Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
-J
17 OCAK 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
17
Sizlere
ö i iömiir...
CHPAnkarallSekre-
teri Sait Beyhan Çın-
gı aradı. Üzgündü. "Bir
siyasetçi olarak değil
de bir emekli Köy Hiz-
metleri çalışanı olarak
arıyorum" dedi:
"Köy Hizmetleri Ge-
nel Müdürlüğü, kuru-
luşundan 2005 yılba-
şına değin 93 bin km.
asfalt, 130binkm.sta-
bilize, 55 bin km. tes-
viyeli olmak üzere top-
lam 291 bin km. köy
yolu yapmıştır. Yakla-
şık 34 bin 500 köye iç-
me suyu, 1 milyon 300
bin hektar alana sula-
ma hizmeti götürmüş-
tür. 1 milyon hektar
alanda tarla içigeliştir-
me hizmetleri gerçek-
leştirmiştir. 5bininüze-
rinde köye kanalizas-
yon hizmeti götürmüş-
tür. Köy Hizmetleri Ge-
nel Müdürlüğü'nün ka-
patılması ile ilgili kanun
Meclis'te görüşülürken,
AKP milletvekilleri ve
hükümet sözcüleri ise
bu hizmetleri yok say-
mışlardır."
Yasanın Meclis'te ka-
bulü üzerine Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sami
Güçlü'nün yaptığı "te-
şekkür" konuşması da
Çıngı'ya göre şu anla-
ma geliyordu:
"Ameliyat başarılı
geçti, hastamız sizlere
IŞIK KANSU
Latife Hanım'ın BelgeleriCumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk'ün ayrıldığı eşi Latife Hanım'ın Türk
Tarih Kurumu'ndaki mektup, günlük ve özel
yazıları ile ilgili yayın yasağı şubat ayında do-
lacak.
Söylentilere bakılırsa olaya tarih bilimi açı-
sından yaklaşanlardan çok; her şeyi üzerin-
den para kazanılacak mal gibi görenler, bir dö-
nemi suçlamak için fırsat kollayanlar, adı inti-
halciye çıkmış çalıntı düşkünleri bu özel gün-
lük ve mektupların peşindeymiş...
Türk Tarih Kurumu Başkanı Yusuf Hala-
çoğlu ile görüştük. "Kişilerin bazı özel hakla-
rı vardır. Genel arşivcilik sistemine göre, bir
konu kamuya mal edilmek isteniyorsa özelya-
zıların da açıklanmasında birzarargörülmez.
Ancak açıklanan konu, halen içinde yaşanı-
lan dönemdeki birtakım kişilere veya kişilik-
lere veya ülkenin genelmenfaatlarına zararve-
recek nitelikteyse onlarsaklı tutulur. Bu Ingil-
tere'de de böyle yapılmaktadır" dedi. Latife
Hanım'ın yaşamı boyunca Atatürk ile olan iliş-
kileri konusunda görüş bildirmediğini vurgu-
layan Halaçoğlu, Latife Hanım'ın ailesini 31
Ocak'ta Ankara'ya çağırdığını söyledi. önce-
likle eldeki belgeleri onlarla gözden geçirecek-
lerini belirtip ekledi:
"Takdir edersiniz ki içeriğini bilmediğiniz
bir konuyu okuyucuya ve kamuoyuna açarız
ya da açmayız diyemezsiniz. öncelikle bel-
gelerin ne olduğunu görmeliyiz. Bu yüzden
hep 'Konu, asıl tasniften sonra değerlendiri-
lecektir' diyorum."
Tarihçiler arasında ise Latife Hanım'ın özel
yazışmalarının açıklanmasından yana olanlar
da var, olmayanlar da...
Ege Üniversitesi Tarih Bölümü'nden Prof. Dr.
Zeki Arıkan, "Açıklanmasın" diyenlerden:
"Bu belgeler tamamen özel. En doğrvsu bel-
gelerin ailesine teslim edilmesidir. Ama bel-
gelerin bugün içinde bulunduğumuzaşama-
da açıklanmasını doğru bulmuyorum. Latife
Hanım'ın o günlükleri hangi ortamda, hangi
psikoloji ile yazdığını da düşünmekgerekiyor.
Belgeleri, Atatürk'û küçük düşürmek isteyen
belirli çevrelerkullanabilirler." Prof. Dr. Şera-
fettin Turan ise "Söylenti olacağına belgeler
yayımlansın, ama sağlıklıyayımlansın" diyor.
Turan'ın "sağlıklı yayımlansın''dan kastı da
araştırmacılara, açıklanmış belgeyi aslından kar-
şılaştırma olanağı tanınması.
Bu alandaki uzmanlar farklı düşünseler de
hemen hemen herkes tek bir noktada birleşi-
yor: Açıklansın ya da açıklanmasın, Latife Ha-
nım'ın özel belgelerinin mezar soyguncusu
kılıklı fırsatçılar ve adı intihalciye çıkmış çalın-
tı düşkünlerince kullanılmasına kesinlikle izin
verilmemeli...
Temizlik
ihalesi
Samsun Gazi Bele-
diyesi'nin AKP'li beledi-
ye başkanı Süleyman
Kaldırım, temizlik işle-
rini özelleştirdi. özel-
leştirme ihalesini kaza-
nan şirketin ortakları
arasında Yaşar Alkan
da bulunuyordu. Yaşar
Alkan, yakın geçmişte
Güzeltepe belediye
başkanıyken belediye
binasının ikinci katında
bulunan Atatürk büs-
tünü buradan söktüre-
rek umuma açık tuva-
letin önüne attırmış ve
bu yüzden Atatürk'e ha-
karet nedeniyle 3.5 yıl
ceza almıştı.
Yaşar Alkan bugün
de Gazi'de "temiz"\\k-
ten sorumlu. Aynı Ga-
zi'de "temizlik ihalesi"
sonrası işten atılan 144
işçi ise kendilerine ya-
pılan haksızlığı dile ge-
tirmek için her gün so-
kakları aşındırıyor...
CHP kurultayında Denlz Baykal'ı des-
tekleyecekleri anlaşılan bir grubun ken-
di aralarındaki söyleşilere kulak kabart-
tık. Konuşmalar aşağı yukan şöyle bir
seyir izledi:
"- Duydunuzmu, rakiplerimize 1.5 ay
önce yüklüce bir miktar aktarıldığı iddia
ediliyor.
- Olabilir. CHP'nin bugüne değin yü-
rüttüğü muhalefetten rahatsız olan güç-
ler, iki ayrı atakla yarışa girmek istiyorlar.
- Mustafa Sangül ile birlikte olmak is-
temeyen ve muhalefetsafına düştüğü için
Kurultayın belirginleşen özelliği
bizimle bağlantı kurmaktan çekinen ki-
mi milletvekili ve delegelerin önüne ye-
ni bir seçenek çıkarıldı: Zülfü Livaneli.
Her ikisinden biri lider adaylığı için ye-
terii imzayı bulamazsa tek aday altında
birieşebilirier.
- Sangül ve Livaneli çevresinde odak-
lanan insanlann ana dürtüsü şu an ide-
olojikolmaktan çok, kendilerine partide
yer açmak gibi görünüyor.
- Çevredekiler öyle olmasa bile hare-
ketin ana kumanda merkezi ideolojik bir
çekirdek oluşturmayı amaçlıyor.
- Temelçıkış noktaları da Kemal Der-
viş'/n geçen yıllarda öne sürdüğü 'sos-
yal-liberal sentez' çorbası.
- Aslında CHP'nin Iraksavaşına karşı
çıktığından bu yana izlediği cesur mu-
halefetten rahatsız olanların yaratmak
istediği bu neo-liberal çekirdek, olağa-
nüstû kurultayda başarılı olamasa da yi-
ne bu yıl içindeki olağan kurultaya dö-
nük birprova yapmış olacak.
- Partide oluşturulan bu çekirdeğe
karşı daha bilinçli mücadele yürütecek,
ulusal çıkarlara duyarlı toplumcu sosyal
demokratlann kurultaydan güçlenerek
çıkması gerekiyor."
Olağanüstü kurultayın en önemli özel-
liği belli olmaya başladı: CHP'de epey-
dir kişilik parçalanması yaratan, üstü ör-
tülen ve ertelenen ideolojik aynşmave ça-
tışma artık su yüzüne çıkacak...
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
'Vazgeçilmez Bir Hak':
Emeklilik ya da Yaşlılık Aylığı
5277 sayılı 2005 Mali Yılı Bütçe Yasası'nın 25. maddesi ile
sosyal güvenlik kurumlarından, "emeklilik veya yaşlılık" aylı-
ğı almakta olanlardan kamu görevlerinde çalışanlar, iki kesi-
me ayrılmıştır.
Birinci kesim, "kamu kurumlannda çalışma yasağı" getiril-
miş olan emeklilerden oluşmaktadır.
ikinci kesim ise, kamu kurumlarında "çalışmayasağı" uygu-
lanmayan "çalışma özgürlüğü" kapsamında olan emekli kesi-
midir.
1. kesimde yer alan "çalışmayasağı" kapsamında olan emek-
liler için öngörülen uygulama, 2005 Yılı Mali Bütçe Yasası'nda
şu anlatımla getirilmiştir:
"(...) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik ve-
ya yaşlılık aylığı alanlar bu aylıklan kesilmeksizin, genel bütçe-
ye dahil daireler, kalma bütçeli idareler, döner sermayeler, fon-
lar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve fl özel idareleri ta-
ranndan kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kıırıımla-
rı, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş
diğer kamu kurum, kıııııl, üst kıırııl ve kuruluşlan, kamu ikti-
sadi teşebbüsleri ve bunlann bağlı ortaklıkları ile müessese ve
işletmelerinde ve sermayesinin yüzde 50'sinden fazlası kamuya
ait olan diğer ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya
görevde çalıştınlamaz ve görev yapamazlar. (...)"
2005 Yılı Mali Bütçe Yasası'nın 25. maddesine göre "çalış-
ma özgürlüğü" kapsamına alınan emekliler de şöyle tanımlan-
maktadır:
"(...) 1) Cumhurbaşkanlığına seçilenler,
2) Dışarıdan Bakanlar Kıırulu üyeliğine atananlar,
3) Yasama organı üyeliğine seçilenler, mahalli idareler seçim-
leri sonucuna göre görev alanlar,
4) Sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen gö-
revleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücre-
ti karşılığında görevlendirilenler,
5) Yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve tür-
deki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı
ders görevi verilenler (Oğretim üyeliğinden emekli olanlardan
üniversitelerde ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler hak-
kında yaş haddini aşmamış olmaları kaydı aranmaz).
6) Vakıf üniversitelerinde görev alanlar,
7) Özel kanunlarında emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilmek-
sizin çalıştırılma veya görev yapma hakkı verilenlerden Cum-
hurbaşkanı tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya
müşterek kararname ile atanan veya görevlendirilenler ve Tür-
kiye Büyük Millet Meclisi'nce yapılan seçimler sonucunda gö-
rev verilenler, hakkında uygulanmaz. (...)"
2005 Yılı Mali Bütçe Yasası'nda öngörülen bu uygulamaya
ilişkin yorumu, öncelikle, anayasanın 10. maddesine bırakıyo-
ruz.
"Kanun önünde eşitlik.
Madde 10 - Herkes, dü, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, fel-
sefl inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayuım gözetilmek-
si/in kanun önünde eşittir.
Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir.
Devlet, bu eşitliğin yaşama geçınesini sağlamakla yükümlü-
dür.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde ka-
nun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorun-
dadırlar."
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak ı turk.net
HARBl SEMİH POROY [email protected]
HAYAT EPlK TtYATROSU MUSTAFA BILGL hayatepikOimynet.com
/ "HEDtYE
(SERDANLir
TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 17Ocak www. mumtas-arüuın .com
KÜLTÜK - SANAT (0212) 293 19 7t
DIKTAT
Lombard aldüâü s/ra-
da.aarkSabte fte
C
B/R STAR/N AN/ OLÛMU f.
1342 'DE 8U&ÜN, ÜAJIÜ 4ME&İk*U S/A/EM*
C/tKOL£ l.aM8t4/e
B/CWEM Sİ/SÇOK
yu/vc
yU/OO
frAM Ç
EZİNE ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ'NDEN
2004/10 Esas
2004/244 Karar
Davacı Seyfi Çelik vekili Av. Ibrahim Sönmez tarafından davalı Vefa Badalova aleyhine açılan boşanma davasının mahkememizde
yapılan açık yargılaması sonunda;
Mahkememizin 22.12.2004 tarihli karan ile Ezine Asliye Hukuk (Aıle) Mahkemesi'nın 2004/10 Es. sayılı dosyasındaki davacı Seyfi
Çelik'in davasının kabulü ile, Çanakkale ili, Ezine ilçesi Kızıltepe köyü, cılt no: 36, hane no: 2'de nüfusa kayıtlı, Kudret ve lkbal'den ol-
ma, 20.06.1974 doğumlu Seyfi Çelik ile Aslan ve Halide kızı, 23.03.1978 doğumlu, Azerbaycan uyruklu Vefa Badalova'nın boşannıa-
larına, davacınm yaptığı 27. 900.000.-TL. dilekçe masrafı (harç, tebligat, basılı evrak) ve 103.250.000.-TL. ilan masrafından oluşan
toplam 131.150.000.-TL. yargılama giderinin davalıdan almarak davacıya verilmesine, davacı kendısini vekille temsil ettirdiğinden
35O.OOO.OOO.-TL. vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiş olup işbu karar davalı Vefa Badalova'nın
adresi tespit edilip tebliğ edilemediğinden hüküm özeti tebliğ yer ne geçerli olmak üzere ilanen duyurulur. Basın: 1603
SAGNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
Rusyaı'ŞimdiyadaAsla!'
Cafe Bosco. Kızıl Meydan'da, masal dünyasını andı-
ran rengârenk kubbeli, 16. yüzyıldan kalma Saint Basile
Katedrali'ne bakıyor. önümüz boydan boya camekân. Mey-
danın ortasında kamp kurmuş gibiyiz. Tam karşımızda sır-
tını Kremlin duvarlarına veren Lenin'in mezarı duruyor.
Geçmişi birkaç kez sıfırlayan Rus tarihiyle iç içe, bu-
run burunayız burada. Saint Basile Katedrali mesela, Sta-
lin'in tanklarından vaktiylezorpaçayı kurtarmış. Bu son
dönemde de Lenin'in mumyalanmış naaşını tutup göm-
meye kalkmışlar. Komünist geçmişin bir numaralı sim-
gesini tasviye etmek anlamına gelecek bu girişim, orta-
lığı birbirine katmış. İç savaş falan çıkar diye durup kor-
kup geri adım atmışlar. Rusların böyle bir çılgın yanı var.
Durup durup tarihle hesaplaşmaktan kendilerini alamı-
yorlar ve bu garip dürtüden de bir türlü kurtulamıyorlar.
'Ortakların sinerjisi...'
Moskova, olağanüstü sıcak bir ocakortasıyaşıyor. Kı-
zıl Meydan'da damla karyok. Camekânın önünden ge-
len geçen içeriye, bize bakıyor. Içeriyi seyredenlerin ço-
ğu TOBB-TİM Ticaret Merkezi'nin açılış töreni için Mos-
kova'ya gelen Türkler... Büyük, dikdörtgen bir masa et-
rafındaki bizlerse meyveli pastalar eşliğinde kahveleri-
mizi yudumlayıp Cem Boyner ve ortaklarının Rusya se-
rüvenini dinliyoruz.
Boyner, PolimeksveSancakgrubuylabirarada, "PBS"
adındayeni birholding kurmuş. Moskova'daki "Boyner
Mağazası" bu holdingin yurtdışındaki ilk yatırımı. Bun-
dan sonra da hedefe Mısır, Iran, Tataristan, Çek Cum-
huriyeti gibi ülkeleri yerleştirmişler. Cem Boyner ortak-
lıklarının öyküsünü kısaca, "Çok sevdik birblrimizi" di-
ye anlatıyor. "Rusya ile ilgili tüm işlerimizi birarada yap-
mak kararı aldık!"
Cem Boyner'in çok yönlü, renkli geçmişini biliyorsu-
nuz. Ama eski bir "Aydınlık"ç\ olan ikinci ortak Ethem
Sancak da tipik bir işadamı değil. Aynı zamanda Istan-
bul Modern'in başkan yardımcısı olan Sancak, açıldığı
günden beri konuşulan müzenin kuruluşuna maddi ma-
nevi büyük destek vermiş, vizyon sahibi bir sermayedar.
Holdingin Polimeks kanadından Erol Tabanca, Abdul-
lah Gözener ve Cem Siyahi de gene Boyner ve San-
cak'la aynı dalga boyunu paylaşan isimler. Kadroda ay-
rıca Cem Duna var. Duna, ortak değil, Boyner grubun-
da yönetim kurulu üyesi... Ama çorbada onun da tuzu
var. "PBS" gerçekten değişik bir ortaklık. "Benzer viz-
yonu paylaşan insanlann" beraber olmak ve bu arada
"para kazanmak, iş de yapmak" için bir araya geldikle-
ri bir konsorsiyum sanki. Gücünü bu sinerjiden alıyor.
Hedef; Fark yaratan vizyon
Rusya seçimini Cem Boyner, "Türkiye'ninyönleribel-
li artık. Bu bölge, Avrupa veABD'den önce bizim faali-
yetgöstermemiziçinhazır. Rusya, bize çokgirilebilirbir
coğrafya olarakgöründü!" diye anlatıyor: "Rusya'yı, Pu-
tin'/e siyasi istikrarı yakalamış, hızla gelişen, sürekli bir
iyiye gidişin yaşandığı ve Kremlin sürprizi olmayan bir
ülke olarak tanıdık. Bürokrasi ve izinlerin kolaylaşması
gibisadece ölümlü küçüksürprizlerle karşılaştık. Her ge-
çen gün ülkenin şeffaflaştığını görüyoruz. Rusya ayrıca
Türkiye'ye büyük bir teveccüh gösteriyor..."
Moskova'da şirket kurmak artık yalnız iki hafta alıyor-
muş. Cem Boyner konuyu, "Now or never-Şimdiya da
asla!" diyerek bağlıyor: "Bugün girmezsek beş yıl son-
ra hiç girme imkânı olmayacak bu pazara..."
Kısa bir Kızıl Meydan turundan sonra, "Boyner-Mos-
tova"nın bulunduğu "Mega Khimki Alışveriş Merke-
z/"ne gidiyoruz. Şehir merkezinden 30 kilometre uzak-
lıkta, havaalanına yakın devasa bir alışveriş alanı bura-
sı. 230 bin metrekareye yayılıyor. Yalnız Rusya'nın de-
ğil, Avrupa'nın da en büyük alışveriş merkezi...
Proje çok yakında Türkiye'de de açılacak olan Isveç
mobilyadevi "IKEA"nm inisiyatifiyle gerçekleşmiş. Inşa-
atı ENKA yapmış. Gerçek bir dünya devi olan "IKEA";
"PBS" holdinge Rusya çapında 14 büyük alışveriş mer-
kezine birlikte girmek konusunda ilginç bir "stratejik or-
taklık" önerisi de getirmiş. Ortaklar şimdi bu öneriyi de-
ğerlendiriyor.
Kurdelesi Tayyip Erdoğan tarafından kesilen 6 bin met-
rekarelik "Boyner-Moskova" mağazası, bundan böyle
yanı başındaki "Mango"\ıe "Zara"gibi giyim sektörün-
deki dünya markalarıylayarışaçıkıyor. "Boyner-Mosko-
va", bu büyük yanşı göğüsleyebilmek için, Rus tüketi-
cisini "Beymen müşteri memnuniyeti" ve "taksitle sa-
tış" gibi yöntemlerle tanıştırmaya hazırlanıyor. Mağaza-
da ayrıca küçük bir "Divan" reyonu açmak ve "Türkiye'de
tatil çekilişleri" sunmak, gene "Boyner-Moskova" müş-
terileri için tasarlanan olası ayrıcalıklar arasında.
"PBS"n\n kafadar ortakları yurtdışında yalnız bir ma-
ğazalar zinciri değil, "fark yaratan vizyon" peşinde ko-
şuyorlar.
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
1 2 3
SOLDANSAĞA:
1/ Vatanı Ku-
zey Amerika '
olup çay gibi 2
haşlanarak içi-
len şifalı bir
bitki.2/Pamuk
ipliğinden ya-
pılan kalınca
kilım...En kü-
çük izci kuru-
luşu. 3/Düzen- "
li olarak ekim 9
yapılan arazi...
En kısa zaman süre-
si. 4/ Necati Cuma-
h'nın, biradıda"Tü-
tün Zamanı" olan ro-
manı. 5/ Tellür ele-
mentinin simgesi...
XV yüzyılda yaşamış
ünlü bir divan şairi. 6/
Ispanya'nın en uzun 8
ırmağı... Vaşak deni- 9
len hayvanın ufak bir türü. 7/Osmanlılarda hem as-
ker hem de bekçi niteliğindeki ordu görevlisi... Bir
nota. 8/ Israil havayolu şirketi... Türlü bitkilerin
yaprak ve kabuklanyla kokulandırılmış acımtırak
bir içki. 9/Kabartma heykellerle bezeli antik vazo-
lara verilen ad.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Bolu'nun Gerede ilçesinde, kayak merkezi olan
bir dağ. 2/ Yağmur suyunun biriktiği çukur yer...
Ölümle sonuçlanan kanamalı ve ateşli bir hastalı-
ğa yol açan virüs. 3/ Kan emici bir sinek... "Meg
—": ABD'li aktris. 4/Vücutça ve ruhça dayanık-
sız olan kimseler için kullanılan bir alay sözü. 5/
Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir
halka. 6/Dedikodu, söylenti. 7/"Hayır" anlamın-
da kullanılan söz... Örgü örmekte kullanılan uzun
çubuk... Bir soru eki. 8/Altından sopa gösterilir...
Nişan alınacakyer. 9/Hastalık etkenlerini zararsız
duruma getinnek için vücudun çıkardığı madde.