Catalog

23 EKİM 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA AVRUPA BİRLtGİ TurgutÖker: 'Avrupa'da demokrat, Türkiye'de asimilasyoncu' tavır nereye kadar sürer? ' AVRUPA-NINÇARPIKBAKIŞI 'Diyarbakır Kürt bölgesi başkentT 'Alevileryok sayılıyor'A vrupa Alevi Birlikleri z \ Konfederasyonu Genel Başkanı Turgut Öker, Alevileri Alevi yapan değerlerin. başında "laiklik" ve "cumhuriyet" ilkelerinin geldiğini söyledi. Türkiye'de hükümetin Alevilere çifte standart uyguladığını savunan Öker, "Alevilerin Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmaktan başka bir talepleri olmadığını" belirtti. ÖMERAKTAŞ KÖLN- Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyo- nu Genel Başkanı Türgut Öker. Alevi toplumu- nun tlerleme Raporu'nda "azuüuV olarak geç- mesinin kamuoyunda gerektıği gıbi algılanmadı- ğını söyledi. Yanlışhğın, "azuthk" tanımının hâlâ Lozan Antlaşması'ndaki kapsamıyla algılanma- sından kaynaklandığını vurgulayan Turgut Öker, Türkiye'de hükümetin Alevilere çıfte standart uy- guladığını savundu. Laiklik ve cumhuriyetçilik il- kelerinden ödün vermeyeceklerini herkesin bil- mesini isteyen ve "Alevflerin Türkiye Cumhuri- yeti vatandaşı olmaktan başka bir talepleri obna- dtğuu" soyleyen Öker, "Üerkme Raporu" ve Alevi toplumu üzerine oynanan oyunlara dair Cumhuriyet'in sorulannı yanıtladı. 'İLERLEME RAPORU' - Avrupa Alevi Konfederasyonu, raporun haar- tonışı aşamasında ne gibi girişimlerde buhındu? TURGUT ÖKER - tlerleme Raporu'nun açık- lanacağı süreye kadar raporu kaleme alan rapor- törlere sorunlanmızı dosya halinde ilettik. Rapor- törler sunduğumuz dosyalardan konuyu ancak bu kadar "İfcrteme Raporu*na taşıyabildiler. Böyle- si toplumsal bir sorunun, dört-beş göriişmenin ar- dından tüm boyutlanyla rapora yansımasını bek- lemıyorduk zaten. Diyanet'ın tek taraflı işleyişi- ni, demokratik bir ülkede olmaması gereken bir yapı olduğunu, Türkiye'nin bu anlamda geri kal- masında şeriatçı seçeneğin karşısında demokratik seçeneğin gelışememesınde bır kurum olarak olumsuz bir rolü oldugunu her toplantıda günde- mimıze almamıza rağmen, bu raporda buna hiç değınılmedığıni de görüyoruz. Bu raporda kale- me alınmış olan, Türkiye'de Alevi varlığının ya- sallığınrn olmayışı, zorunlu din derslerinin halen devam ettiği ve devletin sadece Sünniliği esas al- dığı değerlendirmeleri, isabetli ve yerinde de- ğerlendırmelerdir. Bunlann arkasındayız. 'AziNLIK 1 - Rapor Türkiye ka- muoyunda tarbşıhrken, Atevikrden 'Azrnlık' olarak söz edümesi. üze- rinde en çok görüş bfldi- rüen konulardandL Sizin bu komıdaki değerlen- dirmeniz ne yönde? ÖKER - Raporda Ale- vi nüfusun 12 ile 20 mil- yon arasında olduğun- dan söz ediliyor. Bu sa- yısal olarak Alevilerin azınlık olduğuna bir vurgudur. Rapordaki azınlık kavTamına takılıp kalınarak yürütülen tartışma, raporu bir bütün olarak okumadan yürütülen bır tarhşmadır. Yürü- tülen bu tartışmalarda, raporda yer alan, "Alevfle- rin Türkiye'de hiçbir güvenceye sahip ohnadıkla- n", "Cemevterinin inanç merkezi olarak kabul edümediğr, u Zorunlu dm derslerinin Alevi ço- culdannı asimile ettiğrne yönelık tespitlerden hiç söz edılmıyor. Halen bildiğimız o yok sayma po- ütıkası devam ediyor. Türkiye'nin artık "can ah- cı" sorunlannı tartışması gerekıyor. Alevilerin Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmaktan başka bir talebi yok. Alevileri Alevi yapan değerlerin ba- şında "laikfik" ve "cumhuriyet'' ilkeleri geliyor. Alevüik konusunda yüzyıllardrr sürdürülen in- kârcı yaklaşımı sürdürmek anlaşılır gibi değıl. Kilıse papazlanyla, patrikhane temsilcilenyle gö- rüşen hükümet, bu ülkenin yerleşik bir inanç top- luluğımu hangi anlayışla muhatap almaz 9 Bu "UdB yaklaşun" dediğimiz, "Avrupa'da demok- rat, Türkiye'de asimflasyoncu" tavn nereye kadar sürdürebilirler? İMZA KAMPANYASINA İLCİ YOĞUN - Üerieme Raporu'nun açıklanmasından 17 Arahk tarihine kadar, Avrupa Alevi örgütü ola- rak ne gibi girişimlerde bulunacaksınız? ÖKER - Ekim ayı başrnda Ankara'da, Türkıye Alevi Bektaşi Federasyonu ile bırlıkte gerçekleş- tirdiğimiz toplantılarda yeni dönemde örgütlen- me ve sorunlanmızı Türkiye 'nın gündemine ge- tirme yönünde başanlı bir toplantı gerçekleştir- dik. Bu toplantı sonrası Türkiye kamuoyuna, Alevilerin anayasal güvenceye kavuşamamış ol- ması, inanç merkezlerimizin, camiler, sinagoglar ve kiliseler gibi kabul görmemesine dikkat çek- mek içın amaçlı bir imza kampanyası başlatıldı. Yaüıızca Avrupa'da toplamayı amaçladığımız imza yüz bın. Bu ımzalar Türkiye'de Cumhur- başkanlığı'na ve Başbakanlık'a. Avrupa'da ise Avrupa Parlamentosu'na teslım edilecek. Bu sü- ı re ıçerisınde Türkiye'de Alevi Bektaşi Federas- yonu, Avrupa ülkeleri büyükelçılerine resepsi- yon vererek Alevilerin tlerleme Raporu'na yak- iaşrnıı kendilerine aktanlacak. Turgut Öker. YEŞİLLER CEM TÖRENİNDE- Yeşiller-EFA Grubu üyeleri ön- ceki gece Şahkulu Sultan Vakfı'na giderek Alevilerle görüş- tü. Yeşiller Grubu Milletvekili Cem Özdemir (üstte sağda) Alevi- lerin doğaya ve insana yaklaşımlarının kendi ideolojileri ile büyük benzerlik gösterdiğini belirterek "Eğer Alevilik bu ise hepimiz Aleviyiz" dedi. (Fotoğraflar VEDATARIK) 'Ruhban okulu açılmalı' Haber Merkezi - Avrupa Parlamentosu'nda yer alan Yeşiller Grubu, Istanbul Konferansı çerçev esinde Yeşıller-EFA Grubu üyelen, önceki gece Şahkulu Sultan VakfYna giderek Alevilerle bır görüşme yaptılar. Görüşmede önde gelen Alevi dernek ve vakıflarmm yöneticılenyle bir araya gelen Yeşıller Grubu, Alevilerin sorunlan hakkında bilgi aldı. Alevi derneklerı adına konuşan Şahkulu Sultan Vakfı Başkanı Mehmet Çamur, Alevılenn Türkiye "de azınlık olarak nitelendinlmesinden duydûklan rahatsızlığı dile getırerek "Aleviler Türkiye Cumhuriyeti'nin kunıcu unsurlarmdan biridir ve etnik olarak çoğunluğu Türk kökenödir'' dedı. Yeşiller Grubu üyelen, dün de Istanbul'un tarihi ve ruristık yerlenni gezdıler. AP Milletvekili Cem Özdemir ise akşam saatlerinde Fener Rum Patrığı Bartholomeos'u ziyaret etti. Bır saate yakın yapılan toplantının ardından basına açıklama yapan Özdemir, Patrik ile çevTe konulannı ele aldıklannı söyledi. Heybelıada Ruhban Okulunun açılması gerektığini savunan Cem Özdemir, farklı kültürlerin bır arada yaşamasının önemine değindı. Çifte standart sinirlendiriyor Le Figaro, Erdoğan'ın Fransa gezisüıe yer verirken Guardian gazetesi de üyeliğe 'dur' demenin Islama tokat olarak algılanacağını yazdı RUMLAR: VETO HAKKIMIZI SAKLI TUTUYORUZ LEFKOŞA (AA) - îngilte- re'nin Avrupa îlişkilerinden Sorumlu Bakanı DenisMacS- hane, Kıbrıs Rum kesiminin kendilerine, AB'nin Türkiye ile üyelik müzakerelerini baş- latma karannı veto etmeye- ceği güvencesini verdiğini söyledi. tngiliz bakanın açıklama- sına karşılık Kıbns Rum yö- netimi, "Türkiye'ıım AB ile üyelik müzakerelerine baş- lama kararuu veto etmek is- temedjğmi" belirterek "ancak koşuDanmız yerine getiril- mezse veto hakknmzı saklı tutuyoruz" açıklaması yap- tı. Rum hükümet sözcüsü KiprosHrisostomidis Turkı- ye'nin AB ile üyelik müza- kerelerine başlamadan önce, Rumlann ortaya koyduğu be- lirli şartlan yerine getirmesi gerektiğini savundu. Kıbns Rum kesimi lideri Tasos Pa- padopulos'un sözcüsü Mari- osKaroyan Türkiye'nin Kıb- ns Rum kesimine, AB üye- si ülkelerle eşit koşullarda yaklaşım göstermemesi ha- linde, AB'nin müzakerelere başlama karannı "veto ede- bilecekkrini" belirtti. PARİS/LONDRA (AA/ANKA) - Fransa'da yayımlanan Le Figaro gazetesi. "AB'nin çifte standann- nın Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'ı siııirlendirdiğini'' yazdı. tngiliz The Guardian gazetesin- de yer alan haberde de AB'nin Türkiye'nin üyelik sürecinı dur- durmasının, ülkedeki demokrat- lara ihanet olduğu kadar, Islama bir tokat anlamı-«| na da geleceği yorumuyapıldı. Le Figaro, Erdoğan' ın Paris'e yaptığı ziya- ret sırasında verdiği mülakatta, "müzakerelerin zorunlu olarak tam üyelikte sonuçlanmayacağT şeklindeki yaklaşımlan Türki- ye'ye karşı bir aynmcılık olarak değerlendirdiğini ve geçmişte hiçbir aday ülkenin geleceğe yö- nelik bu tür birbelirsızhğe sürük- lenmediği uyansmda bulunduğu- nu bildırdı. Erdoğan'ın, "FranscveAvrupa kaırHKmıiKİaldçekmgerüiğin. Tür- kiye'deohımsuzetkileriohnasmdan körkuyorum" şeklindeki ifadesi- ne yer veren Le Figaro, Erdoğan 'ın, "Avrupa'nm, Türkiye'nin genç ve dmamiknürusuylagetireceğiavaıı- tajlan da unutmaması gerektıği'' uyansında bulunduğunu bildirdi. f\^ J ^ . Q Guardi- an'dakihaber- G U A R D I A N d e ise - AB'nin, Türkıye'yi kabul etme yolunda çok yol katettığı ve bu sürecı durdurmasının. ülkede- ki demokratlara ihanet anlamına gelmesı kadar, bölge ve tüm îslam âlemı için "berbat" bir işaret ola- cağı vurgulandı. Böylesı bır tutumun. Islama bır tokat ve "medeniyetlerçaaşması- na" yeni bir vurgu olarak yorum- lanacağı da ifade edildi. Dışişleri Bakanı Gül iki haftada yedi AB ülkesini ziyaret edecek îkna turu pazartesi başlıyor Abdullah Gül, Gerhard Schröder (sağ- da) ve Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın (solda) görüşmelerine katılacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dı- şişleri Bakanı Abdullah GüL AB ülkele- rinı Türkiye ile müzakerelere geçmeye ik- na ıçin yoğun diplomasi trafiğine başlı- yor. Pazartesi günü Fransa'ya gidecek olan Gül, iki hafta içerisinde 7 AB ülke- sini ziyaret etmeyi planlıyor. Türkiye tartışmasımn en yoğun oldu- ğu Fransa'run ardmdan yanm günlük zi- yaret içın AB Dönem Başkanı Hollanda'ya gidecek olan Gül, buradan Çek Cumhu- riyeti'ne geçecek. Prag'dakı temaslannın hemen ardın- dan Berlın'e gidecek olan Dışişleri Ba- kanı, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chi- rac. Almanja Başbakanı Gerhard Schrö- der ve Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın görüşmelerine katılacak. AB Komisyonu'nun "Tavsiye Kara- n"nda Türkiye ile müzakerelere geçil- mesini önermesine karşın AB ülkelerin- de süren tartışmalar ve lıderlerin çekin- celerini dile getirmeleri, hükümeti endi- şelendiriyor. Dışişleri Bakanı Gül. AB liderlerinin ni- hai karan alacağı 17 Aralık'taki zirveye kadar yoğun temaslar yürüterek müzake- relenn ertelenmeden başlaması için ça- lışacak. Abdullah Gül, AB Komisyo- nu'nun tavsiyesinde öngördüğü katı mü- zakere şartlarının da yumuşatılmasını sağlamayı hedefliyor. < AP İnsan Haklan Alt Komisyon Başkanı ve Fransa Yeşiller Paıü- si Mfllervekili Heiene Flautre Di- varbakırda temaslarda bulundu. DtYARBAKIR (Cumhurivet Bürosu) - Dıyar- bakır'ın Çrnar ilçesine bağh Tellikaya köyün- de incelemelerde bulunan AvTupa Parlamen- tosu İnsan Haklan Alt Komisyon Başkanı ve Fransa Yeşiller Partısi Mılletvekıli Hetene Flautre, "Diyarbaku; Kürt bölgesinin başken- tidir. Çok önemh' bir kent, bu nedenle tüm so- runlarm çözüm noktasHhr" dedi. Tellikaya'da yurttaşlarla görüşürken. 25 Eylül'de köylüler arasında arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavgada Mustafa Koyuncu'nun öldürühnesi olayrnda adı geçen korucu AhmetBudak'ın halen görevı başında oldugunu öğrenen Fla- utre, "Korucu Ahmet Budak'm sflahmın ahn- masma rağmen halen görevi başmda okfuğu- nu öğrendim. İnsan haklan açısmdan olumsuz bir durum. Aynca halen davanm açdmaması iseaynbir sorun" dıye konuştu. Da- hasonra köylülerle basına kapa- lı olarak gö- rüşen Flaut- re. ınceleme- lerininta- mamlanma- srnın ardın- dan basına açıklama yapt. Türki- ye'nin AB'ye gir- mesi için insan haklannda bazı iyileştirmeler yapması gerektığini ifade eden Flautre "De- mokratik bir tartışma. bu bölgede sttahh çaüş- malann azalmasını da sağlayacaknr" dedi. AB'nin Diyarbakır'a büyük önem verdiğini vurgulayan Flautre, şöyle devam ettr"Türld- ye'nin AB'ye gkien yohı Diyarbakır'dan geçer. Div-arbakır Kürt bölgesinin başkentidir. Di- yarbakır çok önemli bir nokta: tüm sorubr burada çözümknecek. Türkrve'de açık bir tophım vuratıhnahdır. Strasböurg'da pazarte- si günü bu komı ile Ogüi bir görüşme olacak. Bu durunıla ilgiü sık sık toplanülar düzenie- mek istiyorum. Ben yasal reformlarm uygu- landığmı kamüamak istiyorum.'' AB IÇtN YENİ YAPILANMA Müsteşarlık hazırlanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB 'den yıl sonunda üyelik müzakerelenni başlatma kara- n bekleyen hükümet, AB ile müzakereleri yü- rütecek yeni bir kurumsal yapüanma tasarh- yor. Başbakanhk'ta öne çıkan görüşün AB ile ilişkilerden sorumlu bır Devlet Bakanlığı'nm oluşturulması ve AB Genel Sekreterüği'nin buna bağh "AB Müstesarhğı'na"' dönüştürül- mesı olduğu ve bu konuda hazırlanan yasa tas- lağının son aşamaya getirildiği öğrenildi. AB'den sorumlu Devlet Bakanlığı'na, şu anda Diyanet'ten sorumlu olan Bakan Mehmet Ay- dm'ın getirilmesi düşünülüyor. Başbakanlık, AB ile müzakereleri bir devlet bakanı başkan- iığında yürütmeyi planlarken, Dışişleri Bakanı AbduBah Gül, sorumluluğun Dışişleri'nde kalmasından yana tutumunu sürdürüyor. Ha- zırlıklan son aşamaya getirilen yasa tasansı ise halen Dışişleri Bakanı'na bağh olan AB Genel Sekreterliği'nin. AB Müsteşarhğı'na dönüştürülerek AB'den sorumlu devlet baka- nına bağlanmasmı öngörüyor. AB Müsteşarlı- ğı'nın. AB ile üişkilerde yeniden yapılanarak daha kapsamh ve etkin bu^ kurum halıne gele- ceği beürtiliyor. Yeniden yapüanma çerçeve- sinde AB Müsteşarlığı'nda AB konusunda uz- man daha çok personel istihdam edilecek. 731MEMURAİHRAÇ Polis kitabında işkence yok! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü tarafindan hazırlanan ve polisin 2002-2003 yülan arasındaki çalışma- lannın konu ahndığı kitapta, 4 binden fazla polise disiplin cezası venldiği, 731 poüsin meslekten atıldığı. ancak bu polislerden sa- dece birinin "kötü muamek'" suçlamasıyla ceza aldığı belirtildi. Emniyet Genel Müdür- lüğü'nce hazırlanan ve polisin 2002-2003 yülan arasındaki çalışmalannı resmi veriler- le açıklayan kitap yayımlandı. Gerek mes- lekten ihraç olan personelle ilgüi çizelgede gerekse suç türlerine göre ceza alan persone- lin durumunu gösteren çizelgelerde "işkeo- ce" maddesi yer almadı. Emniyet Genel Mü- dürlüğü'nün çizelgelerinde sadece "efrada sui muamek (kötü muamele)" maddesi bu- lunuyor. Ancak, 2002-2003 yıllan arasında bu suçtan, memurluktan ve meslekten ihraç olan bir tek personel büe bulunmadığı kay- dedüdi. Bu suçtan sadece 2003 yılında bir kişinın disiplin cezası aldığı belirtüdi.