22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 2004 CUMARTESİ EGITIM Anasınıflannda çok yüksek ücret istenmesine karşın sağlıklı bir eğitim de verilemiyor Okulöncesirrin hali perişan Eğitim-Sen'den okulöncesi eğitim raporundan: Mutfaklar girilecek gibi değil. 119bin derslik ve öğretmene gereksinim var. Ucretlerde keyfıyet ön planda. Gösterişli görünüm velileri yanıltıyor. FIRATKOZOK ANKARA - Eğitim-Sen tarafından hazırlanan okulöncesi eğitim raporu, Türkiye'nin bu konuda geliş- miş ülke standartlannın çok gerisinde olduğunu ortaya koydu. Rapora göre, Türki- ye'de okulöncesi eğitim kurumla- \ nnda toplam 119 bin yeni derslik ve öğretmene gereksinim duyulur- ken var olan okullarda da sağlıklı eğitim verilemiyor. Okul mutfak- lannın "griecekgibionnadıgr be- lirtilen rapora göre, ucretlerde de tam bir keyfîyet" söz konusu. Buna karşın okullar, gösterişli gö- rünümleriyle velileri yanıltıyor. Türkiye'de 15 yıllık bir geçmişi bulunan okulöncesi eğitimdeki okullaş- ma oranı, dûnyanın gelişmış ülkelerinin çok gerisinde. Eğitim-Sen tarafindan ha- zırlanan "Türkiye'de Okulöncesi Eğitim Uygıüamalan,Sorunlar-Çözüm Önerfle- ri" başlıkb rapora göre, TürkiyeUe okul- laşma oranı yüzde 13 'ler düzeyinde sey- rediyor. Ancak bu oran Irlanda ve Ital- ya'da yüzde 100, Almanya'da yüzde 89, Yunanistan'da yüzde 64, Fransa'da ise yüzde 83'e ulaşıyor. Raporda, bu kurumların denetimleri- ne yönelik de birçok sorun yaşandığı, yalnızca yılda bir kez ilköğretim müfet- tişlerinin teftiş yaptığı ve denetimin tt gös- termetik" olmaktan öteye geçemediği kaydedildi. Anaokullannın birçoğunun "albenflidonanımlannın'1 velileri yanılt- tığı dile getirilen raporda. bu tür görün- tülerden çok sosyal, kültürel, sanatsal ve sportii" aktivitelerin yürütülmesini ola- naklı kılacak tesislerin varlığının araşh- nlması gerektiği vurgulandı. 'ÇoCUKLAR YARIŞ ATI' Sendika raporunda, okullardaki eğiti- min oyun ve davramş kazandırma bilin- cini öne çıkarması gerekirken, Türki- ye'de "kolej ysnşıiçmdeJd" kurumlara dö- nüştürüldüğü belirtildi. Raporda büyük kentlerdeki okullann bazılarmda öğren- cilere "yanşaö" muamelesi yapıldığına dikkat çekildi. Raporda, okulöncesi eği- tim kurumlannı "yedirip,içirme. yatma, konaklama ve çocuk bakım evi" olarak görme anlayışının sorunlan daha da ağır- laştırdığı dile getirildi. Sendikanın raponında okulöncesi eği- timdeki sorunlann çözülmesi için baa cö- züm önerileri sunuldu: • Yereiyönetimlerin anaokulu,yuva ve kreş açmalan ya>gınlaştınlınah. • Yüz kişiden fazla işçi çalışhran iş- yerlerinde yuva, anaokulu ya da kreş aç- ma zorunluluğu getirilmeli. • Koşullan ve fiziki olanaJdan uygun olan okuDardanbaşlanarak bütün ilköğ- retim kurumlannda anasuuflan zorun- iu hak getirilmeli, gerekli yasai düzenle- meler yapılarak 2 ydhk okulöncesi eğiti- me gecilrnetidir. • ilköğretim kurumlanndaki anasınıf- lannda ve devletin açtığı okulöncesi ku- rumlarda her türlü beslenme, bannma giderleri devlet tarafindan karşılanmalı, şu an bu kurumlarda yürütülen veliden para toplama işlemine son verilmelidir. • Çocuklann aüeJerine, getişmelerle il- gili sürekli rehbertik ve damşmanhk hiz- metieri verilmetidir. İ3 VİLLAYI ÇEK'E BAĞIŞLADI Azizoğlu'ndan eğitime katkı LEVENTGENCELLt BURSA - Eski Halkçı Parti Bursa Milletvekili ve eski CHP tl Başkanı Mehmet Azizoğhı'nun eşi Remziye Aazoğlu, eşinin vasiyeti üzerine Gemlik'e bağlı Kurşunlu beldesindeki 13 villasını, okul yapılmak üzere Çağdaş Eğitim Kooperatifî'ne(ÇEK) bağışladı. ÇEK Yönetim Kurulu Başkanı Mümin Ceyhan, 1995 yüından bu yana Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkan öğrenciler ve nesiller yetiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla faaliyet yürüttüklerini anlattı. Ceyhan, 'Vlllalar satüarak, Azizoglu'nun vasiyeti gereği, önceükJe yoksuL ama yetenekli çocuklanmızm eghimi için okul yapünlacak ve bu okula 'Azızoğlu' adı venkcektir. Ancak, uygun arsayı bulamıyoruz. Yerd yöneticilerden bu konuda bize destek otanalannı beklryoruz" diye konuştu. Villalardan 1 trilyon lıraya yakın gelır elde etmeyi planladıklannı anlatan Ceyhan, "Bugüne kadar sıfirdan bir yükseköğrenim, bir ortaöğrenim laz öğrenci yurdu, bir anaokulunu çağdaş eğitimin hizmetine sunduk" dedi. TRAFİĞE ÇIKIŞ: 100 MİLYON Servis araçlan paraya takıldı İstanbul Haber Servisi - Büyükşehır Beledıye Yasası'nda yapılan yeni düzenlemeyle "Servis araçlan güzergâh izin beJgeteri" için inbaren büyükşehir belediyesi tarafindan 80-100 milyon lira arasında değişen rakamlar istenmesi tepki yarattı. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nün bu belgeleri daha önce ücretsiz verdiğini beürten Servis Araçlan Birliği Başkanı Ersoy Erol, "30 bin servis aracmdan toplanacak bu ücretie ortaya çok büyük bir rakam çıkacak. Hiçbir malryeti olmayan bu belgeden gelir sağlanmaya çabşünyor" dedi. Yönetmeliğin henüz uygulamaya girmemesine karşın bu belgeyi almadan trafığe çıkan servis araçlanna ceza kesiliyor. Istanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşürma Daıre Başkanı Rafet Bozdoğan da ilgili kanunun 7. maddesinin (p) bendine göre "büyükşehir içindeki toplu taşıma hizmeâerini yürütmek ve bu amaçla gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettinnek, büyükşehir smoian içindeki kara ve denizde taksi ve servis araçlan dahfl tophı taşıma araçlanna ruhsat vermek" görevlerinin kendilerine verildiğini kaydetti. SlNAV 19 HAZİRAN'DA ÖSS'yebaşvuru tarihi 22 Kasım ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 2005- Öğrenci Seçme Sınavı 19 Haziran 2005 Pazar günü yapılacak. Başvurular, 22 Kasım 2004 Pazartesi günü başlayacak. öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), 2005-ÖSS takvimini belirledi. Buna göre ÖSS 19 Haziran Pazar, Yabancı Dil Sınavı (YDS) da 26 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek. 2005-ÖSS'ye başvurular, 22 Kasım-6 Aralık 2004 tarihleri arasında alınacak. YDS'ye başvurmak için de adaylar 4- 15 Nisan 2005 tarihleri arasında sınav ücreti yanracak. ÖSYM bu eğitim-öğretim yılında sadece ÖSS ücretine yüzde 14.2 oranında zam yaparken, YDS ücreti ile ÖSS başyuru kılavuzu ücretini arttırmadı. 2005-ÖSS'ye başvuracak adaylar, lise ve dengi okul müdürlüklerinden ÖSS başvuru kılavuzunu 4 milyon lira karşıhğında alabilecekler. Adaylar ÖSS ücretf olarak 40 milyon lira ödeyecekler. NUMARALI SANDIK 3C-3D MEF OkuDan'da düzenlenen seçimler, öğrencüerin okul yönetimine kaohnalan ve yönetim becerisini kazanmalan düşüncesi ile yapıbyor. Seçimler ön- cesînde öğrenciler, seçim kurulunun ohışturulması. adayhk koşuüannın befirienmesi gibi birçok çahşmayı kendileri yürütnl (SEVGİ BAYTÜRK) MEF öğrencfleri seçime gîtti Öğrenci başkanlığı seçimleri ile ilköğretim, lise ve MEF Okullanyönetim kurumları oluşturuldu. Seçilen öğrenciler, arkadaşlarının sorun ve istemlerini dile getirecekler Istanbul Haber Servisi - MEF Okullan'nın düzenledığı "Öğrenci Başkanlan seçimleri'' dün yapıldı. Seçimler, öğrencüerin okul yöneti- mine katılmalan ve kendilerini yönetme be- cerisini kazanmalan düşüncesi ile yapıhyor. Ortaköy Ambarlı'daki MEF'e ait okulda gerçekleştinlen seçimde öğrencilere, demok- rasi kavramını yerleştirmek, seçme ve seçil- me hakkını kavratmak, fikirlerini ifade etme becerisi kazandırmak amaçlandı. Seçimler öncesinde öğrenciler, seçim kurulunun oluş- turuhnası, adaylık koşullannın belirlenmesi, kapalı oy - açık sayım yöntemi gibi birçok ça- lışmayı kendileri yürüttü. Öğrenci başkanhğı seçimleri ile ilköğretim, lise ve MEF Okullan yönetim kurumlan oluş- tunıldu. Seçilen öğrenciler, Müdürler Kuru- lu ve Akademik Kurul toplantılanna katıla- rak öğrencilerin sorun ve taleplerini dile ge- tirecekler. MEF Okullan'nda yapılan seçim- lerde, Okul Genel Başkanlığı'na BegümKa- raağaçjlköğretim Okul Başkanlığı'na Efe Doğan, Yardımcılığma Dfla Kayapmar, Lise Okul Başkanlığı'na YağızAtn, Yardımcılığı- na Cenk Akkurt seçildi. Seçimlerde 12 sınıf temsilcisı de belu-lendi. MEF Okullan tarafindan düzenlenen 'Ana- Baba Okulu' programının ilk toplantısı bugün MEF Okullan Büyük Konferans Salonu'nda gerçekleştirilecek. Uzman Fatma Torun Re- id'in katılacağı toplantıda , "Okulöncesi Dö- nemden Ergenüğe Çocukluk Dönemi Korku ve Kaygüan" konusu ele alınacak. 4 UMUDA YOLCULUK' A TersinK ortopedik engeDiler sartiklan u l muda Yolculuk" adh IVlgazeteyle hem seslerini duyuruyor hem de ayakta kalmaya çahşıyorlar. Mersin Ortopedik Engelliİeri Eğitim ve Kalkuıdırma Derneği Başkanı Aysel Tuna, yaklâşık 4 yüdan beri her ay düzenli olarak çıkardıklan gazetenin çok sayıda engellinin derdine çare olduğunu söyledi EngeOUere yardun etmek amacıyla 1996 yılında kurduklan derneğin yaklaşık 100 üyesi bulunduğunu beürten Tuna, şu bilgüeri vertti: "EngeBi olduğumuz için ne yapabiliriz düşüncesiyle l nıuda Yolculuk gazetesini çıkarnıaya başladık. Burada ilk amacımız, engelü insanlara istibdam yaratarak onlann diğer insanlardan farklan olmadığmı göstermekti. Tîrajımc 5 binlere kadar ulaşü. Bizun diğer gazetelerden tek farkımız, geürinin engeDiler yaranna kullanılması." (Fotoğraf: AA) AKP GEREKÇE HAZIRLIYOR Öğrenciaffina türbansavunması CHP'nin tepkisine karşı AKP, üniversitelerden atılan 60 bin öğrencinin "bir tekinin bile" ilişiğinin kesilmesi karannda "türban" ibaresinin geçmediğinin altını çizecek. ANKARA (ANKA) - AKP, üniversıte öğrencileri için gündeme gelen affi savunurken bundan yarar- lanacak yaklâşık 60 bin öğrenciden birinin bile ili- şik kesme karannda "türban" faktörünün bulun- madığına işaret edecek. Aflfa ilişkin tartışmalar sürerken AKP konunun CHP tarafindan, "türban am" diye eleştirilmesı olasılığına karşı gerekçe hazırlamaya başladı. AKP'de bu doğrultuda affin kapsaması öngörülen 60 bin üniversite öğrencisinin üişik kesme kararla- nrun gerekçeleri üzerinde inceleme yapıldı. İnceleme sonucunda tüm üniversitelerden atılan 60 bin öğrencinin "bir tekinin bile" ilişiğinin kesil- mesi karannda "türban" ibaresinin geçmediğinin altı çizildi. İnceleme sonucunda, ilişik kesme ka- rarlannda yer alan "Laiklik ilkesine aylanhk" ve "Devrim kanunlanna muhalefet" gerekçelennın türbanlı öğrencileri kapsayabileceği değerlendir- mesi de yapıldı. CHP'nin ilişik kesme gerekçelerinde "türban" ibaresi bulunmamasına karşın bir genel af halinde türban suçlannın da afFedilmiş olacağı eleştirisine karşı da "Bununla türbanlı olduğu için üişigi kesü- miş öğrencileri de affedeceğimiz doğru. Ancak bu, türbanın affi değil, olsa oba türbanh öğrencinin af- fi ohır. Türbana yönelik disipün işkmi devam etti- ğine göre ortada bir türban tardşmasmadaihtiyaç yok" savunmasmı yapacak. CUMARTESİ YA/fTART ATAOL BEHRAMOĞLU Huntington'ın Türkiye Tedirginliği Geçen hafta, ABD'lı evrensel felaket kuramcısı (ve kışkırtıcısı) Samuel Huntington'dan tek birya- zıyla aynlmaya niyetim olmadığmı yazmıştım... Bu haftaki yazının konusu da yine "Uygarlıklar Çatış- ması" olacak.. Huntington krtabının önsözünde, bu kitaba te- mel oluşturan makalesine ilişkin olarak şöyle ya- zıyor: "Bu makaJeye bütün kıtalardan ve çok sa- yıda ülkeden yanıtlar ve yorumlar geldi. fnsanlar ortaya çıkmakta olan küresel siyasetin en temel ve en tehlikeli boyutunun farkJı medeniyetlerdeki gnıplar arasındaki çatışmalar olacağı yolundaki görüşümden değişik biçimlerde etkilenmişler; bu- na şaşırmışlar, öfkelenmişler, ürkmüşler ve kork- muşlar" ("Medeniyetler Çatışması" s.9. Çev. M.Tur- han- Y.2.Cem Soydemir). Yazarbu ılgiden hakkıylayararlanmış... Makale- den sonraki kitabın alabildiğine ve olabildiğince şişirilmiş olması bunu gösteriyor... Insanlann böy- lesine etkilenmiş olmalan ise çok doğal. Çünkü Huntington'ın krtabının, okumamış olmama karşın Hitler'in "Kavgam"ından daha az can sıkıcı olabi- leceğini sanmıyorum... • • • Geçen hafta da değindiğim gibi "UygartıklarÇa- tışmasrnda Türkiye özel ve ayncaiıklı bir yere sa- hip... Bu da anlaşılmayacak bir şey değil. Çünkü modern Türkiye'nin varlığı Huntington'ın savına tam bir karşı sav oluşturmakta... Gerçi ABD'li si- yaset "bilimci" bunu kabuleyanaşmıyor... Ona gö- re, bugünkü Türkiye "parçalanmış" bir ülkedir... Başkabirdeyişle, bu deneyim başansızolmuştur... Birlikte okuyalım: "Mustafa Kemal Atatürk.... Os- manlı Imparatoriuğu'nun kalıntılanndanyenibir Tür- kiye yaratmış ve ülkeyi modemleştirmek, yani Ba- tılılaştırmakiçin büyük çabalaragirişmiştir. Buyo- la baş koyan Atatürk, ülkenin Islamigeçmişini red- dederek Türkiye'yi 'parçalanmış bir ülke' duru- muna getirmiştir: Biryanda dinîgeienek, görenek ve kurumlan ıslama dayanan, ama diğer yandan da ülkeyi Batılılaştırmak, modemleştirmek ve Ba- tı 'yla biryapmak isteyen yönetici elitlere sahip bir ülke." (s.98-99) Böylece, yazarın kendi sözleriyle de, Osmanlı Im- paratorluğu'nun kalıntılanndan çağdaş bir ülke oluş- turan savaş ve devrimlerin, meğer kurtancıiık ve ku- ruculuk değil de, sonuçta ortaya "parçalanmış bir ülke" çıkarmak olduğunu öğrenmiş oluyoruz... • • • Huntington'ın Türkiye (ve "Kemalizm") konı^sun- da söyledikleri bunlarla sınırlı değil... Kitabının, yu- kandaki alıntının da yer aldığı "Batı'ya ve modem- leşmeye tepkiler" başlıklı bölümünde, "hem mo- demleşmenin hem de Batılılaşmanın kabul edilme- si" olarak tanımlanan "Kemalizm"\n yanı sıra "red- detme" (19. yy. ortalanna kadar Japonya örneği) ve "reformculuk" (Çin, Mısır vb.) başlıklan altında, Ba- tılılaşma ve modernleşme konulan irdeleniyor... ABD'li siyaset "bilimci"ri\n gönlü, bu sonunculardan yana. Kendi sözleriyte, "Modernleşme, Batılılaşma anla- mına gelmekzorunda değil. Batılı olmayan toplum- lar modemleşebilir ve çok sayıda Batılı olmayan ül- ke bûtün Batı değerierini, kurumlannı ve uygulama- lannı benimsemeden ve kendi kültüheıini terk et- meden de modernleşmiştir." (s.105) Huntington bu ülkeler arasında Suudi Arabistan ve "daha az ölçüde olmak üzere" Iran'ı da sayı- yor (s.104) ve konunun püf noktası da burada... Başka uygarlıklara Batı uygarlığının (insan merkez- li dünya anlayışı, demokrasi, düşünce özgüriüğü, ev- rensel insan haklan vb.) tüm insanlığın evrensel ka- zanımlan sayılması gereken değerierini yakıştırama- yan ABD'li siyaset "bilimci", buna karşın bu ülkele- rin "modemleşme"sinde (sözgelimi, en gelişkin si- lahlar üretebilmesinde) bir sakınca görmüyor.., Çünkü, modemteşmeyı ve yukandaki açılımıyla Ba- tılılaşmayı bir ve aynı şey olarak gören anlayış ev- rensel banşa, bu ikisini bırbirinden ayırarak modern- leşmeyi teknik ileriemeye indirgeyen anlayış ise ev- rensel boğazlaşmaya giden yollan açacaktır... "Uygarlıklar Çatışması"nın kuramcısı, işte tam da bu nedenle modern ve Batılı Türkiye olgusun- dan hoşlanmıyor, rahatsızlık duyuyor... • • • Bu rahatsızlığı duyan sadece Huntington değil... Günümüz Türkiyesi'nde iktidar koltuğundaki si- yasetin, "enfe/e/rtüergörünümlüdestekçilerininve Batı karşrtlığında buluşan çeşitli çevrelerin "modem- leşme" ve "Batılılaşma" konusunda görüşleri, Huntington'ın görüşlerinden farksız... Bu anlamda hepsinin fikir babası sayılması gere- ken ABD'li siyaset "bilimci", kitabında, Batılılaşma- yı ve modemleşmeyı aynı şey olarak gören Atatürk Türkiyesi'nin "parçalanmış bir ü/te"durumundan kur- tanlması için neler yapılması gerektiğine ilişkin ola- rak da görüşler ve öneriler ileri sürmekte... Bu sevimsiz konuyu sürdürmemiz gerekecek... ataolb@cumhuriyet.com.tr Faks:(0212)513 85 95 Bienale katılamıyorlar Akademisyenler sponsor artyor MERStV(Cumhuri- yet)-Mersin Üniversıte- si öğretim görevlileri Mine Ertan ve Arzu Çe- tin, davet edildikleri hal- de, 6-14 Kasnn tarüıle- rinde Fransa'da düzenle- necek olan Tasanm Bi- enali'ne kaynak olma- dığı için katılamıyorlar. Öğretim görevlileri ula- şım ve konaklama mas- raflannm karşılanması için sponsor anyorlar. Mersin Üniversitesı Mimarhk Fakültesi En- düstri Tasanmlan Bö- lüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mine Ertan ve Gü- zel Sanatlar Fakültesi öğretim görevlisi Arzu Çetin. Fransalmn Saint Etienne kentinde dü- zenlenecek olan ve Fransız lletişim ve Kül- tür Bakanlığı'nın da desteklediği Tasanm Bienali Jürisi'ne proje- lerini gönderdiler. Ertan ve Çetin'in pro- jelerini inceleyen jüri, genç tasanmcılan ürün- lerini sergilemek üzere Fransa'ya davet etti. Mi- ne Ertan. "Bienale ka- oimanuz Türkiye'nin ve Mersin'in tanrümı için önemli bir adun" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear