29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 KASIM 2004 PAZARTESİ 10 DIŞ BASIN Irak'ta yüksek idealleri savunanlann, bu ideallerin gerçekleştirilmesinde rol almamalan, yapılanlara dayanak olmamalan utanç verici! Batı'run destek sözleri lafla kaldı• Düzgün işleyen bir hukuk sistemi Irak toplumunun yaralannı sarmak yönünde atılacak hayati bir adımdır. Buradaki en öncelikli şey ise devrik lider Saddam Hüseyin ve adamlannın yargılanmasıdır. Ancak Irak'a demokrasi getirdiklerini söyleyenler bu konuda üzerlerine düşeni yapmıyorlar. MICHAEL A. NEWTON •Tkiyüzlülügün en kötüsü, işi halletmiş rolü- I nü oynamak, ama aslında o işi yapmamış -Lolmaktır. Bunun en yakın geçmişte gözler önüne serilen örnegi, Birleşmiş Miüetler, bi- zim Avrupah müttefiklerimiz ve sıvil toplum kuruluşlannın devrik lider Saddam Hüseyin ve adamlannı yargılamak konusunda Irak'ın ça- balannı destekleyememeleridır. Irak'ta, savaş öncesinde yönetimde olan Baas Partisi'nin uy- guladığı baskı rejimı, 300 binden fazla kışinin ölümüne neden oldu, 5 bini aşkın da köyün yer- le birolmasına... Yeni kurulan geçici Irak hükümetinin ilk ön- celiklerinden birinin uluslararası standartlar- da ceza verebilecek bir hukuk sistemi kurma isteği bu nedenleydi. Sierra Leone'de başanlı şekilde uygulanan model örnek alındı. Ve, Irak Özel Mahkemesi geçen aralık ayında kuruldu. Bu mahkemenin kurulmasıyla uluslararası hu- kuk ve insan haklan normlannın iç hukukla bağ- daştınlması hedefleniyordu. Bu mahkemenin siyasi etkileşimden bağımstz olması, Irak hü- kümetinin hiçbir dairesiyle baglantısı olmama- sı da ilke edinilmişti. Geçen ay bir haftamı bu mahkemenin özü- nü oluşturan hâkim ve savcılarla geçirdim. On- lar, düzgün işleyen bir hukuk sisteminin ken- di ülkelerinin geleceği için n e kadarönemh ve hayati olduğunu herkesten daha iyi bilen özel ınsanlar. Ancak geçmişte, gelişen dünyada ku- rulan mahkemelerde görev yapan diğer dene- yimsiz yargıç ve savcılar gibi uluslararası hu- kukun tüm nüanslanna uyarak en çetrefilli da- valara bakmak konusunda ögrenecek çok şey- leri var. Ve, kendilerini bunu başarmaya ada- mışlar. Içlerinden birinin bana söyledigi çok çarpıcıydı: Tutulmayan sözler... "Benim işim yargılamak, öldürmek değffl." Maalesef bekledikleri destek ve danışman- lık istegi karşılıksız kalıyor. Ömegin, Eski Yu- goslavya İçin Uluslararası Ceza Mahkeme- si'nde çalışan deneyimli hukukçular Lond- ra'daki toplantılara katılma sözü verdiler. An- cak son dakikada Birleşmiş Milletler Genel Sek- reteri Kofi Annan, bu kişilerin Lahey'de, Irak- lılara yardım etmekle meşgul oldugu konu- sunda ısrarcı oldu ve Londra'ya gelmeme ve Lahey'de kalma talimatı verdi. Benzeri bir şekilde Uluslararası Af Örgütü de Saddam Hüseyin'in duruşmasında ulusla- rarası deneyimi olanların danışmanlıgına ge- reksüıim olduğunu savunan bir açıklama yap- tı. Ancak sonuçta. Iraklılara herhangi bir da- nışmanlık hizmeti veremedı. Insan Haklan Iz- leme Komitesi suç işledikleri gerekçesıyle yar- MusuVda birkadın birçocuk... ABD ve İngüterc başta olmak üzere Batıb ülkeler ve sfvil toplum kuruluşlan Irak'ı yeniden yapılandırmak ve demokratik bir ülke \ aratmaktan söz ediyor. Ancak, Musul sokaklannda ateş arasında kalan kadının görüntüsü ülkede güvenlik ve hukuk sisteminin işlemesi gibi demokrasinin oimazsa otanaz unsurlanndan hiçbirinin varolmadığuıın göstergesL(AP) gılanan Iraklılara yardım edebileceklerini düşü- nen Iraklılann ifadelerini aldı. Ancak ABD'lı yetkililere göre, Irak'ta kurulan mahkemeye isim listesi ve ifadeleri aktarmayı reddettı. Hukukçu- lar için ortadaki sorun, Iraklı yönetıcilerin soy- kınm, savaş ve insanlık suçlan gibi en agır suç- lan işlemiş olanlann ölüm cezasına çarptırılma olasılıklannın olması. Tıpkı Nürnberg'de oldu- gu gibi. Irak'ta da orada olduğu gibi hâlâ ölüm cezası var. Çünkü kimse işlenen suçlara baş- ka ne ceza verilebilecegini bilmiyor. Her halükârda verilecek ceza konusundaki seçim hakkının bagımsız hükümetlere bırakıl- ması gerektiği açıkça ortada. "Bu Irakblar nasıl kendi kendikrine bir hu- Ukrayna'da gerginlik tırmanıyor ı I lginçtir ki Ukrayna'daki devlet başkanlıgı seçimlerine çeşitli çevrelerce gösterilen reaksiyon, belirleyici bir şekilde aynı ve bü- tünlük içindeydi. ABD'den Avru- pa Parlamentosu'na, BM'den NA- TO'ya içte ve dıştaki görüş 21 Ka- sım Pazar günü düzenlenen seçim- lere ciddi anlamda usulsüzlük ka- nştığı yönündeydi. Usulsüzlük kaygılan, muhalefet lideri Vîktor \üşçenko dün, seçimin resmi galibi, Moskova yanlısı Vik- tor Yanukoviç'e karşı zafer kazan- dıgını iian etmeseydi daha az etki- li olurdu. Başkent Kiev'de dondurucu so- ğukta sokaklara dökülen on binler- ce gösterici geçen yıl Gürcistan'da yaşananlan Örnek gösterdi.Güldev- riminde, Batı yan- lısı bir liderinEd- vard Şevardnad- ze'yi devirdiği se- çimleri... Ukrayna, Batı Avrupalılardan çok uzakta ve on- • Devlet başkanlıgı seçiminden sonra yaşananlar SSCB yıkıldıktan sonra kurulan cumhuriyetlerin en büyüğü olan Ukrayna'nın bile Rusya'dan bagımsız lannçokaztanıdı- o ıa m a dığını gösteriyor. gı ve çok az umur- „ »n J J Lhgıbirülke oia- B u ulkede durum biiir. Ancak 48 böyleyse Belarus ve müyon nüfasuyia Moldova ne yapsın? Sovyetler Birli- ği'nin dağılmasından sonra Rus- ya'nuı ardrndan en büyük bagım- sız cumhuriyet olduğunu unutma- malıyız. Ve bağımsızhgıru ilan et- tikten 13 yıl sonra hâlâ Batı'yla Rusya arasında sıkışıp kaldığını. Siyasi arenası, liberal bir muha- lefetle karşı karşıya olan semi-oto- riterler ve iş dünyasındaki ülkenin güçlü oligarşilerini reddeden sivil toplumdan ibaret. Halkm, devlet başkanı Leonid Kuçma'mn skan- dallarla dolu iki dönemden sonra koltugundan inmesini, yerine ye- ni bir liderin geçmesini istediği