Catalog

3 KASIM 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER MİT'in istihbaratı • ANKARA (AA) - CHP tzmir Milletvekili Kemal Anadol, Başbakan Tayyip Erdoğan'a, MİT'in istihbarat istihsalinde çeşitli suçlardan hüküm ve sabıkası bulunan Abdullah Çath, Alaattin Çakıcı, Haluk Kırcı ve Oral Çelik'ten faydalanıp faydalanmadığını sordu. Anadol. TBMM Başkanhğı'na sunduğu önergesinde, "bu kişilerden istihbarat istihsalinde yararlanılmış ise suçlulan yasadışı olarak kullanan MlT yöneticileri hakkında herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığının" açLklanmasını istedi. Anadol, "Herhangi bir ışlem yapıldı ise bunun sonuçlan ne olmuştur'1 " diye sordu. Sosyal yardımı geri ödeyecek • BERIİN(AA)- Almanya'dan Türkiye'ye iade edilen tslami Cemiyet ve Cemaatleri Birliği (ICCB) yöneticisi Merin Kaplan, daha önce Alman devletinden aldığı 170bin Euro'luk sosyal yardımı geri ödeyecek. Kaplan, bu parayı kendısuıden talep eden Köln Şehir tdaresi'ne karşı Köln Idare Mahkemesi'nde açrığı davayı kaybetti. Mahkeme, Kaplan'ın Almanya'da yasaklanan lCCB'nin parasuıdan ıstıfade etme imkânı bulunduğu gerekçesiyle bugüne kadar aldığı sosyal yardım parasını geri ödemesi gerektığine karar verdi. YTPtzmir CHP'ye katıMı • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - CHP ve YTP'nin genel merkez düzeyinde birleşme karan almasının ardından YTP tzmir il örgütü törenle CHP'ye katıldı. CHP il binasındaki törende konuşan CHP Izmir tl Başkanı Alaattin Yüksel, birleşmeyi tzmir'in kısa sürede özümsedığini vurgulayarak "Bu katılımla CHP tzmirde iktidarıru güçlenerek koruyacaktır" dedi. Yüksel, YTP tl Başkanı Cumhur Elçi ve ilçe başkanlanna rozetlerini takarken üye kayıtlannıdayaptı. HSYK Yedek Üyeljği'ne atama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Yedek Üyeliğine, Yargıtay Üyesi Mehmet Ali Esmer'i seçti. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezfnden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Sezer'in. HSYK Yedek Üyeliğine. Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nca gösterilen üç aday arasından. Yargıtay Üyesi Mehmet Ali Esmer'i seçtiğı bildirildi. Açıklama • Gazetemızın 2.11.2004 tarihlı baskısında yer alan "Şimşek istifa etti, MEB ihaleleri arkadaşlann arasıru açtı" başlıklı haber ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Doç. Dr. Şaban Şimşek yazılı bir açıklama yaptı. "Şimşek istifa etti" haber başlığının tamamen yanlış olduğu belırtilen açıklamada, " İstifa ile ilgili sözlü veya yazılı bir açıklama ya da makama iletilen herhangi bir resmı yazı söz konusu değildir" denildi. Açıklamada, "Gazeteniz, olmayan bir istifaya neden ohnaya çalışmış ve birlikte çalışmaktan onur duyduğum Sayın Bakanımız Hüseyin Çelik'le olan brrlikteliğimize darbe vurulmak istenmiştır" denildi. YüceDivanitirazlabaşladıBaşsavcı Nuri Ok, Ersümer ve Çakan 'ın soruşturma önergesindeyer almayan 22fıilden yargılanamayacağını, bu konuların ayrı bir soruşturma konusuyapılması gerektiğini belirtti ANK\R\(CumhuriyetBürosu)-Es- ki Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlan Cumhur Ersümer üe Zeki Çakan ın Yüce Divan'da yargılanması, usul iti- razlanyla başladı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Ersümer ve Ça- kan'ın soruşturma önergesinde yer alma- yan 22 fiilden yargılanamayacağını, bu konuların ayn bir soruşturma konusu yapılması gerektiğini belirtti. Yüce Di- van, sanıklann ve başsavcının istemi- nin incelenmesi için oturumu 25 Kasım tarihine erteledi. Anayasa Mahkemesi'nin giriş katın- dald Yüce Divan Salonu'nda yapılan du- ruşmaya katılmak üzere, ilk olarak eski bakan Zeki Çakan geldi. Çakan, gazete- cilere yaptığı açıklamada, Meclis Soruş- turma Komisyonu'nun ve TBMM Ge- nel Kurulu'nun kendisiyle ilgili aldığı ka- ran, "siyasi linç" olarak değerlendirdi. Başkanlığım Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa BumiıT ın yaptığı Yü- ce Divan, Haşinı Kıhç, Fulya Kantarcı- oğhı, Tülay Tuğcu, Ahmet ÂkyaJçın, Sa- cit Adab, Ertuğrul Ersoy, Mehmet Er- ten, Fazıl Sağlam, Abduİlah Necmi Öz- ler ve Serdar Ozgüldür'den oluşuyor. Iddia makammda Yargıtay Cumhuri- yet Başsavcısı Nuri Ok, Başsavcıveki- li Abdurrahman Yalçınkaya ve Yargı- tay Savcısı Zafer Ediş yer aldı. Duruşmayı, Yüce Dhan'da yargılanan ve beraat eden eski ANAP'lı bakanlar- dan Cengiz Al&nkaya ile bazı ANAP'lı eski milletvekilleri de izledi. Oturumda ilk olarak sanıklann kim- lik tespitleri yapıldı. Ersümer kendisi- ni "erneldi'' olarak tanıtırken, Çakan serbest çalıştığmı söyledi. Usule ilışkin itirazlar için ilk olarak Ersümer' in avukatlanndan BülentAcar söz aldı. Acar, müv ekkiline yönelik ba- zı suçlamalann net olmadığmı savun- du. Soruşturma Komisyonu'nun, ana- yasa gereği verilen süreleri aştığmı an- latan Acar, bu nedenle raporun yok hük- münde olduğunu savundu. Komısyo- nun, soruşturma önergesinde yer alma- yan 24 fiille ilgili müvekkiline isnatta bulunduğunu, komisyonun böyle bir yetkisi olmadığmı savunan Acar, dola- yısıyla bu fıiller hakkında TBMM'de ya- pılan oylamanın da yok hükmünde ol- duğunu, bu 24 iddia hakkında kamu da- vası bulunmadığmı ileri sürdü. Sanık Zeki Çakan'ın avukah Birgül Feyzioğhı hiçbir isnadı kabul etmedik- lerini söyledi. Çakan'ın avukah Ttırgut Kazan da komisyona tamnan sürenin bağlayıcı olduğunu, bunun eski başba- kan ve bakanlara karşı "siyasalfinçya- pıtanaması için konulduğunu" söyledi. Soruşturma önergesmde yer almayan iddialann da Soruşturma Komisyonu raporunda yer aldığını, bu iddialarla il- gili durdurma karan verilmesi gerekti- ğini ifade eden Kazan, müv ekkiline yö- neltilen suçlamalarla Ersümer'e yönel- tilen suçlann farklı olduğunu. bu ne- denle dava dosyasmm da aynlması ge- rektiğini iddia etti. Bassavcı suçları eledl Yargıtay Başsavcısı Ok, sanık avukat- lannın usule ilişkin itirazlan hakkında- ki görüşünü açıkladı. Ok, soruşturma önergesinde olmayan, ancak Soruştur- ma Komisyonu'nun raporunda yer ver- diği 22 iddianın yargılama dışında tutul- masını ve bu konuda son kararla hüküm verilmesini talep etti. Ok, önergede yer almayan fiillerin ayn bir soruşturma ko- nusu yapılması gerektiğini belirtti. Yar- gılama dışı tutulması istenen konular arasmda, Trusgas, BOTAŞ'a personel alımı, Yap-Işlet ihale sürecine müdaha- le, eski Enerji Bakanlığı Müsteşan Yur- dakul Yiğitgüden hakkında soruşturma izni verilmemesi, Çayırhan Termik Sant- ralı'nın Park Holding'e devri, ÇEAŞ ve Kepez'in denetiminin yapılmadığı id- dialan yer alıyor. Sanık avukatlannın, iddiala- nnın belirgin olmadığı yönün- deki taleplerine kanlmayan Baş- savcı, yargılama dışında tutul- masını talep etnği iddialar dışın- da yer alan iddialann savunma- yı zaafa uğratacak soyutluk ta- şımadığım, belirsizliğin olma- dığını söyledi. Savunmanın, So- ruşturma Komisyonu'nun bağ- layıcı olan çalışma sürelerine uymadığı şeklindeki itirazına da katılmadığuıı bildiren Ok, komisyonun verilen sürede gö- revini tamamladığuıı, bu iddia geçerli olsa bile raporun geçer- siz olamayacağını vurguladı. Mahkeme Başkanı Bumin, savunmanın usule ilişkin is- temleri ile bu konuda Ok'un taleplerinin gelecek oturumda değerlendirmeye alınacağmı, diğer işlemlere bu karardan sonra devam edüeceğini belir- terek duruşmanın 25 Kasım Yüce Divan, sanıklarCumhur Ersümerik Zeki Çakan vebaş^vcuımisternininmcelenmesiiçm oturumu 25 Kasım tarihine ertetedL tarihine ertelendiğini bildirdi. Türkiye însan Hakları Danışma Kurulu Başkanı Kaboğlu: Olay toplumsal bir sorun Kamu-Seıre dava hazırbğıANKARA(Cumhuri>«t Bü- rosu)-Insan Haklan Danışma Kurulu (ÎHDK) Başkam İbra- him Kaboğlu'nun basın top- lantısı sırasında Azınlık Rapo- ru'nu yırtıp atan Türkiye Ka- mu-Sen Genel Sekreteri Fah- rettin Yokuş'un yaptığı eylem, tartışmaları daha da alevlen- dirdi. Azmlık Raporu tartışmala- n, ÎHDK Başkanı Kaboğlu'na yönelik eylemin ardından ye- ni bir boyut kazandı. Basın açıklaması yapan Kaboğ- lu'nun elinden Azınlık Rapo- Hükümet elestirdi 'Kurulun kendisine saygısıyok' Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek hem ku- nıl üyelerinı hem de raporun içeriğini elestirdi. Yaşananlan üzüntüyle izlediğini vurgula- yan Çiçek, "tHDlCkendiiçin- de çefişkfleri oianbir kuruL Ken- di kendüerine bile saygılan ol- mayaninsanlar. UsuDeri. üslup- lan ve içerikleri yanhş. Türid- ye'de aydın kaütesini görmek için bu konulara bakmak ye- ter" görüşünü dile getirdi. AKP li Ertuğrul Yalçmba- yır, "AB sürecinde insan hak- İan çok önemlL Yan resmi bir kurulun raporuyla ilgili cere- van eden olaylarçok üzüntü ve- rici Raporuntarüşdma biçimi, usulü. adabı tasvip edilemez. Başbakanlık'la bu kurul ara- smda daha etkin bir diyalog ku- rulmalT diye konuşru. Dışişlen Bakanı Abdullah Gül de raporu değerlendirir- ken "Tartışmalar hoş değil. Kurulun daha da srviUeşmesi gerekiyor. Resmi kurul degil ama kanunla kurulmuş. Ka- nunda değişiklik yapılarak da- ha da srvilleştirilmesi düşünü- lebiür. Rapor bize sunulma- dan basına sızdı. Kurul içinde marjinal gruplar oiabflir. Bu da normaldir" dedi. • Raporu yırtan Kamu-Sen Genel Sekreteri Yokuş, eyleminin "insan haklanna saygısızlık degil, gasp edilen insan hakkının geriye alınması" olduğunu savundu. Yokuş, "Raporu bir değil yüz bin defa yırtanz" dedi. ru'nu alarak yırtan Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş, eleştirilerini sürdürdü. Yokuş dün düzenle- diği basın toplantısında, Azın- lık Raporu nu "ihanet belge- si" olarak niteleyerek "Rapo- ru değfl bir defa, bin, on bin, yüz bin defa karşımıza çıksa yine yntanz" dedi. Yokuş, raporu yırtmasının "insan haklanna savgısızlık değil, gasp edilen insan hakkı- mn geriye ahnması" olduğu- nu savundu. Yokuş, ulus-devlete yöne- lik tuzağın yerinde ve zama- mnda bozulduğunu belirterek İHDK'nin 78 üyesinin bulun- masına karşm raporun 33 kı- şi ile oylandığını söyledi. Ra- poru, İHDK adına açıklanama- yacağı için yırttıklarını öne süren Yokuş, kurulun Kaboğ- lu'nun keyfi uygulamalan ile sulandınldığını, bu nedenle lağvedilmesi gerektiğini kay- detti. Yokuş, raporu yırtması- nın fiziki şiddet olmadığmı, kimseye saldında bulunma- dığım savundu. Yokuş, raporu hazırlayan- lann üniversitelerden atılan Türkiye Cumhuriyeti ile kav- galı hocalar olduğunu savu- nurken hükümeti de suçladı. Hükümetin bunu kasıtlı yap- tığını söyleyen Yokuş, "Ra- poru kendisi ortaya atamazdı, başka kurumlar aracıhğıyla atabiürdi" dedi. İHDK Başkam îbrahim Ka- boğlu ise Yokuş'un davranışı- nı "fiziki saldın" şeklinde nı- teledi. Kabolğu, "Bu kişisel değil toplumsal bir sorun. Ben dava açmayı düşünmüyorum. Çünkü kişisel sorunum değiL Ama bazı krtie örgütieri yar- dım önerisini getirdi. Onlar dava açmayı düşünüyor" diye konuşru. Irkçı refleks ve bağnazlık' Oran ve Kaboğlu 'na aydınlardan destek Kamu-Sen Genel Sekreteri Yokuş'un Azuıhk Raporu'nu basın toplanbsı sırasında yırtması taraşmalan alevlendirdL Siciliparlakçıkmadı Kamu-Sen üyesi Yokuş'un, Abdullah Çath ekibinden ülkücüyle vahfkurduğu ortaya çıktı ANKARA (ANKA) - Azınlık Raporu'nu basın toplannsı sırasın- dayırtan ve bunu "demokratiktep- ki" olarak tanımlayan Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yo- kuş'un. daha önce Abdullah Çat- h ve Ülkü Ocaklan'nı yöneten Şükrü Durgut'la birlikte bir va- kıf kurup işlettiği ortaya çıktı. 1989'da Ankara'da bir grup ka- mu görevhsi, Türkiye Kamu Ça- hşanlan Kalkınma ve Dayanış- ma Vakfi (TÜRKAV) adıyla bir vakıf kurdu. Vakfin 12 kurucusu arasında. sonradan MHP millet- vekili olacak AK Işddar. Çath ile birlikte 1978"de Ülkü Ocaklan yönetimine seçilen Durgut ve Yo- kuş da yer aldı. TÜRKAV kuru- cusu olan isimlerden bir başkası da Malatya'da 7 Ocak 1997'de bı- çaklanarak öldürülen ÜmitGhan Tarbo olayında, sanıklanndan ül- kücü Kadir Kıhç'ın "lfadesialın- sın, bilgisine başvurulsunn dedı- ği, dönemin Malatya Ülkü Ocak- lan Başkanı Îbrahim Güzel oldu. TÜRKAV daha sonra kurulacak Türkiye Kamu-Sen'in örgütlen- mesi için zemin oluşturdu. Bazı aydınlar ise Azın- hk Raporu'na yönehk tep- kiyi '^kçırefleks.linçman- üğıvebağnazlık" şeklinde niteleyerek Ankara Cum- huriyet Savcıhğı'na kendi- leri hakkında suç duyuru- sunda buhmdular. Bu tür il- kel tepkilerin demokratik düzey konusunda fıkir ver- diğini belırten aydınlar, ra- poru hazırlayan Baskın Oran ve ÎHDK Başkanı İbrahim Kaboğlu ile da- yanışma içinde olmanın ifade özgürlüğüne sahip çıkmak anlamına geldiği- ni vurguladılar. Aydınlar, Oran ve Kaboğlu'na dava açılması halinde kendile- ri hakkında da dava açılma- srnı istediler. Suç duyuru- su metnine imza atanlar arasında, Fikret Başkaya, ADDden rapora tepki ADD Genel Başka- nı Ertuğrul Kazancı İHDK'nin raporunun, ulusal karşıtlık belge- si olduğunu söyledi. Kazancı, raporun Ke- malist düşünceye, Cumhuriyet ve Türk De\Tİmi'ne ihanet bel- gesi olduğunu savundu. Paşa Öztürk, Sah Çetinoğ- lu, Mustafa Karabudak, Oktay Ethnan, Zerrin Taş- puıar,AhmetTeUL,Ali Baİ- kız, Mehmet Ozer, Ayhan Çınar.FflizUhıçelebi.Gök- çe Ottu, Yıunaz Ensaroğ- lu. Nihat Genç ve Ayhan BUgen yer aldı. ODP Genel Başkanı Hayri Kozanoğhı, olayın faillerinin ve hükümetin, Kaboğlu'ndan özür dile- mesi gerektiğini belirte- rek "Azuıhk haklan ba- hane, onlar demokrasiye düşman!" dedi. DEHAP da raporun yırtılmasını çirkin bir da\Tanış olarak nitelendirildi. DİSK Baş- kanı SükıymanÇelebi, "Bu sakbnkurulave insanolan herkesedir" dedi. tstanbul Tabip Odası, tstanbul Diş Hekımleri Odası, tstan- bul Veteriner Hekimleri Odası, ÇGD tstanbul Şu- besi, Ögretim Üyeleri Der- neği, Banş Girişimi ve Helsinki Yurttaşlar Der- neği'nin ortak açıklama- smda "Düşünce özgürlü- ğüne yönelik saldınlar hiçbir şekilde kabul edile- mez" denildi. KESK'e bağlı Tüm Bel-Sen, Ka- mu-Sen'ın tHDK'den çı- kanhnasını istedi. POLİTtKA GU1NLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Iğdır Ovası'nda... KARS - AKP hükümeti ABD'nin çizdiği 'llımlı Is- lam' yolunu seçti. Bu yolda yürüyor. Bu arada, AB'nin tüm koşullannı yerine getiriyor... Türkiye'nın tüm sorunlarının AB'ye girince çözü- leceğini sananlar yavaş yavaş ayılmaya başladı: "Aman dikkat, AB Türkiye'ye yeni dayatmalar getirebilir..." Daha önce yazdım, bir kez daha yineleyeyim: "Hangi AB ülkesinde maden işletmeciliği yapı- lan alanlarda ÇED uygulanmıyor?" Türkiye'de Maden Yasası bugüne dek hiç tartışıl- madı!.. Neden, niçin? Altın madenciliğini ÇED dışına taşımanrn anla- mını bir türlü çözemeyenlere tek bir soru: "Maden Yasası'nı okudunuz mu?" Demokrasiden, özgürlüklerden, insan haklann- dan, çevrecılikten söz edenler Tunceli'den Berga- ma'ya dek uzanan madencılere şu soruyu sormalı- dırlar: "Halkı zehiriemeye hakkınız var mı?" Sömürülen bir ülkede demokrasiden, özgürlük- lerden, çevreyi korumaktan söz edilemez!.. Emperyalist sermayeyi savunanlar bu gerçekleri göremezler!.. Ama kendilerinı 'ulusalcı olarakgörenlere' birsö- züm olacak: "Maden Yasası'nı bir güzel okuyun..." Çokuluslu maden şirketleri Türkiye'de yargı ka- rarlarını hiçe sayıp direniyor!.. Türkiye'deki hükümetlerse bu dırenişe göz yu- muyor!.. Yani hukukun üstünlüğü ilkesi bir hukuk devletin- deçiğneniyor... Bu konuda kimse tepki göstermiyor!.. • • • AB kapısındaki Türkiye'de tanm ve hayvancılık can çekişiyoıi Üreticilere uygulanan yasal düzenlemeler tanm sek- törünü yok etti... Kendi kendinı besleyen bir toplum nasıl oldu da kendini besleyemez hale geldi? Iki gündür Kars ve Iğdır yöresindeyim... Insanlar yannlarından umutsuz! Işsizlik veyoksulluk!.. Osman Arolat'ın Dünya'da çıkan "Tanm ve hay- vancılığı yeniden keşfetmek" başlıklı yazısını oku- muştum ikı gün önce... Şoyle diyordu yazısında: "Türkiye, tanm ve hayvancılık konusunu uzun bir süreden ben unutmuş görünüyordu..." Kaç yıl önce unutmuştu bu konuyu Türkiye? Enaz20yıldırL Toplam nüfusun neredeyse yüzde 4O'ı kırsalda ya- şıyordu... Ama hem tanm hem de hayvancılık ölmüştü... Bergama'da topraklar kirlenmişti, Kütahya'da ay- nı durum vardı... Altın avcılanna teslim edilmiş siyanürtü topraklar- da ne üretebılırdik!.. Bir gece yansı Kars'ta bunlan düşündüm... Yıllar önce gezdiğım Iğdır Ovası'ndan geçerken pamuk üretiminin buralarda durduğunu gördüm... Arolat'ın yazısında Türkiye'nin tarımı ve hayvan- cılığı yeniden keşfettiğini okuyunca çok sevin- dim... Yıllar önce bizden geride olan Israil ve Hollanda hem tanm hem de hayvancılıkta başanlı olmuştu... Avustralya ve Arjantin hayvancılıkta, Amerika tarımda pek çok yeniliğe öncülük etmışti... Peki Türkrye neden gerilemişti tanm ve hayvan- cılıkta?.. Elbet bu soruya Türkiye'yı yönetenler yanıt ver- meliydi!.. Kars'ta hayvancılığın nasıl yok olduğunu gör- düm... llıman iklime sahip Iğdır Ovası'nın nasıl çöktüğü- ne tanık oldum... • • • Birkaç gün önce CHP Muğla Milletvekili Gürol Er- gin şöyle diyordu: "3.4 katrilyon liralık tanm bütçesi gayri safi ulu- sal gelirin binde 7'sine denk geliyor. Bu hiçbir bi- çimde kabul edilemez bir rakam. AB'ye girmeyi önemseyen bir hükümet, bütçesinde de AB'nin kaynaklannın hangi kesimlere nasıl aktarıldığına bakmak zorundadır. AB ülkelerinde o ülke çiftçile- h gayri safi ulusal gelire ne oranda destekte bulu- nuyorsa o oranda da destek alıyor. Bugün tanm ke- simi gayri safi milli gelire yüzde 12 katkıda bulunu- yor ama bizim ona verdiğimiz destek binde 7 dü- zeyinde ve bu heryıl azalıyor." Türkiye Ziraatçilar Dernegi Genel Başkanı îbra- him Yetkin, tanmda AB'ye uyum sağlanabilmesi için Türkiye'nin 11.3 milyar Euro'ya gereksinimi oldu- ğunu vurguluyordu... Hayvancılık içinse 8 milyar Euro gerekiyordu... Kırsal kalkınma için 2.3 milyar Euro, toplam 22 milyar Euro Türkiye'nin bu alanda önünü açabilir- di... AB'ye geçiş sürecinde en fazlatarım koşullan zor- layacaktı Türkiye'yi... • • • Soğuk bir Kars akşamında yaşadıklanmızı ve ya- şayacaklanmızı düşünüyorum... Nedense Kaz Dağı eteklerinde sanıyorum ken- dimi... Beş yıl sonra Kaz Dağı madenciler tarafından ta- lan edilecek mi? Geceye sis iniyor... Maden Yasası geliyor aklıma!.. Bir ülke nasıl yok edilir, nasıl teslim edilir çokulus- lu maden şirketlerine?.. Sorularçoğalıyor... Sokak lambalannın san donuk ışıklan odamayan- sıyor... hikmet.cetinkaya« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Stker Bayramt G«zif«rimiz...Şek«r Bayramı Gezilerimtz. PRAG & VİYANA BUDAPEŞTE7 O O T8/LVFI I^MKASIM «GÛN j y T e 3* - 4 * OTEUJR YUNANiSTAN 2 9 9SELANİK. AT1NA. PİRE. KORINT KANAU KAVALA) ^m W M% (SELANİK. AT1NA, PİRE. KORINT KANAU KAVALA) LUKS OTOBÛSLER ILE ll-l» KASIM SAMPIrONLAR LIGI SAMPIYONLAR LIGI ..SAMPIYONLAR LIGI Sparta Prag - FENERBAHCEIIU «ASW » U «A»M»« ] GON İ4 OJN 131 r*5i» nttüTKilFmrtr cor O 2 1 2 2 5 3 8 7 8 7 { p l » )