Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 15TEMMUZ2003SAU
10 DIŞ HABERLER dishabfa cumhuriyet.conn.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Küresel Gangster Güç Durumda
Galiba 2003 dünyada, başta
ABD'de önemli olaylara gebe!
ABD'nin başında bir "yalancı" baş-
kan olduğu sürece dünyanın ne gi-
bi olaylara sahne olacağını şimdi-
den kestirmek güç. Ancak, Irak'ın iş-
gali ile "arapsaçına" dönen yuma-
ğın bazı uçlan sökülmeye başladı.
ABD basınının yeni yeni "Was-
hington'daki yalancı" diye yazma-
ya başladığı Başkan George W.
Bush'tan ilk kez "küresel gangster"
diye söz ettiğimizde bazı çevreler-
den olumsuz tepkiler almıştık.
11 Eylürdeteröristlerin Amerikan
film senaryolannda bile görülemeye-
cek eylemlerinden sonra "Merkezi
Haberalma örgütüne (CIA)" karşı
kaygılanmızı da dile getirmiştik. Na-
sıl oluyor da dünyanın en
güçlü, en zengin, en
donanımlı örgütü
(CIA) aylarca ABD'de
pilotluk eğitimi yapan
teröristlerin varlığını
saptayamıyordu. Bu
durumda CIA Başkanı George J.
Tenet'in istifası gerekmez miydi?
Başkan Bush, Irak'ı işgal gerekçe-
leri olarak çeşitli savlan biryıl önce-
sinden ortaya atmaya başlamıştı.
Bu savlardan birincisi "11 Eylülsal-
dınsının ardında Irak'ın varlığı" idi!
Bu sav, Bush'un -şimdilik saptanan-
20 yalanından biri olarak karşımız-
da duruyor. Bir başka yalan da "Irak'ın
Afrika ülkesiNijer'den olağanûstü 67-
çüde uranyum aldığı" idi. ABD,
Bush'un yalanlanndan
şimdilik yalnızca uran-
yum palavrası ile uğra-
şıyor. ötekilerine de her-
halde sıra gelecektir.
Bir an genye dönelim.
Bush, B.M. kararlarını,
Irak'a gönderilen ulus-
lararası "kitle imha si-
lahları (KİS)" denetçi-
lerinin raporlarını bek-
lemeden bir anda Irak'ı
işgal ediverdi. Bush ar-
tık bir "dünya jandar-
ması" degil, bir küresel
gangsterdi. Bu saldınya
tepki gösteren Fransa, AJmanya gı-
bi stratejik ortaklannı da dışlayıp kar-
şısına aldı.
Cumhuriyet dün birinci sayfada
bizim o günlerde duyduğumuz kay-
gıları yabancı haber ajanslarından
okurtara aktardı. ABD, artık "kendi çı-
kariannı yasalardan ve uluslararası
sözleşmelerden üstün görmeye"
başlamıştı. Değil onlara "danışmak,
oydaşmak" tam tersine karşısına alı-
yordu. Washington'un gözü dön-
müştü. Geç de olsa şimdi dünyayı,
ABD'li aydınları "Tek üstün gücün,
tek ulusun dünya egemenliği insan-
lığı kaygılandırdığı" gözleniyor.
Anımsanacağı üzere, Dünya Ti-
caret örgütü'nün (DTÖ) Kanadatop-
lantılan ekonomik alanda bu tepki-
yi dile getiren çeşitli eylemlere sah-
ne olmuştu. ABD, ekonomik ve kül-
türel gücüne ek olarak şimdi de dün-
yayı silahlı gücüyle ele geçiriyordu.
VVashington, küreselleşmenin baş-
kenti olma yolunda adım adım iler-
liyordu. Artık bu bir "paranoya" de-
ğildi. trak birinci adımdı. Yann sıra Iran,
Suriye ve Kuzey Kore'ye, daha son-
ra bir Afrika ülkesine, günün birinde
belki sıra "stratejik ortak" Türki-
ye'ye de gelecekti!
Bush, Irak'ı işgal etmeden önce
Ocak 2003'te ulusa sesleniş konuş-
masında 16 sözcükle "Irak'ın Ni-
jer'den yüklüce uranyum aldığını"
CIA Başkanı Tenet.
savladı. Oysa bu belgenin sahte ol-
duğu Eylül 2002'de belirlenmişti.
Böyle bir sahte belgeyi kim, neden
Bush'un konuşmasına koydurmuş-
tu? CIA bu belgenin yanlışlığını bil-
miyor muydu? Bush neden yanıltıl-
mıştı, ya da Bush Amerikan halkını,
dünyayı, dost ülkeleri neden yanılt-
mıştı? VVashington, belgenin kay-
nağı olarak Londra'yı gösterdi. So-
nunda, BeyazSaray Yönetimi, uran-
yum savının yanlışlığını kabul etmek
zorunda kaldı.
Peki CIA, konuşma metnini önce-
den gördüğü halde Başkanı neden
uyarmamıştı? Ulusal Güvenlik Danış-
manı, Condoteezza Rice, "CIA söy-
leseydi metne koyar mıydık, anın-
da çıkanrdık." diyerek
Tenet'i suçladı. Tenet,
uzun bir süre susarken
bir yandan da belge-
nin sahte olduğunun
11 ay öncesinden bi-
lindiğini, Beyaz Saray'a iletil-
diğini basına sızdırdı. Bu haberler
üzerine güç durumda kalan Bush
savunma olarak "Konuşmamı istih-
barat servisleri irdelemişti" sözleri ile
CIA'ya karşı saldırıya geçti.
Tenet cuma akşamı bir açıklama
yaparaksorumluluğu kabullendi. Ba-
sın, açıklamayı "Tenet intiharetti" ya
da "Tenet kendikılıcı üzehne düştü"
yorumlarıyla karşıladı. Tenet, Beyaz
Saray tannlanna kurban edilmiştı.
Gelecek yıl yapılacak Başkanlık
seçiminde Demokrat Parti'nin baş-
kan adaylarından Ho-
ward Dean, sorumlulann
istifasını isterken, "Işin en
korkunç yanı, Başkanın
bunu bile bile kullanmış
olduğu düşüncesidir. In-
şallah ülkemiz böyle bir
gerçekle karşılaşmaz."
diyerek Tenet'ten çok
Bush'u hedef gösterdi.
Öldürülen Başkan John
Kennedy'nin senatör kar-
deşi Edward Kennedy
"Gerçek dışı, yalan istih-
baratlara dayanarak
Amehkalıların yaşamla-
nnın tehlikeye atılmasını artık gör-
mezlikten gelemeyiz." dedi. Kong-
re üyelerinin önce Tenet'i kurban is-
tedikleri, böylece yargılanması için
Bush'un önünü sabırla açmaya ça-
lıştıkları gözleniyor. Demokratlar,
Bush-Tenet hakkında "tencere dibin
kara seninki benden kara" gibi söz-
ler söylüyoriar.
Irak Savaşı'nın başında Bush'a
yüzde 9O'ı güvenen ABD halkının
desteği geçen hafta yüzde 58'e düş-
tü. Savunma Bakanı DonakJ Rums-
feki ayda 2 milyar dolar yerine 3.9
milyar harcandığını, ek ödenek iste-
neceğini açıkladı. ABD'nin Irak'ta
daha dört yıl kalacağı düşünülecek
olursa savaşın ABD'ye petrol girdi-
sinden daha çok çıkt yükleyeceği an-
laşılıyor. Aynca Irak'ta her geçen gün
ABD askerlerinin direnişçilerce öl-
dürülmesi de kesintisiz sürüyor.
Afganistan'daLadin'i, Irak'ta Sad-
dam'ı bir türtü bulamayan CIA ya
da öteki ABD istihbaratçıları Süley-
maniye'de 11 Türk askerini boşuna
göz altına almadılar! Çünkü 11 Türk
askeri, Kerkük Valisi'ne suikast ha-
zıriıyordu! Helal olsun ABD'li istihba-
ratçılara! Bundan böyle CIA kaynak-
lı istihbaratta "Allah bir" denilse ar-
tık kimse inanmayacak. Gerçek su-
ikastı, Bush yönetiminin dünyadaki
tüm uluslara hazıriadığının bilincine
artık varılmalıdır.
TRT'ye sorumluluk yakışır
Gazetelerin, radyolann,
televizyonlann önemli
sorumluluklarından biri de ulusal
dile katkıda bulunmak değil
midir? Oysa, özel TV
kanallannda her gün çeşitli
yabancı sözcüklerin dilimize
sokulması konusunda özensiz
davranışlarla karşılaşıyoruz.
Sunucu Mehmet Ali Erbil'in
"tranj (turuncu)" sözcüğünden,
şarkıcı-sunucu-aktör Neco'nun
yarışmacıya yaptığı "discount
Çındirim)"6er\ geçilmiyor.
"History Channefda dünyanın
yedi harikasından söz edilirken
Irak'taki ünlü "Babil'in Asma
Bahçeleri" kulaklanmıza
"Babil'in Hanging Bahçeleri"
olarak ulaşıyor.
TRT dahil yanşma ya da kura
çekiliş programlarında sunucu,
yarışmacıya "buton'a (düğme)"
bastırtıyor. Sahipsiz TRT hiçbir
zaman bu kadar dağınık oimadı.
TRT, "şölen başladı" yerine
"festival start aldı" ya da Avrupa
Konseyi'ndeTürkiye'yi "izleme
süreci" yerine "monitoring
süreci" diyebiliyor. Sunucu
yanşmaya katılacaklara "mail
(ileti)" gönderebileceğini
rahatlıkla söyleyebiliyor. TRT'ye
göre Kuşadası karşısındaki
adanın adı "Sisam" değil,
"Samos". Oysa Yunan
TV'lerinde Istanbul hâlâ
"KonstantinopH.
TRT haberlerinde yanlışlar da
arttı. Boğaziçi Üninersitesi
Kandilli Rasathanesi, "Kandilli
Üniversitesi" Rasathanesi ya da
"Deveyi hamutuyla (havut)
yutmak" deyimi "Deveyi
hamuruyla gütmek" olarak
dinleyiciye sunulabiliyor.
TRT haberlerinde Amerika
TV'lerinin ağzı ile Saddam
Hüseyin'den "Yılanın başı
ezilmeli" diye söz ediliyor. Ya da
"Iraklı bir grup saldırgan
Amerikan askerierine ateş açtı"
denilebiliyor. Şimdi varsayalım ki
ABD Türkiye'yi işgal etse, bazı
Türkler de Amerikan askerierine
ateş açsa bu vatanseverler de
"saldırgan" mı olacak? TRT
mantığına göre Izmirli
meslektaşımız Hasan Tahsîn de
ilk kurşunuyla bir saldırgan
olmuyor mu? 11 Türk
askerinin gözaltına alındığı
günlerde TRT, Bağdat'taki
muhabirine "canlı" bağlandı.
Nitelikli haber sunucusu
Nermin Tuğuşlu, Bağdat'taki
muhabire durumu sordu. TRT
muhabirinin yanıtlanndan ne
olduğunu anlamayı bir yana
bırakın, cümlelerinde özne,
tümleç, fiil bulabilene aşk olsun.
TRT yetkililerinin o günün
kayıtlarını bir kez daha
izlemelerini dilerim. Gazete,
radyo, TV muhabirlikleri
arasında önemli farklar vardır.
Başta TRT, tüm özel TV kanalları
canlı yayına çıkacak
muhabirlerini ciddi bir eğitimden
geçirmek zorundadırlar.
Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 442 79 90
AP Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı, Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirdi:
am üyelikkolaydeğilLEYLA TAVŞANOĞLU
Ankara'run AB'yle müzakere tari-
hi almasının vakti yaklaşırken
Brüksel'le olan trafık iyice hızlanıyor.
Hafta sonunda Avrupa Parlamentosu
Sosyalist Grubu'ndan bir heyet Ankara"da
başbakan, dışışleri bakanı, adalet baka-
nı, içişleri bakanı düzeyinde görüşme-
lerde bulundu; bazı sivil toplum kuruluş-
lanyla bir araya geldi. Sonra da tstan-
bul'da bu satırlann yazan ve Hürriyet ga-
zetesi köşe yazarlanndan Yalçm Do-
ğan'la kahvalhda görüş ahşverişi yaptı.
AP Sosyal Demokrat Grup Başkan-
vekili Hollandalı Max van den Berg,
Grup Dış Ilişkiler Koordinatörü AJman
Jannis Sakeilariu. Avusturya Delegas-
yonu Başkanı ve AP Dışilişkiler Komis-
yonu Başkan Yardımcısı Hannes Swo-
boda. Yunanistan Delegasyonu Başka-
nı Giorgios Katiforis ve AP üyesi Qzan
Ceyhun' dan oluşan heyetle yaptığımız
görüşmede edindiğim izlenim.
özellikle ABD'yle ilışkilerinde
girilen bunalımlı dönemde Brük-
selın Ankara'ya daha sıcak bi-
çimde yaklaşma eğılıminde ol-
duğu. Konuyu daha iyi deşmek
içın grubun sözcüsü konumun-
daki Swoboda'yla baş başa bir
görüşme yaptun.
Svvoboda Türkiye'nin Avru-
pa'dan dışlanmasının kesinlikle
mûmkün olmadığını söylerken
tam üyeliğin bugünden yanna
gerçekleşmesinin olanaksızlığı-
nı da vurguluyor, en iyimser ha-
liyle 10 yıl gibi bir süre tahmini
yapabiliyordu. AP Dış Ilişkiler
Komısyonu ve Sosyalist Grup
Başkan Yardımcısı Svvoboda'yla
görüşmemiz şöyle geçti:
Ankara'yla NVashington ara-
sında geçen tatsrzhklar, son ola-
rak da Süleymaniye'de yaşanan
olayın ardından ÂBD-Türkiye
iKşküerinin iyiee bunahma gir-
diği şu sıralarda AB'nin Anka-
ra'ya yaklaşımı nasıl?
- Son gelişmeler Türkiye ve
AB'ye dünyada yeni bir denge
oluşturma şansı veriyor.
Verheugen'in Türkiye'nin Av-
rupa'ya ait obnadığı teranesini
tekrariadığı haberleri yine geldL
Bu durumda ne olacak?
- Bu son sefer ne dedığıni tam
olarak öğrenemedim, ama Ver-
heugen Türkiye'nın yüzüne, "Si-
n AB üyesi olarakgörmek istiyo-
ruz" diyen, arkasından da Tür-
kiye'nin hıçbır zaman tam üye
olamayacağını nsıldayan ülkelerin hükü-
metlerini her zaman sert bir dille eleştir-
miştir. Sizinle açık açık konuşuyorum.
AB'nin işleri, yeni, özellikle de çok bü-
yük bir yeni üye söz konusu olduğunda
daha karmaşık hale gelir. Türkiye çok bü-
yük bir ülke. Günün birinde AB üyesi olur-
sa, farklıhğına karşın. büyüklüğünden
ötürü, veto hakkına sahip olabilecektir ki,
öbür büyük üyeler bu haklanna hiç kim-
seyi ortak etmek istemezler.
• Türkiye'nin ABD'ye karşı çıkışının Avrupa'da genellikle
olumlu tepkiler aldığını söyleyen Svvoboda, reformlann
yaşama geçmesinin önemini vurgularken en iyimser
tahminle 10 yıllık süre veriyor.
- Türkiye tam üyelik için gereken re-
formlara görece geç başladı. Onlarca yıl
öncesinden gerçekleştirilmesi istenen
reformlannı ancak iki-üç yıl önce yapa-
bıldi. Türkiye, 1990'lann başında, öbür
ülkelerle birlikte bu işe hazu" olduğunu
bildirmeliydı. O zaman nasıl bir yanıt ahr-
dı bilemiyorum, ama görevıni tamam-
lamış bir Türkiye'yi geri çe\irmek zor
olurdu. Sonbirkaç yıldırhükümetlerre-
formlara hız verdiler. Türkiye'nin tam
üyelik zamanı geldiğinde polikitacılann
kamuoylaruu bunun için ikna etmelen
gerektiğine ınanıyorum. Çünkü A\Tupa
kamuoyu, sadece Türkiye değil, her ül-
ke bağlamında genişlemeye itiraz ediyor.
orisine tümüyle prim verir nitelikte bir
>aklaşım içine giri>or.«
- Yok. bunu abartmayın. Giscard'a olan
tepki Avrupa içinde tamamıyla olum-
suzdu. Aslmda gayet düzgün bir anaya-
sa taslağı hazırladı, ama kullandığı o ifa-
deler gerçekten tümüyle saçmaydı. Biz-
ler Türkiye'nin Müslüman kültürünü
çoktan içimize sindirdik. Ama ABD'yle
olan stratejik ittifakına çok sert tepkiler
duyuyorduk. Şimdi durum değişti.
Türkhe'nin ABD'yle iUşkUerinin bo-
zulması A\Tupa'run işine mi yamor?
- Tabii ki Türkiye'nin ABD'ye karşı
olmasmı istemeyiz. Ama Türkiye
ABD'nin bir takım yaklaşımlanna karşı
'Egemenükten ödün vereceksiniz'
Türkîye reformlara gec başladı'
Yiınanistan kec kere Türkiye akyhine
veto hakkuıı kullannuştL..
- Evet, Yunanistan veto hakkını kullan-
maktan kaçınmayan tek küçük ülkeydi.
Öbür küçük üyeler o kadar yürekli değil.
Türkrye'nin ABD'yle bu sorunlu dö-
neminde AB Türkiye'yi kol mesafesin-
de tutmava devam mı edecek?
Avrupa Federasyonu projesinin şansı nedir?
- Bu konuda önemli yol aldık. Ama bu
Türkiye'nin işini güçleştirecek. Çünkü
Türkiye'de siyasetçilerin, AB'nin sadece
Avrupa olmadığını, bütünüyle bir siyasi proje
olduğunun ayırdına vardıklanndan
kuşkuluyum. Ülkenizin egemenliğinin bir
kısmından ödün vermeniz gerekecek.Türkiye
bir bakıma ciddi milliyetçi bir ülke.
Fransa ve Almanya kendi miDiyetçiniderini
Inanın. Neredeyse her hafta AB içinde
Türkiye"yle ilgili bir tartışma açılıyor.
TürkKe'nin ABD'yle girdiği buna-
lımlı dönem samyorum gündemin baş
köşesine oturdu» Peki, AB'nin \ine An-
kara'nm kendine başka alternatifler
aramasına yol açma aküsızhğını göste-
receğiıü düşünüvor musunuz?
- Pozisyonumuzu açıkça ortaya ko-
yalım. Alternatifler Avrupa ve ABD
olabilir. Başka, hiçbir şey asla olamaz.
Size de Verheugen konusunda katılıyo-
rum. Yanlış zamanda, yanlış biçimde
ifade edilmiş sözlerdi onlar. Çünkü,
şimdi, Türkiye'yi kaybetmek değil,
AB'yle Türkiye arasındaki bağlan sağ-
lamlaştırmanın tam sırasıdır.
Avrupa federal anayasasını yapmak-
la yükümlü kişi olan Valery Giscard
d'Estaing de Türkije'nin AvTupa'ya ait
olmadığını söylüyor. Neredeyse Sam
Huntigton'm mederuyetkrçaöşması te-
Tûrkiye'yle paylaşmamak istemiyorbr nu?_
- Onu bihniyorum, ama Almanya'nın eski
Başbakanı Helmut KohL bir demecinde
Türkiye'yi öve öve bitırememişti.
O arük bizim mün kayınpederimiz_.
- Belki o olumluluğu mılli kayınpederiniz
oluşundan kaynaklanmıştır. Yakın bir
dostunuz da ttalya'nm Başbakanı. Ama şunu
belirtmek istiyorum. AB içindeki
dostlannızm bir kısmı hiç de ciddi değil.
çıktı. Bu da Avrupa içinde çok olumlu tep-
kiler aldı. Dün Ankara'da yaptığımız gö-
rüşmelerde, "Lütfen yeni yasalan bir an
önce yüriûiüğe koyup uygulamaya geçin"
dedik. AB için yasalardan çok bunlann
hayata geçirilmesi önemli. Önümüzde sa-
dece bir yılımız var. Vakit daralıyor.
TSicnin yaMaşımı olumsuz değil
Türkiye'nin son birkaç yılda önemli
bir yol aldığını kabul etmiyor musunuz?
- Tabıi kı kabul edıyoruz. Üstelık An-
kara'da liderlikkonumundakikişiler "Bu
reformlan sadece AB üyeliği için değil,
aynı zamanda kendimiz için yapıyoruz,"
diyorlar. Bu tnemnunluk verici.
Türk Silahb Kuvvetleri'nin yaklaşım-
lannı nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Gelişmelen yaknıdan izliyorlar ve
AB'ye yaklaşımlan kesinlikle olumsuz
değil. Bazı yönden çekimserken, bazı
yönden daha yakınlaşma eğılimindeler.
Başbakanla görüşmede, askeriyeyle de
bir ortak zemine varmaya çahştıklan iz-
leniminı edindım. Başbakan diyor kı,
"Son tahlikie karan \erecek olan siyasi
iradedn*.1
" Bana göre durum iyiye git-
mekte. Bizim argümarumız şu: Askeri-
yenin din ve devlet işlennı bırbirinden ay-
n tutmak istemesini çok iyi anhyoruz.
Ama artık bunlan sivil kurumlann ba-
şarması gerekir. Türkiye"de sivil ve as-
keri otorite arasmda yeni bir denge oluş-
tu. Bu da son derece memnunluk verici.
Kemallzmln olumlu etJdleri var
Avnıpa hep Türldye'yi ev ödevini yap-
mamakla eieştirir. Acaba Avrapa Türki-
ye'yie ilgili ev ödevini hakkıyla yaprvor
mu? Geçenlerde Türkiye rapor taslağın-
da Kemaüst ilkdcrin Türkrve'nin demok-
ratikleşmesinin önünü kestiği gibi bir ifa-
de yer aldı. Avrupa Türkiye'nin gerçek-
leriru, Kemalist Ukelere dokun-
mayaçahşmanmne kadarduşur-
h bir konu olduğunu bilse bu ifa-
deyi kullandınr mıydı?
- O rapor değil, rapor tasla-
ğıydı.
Avrupa'nm mentafitesiniyan-
sıtma bakmundan iyi bir ör-
nek değil miydi?
- Kemalizmın Türkiye için
ne kadar duyarlı olduğunu he-
pimiz bıliyoruz. Anladığım ka-
danyla şimdi hükümet partısi
Kemalizmin günlük yaşamda
algılanış biçimini değiştırmeyi
hedefliyor. Taslakta o ifadeleri
görünce hemen bunlann değiş-
tirilmesi gerektiğini söyleyerek
ilgili kişilen uyardım. Ben, Tür-
kiye üzerinde Kemalizmin
olumlu etkilerini görüyorum.
Belki, eleştirilen bazı ilkeler
günlük yaşama daha uyumlu
hale getirilebilir. AvTupalılann
Türkiye'nin gerçeklerini bilme-
dikleri rıkrinize de katıhyorum.
Türkiye gerçekten önemli bir
değişim içinde. Komşularıyla
olan ilişkilerine bakmak gere-
kir. Irak savaşından sonra ora-
daki Kürtler ve Kuzey Irak'ta-
ki özerk yönetimle ilişkileri na-
sıl olacak? Irak'ın kendi yeni bir
denge bulursa ve Türkiye bu
yeni duruma önemli ölçüde ayak
uydurursa ve Kıbns sorunu da
sonunda çözülürse Türkiye ye-
ni bir konuma sahip olacaktrr.
Zaten şu anda da yeni bir konum
içindedir. Bize düşen Türki-
ye'yi yüreklendirmek, desteklemektir.
Tmidye'vie yakm gelecekte itişkiler-
den neler bekliyorsunuz?
- Türkiye, 7. paket konusunda karar
alırsa ve çıkan yasalan. alınan kararla-
n ciddi biçimde hayata geçirirse 2004'ün
sonunda müzakerelerin başlaması sin-
yalini verebiliriz.
Ya tarih verilmesi?
- Ancak müzakerelerin başlamasına ye-
şil ışık yakılabilir. Hiçbir ülkeye tarih ve-
rilemez. Müzakereler beş ya da on yıl
sürebilir. Müzakerelerin başlamasıyla
Türkiye'deki reformlann uygulanması
da hız kazanırsa ihşkinin hızı artar. Tür-
kiye ciddiyetle ev ödevini yenne geti-
rirse açık sinyal verme nrsatını kaçırma-
mamız gerektiğini düşünüyorum. Tür-
kiye bugün ev ödevini yerine getiriyor.
Ankara'da alman kararlann Istanbul,
Diyarbakır, Konya, Trabzon'da nasıl uy-
guîandığuıı iyi izlemek gerekir.
DİKİLİ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GA\T«MENKULÜN
AÇIK ARTTIRMA İLANI
DosyaNo: 2001 243 Tal.
Gaynmenkulün tapu kaydı, cinsi, evsafı ve kıymeti
1. taşınmaz:
Tapu kaydı: Dikıli Salimbey Mah. Ş. Sarru Akbulut Cad. 177 ada. 29 parselde, 363 m2'lik arsada 100/2400 arsa
paylı B blok 1. kat 1 no'lu mesken saat 10.00-10 05 arasında.
Özellikleri: 23.50 m2'lik salon, 7.90 m2 lik balkon, 10.25 m2'lık mutfak. 7 35 m2'lık hol. 1 30 m2'lik WC, 9.10
m2'lik oda. 1.35 m2'lik depo, 5.30 m2'lik banyo, 8.20 m2'lık oda, 2.20 m2'lik balkon mevcut olup toplam kullanım
alanı 76.45 m2'dir. Muhammen değer: Bilırkışılerce 55.000.000 000.- TL (Ellı beş milyar lıra) değer takdir edilmiş
olup, bu mıktar üzennden açık ihale ile satılacaktır.
2. Taşınmaz: Tapu kaydı: Aynı ada. aynı parselde aynı blok üzennde 1002400 arsa paylı 4. kat 7 no'lu mesken saat
10.10-10.15 arasında. Özellikleri: 23.50 m2'lık salon^ 7.90 m2'lik balkon. 10 25 m2'lik mutfak, 7 35 m2'lık hol, 1.30
m2'lik WC, 9.10 m2'hk oda, 1.35 m2iik depo, 5 30 m2iık banyo, 8.20 m2'lik oda, 2.20 m2'lik balkon mevcut olup
toplam kullanım alanı 76.45 m2'dir. Muhammen değer: Bilirkısıleree 45.000.000.000- TL (Kırk beş milyar lira) de-
ğer takdir edilmiş olup, bu miktar üzennden açık ıhale ile satılacaktır.
3. Taşınmaz: Tapu kaydı: Aynı ada aynı parselde aynı blok üzennde 100 2400 arsa paylı zemin kat 9 no'lu dükkân
saat 10 20-10.25 arasında. Özellikleri: Dükkân 5 katlı bınanın zemin katında olup, 4.90x3.40+6 95x3.75 ebatlannda
42.70 m2'dir. Ana cadde üzennde ve şehır merkezındedır. Denize çok yakın mesafededır.
Muhammen değer: Bilirkişilerce 70.000.000 000 - TL (Yetmiş milyar lıra) değer takdir edilmiş olup. bu mıktar
üzennden açık ihale ile satılacaktır. lmar durumu Imar yazısında 5 katlı betonarme bına bulunduğu. meskenlere
07.01.1993. dükkâna 22.07.1992'de yapı kullanma izni verildiği bildirildi.
Satış şartlan:
1- Taşınmazlann birinci satışı 08.09 2003 günü belırtılen saatlerde Dıkili Salimbey Mah. Adnan Menderes Cad
eski belediye binası altında açık arttırma yoluyla yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edılen değerinin yüzde 75'ini ve
rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masratlannı geçmesi şartı ile en çok arttırana ıhale olunur.
Böyle bır bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kahnak şartı ile 18.09.2003 günü aynı yer ve saatte
ikincı açık arttınnaya çıkanlacaktır. Ikinci arttınnada ıse rüçhanlı alacaklılar \arsa alacaklan mecmuunu ve tahmin
edılen değenn yüzde 40'ını ve satış masraflanm geçmesi şartı ile en çok arttırana ihale olunur. 2- Arthrmaya ıştirak
edeceklerin. tahmin edilen değerinin yüzde 20'si nıspetınde pe>' akçesi veya bu mıktar kadar mılli bir bankanın temi-
nat mektubunu veraıeleri lazımdır. Satış, peşin para iledır. Alıcı istedigınde 20 günü geçmemek üzere mehıl venlebi-
lir. KDV tellaliye resmi, ihale karar damga vergisı, tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Birikmiş vergıler satış bede-
linden ödenır. 3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin ve intifa hakkı sahiplerinin bu gayrimenkul üzerindekı
haklannı hususiyle faiz ve masrafa daır olan ıddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde dairemıze bildirme-
leri lazmıdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabıt otmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli he-
men veya verilen mühlet içinde ödenmezse 1İK 130 maddesi gereğınce ihale feshedılir. Iki ihale arasındaki farktan
ve temerriit faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kaknadan kendilerınden tahsıl edilecek-
tir. 5- Gazetede yayımlanan satış ılanının adına teblıgat çıkartılıp da bila tebliğ ıade edılenlerle tapu kaydmda adresi
olmayanlara llK'nin 127. maddesi gereğince tebliğ yenne sayılacağı ilan ve tebliğ olunur. 6- Şartname, ilan tanhin-
den ıtibaren herkesin görebılmesi ıçın Dikıli lcra Müdürluğü'nde açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya
bır örneğı gönderilecektir. 7- Satışa ıştirak edenlerin şartnameyı görmüş ve ıçeriğinı kabul etmiş sayılacaklan. baş-
kaca bilgı almak isteyenlerin 2001'243 Tal. sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaîan ilan olunur.
10 07 2003 Basın. 34151
BAKIRKÖY ASLİYE 6. HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
2003/279
Davacı Hatice Akyüz vekili tarafîndan mahke-
memizde açılan gaiplik davasında;
Malatya ili, Arapgir ilçesi, Osmanpaşa, cilt no:
13. hane no: 100'de nüfusa kayıtlı bulunan. Sela-
hattin ve Hatice'den olma, Kemaliye 10.3.1968
doğumlu olup, Kınalı Caddesi 6/15 Güngören ad-
resinde mukim Hakan Akyüz'ün gaipliği talep
edildiğinden; Adı geçeni bilen görenlerin hayat ve
mevatmdan bilgileri olanlann mahkememizin
2003/279 Esas sayılı dava dosyasına ilan tarihin-
den itibaren 6 ay içinde bildirmeleri. aksi takdirde
adı geçenin MK'nin 35. maddesi gereğince gaipli-
ğine karar verileceği ilan olunur. 4.7.2003
Basın: 33836
DERSHANEYE
TÜRKÇE ve COĞRAFYA
öğretmenleri
(0 212)521 22 10
Cumhuriyet Mahallesı'nde
SATILIK KONUT
Kabası bitmiş Tip 04 (iki katlı - iki konut)
Maliyeti 60 milyar TL. olup
ihtiyaçtan 40 milyar TL.'sına satılıktu-.
0 532 331 4887
SSK sağlık karnemi kaybettım Hükümsüzdür.
HAYDAR ÇELİK