14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10 NİSAN 2004 CUMARTESİ 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr Sarı-Lacivertliler, hakem hatalannm ön plana çıktığı maçta tek gole boyun eğdi 'yi Rize durdurduÇ. Rizespor: 1 - Fenerbahçe: 0 STAT: Atatürk (Rize) HAKEMLER; Cem Papila (3), H. Osman Yavuz (5), Nihat Mız- rak (2) Ç. RİZESPOR: Murat Şahin (6), Cem Baki (6), Kürşat (7). Ah- met (5), Serkan (6), Zafer (6) (dk. 76 Murat Sözkesen 3), Mus- tafa Korav (5), Şener (7), Ünal (6), Okan (6), Saffet (7) FENERBAHÇE: Volkan (4), Ali Guneş (3), Fatih (3), Luciano (3), Petkov (3) (dk. 70 Rebrov 3), Serhat (3), Aurelio (4), Ümit (5), Tuncay (5), Nobre (4), Hooıjdonk (4i GOL: Dk'87 Saffet SARIKARTLARJ Luciano, Serhat (Fenerbahçe) VEYSEL RALKAYA RİZE - Fenerbahçe Rıze'de kayıp... Şampiyonluk yanşındaki puan farla üstünlüğünü Rıze'de de sürdürmek isteyen San - La- civertliler 87. dakikada Saf- fet'in golüne engel olamayınca altın değerinde 3 puan kaybet- ti. Ilk45 dakikada F Bahçe'nin gol noktalanndaki ataklarının. Karadeniz ekibinin savunma- sında eridiğini izledik Hiçbir oyuncunun bireysel olarak ön plana çıkmadığı bu bölümde F. Bahçe'nin orta sahası, forvete gereklı desteği vermedi. Ç. Ri- zespor ise elinden geldiğince mücadele etti ama ataklan so- nuçsuz kaldı. 1. dakikada Saf- fet'infrikikibarajdan döndü.4. dakikada Mustafa Koray'ın sert şuru dıreğin dibmden auta çıktı. 15. dakikada SafFet'in vu- ruşunda kalecı Volkan başan- hydı 20 dakikada Tuncay, atı- lan ara pasla defansın arasın- dan ceza sahasının içine sızdı; attığı golü hakem Papila ofsayt gerekçesiyle saymadı. 32 dakikada Aurelio'nun sert şutu üstten auta gitti.37. dakikada Ümit'in sağdan yap- tığı ortaya Hooijdonksert vur- du Topkalecı Murat Şahin'in ellennden sekıp üst dırekten döndü. 45+2'de ise Zafer. ka- leciyle karşı karşıya kaldığı po- zısyonu değerlendıremedı. Ilk yandaki görüntü buydu Ikinci bölümde Ç. Rizes- por'un birkaç tehlikelı atağı vardı; bunlardan birinde de 87. dakikada golü buldu F. Bahçe ise dağınık bir görüntü çizdi, çok önemlı 3 puanı Atatürk Stadı'nda bıraktı.65. dalükada Ünal, San - Lacivertlı 5 futbol- cuyu ıpe dızer gibi geçti; orta- sını Saffet altıpas üzerinden gole çeviremedi. 77 dakikada Serhat. topu 30 metre kadar sürdü. Bu futbolcunun pozis- yonunu Kürşatbozdu.82. daki- kada MuratSözkesen'm gol gı- rişiminı Volkan önledi 87 da- kikada skor tabelası değiştı Sağdan Şener'in getirdiği topu Okan ortaladı Saffet de topu filelere göndermekte zorlan- madı. 1-0. Kalan dakıkalarda San - Lacivertlilerin baskısı so- nuç gehrmeyınce üç puanı alan tarafÇ Rizespor oldu. 66 *35 60 +26 59 +17 51 +16 48 +1 41 +3 40 +3 Gençterbriğı 28 11 36 -14 35 45 28 -6 27 -13 25 -10 22 -29 13 -37 Van Hooijdonk, Rizesper "deplasnıanında etkisiz kakh. {VEYSEL BALKAYA) 28 18 6 Trabzonspor 28 18 5 Denıztepor 28 16 3 G. Antepspor 28 15 3 Gaiatasaray 28 11 Oysbalar 28 11 Konyaspor 28 Anfcaragöcû 23 . Ç.Rizespor 29 11 3 MaiatyaspCT 28 8 11 Istanbulspor 28 7 7 A. Sebatspof 28 6 9 28 5 10 28 28 Seri lıaftalar sonra bozuldu FAİKBAKOĞLU RİZE - Fenerbahçe seriyi bozdu. Son 8 haftadır aldığı galibiyetlerle liderliğe yük- selen San - Lacivertliler dün Ç. Rizespor'a 1 -0 mağlup oldu ve 16 hafta sonra yenilgiy- le tanıştı. Süper Lig'de daha önce Istanbulspor ve Samsunspor'a 3 puan kaptıran Fenerbahçe dün de Yeşil - Mavililere 1-0'lık sonuçla boyun eğince şampiyonluk yanştnda bü- yük yara aldı. 87. dakikada Saffet'in attığı golle Fener- bahçe')! 1 -0 yenen Ç. Rizespor'da maç son- rası sevinç görülmeye değerdi. Yeşil - Ma- vili yandaşlar galibiyet sonrası sahaya ınip horon çekti. Taraftarlar daha sonra Cumhu- riyet Meydanı'na gitti. Burada horon çeken yandaşlann sevinç göstenlen sırasında si- lah seslen duyuldu. Gûnboyu teşvik iddiası Rize'de dün gün boyu sokakîarda teşvik primi söylentisı konuşuldu. Bazı taraftarla- ra göre Fenerbahçe bazı yandaşlara göre de Beşiktaş'tan Yeşil - Mavililere teşvik primi gönderilmışti. Maçın ıkınci yansında Ç. Ri- ze ve F.Bbahçeli taraftarlar arasında ger- gınhk yaşandı. Ancak emniyet güçlerinin zamanında müdahalesiyle olaylar önlendi. Lav için saygı duruşu Geçen günlerde trafik kazasında yaşamı- nı yitiren Konyaspor Teknik Direktörü Tev- fik Lav için dünkü 90 dakika öncesi bir da- kıkahk saygı duruşunda bulunuldu. Futbol- culann birbirlerine kenetlenmesi dikkat çe- kerken. kollannda siyah bant takılıydı. Ç.Rize Teknik Direktörü Yılmaz Vural'm da yakasında Tevfik Lav'ın fotoğrafi takı- lıydı. Adanaspor maçında oyundan alındıktan sonra formasını yere atan Tomas'ın Da- um'la yıldızı bir türlü banşmıyor. Geçen hafta yapılan A. Sebatspor sına- vında Hırvat futbolcuyu kadroya almayan Alman teknik adam, dün de tecriibelı fut- bolcuyu tribüne gönderdi. A. Sebatspor'la geçen hafta yapılan ma- çın 11 'ni Daum bozmadı. PAF takımlan arasındaki karşılaşmayı ise F. Bahçe 3-0 kazandı. GÖRÜŞ / HALlT DERİNGÖR Ali Aydın'lar Bitmez! Hatasız kul olmaz. Her insan hata yapabilir. Bir anlam- da hata, insanlann varoluş özelliklerinde var. "Hatasız hayvan olmaz diyebiliyor muyuz?" Hatanın azı çoğu ol- maz. Çok namuslu, az namuslu olunamayacağı gibi. Bun- lan kategorilere ayırmaya gerek yok. Ufacık hatalardan, büyük felaketler olabileceği gibi ba- zen de yapılan büyük hatalann farkına bile varamayız. Hatayı kabullenmek ve bundan dönmek de insanlar için- dir. Ama bu, bizim toplumumuzda oldukçazondur. Neden- se çoğu kimse bu yola başvurmaz. Teknoloji, birçok alanda hatayı srfıra indirdi. Ancak in- sanlara hata yaptırmayacak bir teknoloji henüz oluşama- dı. Belki bu daha ilerde gerçekleşebilir. Çünkü akıllan dur- duracak değişiklikler oluyor. Birisinin nedenini, niçinini öğrenemeden başka olaylar patlayıveriyor. Hatasız insan, hatasız toplum olabilir mi, olursa ne olur? Bilemiyorum... Belki o zamanda hatayı özleriz. Ama biz hatayı hiçbir zaman kabullenmeyip hep başkalanndaara- nz. "Hata samur kürk olmuş, kimse sırtına giymek iste- memiş." Böyle bir özdeyişimiz bile var. Geçen pazar günü oynanan Galatasaray-Beşiktaş ma- çında hakem Ali Aydın, bu maçı hatalı yönetti. Beşiktaş maçı 2-1 kazandı. O günden bu güne dünya ayağa kalk- tı. Suçlamalar, kiıii sözler ne varsa söylendi. En sonunda da istifa etti. Ben, hakemin verdiği kararlann hatalı mı, hatasız mı ol- duğunu savunmak istemem. Yalnız 3-4 saniye içinde ve- rilen kararlann, kesin doğru olabileceğini de her zaman düşünmem, çünkü bu kısa süreç içerisinde dışandan ge- len uyanlan, kesin olarak hatasız değeriendirmenin zor ol- duğunu düşünürüm. Bu konuda da hakemlere pek yük- lenmek istemem. Hakem Ali Aydın istifasını verirken hatalı olmadığını söylüyor. Kendine göre haklı. Çünkü herkesin bir doğru- su var. Ama bu doğru kesin doğru değildir. Kesin doğru- yu bulmak zordur. Ali Aydın keşke "Benim verdiğim kararlar yanlıştı. Za- man zaman böylesi yanlışlan her hakem yapar. Ama ba- na yapılan sözlü saldınlann boyutlan çok fazla. Bu ne- denle onurumu dûşünüyorum ve istifa ediyonım" desey- di, daha insanca bir yaklaşım olurdu. Ve de ülkeyi veya kulüpleri yönetenlerin müesseselerini çökme durumuna getirenlere ve daha istifa etmeyenlere bir ders olurdu. 65 yıldır futbolun içindeyim, Hiçbir hakemin 90 dakika için- de hatasız bir maç yönettiğini düşünemiyorum. Yönete- ceklerini de sanmıyorum. Çünkü biz septik bir ülkeyiz, 10 parmağımızda 10 kara. Kendi çıkanmıza uygun olmayan her olayı karalanz. Bu nedenle Ali Aydın'ın istifası hiç kim- seye ders olmaz. Gelen Ali Aydın'lar da bundan farklı ol- maz. Ülke olarak bir dejenerasyon içine girmişiz. Birey- sel olarak bunun içinden çıkamayız. Dünya Kupası'nda da hakem Collina'yı göklere çıkardık, Türk dostu ilan et- tik. Nedenini hep biliyoruz ama bazı şeyleri söylemeye di- limiz varmıyor. Aynı Collina'yı Türkiye-lngiltere maçında aleyhimize penaltı vermesiyle yerin dibine soktuk. Bizim kıblemiz belli olmuyor. E-Posta: hde-ingorfa hotmail.com - Faks: (212) 5138595 F.Bahçe Teknik Direktörü, kazanmak için çok şey yapmadıklanm söyledi Daum: Bu yenilgi ders olsunRİZE (Cumhuriyet) - Ç. Ri- zespor yenilgisi sonrası olduk- ça üzgün görünen Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, "Bu yenilgi bize ders ol- sun" dedi. Karşılaşmanın geneline bak- tığında kazanmak için çok şey yapmadıklaruıı belirten Alman teknik adam, "Ali Güneş topu iyi kullansa golü atacakük ama dönen po/isyonda golü yedik. Hissedilir bir baskı \ ardı o> un- culanmızın üzerinde. Futbol- cularım pozisyon sonrası bir- birkrine destek çıkmakyerine teplrî gösterince o\unumuzun akışı engellendl Şans onlann >anmda\ dı. l yanmarruziçin bu yenilgi iyi oldu. Eleştiriler gele- cektir" diye konuştu. Lav 'a armağan olsun Ç. Rizespor Teknik Dirketö- rü Yümaz Vural ise galibiyeti geçen günlerde yaşamını yiti- ren Tevfik Lav'a armağan etti. Vural,"Karşılaşma berabere bitseydi çok yazık olurdu" ifa- desini kullandı. F.Bahçe'ningenç yıldısB Tuncay, vasatm üzerine çıka- raadt (V ; E\ SEL BALKAYA) Özdemir ve Emik yarı finalde HAPARANDA(Cumhuri>et)-tsveç ın Haparanda kentınde düzenlenen 51. Av- rupa Büyükler Grekoromen Güreş Şam- pıyonası'nda Bayram Özdemir den son- ra Bünyamin Emik de yan fınale yükse- lirken, 84 kiloda ise Nazmi Avluca çey- rek fînale adını yazdırdı. 60 kiloda Bünyamin Emik, çeyrek fi- nalde Macar Bona Laszlo'yu 4-0 yenerek yan fınale çıktı. Emik. yanfinaldeErme- ni Vahan Juharyan'la karşüaşacak. 84 kiloda Nazmi Avhıca, ilk maçında Bulgar \ladisla\ Metodryev'i normal sü- resi 3-3 biten mücadelenin uzatmalann- da4-3'legeçh. BelarusluSıhataNarman- ya'yı da 3-0 mağlup eden Avluca, çeyrek finalist oldu. 66 kiloda Erkan Üh'an, ilk sınavında Rumen Ion Panait'e 3-1.2. ma- çında da tspanyol VaJdemar Vanckaitis'e 3-2 mağlup olunca elendi. 120 kiloda Yekta Yılmaz GüL ilk mü- sabakasında Yunan Xemafan Koutsiou- bas'a normal süresı 2-2 bıten karşılaşma- da 3-2 yenildi. Ikinci maçını da Ukrayna- lı Koııstantin Stryzhak'a karşı 5-3 kaybe- den Gül tribüne çıktı. Bu arada Yekta Yılmaz Gül'ün Yunan güreşçiyle yaptığı ilk müsabakanın min- der amiri Ermeni Gazanan'ın Yunanıs- tan'da yaşıyor ve bu ülkeden maaş alıyor olması nedeniyle Türk Ulusal Takımı yet- kilileri tepki gösterdi. Güreş Federasyo- nu Başkanı Osman ŞansaJ ın itirazı sonu- cu FILA Başkanı Martinetti'nin talima- tıyla maçın vıdeo kaseti izlendi. Minder amiri Gazaryan'la Slovak sayı hakeminın hatalı karar verdiklerinin tespit edılmesı üzerine Gazaryan şampiyonadakı min- der amirliğı görevinden alındı. ELEŞTİRİ / ÖMER GÜNER Yanş Yeniden Başladı RİZE -Zor maçtı. özellikle de Fener- bahçe için. Çünkü alınacak 3 puan şam- piyonluk kupasının ufakta belirmesi anla- mına geliyordu. Beraberlik kötü bir so- nuç değildi ama ya yenilgi? Evet, yenilgi, ligin yeniden başlaması anlamı taş/yor. Artık Fenerbahçe zirvede yalnız değil. Bu haftaki maçlarBeşiktaş'ı, hattaTrabzon'u yarışa ortak edebilir. Fenerbahçe'yi dün ürkek gördük. özellikle ilk bölümde etki- li değillerdi. 2. yarının sonlannda oyun- daki üstünlüğü ele alır gibi oldular ama çok adamla hücuma giriştikleri için golü yediler. Ancak ne Petkov, ne Ümit, ne de Fatih günündeydi. Diğerleri idare etti. Tuncay'm çabası ise yetmedi. Bir de 'egoist' Tuncay'ı uyarmalı Daum. Golü atacağım sevdasına pası tercih etse çok şey değirdi Rize'de. Ya Rizespor? Onlar, kendilerini bera- berliğe endekslemiş gibiydi. Alınacak 1 puanın kümede kalma adına büyük de- ğertaşıdığı düşüncesiyle Koray, Kürşat ve Ahmet'e sürekli orta alandan destek verdiler. Böyle olunca da tüm yük Şe- ner'in üstüne bindi. Golcü Saffet, kimli- ğini aratan bir gün yaşadı. Ama tüm bu eleştirileri 87. dakikada attığı golle bitirdi. Ali Aydın faciası galiba diğer hakem- leri de etkilemiş. 2. yannın 'delikanlı' ha- kemi kartlannı kullanmakta ürkekti. Han- gi hareketin faul, hangisinin kasti faul, hangisinin engelleme olduğunu süzeme- di. Eğer geçen hafta Suat'la A.Hassan arasındaki mücadelede beyaz nokta gös- teriliyorsa dün akşam Luciano'nun for- masından çekişilişi, Hooijdonk'un düşü- rülüşü, 'yüzde yüzelli' penaltıydı. Bir de Nihat Mızrak'ın Tuncay'm golüne kaldır- dığı ofsayt bayrağı 'adaletli' değildi. NEYMÎŞ ABDÜLKADIR YÜCELMAN 170 gün önce 170 gün sonra 21 Ekım 2003'te yanı 170 gün ön- ce Yunanistan'dan geiip G.Saray - Olımpiyakos Şampiyonlar ügi ma- çını izleyen bir meslektaşımız izle- nımlerini yazmış ve biz bu yazının ge- çerli olup olmayacağını merak etmiş- tik. Konu: Atatürk Olimpiyat Stadı.. Olımpıyat organıze etmeye heves- li olduğumuz kadar övünebileceği- miz bir stadımız vardı.. ama dertle- ri de vardı. Üstelik bir yıl sonra Şam- piyonlar Ugi finalini bu statta yapa- caktık. O gün sorunlan olan stat aca- ba bugün sorunsuz mu? Yunan ya- yıncı Petros Kostopoulos un Dovvntovvn dergisine yazdığı izlenim- lenni vırgülüne dokunmadan sızlere sunuyorum. Karan sizler verin. "Bu makaleyı garip biryerde ya- zıyorum. Saat 19.30 ve ben Istan- bul'da bırotobüsün içindeyim. Oto- büse bineli 45 dakika oldu, daha 1.5 saatlik yolumuz var, anlayacağınız çıldınvak işten bile değil. istanbul'da olmamın nedeni Olımpiyakos'un maçını seyretmek olduğunu anla- mışsınız. fabii ki içinizden Panathi- naikos ve AEK'yi tutanlar 'Oh olsun hıyara' diyebilir. Şayet Olımpiyakos yenilirse sevinciniz daha fazla ola- cak. Fakatben de, sizin takımyenil- diğizaman bu deyimiaynen iade et- mek üzere hazır olacağım. Ne de ol- sa dergi benim, ne istersem onu ya- zanm! ûzetle, yaklaşık 6 saat (üç saat gi- diş, üç saatgeliş) otobüste olmamın sebebi Türklehn de bizim modele uyarak, önce şahane bir stat yapıp 2012 Olimpiyatlan'na adaylık koy- malan ve yol yapmayı sonraya bı- rakmalan... 'Yolu s... et, stadı yapa- lım da sonrası kolay' felsefesitabiiki beni çokgüldürdü. Çünkü (maç da- hil) bu 8 saatte insan New Yon\'a va- nyor. Fakatburası Doğu vezamanın akışı başka. Bütün bunlan yazmamın asıl ne- denı Istanbul 'un şahane bir şehir ve Tûrkler'in (en azından benim tanı- dıklanmın) çok iyi insanlar olduklan sonucuna varmam. Hatta bizden bi- le iyi olduklannı söyleyebilirim. Ba- na öyle geliyor ki, biz de 20 yıl önce böyleydik: Güleryüzlü, samimi, eğ- lenceli, misafırperver (adamlar üst- lehne basasın diye halı oluyor!). Ya- ni çok güzel insanlar. Bizimle aynı tarzda sohbet ederler. Güzel kadın- lara hayran olurtar ve onlan severler. Hep onlardan bahsedeher. Bizim gi- bi dert ve ihtiraslan beraber taşırlar. Fakat maalesef bizim gibi onlar da bir gün bu hislehni yavan bulacak- lar. Köprûyü geçtiğimizde birsürü fa- kir insana rastladık. Bazılan düşün- celi ve asık suratlıydı. Burada orta sı- nıfyok, insanlar ya çokzenginya da çok fakir... Bu fakirlığe karşın, otel ve restoranlarda asık suratlı personel göremezsiniz. Hepsi sızı rpemnun edebilmek için devamlı ve içten gü- lümser. İstanbul'da hâlâ şahane semtler var. Fakat Türklerdekalkınma uğru- na bizim yaptığımız gibi bunlan mah- vetmek için çabalıyor. Güneş batar- ken Galata Köpnısü 'nü geçtiğin za- man arkana bakarsan göreceğin manzaradan beyin felcine uğrarsın. Başka çağa gittiğini sanırsın. Burada arkadaşım Trto ile bera- ben'm. Tıto İstanbul'da doğupbüyü- müş. Onun Türk arkadaşlan ile olan ilişkisini ve Istanbul'a her gidişimiz- de bizi nasıl karşıladıklannı görûnce atılan 'milliyetçilik'nufu/c/ann/an/aya- mıyonım, 'Iki halkın kardeşliği' krizi- ne tutulmuş değilim, fakat düşman- lığı anlamak zor. Türkieh tanımıyor- sanız, onlar hakkındakiolumsuzfikir- lere kolayca kapılabilirsiniz. Ama ta- nıyınca bunlan nasıl düşündüğünü- ze şaşarsınız. Biz de misafirpervenz fakat onlann misafirperven'iğindeki 'asalet' çoğumuzda yoktur. Bizim gnjpta 5 kişiyiz. Bu 5 kişi için en aşağı 10 Tûrkailenin progra- mı değişti. Adamlann kibarlık ve ho- vardalığı bizde çok azkişide bulunur. 'Sadece iyi taraflanndan bahsediyor- sun' diyeceksiniz. Evet, şuandayal- nızca iyi taraflannı görüyorum... Yüzyıllar boyunca Istanbul, çok kozmopolit bir şehirdi. Oryantal bir New York diyebilirim. Istanbullular politikacılann oynadığı oyunlan bilir ve din hususunda fanatik değillerdir. Kendimi bildim bileli Istanbul'a git- mekistemezdim. Okulda okuduğum kitaplann etkisiyle şehrin Tûrkler'e ait olmasından rahatsızlık duyardım. Şimdi bir Türk sehri olduğunu be- nimsedim. Başka türiüsü de olamaz zaten. Insanın böyle bir milliyetçiliğe kapıl- ması için çok hasta olması lazım. Ay- nca Yunanlı olarak en fazla hüsnü- kabulgördüğümüzyerlstanbul. Bu- rada bulduğunuz yakınlığı ne Pa- ris'te ne Londra 'da bulursunuz. Bizim otobüste olanlar fanatik G.Saraylılar. Buna rağmen Olımpi- yakos bir gol atıp havaya fırtarsam, kafama bir sandalyenin atılmayaca- ğından eminim. Halbuki Leofo- rost'ta (Panathinaikos'un Stadı) ha- vaya fıriasam canıma okunacağın- dan hiçbir şüphem yok. Bunlar baş- ka tûıiû heyecanlar çünkü. Kendinı bilmezın biri çıksp Fatih Surtan Mehmet'/n panosunu statta sergilemiş, böyle bir hıyan bizim statlann birinde de bulabilirsiniz. Sporun politika ile hiçbir alakası yok. Sporda yalnız duygu var. Ben öyle hissettim, öyle gördüm ve öyle de hazmettim. Üstelik büyük de bir kâ- nm oldu. Çünkü harika birkebap re- çetesi aldım: Işln sım, koyun kıyma- sının içine başka tip birkoyunun kuy- nığundan yağ katmak. Valizimde 2 kilo kuyrukyağı, 3 kilo ekmek kada- yıfı, 4 kilo kaymak ile Atina 'ya döne- ceğim. Bir de 2-3 gol atıp maçı ka- zanırsak değmeyin keyfıme. (G.Sa- ray o maçta Olimpiyakos 'u 1-0 yen- di) Fakat dediğim gibi, bu ayn bir mesele..." Bugün 10 Nisan 2004. Bu yazının yazıldığı günden bu yana 170 gün geçti. Yunanlı meslektaş bugün gel- se acaba ne yazardı? Değişen bir şey yok... Atatürk Olimpiyat Stadı ye- rinde duruyor, eziyet yolu da öyle... E-Posta: ayucelmanrnyahoo.com - Faks: (212) 5138595
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear