Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2004 PAZARTESİ
HABERLER
BaşbakanErdoğan'mekim aymdaldTOMMBaşkardıkDivamseçim^ ; 2000'Lt YILLARDA
'Revizyonkazanı'kaynıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Abdullah Gül'den aldığı kabine ile
59. hükümeti kuran Başbakan Tayyip
Erdoğan' ın ekim ayında köklü bir de-
ğişım yapması bekleniyor. AKP ku-
lisinde, "Kabinededeğiş.nıesigereken
çok islm var" diyen AKP Istanbul tl
Başkanı Mehmet Müezzinoğlunun,
Erdoğan'ın talimatıyla "konuştuğu"
dile getiriliyor.
Erdoğan'a yakın isimlerden olan
Mehmet Müezzinoğlu'nun verdiği
mesaj, AKP kulisındeki "revizyon"
beklentisini körükledi. TBMM Baş-
kanlık Divanı için ekim ayında yapı-
lacak seçimin ardından kabinede kap-
samlı bır değışıklığin gündeme gelme-
sine büyük olasılık tanınıyor.
Yeni yasama yıhnda, TBMM"de
başkanlığın yanı sıra 4 başkanvekil-
liği, 7 kâtip üyelik, 3 idare amirliği.
• AKP kulisinde, 'kabinenin değişmesi gerektiğini' belirten İstanbul İl Başkanı Mehmet
Müezzinoğlu'nu da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'konuşturduğu' dile getiriliyor. Başbakan
Erdoğan'a yakın isimler, TBMM Başkanlığı seçiminin ise 'yanşmalı' geçmesini istiyor. Ancak
TBMM Başkanı Bülent Arınç, AKP tarafından aday gösterilmek istediğini açıklamıştı.
AKP'deki 5 grup başkanvekilliği. 17
ihtisas komisyonu başkanlığı ve 10
uluslararası komisyon başkanlığı ıçin
seçim yapılacak. Yasama döneminin
başında "tnadına adayım" diyerek
başkan olan Bülent Annç'ın yeniden
seçilmesine Erdoğan' ın sıcak bakma-
dığı belirtiliyor. Ancak Erdoğan par-
tide belirli güce sahip olan Annç'rn
kûstürülmesini göze alamıyor.
Erdoğan'a yakın isimler, bu kez se-
çimin en azından "yanşmah" geçme-
sini istiyor. Bu durumda, Annç'tan ra-
hatsız olan çok sayıda AKP milletve-
kiline CHP'nin de destek verip daha
ılımlı bir ismin seçilmesine olanak ta-
nınması amaçlanıyor. Ancak Arınç,
"Erdoğan ve parti yönetiminin uygun
buiması durumunda ada\ olacağmT be-
lirterek bu yolu kapatmaya çalıştı.
Annç'ı küstürmeyecek bir formül
bulunması durumunda Erdoğan'ın,
Vecdi Gönül veya Köksal Toptan'ın
başkanlığa aday olmasını yeğleyece-
ği parti kulisinde konuşuluyor. Mec-
lis Başkanlığı 'nı düşünen isimler. par-
ti içinde " Milli Görüş kökenli olanlar
obnayanlar" tartışmasının alevlenme-
mesi amacıyla henüz Annç'ın karşı-
sına aday olarak çıkmadı.
Erdoğan, iktidar icraatı ve seçim
yapılacak makamlar konusunda eylül
ayının sonunda grubun nabzını yok-
layacak. AKP grubu, ekim ayındaki
seçimden 1 hafta önce Ankara Kızıl-
cahamam'da 3 günlük kampa girecek.
Erdoğan'ın bu toplantıdaki eleştirile-
ri de kabine değişikliği için kullana-
cağı belirtiliyor. Hükümeti Abdullah
Gül'den devraldığı yapıyla yürüten
Erdoğan'ın en az 5 bakanı değiştirme-
si beİdeniyor. Vecdı Gönürün Mec-
lis Başkanı olması durumunda Annç'ın
Adalet Bakanlığf na. CemilÇiçek'in
ise başbakan yardımcılığına kaydın-
labileceği belirtiliyor. AKP liderinin
uzun süredrr soğuk olduğu Kültür ve
Turizm Bakanı Erkan Mumcu" yu ka-
bineden çıkarması bekleniyor.
Sağlık sorunlan nedeniyle Devlet
Bakam Güldal Akşit'in yenne İstan-
bul milletvekilleri Nimet Çubukçu
\ eya Haüde tncekara'nın getınlebile-
ceği belirtiliyor. Erdoğan'ın, perfor-
mansını beğenmediği Baymdrrlık ve
tskân Bakanı ZekiErgezeni de görev-
den almasına büyük olasılık tanını-
yor. Yetkileri trrpanlanan Başbakan
Yardımcısı AbdüDatif Şener'in yeni-
den parti yönetimine kaydınlabılece-
ği dile getiriliyor. Erdoğan'ın yanın-
dan aynlmayan ve Başbakanlık'ta ma-
kamı bulunan Adana milletvekili
Ömer Çelik'in kabıneye gırmesine
büyük olasılık veriliyor. Çelik'in,
Mumcu'nun yenne atanması bekleni-
yor. Parti yönetiminde yer alan Nazım
Ekren'inde Şener'inyerine ekonomi
yönetimine getirilebileceği belirtiliyor.
ACÎL EYLEM PLANI TIKANDI
AKP hedefleri
tutturamadı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - AKP hükü-
meti, Acil Eylem Pla-
nı'ndaki hedeflerin yüz-
de 40' ının üzerindeki bö-
lümünü gerçekleştireme-
di. Kamu Yönetimi ve
YÖK yasalanndaki dü-
zenlemelerde AKP hü-
kümetinin uzlaşmaz tutu-
mu, hedeflerin gerçek-
leşmemesinde etkili oldu.
AKP hükümetınin Acil
Eylem Planı tıkandı. Pla-
nın 6 aylık dönemde ger-
çekleştirilmesi öngörü-
len ve "acil işler" bölü-
münde yer alan hedefle-
rinin yüzde 80'i yasama
geçirilirken, "ReformNi-
tetiğindeki İşler" başhğı
altında toplanan hedef-
lerde ise tıkanıklık yaşa-
nıyor. Bu hedeflerin ba-
şında Kamu Yönetimi ve
YÖK yasalanna bağlı
olarak gerçekleştirilme-
si öngörülen projeler yer
alıyor.
AKP hükümetınin,
YÖKYasasfnıözellikle
imam hatip liselerinin
önünün açılması için ge-
tirmesi ve baştan beri ana-
yasaya aykın olduğu sü-
rekli vurgulanan Kamu
Yönetimi Yasası'ndakı
uzlaşmaz tavn, hedefle-
rin gerçekleşmemesinde
etkili oluyor. Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet
Sezer, YÖK Yasası'nda
değişiklik öngören yasa
ile Kamu Yönetimi Yasa-
sı ve "yerei\önetim refor-
mu" ojarak nitelendın-
len 11 Özel Idarelen Ya-
sası ile Belediyeler Ya-
sası'nı iade etmişti.
YÖK Yasası'nın çık-
maması nedeniyle
YÖK'ün yeniden yapı-
landınlması, yeni univer-
site kurulmasının objek-
tif kriterlere bağlanma-
sı, üniversitelerin bölü-
nerek yeni üniversitelerin
kunılması ile üniversite-
lerin idari ve akademik
özerkliğe kavuşturulma-
sını içeren hedefler de as-
kıda bulunuyor.
Bolu
f
da belediyeyiprotesto nöbeti
Bolu Belediyesi'nde işten atüan 117 işçi ve
aileleri, gruplar halinde 24 saat sendikada nöbet
tutuyorlar. Belediye-İş Sendikası Bolu Şube
Başkanı Erdoğan Kefeli, sendika şubesinde
düzenlediği basın toplanûsında, "tşçilerin
sancısı, okullar açıldığuıda daha çok
hissedüecek" dedi. Kefeli, Bolu Belediye
Başkam'nın "Çıkanlan işçilerin listesini sendika
yaptT sözünü eleştirerek
"O Usteyi yapan da o listenin altma imza atan da
Belediye Başkanımız Sayuı Alaaddin Yümaz'dır.
Son giren ilk çıkar prensibine uyulduysa o
zaman soruyoruz: 1001 ve yukansındaki sicil
numaraya sahip işçiler işten aülırken, 1003 sicil
numaraİı kişi neden adandı? Bunun cevabı
kamuoyuna verilmeti" dedL Kefeli, belediye
otobüslerinin özeUeştirilmesini de eleştirdi.
(Fotograf. AA)
VEKHLERFATURALARIÖDEYECEK
'Aileboyu denetime
Meclis el koydu'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - TBMM He-
saplannı İnceleme Ko-
misyonu üyelerinin. Flor-
ya ve Yalova tesıslerinde
aileleriyle konaklayıp har-
cırah aİmalanyla ilgiîi ola-
ya TBMM Başkanlığı el
koydu.
Halkla Uişkıler Daıre-
si'nce yapılan açıklama-
da, TBMM Hesaplanm
İnceleme Komisyonu'nun
19-31 Temmuz tarihlen
arasmda Florya ve Yalo-
va'da bulunan ve Milli Sa-
raylar Daıre Başkanlığı'na
bağlı mekânlarda gerçek-
leştirdikleri ıncelemeler-
de ayniyat sayunı ve he-
sap denetimi yaptıkları
kaydedildi. Açıklamada,
"Denetleme ve inceleme-
ler sırasında ilgili komis-
yon üyeleriile ban miHet-
vçkiDerinin ailelerinin yap-
tıklan masrafların
TBMM Vakfı ya da
TBMM'nin herhangi bir
birimi tarafından öden-
mesi söz konusu değildir.
Komisyon üyelerinin çahş-
malan sırasında masraf-
lanrahşmalartam^mlan-
dıktan sonra bir arayage-
tirilip faturalandırüarak
miDetvekülerine gönderi-
tir. Bu çahşmalarda da fa-
turalar nıilletvekillerine
gönderilecektir" denildi.
Meclis yönetimi, mil-
letvekillerinin yaptıklan
"denetim" için harcırah
alacaklannı da doğruladı.
Çay üreticilerine ödemelerin sürgün sonunda yapılacağnıı söyledi
Erdoğan Rize'de vaatyağdırdı
RtZE(Cumhuriyet)- Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan tatilini ge-
çirdiği memleketi Rize'nin Gü-
neysu ilçesinde dün 5. Handüzü
Yaylası Şenlikleri'ne katıldı. Erdo-
ğan, burada yaptığı konuşmada,
bölgenin sorunlanna değinerek
Karadeniz Sahil Yolu'nun 2005
yıh sonunda tamamlana-
cağını ve çay üreticileri-
ne ödemelerin sürgün so-
nunda yapılacağını söy-
ledi. Vatandaşlardan, ev-
lerini yaparken doğal gü-
zelliğe uygun davranmalarım is-
teyen Erdoğan, "E^erinizi Rize
kültüründeki dede-baba evleri gi-
bi niye yapnuyorsunuz, beğenmi-
yor musunuz? Ben öyle yaptun.
Böyleçirkin,ucube evieriyaparak
inanuı bu güzel Rize'yi mahvedi-
yorsunuz" diye konuştu. Vatan-
daşlann eski tip evlerin yanabile-
ceğini söylemesi üzerine de Er-
doğan, "Yanmaz" dedi. Ilköğretim
ve fen liselerine kalite getirecek-
lerini, 3-5 yıl içinde öğretmen so-
rununu çözeceklerini savunan Er-
doğan, şöyle konuştu: "Üniversi-
telerin eksikliklerinin tamamlan-
• Kizelilerden evlerini 'dede-baba evleri'
gibi yapmalannı isteyen Erdoğan,
yurttaşlann eski tip evlerin yanabüeceğini
söylemesi üzerine 'yanmaz' dedi.
ması için de uğraşıyoruz. Karsta
1995'te fakühe kuruldu ama hâlâ
okul açüamadL Ne öğretim üyesi
ne öğrencivar. Ben sizl aldatan bir
başbakan olmak istemem. Ben
memieketin her yerine, 81 iline de
isterim ki üniversite kuraum. An-
cakdiyeamkiüniversiteyikunluk,
yasasuuMedisten geçirdikama öğ-
retim üyesi yok, bina yok, ne işe
yarar? Sadece ünKersite olsun di-
yeüniversite olmaz™" tlköğretim-
de öğrencilere buyıl da ücretsiz ki-
tap dağıtılacağını anımsatan Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan, yak-
laşık 1.5 müyon dar gelirli vatan-
daşa 1 müyon 200 bin ton
kömür dagıtmayı da he-
deflediklerini anlattı.
17 Aralık'ta AB mü-
zakere sürecinin onayı-
nın alınması halinde Tür-
kiye'nin yeni bir dönem yaşaya-
cağını belirten Erdoğan, "Şu an-
dakoşuyoruz,gece-gündüz çahşı-
yoruz. Amacınuz halkımızm ya-
şam standarduuyüksettmek. Hor-
tumlarkesflmeye başladL Hortum-
cuya giden kesildi, şimdi sahibine,
balka gidryor'' diye konuştu.
CHPIİ SelVİ:
Hükümet
Vanhn
altında
ezildi
ANKARA (ANKA) -
CHP Genel Başkan Yar-
duncısı CevdetSehd, eski
milletv ekili Mustafa Bay-
ram'ın Van'da emnıyeti
basıp uyuşturucu sanığı
oğlu Hamh Ba>Tam ı ka-
çrrması olayı ile ilgili ola-
rak, hükümetın ağzını aça-
cak "mecaB'' olmadığmı
sa\aındu.
CHP'nin Van Rapo-
ru'nu hazırlayan komis-
yonun başkanlığını da ya-
pan Selvi, olaym ardından
geçen süreci değerlendir-
di. Selvi, eski milletveki-
li Mustafa Bayram'ın, Van
Bölge Trafiği basıp uyuş-
turucu sanığı oğlu Hamıt
Bayram'ı kaçırmasımn
çok ciddi ve büyük bir olay
olduğunu vurguladı.
Van'da yaşanan olayda
kimlerin nasıl kullamldı-
ğını devlette iyi bilen ki-
şilerin bulunduğunu be-
İirten Selvi, siyasi iradenin
bunu ortaya çıkarması ge-
rektiğini söyledi. Selvi,
hükümetin olaym ardın-
dan sessiz kalmasını ise
eleştirdi.
Selvi, olayın yargı sü-
recine gırmesinı gerekçe
göstererek konuşmamayı
tercih eden hükümeun, bu-
nun gibi her önemli olay-
da açıklama yapmaktan
kaçındığına işaret etti. Sel-
vi, "ÖnemK olaylarda hü-
kümet ağzını açacak me-
calbulamıyor. Ama işişçi-
ye, çiftçiye geldiğinde en
sert üslupla cevap verme-
yi bilhor. Çeşitü gerekçe-
lerk bu türden olaylann
altında ezüip kahyortar"
diye konuştu.
Selvi, Milli Eğitim Ba-
kanı Hüseyin Çelik'in,
Bayram olayında kendisi-
ni eleştiren Deniz Baykal
aleyhüıe dava açmasını da
değerlendirdi. Selvi. Çe-
lik'ın olaylan saptırmaya
çalıştığını ve açıklamala-
rrnın gerçekçi olmadığını
belirtti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Çakıcı'nın kaçması (kaçınlması) ola-
yının ortaya çıkardığı iüşkiler konusun-
daen beğendiğim uyan şu okJu: "Aman
devletkurumlannıyıpratmayalım. "Tam
yerinde bir uyarı. Gerçekten MİTİ, Yar-
gıtay'ı yıpratacak davranışlardan dik-
katle kaçınmamız gerekiyor. özellikle
MİT kurumumuz çok önemli. Bu kuru-
mun ülkemize ne kadar büyük hizmet-
lerde bulunduğunu en iyi biz solcular
biliriz.
Hakkımızda tam olarak neler yaz-
dıklarını hiçbir zaman öğrenemedik.
Ancak 12 Mart 1971 askeri darbesi sı-
rasında yargılanırken, içimize soktuk-
ları ajanlar bizim ülkeyi bötüp parçala-
mak üzere olduğumuzu saptamışlar-
dı. Türkiye, 12 Mart öncesi bir uçuru-
mun kenanndan uçmak üzereyken
MtTelemanlannın raporlan sayesinde
kurtarılmıştı. Bu arada operasyonlar
sırasında bilgi alabilmekiçin büyük fe-
dakârlıklara katlanmışlar, uyku, durak
bilmeden bizleri konuşturabilmek ıçin
günlerce gözümüz bağlı iken başımız-
da beklemişlerdi. Arada bir gerçeği
söyletebilmek için bizleri "dövmek",
"Filistin ashsına asmak", "falakayaya-
'Devletin Kurumlannı Yıpratmayalım'
f;OTiaA-"zorunda kalmışlardı. Hatta, ba-
zen o kadar zor duruma düşmüşlerdi
ki, bazılanmızı konuşturmak için "jop
sokmak" gibi eylemlere de başvurma-
yı gerekli görmüşlerdi.
Bu memlekette, solcular yüzünden
binlerce sayfa dolusu rapor yazmak
zorunda kalmışlardı. Devlet içine sız-
mış binlerce solcuyu kurumlanna ra-
por edebilmek için ne büyük zorlukla-
ra katlanmışlardı. Kurumun, 12 Eylül
1980 askeri darbesi öncesindeki hiz-
metleri de anlatılmakla bitmez. Tabii
bu arada MlT'in bu fedakâr çalışma-
larını en iyi mahkemeler anlamışiardı.
Bir mahkeme, "işkence altında" büyük
fedakârlıklarlaalınan ifadeleri reddeden
solculara şu dersi vermişti: "Işkence-
nin gerçeği söyletmek için mi, yoksa
eziyet etmek için mi yapıldığı konusu
net değildir. İşkence altında alınan ifa-
deler gerçeği yans/t/yorsa, mahkeme
bunlan kullanacaktır." Işte size yıpra-
tılmaması gereken kurumumuzun ör-
nek tutumu!
MİT, bu fedakâriığını her dönemde
sürdürdü. Yıllarca, solculann yurtdışı-
na çıkıp Türkiye aleyhinde propagan-
da yapmalannı engellemek amacıyla
Içişleri Bakanlığı'na raporlaryazdı. Bu
raporlar sayesinde Ruhi Su, Aziz Ne-
sin gibi "devlet düşmanlan" yurtdışı-
naçıkamadılar. Düşünüyorum da, MİT
elemanları daha ne büyük hizmetler-
de bulunmuşlardı. Birçoğunu hâlâ biz
cahil solcular bilmiyoruz bile...
Alaattin Çakıcı sorununa da bu açı-
dan bakamaz mıyız? Alaattin Çakıcı'yı
yaban ellerde eyleme göndermek için
ona pasaport temin etmek az feda-
kârlık mıdır? Yavuz Ataç, "Biz onlan
ellehnden tutup sınırdan geçiyorduk"
derken bir büyük hizmeti ifade etmiş
olmuyor mu? Çeşitli cinayetlerden ara-
nan ülkücülerin yeniden 'Vafan hiz-
meti"ne kazandırılması için MİT'in çok
emek verdiğini ancak Susurluk'tan
sonra öğrenebildik.
• • •
Yargıtay'ın ve yargı kurumlannın yıp-
ratılmaması da, üzerinde durulması
gereken önemii bir konu. iyi ki bu son
skandal patlak verdi de, bu gerçeğin
ifade edilmesi olanağı doğdu. Yargıtay
Başkanı Eraslan Özkaya çok ciddi
bir konuya temas etti: "Ben görüşecek
olsam MİT Başkanı Şenkal Atasa-
gun'/a görüşürüm" dedi. Gerçekten
de şimdi Yargıtay Başkanı gidip MlTten
bir daire başkanıyla neden görüşsün
ki? MİT Başkanı'yla Yargıtay Başkanı
görüşür. Zaten Özkaya'nın söylediği-
ne göre, bu iki kurumun çeşitli yetkili-
leri sık sık da görüşüyoriarmış.
Görüşmesinlermi, tabii ki görüşsün-
ler. Yargı kurumlarımız istihbaratfaali-
yetlerinden yarariansın. ömeğin Do-
ğan Öz cinayeti davasında bu alışve-
riş gerçekleşmiş miydi? Mahkemenin
Ibrahim Çiftçi hakkındaki ısrarlı kara-
nna rağmen Askeri Yargıtay Genel Ku-
rulu'nun Çiftçi'yi idam yerine beraat
ettirmesi nasıl açıklanabilir? Belki de
MİT'in ya da devletin başka istihbarat
kurumlannın bizim bilmediğimiz bilgi-
leri sayesinde Doğan öz cinayeti da-
vası kapatılmış oldu. istihbaratın yar-
gıya hizmetleri olmasa belki de biryar-
gı faciası ortayaçıkacaktı. Ibrahim Çift-
çi idam hükümlüsüyken kendisinin tah-
liye edilip yurtdışında eylemde kulla-
nılmak istendiğini söylemişti. Bu tek-
lifi acaba hangi devlet kurumu yap-
mıştı? Ancak yargıyla istihbarat işbir-
liği böyle bir hizmetin yapılmasını sağ-
layabilirdi.
•••
Deniyor ki, emniyetle MİT birbirine
girdi, bütün bu olaylar açığa çıktı. Biz
yurttaşlar hiç üstümüze vazife değilken,
Çakıcfnın bazı MlTyetkililerinden des-
tek aldığını, mahkemeterin, yargı kurum-
lannın bu iş için harekete geçirildiğini
öğrenivermiş olduk. Ne gereği vardı?
Şimdi bu kurumlar yıpranacak ve bir
daha böyle önemli "vatan hizmeti"ri\
yapamayacak hale gelecekler. Ger-
çekten acı.
"Devlet kurumlannı yıpratmak" iste-
yenlerin, bu son skandali kullanması çok
acı verici. Keşke bu günleri görmesek,
bu olanları öğrenemeseydik. Su uyur
düşman uyumaz.
ERDAL ATABEK
24 Saatlik Yaşam...
Günü gününeyaşamak, kolay bir yaşam biçimi-
dir.
Dünsüz ve yannsız bir yaşam.
Gamsız, tasasız, sorumsuz.
Ya günlük yaşam sıradanlığında 24 saat geçir-
mek, ya da 'Bugün değişik ne yapalım?' arayışın-
da oyalanmak.
Başkalannın yaşamında kendi yaşamını unutmak.
Düşünmemek, aldırmamak, zaman geçirmek.
Günümüz insanının yaşam biçimi böyle kurgu-
lanıyor.
Ama bu sıradan görüntünün arkasında çok baş-
ka hesaplar var.
'Günü yaşamak' ideolojisi boşunayaratılmıyor.
Boşaltılan geçmişin yerine 'Satın al, değer ka-
zan' sloganı yerleştiriliyor.
Silinen geleceğin yerine de yeni bir yazı konu-
yor: 'Bekleme, şimdi yaşa.'
Geçmişle geleceği bugünde birieştiren bir ide-
olojidir bu.
'Bekleme, satın al, değer kazan, şimdi yaşa.
Görkemli alışveriş merkezleri boşuna yapılmıyor
Insanlar buralara boşuna koşmuyor.
Artık sabırlı olup beklemek ahmaklık sayılıyor.
Artık kazan mak için çaba harcamak enayilik olu-
yor.
'Bekleme, satın al, değer kazan, şimdi yaşa'.
Geçmişin yok, geleceğin de yok.
Şimdi var, bugünün var, 24 saatin var.
Kredi kartlan borçlan katrilyonlara ulaşıyor.
Insanlar adres değiştiriyor, kimlik değiştiriyor,
kaçıyor.
insanlar yalnız ahşverişle mutlu oluyor.
'Onun var, benim de olacak.'
'Neyi bekleyecekmişim, bugünü yaşamam ge-
rekiyor'.
'Âlırım, nasıl alırsam alınm, onlar nasıl alıyor.'
'Kartla alınm.
Ideoloji sesl'eniyor: 'Kartla a/', 'taksitle al', 'ya-
nında bunu da götür'.
Insanlar kartla alıyor, taksitle alıyor, yanında bu-
nu da götürüyor.
Kredi kartı, çağın ekonomisinin mucize buluşu.
Tüketim, insanlann yeni tanrısı, büyük merkez-
ler yeni tapınaklar.
Nedenini düşünmeyeceksin, bu yasaklanmıştır.
Nasılını düşünmeyeceksin, bu yasaklanmıştır.
'Sonra ne olur?' demeyeceksin, yasaklanmış-
tır.
Toplumlan, dünyanın geleceğini, insanları dü-
şünmeyeceksin, yasak.
Başkası seni ilgilendirmeyecek, yasak.
İnsanlann dahaözgüroldukları, büyük biryalan.
Insan, hiçbir çağda bu denli yasaklı olmamıştı.
Bir 'bilinç bulandırması' yaşanıyor.
Sormayan, düşünmeyen, tartışmayan insan yı-
ğınları.
Sürüleştirilen insanlık.
'Şimdi ne yapalım?' bunalımında kemirilen bir
yaşam.
Insan tüketiliyor, insanlık tüketiliyor.
Insanı yeniden üretmek gerekiyor.
Insan düşüncesini, insanca duygulan yeniden üret-
mek gerekiyor.
Insanın insanca iletişimini yeniden üretmek ge-
rekiyor.
Yaşamı yeniden tanımlamak gerekiyor.
Yeni bir dünyayı yaratmak gerekiyor.
Anlamları yeniden bulmak gerekiyor.
Yasakları kaldırmak gerekiyor.
özgür insanı yeniden kurtarmak gerekiyor.
Insanlığın önündeki görev bu.
e-mail:erdalatak@superonline.com
faks:0212 5139O98
Dicle Üniversitesi
Eski öğrenciye
disiplin cezası
MAHMUTORAL
DhARBAKIR - Di-
yarbakır'daki Dicle Üni-
versitesi'nden 2 yıl önce
mezun olan Burhan
Ekinciye "öğrencinin
hal ve harekeüerine uy-
nıa> an davranışlar için-
de olduğu" gerekçesiyle
uyan cezası verildi.
DÜ Fen Edebiyat Fa-
kültesi sosyoloji bölü-
münden 2 yıl önce me-
zun olan Ekinci, öğren-
ciyken 6 Kasım 2002 ta-
rihinde YÖK'ü protesto
eyleminde gözaltına alın-
dı. Dıyarbakır DGM'ce
serbest bırakılan Ekinci
hakkmda YÖK Öğrenci
Disiplin Y'önetmeliği'nin
13. maddesi uyannca so-
ruşturmabaşlaûldı. Ekin-
ci, aynca katıldığı eylem
nedeniyle "izinsizgöste-
riye kaülmak" ve "dev-
letmabnazararvennek"
suçlamalanyla iki ayn
davadan yargılandı. Ekın-
cı, "devlet maona zarar
vermek" suçlamasıyla
açılan davadan beraat
ederken "izinsiz gösteri-
ye kaûlnıak" suçundan
1 yıl 6 ay hapis ve 142
miryon lira da para ceza-
sına çarptınldı.
Mahkeme, Ekinci "nin
cezasım 5 yıl süreyle er-
teledi. Davanın sonuç-
lanması üzerine üniver-
sitedeki disiplin soruş-
turması gündeme alındı
ve Ekinci'ye disiplin ce-
zası verilmesı kararlaştı-
rıldı. Ekinci, üniversitey-
le hiçbir ilgisi kalmama-
sına karşın yargıya gide-
ceğini söyledi.
Diyanet'ten 'eğitim' hutbesi:
'Engeller kaldınlmalı'
ANKARA (ANKA) -
Diyanet Işleri Başkanlı-
ğı, yeni eğitim ve öğre-
tim yılına girerken cami-
lerden okutacağı hutbe-
de, erdemli nesillerin ye-
tişebılmesi için, kız ya
da erkeklerin önündeki
eğitim engellerinin kal-
dınlması gerektiğini be-
lirtti.
Him öğrenmek için za-
man. mekân, yaş sınırı
olmadığı ifade edilen hut-
bede, İslam dininin er-
kek ve kadın herkesin
beşikten mezara kadar
ilirnle iç içe olmasuıı is-
tediği dile getiriliyor. Hut-
bede, "Dinirnizceilimöğ-
renmekibadetoiarakka-
bul edUmiştir" denilir-
ken nesillerin iyi eğitim
almalannınve ahlakhye-
tişmelerinin haklan ol-
duğu \iirgulamyor. Yeni
eğitim ve öğretim yıhna
girerken çocukların ve
gençlerin, eğitim ve öğ-
retim haklannın bir kez
daha hatırlanması gerek-
tiğine değjniliyor.