Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 KASIM 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
AVRUPA BtRLİGİ
Türkiye-AB Sendikal Koordinasyon Komisyonu Genel Sekreteri John Monks'tan hükümete uyan:
'Sendikalhaklariyfleştirilmeli'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümete, 'çahşma hayaüna dönük
haklan ihlal etmejTn" uyansı geldi.
Türkiye-AB Sendikal Koordinasyon
Komisyonu Genel Sekreteri John
Monks, AB'yle üyelik sürecinde çalış-
ma hayatındaki sosyal ve örgütsel hak-
lann yerine getirilrnesinin önem ka-
zanacağını vurguladı.
Genel Sekreter John Monks dün An-
kara'daki temaslan kapsamında, Başba-
kan Recep Tayyip Erdoğan ve Çalışma
Bakanı Murat Başesgioğhı'yla görüştü.
Görüşmeler sonrası açıklama yapan
Monks, AB sürecinde sıkıntı olmama-
sı için demokrasi, sendika ve çalışma
haklanyla ilgili hususlann iyileştiril-
mesi gerektiğini Başbakan'a ilettiğini
belirtti. Yapılması gereken değişiklik-
CHP'UKıhç:
Raporun
Türkçe
çevirisi
nerede?
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
Malatya Mületvekili MuharranKıhç, Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından
yanıtlanması istemiyle verdiği soru öner-
gesinde "egemenükhakkımıadahikısrtla-
yan AB anayasasmın ve yine 25 gün önce ya-
ynnlanan AB İkrieme Raponı'nun Türk-
çe çevirisinin neden miDervekfllerine ulaşo-
nlmadığınr sordu.
Kıhç, soru önergesinde, AB îlerleme Ra-
ponı'nun çevirisinin milletvekillerine gön-
derilmediğini ve bu konuda Dışişleri Bakan-
hğı'na yöneltilen sorulara da henüz yanıt ve-
rilmediğini vurguladı. Kılıç, önergesinde şu
görüşlere yer verdi:
"AB anayasası ve nihai senedinin de Sayın
Başbakannnızve DışiskriBakanımıztarafin-
dan birtikte imzalandığuu medyadan öğren-
miş bulunuyoruz. Ancak ne yaak ki imzala-
mış olduğunuz anayasaıun ve nihai senedin
Türkçe metinleri ohnadığından içeriğini bfl-
mediğimizgibi,ülkemizinegibiyükümlülük-
ler atbna sokmuş olduğunu da bihnemekte-
yiz. Anayasamızın 87. maddesine göre,
TBMM'nin önemli görevterinden birisi de
denetimdir. Başbakan ve DışişleriBakaıu.ül-
kemiabü>ük\ükümlülükJcralOnasokan,ege-
menlik hakkımıa dahi kısıtlayan bu önemli
belgeleri imzalamadan önce bu belgeterin
Türkçe metinlerinin Meclis'in bügisiııe su-
nuhnası\«görüşme\eaçünıasındaçokbü>iik
yararlar sağlanacağı açıktir."
Kılıç, Erdoğan' a "Itevletimizin üç knvve-
tinden birisi olan yasama organıTBMM'nin
çoğunhık partisinin genel başkanı ve başba-
kansrfabyla bağunsızbir güç olarakçabşma-
smı engefleyerek bu organı sadece hüküme-
tin se\k ettiği tasanlan onaylayan bir merci
olarakmı görüyorsunuz" sorusunu yöneltri.
len, "memuriar için grev hakkı toplu-
sözleşme yasasL, sağhk ve güvenlik ko-
nulan,tLO ve AB normlanna uyıdma-
a" olarak sıralayan Monks, bu konula-
n ilgililere de aktardıklannı belirtti. Ey-
lem yapma, greve gitme özgürlüğünün
üye ülkelerle aynı duzeye getirilmesi ge-
rektiğini vurgulayan Monks. "tşçüerin
büyümenin ve üretim arüşının meyve-
lerinden tam anlanuvla istifade edebil-
mesJçokönemlT diye konuştu. Monks,
"İşgücünün serbest dolaşunı konusun-
da Türkiye'ye aynmahk mı yapıhyor"
sorusuna ise "Bu müzakereleriçerisin-
de zorlayıcı oiacak bir husus. Çahşma
alanındaki sosyal haklann tam anla-
mı>ia beklenolereuygun halegetirilme-
siTürkh
n
e'ningörecegimuamek ve mü-
zakereningidişaü açısındanbüyükönem
taşryor" diye konuştu.
MBfltiS tartışma
yaratacak
• ANKARA (ANKA) -
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan'la Dışişlen Bakanı
Abdullah Gül'ün de "Nihai
Senet" bölümüne imza at-
tıklan AB Anayasası'nda
kabul edilen, kişilerin kendi
nzalan olmadan özel bilgı-
lerine ulaşılamaması hük-
mü, Türkiye'nin uzun yıl-
lardır gerçekleştirmeye ça-
lıştığı Merkezi Nüfus Idare-
si Sistemi (MERNİS) üze-
rinde yeni tartışmalara yol
açacak. AB Anayasası'nda,
herkesin kendisini ilgilendi-
ren kışısel bılgilerini koru-
maya hakkı olduğu hükmü
yer alıyor. Devletin ve resmi
kuruluşlann eline, tüm Tür-
kiye'de yaşayanlann kişisel
bilgileriyle ılgıli geniş bir
veri tabanını temsil etmesı
bakımından yıllardır hara-
retli tartışmalara konu olan
MERNİS, AB'nın kabul et-
tiği hüküm sonrasında daha
fazla tartışma yaratacak.
Itaportar
Tüpkçeye çevrlldT
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Dışışlen Bakanlı-
ğı Sözcüsü Namık Tan,
AB'nin Türkiye tlerleme
Raporu ve AB Anayasa-
sı'nın Türkçeye çevrilerek
Bakanlar Kurulu üyelerine
dağıtıldığını söyledi Tan
haftalık basın toplantısında,
AB raporlannın çevirilerine
Dışişleri Bakanlığı'nın
www mfa.gov.tr adlı adre-
sinden ulaşılabileceğini bil-
dirdi. KKTC Başbakaru
Mehmet Ali Talafın Annan
Planı'nın yeniden ele alına-
bileceğine ilişkin sözlerinin
sorulması üzenne de Sözcü
Namık Tan. "Talat'ın muh-
telif alternatifler üzerinde
durması kendıleri açısından
tabiıdir" vanıtını verdi.
Polonyah
• ANARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Tanm ve Köyişle-
ri Bakanı Sami Güçlü, ba-
kanlığa Polonya'nın AB sü-
recinde tanm müzakerecisi
olan kışıyı danışman olarak
görevlendirdiğinı açıkladı
CHP Ardahan Milletvekili
Ensar Öğüt'ün TBMM'deki
gündem dışı konuşmasına
cevap veren Tanm Bakanı
Güçlü, bakanlığa yeni bir
danışman aldıklannı söyle-
di. Polonya'nın AB sürecin-
de tanm müzakerecisi ola-
rak görev yapan kişiyi "da-
nışman" sıfatıyla görevlen-
dırdiklerini belirten Güçlü,
"Tüm ekibimle birlikte,
AB'ye en son katılan ülke-
lerin müzakere süreçlerini
inceliyoruz" dedi.
Türkiye'ye
işkence tazminatı
• STRASBOURG (AA) -
A\Tupa Insan Haklan Mah-
kemesi (AİHM), 1995'te
gözaltına alınan Abdul-
samet Yaman (40) adlı yurt-
taşın gözaltında kaldığı 9
gün boyunca işkence yapıl-
dığı iddiasıyla yaptığı baş-
vuruda Türkiye'yi 26 bin
-400 bin Euro tazminat
«demeye mahkûm etti.
AİHM 1996'da gözaltında
lötü muamele ve işkence
gördüklerini iddia eden 2
bşinin yaptığı başvurularda
da Türkiye'nin 28 bin Euro
maddi ve manevi tazminat
odemesini kararlaştırmıştı.
Alman Yeşilleri, Elkatmış'la görüşmenin ardından eski DEP'lilerle yemek yedi
Rotlı6
raporu' sordu• Alman Yeşiller Partisi
Eşbaşkanı Roth, TBMM
tnsan Haklan Inceleme
Komisyonu Başkanı
Elkatmış'la görüşmesinde
işkence iddialan, Azınlık
Raporu, namus cinayetleri
ve ifade özgürlüğü
konulannda bilgi aldı.
Elkatmış, Roth ile
görüşmesinde Azınlık
Raporu'nu eleştirdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Alman Yeşiller Partisi Eş-
başkanı Claudia Roth, Başba-
kan Tayyip Erdoğan, Dışişleri
Bakanı Abdullah Gül ve
TBMM Insan Haklannı tnce-
leme Komisyonu Başkanı Meh-
met Elkatmış ile görüştü. Tür-
kiye'nin AB üyeliğine destek
veren Roth; işkence iddialan, In-
san Hakları Danışma Kuru-
lu'nun (İHDK) tartışma yara-
tan Azınlık Raporu, namus ci-
nayetleri ve ifade özgürlüğü
konulanndaki son gelişmeleri
sordu. Ahnan Yeşiller, ögle ye-
meğinde Leyla Zana ve arka-
daşlan, akşam yemeğinde de
Prof. BaskmOran ve insan hak-
lan örgütlerirün temsilcüeriy-
le bir araya geldi.
Roth, Erdoğan ile yaptığı
görüşmenin ardından yaptığı
açıklamada, "17 Araük'taki
ABzirvesindeTürkiye ile mü-
zakerelerin başlatüması için
olumlu bir karar verileceğini
ümit ettiklerini" söyledi. Edi-
nilen bilgiye göre, Erdoğan,
görüşmenin büyük bölümün-
de "ÇevTe konulannda" konuş-
tu. Bunun Alman heyette şaş-
Claudia Roth, TBMM İnsan Haklannı Inceteme Komisyonu Başkanı Elkatnuş'ı ziyaret ettL (AA)
kınlık yarattığı kaydedildi.
Roth da Türkiye ile ilgili ya-
pıcı olmaya çahştıklannı, an-
cak eleştirilmesi gereken du-
rumlar olduğunda bunu açık-
ça ifade ettiklenni belırterek.
"bir dostun da böyle olması
gerektiğini'' söyledi.
Almanca eğhim veren
vakıf ünrversitesi istedi
Roth, görüşmede Yeşiller
Grubu olarak Türkiye'de Al-
manca eğitim veren bir vakıf
üniversıtesi kurulmasını \e
kendilerivle sürekli irtibat kur-
mak üzere AKP'den bir yetkı-
linin göre\ lendiribnesini iste-
di. Erdoğan, buna sıcak baktı-
ğını vurguladı.
'Merkei'i ikna edin'
Başbakan Erdoğan, Avrupa
Halklar Partisi Başkan Yardım-
cısı NadezhdaMihaylova ile de
görüştü. Kadınlann birbiriyle iyi
anlaşacağını belirten Erdoğan,
Türkiye'nin AB üyeliğine kar-
şı çıkan Alman Hıristiyan De-
mokrat Parti Genel Başkanı
Angeia Merkel' in ikna edilme-
sini istedi. Mihaylova da iki
defa görüştüğü Merkel'in dü-
şüncelerinde belirli bir yumu-
şama olduğunu kaydetti.
Roth ve beraberindeki heye-
rin Gül ile görüşmesinde Azın-
lık Raporu gündeme geldi. Ko-
nunun tHDK içinde tartışıldı-
ğını kaydeden Gül, Türkiye'de
hiçbirkonunun arrık tabu olrna-
dığını savundu. Roth, Meclis'te-
ki ziyaretinde de Elkatmış'a
Azınlık Raporu'nu sordu. El-
katmış. rapor konusunda basuı
toplantısında yaşananlan onay-
lamadığmı, ancak raporun da
hiç hoş olmadığuu savundu.
Yeşillerin gezisi
Güneydoğu'da
Alman tankı
anıytıaıkhır
FRAJVKFURT (Cumhuriyet
Bürosu) - Yeşiller Partisi
eşbaşkanlan Claudia Roth
ve Reinhard Bütikofer,
yanlannda partınin
parlamento grup •
başkanvekıli Krista
Sager ve Katrin Göring-
Eckard ile birlikte
gidecekleri Şunak'ta
Demokratik Almanya Ulusal
Ordusu'ndan kalan ve
Türkiye'ye Güneydoğu ve
Doğu Anadolu'da
kullanıhnamak üzere satılan
tanklan arayacaklar.
Bütikofer, Başbakan Tay'yip
Erdoğan'ın kendilennı
bölgeye "Geliniz ve bölgede
kendiniz araşnrma >'apuuz
r
sözleriyle ısrarla davet
ettiğini belirtti.
•Du>mn aldık'
Almanya
gafiyaptı
ANKARA (ANKA> Almanya'nın Ankara
Büyükelçiliği, Almanya Federal Meclisi Ittifak
90/Yeşiller Grubu'ndan Başkan Claudia Roth
ve beraberindeki heyetin Türkiye'ye gerçekleş-
tireceği ziyaretine ilişkin açıklamasında, Fener
Rum Patrikhanesi'ne ilişkin olarak Türkiye'nin
tanımadığı "Ekümenik" sıfatını kullandı.
Almanya'nın Ankara Büyükelçüiği'nden ya-
pılan açıklamada, Almanya Federal Meclisi ît-
tifak 90/Yeşiller Grubu'ndan üst düzey bir he-
yetin Türkiye'ye gerçekleştireceğİ ziyarete iliş-
kin bilgi verildi. Açıklamada, heyetin Istanbul'da-
ki ziyaretine ilişkin olarak "Çarşamba günü ts-
tanbul'da iş çevreterinin temsiküeri ve Eküme-
nikveErmeni Patrikhanesi temsiküerrvle görüş-
melerin akabinde he\etin bir bölümüTürkneden
aynlacak" denildi. Türkiye, Fener Rum Patrik-
hanesi'nin Papalık benzeri bir nitelik kazanma-
sının önünü açabilecek olan ve "evrensd" anla-
mına gelen "Ekümenik" kavramını tanımıyor.
PORTEKİZ'E GlTTt
Gül, yine ikna
turunaçıktı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Dışişleri Bakanı Abdullah
Gül, AB ülkelerini müzakere ta-
rihi konusunda ikna çabalanna
devam ediyor. Gül, Portekiz Dt-
şişleri Bakanı Antonio Monte-
iro'nun daveti üzerine dün Liz-
bon'a gitti. Gül'ün Portekiz zi-
yaretinde, Türkiye-AB ilişki-
lerinin yam sıra ikili ilişkiler,
Kıbns, Irak'taki durum, Orta-
doğubanş süreci. transatlantik
ilişkiler ve uluslararası tero-
rizme karşı işbirliği konulan ele
alınacak. Portekiz Başbakanı
Santana Lopes ve Meclis Baş-
kanı MotaAmaral'la da görü-
şecek olan Dışişleri Bakanı
Abdullah Gül'e, Türkiye-Por-
tekiz Iş Konseyi üyeleri de eş-
likedecek. Gül'ün Portekiz zi-
yareti 4 Kasun'da sona erecek.
Yeşiller heyetinin gezisi ile
ilgili olarak partinin
savunma uzmanı VVînfiied
Nachtwei ise tanklann Doğu
bölgesinde bulunduğuna
ilişkin bilgiler aldıklannı ve
parti yöneticilennin gezinin
son durağı olarak
Diyarbakır'a gideceğini.
oradan Şırnak'a geçerek
durumu yerinde
göreceklerini söyledi.
Nachtvvei, "Kuşkusuz
ellerinde dürfoünler
olmayacak ama oradaki
askeri yetküiler, Şunak \afisi
ve Belediye Başkanı ile
gönişme olanağı
bulacaklardır. Lmanz ki
açık ve net bir sonuç ekle
edilebikcektir" dedı.
BAŞBAKAN TAYYtP ERDOĞAN:
'Kimse demokrasiye
sınır çizmıez'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, AB süreci-
ni değerlendirirken "Meşru-
luğunu bu toplumdan alan
hiçbir siyasi irade. hiçbir ik-
tidar bu tophunun layık ol-
duğu demokrasiye sınır çize-
mez, bu böyle biline. Arök
kimsevesayetçi demokrasise-
naryolan lütfen uretmesin"
diye konuştu.
Erdoğan, dün partisinin
grup toplantısında AB üyeli-
ğı içindemokratikleşme adım-
lannın süreceğini anlahrken
AB hedefinin bazılanrun di-
le getirdiği gibi Cumhuriye-
tin temel niteliklerini aşındı-
racak bir süreç değil, tersine
Cumhuriyetin muasırmedeni-
yet anlayışuıın doğal bir sonu-
cu olduğunu söyledi. Erdoğan
şu görüşleri dile getirdi'. "Bukri-
terieri hayata geçirmemize kar-
şı çıkanlar demokrasiyi bir ayak
bağı olarak mı görüyorlar? Var
olan meselelerimizi ancak de-
mokratik süreçleriçinde kalarak
sağhkh bir çözüme kavuşturabi-
Hriz. Meşruhığunu bu toplum-
dan alan hiçbir siyasi irade, hiç-
bir iktidar bu toplumun layık ol-
duğu demokrash,e snur çizemez,
bu böyle biline. Aksine bir tavır,
topluma güvensizliğin eseridir.
Arük seçkinci tavırlan bir yana
bırakmah, demokratik süreçlere
güvensizfikten de vazgeçmeByiz.
Arük kimse vesayetçi demokra-
si senaryolan lütfen üretmesia
Çünkü bu toplum demokratik
olgunluğa, erginliğe sahiptir. \'a-
süere,veükredeihtiyacıyoktur.
w
DUZYAZI
ORHAN BİRGtT
Arınç'ın Verdiği Görev
TBMM Başkanı Sayın Bütent Annç. Meclis Mu-
hafızTaburu'nun gazinosunda askeri yöntemle-
rin geçerli olmasından gelen sıkıntısının gideril-
mesi için gazetecileri göreve çağınyor. Çağırır-
ken gazetecilere de dokundurmadan edemiyor.
"Yiğit ve gayretli basınımıza bir görev düşüyor"
diyor. Arınç'ın sözünü ettiği konu, Meclis Muha-
fız Taburu'nun gazinosunda yemek yemek iste-
yen parlamenterierden, gamizon kurallanna uyul-
masının istenilmesi. Daha açıkça söyleyelim. O
gazinoya götürülmek istenilen konukların ba-
şörtülü, sakallı olamayacaklarının kendilerine
anımsatılması. Bu uyanlara aldınş etmeyenlere
ikram yapılmamast.
Meclis Başkanı, "halkın meclisinde böyle şey-
lerin olup olamayacağı konusunda yiğit ve gay-
retli basının, özellikle köşe yazarlannın yol gös-
termesini" isterken gazetelerin yönetimine de
kanşmadan edemiyor. Yol gösteren yazılann bi-
rinci sayfadan yayımlanması dileginde bulunu-
yor. Anlaşılan, Sayın Başkan'ın kafası hayli ka-
nşık.
Yiğit ve gayretli olmadığımı bilsem de Annç'ın
çağnsını görmezden gelemiyorum. Yaşayan en
eski gazetecilerden birisi olmamın yanı sıra bu
sıfatımı bir de on beş yılık Yasama Meclisi üye-
liğiyle birleştirince TBMM Başkanı'nın sıkıntısı-
nı paylaşmak, gidenmek gibi bir dayanışma gö-
revinden kaçmam olanak dışı hale geliyor.
O zaman Sayın Başkan'a, önce TBMM Mu-
hafızTaburu'nun kendi emrinde olduğunu hatır-
latmalıyım. 23 Nisan 1920'de Mustafa Kemal'in
başkanlığında göreve başlayan TBMM'nin ilk
Muhafız Biriiği, giderek Cumhurbaşkanlığı Mu-
hafız Alayı'na dönüşmedi mi? O evre içerisinde
bir ara Ankara'da çok küçük bir birlik bırakılarak
cephede düşmana karşı görev yapmadı mı?
Zaferden sonra Ankara'da eski görevine dö-
nen ve Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'nın bir
biriiği olarak TBMM'de bir tür protokot görevi ya-
pan tabur, elbette eğitim, teçhizat ve öteki tüm
gereksinmeleri açısından Genelkurmay Başkan-
lığı'na bağhdır. öyle olunca da nizamiyesinden
içeriye girildiği zaman askeri kurallar "a"dan
"z"ye işleyecektir.
Bazılan Muhafız Taburu'nun tek parti dönemi-
nin alışkanlığından kaldığından yola çıkarak
TBMM'deki görevinden ayrılmasını öğütlerier.
Ben böyle bir düşünceyi paylaşmıyorum. Bay-
rak törenleri ve partamentonun geniş alanının
gözetimi açısından olduğu kadar, istiklal Sava-
şı'nı yönetmiş ve kazanmış bu halk meclisine ay-
n bir görkem de vermektedir Muhafız Taburu.
Meclis'te lokanta sıkıntısı mı var?
TBMM'de benim bulunduğum dönemlerde en
az üç lokanta vardı. Sanıyorum bu sayı günümüz-
de hem daha arttı, hem türieri çoğaldı. Milletve-
killerinin askeriere aynlmış gazinoyu kullanma is-
teklerinin niçin ağır bastığını, hele seçmenlerini
de birlikte götürmelerinin altında hangi ihtiyacın
yattığını anlamak zor olmalı.
Sayın Annç, muhafız askerierin parlamentonun
görüntüsünü gölgelediği düşüncesine katılanlar-
dan ise konuyu AKP'nin çoğunluğunun olduğu
Başkanlık Divanı'na getirir ve oradan aldığı eği-
limle Genelkurmay Başkanlığı'na birliğin çekil-
mesi istemini iletir. Bu misyonu "yiğit ve gayret-
li gazetecilere" ihale etmesinin tek karşılığı, lü-
gatlerde olsa olsa kurnazlık olarak yazılır.
Ama Sayın Annç benzer alışkanlıklan hep uy-
guluyor. Yasama yılı başlarken yeniden seçimi
gündemdeydi. O tarihlerde gazetelere milletve-
killerinin maaşlan için hangi kuşlar haber verdi
bilmiyorum. Bildiğim, Arınç'ın bunları yalanla-
madığı. Başkanlığmı önümüzdeki dönem için
çantaya koyunca zam haberlerine karşı aslan ke-
sildiği.
Ülkenin gündemi öylesine dolu ve kanşık ki.
Bu karışıklığı Parlamento Başkanı'nın herkes-
ten daha çok yakından izlemesi ve yeni sorun-
lar çıkarmak isteyenlere yeşil ışık yakmaması
gerekmez mi?
Faks: 0 216 3028208 obirgitrSe-kolay.net
Sımrlama olasılığı zor
Serbest dolaşıma
anayasa garantisi
ANKARA (ANKA)-
Türkiye'nin AB'ye
girmesi durumunda
Türk işçilerin
A\Tupa'da serbest
dolaşımma kalıcı
sımrlama getirihnesi olasılığı, imzalanan
AB Anayasası ile ortadan kalktı. AB
Anayasası'nda, "Üye devleüerin
topraklannda çahşma izni verilmiş üçüncü
ülkelerin vatandaşlan, birlik vatandaşlanyla
eşit koşullar altında çahşma hakkma
sahiptir'' deniliyor. Bu hükümle, AB
ülkelerinde çalışan Türk vatandaşlan da AB
vatandaşlanyla aynı koşullar altında çalışma
hakkma sahip oluyor. Ancak Türkiye AB'ye
tam üye olmadığı için vatandaşlık
haklanndan yararlanamıyor. AB Anayasası,
çahşanlann AB içinde serbest dolaşım
hakkma sahip olduklan hükmünü de
getiriyor. Böylece. Türk vatandaşı olup da
AB içinde çahşanlann serbest dolaşım
hakkı da garanri altına alınıyor. ilgili
madde aynı zamanda, Türkiye'nin AB'ye
girmesi sonrasında, "Türk işçi akuu"
olasılığuıdan rahatsız olan baizı çevTelerce
ortaya atılan "serbest dolaşıma kaha
sımrlama'' girişimlerine de bir yanıt
niteliği taşıyor. AB'nin, anayasal olarak
serbest dolaşım hakkını hüküm altma
ahnası, AB üyesi ohnası hahnde Türkiye'ye
yönelik olarak kalıcı bir smırlama
getirilemeyeceği anlamına geliyor.