bi- liniyor. Yuşçenko, ülkenin reformcu ke- simini temsil ediyor.Rusya'nın kır- mızısından ve Ukrayna'nın geç- mişteki simge renkleri mavi ve be- yazdan aynldıklannı ifade etmek için turuncu renkli kıyafetlerle do- laşan reformcu kesimi... Bir seçimi bir ülkenin sadece dünyadaki yerine göre şekillenen degişik bakış açılanyla değerlen- dirmek çok basite indirgeyen bir yaklaşımdan başka bir şey olmaz. Seçlme hile karıştı Bazı uzmanlar ülkedeki yerel kimligin üzennde duruyorlar ve Katolik olan muhalefetin batı böl- gelerinde, Yanukovıç'ın ise dogu- daki Ortodoks sanayi bölgelerinde güçlü oldugunun altını çiziyorlar. Gözlemciler seçim öncesi yapı- lan anketlerin ve seçim günü kapı- da yapılanlann karşılaştınlması- mn ve hükümetin güçlü oldugu bölgelerde seçime beklenmedik şekilde fazla katılımın olmasının - bazı bölgelerde yüzde 100- yay- gın şekilde hile ve usulsüzlük kanştı- gının göstergesi ol- duğunu savunu- yorlar. Ancak, tüm bun- lar Moskova'nın, Kremlin yanhsı ol- duğu bilinen Ya- nukoviç'i tebrik et- meyi geciktirme- sine neden olma- dı. Gerçi meclis se- çimin geçersiz sa- yılmasını kararlaş- tırdı. Ancak bunun hukuki açıdan ne kadar baglayıcı olacagı ve bundan sonra neler ya- şanacağı tartışma konusu. Ülke bir belirsizlik içinde. Rusya Devlet Başkanı VTadimir Putin'in ülkede otoriter rejimi ge- ri döndürme sevdasının kaygı ya- rattıgı bir dönemde ortaya çıkan bu durum çok üzücü. Bagımsız cumhuriyetler arasında en güçlü- lerden olan Ukrayna bile bagımsız olamazsa çok daha küçük ve güç- süz ülkelerden olan Belarus ve Moldova ne yapsın? AB'nin Do- gu Avrupah yeni üyeleri Polonya, Litvanya Isveç ve diğer yakın kom- şulan gibi derin üzüntü içindeler. Ukraynalılar kendi banşçıl çö- zümlerini bulmalı. Ancak bu çözüm aranırken Batılı demokrasiler de yüzde yüz destek vermekten kaçın- mamalı, Soğuk Savaş döneminde- ki sessizliğe benzer bir kaygısızlı- ğa bürünmemeli. THE INDEPENDENT Ortadoğu için umutlar tükeniyor EMANUELStVAN (The Guardian, Ingihere, 27Kasun) A BDBaşkanıGeorgeVV.Bush'use- / \ çimsonrasındaziyaret eden ilk ts- J. \ızı\ Bakanı Natan Şaranski oldu. Haberlere göre bu görüşmede Bush ikın- ci döneminde tüm Ortadoğu'ya öncelik- h' olarak da Filistin'e demokrasiyi yayma- yı planlıyor. Şaranski'nin görüşmeden aktardıklannın doğruluğunu sorgulayan- lar var. Ya da duymak istediğini duydu- ğundan şüphelenenler. ABD Başkanı söy- lediklerini gerçekten sarfetmiş olsa da Washington'dan bugünlerde esen rüzgâ- nn tamamen farklı olduğu ortada. Irak'taki deneyim neo-muhafazakârlar kanadındaki umutlan bile söndürdü. ABD Savunma Bakam Yardımcısı PaulVVoMo- wite'le yapılan ve 1 Kasım'da The Ne\v Yorker Dergisi 'nde yayımlanan röportaj- da şunlan söyledi: "Eğer Romanya'va benzerşekilde demokrasi uygulayabflirler- se ve ülke bölünmezse gerçekten rvi olur." Avrupa'dan ders almalı Neo-muhafazakar filozof Wolfowitz Saddam Hüseyin'in devrilmesinin domi- no etkisınden habersiz. Peki Filistin'de neler olmasını bekleyebilir? ABD Orta- doğu'ya demokrasi getirmeyi başarama- dıysa bu sadece 19'uncu yüzyılda Avru- pa'nın geçirdigi demokratikleşme sürecin- den çıkanlacak dersleri umursamadığı içindir. Buradaki en önemli ders şuydu: Böyle bir sürecin başanyla tamamlanma- sının üç temel şarh vardır: Üki, baştaki yö- H •A \ \ \ 1 * V li !i ABD Ihşişleri Bakanı Powll Filistin'de 9 Ocak'taki seçim için kurulan merkezi denetfcdi. (AP) netimin etkili biçimde bulunulan toprak parçasıru kontrol etmesidir. tkincisi mer- kezi hükümetin yetkilerinin yerel yöne- rimler, gönüllü sivil toplum kuruluşlan gibi kurumlarla paylaştınlarak azaltılma- sıdır. Üçüncü ise düzgün işleyen bir hu- kuk sisteminin yerleşmiş olmasıdır. Irak'ta ilk şart yerine getirilemedi. Saddam son- rasında ülkedeki ABD birliklerinin sayı- sı azaltılmıştı.flcincive üçüncü koşul ise Baas yönetiminin son 30 yıldaki vahşeti süresince uygulanamayacak hale gelmiş- ti . Savaş sonrasında da uygulanabildigi söylenemez. Bu nedenle elde bu kadar az demokratik değerle demokrasi kurmaya çahşmak uzun vadeli bir iştir. Wolfowitz samyorum şimdi bunun farkında. h^k'taki durum başka bir totaliter re- jim olan Yugoslavya'dan çok farklı. Yu- goslavya'mn yıkıntısından kurulan ülke- ler demokratik değil, yan-otoriter rejim- ler. Bu durum da yukanda sıraladığım ikinci ve üçüncü koşulun varolmamasın- dan kaynaklamyor. Irak ömeğinden Filistin örneğine gelir- sek.. birinci koşul Yaser Arafat'ın ölü- münün ardından yerine acilen getirilme- si gerekendir. fldnci koşul Filistin'i fazla bağlamıyor. Çünkü merkezi yönerimden bahsetmek mümkün mü tartışılır. întifa- da jillan Filistin toplumunu öyle çok par- çaladı ki Batı Şeria'daki her çete lideri bir yerel bölgenin kralı hahne geldi. Üçün- cü koşul ise anarşi ve yolsuzluk nedeniy- le uygulanamaz durumda. Romanya'nın 2004'te sahip olduğu tür- de demokrasiye sahip olmak etkili ve ka- nunlann sözünün geçtiği bir rejimin ku- rulmasıyla mümkün olur. Görünen o ki Fi- listin 2004 Romanyası'ndan çok uzakta! (Haaretz, İsraiL, 26Kasun) kuk sistemi kurmaya cesaret ederler?"Bu eli- tist yaklaşım, mahkemenin sınırlannın çok ötesinde bir yaklaşımdır. Dünya, geçen ay Irak'ta Hatra'nın dışında- ki toplu mezarlardan çıkan Kürtlerin cesetle- rini gördü. Ancak Iraklı yetkililerin Avrupah ülkelerden adli tıp alanında yardım istedikle- ri ve bu yardımın, Avrupalılar cesetler üzerin- de yapılan incelemelerde elde edilen bulgula- nn mahkemede kullanılabileceğinden kork- tuklan için gehnedıgi haberi hiçbir yerde ya- yimlanmadı. Purum utanç verici ABD'li ve Iraklı yetkililer ilk iki mezarda faz- lasıyla kanıt elde edebileceklerini biliyorlardı ve Avrupalılardan geriye kalan beş toplu me- zarda inceleme yapıhnası için yardım etmele- rini ıstediler. Avrupalılar, kendilerine kanıtla- nn sadece kurbanlann kımliğini belirlemek için kullanılacağı, yargılama sürecinde kul- lanılmayacagı söylenmesuıe rağmen bilimsel destek vermeyi reddettiler. Şimdı ise meteliğe kurşun atan Irak hükümeti Hatra'da geride kalan kurbanlan toplu mezar- larda gömülü olarak bırakmak zorunda. Kur- banlann ailelerinin ödeyeceği bedel ise çok ağır. Babalarının öldügünü resmen bel- geleyemeyen bazı genç kadınlann bazı bölgeler- de evlenmeleri zorlaşacak. Dul kadmlann da eşlerinin öldüğü belgelenemedigi için evlen- meleri mümkün olmayacak. Hukukun üstünlügü temeli üzerine kurulu duruşmalar, Irak toplumunun yaralaruu sarmak yönünde atılacak hayati bır adımdır ve banş- çıl bir demokrasınrn de mihenk taşıdır. Yüksek ıdeallen savunanlann, bu ideallerin gerçekleştirilmesinde rol almamalan, yapılan- lann dayanak olmamalan utanç verici! (The New York Tîmes, ABD, 24 Kasun) Almanya BM'de daha etkin olmalı MICHAEL STÜRMER B irleşmiş Milletler'in (BM) eski bir genel sekreteri şöyle demişti geçmişte: "BM insarüığa cenneti vaat edemez ama onlan cehennemden korur." Dünya çapında organizasyon kuruldugu 2'nci Dünya Savaşı'nın sonlanndaki günlerden beri cehennemin tanımına ve görüntüsüne ilişkin çok değişiklik oldu. AIDS'den terorizme. soykınmdan kitle imha silahlanna uzuyor cehennemi oluşturabilecek unsurlar listesi... Bunlar, geçen yıl şimdiki Genel Sekreter Kofi Annan ın insanlığı tehdıt eden tehlikeler arasında sıraladıklanndan birkaçı sadece. BM'de önemli rol üstlenme fırsatı Birleşmiş Milletler'de önümüzdeki hafta yapılacak toplantıda görüşülecek konulann çözüm ve yamtlan. Almanya'nın gelecekte BM Güvenlik Konseyi'nde çok önemli rol oynamasını sağlayabilir. Işin özünde Irak Savaşı'nın gündeme getirdigi üç sorunun yanıtı yatıyor: Terör, nükleer silah ve kaos devleti gibi konvansiyonel olmayan tehditlere karşı güç kullanımı ve gerekli durumlarda ön önlem alma ne zaman yasaldrr? Güvenlik Konseyi'nin yasallığı ne kadar geçerli? Konsey, nasıl beş daimı üye ülkenin veto etme hakkı nedeniyle bu ülkelerın tekelinden çıkıp nasıl üye olan 190 ülkeyi temsil eden bir konsey haline getirilebilir? Uranyum zenginleştirme çahşmalannı durdurduğunu açıklayan Iran'ın nükleer yapılanması konseye getirihneyecek. Çin, büyük çaptaki gaz ve petrol anlaşmalannı iptal ediyor. Rusya bazı ülkelere nükleer teknoloji yardımı yapıyor. Bu durumdan daha iyisi beklenemezdi. Almanya Hükümeti, önümüzdeki hafta yapılacak tartışmada banşçıl çözümler buhnamn teoride ve pratikteki yollan ve gerektiğinde, kriz durumlannda güç kullammı konusunda Güvenlik Konseyi'nde konsensüs oluşturulmasını sağlamalı. O zaman Almanya Başbakam Gerhard Schröder ve Dışişleri Bakanı Joschka Fischer de konseyde birer sandalye sahibi olabilirler. (Die Web, Almanya, 24 Kasun)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear