Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 OCAK 2004 CUMA
+
CUMHURİYET SAYFA
17
Emekliler günlerdîr
kahkahalarla
gülüyormuş...
2004 zanunını çok
komîk bubnuflar da...
Tribunal
Cumhuriyet okuru
Ayşe Meral'in
Türkiye'de kurulacak
ve ABO Başkanı
George W. Bush'u
yargılayacak
uluslararası
mahkemeye
ilişkin
eleştirisine Irak
Savaşı Tribunali
Türkiye Komitesi
adına Müge
Sökmen'den açıklama
geldi: "Bu girişim
kesinlikle, iddia
edildiği gibi George
Soros tarafından
finanse
edilmemektedir. Bu
çabaya el veren Banş
Girişimi, Izmir Barosu,
Irak'ta Savaşa Hayır
Komisyonu, Küresel
Banş ve Adalet
Komisyonu gibi
kuruluşlar ve tek tek
banş yanlısı kişilerdir
ve bunlar kesinlikte
'paranın kokusunu
alan liboşlar ve
dönekler' olarak
adlandırılmayı hak
etmemektedirler. El
birliğiyle, sendika, oda
ve barolann desteğiyle
ve dar imkânlanyla
yürütülen bir çabanın
araştınlmaksızın
karalanması ile ne
amaçlandığını
anlamamız mümkün
değildir."
BekbtHtik posta denasomdcumhuriyetcoRür www.dwjizsom.com Tefc 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Inciriik'i Itatya, Polonya ve
Macahstan askerieri de
kullanmış...
"Dışişleri değil sanki
Dısannınisleri Bakanlıöı!"
B
ır petrol rafınerısı olarak Türkıye'nın en bü-
yük sanayı kuruluşu TUPRAŞ'ı satmaya ça-
lışıyorlar. Satış sürecı 7 Hazıran 2003'te ya-
pılan ilanla başlamış ve satışın pazarlık usu-
ekleştinleceğı duyurulmuştu. Ne var kı Özel-
TUPRAŞ
leştirme Idaresı gelen tekliflerı kamuoyuna açıklama-
mıştı. Petrol-lş Sendıkası 10 Kasım 2003'te savcılığa
suç duyurusu yapınca teklıf sahiplerınin adları açık-
lanmıştı. Ihaleye katılan Efremov Kautschuk şırketine
son dakıkada Zorlu Grubu eklenmiş 13 Ocak'ta öte-
kı teklıf sahıbı Anadolu Ortak Gınşımı'nin kapalı zarf-
ları açılarak ıhalenın yok pahasına 1 milyar 302 mil-
yon dolara Efremov-Zorlu Grubu'na verıldıği bildıril-
mıştı.
Petrol-lş Sendıkası Genel Başkanı Mustafa Öz-
taşkın soruyor:
"Ihalenın sonuçlanmasının bırgün öncesınde Efre-
mov grubuna, yuzde 50 pay ıle ortak olacak şekılde
Zorlu Holding'ın ihale sürecıne dahil olduğu açıklan-
mıştır. Bu nasıl mümkün olmuştur? İhale ilanında ıha-
lenin pazarlık usulü esas olacak şekılde yapılacağı be-
hrtilmesıne karşın, teklıflerin kapalı zarflar açıldıktan
sonra hiçbir açık arttırmaya gidilmeden değerlendin-
lerek ıhalenın sonuçlandınlması doğru bir uygulama
mıdır?
Süreci yakından takip eden ve kamu yarannı göze-
terek özelleştırmeye karşı çıkan Petrol-lş Sendıkası
olarak, yaptığımız ınceleme sonucunda, bu soruların
yanıtları ihale sürecıne gölge düşürecek nitelıktedır.
İhale, 4046 sayılı özelleştirme Yasası hükümlerine
ve bu yasaya dayanılarak hazırlanan şartnameye gö-
re yapılmıştır. İhale şartnamesinın 'Ortak Girişim Gru-
bu' başlıklı 8. maddesinin (b) bendınde ihaleye teklif
verme tarihınden sonra özelleştirme Idaresi'nin ona-
yı olmaksızın ortak girişim grubu ortaklarından her-
hangı birisinin ayrılamayacağı ve ortaklık yapısında
değışıklik yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
ihaleye teklif verildikten sonra yenı bir şırketin or-
tak girişim grubuna dahil olması özelleştirme Idare-
si'nin onayı ile de mümkün değildir. Bu nedenle Zor-
lu Grubu'nun ihalenin sonuçlanacağı son gün ortak
gınşim grubuna dahil olması, buna onay venlmesi ve
ihalenin bu gruba bırakılması 4046 sayılı yasa ve iha-
le şartnamesine açık bir şekilde aykırıdır.
ihale yöntemi 'kapalı zarf içinde teklif almak ve gö-
rüşmeler yapmak suretiyle pazarlık usulü' olarak be-
lirlenmiştır. Kamuoyundan öğrenıldiğı kadanyla Ana-
dolu Ortak Ginşım Grubu'nun teklıfi 1 milyar 216 mil-
yon dolardır ve ihaleyi kazanan grubun teklifine çok
yakındır. Açık arttırma usulünün gerçekleştirilmesi ha-
linde teklif tutan yükseltilecekken, ihalenin sonuçlan-
dınlması nedenıyle fıyat düşük kalmıştır."
Ve haklı olarak Petrol-lş yıne mahkemeye gıdiyor.
SESSÎZ SEDASIZ (!) M&s
~ - — •
iT«İİv
, ANAYİSA
Ijl
lıS
ııc
11
A 1
p* ip 1
Soros'un Ukrayna'daki açık toplumcuları
Ankara'daki dostlardan Mustafa
Yıldınm, Ukrayna'dakı gelişmeleri ya-
kından izliyor
"Ukrayna'da ABD Hazinesi'nden ve
Soros Vakfı'ndan beslenenlerin dayat-
masıyla özelleştırmeleryapıldı. Devle-
tin elindekı sanayi yabancılann eline
geçtı. Yabancılar kendılerıne rakip ola-
bılecek sanayı kuruluşlarını bırer bırer
kapattı. Dışardan satın alınz daha ucu-
za gelir diyerek kömür madenlen ka-
patıldı.
George Soros ve Marc Rich gıbı
'vur-kaç' baronlan Ukrayna yönetımi-
ne egemen olurken, onlarla ışbıriiğı ya-
pan mafya türedı. Devlet yönetımı
'saydamlık' programlan içinde yolsuz-
luğa battı. Soros'un desteklediğı dev-
let başkanı tiranlaştı. Medya ABD ve
Soros güdümündekılerın eline geçtı.
Ne ki, ruhunu satışa çıkarmayanlar da
vardı.
Gazetecı Oleh Yeltsov onlardan bi-
rıydi. Internette 'Ukraina Kriminalna-
ya' yani 'Ukrayna Suçlulan' adıyla bir
elektronik gazete çıkarmaya başladı.
Mafya, Yeltsov'a Yeltsov tabanca ve
demir borularia saldırarak göz dağı
verdi. Yeltsov yılmadı. 12 Ocak'ta Oleh
Yeltsov'a plastık mermilerle bir saldın
düzenlendi. 'Açık Toplum' adı altında
yerleştırilen Anglo-Amerıkan liberal
düzeninde üretılen plastik mermiler
belki de çelik mermılerin habercisı ola-
cak...
Çünkü, Oleh Yettsov susmaya ve ka-
lemini, klavyesinı kırmaya niyetli gö-
rünmüyor."
Yüksek Yerilim Hatta
Eskıden ABC'yı öğrenmeden ABD'yı
oğrenırdık. şımdıkı çocuklar AB'yı
oğrenıyorlar
erdincutku ' yahoo.com
AKP Hükümeti ve Tarım behicakdı turk.net
SAMİ DOĞAN (*)
2004 yıh bütçesı, TBMM Genel Ku-
oılu'nda goaışuldu ve kabul edildı Bız
bu bütçenın. dolayısıylaAKP hukume-
tının çok buyuk oranda oy aldığı tanm
kesımı ıle ılgılı duşüncelennı kamuoyu-
na, ozellıkle çıftçılenmızın bılgılenne
sunmak ıstıyoruz
2000 yılı nufus sayımına gore toplam
nüfusumuzun yaklaşık yilzde 30'u köy-
de yaşayarak geçımını doğrudan ta-
nmdan sağlamakta. sıvıl ıstıhdamın yı-
ne yaklaşık yuzde 35-40'ı tanm kesı-
mıride bulunmaktadır.
Ulkemızın kaynak yaratmaktakı zor-
luklan dıkkate alındığında tanm ve ta-
nma dayalı urunlenn ıhracatı onemlı
mıktarda ulkemıze dovız kazandırmak-
tadır Sonyıllardakıyanlışpplrtıkalaryü-
zunden ulkemız tanmsal ürün ıhraca-
tında ıstenılen gelışmeler olmamış hat-
ta genleme olmuşsa da halen dışsatı-
mımızın yaklaşık yuzde 40-45'lıkkısmı-
nı ışlenmemış tanm ürunlen ve ham-
maddesı yıne tanmsal urun olan işlen-
mış urunler oluşturmaktadır Belirttiğı-
mız bu ekonomık onemının yanında ta-
nm. tum dunyada olduğu gıbı ulkemız-
de de ınsan yaşamı ıçın gereklı olan
besın maddelennı ureten sektör olma-
sı nedenı ıle son derece hassas ve stra-
tejık bir sektordur Kaynak yaratmada
zorlanan ulkemız, tanma onem verme-
diğı. tanmı desteklemedığı takdirde 70
mılyonluk nufusunu besleme şansı ola-
maz. Hukumetın de ulkemız çıftçısını rt-
halat yoluyla terbıye etmeye devam et-
tığinı Devlet Istatıstık Enstıtüsü'nun
2003 yılı 9 aylık ıthalat-ıhracat rakam-
lan gostermektedır. Yanı sanayıde ol-
duğu gıbı artık tanmda da dışa bağım-
lı hale geldık. Bu donem ıçenstnde Ta-
nm - Orman ve Balıkçılık ürunlen ıhra-
catı 1 5 milyar dolar cıvannda olurken,
ithalat 2 milyar dolar gerçekleşmış Ta-
nm sektonj dış tıcaret açığı 500 milyon
dolara ulaşmıştır.
2001 yılında uygulamaya konan ve
mulkryete dayalı olarak yapılan DGD
(Doğrudan Gelır Desteği) odemelen
2003 yılında da aynen devam etmış,
dar gelırlı çıftçının mağdunyetı önlene-
memış, söz verdığı halde DGD sıste-
mindekı aksaklıklan gıdennek üzere
herhangı bir çalışma da yapılmamıştır.
Tanmsal uretımle ılışkılendınlmeyen bu
destek yontemı, ne tanmsal venmlılı-
ğın, ne tanmsal uretımın artmasına ne
de Sayın Bakan ın Butçe Konuşma Ki-
tapçığı'nda belırttığı urun planlaması-
na katkı sağlamıştır, bu halıyle de sağ-
layamayacaktır
Sadece tapu kayrtlanna göre yapılan
DGD 2002 yılı odemelen, 2003 yılı ıçe-
risınde ancak yapılabılmiş, 2003 yılı
odemelen ıse 2004 yılı butçesıne konu-
lacak para ıle 2004'ün kjm bılır hangi
ayında ancak yapılabılecektır.
Tanmsal destekten amaç; çıftçının
tapusunu değıl, uretımını desteklemek
ornaJıdır. Yıne tamamen polıtık kaygı-
\&\a mazot desteği getınlmış, sakat
oön bir uygulamaya bir ıkincısı eklen-
rriştır. Bu da uretımle ılışkilendınlme-
rriş, mazot kullanan üretıcı ıle kııllan-
rrayan üretıcı aynı oranda bu destek-
ten yararlandınlarak bu kaynak da ıs-
rsf edilmıştır
AB. ABD, Japonya gıbı dunyanın en
gelişmış ulkelen gıda güvenliğır, ılerı
sLnerek tarımlarını desteklemektedır-
le' Bugunku hukümet hayvancılığı
önemsememekte, yetennce destekle-
rremektedır. Aksak giden sıstem, da-
hi. da aksayan bir şekılde sürdürulmek-
tedir Bu çerçevede uretıycsye 70 tnlyon
<jestek sağlandığı rfade edılmektedir.
Tdaffuz edılen bu rakam, hukumetın
fric/vancılığa hıç onem vermedığını net
for şekılde ortaya koymaktadır.
Tanmsal destek, dostlar alışvenşte
gj<rsün dıye, yasak savmak ıçın değil,
lüetıcı kalkınsın, refah sevıyesı yuksel-
siı, ınsancabıryaşamstandardınaka-
HOJŞSUD ve ulke ekonomısıne katkı sağ-
llaandıyeyapılır.
Oysa, AB ve ABD'de en az beş yıl-
I lıktanm ve destekleme politikalan be-
I lirBnmış, hem kendı ınsanlanna hem
« k tüm dunyaya duyurulmuştur Sek-
torde faalıyet gosteren kışılenn onu
açılmış, 5 yıllık plan ve programlannı
duzenlı bir şekılde yapma olanağına
sahıp olmuşlardır.
Bu ulkeler Dunya Tcaret Örgutu top-
lantılannda her ne kadar tanmsal ure-
tımı desteklememeyı ve ıhracatına ver-
dıklen subvansıyonlan azaltacaklannı
belırtseler de gerçeğın bunun tam ter-
sı olduğu gorulmektedır ömeğın ABD
daha once hedef fiyat uygulamasın-
dan vazgeçtığını belırtmesıne rağmen
2002 Ekım ayından ıtıbaren 2007 yılı-
na kadar uygulamada kalacak olan ta-
nm polrtıkasryla bu uygulamayı yenı-
den getımnış ve fıyatlan açıklamıştır. Dt-
ğer taraftan baklıyat tamamen destek
dışı bırakılmışken bu yasa ıle destek
kapsamına alınmıştır AB'de de benzer
uygulamalar mevcuttur. Müdahalefiya-
tı yanında telafı edıcı odeme veya fark
odemesı ıle uretıcının eline geçmesını
ıstedığı fiyatı bu ulkeler vermektedırier.
Ömeğin AB'de buğday uretıcısının eli-
ne 2002-2006 yıllan arasında 164 31
EuroAon geçeceğı açıklanmıştır. Bu
mıktar ABD'de 2002-2003 yıllannda
142 dolarAon ve 2004-2007 yıllan ara-
sında 144 dolar/ton olarak ılan edilmış-
tır ABD, 2002-2007 dönemınde, Çrft-
lık Güvenlığı ve Kırsal Yatınmlar Kanu-
nu'nun toplam bütçe harcamalannın
1996 Tanm Kanunu'na gore yaklaşık
45 1 mılyar arttınlarak 180 milyar dolar
olarak gerçekteşmesını beklemektedır
ABD bütçe yetkılılennce bu artışın yak-
Iaşık31.2 milyar dolannın urun destek-
leme programına kullanılacağı belırtıl-
mektedır. AB, Gundem 2000 reform
programı kapsamında tanmdakı des-
teklen azaJtacağını belırtmesıne rağ-
men tanma verdiğı desteklere devam
etmektedır. 2001 yılında kırsal kalkın-
ma yardımı hanç tanm sektorune yak-
laşık 38.5 milyar Euro yardım yapmış-
tır. Bu yardımlar en az 2006 yılına ka-
dar da devam edecektır^
Dunya tanm ve tıcaretını elınde tu-
tan bu ıki dev ülke ve ulke gruplan, ta-
nma bu ölçude destek venrken ulke-
mızde ıse, 1995 yılında 5 milyar dolar
cıvanndaolan tanm desteklen 2001 yı-
lında yaklaşık 1.5 milyar dolara duş-
muştur. Bu destek 2002 yılında 1.9 mil-
yar dolar, 2003 yılında ıse 1 3 milyar
dolar olarak gerçekleşmıştır
Sorunlan çozmek ıçın çaba harca-
mayan, sat kurtul - ver kurtul'u kendı-
ne şıar edınmiş olan hukümet, tanmsal
araştırmalar konusunda da aynı tavn
sergılemıştır
Benzer uygulama Tanm Iştetmelen
Genel Mudurtuğu'nde de sergılenmek-
tedır. Değışımın, donüşümün temsılcı-
sı olduğunu, bundan öncekılerden
farklı olduğunu vurgulayan hukumetın
ıcraatlannda hıç de öyle olmadığı go-
rulmektedır. TİGEM sahıp olduğu ara-
zı mıktan (3.7 milyon hektar), yetişmiş
personelı, modern ımkânlara sahıp te-
sıslenyle ulkemızın en buyuk tohumluk
ve damızlık üreticısı konumunda olma-
sına rağmen, kımı yönetsel hatalardan
bu potansıyelıne uygun etkınlığe ve
uretkenlığe sahıp değildir. Burada da
kolaycı yol tercıh edılerek, özel sekto-
run gucü ve dinamizmınden faydalan-
mak amacıyla venmlı çalışmadığı ge-
rekçesıyle 22 adet ışletmenın özel sek-
töre kıraya venlmesıne ılışkın çalışma-
lar başlatılmıştır. Cumhunyetın kazanı-
mı olan TİGEM ışletmelen, bu tür basıt
aldım-sattım anlayışıyla elden çıkanla-
cak kuruluşlar değildir.
Turkıye 70 milyon ınsanıyla genç ve
dınamık nufusa sahıp bir ulkedır Bu
nüfusun 1yı beslenmesı ve ulkesel gıda
güvenliğinın sağlanması bırzorunluluk-
tur. Bunu sağlamanın yolu tanmda ve-
nmlılığı ve uretımı arttırmak, dışa ba-
ğımlı olmaktan kurtulmaktır.
Tanmsal venler tanmımızın ne yazık
kı 1yı durumda olmadığını gostermek-
tedır. Bu olumsuz tablodan kurtulmak,
ancak cıddı projeler ve atılımlarla ola-
bılecektır Yoksa 1000 koye 1000 tanm-
cı, 1400 kooperatrften 25 tanesını des-
teklemek gıbı popülıst polrtıkalarla de-
ğil!
0 Zımat Muh Odası Eskı Genel Başkanı
ÇİZGİLtK KÂMİL MASARACI
f
kamilmasaraci" mynet.com
KEDİ LEVO APTLÜKA aptulKo hotmail.com
(US/VİLIK TMRtHt
HAYAT EPİK TÎYATROSU MUSTAFA BILGIN
KÖMUR DA5ITTMINDAN
YARARLANMAK İSTEYEN
YOKSUL tNSANLARI
ÖNCE AKP TE$KİLATLARIN«A
< Ö E t Î L R
CIKMIYOR,
NASIL KÖMÜR BU
ALL/4H/4SKINA
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 16 Ocak iatu.miantaz-arikan.com
GÜNEY MANYETİK KUTBU'NUN KEŞFEDİLMESL
1SO$'t>A BUGÜN, BIK İHGIUZ KEŞİF- KOUJ,4NTKIl)CnK*'M, GÜNEY MAHYETİtC tam
BUHA ULAÇTI. ÜHUJ KÂŞıFEAH£ST SHACK1£TON VEBKıgt, -f9O8'O£ 'AlıMeoD'AD-
iC GİTMlÇTİ.
1903'UN &AŞINDA )KI AcOlA AYRlLIP KEÇFE ÇIKTtLAR.
SHACKLETDMfARfCAûAŞLAK/YLA, HENÜZ. KeşPBOİL-
MEMlÇ OLAN SÜNEY KUTgU'fJA GıD£R£EN,
EDG£WO/STH MV/D ISE MANVET/K. fO/TSA
DOĞRU yaiA KoyujjMU$Tu. SHACKISTON, <SÜ-
ı lll\ . • '^lv \ T ; NEY fajTgu'uA iso foLCMeme KALA, KÖTÛ
ŞARTLAfZ NEDENIYLE GE/Sr OÖHMEK
KALMfŞ, ANCAK. DİĞeR
Kefıf gezısinin
httfkant leğmen
Ernest Shackkkm
ve 'NimrotTgemisi.
MANYETİK KUTgA j
MAklYETtK GUCÜHÜN £H YO6UM
IKl NOKTRDAhl BlRİ Û>/g£gl KLJZEYDE)
gC/l£C£ KEfFEOtU^İÇrı
ANKARA...ANKA...
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
Kocaoğlan'ı Sevgiyle
Selamlıyorum
Yağmurdindı, kareridi, renklersoldu, doğases-
sizleştı birden. Arada birtelefonlar, hastalık ve ölüm
raporları ile yaşama sevınci de soluyor doğrusu.
Ancak, umut etmekten de gen kalmak yok.
Penceremde kırmızı Japon çıçeklerı, doğanın
soluğunu duyuruyor. Isı yok, ateş yok ama renk var.
Bu çiçeklerin kökünde de ışık var besbelli. Gün-
lerce yağmur, kar altında, yine de rengini yrtırmi-
yor. Resimler oluşuyor pencerede, sergıler de var
ufukta. Bırınde Daver Darende'nin mavileri konu-
şacak. Fırça gezılerinde mavıyle sarmaş dolaş.
Sergi ilgıyle ızlenıyor.
Ancak ben daha canlı renkler özlüyorum. Doğa-
nın sesını, soluğunu yaşamayı. llginç bir olay, ın-
san ilişkılerınde de doğayı anyorum Belkı de son
günlerde yaşadığımız karmaşadan. insanın özünü
yansrtan olaylan özlüyorum. Srtkı Ustalar ı Alibey
Kudar'ı görmek ıstiyorum. Kaz Dağı'nın eteklerin-
de dolaşmak, doğanın içinde yaşamak özlemini
duyuyorum. Son günlerin genlımı içinde özlemi de
derinliğine hissedemiyor insan. Aşılmaya benzer
duygular içinde yolunu, yönteminı bulamıyor.
Okuriarımdan özür dılıyorum, bu tür bunalımla-
n çok az yaşadım. Ancak ınsan olmanın kaçınılmaz
olayı bu. Solmayı dayaşıyorsun, dırilmeyi, canlan-
mayı da. Acı olaylan sevgiyle aştım çoğu kez. A-
ma şimdi sevgı yetmiyor galiba. Insanlardan kaç-
mak, doğanın kucağına yaslanmak istıyorum.
Olaylar çelişiyor gözümde. Nereden gıdeceğım,
yolumu, yöntemimı kaybetmeden dırenme gücü-
nü bulacak mıyım bilmiyorum. llginç bir olay, hor-
tumlardan, soygunlardan, cınayetlerden sonra da-
ha sade, daha doğal insanlara, ilişkilere özlem du-
yuyorum Assos'takı balıkçılarla mavi söyleşiler
yapmak, Kaz Dağı'nın eteğinde, Tahtakuşlar'da
bir kahve ıçmek, Sankız'la söyleşmek, Srtkı Us-
ta'nın çömlekleriyle buluşmak özlemini duyuyo-
rum. Toprağa yakın ınsanlaria buluşmak.
• • •
Emekli Büyükelçı Vahap Aşiroğlu dostlarını
haylı üzdü son günlerde. Birden hastalandı ama
hastalığayenıkdüşmedi. Dostlannın sevgısıyle ku-
şanarak köşeyi güzel döndü! Dışişlen'nin sevılen,
sayılan çıftlennden bın Aşiroğullan. Dıplomatık
partilere güzel boyutlar katar. Bir an önce lyileş-
mesinı, güzel çızgilerini sürdürmesini diliyordost-
lan.
• • •
Şu anda telefon. Tıyatrocu dostlanmdan Şeref
Gürsoy'u yıtirdik. Inanılır gibi değil, sahnelerde
"koca" bir "oğlan". Sesini de, gücünü de tüketı-
verdi, yıtık dostlar arasına katıldı. Okurtanmız anım-
sar, Şeref Gürsoy'la unutulmaz anılanm var. 6O'lı
yıllar öncesınde başlıyor, bu ana dek sürüyor. Kı-
mı zaman sahnede Kocaoğlan" rolünde. O rolü
çoksevdi. Sahnelenn unutulmaz "Kocaoğlan"\ ol-
du yıllar boyunca. Dostluklara büyük önem verır.
Beni de iyı bir dost olarak selamlar her zaman
Daha geçen sabah telefon etti, yazılanmla ilgilı
övgüleryaptı bana. Okurveyazarilişkısını çokde-
rinden duyuran bir oyuncu. Tiyatronun kulisini iyı
bilir, güzel olaylan yakalayınca telefona sarılır, ha-
ber verir. Tıyatroyla ılgıli olaylan, ayrıntılarına kadar
inceler, aktanr. Okurtarım bıliyor, kaç yazıma renk
verdi. Şimdi de uçuverdı! "Kocaoğlan"a veda et-
mek çok güç. Ama sanatçılar ölmüyor. Bellı çızgi-
ler bırakıyor belleğimize. Şeref'ı kaç yıldır sahne-
lerde görmüyorum ama kuliste, tıyatro çevresın-
de, yazarlann evinde bir dost olarak karşımda her
zaman Fareler ve Insanlar'dakı rolü hâlâ bellek-
lerde. Ancak, "Kocaoğlan "ın ağırlığı var. Rolüyle
bütünleştı, sahnelerin, kulıslerın de "Kocaoğlan"\
oldu. Sanatına, yaptığı işe, oynadığı role böylesı-
ne sanlan oyuncu az bulunur doğrusu.
Şeref Gürsoy'u sevgiyle kucaklıyorum.
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Ege Bölge-
sfndeyaprak-
lan ve çıçek-
len sebze ola-
rak kullanılan
otsu bır bıtkı.
2/Tümör...Bır
denızyolculu-
ğunda gemı-
nin ya da yü-
künün gördü-
ğü zarar. 3/
Demir ve tah-
ta üzenndekı boya,
pas gıbı şeylen kazı-
makta kullanılan çe-
lık araç.. Yer ölçme- 3
ye yarar düğümlü ıp. 4
4/ Rütbesız asker...
Yassı ve dar bıçimli
metal parça. 5/ Sop-
hokks ın tanınmış 8
bırtragedyası.6/Çıp- 9
lak vücut resmı...Yağı alınmış sütten ya da yoğurt-
tan yapılan peynır... Sodyum elementinin simgesi.
7/Ince, narin, zarif... Yoz beğenı. 8/Kars'ın doğu-
sundaki ünlü antık kent... Anadolu'da kunılmuş es-
kı uygarlık. 9/ Asya'da bır ülke.
YUKAJRIDAN AŞAĞIYA:
1/Mevsimın başuıda ilk yetışen meyve ya da seb-
zeye \ erilen ad. 2/ Silıfke ılçesınde antık bır kent...
tnce fark, ayırtı. 3/Üzennde film çevrilen stüdyo
düzlüğü.. Kaynağı mıtolojık çağlara dayanan kı-
rişlı bır çalgı 4/Macaristan'da yetışen bır çeşıt kır-
mızı biber 5/Düz ve geniş arazı... Umumi. 6/Uzak-
lıkışareti . Sacda pişırilenbırtüruzunpide.. Tan-
tal elementinin simgesi. 7/tnce halat... "Biz kım-
seye —- tutmayıZ/'Kamu âlem bırdır bıze" (Yunus
Emre). 8/Bırtürhafıfvekabaayakkabı. 6/Mobil-
ya kasası... Bir çeşit susamsız ve yağlı sımıt.
Türkiye Gazeteciler Cemıyet'nın yayınladığı günlûk
Bizim Gazete
Ulke sorunlanna ılışkın raporianyla, araştrmalanyla,
köşe yaalanyla tarafsız haberlenyle sıvıl toplumlann gazetesı
Duzenlı okumak ıçın abone olun. Tel: 0^12.51108 75