Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 27 AĞUSTOS 2004 CUMA
HABERLER
DÜIVYADABUGUN
ALİ SİRMEN
GAP Bölgesi Toprağım
flymazlığa Sattık Bile
- GAP'ta neyi görmek istiyorsun? GAP nedir, o
büyük barajlar ve sulama sistemi mi sadece?
Bu sözleri, 1993 yılında, GAP röportajı yapmak
için, bölgeye hareket etrneden önce görüştüğüm,
projeye büyük katkılan ola/ı Galatasaray Lisesi'nden
sınıf arkadaşım yüksek rnühendis Ünal llker söy-
lüyordu.
Uyansında haklıydı.
Türkiye'de, politikacılarda, medyada, kamuoyu
da, özellikle bölge halkı da Güneydoğu Anadolu Pro-
jesi'ni (GAP) tam olarak anlamış değillerdi.
Insanlıktarihindetanmın beşiği olan Mezopotam-
ya bölgesinin tümünü kapsayan ve yalnızca tarım-
sal birgirişim olmayıp, tüm bölgesel kalkınmayı, sa-
nayileşmeyi, üretim ilişkilerinde olduğu kadarsos-
yal yapıda da önemli değişiklikleri içeren büyük bir
projeydi söz konusu olan.
Başlangıçta, projenin en çarpıcı noktası olan Ata-
türk Barajı'nın büyüklüğü kamuoyundadaheyecan
yaratmış, Urfa merkezli, Atatürk Barajı ve Urfa tü-
nelleri odaklı GAP gezileri bile düzenlenmişti.
öte yandan, Türkiye'nm Fırat'tan başlayıp, Dic-
le'ye uzanarak, iki nehrin sularını kontrol altına al-
mayayönelen girişimi, komşulanndaciddi endişe-
ler yaratmış, Ortadoğu'da yirmi birinci yüzyılın en
büyük sorunu olacak olan bölge sulannın paylaşı-
mı konusu daha geçen yüzyılın son on beş yılında
gündemin başına oturmuştu.
• •*••
Evet, GAP artık uluslararası boyuta ulaşmış bir
konu olarak çıkıyordu karşımıza. O yalnızca birta-
nm projesi olmanın ötesinde, sanayileşme, top-
lumsal gelişmenin, bütün bölgenin ve Türkiye'nin
çehresini değiştirmenin projesi olmuştu.
Urfa'dan başlayan GAP gezim, Atatürk Barajı, Ur-
fa tünelleri, Harran ve bölgedeki Tanm Bakanlığı te-
sislerini içerdikten başka, GAP bölgesinin sanayi
merkezi Gaziantep'i içerdiği gibi, tanmsal sorun-
ların incelendiği Çukurova Universitesi'ne, oradan
sosyal projelerin de üretildiği GAP Idaresi'nin bu-
lunduğu Ankara'ya kadar uzanıyordu ve konuştu-
ğum bütün yetkililer, projenin doğru dürüst kavran-
madığından yakınıyorlardiı.
Evet su, Mezopotamya topraklannı canlandıra-
cak, bu canlılık, hem tanrnsal üretim artışına hem
de yerleşim merkezlerinin içme sulannın ıslah edil-
diği altyapı sorunlanna el atıldığı bölgede, Gazian-
tep odaklı, ama yalnızca onunla sınırlı kalmayan bir
sanayileşmeyi tetikleyecek, bölgenin olduğu gibi,
taaa Istanbul'a kadar bütün Türkiye'nin çehresini
değiştirecektı.
Ama, proje bütünüyle kavranmadığı takdirde,
yeni yeni sorunlar doğacak ve bunlar da yeni çık-
mazlara sürükleyeceklerdi bizleri.
Bilinçsiz sulama bunlardan biriydi.
On yıl önce görüştüğüm uzmanların altını çizdik-
leri bu tehlike gerçekleşti. Şimdi GAP bölgesinin su-
ya kavuşan kısımlannda, hem ürün seçimi veoran-
laması açısından hem de sulama konusundaki bi-
linçsiz davranışlar sebebiyle, büyük umutlarla gi-
rişilen proje tuzlanma yüzünden felakete davetiye
çıkarmaya başladı.
• • •
Urfa tünelleri hizmete girip, Atatürk Barajı'nın su-
ları ovaya doğru akmaya başlayınca, GAP'tan ilk
rantı sağlayanlar, Urfa'da kanala nazır apartıman-
lar yapıp satan müteahhitler olmuştu.
Aslında devletin toplurna yaymayı becerdiği bir
GAP politikası yoktu.
Bir yandan finansal sıkıntılar, öte yandan PKK te-
rörü yüzünden tavsayan projeye baştaki ilgi de za-
manla kayboldu.
Çoğu kişi Türkiye'nin en hızlı büyüyen ve yapı de-
ğiştiren kentinin Istanbul değil, Urfaolduğunun bi-
le ayırdında değildi ve unutulan GAP, uzmanlann,
araştıncılann çahşmalannın teoride kaldığı, bölge
halkına bile yansımadığı, büyük sosyal sorunlan-
nın ayırdına vanlmayan bir proje olarak kaldı.
Bölgenin büyük üretim potansiyeli ürün seçimi,
sulama ve de sosyal gelişme açısından nasıl yön-
lendirilmeli sorusu bir kenara bırakıldı.
Böylece GAP bölgenin rnakûs talihini değiştirmek-
ten çok, onu hızlandırma tehlikesini bile taşıyan
başıboş sahipsiz bir projeye dönüştü.
2003 yılında, yabancıların Türkiye'de mülk ve
arazi edinmelerini sağlayan düzenleme yapılınca da,
GAP bölgesinde başta Suriye ve Israil olmak üze-
reyabancılar hızlatoprak alımınabaşladılarveZi-
leli'nin gazetecilik başarısı da dikkatlerin bölge
üzerinde yoğunlaşmasına yol açtı.
Şimdi kimileri için alarm zilleri çalıyor.
Bazılan yalnız GAP bölgesinin değil, başka bazı
yerlerin de belirli amaçlara yönelik yabancılar ta-
rafından satın alınmasına karşı çıkıp, haykırıyorlar:
- Vatan topraklan satılamaz.
Oysa GAP bölgesinde biz vatan topraklannı, ya-
bancılardan önce, sosyal yapının çarpıklıklanna,
uyuşukluğa, vurdumduymazlığa, cehaletle kol ko-
la verip tuzlanmaya yol açan açgözlü kısır görüş-
ülüğe çoktan satmıştık bile.
Belki de yabancılann bölgede mülk edinmeleri
ve bu gerçeğin ortaya çıkması GAP konusunda uyan-
namız için vesile teşkil etmiş olması bakımından
/ararlı bile olmuştur.
İzmlrTEDAS
AKP'liye kıyak
sendikactya sürgün
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - İzmir
Elektrik Dağıtım Mües-
;ese Müdürü Abdullah
Vtalay'ın, TEDAŞ'ta
cendi yandaşlannı göre-
/e aldığı, şef kadrosun-
ia çalışan SaitÖzkan ı da
Jırnak'a sürdüğü iddia
;dildi. Özkan"ın işyeri
emsilcisi olduğunu be-
irten Enerii. Sanayi ve
vladen Kamu Emekçi-
eri Sendikası (ESM) Iz-
•nir Şube Başkanı ABm
Murathan, sürgünün ay-
v zamanda sendikal hak
hlali olduğunu söyledi.
Atalay'ın 3 Kasım se-
çimlerinde milletvekili
aday adayı olduğunu, an-
cak kazanamayınca AKP
tarafindan Izmir Elekt-
rik Dağıtım Müessese
Müdürlüğü'nde görev-
lendirildiğini anımsatan
Atalay'ın, hemşerisi olan
işçi statüsündeki bir ki-
şiyi işletme sorumlusu
olarak atadığını bildirdi.
Aynı işletmede şef olan
Özkan'ın bu siyasi kara-
ra itiraz ettiğini ve bu ne-
denle sürgüne gönderil-
diğini öne süren Murat-
han, Özkan'ın Izmir Ida-
re Mahkemesi'nde dava
açacağını söyledi.
Hızlandınlmış tren faciasıyla ilgili dosyanın 2 hafta Adalet Bakanlığı'nda bekletildiği ortaya çıktı
Soruşturmahızkesti• Adalet Bakanı
Çiçek'in
"yargının önünü
tıkamayacaklannı
ve dosyanın
ulaşmasının
ardından izin
verileceğini"
açıklamasından 12
gün önce dosyanın
bakanlığa ulaştığı
öğrenildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Adalet Bakanı Cemil Çiçek. so-
ruşturma dosyalarını sumen altı
edenlerin cezalandınlacağını açık-
larken; TCDD Genel Müdürü Sü-
leyman Karaman ın soruşturulma-
sı için izin istemini içeren ilk baş-
savcılık dosyasımn 2 hafta Adalet
Bakanlığı'nda bekletildiği ortaya
çıktı. Çiçek, 23 Ağustos'ta "yargı-
nm önünü nkamayaeağız, dosya geJ-
diğinde izin verilecek" açıklaması-
nı yapmışh. Oysa Ankara Başsav-
cılığı'nın Çiçek'in açıklamasından
günler önce 11 Ağustos'ta izin is-
temli dosyayı bakanlığa gönderdi-
ği öğrenildi. Özgürlük ve Dayanış-
ma Partisi (ÖDP) facianın ardından
Ankara Cumhuriyet BaşsavcılığYna,
TCDD Genel Müdürü Süleyman
Karaman hakkında suç duyurusun-
da bulundu. Harekete geçen Anka-
ra Cumhuriyet Başsavcılığı, 11
Ağustos Çarşamba günü Süleyman
Karaman'ın soruşturulması için izin
istemli dosyayı, Adalet Bakanlı-
ğı'na ulaştırdı.
Demokratik kitle örgütlerinin Sü-
leyman Karaman ile ilgili birçok
suç duyurusunu inceleyen Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı, TCDD
Genel Müdürü'nün soruşturulması
için izin istemli ikinci dosyayı da
Adalet Bakanlığı'na hafta başında
ulaştırdı. Bakanlık, Karaman hak-
kındaki dosyalan aynı konuda olma-
sı nedeniyle birleştirdi. Adalet Ba-
kanlığı, birleştirdiği bu dosyayı, Sü-
leyman Karaman'ın bağlı olduğu
Ulaştırma Bakanlığı'na iletecek.
Karaman ile ilgili ilk izin istemli
dosyanın yaklaşık 2 hafta bekletil-
diği Adalet Bakanlığı'nın başında-
ki Cemil Çiçek, dosyalan sumen
altı eden ve zamanaşımına uğratan-
lar hakkında soruşturma açılması
istemini içeren bir genelge hazır-
lattığını duyurdu. Çiçek'in, bunun
gerekçesini ise bazı dosyalann za-
manında savcılıklara iletilmemesi
olarak açıklaması dikkat çekti.
AB yetersiz bulmustu
Yeni TCY'de
'kadın'
tartışması• TCY Kadın Platformu, tasannın töre
cinayetleriyle ilgili maddesinin yeterli
olmadığını savunurken namus cinayetlerinin
de suç kapsamına alınması gerektiğini
sa\oınuyor. Platform, bekâret kontrolünün
tamamen yasaklanmasını istiyor.
EMtNE KAPLAN
ANKARA - AB ilerleme raporlannda, kadın-
erkek eşıtliği konusunda Türkiye yetersiz
bulunurken; TBMM'nın olağanüstü toplantısında
ele alınacak olan Türk Ceza Yasa Tasansı, kadın
örgütleri tarafindan eleştiriliyor. Türk Ceza Yasa
Tasansı, 14 Eylül'de olağanüstü toplanacak
TBMM'de görüşülecek. Ancak tasan üzerindeki
tartışmalar sürüyor. Kadın örgütleri, tasannın
kadın haklan açısından yeterli olmadığını
vurguluyor. Kadın örgütlerinin istekleri ile
tasandaİd ilgili düzenlemeler şöyle:
NamUS Cfnayetlerl: Tasannın alt
komisyondakı görüşmeleri sırasında "nitelikli
haller" başlıklı maddeye "töre saikiyle" ibaresi
eklenerek töre cinayetlerine ağırlaştınlmış ömür
boyu hapis cezası verilmesi öngörüldü.
Ancak kadın örgütleri, ibarenin namus
cinayetlerini kapsamadığını belirterek tanımın
netleştırilmesını istiyor.
Bekâret kOntrÖIÜ: Tasannın "genital
muayene" başlıklı maddesiyle, yetkili hâkim ve
savcı karan olmaksızın kişinin genital muayeneye
gönderilmesi durumunda fail hakkında üç aydan
bir yıla kadar hapis cezası verilmesi hükme
bağlanıyor. Söz konusu maddeyle bekâret
kontrolünün kalkmadığını savunan kadın
örgütleri, bekâret kontrolünün özel doktorlara
yaptınlabildiğine dikkat çekiyor.
RlZaya dayall Clnsel lllşki: Kadın örgütleri,
tasannın "reşit olmayanla cinsel ilişki" başlıklı
maddesinin değiştirilmesini istiyor. Söz konusu
maddede, cebir, tehdit ve hile olmaksızın 15 yaşını
bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan
kişinin 2 yıla kadar hapis ile cezalandınlması
hükme bağlanıyor. Kadın örgütlen, 15-18 yaş arası
gençlerin nzalan dahilinde cinsel ilişkiye
girebilmeleri hakkı olduğunu düşünüyor.
Cinsel aynmcillk: Adalet Komisyonu'ndakı
görüşmeler sırasında tasanmn "aynnicılık'' başlıklı
maddesindeki "cinsel yönefim" ibaresi çıkanldı.
Madde bu haliyle, kişiler arasında köken, cinsiyet,
aile durumu, örf ve âdet, siyasal düşünce, felsefi
inanç, sendika, bir etnik gruba mensupluk, ırk, din,
mezhep nedeni ile aynm yapan kişilere 6 aydan 1
yıla kadar hapis cezası verilmesini öngörüyor.
Kadın örgütleri, "cinsel yöneüm" ibaresinin
yeniden maddeye eklenmesini istiyor.
M alazgirt Zaferi'nin yddönümünde Sultan Alparslan'ı temsili olarak canlandıran kişi, Anadohı'nun
temsiü anahtannı Başbakan Erdoğan'a takdim etti. (Fotoğraf: AA)
DEHAP'lı Belediye Başkanı Kahramaner'den Erdoğan'a:
'Alparslan Malagprt'i böyle görseydU
MALAZGtRT (Cumhuriyet) -
Malazgirt Zaferi'nin 933. yıldö-
nümü törenlerinde DEHAP'lı Ma-
lazgirt Belediye Başkanı N.Tahir
Kahramaner hükümetten destek
beklediklerini söyledi.
DEHAP'lı Başkan Tahir Kah-
ramaner, Başbakan Erdoğan'ın
da katıldığı törenlerde hükümete
yüklendi. Ilçenin tarihine yakışır
bir kent olması için hükümetten
destek beklediklerini belirten Kah-
ramaner, "Eminün,Alparslan Ma-
lazgirt'i böyie görseydi savaş yenfl-
gisini geri kalmışhğa tercih eder-
di" diye konuştu.
Bölgede çiftçinin desteklenme-
si için elektriğin daha ucuza ve-
rilmesini isteyen Kahramaner,
Başbakan Erdoğan'dan il ve ilçe-
lerine atanacak bürokratlann atan-
dıklan bölgenin halkıyla bütün-
leşecek ve o işi yürütebilecek ka-
pasiteye sahip kişiler arasından
seçilmelerini talep etti. Kahrama-
ner, "atanmış" bürokratlann "se-
çilmiş" olan kendilerine büyük
zorluklar çıkardıklannı savundu.
YILDIRIM: SABOTAJ İHTİMALİ VAR
Haber Merkezi - Son günlerde demiryollannda
25'e varan şüpheli olay yaşandığını belirten
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldınm, sabotaj ihti-
malini de göz önünde bulundurarak olaylann
incelenmesi için savcılıklara ve emniyete baş-
vurduklannı söyledi. Öte yandan TCDD Ge-
nel Müdürlüğü' "mevsim nedeniyle yolcu sayı-
sında azalma olduğu" gerekçesiyle, dünden iti-
baren Ankara-Haydarpaşa-Ankara hattındaki
Boğaziçi ve Fatih ekspreslerinin seferlerinin
geçici bir süre durdurulduğunu bildirdi. Açık-
lamada, Iç Anadolu Mavi Tren'inin Haydarpa-
şa- Erenköy-Enveriye arasındaki seferlerinin
de geçici bir süre durdurulduğu kaydedildi.
Kadın örgütleri
Erdoğan'a
'eşitlik'
mektubu
Istanbul Haber Servisi -Ka-
dın örgütlen. Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'a mektup gön-
dererek ".\B'ye ü\clik konu-
sunda gösteriİen kararh rutu-
mun, AB ve kaduı-erkek esjt-
Kği poHtikalan>1aflgifiyüküm-
lülüklerin yerinegetirflmesi ko-
nusunda da gösteritanesini" is-
tedı.
"TCK Kadın Platformu"
adına Kadının Insan Haklan
Yeni Çözümler Vakfi'nca Baş-
bakan Erdoğan'a hitaben ya-
zılan açık mektupta, bir süre-
dir medyada "AB'nin yeni şar-
ü kadnuar" başlıklı haberlerin
yer aldığı arumsahlarak "Siz-
den, AB'ye üyeük konusunda
göstermekte oktuğunuz karar-
h tutumu, AB ve kadın-erkek
eşitüği poütikalan ile ilgili yü-
kümlülüklerimizi yerine getir-
me konusunda da gösterme-
nizi talep ediyoruz" görüşüne
yer verildi. Mektupta, Türki-
ye'nin tam üyelik müzakere-
lerine başlaması için acilen
yapması gerekenlere yönelik
şu görüşlere yer verildi: "Türk
Ceza Kanunu Tasana'nda na-
muscinayeüeri, bekâret testle-
ri ve cinsel yönelün konusun-
da aynmcıhğuı önlenmesi için
yasal düzenlemeler, kadın ör-
gütlerinin talepleri doğruHu-
sunda düzenknmeli tş Kanu-
nu kadın-erkek eşjtüğine flişkin
AB direktiıkri ile tam olarak
uyumlulaşünlmah."
Daha sonra kürsüye çıkan Baş-
bakan Erdoğan, Belediye Başka-
nı Kahramaner'e yarnt verdi.
Türkiye'nin her yerinde gerek-
sinim duyulan hizmetin en kısa sü-
rede ulaşacağını belirten Erdo-
ğan, atanmış bürokratlann baskı
yaptığı iddialan üzerine "Atan-
mğlartalaşmanınanlamı ynk. Rfn
de huzurunuzda seçilmiş bir kişi
olarak konuşuyorum. Ben de bu
sıkuıülan \uşadım. Ancak mev-
cut dununda el ele vererek birlik-
te çahşmatayız" diye konuştu.
BUSKÎSPOR Kulüp Müdürü Bulgaristan'daki turnuvaya eşini de götürüyor
Balayı parası belediyedenBLiRSA(Cumhuri\«t)-AKP'lı BursaBüyük-
şehır Belediyesi'nin BUSKİSPOR Kulüp Mü-
dürü olarak atadığı eski AKP Gençlik Komis-
yonu Başkanı MahmutTurunç un kulübün 3-
4 Eylül tarihleri arasında Bulgaristan'da katı-
lacağı 5. Uluslararası Masa Tenisi Turauva-
sı'nnı yönetici kadrosuna eşini de eklediği or-
taya çıktı.
BUSKİSPOR Başkanı Ragro Kırmtzı, Bur-
sa Gençlik ve Spor II Müdürlüğü'ne gönderi-
len resmi yazıda Bulgaristan'daki masa tenisi
turnuvasına 9 sporcu, 2 antrenör, 1 şoför ve 4
idareci ile katılacaklannı bildirdi. Ismi bildirilen-
lerden Hümeyra Yenigün'ün, kulüp müdürü
Mahmut Turunç'un nişanlısı olduğu öğrenildi.
Tepkiler üzerine açıklama yapan Turunç,
şunlan söyledi:
"Henüzikigünlükevtivizveay'mbaşmdaBut-
garistan'a gkkceğna Eşjmi buradayahuz bırak-
mamak >ani bir anlamda balayı dayapmak için
götürmekaranaldım. Hepsibu. Biz sadece be-
ledhenin otobüsünü alacağız. Oradaki tüm mas-
raflan Bulgaristan'daki kulüp karşılayacak."
CHP Osmangazi tlçe Başkanı Ahmet Me-
mişoğullan. belediye olanaklanyla AKP'lile-
rin balayına çıkmasının skandal olduğunu ifa-
de ederek "Başbakan genelge yayımbyor ve
yurtdışı gezilerinde tasarruf istiyor. Bursa'da-
ki AKP'Hlerbalayı rurlan düzenlhorlar. AKP'b-
ler samimiyetsiz. Ya genel başkanİan talayye ya-
pı>or\adaBursa'dakilergendbaşkanlannıdin-
lenıiyoriar. Bunun peşini bu-akmayacağız" di-
ye konuştu.
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Hasan Özyer, yıllar önce telefon et-
mişti. Kendisini tanıyıp tanımadığımı
sordu, ben de tanımadığımı, ismen bil-
diğimi söyledim. Hasan özyer o yıllar-
da ANAP Muğla MİHetvekili'ydi. Aynı za-
manda TBMM Çevre Komisyonu üye-
siydi. Onun Fethiye'nin Gemile koyun-
da mahkeme kararlanna rağmen turis-
tik tesis yapımında ısrarını konu alan
yazılar yazmıştım. Beni bu yazılarım
için aramış ve haksız olduğumu söy-
lemişti. Ben de kendisine bana gön-
derilen mahkeme karartanndan söz et-
miştim. Eğer söyleyeceği bir şey var-
sa köşemde yayımlayabileceğımi de ek-
lemiştim. Göndermedi.
Hasan özyer'in yetenekli bir siya-
setçi olduğuna inanıyorum. 3 Kasım
2002 seçimlerinde ANAP'ın artık bir
şansı kalmadığını anlamış, AKP'yegeç-
miş ve böylece Meclis'teki yerini ga-
rantilemişti. özyer, şimdi AKP Muğla
Milletvekili. Gemile koyundaki inşaat
projesinden de bir türlü vazgeçmiyor.
Hiçbir mahkeme karan onu yolundan
döndüremiyor. Fethiye'den gelen bir
mektup, özyer'in yine iktidann bir par-
çası olarak bu işi bitirmeye niyetli ol-
duğunu gösteriyor. Işte mektup:
"AKP Muğla Milletvekili Hasan öz-
yer, sit karannı ve inşaatının mühürien-
Hasan Özyer'in Isran
mesi kararlannı iptal davalannı kay-
betmesine (temyiz ve temyizin düzel-
tilmesi istemi dahil); inşaat ruhsatının
imar mevzuatına ve onanlı imarplan-
lanna uygun olarak alınmadığı gerek-
çesiyle iptaline rağmen, kendine uy-
gun yasa çıkartbrarakinsaatnı tamam-
lamayı planlıyor. Oysa ki ruhsatı iptal
edilen bu inşaatın yıkımı için valilik
geçtiğimizyıl ödenek beklediğiniyaz-
mıştı.
27 Temmuz 2004 tarih, 25535 sa-
yılı Resmi Gazetede yayımlanan 2863
sayılı Kültür ve Tabiat Variıklannı Ko-
ruma Yasası'nı değiştiren 5226 sayılı
yasanın 8. maddesi 2863 sayılı yasa-
nın sit alanlannda geçiş dönemi koru-
ma esaslan ve kullanma şartlan ile il-
gili 17. maddesine şu paragrafı ekle-
di: 'Koruma Bölge Kurulu'nca sit ala-
nı olarak ilan edilen yerlerde; bu kara-
rın ilanından önce imar mevzuatına ve
onanlı imar planlarına uygun olarak
alınmrş yapı ruhsatı ve eklerine göre su-
basman seviyesi tamamlanmış yapı-
ların inşasına devam edilebilir...'
Konuya ilgili mahkeme kararian açı-
sından bakarsak: (Özyer) Yapı ruhsat-
lannı imar mevzuatına ve onanlı imar
planlanna uygun olarak almadı. İmar
planlannın onanmasındaki uygunsuz-
luk nedeniyle Muğla Valiliği'ne inşaatn
ruhsatının iptali için açılan dava kaza-
nıldı. Aynca Hasan Özyer, inşaatının
durdurulma ve sit karannın iptali için
açtığı davalan kaybetti. Temyiz deso-
nuç vermeyince Danıştay'da karardü-
zettmesi istedi, bu istemi de reddedil-
di.
İnşaatın durdurulması için ilk tespit
(13 Ağustos 1997) yapıldıktan sonra
da inşaat sürdürüldü ve Muğla Valili-
ği'nin 18 Ağustos 1997tarihliyazısı 'in-
şaatın mühürlendikten sonra da sür-
dürüldüğünü ancak jandarma müda-
halesiyle durdurulabildiğini' belirtiyor(ls-
tendiğinde kopyası gönderilebilir). Bu
arada inşaatın rahatça tamamlanabil-
mesi için olsa gerek köyün yolu da
genişletiliyor.
Bayındırlık ve Çevre bakanlıklannm
ve de Karayollan'nın bu yörede yol
açmanın çevreye ve de özellikle Ke-
lebekler Vadisi'ne zarar vereceğinden
valiliği yol açmaktan men eden yazı-
lan var ve de Valiliğe ÇEKÜL kanalıy-
la iletilmişti. Bölge içerisinden geçen
ve teklif alanına ulaşan yol bu kap-
samda kalmakta olup, yol üzerindeki
her türlü genişleme ve tadilatkonusun-
da Koruma Kurulu'nun görüşünün
alınması gerekmektedir. Mevcutyolun
kullanılması yoluyla taşınacak her tür-
lü malzeme ve insan trafiği söz konu-
su vadinin ve Faralya Köyü 'nün doğal
ve ekolojik değeherini olumsuz etki-
leyecektir... Bu yolun açılması ile ko-
ruma bölgesi dahilinde gerek trafik, ge-
rekse insan yükünün artacağı, altyapı
sorunlannı beraberinde getireceği, bu
alandaki başka yatınm taleplerini art-
tıracağı ve ekolojikaçıdan büyük önem
arz eden Faralya ile Kelebekler Vadi-
si'nin doğal niteliğini olumsuz etkile-
yeceğiaçıktır... Dolayısıylagerekulu-
salmevzuatımızgerekse tarafolduğu-
muz uluslararası sözleşmeler ve yuka-
nda bahsedilen nedenlerden dolayı,
bölgenin ekolojik yapısı göz önünde
bulundurularak bu bölgemizin her-
hangi bir yapılaşmaya maruz bırakıl-
maması gerekmektedir.
Karayolları Genel Müdürlüğü'nün
14.07.1997 tarihli yazısında Kıdırak-
Faralya arası yolla ilgili olarak görüşü
aşağıdaki gibidir 'Söz konusu yolun
...yapımı talep edildiği takdirde; yoğun
bitki örtüsüyle kaplı olan yörede, adı
geçen koylara ve köytere ulaşmak için
mevcut yolun standart hale getirilmesi
gerekmektedir. Bu kesimde yol, arazi ya-
ptsından dolayı, büyük ölçüde yarma ya-
pılarak inşa edileceğinden, yapım sıra-
sında çevreye ve bitki örtüsüne zarar ver-
memiz kaçınılmaz olacaktır'
Buna rağmen iki metre yarma yapı-
larak yol açımı Kelebekler Vadisi'nin
üzerindeki Hisar (Asar) mahallesinige-
çerek köyün ikinci mahallesi Kızılca-
kaya'ya kadargelmiş ve sürmekte, ya-
kında asfaltlanacakmış. Böylece yöre-
de büyük çapta inşaat yapmak iste-
yenlerin işleri kolaylaşmış oluyor. Çün-
kü mevcut yol gereksinimi karşılaya-
cak kapasitedeydi. Ama büyük boy
inşaat makineleri için yeterli olmuyor-
du."
Mektup böyle. özyer ANAP millet-
vekili iken başaramadığı ruhsatsız in-
şaat faaliyetini bakalım bu kez AKP
milletvekili olarak başaracak mı? Me-
rakla izliyorum. özyer'in inadına da
saygı duyuyorum... AKP yöneticileri
de böyle bir milletvekiline sahip olmak-
tan gurur duyacaklardır.