Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2004 SALI
HABERLER
TCY Tasansı'nda 'tecavüz' ve 'çocuklara karşı cinsel istismar' suçlan yeniden düzenlendi
Cinsel saldınruncezasıartıyorTCY Tasansı'yla ilgili
çalışmalannı sürdüren
Adalet Alt
Komisyonu, ırza
geçme ve tecavüz
yerine 'cinsel saldın'
deyiminin
kullanılmasını
kararlaştırdı. Eşe karşı
saldınya 12 yıla kadar
hapis verilebilecek.
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -
TCY'de tecavüz ve çocuklara karşı
cinsel istismar yeniden düzenlenir-
ken cezalar ağırlaştınlıyor. Yeni dü-
zenlemelerin ardından eşe karşı sal-
dınya 7 yıldan 12 yıla kadar hapis
cezası verilebilecek.
TBMM Adalet Alt Komisyonu,
TCY Tasansı üzerindeki çalışmalan-
nı sürdürdü."Irza geçme", "tecavüz"
ve *ırza tasaddi" yerine **cinsel sal-
dm" deyimi kullanılması kararlaştı-
nlırken kız ya da kadına karşı cinsel
saldın farklı sayılmayacak. Cinsel
davranışlarda bir kimsenin vücut do-
kunulmazlığını ihlal eden kişi, mağ-
durun şikâyetiyle 2 yıldan 7 yıla ka-
dar hapis ile cezalandınlacak. Cinsel
saldınnın, vücuda organ ya da bir ci-
sim sokulması suretiyle işlenmesi du-
rumunda 7 yıldan 12 yıla kadar ha-
pis cezasına hükmolunacak.
TCY'de eşe karşı cinsel saldın da
ilk kez düzenleniyor. Fiilin eşe karşı
işlenmesi halinde soruşturma ve ko-
vuşturmanın yapılması mağdurun şi-
kâyetine bağlı olacak ve cezası 7 yıl-
dan 12 yıla kadar hapis olacak. Cin-
sel saldın suçunun beden ve ruh ba-
kımından kendisini savunamayacak
durumda olan kişiye; kamu görevinin
veya hizmet ilişkisinin sağladığı nü-
fuz kötüye kullanılarak ya da bir, iki
ve üçüncü derecede kan ve hısım iliş-
kisi içinde bulunan bir kişiye karşı
işlenmesi halinde ceza yansı oranın-
da arttınlacak. Suç sonucu mağdurun
ölümü halinde. ağırlaştınlmış müeb-
bet hapis cezasına hükmolunacak.
TCY'de çocuklann cinsel istisma-
nna ağır cezalar getiriliyor. 18 yaşın-
dan küçükler çocuk sayılırken. her
türlü cinsel eylem, "cinsel istismar"
olarak değerlendirilecek. Çocuğun
üzerinde herhangi bir cinsel davra-
nışta bulunan ya da çocuğu bu dav-
ranışlara yönlendiren kişi, 3 yıldan 8
yıla kadar hapis ile cezalandınlacak.
Cinsel istismann vücuda organ veya
bir cisim sokularak gerçekleşmesi du-
rumunda 8 yıldan 20 yıla kadar ha-
pis cezasına hükmolunacak.
12 kitaptan oluşan dizi
Çocuklara
büyüklerden
masallar
Anne - babalann
çocuklarına masal anlatmak
için zaman
ayıramadıklanndan hareket
eden Erdem Yayınlan, her
güne bir masal, her aya bir
kitap hazırladı.
Eğitim Servisi -
Erdem
Yayınlan,
'çocuklan
yeniden
masallarla ve masal tadında
öykülerie buluşturmak" amacıyla
"Masal Zamanı Dizisi" hazırladı.
Bu diziyi. "Her güne bir masal,
her aya bir kitap" düşüncesiyle
oluşturduklannı belirten
Erdem Yayınlan yetkilileri
şöyle konuştular:
"Eskiden çocuklar masal
dinleyerek büyürdü. Anne-babalar
çocuklarma masal anlatmak için
arük zaman ayıramıyor. Çocuklar
bu yüzden masal dinleyemeden
bilgisayar ve televizyon ile büyüyor.
Hazırlanan çağdaş masal kitaplan,
anne-babalan çocuklan ile
yeniden bir araya getiriyor.
Dizide her kitap bir aya karşıhk
getiyorve bir kitap 30
masaklan ohışuyor."
12 kitaptan oluşan dizinin ilk
kitabı olan Masal SokağTnı,
Şebnem Karacan yazmış, Saadet
Ceytan resimlemiş. Dizinin ıkınci
kitabı olan Masal Denizi'ni ise
Bestami Yazgan yazmış, Reza
Hemmatirad resimlemiş.
Amaç tanıtım yapmak
Ozel okullar
füarda
buluşacak
Eğitim Fuarı ile özel
üniversiteler, okullar,
dershaneler, kurslar, etüt
eğitim merkezlerive
okulöncesi eğitim
kurumlannın temsilcileri,
öğrenci ve velilerle
bir araya gelecek.
Eğitim Servisi - 200 özel öğretim
kurumunun üye olduğu "Tüm
Özel Oğretim Kurumlan
Derneği" (TÖDER), 1-3 Nisan
tarihleri arasında "EğHim
Fuan" düzenleyecek.
Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde
düzenlenecek Eğitim Fuan ile,
özel üniversiteler, okullar,
dershaneler, kurslar, etüt eğitim
merkezleri ve okulöncesi eğitim
kurumlan temsilcileri, öğrenci ve
velilerle buluşacaklar.
TÖDER, Türkiye genelinde
sayılan 7 büıden fazla olan özel
okul, dershane, kurs ve etüt
eğitim merkezlerinin tümünü
temsil eden bir sivil toplum
kuruluşu olmayı amaçhyor.
TÖDER yetkilileri, fuar ile ÖSS
öncesinde öğrencilere bilinçli
seçim yapma fırsatı sunmayı ve
eğitim sisteminin gelişimini
desteklemeyi amaçladıklannı
belirttiler.
Türk Eğitim Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal: Başanlan taçlandınn
Sonsuz özveriye onur ödülü
Enickli pilot Nezihe
Viranyalı ve tiyatro
sanatçısı Suna Pekuysal
ile birlikte "Başanlı
Kadınlar Onur
Ödülü"nü kazanan
Bilal, bütün başanlı
erkeklerin, kadınlan her
alanda desteklemesi
gerektiğini söyledi.
GÖKÇE UYGUN
Türk Eğitim Vakfi (TEV) Ge-
nel Müdür Yardımcısı Güsel Bi-
lal. "2003 Yıhnın Başanb tş Ka-
dınlan" yanşmasında, "Başanh
Kadınlar Onur Ödülü"ne değer
görüldü. Gülsel Bilal, "Kadınsız
bir dünya düşûnülemeyeceği için
bu anlamhödüDerin, bütün kamu
kuruluşlan, özel sektör ve sivil
toplum örgütlerine örnek olması
gerek" diye konuştu.
Emekli pilot Nezihe YTranyab
ve tiyatro sanatçısı Suna Pekuy-
sal ile birlikte "Başanh Kadınlar
Onur Ödülü"ne layık görülen
Güsel Bilal, Türkiye'nin çağdaş-
lık hedefine, kadınlann başan-
lannın desteklenmesiyle ulaşıla-
bileceğini söyledi.
Bilal. "Kamu ve özel sektör ku-
nıluşlannın da kadınlarımızm
başanlannı bu şeldlde taçlandır-
malan çok önemti ve gerekli" de-
di.
TEV'de yürüttüğü başanlı eği-
tim çalışmalan nedeniyle, bugü-
ne değin Alman Akademik De-
ğişim Servisi (DAAD), Amerikan
Türk Kadınlar Birliği ve Kadıköy
Rotary Kulübü tarafından ödül-
TE V Genel Müdür Yardımcısı Gülsel Bilal, Türkiye'nin çağdaşhk hede-
fine, kadınlann başanlannın desteklenmesiyle ulaşabileceğini söyledi.
lendirilen Bilal, "TEV'in görev- sağladık, 18 okul ve 2 yurt binasi
leri yurtiçi ve yurtdjşı burslar ver-
mek, eğitim kurumlan açmak ve
bursherlere psikolojik danışman-
hk yapmak ve onlann sosyal yön-
den geüşmelerine katkıda bulun-
mak. Bugüne değin 128 bin 186
başanh gencimize eğitim yardımı
yaptik" dedi. "Bu ülkeye tek bir
insan bile kazandırabiürsem ne
mutlu bana" diyen Bilal, işinı
çok severek ve sonsuz bir özve-
riyle yaptığını ifade etti.
Bilal, Türkiye'de kadınlara des-
tek olunmamasından vakınarak
"Atatürk zamanmda TBMM'de
yer alan kadın sayısı ile şimdiki sa-
yı karşüaştmkhğmda ne demek is-
tediğim daha Ki anlaşıhr. İTkemiz-
de kadın. ne yaparsa kendi inan-
cu azmi ve kararlılığı sayesinde
yapryor. Çünkü kadınlann ger-
çekten inanarak gönül verdikle-
ri bir konuda her türlü başanyı
elde edebikliklerine inanryorum"
diye konuştu.
Bütün başanlı erkeklerin de ka-
dınlan her alanda desteklemele-
rinın önemini vurgulayan Bilal,
kadınlar arasında da sıcak bir bir-
liktelik ve yakınhk olması gerek-
tiğine dikkat çekti.
'Eğitim olmazsa olmaz'
Kadınlann özgürleşebilmeleri
için eğitimin olmazsa olmaz bir
koşul olduğunu söyleyen Bilal.
yurtdışındaki çok sayıda ülkede
kadınlann eğitimli olmalannın.
onlara büyük bir özgürlük sağla-
dığını vurguladı.
Türk Eğitim Vakfı Genel Mü-
dür Yardımcısı Bilal, şöyle de-
vametti:
"Ülkemizdeki toplam okuma
yaznıa bflmeyen yurttaş saytsı yak-
îaşık 7 milyon. Ve maalesef ki bu
saymm 6 mOyonunu kadınlar oluş-
turuyor. Bu kadınlar, daha ken-
dileri yeterli eğitimi ahnamışken
nasıl evlat yetiştirecekler? Ve biz
nasıl onlann yetiştirdiği bireyler-
den toplum için yararh hizmetler
bekleyebileceğiz? Eğitim ailede
başlar. Bu açıdan kadınlanmızuı
eğhimine gerçekten çok önem ve-
rihneli. Bu konuda herkes üsrii-
ne düşen görevleri yerine getir-
meH."
'ATATÜRK ÎLKELERİNE BAĞLI KALACAĞIZ'
Uğur Mumcu
Bahçeşehir'de atıddı
tstanbul Haber Servisi - Ga-
zetemiz yazan, araştırmacı ga-
zeteci Uğur Mumcu, bombalı
suikast sonucu katledilişinm
11. yılında çeşitli etkinliklerle
anılmaya devam ediyor.
11 yıl önce öldürülen gaze-
temiz yazan Uğur Mumcu ön-
ceki gün CHP Bahçeşehir be-
lediye başkan aday adayı Meh-
met Kaban'ın seçim bürosun-
da bir araya gelen çok sayıda
yurttaş tarafından gerçekleşti-
rilen toplantıyla aruldı. Saygı
duruşu ile başlayan toplantı,
üniversite öğrencileri tarafın-
dan sunulan müzik ve şiir din-
letisi ile devam etti. Uğur Mum-
cu ile ilgili anılar ve düşünce-
lerin de paylaşıldığı toplantıda
zaman zaman duygulu anlar
yaşandı.
Toplantı, hep bir ağızdan oku-
nan şu metinle son buldu: "Bah-
çeşehnüler olarak Cumhuriye-
te, Atatürk ilke ve devrimleri-
ne bağh kalacağmuza, ülkemi-
zin içinde bulunduğu zor şart-
lar altmda her geçen gün daha
da zayrflaulmaya çahşılan cum-
huriyetkazanımlaruun korun-
ması için üzerimize düşen so-
rumluluğu yerine getireceğimi-
ze söz veriyoruz."
NÂZIMHİKMET'ÎN DOĞUMUNUN 102. YILI
Şairler Esenyurt'ta
buluşacak
Istanbul Haber Servisi - Tür-
kiye aydınlanma tarihinin "us-
ta" şairi Nâzun Hikmet Ran.
doğumunun 102. yıldönümün-
de Esenyurt Belediyesi Kültür
Merkezi'nde anıldı. Esenyurt
Belediyesi Başkanı Dr. Gür-
büzÇapan. belediye kültür mer-
kezine Mehmet Akif Ersoy ve
Nâzım Hikmefin heykelleri-
nin dikileceğini söyledi.
Esenyurt Kültür Merkezi'nde
düzenlenen etkinlikte konuşan
Çapan, "Öteldlerle öhneyi \â-
zım'dan öğrendik" dedi. Ça-
pan, Nâzım Hikmet'in, Türki-
ye'nin dünyaya en büyük ar-
mağanlanndan biri olduğunu
söyleyerek "200 yıldan beri ay-
dmlanma çabası içindeyiz. Ay-
dınlanmızı bölmekle, yok et-
mekle, öldürmekle meşgulüz.
Yeni yeni tarihimizle banşma-
yabaşladık" dedi. Çapan, Esen-
yurt Kültür Merkezi ne Nâzım
Hikmet ve Mehmet Akif Er-
soy un yan yana heykellerinin
dikileceğini söyledi.
Sanatçı YavuzBingöl de, Tür-
kiye de sağ iktidarlann, Nâzım
Hikmet gibi isimlere önem ver-
mediğini belirterek solda birlik
çalışmalanna olumlu baktığı-
nı vurguladı.
Ankan, üniversite sınavının yeni bir kurum tarafından yapılması gerektiğini belirtti
'Bağımsız sınav merkezi kurulsun'
• YÖKYasa
Taslağı'nın
hükümet ile
üniversiteler
arasında bir savaş
nedeni halini
aldığını belirten
Ankan. yeni
merkezin 'siyaset
üstü' olması
gerektiğini söyledi.
ESRAAÇIKGÖZ
ANTALYA - Özel Okullar
Derneği'nin, Antalya Sheraton
Oteli'nde düzenlediği "Özel Okullar
ve Eğitim Yönetimi"
sempozyumunda konuşan
ÖZDEBİR Başkanı Dr. İbrahim
Ankan. yükseköğretim yasa
taslağının, hükümet ile üniversiteler
arasında bir savaş nedeni halini
aldığını belirtti. Ankan, "Miffi
Eğitim Bakanhğı 'Benim öğrencim
sınava giriyor. Suıavı ben yapayım'
dryor. YÖK ise 'öğrenciler benim
üniversiteme alınıyor, sınavı ben
yapayım' diyor. O hakle asıl sorun
ÖSYM'nin nereye bağh olacağıdır"
dedi. Türkiye Sınav Merkezi adı
altında bir sınav merkezi kurulması
gerektiğini belirten Ankan. "Bu
merkez, Sayıştay, Danışta> gibi
bağımsız bir merkez olmalı. Siyaset
üstü bn- kurul olmalı" diye konuştu.
Üniversite sınavına giren 1.5 milyon
öğrencinin çoğunun açıkta kaldığını
hatırlatan Ankan, "Eğer sma\ yapan
kurumun şaibeh* olduğu düşünülürse
açıkta kalan bu insanlar ortahğı
vTkarlar'' dedi. Özel Okullar
Derneği Başkanı Dr. Rüstem
Eyüboğhı ise özel okullarda hâlâ 39
yıl önce çıkanlan yönermeliğin
uygulandığına dikkat çekerek "Bu
kanun, bu ceket bize dar gelnor"
dedi. Dr. Eyüboğlu, özel okul
sahipleri ve bakanlık yetkililerinin,
okulöncesi eğitime ağırlık
vermelerini de istedi.
SALI
ORHAN BIRSALI
Hava, Soba ve "Bilgi"
Merak etmez misiniz: Acaba Urfalı Gazelhan,
Kazancı Bedih ne kurbanı?
Peki, özellikle kış aylannda zehirtenen yüzler-
ce kişi, şofben ve soba kurbanı mı?
Perşembe akşamı ve gecesi Istanbul'da ya-
şanan kar felâketi kurbanları ile şofben ve soba
kurbanlan arasında bir ilişki yok mu?
Kazancı Bedih ve eşi, acaba gece sobadan
zehirienebileceklerini bilmiyorlar mıydı? Şofben-
den zehirlenerek ölenler, şofbenden zehirlenebi-
lecekleri olasılığını hiç düşünmüşler miydi?
Feribota yetişmek için lastiğinin zincirini çıka-
ran sürücü, TIR'ın altına girerek ölme olasılığını
göze mı almıştı?
• • •
Bugün artık ulusal enformasyon ağının dı-
şında sanki kimse yokmuş gibi düşünebilirsiniz.
3.5- 4 milyon gazete satışı, yüzlerce TV ve rad-
yo yayını ile haberlerin Türkiye çapında herkese
ulaştığını varsayıyoruz. Ama bana pek de öyle
gelmiyor.
Uçakta yan yana oturduğum bir yolcu, oku-
duğum gazeteye şöyle bir göz ucuyla baktı ve
önemlı bir şey olup olmadığını sordu. Gazete
okumazmış. Haberle ve olaylarla ilişkisini
"önemli bir olay varsa, gelir beni bulur" biçimin-
de anlatmıştı, bu kentte yaşayan yurttaş.
Birden, belki de hiçbir habere doğrudan ken-
disinin ulaşmadığı milyonlarca insanın ülkemiz-
de var olduğu olgusuyla karşılaşmıştım!
Aile içinde 'bilgi ve haber taşıyıcı veya toplayı-
c/" daha çok erkek olsa gerek. Her gün çogu er-
kek 10 milyon kişinin gazete haberlerine göz at-
tığını varsayalım.
Genye kalan 60 milyon insanın yansından bi-
raz fazlasını çocuk sayın, haberi değeıiendirebi-
lecek ve kendisi için maddi bir bılgıye dönüştü-
rebilecek yaşta, en azından 20 milyon yetişkin
insane, gazete haberleriyle ilişkisiz yaşıyor de-
mektir.
Yani, bu kitlenin, örneğin şofben ve soba ze-
hirlenmeleriyle ilgili bilgisi varsa bile, o da kulak-
tan dolma ve söylenti karakterli. Gazetelerde
yer alan, örneğin uzman öğütlerinden ve olayın
aynntılarından habersizler.
Peki, bu kitle TV'lerde haberleri ne kadar ne
düzende ve ne sıklıkta izliyor?
Haberlere gözleri takılsa bile, var olmayan
dikkati ve merakıyla, haberin içinde yarım daki-
ka bile tutmayan sıradan bir şofben ve soba ze-
hirlenmesinden ölüm haberini ne kadar yakaya-
labiliyor veya algılayabiliyor?
Kitle iletişim araştırmacıları, bu önemli "sos-
yolojik olaya" ilgi duyarlar ve araştırırlar mı bilmi-
yorum.
• • •
Benim varsayımım şu:
"Ülkemizde 20 milyon yetişkin yurttaş, günlük
haber akışıyla ilgisiz, günlük haberleşme ağının
dışında yaşıyor. Kendi yaşamını ilgilendirebilecek
bazı önemli haberlere, kulaktan kulağa, fısıltı ga-
zetesiyle ulaşıyor. O da, değiştirilmiş ve içeriği
belihi ölçülerde boşaltılmış halleriyle."
Bu 20 milyon insanın hepsinin evlerinde TV
bile olması, haberleri izlediği anlamına gelmiyor.
Zaten TV'lerin haber saatlerınde, genellikle "ko~
ca" evde değil, henüz iş dönüşünde! Hanım,
çocuğuyla, mutfağıyla meşgul durumda. Ye-
mekten sonra da TV'de seyredilenler nelerdir
dersiniz?!
Ikinci önemli nokta, "Habere ulaşmış", "Bil-
giyi duymuş" varsaydıgımız büyük çoğunluğun
da, bu haberi, bilgiyi ne kadanyla "algılayabildi-
ği", "içselleştirebildiği", günlük yaşamı için on-
dan bir sonuç çıkartabildiği ve değerlendirebil-
diği...
Sanınm önemli bir çoğunluğun üzerinden, bil-
gi ve haber, kayıp gidiyor. Tutmuyor yani!
Her şeyin, kendisiyle, az veya çok veya bütü-
nüyle ilişkili olduğunu düşünenlerimiz ne kadar-
dır?
örneğin "fırtınalı kar yağışı" bilgisinı veya ha-
berini "üzerine" alanlar?
"Kar felâketi"n\, eğer bu soruyu değerlendir-
mek için bir kıstas veya vesile sayarsak, içimizi
karartacak bir sonuçla karşı karşıyayız.
Ben sadece "yolda kalanlan" hesaba katmıyo-
rum, onlar sadece azınlığın azınlığı.. (Üstelik orta
sınıf azınlık!)
O kar günü yolda kalmaya hazır, ama çeşitli
nedenlerden, "olanaksızlıklardan" dolayı yolda
kalamamış milyonlarca "lstanbullu"nun varlığını
düşünüyorum!
obursali@cumhuriyet.com.tr
'Duoyenlere' ödül
Ankara l nhçrsitesi Rek-
törlüğü'nde düzenlenen
törende "Kendi AnlaO-
mryla Duayen Gazeteci-
ler" isimli kitapta yer
alan gazetecilere, yapnk-
lan katküardan ötürü bi-
rer kitap hediye edildi.
Ankara İnhçrsitesi Rek-
törlüğü'nde yapdan tö-
rende konuşan Ankara
Üniversitesi Rektörii
Prof. Dr. Nusret Aras, ga-'
zetecilere verdikleri
emeklerden dola\ı teşek-
kür etti. Daha sonra ge-
çilen ödül töreninde
"MehmetAKKışlah.Or-
han Tokatlı. Selçuk Al-
tan, Julide Gülizar. Ce-
ma] Saltık. Turgav Üçöz,
Salih Erdem, Fahrettin
Gülseven, Kemal Bağ-
lum"a birer kitap bedi-
ye edildi. Ankara Üni-
versitesi İletişim Fakühe-
si öğrencilerinin çahşma-
s olan kitap, dörtctttte ta-
nıanılanacak. Editörlü-
ğünü Sülcyman Coş-
kun'un yaptığı kitabın
birinci cildi, bir döneme
tanıklık etmiş gazeteci-
lerle yapdan söyleşiler-
den ohışuyor. Kitapta ga-
"zelemiz yazan Cüneyt
Arca>ürek''in yani sıra
şu isimler yer alryor: AB
Abah, Yümaz Ğümüş-
baş, Hüsamettin Çelebi,
Şevket Evliyagil, Emel
Aktuğ, Güngör Yerdeş,
Savaş Kırath. Selçuk Sü-
mer, Aycan Giritlioğlu,
\'aşar Güngör. (Fotoğ-
raf: SERDAR ÖZSOV)