22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 2004 CUMARTE! 8 HABERLERİN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edime Kocaelı Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB B B B B 20 22 22 23 28 28 29 27 Sınop PB 17 Adana A 28 Samsan PB 17 Mersin A 27 Trabzon Giresun _Y 17 Diyarbakır B 24 _Y 18 Şanlıurfa B 24 Ankara B 20 Mardin Eskişehtr B 20 Siirt Konya B 21 Hakkârı Sıvas B 16 Van Zonguldak PB 19 Antaiya A 28 Kars P a r ı ? a l ' b u l u t l u B 22 B 19 B 16 B 14 PB 10 Yurdun kuzey ve doğu kesımlen parça- lı.yeryer çok bulutlu, Doğu Karadeniz kıyı- lan sağanak yağışlı, dığer yeder az bulutlu geçecek Havasıcak- lığında önemlı bir de- ğışıklik olmayacak. Ruzgâr kuzey ve do- ğu yönlerden haftf ara sıra orta kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 7 11 12 17 18 20 20 18 Berlin Y 17 Budapeşte PB 16 Madrid Viyana B "PB" 25 17 Belgrad Sofya PB 16 Y 18 Roma PB 23 Atına PB 25 Münih PB 19 Zürıh PB 19 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre Y Y Y Y B PB PB B 7 18 11 25 15 23 6 31 B 28 Moskova f> Taşkent Tafıran ^ Çok bu/utJu ı Vagmurtu 'jA<tAa Kartı Sulu kar i Gok gürüttülû G U N C E L CÜ1VEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada dan? Cumhurbaşkanı Chirac'ı duygusallıkla ha- reket etmekle suçladığı için mi, yoksa -gelecek seçimde cumhurbaşkanı adayı- Maliye Bakanı Sarkozy'nin zorlanarak kendisiyle konuştuğu, o kadar ki görüşme yerinde bile zorluk çıkardığı için mi?.. Ya da gezinin Fransa'da uygulanan türban ya- sağının bizde de uygulanabileceğine vesile oldu- ğu için mi? Henüz belli değil. "Çocuklannın türban nedeniyte Amerika'da okuduğundan" ıstırap duyuyormuş... Iş/t de inan- ma! Türban bahane... Amerika şahane... Ama, türbanı siyasal bir simge olarak görme- yen gözleri; Fransa'nın örtünmeyi üniversiteler- de ve özel okullarda serbest bırakmasına takıl- mış. Liselerde ve devlet okullannda yasak olma- sına karşı çıkrnamak eğiliminde. Neden üniversitefer? Zira kafalan yıkanmış, tür- banla örtülü üniversite mezunlannı, toplumu din- le morfinlemeye daha yakın buluyor. Ikide bir, hele dışarıda konuşurken "Efendim, biz türbanı gergintikkonusu haline getirmedik" di- yor. Her fırsatta türbanı tartışmaya açan, karşıtı çevreleri kışkırtan kendisi değil de kim acaba? Böylesine aldatmacalarla nereye varılabilir ki? Türkiye'de sıkıya geldi mi söylediğini yadsıyabi- lirsin, ama Fransa'da bu yöntemi yemezler. Fransa'da türban çıkarmayı reddeden öğrenci okulla ilişkisinin kesildiği gün Avrupa'da, bizde türban yasağı olmadığını söylersen bunu da ye- mezler. • • • Fransızın Türklere tahammül edemediğini hiç hesaba katmadan Paris'te, müzakere sürecinin geri tarihlere atılmasına "artık tahammülümüzkal- madığını" söylemiş. Işte bu saptaması Fransızı çok, ama çoook üz- müştür! Yakında orada söylediklerine yine oradan tepkisel yorumları birlikte izleyeceğiz. Bir â/em olduk; karşı görüş öne sürmenin ev- renselliğinden söz ediyor, aslında karşımıza çıkıl- masına tahammül edemiyoruz. Geçende Nilgün Cerrahoğlu'nun TV progra- mında değerii hanım yazarlarımız, AB ve Fran- sa'nın olumsuz tutumu üzerinde konuşuyorfardı. Zeynep Göğüş bir yazısında Yaşar Kemal'e verilen Legion d'Honneur nişanını iade etmesini istemiş, öneriyi irdeleyip onaylıyorlardı. Fransa'nın tutumunu değiştirmek dostumuz Yaşar Kemal'e ve ona verilen nişana kaldıysa... Pekâlâ gerekeni yerine getirebilir. Evet ama, Ya- şar'dan önce Fransa'nın olumsuz tutumuna kar- şı, bu hükürnetin Avrupa'dan Türkiye'ye en çok yatınm yapan Fransa'ya kapılan kapayacağımı- zı, Alman-Fransız ortak yapımı uçaklan almaya- cağımızı, aramızdaki ticareti asgari düzeye indi- receğimizi söylemesi gerekmez mi? Hayır, gerekmiyor. Başbakan Beyefendi, Fran- sa ile aramızdaki ilişkilere daha geniş ufuklarara- dığı gibi, sıraladığımız özelliklerie övünen konuş- malar yapıyor. • • • Ulusal kimi yararlanmıza karşıt olanlan dışımız- dan çok içimizde aramalıyız. Bir ülke, -bu baş- bakan dahil- Ermenilerin sözde soykırımı savla- rını çürütmek için gereken çabayı gösterirken CHP gibi bir partinin milletvekili Kemal Oerviş, "Ermeni katliam-kıyımından üzüntü duyduğunu" söyleyebiliyor. Savunma da bir harika; katliam dememiş de kıyım (massacre) demiş, iki sözcük farklıymış! Derviş Meclis'e uğramıyor. Dışarıda, orada bu- rada. Bir kulağı Vvashington'da bir kulağı -şimdi- lerde- nerede bilinmiyor. CHP ne yapıyor? Partiyle uzlaşmaz tavıriar ser- gileyen Derviş'i -nedense- partiden kovamıyor. Baykal'ın himayesinde. Lider de, Başbakan'ın AB'yle ilgili söylemlerini temelde yineleyen de- meçler veriyor. Ana teması AB'nin Türkiye'ye haksızlık yapmaması! Başbakan'a el uzatıyor. Gel, 17 Aralık'a birlik- te hazırlanıp beraber gidelim, diyor. Uzattığı eli tutan yok! Duygu Asena amefiyat okhı • Istanbul Haber Senisi - Gazetecı-yazar Duy- gu Asena, Vehbi Koç Vakfi (VKV) Amerikan Has- tanesi'nde ameliyat oldu. VKV Amerikan Hasta- nesi'nden alınan bilgiye göre, Asena'nın ameJiyatı 3 saat sürdü. Hastanenin Beyin Cerrahisi Bölüm Şefi Prof. Dr. Ali Çetın Sanoğlu, beynindeki tü- mör temizlenen Duygu Asena'nın, ameliyatın ar- dından yoğun bakıma alındığını bildirdi. HaUç köpriisü projesi Topbaş'ın • İstanbul Haber Servisi - Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, medya, sanat iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlannın temsilcile- rine iftar yemeği verdi. Belediyeyi AB sürecine hazırlamak için IstanbuJ'da bir ofis kurduklarını belirten Topbaş, Brüksel'de de bir ofıs kurmayı düşündükJerini belirtti. Topbaş, Istanbul Metro- su'nun Haliç geçişi için köprü projesinin kendisi tarafından hazırlandığını belirtti. Küpdistan' açridaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri BakanJığı, pasaportlamun doğum yeri bölümüne "Kürdistan" yazdıran Irak kökenJi îngiltere yurt- taşlannın Türkiye'ye girişine izin verilmediğini doğruladı. Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, "Bir yabancının ülkeye girişine izin verilip verilmemesi konusu bu ülkenin egemenlik haklan kapsamına gırmektedir" dedi. Paketten bomba çıktı: 4 yaralı • MUŞ (AA) - Muş'un Kızılağaç bddesınde Muhterem Şahin, adına gelen paketi korucu başı olduğu bildirilen babası İsmail Şahin, eşi Güleser ve çocuğu Resul Şahin ile beraber açtı. Pakette bulunan bombanın patlaması sonucu ismail, Muh- terem, Güleser ve Resul Şahin yaralandılar. Duru- mu ağır olan Jsmail Şahin Erzurum'a sevk edildı. Katılımcılannyüzde 54.9'u CHP GenelBaşkanlığı için Sangül'üdesteHediğini açıHadı Sarıgül'e destekbüyüyorHaber Merkezi - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül, X-Pro- fıle (X-P) araştınna şirketi tarafin- dan "siyasi profil belirleme" amacıyla yapılan ankette CHP Ge- nel Başkanhğı için ezici bir oran- la önde çıktı. Katılımcılann yüzde 54.9'u CHP Genel Başkanı olarak Sangül'ü görmek istediğini belir- tirken CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yüzde 9.3'Ie ancak ikinci sırada yer alabildi. X-P araştırma şirketi tarafından Istanbul'un Kadıköy, Kartal, Pen- dik, Bakırköy ve Gaziosmanpaşa ilçelerinde 1435 seçmenJe yapılan araştırmada CHP'yi iktidara taşı- mak amacıyla yurt mitingleri dü- zenleyen Sangül'ün oy oranını arttırdığı beürlendi. Siyasi profil belirlemek amacıyla yapılan an- kette, "CHP'de s'eçimli bir ku- rultay yapılsa kimin CHP'ye ge- nel başkan olmasını istersiniz" sorusu yöneltildi. Ankete katılan- lann yüzde 54.9'u Sangül 'ü tercih ederken Baykal yüzde 9.3'le ikin- ci sırada yer alabildi. Katılımcıla- nn yüzde 5.4'ü Kemal Derviş, yüzde 2.4'ü Nurettin Sözen, yüz- de 2.2'si Berhan Şimşek, yüzde 0.8'i Hurşit Güneş, yüzde 0.4'ü Hakkı AkaJın ismini verdi. San- gül seçimlerde oy kullanmayanlar arasında yüzde 52.7 ile birinci ol- du.Araştırma "yüz yfize anker" yöntemiyle yapıJdı. Araştırmadaki saha çalışması CHP'nin daha faz- la oy aldığı bölgelerde yapıldı. Hedef Yargıtay• Baştarafı 1. Sayfada "Anayasamıza göre yargı yet- Idsi Türk milJeti adına bağim- sız mahkemeler eliyle yüriirü- lür. Yargıtay, adliye mahkeme- lerince verilen ve kanunun baş- ka bir adli mercie bırakmadığı karar ve hükümlerin son ince- leme yeridir. Temel hak ve özgürlüklerin, demokrarik, laik hukuk devle- ri ilkelerinin sağlam ve sarsıl- maz güvencesi olanYargıtay, ül- ke düzeyinde adaletin gerçek- leştirilmesi, Türk bukukunun geliştiriJmesi yönündeki çalış- malannı tam bir özveri ve üs- rün başarı ile sürdürmektedir. Yargıtay 1868yüından bugü- ne değin, Türk bukukuna yön vermiş, hukuk düzeninin yer- leşmesinde. adaletin gerçekleş- mesinde etkin rol oynamış ve öncülük etmiştir. Böylesine önemli ve anayasal görevler üstlenen Yargıtay, bir süredir sistemli ve kararlı bir şekilde sürdürülmekte olan karalama- lann hedefi haline getirilmiş- tir. Bu ortam,Yargıtay mensup- lannın çalışma azim ve şevkle- rini olumsuz bir şekilde etkile- mektedir. Cumhuriyetin, yar- gının ve Yargıtay'ın değinilen nitelik ve yapısını içine sindire- meyen bazı çevrelerin, bunu de- ğiştirme düşüncesi ile erkler arası dengeyi bozma, denetJe- yen vasfından rahatsız oldukla- n yargıyı yıpratma gayesi için- de oldukJan görülmektedir. İktidar ve basma sert eleştiri Bakan, milletvekili, Türkive Büyük Millet Meclisi Komis- yon Başkanlığı gibi önemli dev- \et sorumluluğu olan kişilerin yargı ve Yargıtay nakkında çe- şitli vesilelerle verdikleri yakı- şıksız ve sorumsuz açıkJamala- ra bir kısım kurum ve kuruluş- ların. basın ve yayın organlan- nın da kişisel ikbal ve istikbai ya da ekonomik çıkar uğruna katıldıklan saptanmış ve bu olumsuzlukJar Yargıtay Büyük Genel Kurulu üyelerince esefle karşılanmıştır. Ancak bu kişi ve kurumlar- ca suçlanan Yargıtay'ın, soruş- turmaya konu olan dosyalann hangisinin körü niyetli kişilerin istekleri doğrultusunda karara bağlandığı açıkianamamıştır. Bu durumda müvekkil-vekil arasındaki telefon gÖriişmele- rinde oluşan ilişkilerin tek mağduru hâkimler olmuşrur. Yargıtay ve mahkemeler Cumhuriyeti, devieti ayakta tu- tan temellerden en önemlisidir. Bu temeli sağlam ve itibarü tut- mak herkesin görevidir. Ba- ğımsızuk, hâkimlik teminarı il- keleri bütün gönüllerde yerleş- miş olmalıdır. Bir hâkimden, mahkeme kararından söz edi- lirken saygılı olmak gerekir. Hâkim de bir insandır ve mah- kemeler de insanlardan oluşur. Hâkimi teminattan ve ba- gımsızJıktan yoksun kılmak, te- minatı /edeleyecek, bağımsızlı- ğı giderecek hükümler getir- mek; teminatı ve bağımsızhğı kötüye kullanan tek hâkimin mevcudiyerine katlanmaktan çok daha sakıncaü, hatta tehli- kelidir. Hâkim teminatı, hâ- kimlere tanınan bir imtiyaz de- ğildir. Bu teminat. sadece yar- gılanan kişiler için güvencedir. Zira siyasal gücün etkisine ma- ruz kalnıış bir yargı, objektifli- ğini, saygınhğını, temel hak ve özgürlükleri etkin bir şekilde koruyabilme yeteneğini vitirir. Yargı mensuplannın söz ve Yargıtay Büyük Genel KuruJıf nda kabul edilen bildiri Yargıtay Başkanı Özkaya tarafından açıkJandı. CHPH Topuz:AdaletBakanıgüven sarsıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, bir süreden beri yargı, yargıçlar üzerinde birtakım oyunlar oy- nandığını belirtirken Adalet Bakanı Cemil Çi- çek'in adalete olan güveni sarsmaya dönük gi- rişimlerde bulımduğunu söyledi. AJı Topuz, dün Kamu-Sen'i ziyareti sırasında gazetecilerin Yargıtay Büyük Genel Kurulu 'nca yayımJanan bildiriye ilişkin sorulannı yanıtladı. Bildirideki değerlendirmelerin çok yerinde ol- duğunu belirten CHP Grup Başkanvekili Topuz, Adalet Bakanı Çiçek'in bir süreden beri "top- lumu yanlış bir noktaya doğru sürüklemeye yönelik bir davranış sergilediğini" söyledi. Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun konuya çok açık, net bir yorum getirdiğini ve bundan büyük memnuniyet duyduğunu kaydeden CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, şöyle konuştu: " Yargıç güvencesini çok önemsemek lazım. Yargıç güvencesi bizim sistemimizin temeli- dir. Yargıç güvencesi, yargılanan kişilerin de güvencesidir. Bugünkü hükümetin yargıyı baskı altmda tutmaya y önelik bir girişim için- de olduğunu biliyoruz. Haftalardan, aylar- dan beri yargıçlar üzerinde birtakım oyunlar oynandığını görüyoruz. Bizzat Adalet Baka- nı, adalete olan güveni sarsmaya dönük giri- şimlerde bulunmaktadır. Aylardan beri söy- lediğimiz yargı üzerinde oynanan oyunlarla ilgili durum, bildiriyle netlik kazanmıştır." eylemlerinden dolayı sorunılu olmayacaklan ve yargılanama- yacaklarına dair anayasada, yasalarda hiçbir hüküm bulun- mamaktadır. Oysa seçimden önce veya sonra suç işlediği ile- ri sürülen milletvekili. Mec- lis'in karan olmadıkça tutula- maz, sorguya çekilemez. tutuk- lanamaz ve yargüanamaz. tşte bu düzenlemeler yasama orga- nı temsilcileri için bir imtiyaz- dır, hatta bir zırhrır. 'Hukuk devletl llkelcrl İle bağdaşmaz' Hâkimin teminatı ile böyle bir yasama dokunuimazlığını birlikte mütalaa etmek. hukuk devieti ilkeleriyle bağdaşmaz, Bu yolda düşünce oluşturanla- nn, yargı bağımsızlığına ilişkin Birleşmiş Milletler Genel Ku- rul kararlannı bir daha oku- maları gerekir. Yine değinmek gerekir ki,Yargıtay Birinci Baş- kanlık Kurulu konusunda ba- sına yansıvan tartışmalar ve bu kurula ait yetkilerin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'na ve- riJmesi biçimindeki düşüncele- rin yukanda değinilen ilkeler- le bağdaştınlması da münıkün değildir. Bu tutumun anayasa ile Yargıtay'a verilen yetkilerin gaspından başka bir anlamı olamaz. Böyle bir beklenti, re- jimi demokrarik çizgiden çı- karma tehlikesini de berabe- rinde taşır. Her demokrarik, hukuk devletinde saygın olan ve herkesin saygı göstermesi ge- reken unsurlar vardır. Bunla- nn başında yargı ve onun tem- silcileri yer alır. Yargıyı daima en güçlüye karşı, en zayıfı koru- yabilecek kudret ve kuvvette tutmalıyız. Halkın ona güveni- ni sarsacak davranışlardan herkes özenle kaçınmalıdır. Güçlüler yargıdan çekinmeli, zayıflarsa ona güvenmelidir. Yargının onur ve saygınüğı şah- si veya siyasi çıkarlara vasıta yapılmamalıdır. Güçlü ve mütecaviz karşısın- da kaldığımızda sığınılabilecek ve güvenilebilecek bir yargı gü- cü yoksa gerçekten ülkemiz ya- şanılabilecek bir ortam olmak- tan çıkar. Bugün, devletin önemli kademelerinde görev alanların. yann adaletin şefka- tine sığınmak zorunda kaJdık- larında; yaşamak isteyecekleri ortamı, onlara bağımsız, taraf- sız ve adil yargı sağlayacaktır. Yüce Yargıtay'ın kendisine ve yargıya yapılan haksız ve çir- kin saldınlara bugüne kadar sessiz kalmasının nedeni aczi- nin değil, vakannın, hâkimle- rin kararian ile konuşması il- kesi ve üstlendikleri sorumlu- luklannın gereği olduğu göz- den uzak tutulmamalıdır." Yargıyla Meclis'in 4 ayrıcalık' tarbşması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargı- tay Başkanı Eraslan Özkaya nın milletveki- li dokunulmazlığıyla ilgili eleştirisine TBMM Başkanı BülentArınç yanıt verdi. Bülent Annç, dün Beşiktaş Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyelenni kabulünde gazete- cilerin sorusu üzerine Özkaya'nın açüdama- sını değerlendirdi. Annç, "Sayın Başkan hâ- kimlik teminatımn bir imtiyaz ve ayrıcalık olmadığını söylüyor. Buna karşılık millet- vekili dokunulmazlığımn bir imtiyaz ve zırh olduğunu beyan buyuruyorlar. Hâkimlik teminatı, yargı mensupları için nasıl bir imtiyaz ve zırh değil, görevle- rini yapmalan için gerekü ve elzem olan bir şeyse, buna aynen katıhyorum. Sayın Baş- kan şunu iyi bilmeh' ki, anayasanın 83. mad- desinde yazılı olan yasama dokunulmazlı- ğı da miÛervekilleri için bir imtiyaz ve zırh değildir" dedi. Bugüne kadarmillervekillerinden dokunul- mazlığı kaldınlmış ve yargılanmış kişiler ol- duğu gibi Meclis tarafından soruşturma ko- mısyonu kurulup Yüce Divan'a sevk edilmiş bakanlann da bulunduğunu anımsatan Bülent Annç, şunlan söyledi. "Yasama dokunul- mazlığı, bütün dünya parlamentolarında ve rüm milletvekilleri için yüz yıllar boyun- ca tanınmış, seçilip halkın temsilcisi olarak gelen kişilerin bu temsil görevini yaparlar- ken, hiçbir baskı altmda kalmamalarını öngören bir tedbirdir. Yasama dokunul- maziığı mutlak değildir. 83. maddede doku- nulmazlığın nasıl kaldırüacağı ve kaldırıl- dığı takdirde yargılamanın nasıl yapılaca- ğı bellidir. Dolayısıvla hâkimlik teminatı ile millervekilli dokunuimazlığını karşılaştı- rarak bundan milletvekilleri için olumsuz bir sonuç çıkarmayı doğrusu yadırgadnaT GUNDEM Ml'STAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Kısaca süreci anımsatalım... özkaya'ya ilişkin haberlerden ilki 300 metreka- relik villaya sahip olduğu yönündeydi. Ertesi gün villanın 300 değil, 90 metrekare ka- dar olduğu, Özkaya'nın emeklilik günleri için es- ki bir binayı satın alıp tamir ettirdiği anlaşıldı. Ardından yeni bir haber: Villa özkaya'ya hediye edildi! Ertesi gün gerçek anlaşıldı: Hediye edilmedi, satın aldı... Yeni bir haber: Villanın malzemeleri hediye edi/di... Ertesi gün gerçek anlaşıldı: Malzemelerin faturası ve ödeme belgeleri var. Hediye değil... Bir haber daha: Villaya malzemeleri Çakıcı'nın kamyonları taşı- dı! Haydaaaa... Demek ki, özkaya'nın tek tek kam- yonlann plakasını da saptaması, kamyonlardan temiz kâgıdı istemesi gerekirdi... Bu haberler bir koldan sürerken öteki koldan da telefonlann dinlenmesine ilişkin belgeler manşet- lerde yer aldı... Sekiz sütuna haber: "Çakıcı'nın 3 köstebeği!" Manşeti süsleyen fotoğraflann en irisi cüppesiy- le özkaya'ya ait. Haberin altını okuyorsunuz, te- lefon dinleme belgelerinden üç tane yanm tüm- ce... Üçünü birleştır. 1.5 tümce ediyor! Vekil dokunulmazlığı? Sonuç olarak Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu toplandı. özkaya'ya ilişkin herhangi bir soruştur- ma yapmanın gereksiz olduğuna karar verdi. Bu toplantının ardından önceki gün de 246 üyeli Yar- gıtay Büyük Genel Kurulu konuyu görüştü. Top- lantıda dile getirilen görüşlerin bir bildiri halinde kaleme alınması ve kamuoyuna sunulması be- nimsendi. 5 kişilik kurul önceki gece çalışmasını tamam- ladı, dün iki sayfalık bildiri yayımlandı. Bildiriden bir paragraf: "Bakan, milletvekili, Tûrkiye Büyük Millet Mec- lisi Komisyon Başkanlığı gibi önemli devlet so- rumluluğu olan kişilerin yargı ve Yargıtay hakkın- da çeşitli vesilelerle verdikleriyakışıksız ve sorum- suz açıklamalara bir kısım kurum ve kuruluşlann, basın ve yayın organlannın da kişisel ikbâl ve is- tikbâlya da ekonomik çıkaruğruna katıldıklan sap- tanmış ve bu olumsuzluklar YargıtayBüyük Genel Kurulu üyelerince esefle karşılanmıştır." Uzun ve ağır bir tümce! Bir paragraf daha: "Yargı mensuplannın söz ve eylemlerinden do- layı sorumlu olmayacaklan ve yargılanamayacak- lanna dairanayasada, yasalarda hiçbirhüküm bu- lunmamaktadır. Oysa seçimlerden önce veya son- ra suç işlediği öne sürülen milletvekili, Meclis'in karan olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Işte bu düzenle- meler yasama organı temsilcileri için bir imtiyaz- dır, hatta birzırhtır. Hâkimin teminatı ile böyle bir yasama dokunuimazlığını birlikte mütalaa etmek hukuk devieti ilkeleriyle bağdaşmaz." öyle anlaşılıyor ki Yargıtay üyeleri aylardır bu gü- nü bekliyormuş... Baştada vurguladığımızgibi bu bil- diri başta siyasiler olmak üzere pek çok kesi- me sesleniyor... Sonuç olarak bu aşamada özkaya'nın şahsın- da yargıya yönelik yargısız infaz, Yargıtay'dan döndü! Yargıtay üyelerinin ortak görüşü şu: Yargıya yeni bir biçim vermek için en tepeden yıpratma harekâtı yapıldı! Bakalım iktidar kendisine yönelik mesajı alacak mı?.. Yoksa Türkiye'yi AB'ye sokuyorum derken, devlet kurumlannı birbirine sokmaya devam mı edecek! ankcum a cumhuriyet.com.tr 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Cumhuriyetmeşalesi Kadıköy dcyakıhh Istanbul Haber Servisi - Cumhuriyet Bayramı kutlamalan dün Kadıdöy'de meşa- le yakma töreni ile başladı. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öz- türk'ün, izcı çocuk- larla birlikte Kadıköy meydanındaki Atatürİc anıtında yaktığı meşa- leyle Cumhuriyet et- kinlikJeri başlarıldı. 11 yıldır Cumhuri- yet Bayramı haftala- rında yakılan meşale bu yıl da yakılarak Ka- dıköy'deki gelenek bo- zıUmamış oldu. Tören- de konuşan Başkan Selami Öztürk, çağdaş kent Kadıköy'de yaşa- ma ayncalığmı Cum- huriyete bağlılıklany- la da gösteren Kadı- köylülerin Cumhuri- yet Bayramı etkinlik- lerinde tek bir yürek olduklannı söyledi. Kadıköylülerin her yıl Cumhuriyet Bayramı etkinliklenni resmi tö- renlerin dışında farkh etkinliklerle kutladığı- nı anımsatan Kadıköy Belediye Başkanı Öz- türk, bu yıl da aynı ge- leneğin süreceğini ve Kadıköylülerin bir hafta süreyle değişik semtlerde, değişik et- kinliklerle Cumhuri- yet Bayramı'nı kutla- yacaklarını belirtti. Kadıköy Belediye Başkanı Öztürk, Cum- huriyetin aydınlığmı temsil eden meşaleyi minik öğrencilerle bir- likte yakarak kutlama- lan başlattı. Tören Grup Enstan- tene'nin verdiği halk konseriyle son buldu. Kadıköy Belediyesi Cumhuriyet etkinlik- leri bir hafta süreyle devam edecek. 29 Ekim günü ise Bağdat Caddesi'nde her yıl düzenlenen ve on büı- lerin katıldığı Cumhu- riyet yürüyüşü gerçek- leştirilecek. Yürüyü- şün ardından Hakan Peker konseri ve havai fişek gösterisiyle Ka- dıköy'de Cumhuriyet coşkuyla kutlanacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear