Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 19 MAYIS 2004 ÇARŞAMBA
DİZt
Beyrut, Şam ve Amman 'a gittiL Savaşların, iç savaşlann
ortasındaki kentlere. Beyrut, hâlâ 25 yıllık iç savaşın
yaralarım sarmakla meşgul. Amman, çözülmeyen,
çözülemeyen bir sorunun Filistin sorununun yanı başında
ayakta durmaya çalışan bir ülkenin başkentL Şam, yeni ve
genç bir cumhurbaşkanıyla ABD baskısına direniyor.
Doğu Konferansı gezimizin bu kez hedefi Liibnan, Ürdün
ve Suriye deki aydınlardu Onlarla, bu bölgenin geleceğini
konuştuk. Bir araya gelip nasıl bir ortak zemin
oluşturabileceğimizi gözden geçirdik.
SAVAŞLARIN
ORTASINDA
ÜÇ KENT
•Beyrut-Amr
ORALÇALIŞLAR-1-
Kendi topraklannda
sürgünbir halk
Vaat edilmiş topraklardan
zorla çıkartılan Filistinliler
sığınaıklan hiçbir ülkede
halâ yurttaşlık hakkı
kazanamaaı
• Lübnan zengm bir ülke,
Filistinliler yoksul. Şatila'da
yaşayanlann çoğunu 1948
yılında "Vaat edilmiş
topraklar"'dan zorla sürülenler
oluşruruyor. Daracık sokaklan,
1 kilometrekare alanıyla
Şatila'da 1948 yılında lObin
kişi yaşarken şımdı bu sayı 16
bine çıkmış. Filistinliler 50 yılı
aşkın bir süredır. bu ülkenin
yurttaşı olamamışlar.
U
rdün'un Nebo Tepesı'nde-
yız Musa'nınoldüğüneına-
nılan bir yer burası. Yerden
800 metre yükseklıkte. Aşağıda Ölü
Denız gönilüyor tlensı îsrail Ra-
mallah'a. Betlehem'e çokyakın. "\fc-
at edilmiş topraklar" ayaklanmızın
altında uzanıyor. 6. yüzyıldan kalma
bir kıhserun mozaıklenndekı renkler
gözumuzu alıyor Nebo Tepesı ya da
Nebo Dağı. Ürdün" ün başkentı Am-
man'a 30 kılometre kadar uzakhkta-
kı Mabada kentının sınırlan ıçınde
lncil'de sözü edılen Mabada şımdı
küçük bir kasaba görunümünde
Beyrut'un orta yennde Filistin mül-
tecı kampı Şatıla"da>ız 11 yıl önce
ne kadar yoksulsalar hâlâ o kadar
Beynıt'ta Fiüstinli mültedkrin yaşadığı Şaüia'ıun sokaklannı öldürüJen Hamas Bderi RantisTnin fotoğraflan kapbyor.
yoksullar. Filistin sı\il toplum örgüt-
lennin başkanı Kasım Ayna, Şati-
la'da îsrail Başbakanı Şaron'un 22 yıl
önce 2 bın 500 Fılıstınlıyı öldürdü-
ğü yerde bızı karşıladı. Öldürülenle-
nn anısına çıçek bıraktık.
Lübnan zengın bir ülke, Fılıstın-
lıleryoksul Şatila'da yaşayanlann ço-
ğunu 1948 yılında "Vaat edilmiş top-
raklar"dan zorla sürülenler oluşru-
ruyor. Daracık sokaklan, 1 kılomet-
reİcare alanıyla Şatila'da 1948 yılın-
da 10 bın kışı yaşarken şımdı bu sa-
yı 16 bıne çıkmış. Filistinliler 50 yı-
lı aşkın bir süredır. bu ülkenin yurt-
taşı olamamışlar. Çalışma haklan
yok, mülk edinme haklan yok. Fi-
İıstinliler Arap ülkelen ıçinde eğitı-
mı en yüksek olan halk
Arap ülkelennın çoğunda "Vaat
edilmiş topraklar"dan süruhnuş Fı-
lıstınlıler yaşıyorlar. Ürdun'ün nüfiı-
sunun yüzde 70'ıne yakınını Filis-
tinliler oluşruruyor Urdün aslında
bir Filistin ülkesı. Kutsal kıtaplarda
da öyle yazıyor. Fılıstınlılenn bu ül-
kesınde Haşımı hanedanından bir
kral bulunuyor. Ingılizler yıllar önce
Fılıstınlılere, Fılıshnlı olmayan bir
krah uygun görmüşler.
Beyrut'un "yasak" mahallelennden
bınne gıdıyoruz. Gün boyu Hızbul-
lah'ınlıden Seyit Hasan Nasrallah'la
göruşme ıhtımalımızden söz edıldı.
Ancak nerede ne zaman görüşeceğı-
mız bellı değıldı. Akşam vaktı haber
geldı, Hızbullah'ın egemenlığındekı
mahallelerden bınsine gıttık. Bura-
ya gıren bütün yollar demır kapılar-
la kapatılmıştı Bu bölgeye yaban-
cının gırmesı mümkün değıldı Tam
anlamıyla bir kurtanlmış bölgede
yaşıyordu Hızbullah.
Lübnanlılar 1975'te başlayıp 1990
yılında bıten savaştan çok acı çekmış-
lerdı Lübnan'ın güney ucu Îsrail'e
komşuydu. Bir tarafi Ürdün. bir tarafi
Sunye. Lübnan yönehmı üzennde
Suriye'ninher zaman büyük bir ağır-
lığı oldu. Bu ağırlık günümüzde de
sürüyor.
Hizbullah'ın siyasi ve askeri lideri Seyit Hasan Nasrallah'ın referansı molla rejimi
DemokrasL, aıııa Iran kadar
;ezımizın belkı de en
• önemlı görüşmele-
nnden bınsını Hız-
bullah'ın siyasi ve asken lı-
den SeyitHasan Nasrallah'la
yaptık. Bızi neftı renklı kı-
yafetlen olan üç günlük sa-
kallı gençler karşıladılar.
Kulaklarında telsızlere
' bağlı alıcılar olduğu gö-
ruluyordu Bıryerlerden
aldıklan talımata göre
, hareket edıyorlardı.
„ . . . VT „ . Bızıoncebırbinanın
Seyıt Hasan Nasrallah
Nasrallah cüppesıyle göründü. Erkeklenn el-
leraıı sıktı, kadınlara selam \ermekle yetın-
dı. Lübnan'mheryerinde fotoğraflannatamk
olduğumuz Nasrallah fotoğraflanna göre da-
ha gençtı. Ikı serçe parmağında yuzük ve ko-
lunda parlak bır saat göze çarpıyordu.
Bol şekerlı çaylann ardından Nasrallah tam
üç saat konuştu. Sorulara o kadar uzun ce-
vaplar \erdı kı, bırçok soruya zaman kalma-
dı. Işte Nasrallah'ın sövlediklen:
"Bizi, özelikle mekânımızda ziyaret eden
kardeşlerime ve bacılanma teşekkür ediyo-
rum. Ilk defa çeşitli görüşlerden oluşan bir
TürkiyeK grup bölge sorunlannı bizlerie konuş-
tedi ABD, BM'ye baskı yaparak seçim orta-
numnolırmdıgıfîkrini kabul ettirdi. Eğer ABD
kendisi açısmdan bir garanti görse bunu ka-
bul ederdL Gerekçderi kaos ortanu. Üç ay ön-
cesine kadar Irak'uı önemli bir kesiminde si-
lah dahi sıkılmamıştL Kaosa kendileri neden
oldular. Azmlıklara çok aşın haklar verdüer.
(Burada Kürtlen kast edıyor ) Bu yolla bir çö-
züm mümkün değiLEkonomik dunım, Sad-
dam döneminden daha kötüye gitti. Binlerce
devtetw ordu nıensubu işten çıkankfa. Irak hal-
kının tanıamı. Barzanı ve Talabanı dışmda
kimse işgali istemiyor. İşgale karşı direniş için-
de bazılan süahh. bazılan siyasi mücadeieyi ter-
tma aldılar. San-sıyah Hizbul-
lah bayrağı \e kırmızı-yeşil
Lübnan bayraklannın yan ya-
na durduğu gınş yennde bek-
lerken kadınlann gelmesuıı ıs-
tedıler. Onlan ayn ve sıkı bir
aramadan geçırdıklennı sonra
oğrendık. Hızbullah bayrağın-
da şunlar yazıyordu: "Onlar
Allahın seçtigj insanlanhr. Ga-
Bp geleceklerdir_. Onlarla Allah
yolunda savaşın. Allah sirin el-
İerinizleonlan cezalandıracak-
tirT
Fotoğrafçekme yasağı
Fotoğraf çekemeyeceğımızi,
gorüntu alamayacağımızı, ken-
dılennın göriişmelennı kayde-
deceklennı \ e ertesı gün bıze
ulaştıracaklannı soyledıler Söy-
ledikleri doğru çıkmadı. Nas-
rallah'la yaptığımız görüşme-
yı gorüntüleyemedık \e fotoğ-
raflan da alamadık
Defter \e kalem dışındaki
bütün eşyalanmızı bırakarak
korumalann kılıdıyle çalışan
bır asansöre bmip 4. kata çık-
tık. İkı apartman odası büyük-
lüğünde uzunca bır salona alın-
dık Yerlerde fabrika halılan
serilıydı. Sıra sıra koltuklara
oturup Nasrallah'ı beklemeye
başladık Nasrallah "ın otura-
cağı koltuğun önünde bir mık-
rofon dunıyordu Bır kamera-
man da görüntü almak ıçın kö-
şede beklıyordu.
şam'da hayat
Sume'de Baas Partisinin egemenligi
sürü\or. Nüfusun >üzde 14'ü
Hıristiyan. Bu farklılık Şam'ın görünen
\üzünü zenginleştirijor. Sur içi Şam'da
her taraf küçük a\aznıalarla dolu.
Shaset Surive'de tehlikeli bir iş. Son
günkrde devletten bağunsız öğrenci
dernegi kuranlann ruruklandıgı
anlatıhvor. En zararsızı kafelerde
oturup aşktan söz ermek dhor gençler.
Yıkıntılar iç Sava$ın Anısı
Be>Tut'un herhangi bir yerinde, aniden
karşınıza bir yıkınn çıkabilir. 1975-2000
yılları arasında Nlüslünıanlada
Hıristhanlar arasındaki iç savaşta 150
bin kişi öldü. On binlerce insan Bevrut'u
terk erti. Binlerce bina içinde oturulamaz
hale geldi. Beyrut şimdi yeniden inşa
edilhor. Bomba ve kurşun deükteri
kapatılmaya, yaralar sanlmaya
çaişılr>or.
Humeyniresmibaş köşede
Nasrallah "ın oturacağı koltuğun arkasında-
ki duvarda ıkı fotoğraf asılıydı Bır çerçeve-
nın ıçınde Humeyni ve îran'ın şımdıkı dını lı-
den Hamaney'in fotoğraflan yeralıyordu. Dı-
ğennde ıse Nasrallah'ın fotoğrafı. Israıl'in öl-
dürmek ıçın her yerde aradığı Seyit Hasan
nıak için bura\a geldL Bundan çok memnon
oluyoruz.
Irak'ta olanlar tam anlamıyla bir işgal.
Irak'taki halk kitielerinin bunun işgal olduğu-
nu anlamalan için zamana ihth aç \ardi. Ora-
ya demokrasi getirilmesi için önce serbest se-
çimlerin \ apdması gerekir. Seyıt Sistanı (Şii li-
der)ABD'hîerden serbest seçim yapdmasını is-
cih edhor. ŞiOerin direnişte geç kalmasınm ne-
deni Saddam döneminde çok ezilmiş olnıala-
nydL Askeritecriibeleri yokru. Şülerin bir kıs-
mı da ABD'nin tutumunu bekliyordu."
'İntihar eylemlerinde ABD parmağT
Nasrallah Irak'taki bazı eylemlenn arkasın-
da ABD parmağı olacağını düşünüyor: "Ba-
zı Vahhabi ve Selefi gruplan (bütününü suçla-
rruyorum) Irak'a dışandan geti>orlar. Bu grup-
lar ABD'ye karşı fiilen direnmi\orlar. Bazı
yerlere saldınlar düzenledilerveABD bundan
çok memnun kaldL Büieşmiş Milleder Tem-
silciligi'ne, NecePe ve Kazimiye'ye >
r
apüklan
intihar saldınlan ve Aşure günündeki bomba-
lamalar tam anlamıyla provokasyon niteta'ğin-
de. Irak'ta pohslere yönelik intihar saldınlan
düzenlediler. Irak polisinin çoğunluğu direni-
şe sempati) le bakı> orlar. hırsızbk, yağmacüık
gibi olayiarda düzeni saglıyorlar. BM binası-
na saldın kimin yararuıa? Ulusal liderlere ya-
pdan saldınlan Idm ister? Bu bonv-
; balamalan yapan gruplann ABD
ile ilişkisi olduğunu düşünüyoruz.'"
Mollarejimidemokrasisi
Nasrallah'ın demokrasi konu-
sunda sorduğumuz sorulara \er-
diğı cevap ılgınçtı. Demokrasıyı
sa\ımduğunu söylüvordu kı . Bu
demokrasının tıpkı fran'dakı mol-
la rejıminde olduğu gibi Islama re-
feransh olduğunu \e îran'dakı gi-
bi olacağını belırttı. Yanı Islama uy-
gun olanlar demokrasiden(!) yarar-
lanacaklardı.
Işte Nasrallah'ın söylediklen-
"Lübnan'da bütün ötekileri tara-
yoruz. (Lübnanı nüfusunun yüz-
de 35'ı Hınstıyan.) Farkh dini ve
siyasi görüşlere sahip olmak bir
araya gebnemize engel değSdir. Hiz-
bullah'ın temel işi direniştir. Dire-
niş sırasında liderlerimiz eşleri ve
çocuklanyla şehit oldular.
Lübnan'da shasal çoğunluktan
\ana\iz. Ötekinin yok edilmesini
istemeyiz. Listelerinıizde seçimlere
katılan ada\lann bir kısnu bizim
ü\enıiz değil. Seçimlerde (bız ora-
dayken yerel seçimler yapıldı) ka-
dnilan listelerimize koyduk. Böl-
gemizde ilk defa bir kadın mühen-
dis belediye meclisine girdL Lüb-
nan bir Doğu tophımu olduğu için
kadın aday bulmakta zorluk çeld-
yoruz.
DemokrasihaDdarm kendiyöne-
timlerini kendilerinin seçmesidir.
Bazı tslami harekeüer demokra-
| siylesorunlular.Demokrasrvekar-
şılar. Bu yanlışür. Yasama hakkı
miüetin hakkıdır. Biz tslamcı olarak denıok-
rasidenyanayız,tabö ki Islama uygun ohna kay-
drvla. İran örneğini uygun bir örnek olarak
görüyoruz."
YARIN: DÜRZİ LİDER CANBULAT
VE Şİİ LİDER FADLALLAH
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
Dünyayı Kandırmak
Dünya çok savaş hilesi gördü. Savaşlar strateji
ve taktıklerle, yani bır tür hileyle kazanılıyor. Şu
günlerde pahalı yapım filmı gösterilen Troya sava-
şı da surları bır tahta at hilesıyle aşan Aşil'ın Hek-
tor'u nasıl yendiğınin hıkâyesıdır.
Doğru ya da değil. ama kazanılan zafere uygun-
dur; Mustafa Kemal'ın Kurtuluş Savaşı'nın tayın
edicı son muharebesınden sonra "Şimdi Hek-
tor'un öcünü aldım" dediği nvayet edilir.
Şımdı ıse savaşlar teknık üstünlükle kazanılıyor
ve hileler de savaş meydanmda değil, Birieşmiş Mil-
letler salonlarında bütün dünyaya karşı ve bütün
dünyayla alay edilerek yapılıyor. Herhalde unutma-
dık; ABD, saldırabılmek ıçın, Irak'ın kıtle ımha sı-
lahlarına sahip olduğunu, atom sılahlan gelıştırdı-
ğıni ıddıa etmıştı. Koskoca ABD'nin Dışışlerı Ba-
kanı tüm dünya ülkelennın temsılcilennın önunde,
tüm TV kanallarının naklen yayımladığı bir Guven-
lik Konseyi toplantısında Irak'ın gezicı biyolojik-kim-
yasal silah fabrıkaları kurduğunu öne sürüp şema-
laria gösterı yapmıştı.
Uydurma kanrtlarla başlatılan ışgalde binlerce Irak-
lı öldüriıldü. Kıyım sürüyor. Dışişlen Bakanı ise "Ya-
nılmışız, aslı yokmuş, CIA raporları yanlış çık-
t" dıyor.
• • •
Bu kadar da değil.
Işgalcinın gaddarlıkla eğrtilmiş, emir almış asker-
lerı ışkencenın türlüsünü savaş esırlerı üzerinde
denedıler. Işkencenın sürüp gıttığinden herkes
emındir Çünkü "işkence yapın" emn Beyaz Sa-
ray'dan. Pentagon'dan gelıyordu. Dırenışı kırmak
için başvurdukları zulümden şımdı nıye vazgeçsın-
ler ki? Yenı bır yalanla pekâlâ ışlerine devam eder-
ler.
Işkencecılerin başı hem itiraflarla, fotoğraf ve
filmlerle kanıtlanmış ışkencelenn yapıldığını kabul
ediyor hem de yüzsüzlüğu tarıhe geçırıyor "De-
mokrasilerle diktatörlükler arasındaki temel
fark, özgür ülkelerin bu tür olaylarla yüzleşe-
bilmesidir" dıyebılıyor.
Siz hiç böyle demokrasi tarrfi duydunuz mu?
Demokrasi, işkence yapılmayan değil, işkence
yapılan ve işkence yapıldığı kabul edılen ülkeymış.
Bütün dünya da seyredıyor bu rezılliğı.
Bır başka ve sessızce onaylanan rezıllık ise iş-
kenceye uğrayan Iraklı savaş esırlerine "mah-
kûm", "terörist" denılmesidir.
Neden mahkûm bu Iraklılar?
Ülkelennın ışgalıne dırendikleri için mi hüküm
giydiler?
Hangı mahkemede yargılandılar, hangi yargıç
mahkûm erti onlan?
Bu savaş esırlerine TV kanalları, gazeteler han-
gi hakla "mahkûm" dıyebıliyor? Neden hıç kim-
se ıtiraz etmiyor bu rezillığe?
Nasıl oluyor da ülkelerini savunan direnışçilere
"terörist" denilebilıyor?
Hiç utanma kalmadı mı dünyada?
• • •
Hayır, besbelli kı, yüzsüzlük dalga dalga yayıl-
mış, asıl olarak Ingiltere'ye karşı kazanılrnış bır kur-
tuluş savaşının muzaffer ülkesı olan Türkıye'yı de
egemenliğıne almıştır. Ülkemızde de teslımıyetçı-
lik egemen görüş halıne gelmıştır. "Ne yapalım,
başka çare yok, ABD bu yüzyıhn egemenidir,
boyun eğmekten başka yol yoktur" dıyenler
medyaya hâkimdirler.
Çağımızın bu zorbalığına karşı çıkanlar kelime-
lenn ve sürüp giden bır yanılgının üzennde ısrarla
durmalıdıriar. ABD emperyalızmi, Yeni Dünya Dü-
zeni'nin tüm ülkelerde, tum kıtalarda egemen ol-
ması için, tüm bilgısi, teknığı ve zorbalığı ıle cep-
heye çıktı. Yakında cepheyı daha da genışletecek,
yeniden muttefik arayışına ginşecektır. Yenı Dün-
ya Düzeni, kendisını uzun bır süre dizgınlemeyi
başaran sosyalist dünyayı yenılgıye uğratmış, böy-
lelikle zıncırlerınden boşanmış vahşi kapıtalızmin
adıdır.
Bu canavarın yeniden dızgınlenmesi, neye kar-
şı mücadele edıldığınin iyıce anlaşılmasına bağlı-
dır. Burada söz konusu olan yalnızca ülkelenn iş-
galcılerden kurtarılması değıldir. Direnişçiler ve Irak
halkı, ABD'nin Irak'tan çekildıği gün, geçmişi ara-
tacak bir düzenın ülkelenne egemen olduğunu ve
ABD'nin de hiçbir yere gitmedığini görecekler.
Bizım ülkemızın de geleceğı tehlıkededır. "Ya
boyun eğ ya da sonuçlarına katlan" şantajı
ABD'si. AB'sı, NATO'su, IMF'sı ile Türkıye'nın de
başındadır. Bu nedenle de aklımızı başımıza dev-
şınnenın zamanıdır. Geçen yüzyıhn yanlışı. bağım-
sızlıkla sömurü sıstemını bırbırinden ayn görmek-
tı. Doğru olan, ustumüze çullanmış olan sıstemin
içerde ve dışarda yenılgıye uğratılmasıdır
Bu yüzyılda Hektor'un öcünün alınmasının baş-
ka yolu yoktur.
e-posta:guray.oz a cumhurtyet.com.tr
68'liler Birliği Vakfı
DAYANIŞMA YEMEĞİ
Her \ıl düzenledığımız geleneksel dayanışma
yemeğını bu yıl
"2004 YAZ BULUŞMASI"
adı altında gerçekleştrnyoruz.
Daveüyeler
Cumhuriyet Kitap Kulübü'nden de sağlanabilır
İZLENCE:
19.00 Açılış Kokteyb
Açıhş Konuşması İLR4N SELÇUK
20.00 Yemek
21.00 Değışık Müzık Dınletısı
Tarih 23 Mayıs 2004 Pazar
Yer • ALEGRİA
Latın. Jazz. Blues. Clup
Adres Tomtom Vlah. Akarsu Sokak
No 1-2,4-5 Galatasaray
(Galatasaıay Yapi Kıedı Kültür Merkea arkası)
ÜetişimTel:0532
0532 281 54 54