Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 30 KASIM 2005 ÇARŞAMBA
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edirne
Kocaeli
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
14
15
18
15
18
19
18
21
Sinop PB 17 Adana B 23
Samsun PB 18 Mersin B 22
Trabzon Y 14 Diyarbakır S
Giresun
Ankara
_Y 15 Şanlıurfa B 20
S 12 Mardın B 17
Eskişehir S 13 Siirt B 16
Konya B 11 Hakkâri PB 11
Sıvas B 12 Van
Zonguldak PB 17 Antalya B 23 Kars
Yurdun ku2ey ve doğu ke-
sımlen parçalı ve çok bulut-
lu. Doğu Karadenız, Doğu
Anadolu nun kuzey kesımle-
n ıle Van çevreten yağışlı, dt-
Jer yerier az bulutKj geçecek.
Yağışlar yağmur Doğt Ana-
dolu'rnjn kuzeydoğusurıda
karta kanşık yağmur ve kar
şeklınde olacak Havasıcak-
iığı yurdun kuzey, ç ve doğu
Kesımlemde 3-5 derece aza-
lacak, d^er yerterde onemlı
tnr değışıklık olmayacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinkı
Stockholm
Lortdra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
PB
K
K
Y
Y
y
PB
PB
-3
3
0
7
7
4
5
2
Münıh K 1 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrıd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
PB
K
PB
K
Y
Y
Y
Y
3
4
11
2
8
8
13
20
K 1 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
PB
PB
B
B
Y
B
Y
PB
U
18
0
13
11
8
16
24
PB 24
Ç>Ac.k bulutlu Bulutlu ^ Çok bulutlu . Yağmurtu ulukar k Gok gurultulu
GLJIV C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
bol paralı program yapma olanağına kavuşmaya ye-
tiyor!
Onca konu varken medyatik bu dertleşme de ne-
reden çıktı, diyebilirsiniz. Haklısınız.
AKP iktidarıyla öyie bir dönemden geçiyor ki ül-
kemiz; pek çok değer satılacak mal gibi tezgâhlar-
da, değersiz kimileri de el üstünde!
• • *
RTE'nin Ispanya'ya giderken uçağınaseçerekal-
dığı gazetecilerin önceki gün yazdıkları birbirini tut-
mayan, çelişkili haberlere bakarak kamuoyunu ay-
dınlatma görevinde medyanın nerelerde olduğunu
kestirebilirsinız.
RTE'nin ne söylediğini, neyi murat ettiğini anla-
mak için uçağına binmeye gerek yok. Haberieri dik-
katle okumak yeterii.
Nitekim bu yoldan hareketle dünkü Güncel'de:
RTE'nin Ispanya açıklamalarında Genelkurmay
Başkanı Özkök'ün Cumhurbaşkanlığı adaylığına,
Orgeneral Büyükanrt ın özkök'ten sonra Genelkur-
may Başkanlığı'na karşı olduğunu söylemediğine
değindik.
Neden? Zira örneğin Hadi Uluengin RTE'yi ga-
zetesinde şu manşetle anlattı: Ne Özal akıl hocam
ne de özkök adayım!
Oysa Radikal ile Zaman'ın uçaktaki temsilcileri,
haberlerinde özellikle özkök'ün Cumhurbaşkanlı-
ğı'na RTE'nin değinmediğini yansıttılar. Sabah mu-
habiri ise RTE'nin her iki konuda da kesin bir dil kul-
lanmadığını yazdı.
Bu cümbüşlü ortamda Hürriyet'i okuyanlar
RTE'nin özkök'ü bir kalemde harcadığını, Büyüka-
nıf ın Genelkurmay Başkanlığı'na oldu da bitti diye
bakmadığını gördüler. Sonra: Dün Hürriyet'in "ami-
rali" Ertuğrul Özkök, RTE'nin Uluengin'e manşet-
teki yanlışa değinerek "Ben özkök adayım değil de-
medim. Benim ağzımdan böyle bir cümle çıkmadı"
dediğini -olağan bir şeyden söz eder gibi- köşesin-
de yazıverdi.
Tabii Başbakan kaynaklı bu düzeltme; RTE'nin
Orgeneral özkök adayım değıl demediğini altını çi-
zerek söylemesi sadece bir yanlışı düzeltmiyor.
RTE'nin Genelkurmay Başkanı'nı Cumhurbaşkan-
lığı için düşünmekte olduğu gibi bir varsayımı, bir
olasılığı canlı tutmaya olanak sağlıyor.
•••
Bugün bir konuğumuz var. Genelkurmay iletişim
Daire Başkanı Deniz Kurmay Albay Erdal Oinçer.
28 Kasım günü aşağıda okuyacağınız şu uzun açık-
lamayı gönderdi:
"26 Kasım 2005 tarihli Cumhuriyet gazetesinde
yeralan 'Kararhlığın Devamı' başlıklı köşe yazısında,
Sayın Genelkurmay Başkanı'na atfen: 'Genelkur-
may Başkanlığı'na gelmeden önceki günlerde AKP
ile bir AKP milletvekili aracıhğıyla ilişki kurduğunu
Mustafa Balbay yazdı, yalanlamadı' rfadesineyer
vehlmiştir.
Söz konusu iddia gerçeği yansıtmamaktadır.
Mustafa Balbay'ın; 28 Mart 2003 tarihinde Cum-
huriyet gazetesinde yayımlanan köşe yazısında
'AKP'nin asker kökenli milletvekillerinden Aziz Ak-
gül'le özkök'ün neredeyse aylık olağan görüşme
haline gelen buluşmalan yararlı görülmese yapıl-
mazdı' ifadesine yer vermesi üzerine, kendisi ile ya-
pılan görüşmede, köşe yazısında yeralan ifadelerin
asılsız olduğu, 24 Mart 2003 tarihinde Başbakan'ın
göreve yeni başlaması nedeniyle Genelkurmay Ka-
rargâhı'na yaptığı nezaket ziyareti esnasında bera-
berinde bulunan heyet içerisinde Aziz Akgül'ün de
yeraldığı, bunun dışında kendisiyle hemangibir gö-
rüşme yapılmadığı belirtilmiş ve yazısında yer alan
ifadenin düzeltilmesi talep edilmiştir. Ancak 2 Nisan
2003 tarihli Cumhuriyet gazetesinin sekizinci sayfa-
sında 'AKP'li Aziz Akgül'ün açıklaması' başlığı ile ya-
yımlanan haberde, bizzat Aziz Akgül tarafından
kendisinin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi
özkök ile bir kez görüştüğü ifade edilmiş ve bu zi-
yareti Genel Başkanı ve Içişleri Bakanı ile biriikte
gerçekleştirdiği belirtilmiştir.
Konuya ilişkin haberin gazetenizde yer almasına
rağmen söz konusu iddianm, gazetenizin bir başka
köşe yazan tarafından 26 Kasım 2005 tarihinde ye-
niden gündeme getirilmesi anlaşılamamış, bu ne-
denlegerçeğin kamuoyuna duyurulması gereği doğ-
muştur.
Bu düzeltmenin, Basın Kanunu'nun 14 ve 18'inci
maddelerigereğince 26 Kasım 2005 tarihli Cumhu-
riyet gazetesinde söz konusu iddiaya yeniden yer ve-
ren CüneytArcayürek'i'n köşesinde aynen yayımlan-
masını rica ederim."
• • •
llgi ve bilgi notu: Mustafa Balbay'ın 28 Mart
2003'teki yazısında adı geçen Aziz Akgül'ün gaze-
temizde 2 Nisan 2003'te yer alan açıklaması dışın-
da:
28 Mart 2003'te ve izleyen günlerde yukarıdaki
açıklamada konusuna değiniien yazıya ve hatta Bal-
bay'ın 6 Mayıs 2003'te "Hilmi Paşa" başlıklı ikinci
yazısına doğrudan muhatap olan Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hilmi özkök'ten yazılı birer ya-
lanlama gelmedi.
Genelkurmay açıklamasında yapıldığı söylenen
konuşmalar ise 28 Mart 2003'ü izleyen günlerde ne
köşe yazısında ne de gazetemizin haber sütunların-
da yer aldı.
28 Mart 2003'te "AKP, Kadrolaşma ve özkök"
başlıklı yazıda sözü edilen konuda doğrudan adı
geçen Genelkurmay Başkanı özkök; kendine özgü
nedenlerden ötürü gerekli görmüş olacak ki:
28 Mart 2003'ün üzerinden 32 ay (iki yıl 8 ay) geç-
tikten sonra Balbay'a ve onun yazısına tek bir cüm-
le ile değinen Cüneyt Arcayürek'e yukandaki açık-
lamayı göndertti. -C. A.-
İzmir'de silahlı baskn: 3 ölii
• İzmir (Cumhuriyet Ege Bürosu) - tzmir'de,
tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda triko ürünleri satan bir
işyerinin sahibi ile iki oğlu, silahlı saldında öldü-
rüldü. Kestelli Caddesi Kestelli İşhanı'ndakı Avşar
Triko'ya gelen 3 kişi, işyeri sahibi Mahmut Yurt
(50), oğullan Hasan (23) ve Adıgüzel (25) ile kav-
ga etti. Kavganın büyümesi üzerine baba ve iki oğ-
lunu silahla vuran 3 kişi, olay yerinden kaçtı. Baba
ve iki oğlu, kafalanna ve vücutlanna kurşun isabet
ejpnesi sonucışolay yerinde yaşarfiiarını yitirdi.
Olayla ilgili geniş çaph soruşturma başlatıldı.
'Bölücülük' suçlaması
Ağırlıklı olarak terör örgütü üyeleri için uygulanan TCY'nin 302. maddesi güvenlik
güçleri için ilk kez Şemdinli'deki olaylara ilişkin tutuklanan astsubaylar için uygulandı
İLHANTAŞCI
ANKARA - Şemdinli'deki
bombalama eyleminden sorum-
lu tutulan astsubay Ali Kaya ile
Özcan tldeniz hakkında, ağır-
lıklı olarak terör örgütü üyeleri
için uygulanan "devletin bü-
tünlüğünü bozma" suçlama-
sıyla tutuklama karan çıktı. Ilk
kez astsubaylar hakkında uygu-
lanan TCY'nin 302. maddesin-
den dava açılırsa "ağırlaştınl-
mış müebbet hapis"le yargıla-
nacaklar.
9 Kasım'da Hakkâri'nin Şem-
dinli üçesinde eski PKK hüküm-
lüsü Seferi Yümaz'a ait Umut
Kitabevi'nin bombalanmasıyla
ilgili olarak astsubay Kaya ile II-
deniz'in tutuklanmalanna daya-
nak olarak bugüne değin terör
örgütü üyeleri için uygulanan
TCY'deki bir maddenin yaşama
geçirilmesi dikkat çekti. Van
Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sa-
nkaya, önceki gün astsubaylar
Kaya ile Üdeniz'in sorgusunu ta-
TCY'NİN 302. MADDESİ
"Devletin toprakJanmn tamamıııı veya bir kısmını yabancı
bir devletin egemenliği altına koymak. devletin biriiğini
bozmak, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan
bir kısmını devlet idaresinden ayırmak. devletin bağımsızu-
ğını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fıil işleyen
kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir."
mamladıktan sonra "örgüt kur-
ma", "güvenliğin kasten tehli-
keye sokulması" ve "kasten
adatn öldürmede nitelikli hal-
ler" maddeleri uyannca tutuk-
lanmalan istemiyle yedek hâ-
kimliğe sevk etti.
JİT tekniğini anlattılar
Kaya ile lldeniz'in, Van 4.
Ağır Ceza Mahkemesi Yedek
Hâkimliği'ndeki sorgulannın
geniş bölümünde Jandarma Is-
tihbaratTeşkilatı'nm (JÎT) çalış-
ma tekniği, görev yapma şekliy-
le elde edilen bilgi ve belgelerin
değerlendirihnesi konulannda
açıklamalarda bulunduklan öğ-
renildi. Kaya ile lldeniz'in mah-
kemede yaptıklan savunmada
kullanmak üzere hazırlanan bil-
gi ve belgeler konusunda güven-
lik güçlerinin de "lojistik des-
tek" \erdikleri öğrenildi. JİT'te-
ki örgütlenme şemasını da soran
hâkime, sanıklann, "haber al-
ma elemanlarının" teşkilata
yardunlannı da aynntılı olarak
anlattıklan belirtildi.
Yedek hâkimlik sorgulannın
ardından Kaya ile Ildeniz hak-
kında tutuklama kararı verilir-
ken, savcının sevk maddesi de-
ğiştirildi. Yedek hâkimlik. Kaya
ile lldeniz'ı TCY'nin "suç işle-
mek amacıyla örgüt kurma"
fiilini düzenleyen 220. maddesi-
nin yanı sıra 302. madde de dü-
zenleneh "devletin biriiğini ve
ülke bütünlüğünü bozmak" fı-
ilinden de tutuklanmasına hük-
metti. Kaya ve Ildeniz, yedek hâ-
kimliğin tutuklama maddeleri
uyannca yargılanmalan dunı-
munda, ağırlaştmhnış müebbet
ve 9 yıla kadar hapis istemiyle
yargılanacaklar.
Mahkemenin savcılıktan
farklı olarak tutuklamaya daya-
nak yaptığı TCY'nin 302. mad-
desi güvenlik güçleri için ilk
kez uygulanmış oldu. Kamu-
oyunda 302. madde genel ola-
rak "bölücülükle" suçlanan te-
rör örgütü üyelerine ve yöneti-
cilerine uygulanıyordu. Ancak,
Kaya ile Ildeniz hakkında dava
açıldığında suç maddeleri yine
değişebilir. Cünkü iddianameyi
düzenleyecek olan savcılık
"bölücülük" suçunu kabul et-
meyerek yalnızca "bombala-
ma ve adam öldürme" fıille-
rinden dava açabilir.
Erdoğan, uçağa el koydu
• Baştarafı 1. Sayfada
Kurulu'nun 2004/118, Bakan-
lar Kurulu'nun ise 2004'8333
sayıh kararian ile 2004E030390
sayılı "uçak temini projesi"nı
THY'nin 2004 yılı yatınm
programına dahil ederek yerine
getirdi.
Yolcu yerine VIP uçağı
YDK raporunda şu ifadeler y-
er aldı: "Başbakanlığa Avinco
Ltd. firmasından alınan 42.5
milyon dolar bedeli olan 1002
seri* numarah A 319 CJ tipi
(Airbus) VIP uçağı bu proje
kapsamında gerçekleştirilmiş-
rir. Bu projede yer alan toplam
uçak adedi değiştirilmeksizin
bir adet orta kapasite orta
menzil uçağı (yolcu uçağı) ya-
tınm kapsamından çıkartıla-
rak, yerine A 319 CJ VIP uça-
ğı konulmuştur. Aynı uçak,
THYOrtakhkYönetim Kuru-
lu'nun 15.07.2005 tarih ve
26/154 sayıh kararı ile T.C.
BaşbakanlığYna KDV ve tes-
cil masraflan hariç, rüm vergi
ve harçlar Ortaklıkça (TITY)
ödenmek üzere 44 milyon 850
bin dolar bedelle satışı gerçek-
leşmiş ve uçak teslimi 22. 07.
2005 tarihinde yapılmıştır."
Hava-Iş Sendikası Başkanı
Arilay Ayçin, alınun THY yatı-
IUHetişim 'den 55. yılyemeği
tstanbul Üniversitesi (1Ü) İletişim Fakültesi'nin kuruluşunun 55. yılı etkinlikleri kapsamında es-
ki öğretim görevlileri ve mezunlara plaket verildi. IÜ Bilim ve Sanat Merkezi'ndeki yemek-
te konuşan Rektör Prof. Mesut Parlak, iletişim fakültelerinin, demokratik yaşamın olmazsa
olmazlarından basın dünyasına eleman yetiştirdiğini belirtti. Cecede. Rektör Prof. Parlak,
Dekan Prof. Suat Gezgin,TGC Başkanı Orhan Erinç, eskiTGC Başkanı Nail Güreli. Prof.
Tayfun Akgfiner, Prof. N'ükhet Güz, Prof.ToktamışAteş, Doç. Dr. Atilla Girgin. Orhan Ertan-
han, Şakir Sfiter, Alpay Kabacaü, Vasfîye Özkoçak. Şevket Alruğ, Gani Müjde ve Bakırköy
jÇ- Belediye BaşkanıAteş Unal Erzen'in de aralarmda bulunduğu çok sayıda kişi plaket aldı. (AA)
nmı kapsamında yapılmasını,
"Bu olağan bir şey değil. Sen-
dikaya lazım olan araçlan
alırken özelimde kullanaca-
ğım araba>ı almak gibi bir şey.
Bu tür ilişkileri normal gör-
memek gerek" diye değerlen-
dirirken, CHP'lı Kemal Kıhç-
daroğlu da "Bir defa Başba-
kan'ın doğrudan doğruya bir
görüşme içinde olması doğru
değil.Aynca,THY bir uçaktan
vazgeçip Başbakan'ın uçağııu
buna dahil ediyorsa, bu da
yanbş. Başbakan'ın araya gir-
mesi THY'nin hesabını kanş-
tınr" diye konuştu. YDK rapo-
runda, proje için 2004 içinde
"239 trilyon liralık kısmı ek
ödenek, 79 trilyon liralık kısmı
da THY'nin diğer projelerin-
den ödenek aktarması yoluyla
319 trilyon lira ödeme yapünuş
olmasına karşm fiziki gerçek-
leşme olmadığı" belirtildi. Ra-
porda "Özel Ahm Satım Kuru-
lu'nun üretici firmalarla yap-
tığı görüşmeler sonucunda
uçak ihtiyacı çalışmasının ilk
yılı olan 2004 yılı için yeni uçak
teslirninin mümkün olmadığı
ortaya çıkmış, ortaklık fılo pla-
m hedeflerine ulaşdmasmı sağ-
lamak amacıyla interim (ara)
çözüme gidilmiş ve 2004 yıhn-
da 11 adet uzun süreli uçak td-
ralanmıştır" dendi.
Ek kiralama maliyeri
Kılıçdaroğlu, gecikme ve ek
ödenek ile ilgili de "Buradaki
gecikme ek kiralama maliyeri
doğuruyor. Ödemenin ek öde-
nekten yapılması da hüküme-
tin tercihini gösteriyor. Ma-
denıki bu uçaklar yerişnıiyor,
pazarlık sürecinde bunun öde-
mesi de geciktirilebilir. bu pa-
ra daha öncelikli bir konuya,
örneğin istihdam yaratmaya
yönelik bir yatırıma yönlendi-
rilebilirdi. tüccar siyaset be-
davaya çahşmış" diye konuştu.
Kendileri çalıp kendileri oynadı
I Baştarafı 1. Sayfada
Konuştuğum bu gazetecilerin
tepkileri şöyle: "Bu ne biçim
çifte standart? tstemedikleri-
ne terorist damgası basıyorlar.
tşlerine gelmediğinde de terö-
rün âlâsını yapanlar temize çı-
kanlıyor. Önce terörün doğru
dürüst tanımını yapsınlar. on-
dan sonra terörle mücadele et-
sinler. Böyle şey olmaz."
Burada konuştuğum Ortado-
ğulu kimi siyasi gözlemciler
Türkiye'nin Avrupa-Akdeniz or-
taklığındald tutumunu da sert bi-
çimde eleştiriyorlar: "Türkiye
çok büyük ve güçlü bir ülke.
Ama bu büyiiklüğü ve gücüne
uygun biçimde davranmıyor.
Bir kere açık hatlarla belirlen-
miş politika sergilemiyor. Bi-
zim gibi ülkeler Türkiye'nin
Kuzey-Güney ortaklığında da-
ha sonıut bir politika izlemesi-
ni beklerdi.Ama öyle olmadı."
Önceki gün Barselona Zirve-
si'nin bitiminden sonra yayım-
lanan iki sonuç belgesinden biri-
si "Beş Yühk Program", öbürü
de "Terörle Mücadele İçin Av-
rupa-Akdeniz Davranış Ku-
rallan" başlıklannı taşıyor. Ku-
zeyli ülkeler, neredeyse buhar-
laşma tehlikesiyle karşı karşıya
gelen Barselona sürecini en azm-
dan beş yılhğına kurtarabihnek
için "Beş Yülık Çabşma Prog-
ramı"ndan yararlanmayı düşü-
nüyorlar. Bu çalışma programı-
nın esası da kâğıt üzerinde "si-
yaset ve güvenlik ortakhğı"na
dayanıyor. Beş yılhk çalışma
programı içinde aynca sürdürü-
lebilir sosyo-ekonomik kalkm-
ma ve reform, eğitim ve sosyo-
kültürel değiş tokuş, yasadışı gö-
çün kontrolü, sosyal entegras-
yon, adalet ve güvenlik konu
başlıklan var. Bunlar da Güney
tarafının eleştiri oklanna hedef
oluyor. Özellikle de tt
adalet"ten
neyin anlaşıldığı sorgulanıyor.
Güney tarafının bu konudaki
eleştirisi şöyle dillendiriliyor:
"Adalet nedir ve kime göre na-
sıl bir adalet?.. Bu son derece
soyut bir kavram. Eğer adalet-
ten kendilerine göre olanı an-
lıyorlarsa hiçbir yere varıla-
maz." Böylece Kuzey'in Gü-
ney'e olan "kendilerine göre"
tepeden bakan ta\Tina duyulan
hoşnutsuzluk su yüzüne çıkmış
oluyor. Bir de Avrupa'nın kimi
Kuzey Airika ve Ortadoğu ülke-
siyle özel ortaklık kurma isteği
de hoşnutsuzluğun bir kaynağı.
Kuzey tarafının ise yaklaşımı
şöyle: "Bazı Kuzey Afrika ve
Ortadoğu ülkeleriyle ekono-
mik ve kültürel alanlarda en-
tegrasyondan yanayız. Ama
tam üyelikleri söz konusu ola-
maz." Bu ülkeler, Fas, Cezayir,
Tunus, Israil ve Fihstin olarak t^-
laffuz ediliyor.
ÜNÎVERSlTELl GENÇTEN ÎTİRAF
Sevgilisini
37kez
bıçakladı
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Izmir'in
Urla üçesinde, üniversite öğrencisi C. E,
cep telefonunda başka bir erkeğe gönde-
rihnış mesaj bulduğu liseli kız arkadaşnn
37 yerinden bıçaklayıp öldürdü. Olay ön-
ceki gün Urla Iskele Mahallesı'nde mey-
dana geldi. Dokuz Eylül Üni\ersitesi Mes-
lek Yüksekokulu Elektronik Bölümü 1 sı-
nıf öğrencisi C. E. (19), Urla Lisesı 2. sı-
nıf öğrencisi kız arkadaşı F.İ'yle (16) okul
çıkışı buluştu. Bir yıldır biriikte olan iki
genç, bir süredir kullanılmayan Siba
Otel'in bahçesine gittı. C.E, oynadığı kız
arkadaşının telefonunda. başka bir erkeğe
yazılmış bu" mesaj ı bulunca çılgına döndü.
Cesedi dondurucuya sakladı
Polis kayıtlanna göre, kendisini başka bir
erkekle aldatmakla suçladığı F.I'yi tartak-
lamaya başlayan C. E, genç kızı boş olan
kafeteryaya sürükledi. C. E, burada 37 ye-
rinden bıçakladıktan sonra boğazını kese-
rek öldürdüğü genç kızın cesedini derin
dondurucuya sakladı. Geç saatlerde uyu-
mak için odasına çekilen ancak \icdan aza-
bına dayanamayan genç, uykudan uyandır-
dığı babasına her şeyi anlattı. Oğlunun an-
lattıklan karşısuıda şoke olan S. E, Iske-
le Karakolu"na giderek polise her şe>i an-
lattı. C. E'nın tarif ettiği yere gidip derin
donduruyucu açan ekipler genç kızın ce-
sedini buldu. Gözaltına alınan C. E, çıka-
nldığı mahkemece tutuklandı.
BAKANLAR KURULU
SHÇEK
yasası imzada
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakan-
lar Kurulu, Sosyal Hizmetler ve Cocuk
Esirgeme Kurumu (SHCEK) ile ilgili ye-
ni yasa tasansını imzaya açtı. Bakanlar
Kurulu, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın
başkanlığında toplandı. Yaklaşık 5 saat sü-
ren toplantının arduıdan açıklamalarda bu-
lunan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek,
kurulda imzaya açılan yasa tasanlan hak-
kuıda bilgi verdi. Bunlardan ilkinin
SHÇEK yasa tasansı olduğunu belirten
Çiçek, kurumun gözden geçirilmesi gere-
ken sorunlan bulunduğunu, son dönemde
yaşanan olaylann da gerekli adımlann
atıhnasmı ruzlandırdığuıı söyledi. Görü-
şülen ikinci tasannın Adres Yasası Tasan-
sı olduğunu anlatan Çiçek. tasanyla nüfus
sayımlannın bundan böyle sokağa çıkma
yasağıyla yapılmayacağını, bilgisayarlı
sisteme geçileceğini dile getirdi. Çiçek,
böylece sayımlann daha sağlıklı bir zemi-
ne oturacağını bildirdi. Kurulda görüşü-
len son yasa tasansının da yurtdışında ça-
lıştıktan sonra Türkiye'yedönen ve SSK'-
den emekli ohnak için prim yatıran yurt-
taşlarla ilgili olduğunu söyledi. Çiçek, bu-
güne kadar günlük 5 dolar olan katkı pa-
yınm 3.5 dolara çekileceğini kaydetti.
YARGIÇ: BURASICAMİ DEĞİL
Hizb-utTahrir
sanıklan hzdırdı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hızb-ut
Tahrir örgütüne üye olduklan iddiasıyla
25'i tutuklu 34 sanığm yargılandığı dav^-
da, Mahkame Başkam Mehmet Orhan
Karadeniz, sanıklara hukuk dersi verdi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gö-
rülen davanın dünkü duruşmasında tutuk-
lu sanıklardan Bünyamin Soymacı, mah-
keme üyelerine, "SizleriAllah'ın dinine
destek vermeye çağınyorum" dedi. Soy-
macı'nın sözlerine müdahale eden Mahke-
me Başkanı Karadeniz, "Biz dinsiz deği-
liz. Müslümanlığı senden öğrenmevece-
ğiz. Senin, beni hiçbir yere davet etme-
ye gücün yetmez" dedi. Sanık Yaşar Ba-
ba\iğit ise saMinmasını ayağa kalkmadan,
"Mahkemenizi tanımıvorum. Örgütün
üyesiyim. Başka hiçbir sorunuza cevap
vermeyeceğim" diyerek verdi. Delibaş,
savunmasında, ayet okumak istediğini di-
le getirince, Mahkeme Başkanı, "Ayetin
sırası mı? Burası cami değil" uyansında
bulundu. Mahkeme heyeti tutuksuz sanık-
lardan Şinasi Ünver'in tutuklanmasuıa ka-
rar vererek duruşmayı erteledi.