Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
11 OCAK 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
DIZI
Omer Dinçer'in 1995'te yaptığı konuşmanın arkasında durduğunu söylemesi yazarların tepkisine neden oldu
'Laik cumhuriyetle çelişen~W~\ aşbakanlık Müsteşan OmerDin-
§~C çer'in 1995 yıluıda yaptığı ko-
_/_«/ nuşmaortayaçıktıktan sonra ga-
zetelerde bu yazı hakkında çeşitli yazı-
lar yazıldı. Bu gibı yazılar hâlâ da sü-
riiyor Bu yazılann kısa bir özetı aşağı-
ya çıkanlmıştır:
Sedat Ergin. "Siyasal İskuncı Olun-
ca" adlı yazısında. Başbakanlık Müste-
şan Dinçer'in fıkirlerinı irdelemekte ve
bu fUdrleri son derece dikkat çekici ve
Cumhunyet ılkeleriyle çehşkili bulmak-
tadır. (Hurriyet. 28'Aralık 2003).
Ergin. "Erdoğan nu Dioçer mi?" ad-
lı yazısında Ömer Dinçer'in 8 yıl önce-
kı bildirisiyle ılgili sorulan karşılıksız
bıraktığını, hatta yaptığı analızlerin ge-
çen süre içinde "diuiyadaveTürkiye'de-
ki gefişmelerie doğndaiKhğmT söyle-
dığını. Dinçer'in bu çerçevede "Cum-
huriyetin Müslüman bir yapıya devre-
dtttnesinin zorunluluk olduğunu. bunun
zamanınıngeldiğinr ve "hedeflenenin,
tslamın iktidara gelmesi oiduğunun or-
tayaçıküğım"belirtmektedir (S Ergin
-Hürrıyet. 30 Arahk 2003.)
Açık mektup
Oktay Ekşi Başbakana Açık Mek-
tup (30 12 2003) ve Kaçamak Yapryor
(4 Ocak2004) adlı başyazılannda Dın-
çer'ı ve Erdoğan'ı yererek Erdoğan'a şu
soruyu soruyor: "Sayın Omer Dinçer'i
sizoraya,' Laik Cumhunyeti daha Müs-
lüman bir yapıya kavuşturması (tslami
bir rejkn kıırması) içın mı getırdiniz, yok-
sa Atatürk'ten bize miras kalmış dedi-
ğiniz temel ilkeleri koruması için mi9
'
Eğer 10Kasım taribhkonuşmamz sa-
mimi düşüncelerinizi ifade ediyorsage-
reğmi lütfen yapımz," (30.12 2003)
Başyazar Oktay Ekşı ıkınci yazısın-
da ise Dinçer'in basm toplantısında ge-
rekli açıklamalan yapmadığını, "kaça-
mak" yaptığını belirterek yazısını şöy-
le bıtiriyor: "Ülkeyi germeveceksek b-
ik Cumhuriyete bağbyım desene!
Sayın Dinçergörüldüğü gibibürokra-
sinin dındar insanlara teslımıni bıle ye-
terlı görmüyor. Devletın de İslamileş-
tirilmesini tstiyor.
Laik Cumhuriyete inanan bir insan,
böyle bir zat Başbakanlık Müsteşarlığı
makamında otururken geceleri rahat
uyuyabihr mi?" (4 Ocak 2004)
Asıl tehllke
Coşkun Kırca. Akşam'daki "AsüTeh-
Bkeİrtkaitşgal" adlı yazısında Dinçer'in
bildırisını şöyle yorumlamaktadır
"1) Bu beigede tslami köktendincib-
ğin esaslan ve taktikkri eksiksizanlatd-
maktadır. Inceiemenin sahibi, bu fikir-
lerinin bugün de geçeıü olduğunu açık-
hmıştir. tnceleme, sahibinin iddiasma
rağmen bilimsel nitelikte olmayıp tek
başanh yönü. beh'rti bir ideolojiyi deıü
topkıvesamimibiçündeanlatmaktabu-
hınmasıdır.
2) İncelemede, tslamm kamu ve dev-
let datul tüm beşeri faatiyetleri kapsa-
yan bir değer ve inançlar bütünü oldu-
ğu ve bütünün bir kısmı kabul edilirken
diğer kKmuannın reddedilmeyeeeği be-
tirtiktikten sonra, Müslüman inancı ile
şeriahn birbirinden ayrünıayacağı ve
Müslüman kişinin şeriaü da olduğu gi-
bi kabuflenmesi gerektiği vurgulamyor.
Yani devleti ve egemenliğini ele geçir-
meyi düşünmeyea, bu İslamiyet anlayı-
şının roevcvt olamayacağına dair gete-
nekçiveyaygıngeleneksel tslami yorum
her türlü takryy eden uzak biçimde açık-
bnıyor.
3) Dinçer'in yunsmda, Cumhuriyet,
laik ve milli devlet açıkça reddedühor,
devletin Müslümanlaşanlması gerekti-
ği vnrgulamyor.
4) Dinçer. ademi merkeziyeti savun-
ma bahanesine dayanarak yerel özerk-
Bkhareketkrinive anlayışını savunuyor.
5) Dinçer'in yazısında, İslami hare-
ketlerin, siyasi yanı devlet iktidannı ele
geçirme amaçn ya da kühürel amaçh
olabikceği; ancak.bu ikiyöntem arasm-
da devleti ele geçirme gayesi evrimsel
oiarak uzun vadeyi bedef tuttuğu izah
edüiyor. Bu gayelere bilimsel bir süs ver-
mekiçin de-ashnda birbimie çelişen- ce-
maatçilik ideolojisi ile gtobaDeşme ak>
mmınbaa kavramJarma başvuruhnak
isteıüyor."
Kırcayazısını şöyle tamamhyor. "Şjm-
disormaklanm: AKPfiderkrinasdolu-
yor da değisivennişler? Böyle bir müs-
teşar tayin edebflen bir başbakan nasıl
olur da değişmiş sayılabilir? Cumhuri-
yet kendisine nasıl olur da emanet edi-
lebüir? Bu müsteşar. yann görevûıden
uzaklaşnnlsa bile bu uzaklaştırma na-
gl olurdatalayve kuşkusun dan yıkana-
büir?"<Akşam", l Ocak 2004 )"
Kambur benzetmesl
GüngorMengiVatan'daki "İkiKanı-
bur" adlı başyazısmda, "Başbakanhk
Müsteşan Dinçer, 'Cumhuriyet döne-
minde doğmuş bir kişinin Cumhuriye-
te karşı olması ıçin aklını peynir ek-
mekle yemış olması lazım' diyor.
CL
Kamu Yönetîmi Öğretim Üyesi
Dr. ALEV COŞKUN
"T" T"azarlanmız Hikmet Çetinkaya, Mustafa Balbay,
y Işık Kansu, Ali Sirmen, Orhan Bursalı, Orhan
JL. Erinç, Orhan Birgit, Emre Kongar, Ümit Zileli,
Yakup Kepenek, Hurriyet gazetesinden Oktay Ekşi,
Sedat Ergin, Emin Çölaşan, Milliyet gazetesinden
Melih Aşık, Akşam gazetesinden Coşkun Kırca, Vatan
gazetesinden Güngör Mengi, Sabah gazetesinden Erdal
Şafak, Radikal gazetesinden Haluk Şahin ve birçok
yazar, Başbakanhk Müsteşan Dinçer konusundaki
endişelerini köşe yazılannda dile getirdi.
Bunlar savunma değiklir ve bu aşa-
madan sonra yapdacak kurnazhklann
yıküan gü\eni onarması mümkün de
degildir. Başbakanhk Müsteşan Dinçer
ve AKP Mflktvekili Kutlu, şu anda yal-
mz iktidann değil ülkenin de sırtında
kamburdur. tktidar, kendiniveülkeyi bu
kamburlardan kurtarmak zorundadır.
Çünküböy1ehatalardüzelt3mez,ode-
tilir. Odetmeyen, faturavı üsflenir!" (30
Arahk 2003)
Clzll amaçlar tasıyan reform
Sabah gazetesınde ErdalŞafak. "Baş-
bakan ve Müsteşan" adlı başyazısmda
şöyle yazıyor. "CHP'K Topuz'un 8 yıl
sonra gündeme getirdiği Dinçer'in bit-
dirisini o günlerin heyecanmaverip geç-
meyi çokistennk. Ancak,Dinçer'mo ta-
rihteki görüşlerinin arkasında durduğu-
nu beyan etmesi, konuyu bilimsel tartjş-
manın çerçe\esinden çıkarıp \K Parti
iktidannm sorgulannıasına getirdi
Şimdi en önyargısızlar bile bir kıska-
cın pençesinde.'Siyasal tslamcı" kimli-
ğini reddetmeyen Dinçer'in hanrladığı
kamu yönetinû reformunun gizli amaç-
lar içernıediğinc nasıl güvenebiliriz?
'O gomleğı' sırtlanndan çıkardıkla-
rma birebir sohbetkrimizde ikna oldu-
ğumuz Erdoğan.Gül ve arkadaşlan hiç
yoktan yine bir sınavla karşı karşıya kal-
düar_"'( Sabah, 29.12 20031
Emin Çölaşan. "Bir Müsteşar" adlı
yazısında şöyle dıyor
-AdıÖmerDinçer.BaşbakanhkMus-
teşan. Devtetin bir numarah bürokraü.
Başbakan'ın sağ kohı. lşkni çok önem-
li. Kendisi Erzurum Atatürk ÜnKersi-
tesi mezunu. Pcki dahaöncekicğitimi ne?
Gelen bilgiler Karaman İnıam Harip
Okulu mezunu olduğu doğrultusunda!
Bu soruyu soralım. doğru mu?
O takdirde Başbakan imam hatipU,
sağ kolu müsteşar imam hatipli.
(O olmasa da bir şey değişmez. Kafa-
lar değişmedikçe_)
Bir yanda MecHste, 'Ben kamusal
alan falan tanımam" diye haylaran(!)
Sayiştay Başkanı. öte yanda Cumhuri-
yet ılkesı zayıflamış, ışlevinı kaybet-
miştır' diyebilen Başbakanhk Müsteşa-
n ve nice benzerfcri! Türkiy^ Cumhu-
riyeti bu kadrolara, bunlara emanet!"
(Hurnyet. 30 Aralık 2003.)
Endlşeler arttı
Radikal de Haluk Şahin, "O Maka-
teyi Mutiaka Okuyun" (3 Ocak 2004)
ve -28 Şubat Kışkirtması mı?" (4 Ocak
2004) adlanyla yazdığı ikı yazısı ile ko-
nuya açıklık getırmiştır.
Şahin şoyle yazıyor "„. Makaleyi
buldunıp dikkatie okudum.
\'e kaygüanm arm!
Şundan arttı: Öncelikk makalenin
bih'msellikle ilgisi olnıadığını gördüm.
Dinçer bu makalede bir bilinı adamı
oiarak nesnel ifadelerle değil. bir inan-
cın sözcüsü oiarak öznel yargılaria ko-
nuşuyordu.Türk moderndevletinin na-
sıl yapılanması gerektiğinden söz eder-
ken hep 'bız' diye bir taraftan söz edi-
yordu. Örneğin Cumhuriyet dönemini
kastederek' modem devletın bıze day at-
tıklan'ndanyakjnryw,'Cıırnhunyetkav-
ramının bizim ıçin fazla bir manası kal-
mamıştır' divordu.
Buradaki Cumhuriyet karşıtı biz"
Tepldlerin odağmdaki biirokrat
Genelkurmay Başkanlığı'nın geçen hafta yaptığı
yazıh açıklamayla gûn yüzüne çıkan hükûmet-asker
gerginliğinin 3 ana konu üzerınde belirginleştiği
belirtiliyor. Başbakanhk Müsteşan Ömer Dinçer ve
AKP'li milletvekili Hüsrev KuÜu'nım
açıklamalannın dışrnda hükümetin Kıbns ve Irak
konulanndaki tutumu da askerde rahatsızlık
yaratıyor. Cumhuriyet Ankara Bürosu'nun haberine
göre Genelkurmay'ın "endişe'' ve "rahatsızhk"
duyduğu Irak ve Kıbns dışında konumuzla ilgili
oiarak özellikle iç gelişmeler, aşağıda özetlenmiştir:
Ulusal eğitim düzeninin değişimine neden
olabilecek imam hatiplere ayncalık verilmesi, devlet
okullannda Kuran kurslamıa olanak
verilmesi gibi girişimler nederüyle önceki aylarda
sıkıntı yaratan AKP, son dönemde ise Kamu
Yönetinü Temel Yasa Tasansı nedenıyle tepkılen
çekmişti. Bu tasanyı hazırlayan Başbakanlık
Müsteşan Ömer Dinçer'in 1995 yılında yaptığı ve
laikliğin yerini Müslüman yapüara terk etmesini
savunan konuşmasının arkasında durduğunu
belirtmesi de sıkıntı yaratıyor.
kimdi acaba? Ve tabii onlar' kim?
Prof. Dinçer, Siyasal îslam' terimi-
ne sadece tslamm karar alanmı darah-
bğı için itiraz etmektedir. Oysa ona gö-
re, Îslam bir bütundür. hayatuı her ala-
m gibi siyasi kararlan da elbette betirle-
yecektir. Bütününüokuyunca görüyonız
ki Dinçer'in makalesi, biz' dediği guru-
bun Türkiyede iktidara gehnesi süreci-
nin ne gibiaşamalardan geçmesi gerek-
tiğjni adım adım sayıyor. Bunun için'si-
yası öncehklı İslami hareketlerle' (par-
ti) 'kültürel öncehkli İslami hareketle-
nn" (cemaat)bütünleşrnesinigerektibu-
hıyor. Sonra sıra merkezi bürokrasinin
zayıflatılmastna vedevkt yapısnun ülke-
deidtsiamienerjiyi serbest bırakacak ade-
mi merkeziyetçi bir yapıya kavuşturul-
masına gcliyor.
Dinçer'in hâlâ muhafaza ettiğini söy-
Jedtği fîkirlerk son tasan arasmda cid-
di paralelHkler olduğunu gördüm. Ürk-
tüm. Banainanmıyorsana makatenin ta-
mammı okuyun! Mutiaka okuyun!"
Milliyet'te MeBh Aşık da Açık Pen-
cere'sınde Ömer Dinçer'i ve AKP ikti-
dannı sorguluyor. (4.1.2004)
Kürşat Bumln'ln yorumu
tslamcı basında Dinçer'e karşı en ıl-
gınç yorum Kürşat Bumin'den geldı.
Bumın "Bence Probfcm Başka Yerde"
adlı yazısında (5 Ocak 2004) şöyle di-
yor "Dinçer'in konuşmast-makalesin-
de îslamcılık'a ilişkin cümlelerin özeW
Bklebazılannı doğrusu bende' problem-
h' buMurn.Meselarnetindeyeralanba-
\-agi müphem şu ifade: Düşmanlara
karşı ustunlük sağlansa da Müslümanın
kavgası. münkere. harama ve kötüye
karşı de\ am edecektır' Tamam. bu ifa-
deflkbaktşta probtemsiz, hatta arkasın-
da dunılması gereken bir ifade gibi du-
nıyor ama unutmayın ki etrannda do-
laşnğımız konu'de\ let. ıktıdar. si\ aset'
gibi kavramlarthr. Bu çerçevede, Radi-
kal'den Haluk Şahin'inbu ifadeye yöne-
lik şu sorusu (vazann diğer tespitkrine
kaütmasam da) bana göre dey^rinde bir
sorudur:' Dinçer'e ve onu sa%r
unanlara
soruyorum: 'Münker'. 'haram'. 'kötü'
laik bir devlette siyasete rehberlik ede-
cek kategoriler midir0
'"
Bumın'in asıl üzennde durduğu. bir
bilım adamı oiarak Dinçer'in neden
müsteşarlık gibı bir makamı kabul ettı-
ğidir. tşte Bumin'ın yazdıklan'.
"Önceden söyledim, müphem" de
bulsam. bir öğretim üyesinin ya da ya-
zann-hatibin bu tür fikirier açıklama-
snu, bu fiküieri tarnşmay^ açmasını re-
jime karşı bir kufiır' değü, tabii ki tam
tersine ülkeninfikir ve siyasethayatı açı-
smdanyararh bulurum. Dolayısıyla göz
arüğımız bu son ifadenin, bana göre
'problemlı' de oba. açıklanrnamasın-
dansa açıklanıp tarnşılmasını bin kere
daha hayırhbuhırunu. Ama benyine de
Omer Dinçer Olayı'nda 'problem'i
bambaşka yerde görüyorum. İsterseniz
kendinizio makama koyarak düşünün;
Başbakanlık Müsteşarlığı gibi 'hikmet-
i hükümet' in mührünün bulunduğu bir
makamı işgal etmek bir düşünce adamı
için ne derece uygundur.*"
Bürokrasinin buenyuksekmev kıi.dü-
şünmeyi. araştırmayı, konuşmayı seven
bir öğretim üyesi için ne derece uygun
bir yer? Unutmayın. Dinçer söz konu-
su konuşmasında. "bürokratik mekanizr
ma"yı -haklı oiarak- "doğrudan doğnı-
ya dayatmacı bir mekanizma" oiarak
niteliyordu Ama bakın. bu "mekaniz-
ma" hakkında bu çok önemlı eleştınyn
getiren profesör. bugün bu "mekan»-
ma"nın donığunda otunryor!
Cumhuriyet yazarları
Cumhuriyefte kuşkusuz bu konu en
geniş biçimde ışlenip okuyııcuya su-
nulmuştur Yazarlanmız. Hikmet Çe-
tinkayu, Mustafa Balbay. Işık Kansu.An"
Sirmen,Orhan Bursah.Orhan Erinç,Or-
han Birgit.Emre Kongar.ÜmitZileli, Ya-
kup Kepenek bu konuda yazılar yazdı-
lar İlhan Selçuk, Pencere köşesinde 4
Ocak 2004 tarihlı \ azısı ile olaya teşhi-
sini koyarak "Nakşibendi İktidannın
Niyeti Ne?" diye sormuştur.
Dikkat edileceğı gibı Ömer Dinçer ko-
nusu. tankatçı ve İslamcı basın ve bir
iki ikincı Cumhunyetçi yazar dışında tüm
basında geniş bir biçimde yer almış ve
gerek AKP gerekse Ömer Dinçer eleş-
tirilmiştir AKP hâlâ Dinçer'i kolruğun-
da tutmaya devam ederse ne olacaktır?
Cumhuriyete karşı olduğunu söyle-
mekten çekınmeyen Dınçer, Başbakan-
lık Müsteşarlığı koltuğunda oturmayı
sürdürecek midir? O zaman İlhan Sel-
çuk'un 5 .Aralık 2003 günkü yazısının
son paragrafını yınelemek gerekiyor.
"Seçmenin yüzde 25'inin oyıryla Mec-
tis'in yüzde 66'suıı ele geçiren AKP ik-
tidannm, boynuna dolanan kuşku U-
miğini çözmesi gerekiyor."
BİTTİ
Kamu yasa tasarısına eleştiri -2-
Eyalet
sistemine
geçitveriyor...
D- Tasarı seçHml; valilerl getlrlr
Bu tasan yasalaşırsa bir sonraki aşama
seçimle gelmış valilerdir.
Bu tasan ile valilik yerine, il özel ıdareleri
önem kazanıyor. Vali, merkezin brr atanmışı
değil, il genel mechsinin ve ilı temsil eden
seçmenlerin temsilciliğine doğnı
kaymaktadır. tşte bu aşamada ve çok kısa
sürede seçilmiş valilerle karşı karşıya
geleceğiz. Vilayet genel meclısı, yerel
vergıler koyabilecektir. tl meclisıne bağlantılı
yan yargısal yetkılerle donatılmış
"omDudsmanhk" ya da "halk denetçüiğr
yapısı oluşturulmaktadır. Oysa. idari yargı
düzenine sahip olan ülkeierde
ombudsmanhğa gerek yoktur, hatta çelişki ve
sorun yaratır. Yerelde vergi koyacak, yargıda
yerelleşmeye gidilecek. yasal '"halk denetçisi"
olacak. Seçimle gelen vali olacak... Bu, eyalet
sistemi değil de nedir11
E- Ulusal blrllk.
toplumsal varlık kalkıyor
Bu tasan yerellik ve özelleştirnıe kavramlannı
ön plana çıkanyor. ABD'den kamu yönetimı
uzmanlan davet edilse, federal sisteme yakın
bir sistem oluşturun dense acaba bu uzmanlar
bu derece cesur olabilirler mi? Türk sistemini
bir anda bu derece tersyüz edebilırler mi?
Bu modelle ulusal birlik ve toplumsal varlık
cıddi tehdit altına girmektedır.
F- sosval devlet erlyor
Tasanrun ana felsefesi, sosyal devleti ortadan
kaldırmakta, yerine düzerüeyici devlet ilkesini
getirmektedir. Piyasa adına, devlet faaliyetleri
bir bakıma yasaklanmaktadır. Tasandaki şu
maddeye bakınız: "...merkezi idare ve mahalli
idarelerin yetkili organlannın karan ile uygun
gördükleri hizmeüer, ilgileri itibany la
üniversitelere, noterlere, kamu kunımu
niteliğindeki meslek kuruluşlanna. özel
sektöre ve alanında uzmanlaşnuş sivil toplum
örgütlerine gördürülebüir."
Böylece. belediyeler ve il ve ilçe özel
idarelen okullardan sağlık evlerine.
kütüphanelerden müzelere kadar orman
alanlannın işletilmesinden, kamu görev
alanındaki her hizmeti özel sektöre devretmek
yetkisine sahip olacaktır.
Böylece kamu kudreti şirketlere
bırakılmaktadır. Bu tasan yasalaşırsa 15
milyon kamu çalışanı ne olacaktır11
Bu tasan
yasalaşırsa teftiş kurullan, denetleme
kurullan ne olacaktır? Çünkü hepsi ortadan
kaldınlıyor.
Tasan Atatürk'ün kurduğu laik cumhuriyet
modelini temellerinden yıkmakta, il
yönetimine yalnızca tçişleri, Maliye ve
Çalışma belkide Milli Eğitim bakanlıkknnı
bırakmaktadır. Diğer bakanlıldan lıkıdıte
etmektedir. Bu derece önemli bir yasa, bu
derece yankılar ve sarsıntılar yaratacak bir
yasa böylesine oldubittiye getirilebilir mi? Bu
hususlar hem de bir yü iki yıl tüm il genel
meclislerinde, sivil toplum örgütlerinde,
siyasal partılerde taıtışümadan böylece
oldubitti şeklinde yasalaşabılir mi?
Burası Katanga mıdır? Yoksa bu yasayı
uluslararası kuruluşlar mı dayatıyor? Yerel
yönetimler son yülarda ne yazık ki birçok
yolsuzluğun oluştuğu, denetimden uzak
yönetim biçimleri oiarak ortaya çıkmış
bulunuyorlar. Böyle bir ortamda yerel
yönetirnlere, tüm yetkilenn de\Tedilmesi
ulusal birliği bütünleştirecek midir. yoksa
çözücü bir etkı mi yapacaktır? Binlerce. on
binlerce yolsuzluğun kaynağı ve ortamı bu
yasa ile yaratılmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi
Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu ve
bakanlıklann teftiş kurullan da
kaldınlmaktadır. AKP gerçekten ne
yaptığının bilincinde mi? AKP an kovamna
çomak soktuğunun acaba farkında mıcUr?
Yoksa gerçeklerden uzak. kimı entellerin ya
da İslamcı teorisyenlerin elinde oyuncak
mıdır? AKP, dertsiz başına dert açmak için
her türlü tedbiri ahnak üzeredir. Sankı
yapılacak başka bir iş kalmamış gibi, AKP
sorunsuz Türkiye'de sorun üretmek için adeta
özel gayret sarf etmektedir. Küreselleşme,
ulus devletin eriyişini ilan ediyor. Özgürlük,
demokrasi, ademi merkeziyet derken etnik ve
dinsel topluluklara, "cemaatiere" bölürrmüş
bir Türkiye mi yaratılmak isteniyor?
BİTTİ
J