Catalog

rSAYFA CUMHURİYET 21 MART 2004 PAZAR HABERLERÎN DEVAMI TURKIYE Istanbul PB 18 Sinop B 15 Adana A 23 Edime B 23 Samsun B 20 Kocaelı B 23 Trabzon PB 17 Çanakkale B 21 Giresun B 18 Izmır A 21 Ankara B 19 f^iarısa A 23 Eskişehir B 21 Aydın A 24 Konya B 19 Denızli A 22 Sıvas B 14 îonguldak B 17 Antalya A 24 Kars Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A B B B B B B 21 19 23 17 18 10 10 PB 6 Yurtta yağış bek- lenmıyor. Yurdun kuzeydogu kesim- o s | 0 leri parçalı bulutlu, Helsınkı DIS MERKEZLER Y 4 Berlin Y 13 _4 Budapeşte 4 Madrıd Y 19 PB 21diğer yerier az bu- stockholm Y' X U H a v a Ç s , f f i Londra Y 12 Vıyana Y 19 İümyırttaaS Amsterdam Y 11 Belgrad PB_21 Rüzgâr guney ve Brüksel Y 13 Sofya PB 21 batı yönlerden hafrf Paris Y 14 Roma Y 17 arasıraortakuvvet- Bonn te esecek. Münih Y 14 Atina PB 19 Y 15 Zürih Y 15 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahire Y PB PB PB B PB PB PB b 11 -1 14 10 8 0 22 B 18 Parçalı bulutiu Ss l -v Bu k Çok bulutii Yağmur-Li Sulukar kGöKgürûfcjlu C r U N C E L CÜ1N EYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada ye'ye karşı yürüttüğü ikiyüzlü politikasının bir çe- şit itirafı. Irak savaşının sona ermes ı üzerinden geçen bir buçuk yıldır Genelkurmay basınla hemen her bu- luşmasında ABD'den Kuzey Irak'taki dağlarda bannan PKK'nin tamamen yok edileceği sözü al- dığını, hatta biriikte harekât için ABD'den zaman saptaması beklendiğini söyiedi. Genelkurmay 2. Başkanı Başbuğ'un PKK ko- nusundaki söylemleri bir iki açıdan ilginç. Birin- cisi PKK'nin tamamen tasfiyesi için iki ülke ara- sındaki mutabakatı yineliyor, lakin ABD'den "bu amaç için -hâlâ- somut tedbirler alınmadığını" söylüyor. Orgeneral Başbuğ, çok sabrettiğimize, Amerika'nın tutumunu biraz daha anlayışla kar- şılayacağımıza değinirken Genelkurmay adına bir kez daha yinelediği "Artık somut adım bekliyoruz" cümlesiyle ABD'nin aylardır uyutma politikasın- dan Türkiye'nin (TSK'nin) usandığını gösteriyor. Ne çare, ABD'den yine eli boş dönüyoruz. Başbuğ, ABD sayesinde PKK'nin dünkü ve bu- günkü durumunu şöyle saptıyor: "Savaş başında terörörgütü PKK telaştaydı, ne olacak diye. Ama gördüler ki bir şey olmuyor, ra- hatladılar". ABD'nin ikiyüzlü tutumu b>öylece resmı kayıtla- ra geçmiş oluyor. Askerin askere yalan söyledıği de... • • • YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in, eği- tim sisteminde AKP'nin tezgâhladığı oyunları, yükseköğrenim öğrencilerine verilen bursların tek çatı altında toplamasındaki nedeni açıklayan ifa- desi dikkat çekmedi. Oysa, Teziç "Siyasi iktidar kendine yakın genç bir kadro oluşturmak için böyle bir politikaya ze- min hazırityor" diyor. Cumhuriyetin eğitimle ayak- ta kalacağını, bunun temelirıin de laik eğitim ol- duğunu irdeleyen söylemler, seçim hayu huyu arasında yitip gidiyor. Son pişmanlığın fayda vermeyeceği acaba ne zaman anlaşılacak? • • • Gazete başlıklanndaki kesin ifadeler kamuoyu- nu aldatır nitelikte. AB'nin Genişlemeden Sorumlu üyesi Günter Verheugen; komisyon olumlu bir karara varırsa Türkiye ile müzakerelere 2OC5 ılkbaharında baş- layacağını buyurmuşlar. Başlık; "Verheugen tarih verdi". Oysa, başlığa zemin olan haberde Verheugen, "bir şartla" diyor ve demokratikleşme ile insan hakları ve hukuk devleti şartlarına uyulması ko- nusunda "ileriemelerin tatmin edici olması koşu- luyla" diye ekliyor. Ama gazete sabırsız, neredeyse tarih alındı, di- yecek! • • • Bu hükümetin New York mutabakatına imza atarak sonu o günden belli olan bir kıskaca -ta- bii isteyerek, gönüllü olarak- girdiğini Dışişleri Ba- kanı Gül de sonunda kabul etti. Oyle ifadeler kul- lanıyor ki, adadaki ikili görüşmelerden hiçbir so- nuç alınmadığını, Isviçre'de 23 Mart'ta başlaya- cak 4'lü toplantılardan olumlu sonuçlar bekleme- diğini kabul ediyorve... Bu hükümet ver kurtul hesabına dayanan po- litikasının tamamen aldatmaya dayanan, üstelik beş paralık değeri olmadığını (nihayet) bakınız nasıl ıtiraf ediyor: "Türkiye'nin de KKTC'nin önem verdiği (olmazsa olmazlar diye adlandınlan) ko- nular var ve planda bu açıdan yapmak istediğimiz değişiklikler bulunuyor. (Şimdi dikkat) Bunlar Ge- nel Sekreter Annan'a kalacak gibidir. (Yani 4'lü toplantıdan o da ümitsiz ama) O zaman müzake- re ederek Annan'ın ortaya çıkaracağı planda, yer almasını istediğimiz konulan aldırmaktır hedefi- miz" diyor. Annan'ın planı dilediği gibi doldurmasına Da- vos'ta, sonra New York'ta yeşil ışık yakan bu hü- kümet, zevahiri kurtaracak kozmotik kimi değişik- liklere dört elle sarılmaya hazır. Bu durum; isteklerimizin yerine geldiğini söy- leyerek hükümetin: Kıbns'ı verip kurtulmayı hedefliyor diye özetle- nebilir. 2 gazeteci toprağa verildi ADANA (Cumhuri- yet Bürosu) - Demokra- tik Güçbirliği'nin seçim otobüsünün üstünde gö- rev yaparken başlarının köprüye çarpması sonu- cu feci şekılde ölen Dic- le Haber Ajansı Kame- ramanı Volkan Eryiğit ile Evrensel Gazetesi Muhabiri Hasan tşler toprağa verildi. Eryiğit ve îşler için dü- zenlenen cenaze töreni- ne, ölen gazetecilerin ai- leleri ve yakınlannın ya- nı sıra Emeğin Partisi lEMEP) Genel Başkanı Levent Tüzel, DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Evrensel Ga- zetesi Genel Yayın Yö- netmeni thsan Çaralan, Dicle Haber Ajansı Ge- nel Müdürü Uğur Balık ile çok sayıda yurttaş ka- tıldı Bu arada, Sabancı Merkez Cami önündeki alanda toplanan yaklaşık 6 bın kişilik gruptan ba- zılan Kürtçenin yanı sı- ra sıyası sloganlar attı, zügıt çekti, Kürt bayragı- nı sembolize eden san- kırmızı-yeşil renkli bü- yük flamalar açtı. Cena- ze törenine katılan DE- HAP Genel Başkanı Ba- kırhan, EMEP Genel Başkanı Tüzel, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Çaralan ve Dicle Haber Ajansı Böl- ge Müdürü Balık, Volkan ve Hasan'ın bundan ön- ce yaşanan olaylarda ol- duğu gibi, görevlerini iyi yapmak uğruna, gazete- cilik aşkıyla, demokrasi ve özgürlük adına çalış- ma yaparken yaşamlan- nı yitirdiklerini belirte- rek "Onlar bundan ön- ce yaşamını yitiren ar- kadaşları gibi, doğru haber, iyi fotoğraf uğ- runa can verdiler. On- ları unutmayacağız" dediler. Volkan Eryiğit, Küçükoba; Hasan îşler de Kayışlı köyünde aile- leri, yakınlan, arkadaşla- n ve partililerin katıldığı törenle toprağa verildi. Strateji GÎK'in yaptığı ankete göre halkın yüzde 46'sı 'hayır' dedi KKTC Aıuıaıı Planı'nı istemîyor ANKARA (AA) - Amerikan yatınm kuruluşu Raymond Ja- mes'in GfK'ye bağlı araştırma grubu Strateji GfK'ye yaptırdı- ğı bir anket, KKTC'de Annan Planı'nın mevcut haliyle refe- randuma sunulması durumunda, halkın yüzde 40.8'inin "evet", yüzde 46.3 'ünün ise "hayır" yö- nünde oy kullanacağını ortaya çıkardı. Stratejik pazarlama araştırma- lan alanmdaki çalışmalanyla ta- nınan Strateji GfK kuruluşunun, KKTC'de 13-17 Mart arasında yaptığı ve 917 kişinin görüşleri- ni aldığı anketin sonuçlan yayım- landı. Ankete katılanlann yüzde 46.3'ü Annan Planı'na mevcut haliyle karşı çıkacağını belirtir- ken yüzde 40.8'i plam kabul et- me eğilimini taşıdığını, yüzde 10.5'i ıse bu konuda kararsız ol- duğunukaydetti. Anket sonuçlanna göre, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın planda birkaç kritik değişiklik yapması halinde, referandumda plana "evet" diyecekJerin oranı yüzde 52.3'e yükselirken "ha- yır" diyeceklerin oranı ıse yüz- de 27'ye düşüyor, kararsızlann oranı da yüzde 16.3'e çıkıyor. ^^ DENKTAS MEVCUT ANAYASAYI SUNACAK LEFKOŞA (Cumhuriyet) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş. Birleşmiş Milletler'e (BM), KKTC'nin mevcut anayasasıru sunacaklanrn açıkladı. Denktaş, "Böylelikle devletimizi ortadan kaldıran yeni bir anayasa yapmıyoruz, anayasamızı veriyoruz. Anlaşma olursa olur. Olduktan sonra onun şekline bakarak bir değişiklik yapılması düşünülür" dedi. Cumhurbaşkanı Denktaş, BM Genel Sekreteri Kofı Annan'ın Kıbns özel temsilcisi Alvaro de Soto ile görüşmesinin ardından dün yaptığı açıklamada, BM'nin, kurucu devletlerin anayasalannı istediğini ve bunda ısrarh olduğunu belirterek, çıkış yolu olarak mevcut anayasayı BM'ye vereceklennı söyledi. Denktaş, anlaşma olması ve referandumdan "evet" çıkması halinde anayasada anlaşma çerçevesinde değişiklik yapılabileceğini vurguladı. De Soto ile yann yapılacak görüşmede konuşulacak konularla ilgili öngörüşme yaptıklanm kaydeden Denktaş, teknik komitelerin, ortak devletin marşı konusunda bir sonuca vardığmı anlattı. Marş ve bayrağın anlaşma olması halinde geçerli olaca- ğuıı, bu konuda fazla bir hassasiyet gösterme- nin gerekmediğini dile getiren Denktaş, "Esas olan, bizim kendi bayrağımızı. kendi bayraklarımızı muhafaza edeceğimizi herkesin bilmesidir" diye konuştu. Ankete katılanlar, en büyük en- dişelerinin "siyasi haklannın etnik temele dayalı olarak dü- zenlenmesi" olduğunu belirtir- ken bunu "derogasyonlar" ve "mal-mülk sorunlan" konula- nndaki endışeler izliyor. Başlangıçta "evet" oyu kullan- mayı düşünenlerin yüzde 9.6'sı, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ın Annan Planı'na kar- şı çıkan bir kampanya başlatma- sı halinde oylannın olumsuza doğru kayabileceğini ifade etti. Kuruluş, anket sonuçlanna iliş- kin değerlendirmesinde, sonuç- lann, Türk tarafının en önemlı endişelerini kapsayan kilit alan- lara BM'nin müdahalesiyle, oy- lann yönünün "evet"e çevrilme- sine ıhriyaç olduğunu ortaya koy- duğunu belirtti. IMKB'de de fa- aliyet gösteren yatınm kuruluşu, bu türden bir müdahalenin muh- temelen olacağını tahmin etmek- le birlikte, "içeriğin" çok önem taşıyacağı görüşünü savunuyor. Değerlendırmede, Denktaş'ın Annan Planı'na karşı bir kam- panya başlatma olasılığı ve "çok büyük oranda olmamasına rağmen, evet oylanna yönelik etkisi" dikkate alındıgında, pla- na müdahalenin gerekliliğinin özellikle ortaya çıktığı belırtili- yor. KKTC'de 22 Ocak 2003 tari- hinde, Bayrak Radyo Televizyon Kurumu'nun yine Strateji GfK kuruluşuna yaptırdığı bir anket, .Annan Planı 'nın mevcut haliyle kabul etmeyenlerin oranının yüz- de 62, kabul edenlerin oranınm ise yüzde 32 olduğunu ortaya koymuştu. Cumhurbaşkanı Sezer: Nevruz dostluk gunudur ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Nevruz'un. insancıl, pay- laşımcı ve bütünleştirici yönüyle, dinsel ve ulusal sınırlan aşarak u- mut, hoşgörü, kardeşlik ve dostluk günü olarak kutlanmasının, banş dolu gelecek için umutlan arttırdığını kaydetti. Diyanet Işleri Başkanı Ali Bardakoğlu, tabiattaki uyanışın "ruhlarda da bir uyanış ve silkinişe yol açması" dıleğınde bulundu. Curnhurbaşkanı Sezer, Nevruz dolayısıyla yayımladığı mesajında, toplumlarda banş kültürünün oluşmasmda ve sürekli kılınmasuıda sevgi, saygı ve hoşgörüye dayalı insan ilişkilerinin yanı sıra bu e\Tensel değerleri vur- gulayan ve önemini anımsatan kültürel ve toplumsal etkinliklerin büyük önem taşıdığını ifade etti. Sezer, geleneksel niteliğiyle yüzyıl- lardır canlı tutulan ve kutlanan, ba- hann gelişini ve doğanın uyanışını simgeleyen bir etkinlik olan Nevnız'un, dostluğun ve kardeşliğin yoğun olarak yaşandığı, birlik ve dayanışmanın güçlendiği özel günlerden biri olduğunu belirt- ti. Cumhurbaşkanı Sezer, mesajmda şu görüşe yer verdi: "Umut dolu güzel günlerin başlangıcı kabul edilen Nevruz, toplumları, birlik ve dayanışma içinde güçlendirmekte, tüm bireylerin katıldığı etkinlikler, ulusal birliği ve ulusun öz değerlerini peldştirmektedir. Nevruz'un, in- sancıl, paylaşımcı ve bütünleştiri- ci yönüyle, dinsel ve ulusal sınır- lan aşarak umut, hoşgörü, kardeşlik ve dostluk günü olarak kntlanması, banş dolu gelecek için umutlarımızı arttırtnaktadır. Doğanın tüm renkJeriyle canlan- maya başladığı bahann insanüğa, her zaman özlemini duyduğumuz banş. kardeşlik, umut ve yaşama sevinci getirmesini diliyor, Türk dünyasının ve yurttaşlanmızın Nevnız'unu kutluyorum." TBMM Başkanı Bülent Arınç, geçmişten gelen kültür değerlerini yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmamn herkesin görevi olduğunu belirtti. Diyanet Işleri Başkam Ali Bar- dakoğlu, Nevruz'un tarihsel gelişi- mini anlattığı kutlama mesajında, şu görüşlere yer verdi: " Nevruz kutlamalanna esas olan tabiatta- ki uyanışın ruhlarda da bir uyanış ve silkinişe yol açmasını, düşmanlıklann değil kardeşlik tohumlannın yeşermesine sebep olmasını ve insanlığın huzur ve mutluluğuna katkıda bulunmasını düerim." Oğrenciler, gazilerle bulu§tu Özel tzmir Sağlık Eğitim Vakfı (SEV) llköğretim Okulu öğrencileri, Kore Sa- vaşı ve Kıbns Banş Harekâtı gazileri ile buluştular. 18 Mart Çanakkale Şehit- leri'ni Anma Günü kapsamında yapılan etkinlikte. Kıbns Banş Harekâtı gazisi Şükrü Karaca ve Saldıray Hakgüder ile Kore Savaşı gazisi Kemal Ayten, öğren- cilere yaşadıklarını anlattılar. Bir Kore gazisi eşinin de katıldığı etkinlik sonun- da öğrenciler, Çanakkale Savaşı ile ilgili bir tiyarro canlandırdılar. Emekli subayların baghhk yemini tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Emekli askerler, "Atatürk'e bağlılık yemi- ni" ederek Türkiye"yi karanlığa götürmek is- teyenlere karşı cumhuriyetin bekçisi olacak- lannı bildirdıler. Izmir'deki emekli subay ve astsubaylar, Ata- türk'ün gösterdiği yolda kararlılıkla yürüye- ceklerini belirterek Cumhuriyet Alanı'ndakı Atatürk Anıtı'na çelenk koydu. Subay ailele- rinin de katıldığı törende ellerdeki Türk bay- raklan sallanarak, Istiklal Marşı ve 10. Yıl Marşı okundu. Alanda toplananlar adına ko- nuşanTürkiye Emekli Subaylar Derneği Izmir Şubesi Başkanı emekli Tuğgeneral Nizamet- tin Pasin, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelti- len suçlamalan da kınadı. Pasin, şunlan söy- ledi: "İçinde bulunduğumuz siyasi ortam- da,Atatiirk'e baglılığımızı bir kez daha gös- termek ve birlik beraberlik içinde olduğu- muzu haykırmak için toplandık. Emekli su- bay ve astsubaylar olarak Atatürk'ün gös- terdiği yolda aynı kararlılık ve inançla yüriimeye devam edecegiz. Atatürk'ün bize gösterdiği yol ve Harp Okulu'ndan al- dığımız feyizle, cumhuriyetin bekçileri ol- duğumuzu haykınyoruz." GUNDEM MUSTAFA BALBAY H Baştarafı 1. Sayfada rakoldu. Yurttaş, önce güvenlik diyor, bu istemi dile getiriyordu. 60'lardaheryerleşimyeriliseis- ter oldu. Bu da dönemsel arayışın bir parçasıy- dı. 90'larda ise iller bir yana ilçeler bile üniversi- te ister oldu. Siyasi iktidariar, "Bir tabela iki site, al sana üni- versite" deyip, yükseköğretim kurumlannın sa- yısını arrtırdılar. özünde eğitim kurumlannın art- ması elbette iyi ama, ya içi aynı oranda dolmu- yorsa! Bu, konunun bir başka ve derin yanı.. güncel bölüme geçelim... 1980'lerin başında 20 üniversitenin tepesine kurulan YÖK'ün, aynı yapıyla 77 üniversiteye ya- nıt vermesi elbette zor. Yenilenmesi, eklenmesi, çıkanlması gereken yetkiler-sorumluluklar var. Ancak iktidar, bu gereklilikten yola çıkıp baş- ka şeyler yapma peşinde... Prof. Dr. Teziç YÖK Başkanlığı'na geldiğinde hükümetle orta ve or- tak yol aradı. Bu arayış zaman zaman hüküme- te karşı dikkatli tutum izleyen rektörieri de tedir- gin etti. Zira onlar bir yıllık deneyimin ardından bu hükümetin mantığıyla üniversrteleri gerçek bi- lim yuvası haline getirmenin zor olduğunu gör- müşlerdi. Teziç de başlangıçta hükümetle uzlaşma ara- makla iyi etti. Aksi halde, hükümet cephesinden hemen "Gitti Gürüz geldi Teziç; ne değişti, hiç" yakıştırması gelecekti. Hükümetin iki derdi var 1 - Imam hatip lisesinden mezun olanlara tüm üniversitelerin yolunu açmak. 