olumlu."
İMRAN DEMİRCİ
(Kadır Has Ünv. 2. Sınrf)
"YÖK hakkında hiçbir
bilgim yok. Bizim üniver-
sitedeki sohbetlerimizde
pek siyasetgeçmez. 'Kim
negiymiş, neyapmış...'
bunlar konuşulur. Bana
kalırsa üniversiteler
bilim üretsin."
üniversiteden siyaseti atmak YÖK'ün
betirleyici olduğunu düşünnıüyorum,
üniversitelerin temel sorunu YÖK de-
ğil, Türkiye'nin süriiklendiği yoL So-
run YÖK'te değil sistemde."
GÜLCAN BEYAZ:(/Ü Alman Dı-
li ve Edebiyatı 1. Sınıf) "YÖKten ra-
hatsızfağnn yok. Siyaseti takip etmiyo-
rum. Üniversitelerin sıkıntdan, azöde-
nek aynbnasuıdan kaynaklanıyor. Ai-
lem. siyasetle ilgilennıemden tedirgin
olur. ben de çok ilgilenmiyonun."
OWRERTEKlN:(Anado-
lu Üniversitesi 1 SınıfÖğren-
cisı) "YÖK, 12 EyiüTün ruhu-
nu yansjöyor, değiştigini düşün-
müyorum. YÖK'ün kakhnlma-
sını istiyürum. bana göre özgür
düşünce önünde bir engeL Üni-
versiteler özerk olmak parasız,
anadilde eğitim yapmalı.
YÖK'ün varüğı bütün bunlann
önünde bir engeL"
ELİF ÖZCAN (İC Yunan
Dıh ve Edebiyatı) "YÖK'ün
değisip değişmediğini bümiyo-
rum. YÖK'ten memnunum. Si-
yasetten uzak durmah.' Aüem
de siyasi konularla ilgilenmemi
isteniez.Bizimokuldakifcr anar-
ştst bizburaya okumaya geldik,
üniversitelerde Amerika örnek
aumnalı."
' YASİN ASIAN/Marmam
' Üniversitesi Eğitim Fakültesi
2. Sınıf) "YÖK gereksiz bir kurum,
karariannı da doğru bulmuyorum.
Özellikle, katsavı ve türban konusun-
daki kararian. İsteyen istediği üniver-
sheye eşit şekilde girebilmeli, bunu üç
saanık sınav beüriememeü"
ORHAN BURSALI
Erdoğan Doludizgin!
Bayramın binnci günü ve Başbakanlık makam
nın sahibi rektörlere veryansın ediyor! Dur hele b
nefes al! Tamam, dın tüccarlığına dayanan polit
kanın ustasısın, anfadık; ama şu milyonlarca geı
çek inançlının mübarek bayramının ilk gunü hatı
nna hiç olmazsa, ağzından tatlı sözler dökülsür
Rektörlere yine de bır şey söyleyeceksen, bayrarn
larını kutla! Onlar bizim rektörlerimız, yanlış anla
malar var, bütün sonınfanmızı bıriikte çözeceğız
de!
Ne gezer! Diyemez tabii! Çünkü yüreği saplan-
tılarla dağlanmış, ülkeyi AKP'li olanlar ve olma-
yanlar diye ikıye bölmek yerıne, Türkiye'ye sahip
çıkmayı becerebilmek başta tıynette bir beyın do-
kusu gerektirir!
0 bir lider! Çevresi sadece ona hızmet için, dü-
şüncelenni desteklemek için var! Burası Türkiye!
Günde 5 posta durmadan konuşan bır Başba-
kan! Konuşmalannın ağırlığı kalmamış, ıçenğı son
derece zayıf, bilgi aktarmıyor, sadece polemık ya-
pıyor, yandaşlanna mesaj verıyor! Ya gerçeklen
çarpıtıyor ya kendi işine geldiği gıbı aktarıyor ya
da tamamen "ideolojik" saplantılı! Çocuk yuvala-
nndakı soruna bite ancak dinsel kökenli "kız erkek
aynmı" gözJüğüyle bakan, ama öte yandan rek-
törleri "/•rfeo/q//Ar
"davranmaklasuçlayabilen bır li-
der var karşımızda!
Türkiye'nin değil, bircemaatin, birazınlığın Baş-
bakanı!
• • •
AKP, lideriyle, kadrosuylasaygısızfCumhurbaş-
kanı'na "adam" dıyor! 29 Ekım Resepsıyonu'nda
kutlama için salonda bekleyenler arasında birdal-
galanma oluyor; bakıyorsunuz, Erdoğan-Gül ve
yanındakıler blok oluşturmuş "yarma harekâtı" ile
öne doğru ileriiyorlar!
Cumhurbaşkanı "Milletvekıllennın kürsü doku-
nulmazlığı dışında dokunulmazlıkları kaldırılsın,
enazındanadisuçlardanyargılanabilsinier!"öne-
risınde bulunuyor. AKP mılletvekılı Hüsrev Kutlu
"Yemezler, Sayın Cumhurbaşkanım!" yanıtını ve-
riyor!.. Cemtl Çiçek, hukukun siyasallaşmasına kar-
şı dikkat çekmek ve ığdış edilmesinı önlemek ama-
cıyla bakanlığa giden rektörter için "70 adam gel-
miş" diyebiliyor. Meclis'teki AKP'liler "Adam bıle
değiller..." diye bağırabılıyor...
İmam bir kaçırsa, cemaatin ne yapabıleceğinin
ibretlik sahneleri!
Bir korku rejıminın hayaletleri dolaşıyor ülkede...
Trabzon'daki linç olayı karşısında, AKP yöretımı-
nin ıflas ettirdiğı hukuk devleti ve yarattığı guguk
devletı örneğı, Rıze'detekrarlanıyor! AKP Rıze Mil-
letvekili Abdülkadir Kart, "Gereken dersı aldılar"
derken, AKP'li Beledıye Başkanı Halil Bakırcı da
"Bilsem, gider ben de vururdum, bır daha kolay
kurtulamazlar" diyor...
Savcılar, hukuk devletınde linç olayına seyırcı ka-
lıyor! Yoksa, AKP'den gelmeyecek "emn" mı bek-
liyorlar?!
• • •
AKP hukukla, adaletle hem de çok tehlikeli oy-
nuyor! Hukuku, adaleti ele geçırmesinin önemini
görüyor, yaşıyorlar.
Van'da estirılen dın, cemaat terörü, hukuku da
yedeğıne alarak Yüzüncü Yıl Üniversıtesi'nde ve
Rektörü'nün kişiliğınde odaklaştı... Bu dava, AKP'nin
eline yüzüne bulaşacak gibi...
Ama AKBİL davasında, Başbakan ve arkadaş-
lannın iyi bir hasat yaptıgı görülüyor. Mıllıyet'ten
GökçerTahincioğlu'nun habennegöre, Yargıtay
5. Ceza Dairesi'nde dava 29 sanığın beraatıyla
sonuçlandı.
Dava sanıklannın ağır toplan Meclis'e, iktıdara
taşınarak, en büyük siyasal erki ele geçirdi. Tay-
vip Erdoğan, Mustafa Açıkalın, Mikhail Arslan,
Idris Naim Şahin, doğrudan veya dolaylı Adalet
Bakanlığı'nın ve mekanizmasının da siyasal pat-
ronlan.
Habere göre, "kararaımza atan hâkim Ismail Rüş-
tû Cirit, bir süre önce Yargıtay'a üye seçıldi".'
Dosya için bilirkışilik yapan ve "AKBİL kaynakla-
rıntn sanıklann menfaatına kullanıldığını kuşkulu",
bulan Doç. Dr. Adem Sözüer ile Doç. Dr. Ahmet.-
Gökçen, hükümetin safında görev aldılar ve "ye-~
ni Türk Ceza Yasası 'nı hazırlayan komisyonda gö-
rev yaptılar".
Erdoğan doludizgin, atını kamçılıyor!
obursali@cumhuriyet.com.tr
'AKP, üniversitelere
hâkim olmakistiyor'
AINKAIU (Cuuıhuj iye( Bürosu) - fcgıtım-Sen
Genel Başkanı Alaaddin Dinçer. YÖK'ün, ku-
rulduğundan bugune kadar geçen sürede ken-
disme \ erilen görevı büyük bir başanyla ger-
çekleştirdiğini, üniversitelerin özgür düşünen
ve toplum için bilim üreten bılım ınsanların-
dan anndınldığını vurguladı YOK'un kuru-
luş yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama ya-
pan Dinçer, ıktidann, YÖK'e karşı oluşan
tepkilen istısmar ederek. ünnersıtelen siyasal
egemenliğı altına almak ıstedığını bıldırdı.
Dinçer, şöyle devam ertı "Geçtiguniz dönem-
de YÖK fle AKP arasında ortaya çıkan tartiş-
malann özünde ne biümsel özgürlük ne de
akademik özerkük vardır. Üniversiteler üze-
rinden yürütülen tarüşmalann özünde. bir bü-
tün oiarak üniversitelere hâkim olma aıüayışı
yer almaktadır. Bu tartışma nasü sonuçlanırsa
sonuçlansın, ütm ersitelerinuan, üniversite ça-
üsanJannın ve öğrencilerin zarar göreceği,
özerk-bUimsel-demokratik ünherşite anlayışı-
nnı geri plana itileceği ortadadır. Üniversiteler
siyasal iktidarlann etki alanında olnıaktan çı-
kanhnah, ünrversitelerin, rüm kurumlardan,
siyasi iktidardan ve sernıayeden bağunsız oia-
rak kendi kararlarını almalan sağlanmahdır.
YÖK ve siyasal ıktidann temsil ettigi anlayışlar
üniversitelerimizden ellerini tamamen çekmeü.
özgür bilim ve sanat demokratik-kaalımcı
yönetim ve özerk bitimsel üniversite anlayışuıın
hayata geçirümesi için gerekli adımlar aöl-
malıdır. Bunun için öncelikle y ıllardır üniver-
sitelerimizin üzerinde Demokles'in küıcı gibi
sailanan YÖK kakünlmaiıdır."