Catalog

6 OCAK 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA JtLıJvUllU1VUL ekonomicacumhuriyet.com.tr 13 Odalar Birliği temsilcileriyle bir araya gelen Başbakan önce övgüleri, sonra sorunlan dinledi îş dünyasının teknikpatronuANKARA (Cumhu- riyet Bürosıı) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, işadamlarıyla bir araya gelerek; önce övgülerini sonra so- runlarını dinledi, bu arada da "umutdağıttı". Erdoğan, sektörler bazında 2005 yılının hareketli geç- mesini beklediğinı belırtırkcn "Türkiye kriz psikolojisinden artık tanıamen çıkmalı" dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği (TOBB) ile özel sektör temsil- cileri tarafından koordine edilen "Türkiye Bölgesel ve Sektörel Eko- nomi Şûrası"nın açılışını, Başba- kan Erdoğan yaptı. "Bugünün Türkiye'sinde vehimlere, savunına psikolojilerine ve kısır siyasetlere ihriyaç bulunmadığını" kaydeden Erdoğan, "Bu ülkenin birer vatan- daşı olarak hcr şeyden önce zilıni- yet alışkanhklanmızı değiştirmeli- yiz" diye konuştıı. Türkiye'nin önünde bir AB üye- liği olduğunu belirten Erdoğan, "Bundan sonra enerjimizi kısır ça- tışma noktalarında harcamaya, ül- kc mcnfaatlarını kcndi menfaatla- nmıza fcda etmeye başlarsak, bili- riz ki bir daha yeni bir şans yaka- lama imkânımızolmayabilir" diye konuştu. Daha sonra söz alan TOBB Baş- kanı Rifat Hisarcıklıoğlu, istekle- rini sıralamadan önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hitaben övgü dolu bir konuşma yaparak özetle şunları söyledi: "Sıkıntılı bir dönemde zor bir görev üstlendiniz. Ama popülizme Başbakan Erdoğan ve bakanlar toplantıda hazar bulundu. (fotoğraf: AA) • TOBB tarafından koordine edilen Türkiye Bölgesel ve Sektörel Ekonomi Şûrası'nda söz alan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Başbakan Erdoğan'ı yere göğe koyamadı: "Sıkıntılı bir dönemde görev aldınız. Ama popülizme sapmadımz. Sizi ülkemizin teknik direktörü olarak görüyoruz." Û.J? Şûranın açılışını yapan Başbakan w^ Erdoğan ise kriz psikolojisinden çıkılması gerektiğini belirterek "Bugünün Türkiyesi nde vehimlere, savunma psikolojilerine ve kısır siyasetlere ihtiyaç yok. Bu ülkenin birer vatandaşı olarak her şeyden önce zihniyet alışkanhklanmızı değiştirmeliyiz " dedi. sapnıadan sabırla ve inançla çalış- tınız. Böylcce Türkiye siyasi istik- rardan sonra ckononıik istikrar yolunda da süratle ilerlemeye baş- ladı. Sizi ülkemizin teknik direktö- rü olarak görüyoruz. Bizler de sa- hadaki oyuncularız. Siz modern altyapıyı tesis edip sağhklı çalışma ortamı sağladıktan sonra bu takı- mın küresel rekabette yenemeye- ceği rakip yoktur. İşte bu yüzden alacağımız zor kararlarda görevi- ıniz size destek olmaktır." Hisarcıklıoğlu, AB ile üyelik müzakeresi sürecinde 31 miizake- re başlığından 24'ünün ekonomiy- le ilgili olduğunu, hayati konular- daki kararların masa başında bü- rokıatlarca alınmasını istemedik- lerini ve müzakere sürecinin için- de yer almaları gerektiğini söyle- di. Hisarcıklıoğlu sözlerini, "lna- nıyorum ki yapısal reformlann ta- mamlanmasıyla Türk özel sektörü daha da gelişecek ve Türkiye eko- nonıisi şaha kalkacaktır" diye ta- mamladı. J4BÎN642ADETSATTI Otoda2004'ün lideri Renault Ekonomi Servisi - Renault, 2004'te 84 bin 642 adetlik >satış rakamıyla bınek oto- mobil pazarındaki liderliği- nı sürdürdü. Rcnaıılt'dan ya- pılan açıklamada, 2004'te hem binck otomobil pazarının, hem de biııek ve hafif ticari araç pazarının liderinın Renault olduğu savunuldu. Rena- ult'nun 2004 yılında 450 bin satış gerçekleştirilen binek otomobil pa- zarında 84 bin 642 adetlik satış ra- kamıyla yüzde 18.8 oranında pazar payı elde ettiğı kaydedıldi. Rena- ult'nun en yakın rakibinden 33 bin adet fazla satış gerçekleştirdiği savu- nulan açıklamada, "Renault,toplam 450 bin adet satışın gercckleştiği bi- nek otomobil pazarında tartışınasız lidcıliğini 7'nci yılında da korudu" denildi. Açıklamada, Megane 11 Se- dan'ın 31 bin 781 adetlik satış raka- mıyla 2004' ün en çok satılan oto- mobilı olduğu bildirildi. OECD RAPORU: Türkiye büyümede AB'yi geçecek ANKARA (AA) - OECD'ye göre, Türkiye'nin 2006-2009 dönemınde yıllık ortalama yüzde 5.7'lik reel gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) büyümesi yakalayacağı öngörülüyor. OECD tahminlerine göre Türkiye, yakalayacağı bu GSYİH büyümesiyle AB ülkeleri ve diğerOKCD üyesi ülkelerin tümünün üzerinde büyüme yakalamış olacak. Türkiye'nin 2005 yılı enflasyon oranı yüzdc 10.2 olacak. Bu rakam ile Türkiye, OECD ülkeleri içinde halen enflasyonu en yüksek ülke konumunda bulunacak. OECD'ye göre, 2005'te Türkiye'de işsızlik oranı yüzde 11.2 olacak. 2009'da yüzde 9.5'e inecek. Ancak bu oran, gelişmiş ekonomilerde yüzdc 6, AB ülkelerinde ise yüzde 7.7 seviyesine gerileyecek. Türkiye'de uzun vadeli faız oranları 5 yıl sonra yüzde 10'a gerileyecek. Ancak Türkiye, bu oranla OECD'de en yüksek uzun vadeli faiz oranına sahıp ülke konumunu koruyacak. TOBB 'DENİSTEK YAĞMURU • Yatınm teşvik sistemi sadece kişi başı- na gelir baz alınarak değil, iller ve ilçelerin özellikleri de göz önüne alınarak sektörel ve bölgesel bazda belirlenmelidir. t/ Türk girişimcisinin önündeki engelle- rin azaltılmasıyla ilgili mücadelelerin veril- diği günümüzde ithalatçı birliklerinin kurul- ması, gırişimcilenn maliyetlerinı ve karşı- laştıkları bürokratik işlemleri arttıracaktır. Bu nedenle dünyada başka bir benzeri olma- yan uygulamadan geri dönülmelidir. •/Enerji Kanunu'nun çıkarılması ve ener- ji fiyatlannın indirılmesınin ılk adımı olarak elektrik fiyatları üzerindekı ilgisiz eklentiler hemen kaldınlmalıdır. •" Savunma sanayiinin gelişmesi için ön- ce ihracatın desteklenmesi gerekmektedir. Bu amaçla, muhatap ülkeye uygun kredi desteği sağlanması gibi ımkânlara da sahip olan merkezi bir yapılanmaya gidilmelidir. \/ AB'den et ithalatı önlenmeli,aksi halde tam üyelik müzakereleri sürecinde söz konu- su ıthalatın içcriğinın et yenne besı hammad- desi ve damızlığa yönelik canlı hayvan itha- li olarak değiştırilmesi gereklidir. • Kaçakçılık mutlaka önlenmeli. • Ülkemizin 2020 yılına kadar 80-100 mılyar dolarlık bir elektrik enerjisi yatınmı- nı gerçekleştirmesi, sürdürülebilır bir kal- kınma ve standarda yakın bir yaşam kalitesi için gerekli görülmektedir. • Tanmda doğrudan gelir desteği uygu- lamasına devam edilecekse bu desteğin ve- rimli olması amacıyla üretimle ilişkilendiril- mesi zorunludur. • Kredi kartlarında yasal bir düzenleme- nın yapılması sektör tarafından talep edil- mektedır ve desteklenmektedır. Balkaner'in mücevherlerinde olaylı satış Ekonomi Servisi - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fo- nu'nun (TMSF), Balkaner Grubu'ndan haczettiği mü- cevherlerin satışı olaylı gecti. Açık arttımıa öncesin- de salona gelen, "Banker Kastelli" olarak tanınan Abidin Cevher Özden, satışa çıkartılan mücevherlerin toplam değerinin 10 milyon dolar olduğunu, ancak bu değerin çok altında fiyat biçildiğini iddia etti. Satışa çıkanlan toplam 243 parça mücevher ve saateyse alıcıla- nndan büyük ilgi geldi. Büyük kısmı satılan mücevherler arasında 40 bin YTL değerinde bir pırlanta yüzükle 27 bin 500 YTL değerindeki Chopart marka pırlanta taşlı saat dikkat çekti. Öte yan- dan ikinci kez satışa çıkanlan Kemal Uzan'ın yalısı yine alıcı bulma- dı. Açık arttırmada, Balkaner Grubu'na ait 6.82 kırat pırlanta yüzük 47 bin 600 YTL'den alıcı buldu. Açık arttırmanın en yüksek bedelle satılan parçası olan yüzük, turizm işiyle uğraştığı öğrenilen Hacı Mol tarafından satın alındı. Mol, yakın zaman- da evleneceğini belirterek yüziiğü nişanlısı için al- dığını söyledi. Bu arada, açık arttırmanın ıkıncı en pahalı parçası olan "Chopart" marka pırlanta taşlı saate ise alıcı çıkmadı. Açık arttırma- da toplam 497 bin 791 YTL'lik gelir elde edilirken, satılamayan -,-.-» _ mücevher ve saatler, — •»•'.'''"'* *** - 12OcakÇar- şamba günü tekrar satı- şa sunu- lacak. Birbirinden değerli ^inücevherlere alıcılar büyük ilgi gösterdi. Pırlanta yüzük. Pırlantalı altın kol saati. Sosyal güvenlik reformu çıkmazı Sosyal güvenlik reformu yasa taslaklannın görüşüleceği toplantı ertelendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Özel sosyal güven- lik sistemine benzer yeni bir model getiren sosyal güven- lik reform taslaklannın görü- şüleceği "Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu" toplantısı, Türkiye Işveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Bülent Pir- ler'in gerekli hazırlıklann ya- pılması için ertelenmesi öne- risi üzerine iptal edildi. Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Murat Başesgioğ- lu TBMM çalışmaları gerek- çesiyle toplantıya katılmaz- ken, ilgili bakanlıklar, işçi, iş- veren, memur konfederas- yonları ve meslek odalannın temsilcileri Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanlığı'nda I Asılneden \ SSK 1 hastaneleri 1 ! sorunu bir araya geldi. "Emeklilik Sigortası, Genel Sağlık Sigortası ve Sosyal Gü- venlik Kurumu" yasa taslak- lannın değerlendirilmesi ön- görülen toplantının açılışın- da konuşan Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanlığı Sos- yal Güvenlik Kurumu Baş- kanı Tuncay Teksöz, sosyal yardımlara ilişkin yasa tasla- ğıyla ilgili çalışmalarının he- Başkanı Evren, Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu toplantısınm ardından yaptığı açıklamada, ertelemenin ana nedeninin SSK hastanelerinin devri ile ilgili yasa teklifinin Meclis'e sevk edilmesi olduğunu belirterek eyleme geçeceklerini açıkladı. nüz sonuçlanmadığını söyle- di. Teksöz, yakın bir zaman- da bu taslağın da tarafların görüşlerine sunulacağını söyledi. Teksöz, gelecekhaf- ta uzmanlarla aynca taslakla- n madde madde değerlendir- mek istediklerini bildirdi. KESK Genel Başkanı Sa- mi Evren, toplantı sonrasın- da yaptığı açıklamada, top- lantının esas yapılamama ne- deninin aylardır toplumsal kesimlerin itiraz ettiği SSK hastanelerinin devriyle ilgili yasa tasansını "baskın" şek- linde TBMM Genel Kuru- lu'na getirme arzusu olduğu- nu söyledi. Öte yandan dün, TBMM Danışma Kurulu'nda, SSK hastanelerinin Sağlık Bakan- lığı'na devrini öngören yasa tasarısının Genel Kurul'da görüşülmesi konusunda uz- laşmaya vanlamadı. AKP ko- nuyu grup önerisi olarak TBMM gündemıne getire- cek. TBMM'de, CHP grubunu ziyaret eden Emek Platfor- mu, SSK hastanelerinin Sağ- lık Bakanlığı'na devrine iliş- kin tasanya karşı olduklan- nı, aynen yasalaşması halin- de şubatta bir dizi eylemi ya- şamageçireceklerini bildirdi. CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz da AKP'nin sivıl top- lum örgütü olarak yalnızca TOBB ve TÜSlAD'ı tanıdı- ğını ifade ederek GHP olarak tasarının engellenmesi konu- sunda Meclis'te ellerinden geleni yapmayı sürdürecek- lerini belirtti. Elmalı Sikkeleri VitrA ile tedavülde Eczacıbaşı- VitrA, her yıl yılbaşı için özel olarak ürettiği eserlerle genis- lettiği Anadolu Koleksiyon u 'nda bu yıl, Yüzyılın Definc- si olarak adlandırılan Elma- lı Sikkeleri'ni kullandı. Kazı- ların ardından ABD'ye kaçırı- lan sikkeler gazetemiz yazarla- rından Özgen Acar ve Kiiltür Ba- kanlığı'nın çabaları ileyıllar son- ra Türkive'ye teslim edilmişti. El- malı Sikkeleri'nden ikisi VitrA Sa- tıat Atölyesi'nde sınırlı sayıda üıvtilerek tüm dünyaya dağıtıldı. VitrA Genel Müdürü Şa- di Burat, Anadolu ko- }\ leksiyonunu oluştu- f% rurken temel amaç- I larının Anadolu 'nun tarihsel mirasına dikkat çekmek oldu- ğunu söyledi. Istikbal'dehedefbüyüme Geçen yıl cirosunu yüzde 65 arttıran tstikhal Mobilya bu yıl da yüzde 35'lik bir büyüme hedef- liyor. Istikbal Mobilya bu büyüme ile yüzde 16 oramndaki pazar payını yüzde 22 'ye yükseltme- yi amaçlıyor. Istikbal Mobilya Genel Müdürü Memduh Boydak bu gelişimi sağlamak için, yatınmlara devam ettiklerini söylerken ve çalısmaların 2005 yılı ilk yarısmda ta- mamlanacağına değindi. Boydak, lObi- nin üzerinde çalışanı bulunan grubun, 2005 vılmda yapacağı veni yatırım- laıia, 15 bin kişive istihdam yaratma- vı hedeflediklerini belirtti. IŞÇENINEVRENIINDEN ŞÜKRAN SONEB Oldubitti Bu yazıya başladığım saatlerde kabine değişik- liği, SSK reform yasasının bir ayağının tartışılma- dan Meclis gündemine apar- topar getirilişi ile iliş- kili gelişmeler belirginleşmemişti. Ancak Erdoğan hükümetinin sosyal güvenlik sisteminde geriye dönüşü olmayan yolda kımi adımlar atabilmesinin, oldubitti ile yürüme stratejisinin kimi ayak oyun- ları sahnelenmişti. Çalışma Bakanlığı'nın çatısı altında sosyal gü- venlikte yapılmak istenen değişikliklerin tartışıla- cağı toplantı iptal edilmişti. Erdoğan hükümetinin oyuna ilişkin planlarının bir ayağı olan SSK has- tanelerine el konulması operasyonuna ilişkin ya- sa tasarısı Meclis gündemine alınmıştı. Paket ta- raflarca tartışılamadan, oldubitti ile geri dönüşü olamayacak çok büyük bir adım daha atılmak is- teniyor. Benim bildiğim sosyal güvenlik reformu pake- tinin ana taslakları, henüz bu konuda çok titiz olan birkaç uzman ve örgüt dışında işçi sendikaları, hele kamuoyu, hakların tarafı işçiler için, hiçbir şey getirmeyip, büyük hak kayıplarında götürdük- leri ile, henüz kapalı kutu. İşçi sendika liderleri bir uyansa, işçi olup bitecekleri anlamaya başlasa, inanın bizde de yer yerinden oynar. Erdoğan hü- kümeti "sosyal güvenlik reformu" adı altındaki bu paketi zor geçırir. Kendi seçmenine hak götü- re, kendi milletvekiline zor kabul ettirir. Bir yandan da IMF'nin imzalanması beklenen anlaşma koşulları içinde verilmiş söz var. Açıkla- mıyorlar ama rahatlıkla iddia edebilirim ki, IMF ta- rafı imza için bu konuda atılmış adımlar görmek istiyor. Hükümet içinde bile, iktidarın iktidarını al- tüst edebilecek boyuttaki sonuçları nedeniyle, ya- pılmak istenen olmazlara kaygı ile bakanlar var. Besbelli Sağlık Bakanı bastırıyor, Çalışma Baka- nı devre dışı bırakılıyor, oldubitti ile ilk adım olarak SSK hastanelerine el konması operasyonu işine kalkışılıyor... Sosyal güvenlik reformu gibi, milyonları, bu ül- ke yaşayanlarının çoğunluğunu ilgilendiren ya- şamsal bir konuda, reform adı altında kökten de- ğişikliklerin tartışılmadan yasalaştırılması gibi bir uygulama, demokratik rejim altında nasıl gerçek- leşebilir? Kim bilir belki de Erdoğan hükümeti CHP içindeki bu kör dövüşü zamanlama olarak fırsat görüp harekete geçmiştir. Ya da hükümet içinde, kabine değışikliği tartışmalarında, iç dengeler böyle bir adıma uygun düşmüştür. Bu oyun tutar mı? Bu kadar kolay mı? Erdoğan hükümetinin "Sosyal güvenlik refor- mu" paketinin birçok ayağı var. Sağ olsun med- yamız, milyonların sağlık, sosyal güvenlik hakla- rını altüst edecek bu projenin kamuoyunca fark edilmemesi, oldubitti ileyasalaşabilmesi için elin- den geleni yapıyor. Sansürünü uyguluyor. Daha- sı, medya sanatının en uç ayak oyunları ile, var olan sistemin hastalıklarını, nedenlerini sorgula- madan, çarpıtarak kamuoyunun önünde bugün- lerde sergileme yarışına girerek kitleleri aldatma görevini yapıyor. SSK, ilaç sorunları üzerine ne- den-sonuç ilişkilerini, gerçekleri tümden saptıran, kamuoyunu yanıltan yayınlar televizyon ana ha- berlerinden, gazete manşetlerinden düşmüyor. Toplumsal duyarlılığın, bilgilenmenin, bilinçlenme- nin çıkarlardan yana değil, tersine olması, milyon- ların yaşamsal hak kayıplarında sesiz kalmaları- nın sağlanması için elden gelen yapılıyor. Yine de kestirmeden tersine yargımı, inancımı, bu koşullarda pek inandırıcı görülmese de sizler- le paylaşmak istiyorum... "Erdoğan hükümetiIM- F'ye söz verdiği, sosyal güvenlik reformu paketi içinde getirmek istediği düzenlemeleri çoğunluk- ta olduğu bu Meclis'ten bile geçirememeli. Ken- di tabanını, milletvekilini de oldubittiye getirerek geçirebilirse, Cumhurbaşkanlığı, yargı deneti- minden mutlaka geri dönmeli. Bu arada sendikal örgütler, sonu gelmeyen kış uykusundan uyana- bilirlerse, zaten durum değişir.'' Çünkü kamuoyunun bilgi sahibi olmadığı, tartı- şılmasından kaçınılan yasatasarı metinlerinin bir bölümüne sınırlı da olsa göz atma zamanım oldu. Sosyal güvenlik sistemi içinde milyonların yıllar- ca kullandıkları haklarda hemen her düzenleme maddesinde bir başka yoldan geri adım söz ko- nusu. Her şeyden önce yasal düzenleme, sağlık- ta verilmiş hakların yasasız geri alınmasında ikti- darlara yetki veriyor. Adım adım geri gidişi, yasa- sız gerçekleştirmenin yolunu açıyor. Doğrudan verilmeyecek sağlık hizmetleri üstüne ek çok pa- ra ödetilecek sağlık hizmetleri (yatak, ameliyatlar da dahil), sözleşmeli, özelleştirme ile paralı hale getirilecek sağlık hizmetleri.. diye kazanılmış hak- lar üç koldan birden saldırıyla budanıyor. Sağlığın yüzde 60 payını alan ilaç konusuna girmiyorum bi- le. Üstüne üstlük, prim günü artışı, emeklilik yaşı yükseltilmesi var. "Geriye nekalır?" diye varın siz düşünün... soner@cumhuriyet.com.tr Şeker Kurulu'ndan tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin, Şeker Kurulu'nun ıdari yapısını kaldırma karan, Şeker Kurulu'nun tepkisine neden oldu. Şeker Kurulu Başkanı Abdurrahman Özenbaş, ilgili tüm bakanlıkların olumlu görüş bildirmesine karşın Başbakanlık'ın böyle bir karar aldığını belirterek "Bu karann şehven çıktığına inanmak istiyoruz. Yoksa kurum cezalandırıldı mı" diye sordu. Bir basın toplantısı düzenleyen Özenbaş, karann düzeltilmesi için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na yazı gönderdiklerini bildirdi. Tekstil işçisi greve çıkacak Türkiye Tekstil Örme ve Givim Sanuyii îşçileri Sendikası (TEKSİF) ile Türkiye Tekstil Sanayii Isve- renleri Sendikası ara- sında sürdürülen toplu iş sözleşme- si görüşmelerinin uyuşmazlıkla so- nuçlanmasuun ardın- dan TEKSİF öncehkli olarak 11 işyennde 26 Ocak'ta, 44 ışyerinde ise 4 Şubat'ta greve çıkma kara- rı aldı. TEKSİF'ın 67 ışletme ve işyerinde çalışan 22 hinin üze- rinde üyesini kapsayan toplu iş sözleşmesı görüşmeleri temmuz ayında başlanus/ı. 26 Ocak'ta greve gidilecek şirketler sıınlar: Yünsa, Sarayllah, Kordsa, Akın Tekstil, Bahanye Mensucat, Levı Strauss, Orta Anadolu Ticaret (Kayserı), Vakko, Altın- yıldız, Özbucak Sanayi, Kasar Boyacılık.