Catalog

SAYFA CUMHURİYET 27 EYLÜL 2004 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edirne Kocaelı Çanakkale \zm\r Manısa Aydın Denızlı PB Y PB PB PB PB PB PB 31 29 32 28 31 33 34- 34 Zonguldak PB 2 9 Antalya Sınop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB PB PB PB PB PB PB 2b 27 26 27 31 31 30 30 Adana B 33 A 32 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıirt Hakkân Van B A A A A B B 32 35 37 35 35 29 24 PB 26 Yurdun kuzeyve batı keamlen parçalı bulut- lu. Trakya sağanak ya- ğışlı dığer yerler az bu- lutlu ve açık geçecek Havasıcaklığı.ıçve ba- tı bolgelerde 2 ıla 4 de- rece artacak. dığer yer- lerde onemlı bırdeğışık- lık olmayacak Ruzgâr guney ve batı yonlerden hafif ara sıra orta kuv- vette esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y Y Y Y Y Y PB Y 1b 13 15 21 16 15 20 18 Münıh PB 16 Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürıh Y Y B Y Y Y Y B PR 1/ 16 29 27 15 23 23 29 16 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre Y B PB B PB PB PB B 12 31 16 32 29 26 23 33 Şam A 36 Pa'çah DuLtlu Sıslı Bulutlu t Çok bulutiu • Yagmuriu iKart Sulu kar > Gok gurultulü Zehlrli madde taşıyan gemller Çevreciler teknelerle eylem yaptı tstanbul Haber Servisi - Toplam 244 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Türkiye Çevre Kozası, Istanbul Boğazı ve Karade- niz'de tehlikeli madde taşıyan gemilerin yol açtığı zararlara dikkat çekinek için, yaklaşık 500 teknenin katılımıyla protesto eylemi yap- tı. Kabataş'tan hareket ederek Beykoz Ko- yu'nda toplanan, aralannda balıkçı tekneleri- nin de bulundugıı tekneler, burada sirenlerini çalarak Boğaz'dan tehlikeli madde taşıyan ge- mi geçişlerini protesto ettiler. Ellerinde, "Türk Boğazları Petrol Bonı Hattı Değil- dir", "Türk Boğazları ve Karadeniz tçin El Ele" ve "Felaketten önce güvenlik istiyo- ruz" yazılı dövizler taşıyan eylemcilere yurt- taşlar da alkışlarla destek verdi. Bir süre Bo- ğaz'ı tanker trafîğüıe kapatan çevreciler, Fatih Sultan Mehmet ve Boğaziçi köprüleri arasında duman fişekleri yakarak Boğaz'da yangın mi- zanseni gerçekleştirdiler. Basın mensuplannın yer aldığı teknede, Türkiye Çevre Kozası adı- na bir basın bildirisi okuyan Koza Temsilcisi Bahri Türkyılmaz, Türk Boğazlan'nda son 50 yılda 700'ün üzerinde deniz kazası olduğu- nu ve çoğunun şans eseri hafif atlatıldığını vurgulayarak "Yıllık 180 milyon ton civann- da tehlikeli yük taşınmakta olup vakın bir gelecekte 250 milyon tona çıkarma isteği vardır. Bu korkunç bir gelişmedir" dedi. Türkyılmaz özetle şunlan söyledi: "Bir tan- ker kazası sonucunda. UNESCO'nun dün- ya mirası listesindeki 3 bin yıllık tarihi ts- tanbul kenti ve 14 milyondan fazla insanın yaşamı etkilenecektir. Kaybolacak doğal, tarihi, kültürel değerlerimizin ise telafısi yoktur. Hiç kimse ekonomik veya siyasi çı- karlar nedeniyle bu akıldışı tehlikeye seyir- ci kalmamızı bekleyemez" Teknelerle zincir halinde Kabataş'a gelen çevrecilerin eylemi burada sona erdi. Balıkçılar mağdur, halk tepklll İskenderun 'da rapor bilmecesi AKIN BODUR İSKENDERUN - Iskenderunlu balıkçılar, M/V Ulla adlı geminin zehirli yükle birlikte batmasına karşın deniz ürünlerinin temiz ol- duğunu kanıtlamak için Balık Hali'ne nere- den alındığı belli olmayan raporlan ve gazete kupürlerini asıyor. Hatay II ve İskenderun îl- çe Tanm Müdürlüğü, Çevre tl Müdürlüğü, II ve Ilçe Sağlık Müdürlüğü yetkilileriyse balık- çıların işyerlerindeki raporlan kendilerinin vermediklerini iddia ettiler.Raporda ziraat mühendisi Recep Uzun, kimya mühendisi Şevki Yılmaz, laboratuvar sorumlusu ziraat yüksek mühendisi Dr. Tahsin Çanlı. Dr. Tahsin Torun ile Bil. Uzm. Kimya Mühendi- si ve Çevre Sağlığı Araştırma Müdürii Ham- zaYıldız'ınimzalan bulunuyor. Rapordaşu ifadelere yer verildi: "Sonuçlar doğal deniz suyu değerterine çok yakın. Fakat suyun geçmişine yönelik bir veri olmadığı için ko- nusunun araştınlması gerekiyor." Ada- na'nın Karataş Ilçesi Balıkçı Kooperatifi Başkanı Galip Ünver ise zehir gemisiyle il- güi "Çevreciler bir bardak suda fırtına kopanyorlar. Olayı gereğinden fazla bü- yütmeye gerek yok" dedi. Uçucu madde kullanımı Çocuklaryavaş yavaş ölüyor • Baştarafı 1. Sayfada ra kazanma amacıyla çeşitli işlerde çalışıyor. . Çocuklann yüzde 83.8'inin eğitimlerini bırak- tığı, yüzde 86.5'inin aile içi şiddete maruz kal- dığı, yüzde 35.1 'inin adli sorun yaşadığı belir- lendi. Yapılan araştırmalar, Türkiye'de uçucu madde kullanma yaşının genelde 12-17 yaş arasında olduğunu ortaya koyuyor. Çalışmaya katılan çocuklann yüzde 56.7'si metropollere gitme hayalinde olduklannı bildirdi. Araştır- maya katılan çocuklann tümü "Bali" olarak adlandınlan maddeyi kullanırken yüzde 5.4'ünün ek olarak tiner de kullandığı saptan- dı. Çocuklar ucuz olması ve kolay bulunması nedeniyle bu maddeleri kullandıklannı belirt- tiler. Uçucu maddenin temini için gerekli olan para, en çok çalarak (yüzde 64.8) ve çalışarak (yüzde 64.8) elde ediliyor. Çocuklann uçucu maddeye başlama nedenlerinin başında yüzde 48.6 oranıyla arkadaş etmeni gelirken bunlan sıkıntı ve merak izliyor. Çocuklann yüzde 56.7'sinin her gün ve günde bir kutudan fazla uçucu madde kullandığı, maddeyi en çok sa- bah ve akşam aldıklan belirlendi. Hatemi'den sürpriz ertelemeANKARA/TAHRAN (Cum- huriyet) - Türk şirketlerinin Iran'daki yatınmlan, muhafaza- kârlann denetimindeki İran Meclisi'nin aldığı kararla zora girdi. Iran Meclisi, Türk şirketleri Tepe-Akfen-Ventures (TAV) ve Turkcell'in îran hükümetiyle yaptığı anlaşmalar ıçın parla- mentonun onayını ahna koşulu- nu getirince, İran Cumhurbaşka- nı Muhammed Hatemi de Tür- kiye ziyaretini iptal etmek zo- runda kaldı. Bu gelişme, Başba- kan Tayyip Erdoğan'm temmuz ayında İran'a yaptığı ziyarette imzalanan 1 ay içinde Turkcell ve TAV konusunda sözleşme yapma yönündeki protokolü de geçersiz kıldı. Iran Meclisi, Türk şirketlerinin 3.5 milyar dolara ulaşan yatınmlannı zora sokan bir karara imza artı. Bu gelişme, İran Cumhurbaşkaru Hatemi'nin Türkiye'ye yapacağı kritik ziya- retı de zora soktu. Iran Meclisi, çarşamba günü onayladığı ya- bancı şirketlerle ilgili yasa tasa- nsrnı, dün sadece Türk şirketi Te- pe-Akfen-Ventures (TAV) ve Turkcell'in de hissesinin bulun- duğu Irancell şirketini kapsaya- cak şekilde değiştirdi. Buna gö- re, Meclis dünkü oturumunda kabul edilen yasa tasansına gö- re, TAV ve Turkcell'e ilişkin an- laşmalar, Meclis'in onayı alın- dıktan sonra uygulamaya geçe- bilecek. tran'da meclis tarafindan ka- bul edilen yasalann yürürlüğe girmesi için, yasalann anayasa- ya ve şeriata uygunluğunu de- netleyen Anayasayı Koruyucu- lar Konseyı (AKK) tarafından da onaylanması gerekıyor. Bu da Türk şirketlerinin daha önce Iran hükümetiyle yaptığı anlaşmala- n zora sokuyor.Bu gelişme üze- rine Iran'da Bakanlar Kurulu Prefabrike binada eğirim verilen okula Zaman zaman Hollanda'dan yardım gönderiidiği belirtildi. Okulaparayok, camiye var BOLU (AA) - Bolu'nunTa- şoluk köyünde 150 milyar lira harcanarak yaptınlan cami, Bolu Müftüsü Ahmet Oku- tan'ın katıldığı törenle açıldı. Törende konuşan köy muh- tan Ismail Atalay, camının 3 yılda tamamlandığını anlatarak "Caminin inşaatına çevre köylerde yaşayan varandaş- lar ve bazı kamu kurumlan destek verdi" dedi. Atalay, hizmete açılan camide imam bulunmadığını belirtti. Hizme- te açılan camide Bolu Müftüsü Ahmet Okutan tarafından bir vaaz verildi. 400 kişinin yaşa- dığı köydeki ilkögretim okulu binasının ise eskı olması nede- niyle prefabrik binada eğitim öğretim verildiği belirtildi. Okula zaman zaman Hollanda- h eğitimciler tarafından malze- me gönderildiği kaydedildi. Müftü Ahmet Okutan, gazete- cilere, caminin imamımn yeni emeldi olduğunu ifade ederek şunlan söyledi: "Köyün oku- lunun prefabrikte eğitim gör- düğünü yeni öğrendi. Ayrıca okula devlet yardım ediyor. Camiye ise yardım eden yok. Vatandaş okul için yardım toplamava çıkınca yardım e- den olmuyor ama camiye yardım eden çok oluyor." toplandı. Toplantının ardından Iran Hükümet Sözcüsü Abdul- lah Ranıazanzade bir açıklama yaptı. Ramazanzade, dün yapı- lan Bakanlar Kurulu toplantısın- daTürkiye ile ilgili anlaşmalann yanı sıra Hatemi'nin Türkiye zi- yaretınin gündeme alındığını söyledi. Iran'ın komşusu Türkiye ile ilişkilerine büyük önem verdiği- ni ifade eden Ramazanzade, "Hükümet, Meclis'te onayla- nan bir yasa tasarısı ve ikili an- laşmalann sonucu belli olun- caya kadar Hatemi'nin Türki- ye ziyaretinin ertelenmesine karar verdi" açıklamasım yap- tı. TAV şirketinin, başkent Tah- ran'daki Uluslararası tmam Hu- meyni Havaalanı (IKIA) ile ilgi- li Iran hükümetiyle yaptığı an- laşmada, havaalanının ikinci saf- hası kapsamında kargo termina- li, uçak yemeği terminali, otel, ilave apron ve otopark yaptınl- ması, aynca birinci safha ve ikin- ci safhanın işlermesi öngörülü- yordu. Yaklaşık 200 milyon do- larlık anlaşma, 11 yıl 3 aylık sü- reyi kapsıyor. TAV şirketi yetki- lileri, havaalarnna 15 milyon do- lar yatınm yaptuclannı belirtiyor. Irancell projesi için 3 milyar do- larlık yatmm yapılması öngörül- müştü.Ancak bu anlaşmalann uzaması Türk şirketlerini rahatsız etmişti. Başbakan Erdoğan, ge- çen temmuz ayında yaptığı tran ziyarerinde konuyu gündeme ge- tinnişti. Yapılan görüşmelerde, TAV'a yeniden havaalanı işletme hakkı verihnesi için ay içinde sözleşme yapılacağına ilişkin protokol imzalanmıştı. Bu söz- îeşmenın Türkiye"de imzalanma- sı bekleniyordu. Hatemi Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer'i arayarak zi- yaretini iptal etmek zorunda kal- dığmı bildirdi. Hatemi, Türkiye ziyaretini en kısa sürede gerçek- leştirmek istediğini vurguladı. îstinaf mahkemeleri kunıluyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bölge adliye mahkemele- n (ıstinaO kurulmasına ilişkin ya- sa tasansı, TBMM Genel Kuru- lu'nda kabul edildı. Yargıtay'ın iş yükünün hafıfletilmesinin amaç- landığı yasaya göre, bölge adliye mahkemeleri ilk derece mahke- melerinin hüküm ve kararlanna karşı yapılan başvurulan karara bağlayacak. TBMM Genel Kurulu'nda dün, bölge adliye mahkemeleri kurulmasma ilişkin yasa tasansı ile bu mahkemelerin işleyişini düzenleyen Hukuk Usulü Muha- kemeleriYasa Tasansı kabul edil- di. Bölge adliye mahkemelerine ilişkin yasa, ilk derece mahkeme- lerini hukuk ve ceza mahkemele- n, adli yargı ikıncı derece mah- kemelerini de bölge adliye mah- kemeleri olarak adJandınyor. Hukuk mahkemelerinin iş da- ğılımı \ e buna ilişkin esaslar, Hâ- kimler ve Savcılar Yüksek Kuru- lu'nca belirlenecek. Sulh hukuk mahkemeleri, Hukuk Usulü Mu- hakemeleri Yasası ile diğer yasa- larda belirtilen göre^ I leri yerine getirecek. Ceza mahkemelerini. "sulh ceza, asliye ceza ve ağır ceza" mahkemeleri ile özel yasa- larla kurulan "diğer ceza" mah- kemeleri olarak sıralayan yasa uyannca ceza mahkemeleri, her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumlan ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belırlenen ilçe- lerde kurulun olumlu görüşü alı- narakAdalet Bakanlığı'nca kuru- lacak. Adalet Bakanlığı, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itiba- ren en geç 2 yıl içinde bölge ad- liye mahkemelerini kuracak. Böl- ge adliye mahkemelerinin işleyi- şini düzenleyen Hukuk Usulü MuhakemeleriYasası'na göre, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlara karşı istinaf yolu- na başvurulabilecek. Ancak ilk derece mahkemelerince verilen ve miktar ve değen 1 milyar lira- yı geçmeyen malvarhğı davalan- na ilişkin kararlar kesın olacağı için bunlara karşı istinaf yoluna gidilemeyecek. istinaf mahkeme- lerine, ilk derece mahkemelerce verilen kararlann tebliğini izle- yen 15 gün içinde başvurulabile- cek. Bölge adliye mahkemeleri- nin miktar ve değeri 5 milyar li- rayı geçmeyen davalarda verece- ği kararlan kesin olacak. TCY'ye, 'çevre ödünü' gölgesi düştü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM'nin olağa- nüstü toplantısında görüşülen Türk Ceza Yasa Tasansı "zina- sız" yasalaşırken düzenlemeye bu kez de AKPTilerin çe\reyi "kasten" kirletenlere dönük verdiği son dakika ödününün gölgesi düştü. AKPTilerin öner- gesinin kabul edilmesiyle, çev- reyi kasten ya da taksirli olarak kirletenlere hapis cezası öngö- ren maddelerin yasadan 2 yıl sonra yürürlüğe girmesi hükrne bağlandı. tmar kirliliğine yol açanlara ceza içeren madde ya- sanın yayımı tarihinde, diğer maddeler ise 1 Nisan 2005 'te yürürlüğe girecek. TBMM Genel Kurulu dün, AKP'nin çağnsı doğrultusunda TCY, Bölge Adliye Mahkeme- lerinin Kuruluşu ile Hukuk Usu- lü MuhakemeleriYasasf nda de- ğişiklik öngören tasanlan görüş- mek üzere toplandı. Tasanlann görüşmelerine geçikneden önce Komisyon Başkanı Köksal Top- tan, daha önce TCY ile birlikte paket halinde çıkanlacağını açıkladığı Ceza Muhakemeleri Usulü ve Ceza Infaz Kunımlan yasa tasanlannı hükümetin geri çektiğini bildirdi. TBMM Danışma Kurulu'nun önerisi üzerindeki görüşmeler srrasmda "Krizi kim çıkardı" atışması yaşandı. CHP'li Kemal Anadol, "CHP'nin olağünüs- tü toplantı çağrısının buhar- laştığını, siyasi nezaket unutu- larak yok sayıldığını" \nrgu- larken TBMM Başkanı Bülent Annç'ı hedef aldı. Genel kuru- la ara \ erilmesinin ardından top- lanan TBMM Adalet Komisyo- nu'nda TC Y'nin yürürlük mad- desi üzerinde AKPTilerin CHP'yle uzlaşmaya aykın ola- rak verdiği önerge sert tartışma- lara neden oldu. AKP, TCY'nin imar kirliliğine neden olanlarla ilgili maddesinin yasamn yayı- mı tarihinde, çevreyi kasten ve taksirli olarak kirletenlerle ilgi- li maddelerinin 2 yıl sonra, di- ğer maddelerin ise 1 Nisan 2005 'te yürürlüğe girmesine dö- nük önerge verdi. CHPTi komis- yon üyeleri, çevreyle ilgili erte- lemenin Türkiye'yi "çöplüğe" çevireceğini belirterek tepki gösterdiler. CHPTi Orhan Eraslan komisyonu terk etti. TCY'nin komisyonda değişti- rilen yürürlük maddesi üzerinde söz alan CHPTi Hasan Fehmi Güneş, çe\Teyi kasten kirleten maddenin yürürlüğünün 2 yıl er- telenmesinin, anayasanın gele- cek nesillere "yaşanabilir bir çevre" bırakma >ükümlülüğüne ilişkin hükümlerine aykın oldu- ğunu bildirdi. CHP'li Eraslan ise bu gerekçeye karşı çıkarak dü- zenlemenin düzenlemeyi "yeni palazlanan" bazı sanayi kiıru- luşlannın istediğini söyledi. AKP daha sonra imar kirliliği ve hakaret suçuna ilişkin maddeler- le ilgili yeniden görüşme öner- gesi verdi. CHPTİ Anadol, AKP'nin "uzlaşmayı" bozma- sına tepkı gösterdı. Konuşmala- nn ardından madde kabul edildi. Görüşmeler sonucunda haka- ret suçunun alt sının 6 aydan 3 aya indirildi. "tmar kirliliğine neden olma" suçunu düzenle- yen maddeyle ilgili CHP'nin muhalefetine karşı yapılan deği- şiklikle, me\cut gecekondulara altyapı hizmeti götüren beledi- yeler cezai yükümlülükten kur- tanlrrken yapı ruhsatı almadan bina yapanlara uygulanacak ha- pis cezasının alt srnın 2 yıldan 1 yıla indirilerek para cezasına çevrilmesi olanağı getirildi. Ruhsatsız yapılan binalann imar planrna ve ruhsatına uygun hale getirihnesi durumunda kamu da- vası açılmaması, açılmış olan davalann da düşmesi hükme bağlandı. CHP ANAYASA MAHKEMESİ'NE GİDİYOR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal, TCY'nin tekriri mü- zakere yoluyla değiştirilerek kabul edilen "tmar KirUüği" ile ilgili maddesinı af mteliği taşıdığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne götürecek- lerini söyledi. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, çevre ile ilgili maddeyi de Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini bildirdi. Baykal, TCY'nin kabul edihnesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, CHP ve AKP arasmda sağlanan mutabakatın, 2 ayn tekriri müzakere önergesi ile bozulduğunu bildirdi. Ya- pılan görüşmeler sonrasında CHP 'nin karşı çık- masına karşm kabul edilen 184. maddenin af ni- teliği taşıdığını ve bu nedenle oylamada nitelik- li çogunluk aranması gerektiğini belirten Bay- kal, "İmar kirliliğine ceza verilmesini düzen- leyen madde af niteliği taşımaktadır ve oyla- mada nitelikli çogunluk aranmamışrır. Sayın Meclis Başkanı bile oylamalarda bu çoğun- luğun olmadığını iriraf ermiştir.Arkadaşlan- mız süresi içinde Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklardır" dedi. CHP Ti Kemal Anadol da yasanın görüşülme- si sırasında, çe\Te ile ilgili maddeyi de Anaya- sa Mahkemesi'ne götüreceklerini bildirdi. GUNDEM MIISTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada dı. TCY'nin getirip götürdüklerini genel hatlarıyla sü- tuna yatıralım... Hukuk penceresinden bakınca şunu vurgulamadan geçemeyeceğiz: Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Kurtuluş Sava- şı'ndan sonra gerçekleştirdikleri Kuruluş Savaşı sü- recinde çıkarılan yasalann büyüklüğü ve önemi bir kez daha güncelleşti. Bugün yapılan işi kesinlikle küçürnsemiyoruz. An- cak TCY'deki değişikliklere baktığımızda işin özü şu: Yasada zamanaşımına uğramış kimi suç ve ceza tanımları değişiyor. Yıne zamanın getirdiği değişim- le ortaya çıkan kimi suçlar kalkıyor, kimi yeni suçla- ra tanımlar ve cezalar geliyor. Hepsi bu! TCY'nin yürürlüğe girişine ilişkin maddeler de ya- sayı akordeona benzetecek. Kimi bölümler6 ay son- ra, kimileri 2 yıl sonra yürürlüğe girecek. Bir yasada zaman tartışması başladı mı, bunun özü şudur: O suçlara ilişkin maddeler ertelenen zaman dilimi içinde yeniden gözden geçirilip değiştirilecek! Dileriz yanılırız. Ancak bu yasanın hukuksal içeri- ğine ilişkin tartışmanın kısa sürede bitmeyeceği, bel- ki de yakın gelecekte yeni değişikliklerin gündeme geleceği anlaşılıyor. AKP'nin içindeki çekirdek taban ve ensesindeki Milli Görüş çizgisine göreyse TCY mayınlaıia ve tu- zaklarla dolu. Bu kesimin yasayı yorumlama biçimi kurduklan hayalleri de ortaya koyuyor. Arkadaşlar, ya- saya aykın eğitim kurumu açanların cezalandınlma- sına, imamlann siyaset yapmasına ve dini nikâha tak- mışlar. Bunlarla ilgili suç tarifi yapılmamasını ve do- ğal olarak bunlann suç olmamasını istiyorlar. Yap-mayın... Iktidar tutkalını daha fazla zorla-mayın... AKP tutarlı gidecek! TCY tartışması AKP'nin sadece AB ile değil kendi içinde de yüzleşmesini sağladı. Son anda değişiklik olmazsa AKP'lilerin Kızılcaha- mam kampı bugün başlıyor. Kızılca kıyametin kop- tuğu tartışmalı bir dönemden sonra AKP'lileri ancak kızılca bir hamam paklardı. lyi terlesinler, iyi gevşe- sinler... Kamp öncesi AKP'nin tavanında fazla sallanmak- tan kaynaklanan "birbirine sanlma" psikolojisi görü- yoruz. Başbakan iki gündür özel-genel konuşmala- nnda Gül'ü okşuyor, Annç'ı sarıp sarmalıyor... Annç, Brüksel'den gelen "TBMM 26 Eylül Pazar günü toplanacak" kararını hemen yaşama geçirdi ve Erdoğan la birlik beraberliğini güçlendirdi. Gerçi bu tablo bir ölçüde "Meclis Başkanı Erdoğan mı Annç mı" sorusuna neden oldu ama, olsun. Yeniden Mec- lis Başkanlığı gelecek yerden bu kadar müdahale esirgenmez! Şimdi AKP üst yönetiminin kafasında şu rota var Arkadaşlar aman 6 Ekim-17 Aralık sürecinde yeni bir krizli ortam çıkmasın. Buna meydan verecek hiç- bir şey yapılmasın. Aslında bu rota geçen temmuz ayında çizilmişti a- ma, daha iki ay geçmeden yan çizildi. Bu nedenle önümüzdeki dönemde yeniden bir kriz çıkıp çıkma- yacağına ilişkin bağlayıcı bir değerlendirme yapmak olanaksız. Şimdilik bildiğimiz tek şey var: Erdoğan, AB'den müzakere tarihi ahnmasını engel- leyecek bir adım atmayacak. Kazara atarsa Ankara- Brüksel yolunda geri çekecek. AB penceresinden görünen ise şu: TCY tartışması da göstermiştir ki, Türkiye'nin kısa sürede AB'ye üye olması zordur. AKP iktidanna gü- ven sarsılmıştır. Bu nedenle Türkiye'deki uygulama- ları daha yakından izlemekte yarar vardır. AKP hem güven sarsıcı adımlar atmaya hem de her türlü de- netim mekanizmasını kabul etmeye eğilimli, çok ki- şilikli, değişken bir hareket havası vermektedir! Bu bakışın Türkçesi şu: AKP önümüzdeki dönem çok tutarlı bir politika iz- leyecek. Bazen kafa tutacak bazen çanak tutacak! ankcum(u cumhuriyet.com.tr Türkiye-ABD ve İngiltere kurdu Barış izlemegücü Imk'tan çekiliyor MAHMUT ORAL DtYARBAKIR - Kuzey Irak'taki Kürt gruplar arasmdaki ça- tışmalann sona erdiril- mesi amacıyla 1997 yılında Türkiye, ABD ve ingiltere işbirliğiyle oluşturulan "Banş Iz- leme Gücü - Peace Monitoring Force (PMC)" önümüzdeki ay Irak'tan geri çekili- yor. Türkmenlere aske- ri eğitim veren PM- C'nin çekilmesi için I- rak Geçici Yönetimi ile anlaşmaya vanldığı belirtildi. Komutasını Türki- ye'nin yaptığı ve mer- kezi Erbil'de olan PM- C'de TSK subaylan da görev aldı. Kürt gruplann sürekli ola- rak Türkiye'ye karşı gündeme getirdiği ko- nulardan biri olan Ba- nş Gücü, başta Türk- menler olmak üzere Keldani ve Asurilere askeri eğitim verdi. PMC 'nin bugüne ka- dar 2 bin 500 Türkme- ne eğitim verdiği belir- tildi. Kürt gruplann Türki- ye'nin Kuzey Irak'taki askeri varlığı olarak ni- telediği PMC'nin duru- muyla ilgili olarak en somut açıklamayı tem- muz aymda Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Na- mık Tan yaptı. Banş Izleme Gücü'nün süre- sinin dolduğunu belir- ten Tan şöyle dedi: "Aradan geçen dö- nemde, kuzeyde hu- zurun sağlanması yö- nünde önemli bir işlev görmüş, bu durum bölgedeki ilgili iki grup tarafından da teslim edilmiştir. Ar- tık Ateşkes Izleme Gücü'nün görevi sona ermiştir. Esas itiba- rıyla silahlı ku>"vetle- rimizin katkısıyla eği- tilen Iraklı mahalli personelin de Irak'ın yeni kurulmakta olan güvenlik yapılarında isrihdam edilebileceği anlaşılmaktadır."