2- YÖK'ün disiplin ve denetim yetkisini alıp, üniversitelerde başta türban olmak üzere kendi çekirdek tabanına rahat bir ortam yaratmak... Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere tüm AKP'iiler seçim meydanlannda bu sözü veriyor- lar. YÖK Yasası'nda değişiklik, belediye başkan- lığı seçimlerinin bir unsuru haline geldi! Hükümetin çelişkisi Gelinen noktada Teziç, hükümetle görüşmeler- den çekildiğini açıkladı. Bundan böyle Milli Eği- tim Bakanlığı'nın yeni YÖK Yasası'na ilişkin ça- lışmalarına katılmayacaklannı duyurdu. Bakan- lık ise kendi oluşturduğu bir "danışma kurulu" aracılığıyla çalışmalannı sürdürecek. Yukarıda da vurguladığımız gibi, hükümetin YÖK'ü baştan sona yenileme gibi bir derdi yok. Böyle bir süs verecekler, içine de kendi istedik- leri maddeleri ekleyecekler. Bu, YÖK'ün ve Üni- versitelerarası Kurul'un (ÜAK) istemlerini topla- yıp sıfırla çarpmak gibi bir şey! Hükümetin attığı adımlarda samimi olmadığı- nı ortaya koyan son gösterge, üniversite öğren- cilerine verilecek burslara ilişkin yasa değişikliği oldu. Buna göre üniversiteler, sivil toplum kuru- luşları öğrencilere burs veremeyecek, tüm burs- lar Kredi ve Yurtlar Kurumu'nda, yani hükümetin denetiminde toplanacak. Buradan dağıtım yapı- lacak. Aynı hükümet, YÖK'ün merkezi disiplin ve de- netim yetkisini ise "Kardeşim, bütün dünyada yerellik öne çıkıyor" gerekçesiyle ortadan kaldır- mak istiyor. Böyle yaparak, kimi üniversitelerin türbana izin vermesini sağlayacak. Veımeyenle- ri de hedef haline getirip topa tutacak! Prof. Teziç'in önceki gün Rektörler Komitesi toplantısından önce yaptığı konuşma, sadece üniversitelerin değil Türkiye'nin nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu gösteriyordu. Şu söz- ler Teziç'in: "Türkiye, başkanlık sisteminden daha öte bir mekanizma ile karşı karşıyadır... Çekilmekten baş- ka çaremizyoktu... Eviatlanmızın hepsinin bu ül- kede akla dayalı, rasyonel temellerde oluşan bir eğitim sürecinden geçme zorunluluğu var. Bunun temeli laik eğitimdir... Meydanlarda eğitimi seçim malzemesiyapmak hiç isabetli olmamıştır..." ÜAK de Teziç'e tam destek verdi. Bu duruş, eğitime yönelik saldırılara karşı umut veriyor. An- cak üniversiteler, sadece YÖK'ün, rektörlerin so- runu değil. öğretim üyelerinin, öğrencilerin, tüm aydınlann da AKP karanlığına karşı duruş gös- termesi gerekiyor... ankcum© cumhuriyetcom.tr Güneydoğu'da yasaksız kutlamalar AL GOZÜM SEYREYLE/IŞILÖZGENTÜRK Demokrasicilik oyunu MAHMUTORAL DtYARBAKIR - Güneydo- ğu Anadolu'nun tüm kentlerin- de Nevruz yıllar sonra ilk kez yasaksız kutlanıyor. Şanlıur- fa'nın Viranşehir ilçesinde 12 yıl aradan sonra ilk kez dün ger- çekleştirilen kutlamada 20 kişi fenalık geçirdi. Diyarbaİar'da Ergani karayo- lunun 10'uncu kilometresi üze- rindeki fııar alanında DEHAP tarafindan organize edilen Nev- ruz kutlamalannda Ferhat Tunç, ünlü türkücü Mahsun Kınnızıgül ve Özcan Deniz'in yanı sıra Avrupa'da yaşayan Kürt sanatçı Diyar, Koma Çiya (Grup Dağ), Dicle Fırat Kültür Merkezi Müzik Grubu sahne alacak. Demokratik Güçbirliği yetkililerinin de konuşmacı ola- rak katılacağı kutlamayı çok sa- yıda yabancı gazeteci de izleye- cek. Kutlamaîara Fransa Köylü Hareketı lıden Jose George Be- atoli de kalabalık bir delegas- yonla karılacak. Mardin'de ise Nevruz coşku- su dünden itibaren başladı. Mid- yat'ta dün binlerce kişi Grup Kı- zılmnak'la coşarken bugün Kı- zıltepe, Derik, Mazıdağı ve Nu- saybin'de çeşitli etkinlikler dü- zenlenecek. Siirt'te ise Eruh yo- lu üzerindeki geniş arazi üzerin- de kutlama izni çıktı. Batman'da Demokrasi Platformu'nca orga- nize edilen Nevruz kutlamalan Şafak Mahallesi'nde gerçekleş- tirilecek. Şenliğe Peywan Ar- jin, Erkan Oğur, İsmail Hak- kı Demircioğlu, Kardeş Tfir- küler, Fuat Saka, Cemal Ber- ber, Kerem Civelek ve Herbert Koschmieder katılacak. Bıngöl'de ise saat 13.00'e ka- dar resmi kutlamalar, ardından da sivil kutlamalar gerçekleşti- rilecek. DEHAP, IHD, ÖTP ve KESK'in destekJediği etkinlik- ler, Sancak Yolu üzerindeki Uy- du Kent mevkiınde yapılacak! I Baştarafı Arka Sayfada ce bütün dertlerine derman bulunacak. Herkese iş, herkese aş verilecek. Tan- nm, madem Avrupa Birliği'ne bu ka- dar önem veriyorsunuz, bari doğnıyu konuşun. Şu gün bizi alsalar bile, her- kese aş, herkese iş ancak yirmi yıl son- ra mümkün olabilir. îşte bunu söyleyin, çünkü bizim halkımız gelecekle ilgili planlardan çok, gündelik çıkarlan ko- nusunda hassastır. Bakın bakalım o za- man kim Avrupa Birliği, diye tuttura- cak... Kimseler işsizlikten de söz etmek is- temiyor. Sanki AKP sihirli bir değnek- le yepyeni fabrikalar kuraıuş, limanlar yapmış, iş merkezleri açmış gibi. An- ket çığırtkanlığı yapanlar nedense işsiz sayısının tespit bile edilememesi ko- nusunda suspuslar. Rakamlan bu kadar seviyorsanız, her alanda rakam isteyin! Ama işsizlik konusunda aydınlatıcı hiçbir istatistik ya da anket dökümü bulamazsınız. Çünkü size göre Avrupa Birliği çığlıklan atan halkımız, iş ara- maktan öylesine vazgeçmiştir ki, kim- se herhangi bir kuruma gıdip "ben iş- sizim, iş anyorum" diye yazdırmak zahmetine bile girmemektedir. Ama anketi yorumlayanlara göre bu işsiz, bu aç, bu eğitimsiz kitle Kıbns ta mutlaka bir çözüm istemekte ve sabah akşam bunu konuşmaktadır. Çözümle çok ilgilenmektedır. Yahu insam gül- dürmeyin. Tarhan Erdem'in müthiş anketini bir yana bırakıp biraz kentlerin varoşlan- na çıkın, işsizlerle dolu kahvelere gi- din, yakacak kömürü ohnayan, çocuk- lan yan çıplak dolaşan evleri ziyaret edin. E5 yolunda kendini kamyon şo- forlerine sunan gencecik kızlann, oğ- lanlann yaşam hikâyelerini dinleyin; üniversite kondorlannda gezinın ve beş milyon lirayla üç öğün yemek yi- yebihnek için türlü çözümler üreten genç insanlann sesine kulak verin. Kimsenin Kıbns'la ilgilendiği yok. Sözün kısası, bu anket ve bu ankete dört elle sanlıp, AKP hükümetini, AKP'lilen bile şaşırtan bir coşkuyla selamlayanlann her türlü etiği boşve- rip, her türlü yalanı söylemeleri benı korkuttu. Hadi hayırhsı. Bu arada de- rim ki, demokrasicilik oyununu boz- manın tek bir yolu var. Kimsenin seçim sabahı sandığa gitmemek gibi bir lük- sü olmamalı, sonra çok yakınırsınız. isilozgenrurk(S superonline.com