22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 15TEMMUZ2003SAU 10 DIŞ HABERLER dishabfa cumhuriyet.conn.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Küresel Gangster Güç Durumda Galiba 2003 dünyada, başta ABD'de önemli olaylara gebe! ABD'nin başında bir "yalancı" baş- kan olduğu sürece dünyanın ne gi- bi olaylara sahne olacağını şimdi- den kestirmek güç. Ancak, Irak'ın iş- gali ile "arapsaçına" dönen yuma- ğın bazı uçlan sökülmeye başladı. ABD basınının yeni yeni "Was- hington'daki yalancı" diye yazma- ya başladığı Başkan George W. Bush'tan ilk kez "küresel gangster" diye söz ettiğimizde bazı çevreler- den olumsuz tepkiler almıştık. 11 Eylürdeteröristlerin Amerikan film senaryolannda bile görülemeye- cek eylemlerinden sonra "Merkezi Haberalma örgütüne (CIA)" karşı kaygılanmızı da dile getirmiştik. Na- sıl oluyor da dünyanın en güçlü, en zengin, en donanımlı örgütü (CIA) aylarca ABD'de pilotluk eğitimi yapan teröristlerin varlığını saptayamıyordu. Bu durumda CIA Başkanı George J. Tenet'in istifası gerekmez miydi? Başkan Bush, Irak'ı işgal gerekçe- leri olarak çeşitli savlan biryıl önce- sinden ortaya atmaya başlamıştı. Bu savlardan birincisi "11 Eylülsal- dınsının ardında Irak'ın varlığı" idi! Bu sav, Bush'un -şimdilik saptanan- 20 yalanından biri olarak karşımız- da duruyor. Bir başka yalan da "Irak'ın Afrika ülkesiNijer'den olağanûstü 67- çüde uranyum aldığı" idi. ABD, Bush'un yalanlanndan şimdilik yalnızca uran- yum palavrası ile uğra- şıyor. ötekilerine de her- halde sıra gelecektir. Bir an genye dönelim. Bush, B.M. kararlarını, Irak'a gönderilen ulus- lararası "kitle imha si- lahları (KİS)" denetçi- lerinin raporlarını bek- lemeden bir anda Irak'ı işgal ediverdi. Bush ar- tık bir "dünya jandar- ması" degil, bir küresel gangsterdi. Bu saldınya tepki gösteren Fransa, AJmanya gı- bi stratejik ortaklannı da dışlayıp kar- şısına aldı. Cumhuriyet dün birinci sayfada bizim o günlerde duyduğumuz kay- gıları yabancı haber ajanslarından okurtara aktardı. ABD, artık "kendi çı- kariannı yasalardan ve uluslararası sözleşmelerden üstün görmeye" başlamıştı. Değil onlara "danışmak, oydaşmak" tam tersine karşısına alı- yordu. Washington'un gözü dön- müştü. Geç de olsa şimdi dünyayı, ABD'li aydınları "Tek üstün gücün, tek ulusun dünya egemenliği insan- lığı kaygılandırdığı" gözleniyor. Anımsanacağı üzere, Dünya Ti- caret örgütü'nün (DTÖ) Kanadatop- lantılan ekonomik alanda bu tepki- yi dile getiren çeşitli eylemlere sah- ne olmuştu. ABD, ekonomik ve kül- türel gücüne ek olarak şimdi de dün- yayı silahlı gücüyle ele geçiriyordu. VVashington, küreselleşmenin baş- kenti olma yolunda adım adım iler- liyordu. Artık bu bir "paranoya" de- ğildi. trak birinci adımdı. Yann sıra Iran, Suriye ve Kuzey Kore'ye, daha son- ra bir Afrika ülkesine, günün birinde belki sıra "stratejik ortak" Türki- ye'ye de gelecekti! Bush, Irak'ı işgal etmeden önce Ocak 2003'te ulusa sesleniş konuş- masında 16 sözcükle "Irak'ın Ni- jer'den yüklüce uranyum aldığını" CIA Başkanı Tenet. savladı. Oysa bu belgenin sahte ol- duğu Eylül 2002'de belirlenmişti. Böyle bir sahte belgeyi kim, neden Bush'un konuşmasına koydurmuş- tu? CIA bu belgenin yanlışlığını bil- miyor muydu? Bush neden yanıltıl- mıştı, ya da Bush Amerikan halkını, dünyayı, dost ülkeleri neden yanılt- mıştı? VVashington, belgenin kay- nağı olarak Londra'yı gösterdi. So- nunda, BeyazSaray Yönetimi, uran- yum savının yanlışlığını kabul etmek zorunda kaldı. Peki CIA, konuşma metnini önce- den gördüğü halde Başkanı neden uyarmamıştı? Ulusal Güvenlik Danış- manı, Condoteezza Rice, "CIA söy- leseydi metne koyar mıydık, anın- da çıkanrdık." diyerek Tenet'i suçladı. Tenet, uzun bir süre susarken bir yandan da belge- nin sahte olduğunun 11 ay öncesinden bi- lindiğini, Beyaz Saray'a iletil- diğini basına sızdırdı. Bu haberler üzerine güç durumda kalan Bush savunma olarak "Konuşmamı istih- barat servisleri irdelemişti" sözleri ile CIA'ya karşı saldırıya geçti. Tenet cuma akşamı bir açıklama yaparaksorumluluğu kabullendi. Ba- sın, açıklamayı "Tenet intiharetti" ya da "Tenet kendikılıcı üzehne düştü" yorumlarıyla karşıladı. Tenet, Beyaz Saray tannlanna kurban edilmiştı. Gelecek yıl yapılacak Başkanlık seçiminde Demokrat Parti'nin baş- kan adaylarından Ho- ward Dean, sorumlulann istifasını isterken, "Işin en korkunç yanı, Başkanın bunu bile bile kullanmış olduğu düşüncesidir. In- şallah ülkemiz böyle bir gerçekle karşılaşmaz." diyerek Tenet'ten çok Bush'u hedef gösterdi. Öldürülen Başkan John Kennedy'nin senatör kar- deşi Edward Kennedy "Gerçek dışı, yalan istih- baratlara dayanarak Amehkalıların yaşamla- nnın tehlikeye atılmasını artık gör- mezlikten gelemeyiz." dedi. Kong- re üyelerinin önce Tenet'i kurban is- tedikleri, böylece yargılanması için Bush'un önünü sabırla açmaya ça- lıştıkları gözleniyor. Demokratlar, Bush-Tenet hakkında "tencere dibin kara seninki benden kara" gibi söz- ler söylüyoriar. Irak Savaşı'nın başında Bush'a yüzde 9O'ı güvenen ABD halkının desteği geçen hafta yüzde 58'e düş- tü. Savunma Bakanı DonakJ Rums- feki ayda 2 milyar dolar yerine 3.9 milyar harcandığını, ek ödenek iste- neceğini açıkladı. ABD'nin Irak'ta daha dört yıl kalacağı düşünülecek olursa savaşın ABD'ye petrol girdi- sinden daha çok çıkt yükleyeceği an- laşılıyor. Aynca Irak'ta her geçen gün ABD askerlerinin direnişçilerce öl- dürülmesi de kesintisiz sürüyor. Afganistan'daLadin'i, Irak'ta Sad- dam'ı bir türtü bulamayan CIA ya da öteki ABD istihbaratçıları Süley- maniye'de 11 Türk askerini boşuna göz altına almadılar! Çünkü 11 Türk askeri, Kerkük Valisi'ne suikast ha- zıriıyordu! Helal olsun ABD'li istihba- ratçılara! Bundan böyle CIA kaynak- lı istihbaratta "Allah bir" denilse ar- tık kimse inanmayacak. Gerçek su- ikastı, Bush yönetiminin dünyadaki tüm uluslara hazıriadığının bilincine artık varılmalıdır. TRT'ye sorumluluk yakışır Gazetelerin, radyolann, televizyonlann önemli sorumluluklarından biri de ulusal dile katkıda bulunmak değil midir? Oysa, özel TV kanallannda her gün çeşitli yabancı sözcüklerin dilimize sokulması konusunda özensiz davranışlarla karşılaşıyoruz. Sunucu Mehmet Ali Erbil'in "tranj (turuncu)" sözcüğünden, şarkıcı-sunucu-aktör Neco'nun yarışmacıya yaptığı "discount Çındirim)"6er\ geçilmiyor. "History Channefda dünyanın yedi harikasından söz edilirken Irak'taki ünlü "Babil'in Asma Bahçeleri" kulaklanmıza "Babil'in Hanging Bahçeleri" olarak ulaşıyor. TRT dahil yanşma ya da kura çekiliş programlarında sunucu, yarışmacıya "buton'a (düğme)" bastırtıyor. Sahipsiz TRT hiçbir zaman bu kadar dağınık oimadı. TRT, "şölen başladı" yerine "festival start aldı" ya da Avrupa Konseyi'ndeTürkiye'yi "izleme süreci" yerine "monitoring süreci" diyebiliyor. Sunucu yanşmaya katılacaklara "mail (ileti)" gönderebileceğini rahatlıkla söyleyebiliyor. TRT'ye göre Kuşadası karşısındaki adanın adı "Sisam" değil, "Samos". Oysa Yunan TV'lerinde Istanbul hâlâ "KonstantinopH. TRT haberlerinde yanlışlar da arttı. Boğaziçi Üninersitesi Kandilli Rasathanesi, "Kandilli Üniversitesi" Rasathanesi ya da "Deveyi hamutuyla (havut) yutmak" deyimi "Deveyi hamuruyla gütmek" olarak dinleyiciye sunulabiliyor. TRT haberlerinde Amerika TV'lerinin ağzı ile Saddam Hüseyin'den "Yılanın başı ezilmeli" diye söz ediliyor. Ya da "Iraklı bir grup saldırgan Amerikan askerierine ateş açtı" denilebiliyor. Şimdi varsayalım ki ABD Türkiye'yi işgal etse, bazı Türkler de Amerikan askerierine ateş açsa bu vatanseverler de "saldırgan" mı olacak? TRT mantığına göre Izmirli meslektaşımız Hasan Tahsîn de ilk kurşunuyla bir saldırgan olmuyor mu? 11 Türk askerinin gözaltına alındığı günlerde TRT, Bağdat'taki muhabirine "canlı" bağlandı. Nitelikli haber sunucusu Nermin Tuğuşlu, Bağdat'taki muhabire durumu sordu. TRT muhabirinin yanıtlanndan ne olduğunu anlamayı bir yana bırakın, cümlelerinde özne, tümleç, fiil bulabilene aşk olsun. TRT yetkililerinin o günün kayıtlarını bir kez daha izlemelerini dilerim. Gazete, radyo, TV muhabirlikleri arasında önemli farklar vardır. Başta TRT, tüm özel TV kanalları canlı yayına çıkacak muhabirlerini ciddi bir eğitimden geçirmek zorundadırlar. Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 442 79 90 AP Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı, Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirdi: am üyelikkolaydeğilLEYLA TAVŞANOĞLU Ankara'run AB'yle müzakere tari- hi almasının vakti yaklaşırken Brüksel'le olan trafık iyice hızlanıyor. Hafta sonunda Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grubu'ndan bir heyet Ankara"da başbakan, dışışleri bakanı, adalet baka- nı, içişleri bakanı düzeyinde görüşme- lerde bulundu; bazı sivil toplum kuruluş- lanyla bir araya geldi. Sonra da tstan- bul'da bu satırlann yazan ve Hürriyet ga- zetesi köşe yazarlanndan Yalçm Do- ğan'la kahvalhda görüş ahşverişi yaptı. AP Sosyal Demokrat Grup Başkan- vekili Hollandalı Max van den Berg, Grup Dış Ilişkiler Koordinatörü AJman Jannis Sakeilariu. Avusturya Delegas- yonu Başkanı ve AP Dışilişkiler Komis- yonu Başkan Yardımcısı Hannes Swo- boda. Yunanistan Delegasyonu Başka- nı Giorgios Katiforis ve AP üyesi Qzan Ceyhun' dan oluşan heyetle yaptığımız görüşmede edindiğim izlenim. özellikle ABD'yle ilışkilerinde girilen bunalımlı dönemde Brük- selın Ankara'ya daha sıcak bi- çimde yaklaşma eğılıminde ol- duğu. Konuyu daha iyi deşmek içın grubun sözcüsü konumun- daki Swoboda'yla baş başa bir görüşme yaptun. Svvoboda Türkiye'nin Avru- pa'dan dışlanmasının kesinlikle mûmkün olmadığını söylerken tam üyeliğin bugünden yanna gerçekleşmesinin olanaksızlığı- nı da vurguluyor, en iyimser ha- liyle 10 yıl gibi bir süre tahmini yapabiliyordu. AP Dış Ilişkiler Komısyonu ve Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı Svvoboda'yla görüşmemiz şöyle geçti: Ankara'yla NVashington ara- sında geçen tatsrzhklar, son ola- rak da Süleymaniye'de yaşanan olayın ardından ÂBD-Türkiye iKşküerinin iyiee bunahma gir- diği şu sıralarda AB'nin Anka- ra'ya yaklaşımı nasıl? - Son gelişmeler Türkiye ve AB'ye dünyada yeni bir denge oluşturma şansı veriyor. Verheugen'in Türkiye'nin Av- rupa'ya ait obnadığı teranesini tekrariadığı haberleri yine geldL Bu durumda ne olacak? - Bu son sefer ne dedığıni tam olarak öğrenemedim, ama Ver- heugen Türkiye'nın yüzüne, "Si- n AB üyesi olarakgörmek istiyo- ruz" diyen, arkasından da Tür- kiye'nin hıçbır zaman tam üye olamayacağını nsıldayan ülkelerin hükü- metlerini her zaman sert bir dille eleştir- miştir. Sizinle açık açık konuşuyorum. AB'nin işleri, yeni, özellikle de çok bü- yük bir yeni üye söz konusu olduğunda daha karmaşık hale gelir. Türkiye çok bü- yük bir ülke. Günün birinde AB üyesi olur- sa, farklıhğına karşın. büyüklüğünden ötürü, veto hakkına sahip olabilecektir ki, öbür büyük üyeler bu haklanna hiç kim- seyi ortak etmek istemezler. • Türkiye'nin ABD'ye karşı çıkışının Avrupa'da genellikle olumlu tepkiler aldığını söyleyen Svvoboda, reformlann yaşama geçmesinin önemini vurgularken en iyimser tahminle 10 yıllık süre veriyor. - Türkiye tam üyelik için gereken re- formlara görece geç başladı. Onlarca yıl öncesinden gerçekleştirilmesi istenen reformlannı ancak iki-üç yıl önce yapa- bıldi. Türkiye, 1990'lann başında, öbür ülkelerle birlikte bu işe hazu" olduğunu bildirmeliydı. O zaman nasıl bir yanıt ahr- dı bilemiyorum, ama görevıni tamam- lamış bir Türkiye'yi geri çe\irmek zor olurdu. Sonbirkaç yıldırhükümetlerre- formlara hız verdiler. Türkiye'nin tam üyelik zamanı geldiğinde polikitacılann kamuoylaruu bunun için ikna etmelen gerektiğine ınanıyorum. Çünkü A\Tupa kamuoyu, sadece Türkiye değil, her ül- ke bağlamında genişlemeye itiraz ediyor. orisine tümüyle prim verir nitelikte bir >aklaşım içine giri>or.« - Yok. bunu abartmayın. Giscard'a olan tepki Avrupa içinde tamamıyla olum- suzdu. Aslmda gayet düzgün bir anaya- sa taslağı hazırladı, ama kullandığı o ifa- deler gerçekten tümüyle saçmaydı. Biz- ler Türkiye'nin Müslüman kültürünü çoktan içimize sindirdik. Ama ABD'yle olan stratejik ittifakına çok sert tepkiler duyuyorduk. Şimdi durum değişti. Türkhe'nin ABD'yle iUşkUerinin bo- zulması A\Tupa'run işine mi yamor? - Tabii ki Türkiye'nin ABD'ye karşı olmasmı istemeyiz. Ama Türkiye ABD'nin bir takım yaklaşımlanna karşı 'Egemenükten ödün vereceksiniz' Türkîye reformlara gec başladı' Yiınanistan kec kere Türkiye akyhine veto hakkuıı kullannuştL.. - Evet, Yunanistan veto hakkını kullan- maktan kaçınmayan tek küçük ülkeydi. Öbür küçük üyeler o kadar yürekli değil. Türkrye'nin ABD'yle bu sorunlu dö- neminde AB Türkiye'yi kol mesafesin- de tutmava devam mı edecek? Avrupa Federasyonu projesinin şansı nedir? - Bu konuda önemli yol aldık. Ama bu Türkiye'nin işini güçleştirecek. Çünkü Türkiye'de siyasetçilerin, AB'nin sadece Avrupa olmadığını, bütünüyle bir siyasi proje olduğunun ayırdına vardıklanndan kuşkuluyum. Ülkenizin egemenliğinin bir kısmından ödün vermeniz gerekecek.Türkiye bir bakıma ciddi milliyetçi bir ülke. Fransa ve Almanya kendi miDiyetçiniderini Inanın. Neredeyse her hafta AB içinde Türkiye"yle ilgili bir tartışma açılıyor. TürkKe'nin ABD'yle girdiği buna- lımlı dönem samyorum gündemin baş köşesine oturdu» Peki, AB'nin \ine An- kara'nm kendine başka alternatifler aramasına yol açma aküsızhğını göste- receğiıü düşünüvor musunuz? - Pozisyonumuzu açıkça ortaya ko- yalım. Alternatifler Avrupa ve ABD olabilir. Başka, hiçbir şey asla olamaz. Size de Verheugen konusunda katılıyo- rum. Yanlış zamanda, yanlış biçimde ifade edilmiş sözlerdi onlar. Çünkü, şimdi, Türkiye'yi kaybetmek değil, AB'yle Türkiye arasındaki bağlan sağ- lamlaştırmanın tam sırasıdır. Avrupa federal anayasasını yapmak- la yükümlü kişi olan Valery Giscard d'Estaing de Türkije'nin AvTupa'ya ait olmadığını söylüyor. Neredeyse Sam Huntigton'm mederuyetkrçaöşması te- Tûrkiye'yle paylaşmamak istemiyorbr nu?_ - Onu bihniyorum, ama Almanya'nın eski Başbakanı Helmut KohL bir demecinde Türkiye'yi öve öve bitırememişti. O arük bizim mün kayınpederimiz_. - Belki o olumluluğu mılli kayınpederiniz oluşundan kaynaklanmıştır. Yakın bir dostunuz da ttalya'nm Başbakanı. Ama şunu belirtmek istiyorum. AB içindeki dostlannızm bir kısmı hiç de ciddi değil. çıktı. Bu da Avrupa içinde çok olumlu tep- kiler aldı. Dün Ankara'da yaptığımız gö- rüşmelerde, "Lütfen yeni yasalan bir an önce yüriûiüğe koyup uygulamaya geçin" dedik. AB için yasalardan çok bunlann hayata geçirilmesi önemli. Önümüzde sa- dece bir yılımız var. Vakit daralıyor. TSicnin yaMaşımı olumsuz değil Türkiye'nin son birkaç yılda önemli bir yol aldığını kabul etmiyor musunuz? - Tabıi kı kabul edıyoruz. Üstelık An- kara'da liderlikkonumundakikişiler "Bu reformlan sadece AB üyeliği için değil, aynı zamanda kendimiz için yapıyoruz," diyorlar. Bu tnemnunluk verici. Türk Silahb Kuvvetleri'nin yaklaşım- lannı nasıl değerlendiriyorsunuz? - Gelişmelen yaknıdan izliyorlar ve AB'ye yaklaşımlan kesinlikle olumsuz değil. Bazı yönden çekimserken, bazı yönden daha yakınlaşma eğılimindeler. Başbakanla görüşmede, askeriyeyle de bir ortak zemine varmaya çahştıklan iz- leniminı edindım. Başbakan diyor kı, "Son tahlikie karan \erecek olan siyasi iradedn*.1 " Bana göre durum iyiye git- mekte. Bizim argümarumız şu: Askeri- yenin din ve devlet işlennı bırbirinden ay- n tutmak istemesini çok iyi anhyoruz. Ama artık bunlan sivil kurumlann ba- şarması gerekir. Türkiye"de sivil ve as- keri otorite arasmda yeni bir denge oluş- tu. Bu da son derece memnunluk verici. Kemallzmln olumlu etJdleri var Avnıpa hep Türldye'yi ev ödevini yap- mamakla eieştirir. Acaba Avrapa Türki- ye'yie ilgili ev ödevini hakkıyla yaprvor mu? Geçenlerde Türkiye rapor taslağın- da Kemaüst ilkdcrin Türkrve'nin demok- ratikleşmesinin önünü kestiği gibi bir ifa- de yer aldı. Avrupa Türkiye'nin gerçek- leriru, Kemalist Ukelere dokun- mayaçahşmanmne kadarduşur- h bir konu olduğunu bilse bu ifa- deyi kullandınr mıydı? - O rapor değil, rapor tasla- ğıydı. Avrupa'nm mentafitesiniyan- sıtma bakmundan iyi bir ör- nek değil miydi? - Kemalizmın Türkiye için ne kadar duyarlı olduğunu he- pimiz bıliyoruz. Anladığım ka- danyla şimdi hükümet partısi Kemalizmin günlük yaşamda algılanış biçimini değiştırmeyi hedefliyor. Taslakta o ifadeleri görünce hemen bunlann değiş- tirilmesi gerektiğini söyleyerek ilgili kişilen uyardım. Ben, Tür- kiye üzerinde Kemalizmin olumlu etkilerini görüyorum. Belki, eleştirilen bazı ilkeler günlük yaşama daha uyumlu hale getirilebilir. AvTupalılann Türkiye'nin gerçeklerini bilme- dikleri rıkrinize de katıhyorum. Türkiye gerçekten önemli bir değişim içinde. Komşularıyla olan ilişkilerine bakmak gere- kir. Irak savaşından sonra ora- daki Kürtler ve Kuzey Irak'ta- ki özerk yönetimle ilişkileri na- sıl olacak? Irak'ın kendi yeni bir denge bulursa ve Türkiye bu yeni duruma önemli ölçüde ayak uydurursa ve Kıbns sorunu da sonunda çözülürse Türkiye ye- ni bir konuma sahip olacaktrr. Zaten şu anda da yeni bir konum içindedir. Bize düşen Türki- ye'yi yüreklendirmek, desteklemektir. Tmidye'vie yakm gelecekte itişkiler- den neler bekliyorsunuz? - Türkiye, 7. paket konusunda karar alırsa ve çıkan yasalan. alınan kararla- n ciddi biçimde hayata geçirirse 2004'ün sonunda müzakerelerin başlaması sin- yalini verebiliriz. Ya tarih verilmesi? - Ancak müzakerelerin başlamasına ye- şil ışık yakılabilir. Hiçbir ülkeye tarih ve- rilemez. Müzakereler beş ya da on yıl sürebilir. Müzakerelerin başlamasıyla Türkiye'deki reformlann uygulanması da hız kazanırsa ihşkinin hızı artar. Tür- kiye ciddiyetle ev ödevini yenne geti- rirse açık sinyal verme nrsatını kaçırma- mamız gerektiğini düşünüyorum. Tür- kiye bugün ev ödevini yerine getiriyor. Ankara'da alman kararlann Istanbul, Diyarbakır, Konya, Trabzon'da nasıl uy- guîandığuıı iyi izlemek gerekir. DİKİLİ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GA\T«MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo: 2001 243 Tal. Gaynmenkulün tapu kaydı, cinsi, evsafı ve kıymeti 1. taşınmaz: Tapu kaydı: Dikıli Salimbey Mah. Ş. Sarru Akbulut Cad. 177 ada. 29 parselde, 363 m2'lik arsada 100/2400 arsa paylı B blok 1. kat 1 no'lu mesken saat 10.00-10 05 arasında. Özellikleri: 23.50 m2'lik salon, 7.90 m2 lik balkon, 10.25 m2'lık mutfak. 7 35 m2'lık hol. 1 30 m2'lik WC, 9.10 m2'lik oda. 1.35 m2'lik depo, 5.30 m2'lik banyo, 8.20 m2'lık oda, 2.20 m2'lik balkon mevcut olup toplam kullanım alanı 76.45 m2'dir. Muhammen değer: Bilırkışılerce 55.000.000 000.- TL (Ellı beş milyar lıra) değer takdir edilmiş olup, bu mıktar üzennden açık ihale ile satılacaktır. 2. Taşınmaz: Tapu kaydı: Aynı ada. aynı parselde aynı blok üzennde 1002400 arsa paylı 4. kat 7 no'lu mesken saat 10.10-10.15 arasında. Özellikleri: 23.50 m2'lık salon^ 7.90 m2'lik balkon. 10 25 m2'lik mutfak, 7 35 m2'lık hol, 1.30 m2'lik WC, 9.10 m2'hk oda, 1.35 m2iik depo, 5 30 m2iık banyo, 8.20 m2'lik oda, 2.20 m2'lik balkon mevcut olup toplam kullanım alanı 76.45 m2'dir. Muhammen değer: Bilirkısıleree 45.000.000.000- TL (Kırk beş milyar lira) de- ğer takdir edilmiş olup, bu miktar üzennden açık ıhale ile satılacaktır. 3. Taşınmaz: Tapu kaydı: Aynı ada aynı parselde aynı blok üzennde 100 2400 arsa paylı zemin kat 9 no'lu dükkân saat 10 20-10.25 arasında. Özellikleri: Dükkân 5 katlı bınanın zemin katında olup, 4.90x3.40+6 95x3.75 ebatlannda 42.70 m2'dir. Ana cadde üzennde ve şehır merkezındedır. Denize çok yakın mesafededır. Muhammen değer: Bilirkişilerce 70.000.000 000 - TL (Yetmiş milyar lıra) değer takdir edilmiş olup. bu mıktar üzennden açık ihale ile satılacaktır. lmar durumu Imar yazısında 5 katlı betonarme bına bulunduğu. meskenlere 07.01.1993. dükkâna 22.07.1992'de yapı kullanma izni verildiği bildirildi. Satış şartlan: 1- Taşınmazlann birinci satışı 08.09 2003 günü belırtılen saatlerde Dıkili Salimbey Mah. Adnan Menderes Cad eski belediye binası altında açık arttırma yoluyla yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edılen değerinin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masratlannı geçmesi şartı ile en çok arttırana ıhale olunur. Böyle bır bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kahnak şartı ile 18.09.2003 günü aynı yer ve saatte ikincı açık arttınnaya çıkanlacaktır. Ikinci arttınnada ıse rüçhanlı alacaklılar \arsa alacaklan mecmuunu ve tahmin edılen değenn yüzde 40'ını ve satış masraflanm geçmesi şartı ile en çok arttırana ihale olunur. 2- Arthrmaya ıştirak edeceklerin. tahmin edilen değerinin yüzde 20'si nıspetınde pe>' akçesi veya bu mıktar kadar mılli bir bankanın temi- nat mektubunu veraıeleri lazımdır. Satış, peşin para iledır. Alıcı istedigınde 20 günü geçmemek üzere mehıl venlebi- lir. KDV tellaliye resmi, ihale karar damga vergisı, tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Birikmiş vergıler satış bede- linden ödenır. 3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin ve intifa hakkı sahiplerinin bu gayrimenkul üzerindekı haklannı hususiyle faiz ve masrafa daır olan ıddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde dairemıze bildirme- leri lazmıdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabıt otmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli he- men veya verilen mühlet içinde ödenmezse 1İK 130 maddesi gereğınce ihale feshedılir. Iki ihale arasındaki farktan ve temerriit faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kaknadan kendilerınden tahsıl edilecek- tir. 5- Gazetede yayımlanan satış ılanının adına teblıgat çıkartılıp da bila tebliğ ıade edılenlerle tapu kaydmda adresi olmayanlara llK'nin 127. maddesi gereğince tebliğ yenne sayılacağı ilan ve tebliğ olunur. 6- Şartname, ilan tanhin- den ıtibaren herkesin görebılmesi ıçın Dikıli lcra Müdürluğü'nde açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bır örneğı gönderilecektir. 7- Satışa ıştirak edenlerin şartnameyı görmüş ve ıçeriğinı kabul etmiş sayılacaklan. baş- kaca bilgı almak isteyenlerin 2001'243 Tal. sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaîan ilan olunur. 10 07 2003 Basın. 34151 BAKIRKÖY ASLİYE 6. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 2003/279 Davacı Hatice Akyüz vekili tarafîndan mahke- memizde açılan gaiplik davasında; Malatya ili, Arapgir ilçesi, Osmanpaşa, cilt no: 13. hane no: 100'de nüfusa kayıtlı bulunan. Sela- hattin ve Hatice'den olma, Kemaliye 10.3.1968 doğumlu olup, Kınalı Caddesi 6/15 Güngören ad- resinde mukim Hakan Akyüz'ün gaipliği talep edildiğinden; Adı geçeni bilen görenlerin hayat ve mevatmdan bilgileri olanlann mahkememizin 2003/279 Esas sayılı dava dosyasına ilan tarihin- den itibaren 6 ay içinde bildirmeleri. aksi takdirde adı geçenin MK'nin 35. maddesi gereğince gaipli- ğine karar verileceği ilan olunur. 4.7.2003 Basın: 33836 DERSHANEYE TÜRKÇE ve COĞRAFYA öğretmenleri (0 212)521 22 10 Cumhuriyet Mahallesı'nde SATILIK KONUT Kabası bitmiş Tip 04 (iki katlı - iki konut) Maliyeti 60 milyar TL. olup ihtiyaçtan 40 milyar TL.'sına satılıktu-. 0 532 331 4887 SSK sağlık karnemi kaybettım Hükümsüzdür. HAYDAR ÇELİK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear