25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1&UBAT .2004 PA2AR CUMHURİYET SAYFA MÜZtK fernircioğlu, esas olanın, türküyü bozmadan söylemek olduğunu söylüyor Hüznübileumuthı ILTÎCE TUNCER • mail Hakkı Demircioğlu, ^aradenız'ın küçük bir dağ .öyünde doğmuş. Elektriğın ılmadığı, kış akşamlan bir oca*ın çevm-esinde oturulup soh>etlerin. edüdığı, yaz aylannda omanlannda çalışılan dağların esütisini tiirkülerıne de taşımış. "Yaln yaşanıını yorumuna yansıtmış, iddssız, tüjrkülerle ıç ıçe müzık yaşıınını sürdürüyor. Adı çok fazla dujulmaz; televızyonlarda, gaz^telerde haberlen, röportajlan yayımlannraz, ama zaten türkü dosrlan Demircıoğlu'nun sazını, sesni iyi bilir. Dınleyicisı, DemircioğLu'nun yorumundan türkülerın doğduğu yerlerden kayaaklanaa sevgisini ve ıçtenliğini heraen anlar. ^LEKTRİK GELİNCE... Demırcioglu, I957yılında Rıze'nın Pazar ılçesınde doğdu. Çay bahçelerinde, odun toplama, köye su getırme işlerınde çalışarak büyümüş: "Oralann bütün işlerini bitirim. Kentte büyüyen çocukiara bakıp kendi çocukhığumun ne kadar zengin olduğunu anlayabiüyorum. O güzelükkr içinde büyüdiim. Amcalannu babam hep biriikte büyük bir evde yaşardık. Evin içinde iki büyük ateş yakılır, büyük zincirîerle o-rtaya bir kazan asıhnh. Her akşam bizinı evde toplanırtardL Eğlence, televizyon obnadığı için insanlar birbirfcriyle sohbet ederek vakit geçiriyorlanü. Hayvanlarla, kuşlarla Uişkikrimiz vardı. Öyle bir çocukluk yasayarak UkokuL, ortaokulu bitirdim. Ortakokulun sonianna doğru >oL ekktrik geldi, bizim oralar değjşmeye başjadı." emircioğlu, Türkiye'nin çeşitli yörelerinden türküleri seslendiriyor ama çalışmalarında mutlaka Karadeniz türkülerine yer veriyor: "Bana 'Karadeniz türküleri hep eğlenceli okunur sen daha duygulu söylüyorsun. Böyle Karadeniz türküsü olur mu'diyorlar." Demircioğlu, Nasibolsa'da yine art arda hüzünlü türküleri sıralıyor. Zor koşullarda yaşayan insanların müziğinin farklı olamayacağını düşünüyor. B ir yerde okumuştum. Ruhi Su, yabancıların katılacağı bir konsere çıkacakmış. 'Bizim parçalar çok hüzünlü anlamazlar sen eğlencelik bir şeyler çal' demişler. Usta 'Hiçbir türkünün Batılılar için yazıldığını görmedim' demiş. Ama türkülerin hüznünde bile umut vardır. Büyüdüğüm köyde insanların yolu, suyu, sağılık hizmeti yoktu ama mutluydular. Bir şey üretmek, mutluluk verici. Bu çağda insanlar bir şey yapar görünüyorlar.' ^ÜRKÜLERİMİZ Demircioğlu, liseyi bitirdikten sonra geldıgı Istanbul'da yeni kurulan ITU Devlet Türk Musikisi Konservatuvan'na girmek istese de görevli memur yaşının geçtiğıni söyler. Askere gider ama elınden sazını düşürmez. Türkülenni dinleyerek büyüdüğü Ruhi Su'nun konserinı hayatında bir kez, Ankara'da birhğinden kaçarak izleyebilir. Askerlik dönüşü, Kültür Bakanlığı'nın açtığı Devlet Halk Müziği Korosu sınavına başvurmak için konservatuvara gittığınde nota bilgisi olmadığı için sınava alınmaz. Konservatuvara girmek için yaşının sorun olmadığını öğrenir ve Temel Bilimler Bölümü'ne kayıt olur: "Yanhş anlaşılma nedeniyle konservatuvara ghişim gecikti ama memnunum. Askernk günkrim güzel geçti Oradaki dostlaria hâlâ görüşüyoruz. Erkan Oğur'la aynı snufa dûştük. Sonra okul bitti, hâlâ çahp söylüyonız." Konservatuvardan mezun olduktan sonra Istanbul'da Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencilerini çalıştırdığı sıralarda arkadaşlannın ısran üzerine stüdyoya girer. îlk kaseti "Türkülerimiz' kendısi kayıt edip çoğalttınr. Ç A N A BİR KASET YAPALIM Fikret Kızdok ve Bülent Ortaçgü'in kurduğu Çekirdek Sanatevi'ndeki etkinlıklere arkadaşı Erkan Oğur'un aracıhğıyla katılmaya başlar: "Her hafta dinktûer yapılan çok güzel bir ortam vardı. Çahnanlar anında kayıt ediürdL Ben de bir iki dinkti yapmışüın. Fikret, 'Sana bir kaset de bız yapalım' dedL Sırdaş Türküsü albümü öyle çıkü. Bazen Anadolu'da bir konsere gittiğimde o kaseti dinleyenlerle karşılaştığmı oluyor. Sonra Çekirdek Sanatevi dağıldı. Bu sıralarda baktun Türkhe değişiyor, halk müziği dinleyenler başka şeyler dinlemeye başhyor. Belki yapun gereği biraz çekmgenim. Kendi kabuğuma çeküdim." Demircioğlu, kaçıp köyüne sığınsa da müzikle ilgisini kesmez. Besteler yapmaya, çahp söylemeye devam eder. Volkan Konak'ın bir albüm yapma teklifi üzenne Istanbul'a gelir, ama stüdyo kurma ışi uzar. O sırada Kalan Müzık'ın kurucusu Hasan Salük'ın teklifi üzenne 1998'de albüm ıçın çalışmaya başlar: "Erkan Oğur'la yıDardır söylediğimiz türkülerin arasmdân bir repertuvar hazniamaya başladık Çauşırken Erkan'la beraber söylüyorduk Ben bas söylüyorum, Erkan oktav söylüyor. 'Böyle de oluyor' dedim. Bana yapüacak albüm ikühe dönüştü. 'Güîün Kokusu Vardı' albümü böylece hazuiandL Tahmin etmediğimiz bir üghrk karşüaşuıca 2000'de 'Anadolu Beşık'i yapbk. Sok> albümü uzun süre bekkdiğim için söylediğimiz bir türküden de esinlenip adını 'Nasıbolsa' koyduk" KARADENIZ TÜRKÜLERI Demırcioğlu, Türkiye'nin çeşıtlı yörelerinden türküleri seslendinyor ama kendi bölgesı olduğu ıçın çalışmalarında mutlaka Karadeniz türkülenne yer venyor: "Bana 'Karadeniz türkülen hep eğlenceli okunur sen daha duygulu söylüyorsun. Böyle Karadeniz türküsü olur mu' diyorlar. Ashnda yalnız Karadeniz türkülerinden bir albüm düşünüyorum. Karadeniz'de 5-6 ay kaybohip deıiemeler yapıp bihnmeyen eseıieri söylemek istiyorum." Karadeniz'de türküler yerel olarak kemençe ve tulumla seslendırilir ama bağlama da bölgede sevilen bir çalgı halıne gelmış: "TKTnin türkü programlannın bağlamanın sevUmesinde etkisi oldu. Pazar, küçük yer ama insanlar bağlama çalar söylerdL Ben başka enstrüman biunediğün için bağlamayla söylüyorum. Bugün insanlar artık tek enstrümanla söylemiyorlar zaten." UZUN CECENİN. Demircioğlu, düzenlemelerini Erkan Oğur'un yaptığı Nasıbolsa albümündekı "Osmanım Ağra"nı 70'li yıllarda Çamlıhemşin'in dağ köylerinden birinde Servet Çomoğlu mınldanırken duymuş: "Çat diye bir bölgeye gitmiştim. Doğa harikası bir yer. Dağlar, onnanlar, dere akiyor. Servet Amca 'Uyan Osman'um uyan' diye nunkianryordu. Oralarda dil deıiemesi yapıyormuş. Albümde 20 yıl önce yapöğun beste var. Sabahattın Ali'nin Rüzgâr şiiri, Yaşar Mıraç'uı Ud şiiri, A. Kadir'den Vunus Emre'den eserier var." Demircioğlu'nun Nasibolsa'da seslendirdiği "Şu Uzun Gecenin Gecesi Obam" geçmış yıllarda TRT'de çalınan, sonraki yıllara unutulup giden eski bir Çorum türküsü. Demircioğlu, Çorum'a konser için gıttiğinde o dönem eski Çorum valılennden Atü Uzelgün bilinen iki dörtlüğünün yanı sua bihnmeyen dörtlüklen de sanatçıya vermiş: "Çok güzel bir aşk hikâyesi Melodlsi çok güzeL, çok şairane sözkri var. Biz genel olarak çahşırken 'bu türküyü bız becerebılu" mıyiz' diye düşünüyoruz. Deta\ lan düşünüp 'hangı tonda en ıyı tınlatabıhnz' diye kafa yoruyoruz. Bazen saatlerce uğraşıp kayıt ettiğimiz türküyü dinlevince hoşumuza gitmiyor 'beceremedik' di\e bırakıyoruz.'' QUYCUYU BOZMAMAK Demu"cıoğlu ve Erkan Oğur, çahşmalan hep yalmlığı tercıh edıyor. Günün modası, tıraj gibi konularla uğraşmayıp kendi bildiklen yoldan ılerlemeyi ılke edinmışler: "Türkünün anlatmak istediği şeyi 'en iyı nasıl anlatabılınz' diye çahşrvoruz. Türkünün anlaümına uymayacak bir düzenkme yaparsamz hiçbir şe> anlatamazsımz. Türkünün en yahn hali en güzel bafidir. Veysel, sazı>la sesiyle ne güzel söylemiş. Ruhi Su, tek sazıyla söylemiş. Âma onlann dönemi biraz daha şansbydL Biz, kafalanmızm çok daha kanşünldığı bir döneme denk geldik Biz hem Veysel'in yahn haüni, hem bugünü dinleyebüiriz. Esas olan türkünün duygusunu bozmadan yapabümek" |\|ASİBOLSA eni albümü için gün sayıyor Türkiye'nin en önemli bas sanatçılanndan Gürol Ağırbaş yeni albümü için gün sayıyor. Bir ilke imza atarak bas enstrümanıyla hazırladığı "Bas Şarkılan" ve "Bas Şarkılan M" albümleriyle adını duyuran sanatçı, üçüncü albümünde yine 'bas'ını ön plana çıkaran parçalar hazıriıyor. Önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak olan "Murathan Mungan Şarkılan" albümünde Zuhal Olcay ve Hümeyra'nın okuyacağı şarkılann da aranjörlüğünü yapan Ağırbaş, çarşamba geceleri Jazz Cafe'de Bülent Ortaçgil'le biriikte sahne alıyor. Demırcioğlu, Nasibolsa'da yine art arda hüzünlü türküleri sırahyor. Zor koşullarda yaşanan uısanlann ürettiği müziğin farklı olamayacağını düşünüyor: "Benim kö>ümde öyle tepinen kimse görmedim. Bir yerde okumuştum. Ruhi Su, yabancılann katılacağı bir konsere çıkacakmış. 'Bizim parçalar çok hüzünlü, anlamazlar sen eğlencelik bir şeyler çal' demişler. Usta 'Hiçbir türkünün Batılılar için yazıldığını görmedim' demiş. Ama türkülerin hüznünde bile umut vardır. Büyüdüğüm köyde insanlann yolu, suyu, sağıhk hizmeti yoktu ama mutluydular. Bir şey üretmek, mutluluk verici bir şe\. Belki bu çağdaki insanlar bir şey yapmıyoıiar, yapar görünüyorlar. Mesela borsa oynayan insan kazamr, ama ne üretir." T I R S|STEM| Demu-cıoğlu'nun köy köy, kasaba kasaba dolaşmasım hayal ettiği bir eğitim TIR'ı projesi var. Projeye göre. türkülerin çıktığı topraklara gidecek, TIR ses sistemi olan sahneye dönüşecek, hep biriikte çalınıp söylenecek. Aynca çocukiara resim, müzik eğıtimı verilecek, kütüphanesmde kitap okunacak: "Hayal gibi görünse de ashnda sponsor da buhnuştuk ama ekonomik kriz nedeniyle askıya almak zorunda kakhk" TERKETMEOİ SEVDAH tEMİ ALİ ASKER MUSA EROGLU SEVİNÇ ERATALA 1 , SUAVi 22 SUİAT PAZAR SAAT 15.00 ABDI tPEKCI SPOR SALONU ILCTISIH 0212 244 90 21-2S Abdi İpekçi Konser Salonu Ali Asker İstanbul'daEylülsürgünüozanAii Asker, 22 Şubat Pazar günü, Abdi ipekçi Spor Salonu'nda a Terk Etmedi Sevdan Beni" konserınde sahne ala- cak. Konsere, halk müziğinin değerli ustası Musa Eroğhule Suavi ve Sevinç Eratalayda kaülacak. Türkü söyleme- ye 12 yaşında Âşık Mahzuniile biriik- te turneye çıkarak başlayan Ali Asker, 12 Eylül öncesinde, "devrimci müca- delenin büyük ozanı" olarak tanındı. 1984 yılında yurtdı- şınaçıkmak zo- runda kalan Ali Asker, Avru- pa'nınçeşitli ül- kelerinde kal- dıktan sonra Fransa Metz'e yerleşti. "Oy Dağlar", "Ha- yat Yeşüde", "Sürün" ve "DUim Yasak" adlı şarkılany- ladinlevici kitlesini genişleten Ali As- ker, sürgünü coşkulu ezgileriyle anlat- tı. Geçen ay Türkiye'ye gelen Ali As- ker, Ankara'da Ahmet Taner Kışlaü Spor Salonu'ndaki ÖDP'nin şenliğin- de dinleyicilerine "Merhaba" demiş- ti. Istanbul'daki "Terk Etmedi Sevdan BeniKonseri" ıçın yenıden Türkiye'ye gelen Ali Asker'in 18. albümü "Zor- dur" adıyla îber Müzik'ten çıkacak. Beyoğlu Ses konserleri 80'li yıllar geri dönüyor Tarihi Ses Tiyatrosu'nda 80'ü yıllarda gerçekleştirilen konserleryenidenya- şamageçinlecek. "SesKonserieri" 23 Şubat Pazartesi günü piyanıst Lara She- kinsky'nin arkadaşlanyla yorumlaya- cağı "Piyanonım Türküsü" projesiyle başlayacak. Ses Konserleri'nin her yıl ocak-mayıs aylan arasında ve her haf- ta pazartesi günlen, SES-1885 Orta- oyuncular Tiyatrosu'nda gerçekleştinl- mesi planlanı- yor. Beyoğlu SES Konserle- ri'nin bu yılki programındaal- tısı Türkıye'den, yedısi dünyadan (Brezilya, Ispan- ya, Ermenistan, Haiti, Portekiz, Tibet, Yunanis- tan) toplam 13 projeyeralacak. Kış aylan bo- yunca sürecek olanvegelenek- selleşmesidüşü- nülen Ses Kon- serleri, Kültür Bakanlığı, TRT ve Beyoğlu Belediyesi tarafindan des- tekleniyor. Beyoğlu SesKonserleri kap- samında DeryaTürkan&SokratisSino- poukts 1 Mart'ta "tstanbul'dan Mek- tup" projesiyle, SebahatAkkiraz,Erkan Oğur ve tsmail Hakkı Demircioğlu ıse 8 Mart'ta sahne alacak. 17 Şubat Salı gecesi Kahramanlar Babylon'da M etin-KemalKahramankardeşler, Dersim kültüründen beslenen mü- zikleri ile 17 Şubat Salı gecesi Tü- nel'deki Babylon'da sahnealacak. Foto mu- habiri Kutup Dalga- kıran'ın "Gece Geli- ni" adlı bir dia göste- risi sunacağı gecede Kahramanlar'a Ser- dar Kesldn, Mehmet Asu, Zeynel Kahra- man, Ercan Kahra- man, tmam Solmaz eşük edecek. Metin - Kemal Kahramankar- deşler, Babylon kon- Metin Kahraman. serlerinin nisan ayın- dayayımlamayı planladıklan "Dersim tnanç Yohı" albümünün habercısı ol- ma niteliğinı taşıyacağını belirttiler. Lara Shekinsky.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear