23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA + CUMHURİYET 12 KASIM 2004 CUM HABERLER Dün Paris'te 75 yaşındaöten Yaser Arafat'ın yaşamöykü- süne baktığınız zaman, tari- - hin ünlü kişilerinde bile çok az rastlayabileceğiniz birtabloy- _ la karşılaşırsınız. 75 yıllık yaşamın 58 yılı da- ha 17 yaşından başlayarak Fi- listin davasına adanmıştır. 1980 yılında, Lübnan gün- lerinde Beyrut'ta tanıdığım Ya- ser Arafat, bütün bir ömrü verdiği davasını istediğj sonuca ulaştıramamış, Ramallah'ta, etkisizleştirilmiş, kuşatılmış çaresiz bir lider olarak ömrünün son günlerini geçirmiş, ta- rihle bağımsız Filistin'in Başkanı olarak bu- laşacağını umduğu hayatının randevusu ger- çekleşmeden ölmüştür. Oysa seksenli yıllardan başlayarak parlak günleryaşamış, 1987'de New York'taki Bir- leşmiş Milletler toplantısına katılmak üzere, ABD'ye girme vizesi alamadığında, BM üye- si ülkelerin 161 temsilcisi, onu Cenevre'ye giderek dinlemişlerdi. Devletsiz ve topraksız bir lider olan Ara- fat bütün BM üyelerini ayağına getiren tek devlet adamıydı. 199-4'te Israil ile Oslo Anlaşması'nı imza- ladığında, bütün dünya bu devletsiz devlet adamının yaşamı içinde amacını gerçekleş- tirerek tarihle buluşmasına yetişeceğini san- mıştı. Arap dünyasında daha çok Abu Ammar adıyla anılan bu müstesna kişiliğin kaç kez ölümden kurtulduğunu belki kendisi bile bil- mezdi. Sürekli koşma, kovalama ve kaçmayla geçen, Nobel Barış ödülü'yle taçlanan bu DÜIVKADA BUGUN ALİSİRMEN Arafattn Tarihle Gidemediğj Randevusu yaşamın dönüm noktası, 2000 yılında Camp David'de ABD Başkanı Bill Clinton'ın ara- buluculuğu altında Ehud Barak ile yaptığı banş görüşmelerinin sonuç vermedigi andır. Israil politikalannın akıldışı yönlerini bile eleştirme olanağına sahip olmayan, Yahudi lobisinin tekefindeki Amerikan medyası ve Tel Aviv, bu basarısızlıkta, baş sorumlunun YaserArafat olduğuna büyük bir kesimi inan- dırmayı becermişler, daha da ileri giderek umutsuzluğa düşen Arafat'ın, siyasi müca- dele yolunu bırakarak el aftından terörü kış- kırttıgını ileri sürmüşlerdir. Oysa, gören gözlerin sahipleri, Filistin-ls- rail ilişkilerinin terör batağına saplanmasının baş sorumlusunun, Camp David'deki başa- nsızlığı fırsat bilip Haremi Şerif'i ziyaretiyie fıtili ateşleyen Ariel Şaron ile Camp David görüşmelerinden az sonra iktidarolup Isra- il'in devlet terörü politikasına sınırsız destek veren, daha sonra da bizzat kendisi bölge- ye müdahale ederek Ortadogu'yu kan ve ateş yuvası haline getiren çağcıl Teksas Kovbo- yu Bush olduğunu gayet iyi biliyorfardı. Ama TV ekranları ve rotatifleri ellerinde tutanlar, bu gerçeğin anlaşılmaması için her şeyi yaptılar ve bütün akıntılara rağmen Fi- listin halkının tartışmasız lideri Yaser Ara- fat'ı tasfiye için kollan sıvadılar. ••• — Yaser Arafat, yukanda da belirttiğim gibi, bağımsız Filistin Devleti'ni göreme- den, tarihle buluşmasını gerçekleştire- meden gitti. Ama yaşamının tümüne bakıldığı za- man, büyük başarılara da imza attığını görmek mümkündür. Filistin davasını önce E\ Fetih, sonra FKÖ ile dünya gön- demine getiren, insanlann çoğuna bu haklı davayı anlatan, önce bu örgütleri te- rörden soyutlayan, seksenli yılların ikinci ya- rısında, 1967 savaşı öncesi sınırtarıyla isra- il'in varl/ğını tanıdığım söyleyip VVashing- ton'u da hem örgütünü hem de kendisini ta- nımaya zorlayan Yaser Arafat, Filistin soru- nunun, yan yana yaşayan Filistin ve israil dev- letleri temelinde çözülebileceğine dünyayı inandıran ve bir zamanlar Filistinliler yani Filistin halkının meşru ve demokratik tem- silcileriyle görüşmeyeyanaşmayanlann inadını kırarak bu konuda tek muhatabın kendileri olduğuna ikna eden bir devletsiz devlet adamıydı. Azmiyle politik ustalığı Arafat'ı amacına ulaştıramadıysa eğer, bunun nedenlerini onun hatalarından çok nesnel koşullarda aramak gerekir. Tarih yalnızca insanlann, liderlerin iradeleriy- le yönlendirilemiyor. Evet, Arafat amacına ulaşamadan öldü. Ama eninde sonunda Israil ve Filistin halk- lan büyük tarihi randevuda birarayageldik- lerinde, Arafat'ın anısı ve silinmeyen kat- kılannın etkisi de orada olacaktır. asirmen(S cumhuriyet.com.tr *- HediyeCell'de jüavantaj üstüne avantaj! HediyeCell'de 300 milyon liraya varan 6 ve 12 aylık bedava konuşma ve kısa mesaj hediyeleri şimdi yarı puana! HediyeCell Ücretsiz Konuşma Puan Tablosu ..Kampanya Oncesi Puan 9.000 15.000 17.000 24.000 29.500 32.000 42.000 46.000 57.000 80.000 Kampanya Puanı 4.500 7.500 8.500 12.000 14.750 16.000 21.000 23.000 28.500 40.000 Hediye Ücretsiz Konuşma (15 Dk. x6Ay) Ücretsiz Konuşma (15 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (30 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (45 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (30 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (60 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (45 Dk x ^2Ay) Ücretsiz Konuşma (90 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (60 Dk. x 12 Ay) TL Karşılıgı (Yaklaşık olarak) Hediye Korhı 28 milyon 21411 56 milyon 21137 56 milyon 21412 84 milyon 21409 112 milyon 21416 112 milyon 21422 169 milyon 21410 169 milyon 21426 225 milyon 21423 Ücretsiz Konuşma (90 Dk. x 12 Ay) 338 milyon 21427 HediyeCell Ücretsiz Kısa Mesaj Puan Tablosu Kampanya Kamp.ınya Onctti Puan Puuııı TL Karşılıgı Hedive (Yaklaşık olarak) K °< .500 9.000 A ocn Ücretsiz Kısa Mesaj ,-c m i i W r . n 01110 4.250 (30SMSxi2Av) 56 milyon 21132 4.500 5 6 m i | y°n 2 1 1 3 0 12.500 ^ 6.250 ^ I M S ' K Ö Ayf1 8 5 m i | y°n 16.000 8.000 22.500 s ^ 11.250 113milyon 21133 170 milyon 21134 Aslında yapmanız gereken çok basit! PUAN yazın, 2222yeyollayın! Birikmiş puanınızcebinizegelsin. Hediyenizi sipariş edin! Kısa mesajla hediye siparişi için HEDİYE yazın, ., boşluk bırakın ve seçtiginiz hediyenin kodunu yazıp 2222yegönderin. Örnek. HEDİYE 21130 * (Puan oqrrnnw ıslfnıı 1 kısa mcsaj olarak ucretlendırılır t Hediyo falobı ıcın cjondprecegını/ kısa mesajdan ucrel *-— ahnmayacaktır.) Turkcollden sizc, hediye sipansınizin onaylaııdıgı bilgısi kısa mesajla gonderıloceKlır. VJ\,\\\ Uu". t = lf Î • :t> îf tlcıı ve I utkı.tHif vU.ı l.trdan d.ı ^ puanmuı ogrcncbılır ve hediyenizi sipariş edebtlırsıniz. Ayrıca puanıntzı her ay faturanızdan da takip edebilırsiniz. - Hoftıyr ointnk S4»chq«ı» konu>ın.ı dıktk.ilan ve fcısj l T k H H Kıut v* 1 Mutuıbtw>t KM\ <•«lotfu yıiptUn yurtK-i aramabır kısa nw»«| gaodrrımterı ıçırt <p-<rrlıct» HMtıyrfeftrt H k.i(>ılıklan Bı/bvK>H Unte*ınd*>n hrsjplanrms olup KDV vf OIV d*rul lopUrnı btHteklıı Turkcell ftyallarda det)t?ıhlltı yapnu TURKCELL Şikâyete bağlı suçlarda 'uzlaşma' sağlanırsa dava açılmayacal Yarsıda ABD modeli EMtNEKAPLA\ ANKARA - Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (CMUK) Tasansı'yla yargıda ABD ve Avrupa ülkelerinde uygulanan "uzfaşma" sıstemine ge- çiliyor. Tasanya göre, şikâyete bağlı suçlarda taraflar arasında uzlaşma sağlanması durumunda dava açılma- yacak, açılmış olan davalar düşecek. TBMM Adalet Alt Komisyonu, CMUK Tasa- nsı üzerindeki görüşmeleri- ni dün de sürdürdü. Alt ko- misyonda tasannın "uziaş- ma" başbklıraaddesikabul edildi. CMUK'a ilk kez gırecek düzenleme ile "kavga,haJiaret,güriü- tüya da tadz" gibi şikâyete bağlı suç- larda dava açılmadan önce savcı, ta- raflan uzlaşmaya çagırabilecek. Uz- laşma süreci şöyle işleyecek: •• Savcı, faiie suçtan dolayı so- rumluluğunu kabul edip etmediğini soracak. Fail, suçu vefiilındendoğ- muş olan maddi ve manevi zarann tü- münü \eya bunun büyük birkısmını ödemeyi veya zararlan gidermeyi ka- bul ederse, durum mağdura veya tem- silcisine bildirilecek. t/ Mağdur, verilmiş olan zarann tü- müyle veya büyük bir kısmı gideril- diğinde özgür iradesi ile uzlaşacağı- nı bildirirse soruşturma sürdürülme- yecek. ^ Cumhuriyet savcısı fail ile mağ- • TBMM Adalet Komisyonu 'nda, CMUK Tasansı üzerindeki görüşmeler sürdürüldü. Alt komisyonda kabul edilen maddeyle "kavga, hakaret, gürültü ya da taciz" gibi şikâyete bağlı suçlarda dava açılmadan önce savcı, taraflan uzlaşmaya çagırabilecek. dur arasında uzlaşma ışlemlerini ida- re etmek, taraflan bir araya getirerek bir sonuca ulaşmalannı sağlamak üzere uzlaştırmacı olarak bir veya birden fazla avukatgörevlendirilme- sini barodan isteyebilecek. • Uzlaştıncı, başvurunun yapıl- dığı tarihten itibaren en geç 30 gün içinde uzlaşmayı sonuçlandıracak. Cumhuriyet savcısı, bir defaya mah- sus olmak üzere bu süreyi 30 gün da- ha uzatabilecek. Uzlaşma süresinct zamanaşırru duracak. 1/ Uzlaşma müzakereleri gizh ola- rak yürütülecek. Bilgi, belge ve açık- lamalar taraflarca izin verilmedik- çe daha sonra açıklanamayacak. Uz- laştumanınbaşansız olması nedeniy- le daha sonra dava açılması halinde uzlaştırma sırasında failin ba- zı olaylan veya suçu kabul et- miş olması davada aleyhine delil olarak kullanılamaya- cak. \/ Uzlaştırmacı yaptığı iş- lemleri ve uzlaşmayı sağlayı- cı müdahaleleri belırten bir ra- poru 10 gün içinde ilgilı cum- huriyet savcısına sunacak. Zarar uzlaşmayı uygun olarak gi- derildiğinde ve uzlaştırma işlemınin giderleri fail tarafından ödendiğınde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilecek. \/ Kamu davasının açılması duru- munda uzlaşmaya tabi bir suç söz ko- nusu ise uzlaştırma işlemleri mahke- me tarafından da yapılacak. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR Atatürk'ün Miras Bıraktığı Cumhuriyet 4440532 Cumhuriyet'in kuruluş yıllannın önemli isimlerin- den Hamdullah Suphi Tannöver'in dönemin Bü- yük Millet Meclisi'nde yaptığı bir konuşmayı ak- tanrken, "uygartaşmanın bir bütün olduğu" vurgu- suna dikkat çekmiştim. Tannöveraynı konuşma- s/nda çağdaşlaşma pro- jesinin iki yüzyıllık geçmi- şine de gönderme yapı- yordu. Cumhuriyet'in kurulu- şu birmodernleşme pro- jesıydi. Cumhuriyet'in ilk yıllannda bu modernleş- me adımlan büyük bir he- yecanla hayata geçiril- mişti. Yoksul, çaresiz bir halk yeni bir umutla ge- leceği inşaya girişmişti. Osmanlı Imparatorluğu içinde başlayan değişim ve yenileşme çabalan, yı- kılan bir imparatorluk ne- deniyle sürekli deâişik arayışlara yöneldi. önce Islamcılık, ardından Türk- çülük akımları, bu mo- dernleşme çabalarının içinde kendilerine bir yer edinmeye çalıştılar. Atatürk ve arkadaşla- n, bütün bu sürecin yeni bir aşaması olan ulus- devlet projesini gerçekçi ve gerçekleşebilir bir pro- je olarak gördüler ve he- deflerine ulaştılar. Cumhu- riyet'in kuruluşun üzerin- de 80 yıldan fazla bir za- man geçti. Insanlık tarihi için çok da uzun olma- yan bu dönem, yine de aynı dönemde yaşanan önemli altüst oluşlar ne- deniyle ciddi tecrübeleri içinde banndınyor. Bu 80 yıl içinde Cum- huriyet nereden nereye geldi, sorusunu birbirimi- ze soruyoruz. Ekim ayın- dayayına başlayan "Açı- lım" dergisi ilk sayısında CHP konusunu ele almış. Profesör Dr. Büsay Kuıtjç Açılım'daki yazısında "SosyaJ Demokrasiyi tar- tışmalı mı" sorusunu or- taya atıyor. Bu yazıda Cumhuriyet ve demokrasi ilişkisini tar- tışıyor. Sosyal demokra- sinin sorunlanna cevap arayan Kuruç şu sapta- malarda bulunuyor: "Si- yasette toplumsal ve ulu- sal boyutlar kaybolmaya varacak derecede zayıf- lamış ve özgün kimlikle- rinden uzaklaşmışlardır. Bu iki boyut, aynca, siya- set planında da birbirin- denayndüşmüştür. Top- lumsal boyut, yani top- lumsal tercihlerte şekil- lenebilen bir demokrasi arayışıyla ulusal boyut, yani bu ülke için vazge- çilmez bir özel kurumlaş- manın ifadesiolan Cum- huriyetçilik birbirinden uzaklaşarakzayıflamıştır. özellikle son 25 yıl için- de Cumhuriyetçilik top- lumsal içerikle beslene- mez vezenginleşemezse, bir ülkenin esas gücü de- mek olan siyasetin 'ucu- be rejimler' ile takatsizre- jimlere nasıl kayacağını gösteren örnekler sergi- lenmiştir. Toplumsal içe- riği boşaltılmış olan ve halkın siyasi terbiyesini körelten bu örnekler, üs- telik 'demokrasi' örnekJe- ri gibi sunulup allanıp pul- lanmıştır." Bilsay Kuruç, bu duru- ma yol açan sorunlan da şöyle değerlendiriyor: "Toplumsallaşma ihtiya- cı içinde sancılarla ço- ğalan kitlesel taleplerin, özlemlerin sahipsiz kal- ması, bunlara yanıt vere- meyen Cumhuriyetçiliği birsavunma çizgisine (la- ikliğin korunması) çeki- yor ve kapsamlı misyo- nundan uzaklaştınyor... Cumhuriyetçiliğin Türki- ye'nin özel koşullarında yakalamaya çalıştığı de- mokrasiyle buluşma şan- sı da toplumsal tercihler- le ilerietilebilecek biryol- da aranmalıdır." Bilsay Kuruç, Cumhu- riyetçiliğin takatinin de ötesinde 1970'lerde baş- layan ekonomik krizin Av- rupa'da çalışan sınıflar içinde sosyal alışkanlığı ve siyasi bilinci köreltti- ğini belirtiyor. Avrupa'ya göz attıktan sonra Türki- ye'ye dönüyor ve şu sap- tamayı yapıyor: "Türki- ye'nin krizi daha derin- dir. Cumhuriyet rejimi iki dünya savaşının krizli uluslararası ortamında güçlü iradesiyle bir var olma ve gelişme mecra- sıyaratmıştı. Sonotuzyı- lın çeşitli özellikler ve saf- halar gösteren uluslara- rası kriz ortamı ise Türki- ye'de de kriz silsileleri içinde yaşanmıştır. Eko- nomiyi 'gelişen ülke' ya- pısından çıkarabilecekbir siyasal irade oluşama- mış, toplumsal gelişme- den ve siyasetten köylü- lüğün damgası silinme- miş ve ülke kendi mo- dern çağını tamamlaya- bilme noktasına erişeme- miştir." Profesör Bilsay Ku- ruç'un saptamalannda en çarpıcı olan nokta bana göre, siyasal bifincin ve dayanışma alışkanlığının çalışan sınıflarda zaafa uğraması. Bunun da ne- deni sürekli hak kayıpla- rının yaşanması ve örgüt- lenme olanaklarının ta- mamen yok olmasıdır. Cumhuriyet'in gelişme- si, güçlenmesi ancak cid- di bir toplumsal demok- rasiyle mümkündür. Bu- nun için solun, sosyal de- mokrasinin bu noktada- ki zaaflannı doğru şekil- de tespit edebilecek bir arayış içine girmesi ge- rekir. Atatürk'ün "muasırme- deniyet seviyesi" dedi- ği; gelişmiş, refah içinde yaşayan, laik ve demok- ratik bir cumhuriyettir. Bu hedeflere ulaşmak açı- sından, çok büyük sorun- lar yaşandığı da bir ger- çek. EMNİYET ADLİ KOLLUK'A KARŞI TBMM Adalet Alt Komisyonu'nun önceki gün akşam yapılan toplantısına Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Aslan ile APK dairesinden Mehmet Filit de katılarak "adli kolluk" düzenlemesine ilişkin itirazda bulundular. Emniyet yetkilileri, adli kolluk düzenlemesinin uygulamada büyük sorunlara ve çokbaşlılığa yol açacağını belırterek "gûcûmûz zayıflar" görüşünü dıle getırdiler. Bunun üzerine komisyonun AKP'li üyeleri, Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in düzenlemeye ilişkin yeniden görüşünün ahnmasına karar verdiler. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, dün Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan'ı ziyaret ederek hazıriadıklan alternatıf CMUK Tasansı'nı komisyonun bilgisine sundu. hatemoglu1 9 2 4 ./• Hater \\ce Bayram/ar OSMANBEY (MERKEZ TOPTAN) Samanyohi 18Osmanbey Tel: (0212) 225 62 00 foks: (0212) 233 30 50 SÜACTYE Bağdat Coddesl Tel: (0216) 369 00 49 PENDIK OtfHEÎ JKITELLİ OUTLET OumankoyaOutletCenterTei: (0216)47352 55 Turgut Özai Cod. No: 153 Tel: (0212) 549 40 56 İZMrr OUTLET CEfJTER KOWA Ml TEPE REAİ Tel: (0262) 335 57 35 NO: 45/46 Tel: (0332) 265 19 80 IZMU OUTLET CENTER KONYA M1 IfcPERfcAL Tal: (0262) 335 57 35 "O: 45/46 Tel: (0332) 265 19 80 KONYA MASHRA ÇORLU OR1ON Tel: (0332) 241 6} 15 Tel. (0282) 673 26 64 ZONGULDAr SİİRT Ga2Jpa;a Cad. No: 77 Tel: (0372) 252 17 98 Güfes Cad No: 21 Tel: (0484) 224 00 43 BATMAN ELtliĞ BOıkçılar Cad. Yıldızkaya İşhanı Gazi Cod. No 31 -A Tel: (0424) 238 99 00 No: 7 Tel: (0488)213 38 07 Altıparmak Cad. No: 44 Tel: (0224) 223 41 40 Pek yakında..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear