25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
> HAZİRAN 20KS PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ PETROL SAVAŞLARI TURHAN SELÇUK ZAHARÛt-, 6-uHÜM Hıi^İHDE DüK- Hükümetlerin talep projeksiyonunu göz ardı ederek yaptıklan alım anlaşmalan büyük sıkıntı yaratacak DoğalgazpolitikasıçöktüAYKUTKUÇUKKAYA 1987yılındaT\ırgutÖzalhükümetıile başlayan ve "Asnn Proje"lerinden biri ola- rak gösterilen "Mavi Akım Projesi" ile devam eden Türkiye'nin doğalgaz poli- tikası "alann" veriyor. Halen 5 ilde kul- lanılan doğalgaz için gerekli yatınmlar AKP hükümeti döneminde 57 ile götü- rülemezse arz fazlası ortaya çıkacak ve hükümetlerin izlediği yanlış politikalar önümüzdeki yıllarda Ankara'yı ulusla- rarası anlaşmalar çerçevesinde büyük sı- kıntıya sokacak. Doğalgaz anlaşmalan- na konulan "ticari sır" maddesıyle alınan doğalgazın metreküp fiyatı Enerji Ba- kanı tarafından bile açıklanamazken; yi- ne AKP'li bakanın kendi deyimiyle "qio- tek aJüna alman" Türkiye'nin "çöken doğalgaz poütikasının" satırbaşlan kısa- ca şöyle: • fürkiye, enerji kaynaklannın çeşit- lendırilmesi için 14 Şubat 1986'da eski SovyetlerBirliği ile imzaladığı anlaşma- nın ardından 1987 yılında doğalgaz kul- lanmaya başladı. Doğalgaz konusunda Türkiye'nin en büyük kaynağı yine Rus- ya. Bu ülkeyle yapılan iki ayn anlaşma ile Türkiye halen Moskova'dan 14 mil- yar metreküp doğalgaz alıyor. Mavi Akım'la -para pürüzü giderildıği zaman- bu rakam 5 yıl içüıde "30 milyar metre- küpe" çıkacak. Ankara'nın eli kohı bağjı • Işte bu noktada Ankara'nın karşısı- na değişik hükümetler zamanında yapı- lan uluslararası baglayıcı niteliğindeki gaz alım anlaşmalan çıkıyor. Yaklaşık 20-30 yıllık bir süreçte ne AKP hüküme- tinin ne de gelecek hükümetlerin Türki- ye'nin doğalgaz politikasında revizyon yapma şansı yok denecek kadar az. • Revizyon yapma şansı az olan Tür- kiye'yi 2005 yılından itibaren "al ya da öde" (take or pay) riski bekliyor. Türki- ye'nin yalnızca Rusya ile değil Cezayir, Nijerya ve Iran'la da doğalgaz anlaşma- lan bulunuyor. Başta Enerji ve Tabü Kay- naklar Bakanlığı ile Boru Hatlan ile Pet- rol Taşımacıhğı AŞ (BOTAŞ) her ne ka- dar "al ya da öde" riskini göz ardı etse de Türkiye, îran ile yaptığı gaz alım an- laşması gereği doğalgazı zamanında ala- mayınca tazminat gündeme geldi. Taz- minat ödemek istemeyen Türkiye, 2002 yılının Ocak ayında iki ülke gaz şirketi yetkilileri arasında vanlan mutabakat ile 22 yıllık gaz alım anlaşmasını 25 yıla çı- karmak zorunda kaldı. Ankara, bu şartlarda anlaşmalarda yer alan "al ya da öde" maddesinı kısmen de olsa uygulamış oldu. Yatınmlar 2005'e yetişmek zorunda • Daha büyük bir risk ise "2005" yılı- nı gösteriyor. Çünkü Türkiye'nin üıtiyaç fazlası doğalgazı tüketebilrnek için iletim hatlannın bir an önce tamamlaması ge- rekiyor. Eğer AKP hükümeti 2005 yılı- na kadar 57 şehire doğalgaz götüremez- se "Mavi Akun" gazı elde kalacak; Tür- kiye 2005 yıhyla birlikte yatırımlan ye- tiştiremezse büyük miktarda "al ya da öde" riski ile karşı karşıya kalacak. Arz artışı talebe göre fazla • Enerji kaynaklannın çeşitlendiril- mesi amacıyla 1987 yılında doğalgaz kullanmaya başlayan Türkiye'nin do- ğalgaz tüketimi yaklaşık yılda 16 mil- yar metreküpe ulaştı. BOTAŞ'ın talep projeksiyonlanna göre söz konusu tü- ketim "2010'da 55,2020'de de 82 mU- yar" metreküpe ulaşacak. Doğalgaz arzındaki fazlahk sonınu büyüyerek sürerken BOTAŞ, 2003-2005 dönemı- ne ilişkin talep projeksiyonlannı da düşürdü. Buna göre, 2003 yılındakı doğalgaz talebi, 31.6 milyar metreküp- ten 27 milyar metreküpe indirildi. Ancak, yapılan bu son revizyonun da yeterli olmayabileceği, projeksiyonlann •Enerji kaynaklannı çeşitlendirmek için gündeme gelen doğalgaz alımı Türkiye enerji sektörünü ipotek altına aldı. Halen 5 ilde kullanılan doğalgaz için gerekli yatınmlar AKP hükümeti döneminde 57 ile götürülemezse arz fazlası ortaya çıkacak ve Türkiye kullanmadığı doğalgazın faturasını da ödemek zorunda kalacak. Türkiye'nin doğalgaz alım anlaşmalan ve süreleri ULKE Anlaşma Tarihi Miktan/Mityar metreküp Sûre/Yıl Durum Rusya Fed.(Batj) 14Şubat1986 25 Devrede Rusya Fed.(Bati)' 18Şubat1998 Cezayir (ING) 14Nisan1988 Devrede Devrede Devrede Devrede Denemede 2005 2005 Siyasfler tarafindan "Asnn Projesi" olarak gösteriBp her aşanıasında gösterişü törenler düzenienen "Mavi Akun Projesi" doğalgaza bagımlı enerji politikalannın da kaderini beiirleyecek, Türkiye, gerekli attyapı çanşmalannı tamamlamazsa, bu hattan geçen gazı ya navaya bırakacakyada almadığı gazın parasını ödevecek. ' 1 milyar 300 milyon ton' civanndaki taşkömürü rezervi ilgisizlik nedeniyle atıl YerK enerji yeraltmda bekfiyorYolsuzluk iddialannm odağına "Be- yaz Enerji" Operasyonu'yla birlikte oturan "yüzyüın projesi" Mavi Akım'ın Türkiye'yi Rusya'ya ba- ğımlı kılacağı rakarnlarla ortaya çı- karken yine Türkiye'de sadece Zon- guldak'ta bulunan "koklaşabüir taş- kömürü'', başta demir-çelik sektörü olmak üzere enerji ve diğer sanayi için "stratejikbir üriin" olarak hükümet- lerin atacağı adımlan bekliyor. ÖzaJ dönemiyle birlikte izlenen politikalar ve 1990'lıyıllarla birlik- te işçi sayısının sistemli bir şekilde azalması, bölgede taşkömürü ureti- mini azalttı. 1980'li yıllarda 45 bin işçisiyle taşkömürü çıkaran Türkiye Taşkömürleri Kurumu'nda (TTK) bugün toplam 14 bin işçi çalışıyor. AKP hükümetinin Mavi Akım'la gelecek gaz için Rusya ile para pa- zarlığı sürdürdüğü bir dönemde AKP lideri, Başbakan RecepTayyipErdo- ğan'ın, "TTK'nin yılda 350 triryon Bra devlet tarafindan desteklendiği- ni ve bu dununun devam edemeye- ceğHÜ" açıklaması hükümetin poli- tikasını da belli etti. TTK'nin zarar ettiği gerekçesiyle özelleştirmeyi dü- şündüğü kurumlardan biri olarak TTK'yi düşünürken havzadaki "1 milyar 300 milyon ton" civanndaki stratejik özelliği olan taşkömürü Türk ekonomisine kazandınlmayı bekli- yor. TTK'nin, bu yılın 3 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre üretimde 93 bin 48 ton azalma oldu. Kuruma bağ- h maden ocaklanndan2001 'de 2 mil- yon 356 bin 865 tona karşın, geçen yıl 116 bin 225 ton düşüşle 2 milyon 240 bin 640 ton üretim gerçekleşti- rüdi. 2002 yüının ilk 3 ayında 565 bin 324 ton olan üretim, bu yılın aynı dö- neminde 93 bin 48 ton azalmayla 472 bin 276 ton üretim yapıldı. Türk-lş Teşkilatlandırma Sekrete- 1 İŞÇİ SAYILARI 1 YIL 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 NOT TTK den V bın!B8ola Satılabilir Üretim (Ton) 2.761.707 2.830.488 2.790.650 2.838.353 2.248.170 2.422.984 2.305.483 2.121.850 1.946.673 2.256.768 2.356.865 2.240.640 Yeraltı 17769 17632 16257 13040 13565 12889 12028 11690 10922 13927 12963 12327 bu yılın 3 ayında 482 ışçı emekli oldu. Kunımda halen rsk toplam U bin 776 /şçı çalışıyor Yerüstü 12423 12777 10290 8926 7698 7232 6106 5575 5442 4786 4449 3383 /erüstûnde 3 bin 588 TOPLAM 30192 30409 26547 21966 21263 20121 18134 17265 16364 18713 17412 16210 yeraltmda ıse n ve Genel Maden-îşçileri Sendika- sı Genel Başkanı Çetin Altun, Tür- kiye'nin, yılda "lOmüyontonkömü- re" ihtiyacı bulunduğunu bildirdi. " Yeraltı kaynaklarımıza sahip çık- mahyız" diyen Altun, izlenen poli- tikalardaki yanlışlığı ise şöyle dile ge- tirdi: "Çevremizile2denur-çefikfab- rikası2 milvtmtonun üzerinde kömür hhal ediyor. Ovsa bizden 200-300 bin tonun üzerinde kömür aüyorlar. Bugün Türkhe, tükettiği kömürün dörtte üçünü dışandan alıyor. Bu durum ülke adına büyük duyarsız- hktn;'' TBMM KİT Komisyonu üyesi ve CHP Zonguldak Milletvekili Ha- run Akm da TTK'nin özelleştirilmek istenmesine tepki gösterdi. Erdo- ğan'ın kurumun elden çıkanlacağı- nı resmi olmasa da ifade ettiği gö- rüşünü bildiren Akm, "Acfflen flde- ki gereklikuruluşiaıiadrvalognalm- de bulunuhıp saüş düşüncesinden vazgeçilmesi gerekmekte. Kurumun üzerine o> nanan oyunların benzeri Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalan TAŞ'dede (£RD£MtR)oynaıımak- tadu-" diye konuştu. yeniden düşürülmesınin gerekebıle- ceğı belirtıliyor. BOTAŞ. 2004 ve 2005 yıllanna ilişkin projeksiyonlannda da değişiklik yaptı. Böylece, ocak ayın- da 37.6 milyar metreküp olarak tah- min edılen 2004 gaz talebi tahmini 30.8 milyar metreküpe düşürülürken, 2005 tahmini de 43.9 milyar metreküp- ten 32.2 milyar metreküpe indirildi. • Türkiye'de halen "İstanbuLAnka- ra, Bursa,Eskişehir" ve "Kocaeü" ol- mak üzere 5 il ile 7 adet elektrik sant- rah, 39 otoprodüktörtesisi, 2 gübre fab- rikası, 176 sanayi kuruluşu ve 4 orga- nize sanayi bölgesinde doğalgaz kul- lanıhyor. 2004 yıh sonuna kadar toplam 57 il, daha sonra da toplam 66 il ve ardın- dan tüm Türkiye'nin doğalgaza ka- \Tisrurulmasi hedefleniyor. Mevcut doğalgaz iletun hatlan, ya- pımı devam eden ve planlanan hatla- nn tamamlanmasıyla doğalgaza ka- \iisacak ıller şunlar: • Kırklareli, Tekirdağ, Edirne, Kü- tahya, Bilecik, Uşak, Düzce, Bolu, Sa- karya, Karabük, Zonguldak, Bartın, Çanakkale, Ağn, Iğdır, Van, Erzurum, Erzincan, Sıvas, Yozgat, Kayseri, Kır- şehir, Tokat, Niğde, Aksaray, Nevşe- hir, Konya, Karaman, Samsun, Ço- rum, Kırikkale, Amasya, Çankın, Ba- lıkesir, Manisa, Izmir, Malatya, Kah- ramanmaraş, Gaziantep, Hatay, Ada- na, İçel, Osmaniye, Elazığ, Adıya- man, Burdur, Antalya, Muğla, Ispar- ta, Denizli, Aydın, Afyon, Bayburt, Gümüşhane, Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Artvin, Ardahan ve Kars. 2003'te yapımına başlanacak do- ğalgaz iletim hatlan ve uzunluklan ise şunlar: • Sıvas-Malatya 167 kilometre. • Malatya-Gaziantep 182 kilomet- re. • Gaziantep-Mersin 215 kilometre. • Konya-Isparta 217 kilometre. • Isparta-Nazilli 203 kilometre. • Nazılli-İzmir 198 kilometre. Yapımı planlanan doğalgaz iletim hatlan ve hattınkapsamındaki iller ise şöyle: • Doğu Karadeniz Doğalgaz ile- tim Hattı; Bayburt, Gümüşhane, Trab- zon, Rize, Giresun, Ordu. • Gürcistan-Erzurum Doğalgaz He- tim Hattı; Artvin. Ardahan, Kars. Mevcut hatlara planlananlann da ek- lenmesiyle Türkiye'nin doğalgaz ile- tim hatlannın uzunluğunun yaklaşık 5 bin kilometreye çıkacağı tahmin edi- lirken, bu rakam 10 bin 922 kilomet- relik toplam demiryolu ağının yakla- şık yansına yaklaşacak. GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Çevremize Bakınca Dünya Çevre Günü'nde Türkiye'de çevreye şöy- le bir bakıvermek, medeni dünyadan ne kadar uzak olduğumuzun ayırdına varmaya yetiyor. Bugüne kadar yapılanlar yetmiyormuş gibi ka- lan doğal varlıklanmızı da yok etmek ve yağma- lamak için yeni yöntemler oluştunmaya kalkışan po- litikacılanmız çevremizde neredeyse fink atıyor. Hem de anayasada "Herkes, sağlıklı ve denge- li bir çevrede yaşama hakına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kiıienmesini önlemek devletin ve vatan- daşların ödevidir" denilmesine karşın. Dünya Çevre Günü'nün belirlenmesi, acımasız kapitalizmin aşın kâr hırsıyla doğal varlıklara ver- diği zaran engellemek amacıyla 1972 yılında ger- çekleştirilmişti. 31 yıl sonra ülkemizde, Adalet ve Kalkınma Par- tisi (AKP) iktidan "aşıngelirhırsıyla"ormanlan, SİT alanlannı ve tanm arazilerini pazarlamanın yasal yollannı açmaya çalışıyor. Sanınm ki Çevre Bakanlığı'nın bağımsız bir ba- kanlık olmaktan çıkanlmasının altında da bu dü- şünce yatıyor. Çevre Mühendisleri Odası'nın dün yaptığı açık- lamada yer alan görüşler, 5 Haziran'ın Türkiye açı- sından anlam ve önemini özetliyor: "AKP hükümetinin, Dünya Bankası ve Ulusla- rarası Para Fonu programlan doğrultusunda gün- deme aldığı yeniden yapılanma ve reform çalış- malan kapsamında ormanlanmız, kıyılanmız do- ğal ve kültürel vaıiıklanmız satılmak, yağmalan- mak siteniyor." • • • Ülkemizde devletin ciddiye almadığı internet kullanımını da etkileyen Cezayir depreminin yarat- tığı sıkıntı yeni yeni gündeme geliyor. Pek çok kişi, ilişkide olduğu kurumlar ya data- nıdıklan tarafindan gönderildiği bildirilen iletilerin ulaşmamasının zorluğunu yaşıyor. İnternet ve iletişim konusunun hem teorisi hem de pratiği alanında uzman olan kişiler yaşanan sorunlann çözümü için gerekli girişimlerin yürütül- mesindeki yavaşlıktan yakınıyorlar. Aralannda, Türk Telekom'un (TT) işi ağırdan al- masının nedenlerinden birinin de Kamu Ihale Ya- sası olduğunu ileri sürenler de var. Uluslararası ParaFonu'nun "yolsuzluklanönle- me" aracı olarak gördüğü ve dayattığı Kamu Iha- le Yasası'na göre bir ihalenin gerçekleştirilmesi için gerekli süre iki aya kadar çıkıyor. Sorun ne kadar önemli ve çözümü ne kadar acil olursa olsun yasa, halk deyimiyle "Nuh diyorama peygamber demiyor" tanımına uygun bir yakla- şımla "olmaz" diyor. Eski başıboş günlere dönülmesini isteyen yok ama, en azından doğal felaketlerin yol açtığı so- runlara kısa sürede çözüm bulmayı sağlayacak bir yönteme ihtiyaç var. • • • Medya dünyası ile çalışma dünyası önceki gün iki önemli üyesini yitirdi. Dergiciliğimize yeni bir an- layış getiren Ercan Anklı'yı üzücü birtrafik kaza- sında kaybettik. Sosyal siyaset ve iş hukukunun yetkin uzmanlanndan Prof. Dr. Nusret Ekin de ay- nı gün aramızdan aynldı. Anklı ve Ekin'i saygıyla anıyorum. oerinc@ cumhurtyet.com.tr. Kent altyapıları süreci uzatıyor Doğalgazı ülere götürmekyetmiyor Çok sayıda ile doğalgaz götürecek iletim hatlannın bir kısmı yatınm safhasında bir kısmı da ihalesinin 2 yıl geçmesine rağmen hâlâ başlanamadı. Bir yıl önce ihale edilen ve yaklaşık 24 ayda tamamlanacak söz konusu projelerle yılda 10 milyar metreküplük tüketim hedefleniyor. Rusya, Îran, Cezayir ve Nijerya'dan gelen doğalgaza 2005'te Türkmenistan gazı da ekleneceğinden, yukanda belirtildiği gibi 57 ile yapılması gereken yatınmlar 1-2 yıl içinde yapılmazsa arz fazlası oluşacak. • Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durum, AKP hükümetinin gündemindeki Kamu Ihale Yasası ve tüketimin düşmesi (bu yıl 23 milyar metreküp olarak öngörülen tüketim miktan 18 milyar metreküp düzeyinde gerçekleşeceği planlandı) ile iletim hatlannın yapılamaması nedeniyle yeni abonelere ulaşılamaması önümüzdeki yıllar için şimdiden alarm venneye başladı. Başlangıçta bu yıl 22 ıl, 2003 yılında 13 ilve 2004'te 19 il olmak üzere, bu dönemde toplam 57 ile doğalgaz götürülmesi planlanıyordu. Ancak 2002 yılında hizmete girmesi planlanan 22 ile doğalgaz götürülmesi, bu yıla sarktı. • Bu 22 il için ihaleler yapıldı ancak doğalgazın bu illere iletilmesi de yetmiyor. Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun bu illerin dağıtım işlerini ihale etmesi (bir kısmı ihale edildi) ihaleyi kazanan firmanın da bir an önce kent altyapısını, kullanıcılann bu gazı tüketecek gerekh düzeneği kurması gerekiyor. Çok iyimser bir tahminle gerekli yatınmlar birkaç yıllık süreçte yapılırsa Türkiye'yi "doğalgazta günler" bekliyor. Ancak iyimser tahminler gerçekleşmezse ki - yatınmlar ve ekonomik durum bunu gösteriyor- Türkiye'yi uluslararası anlaşmalar çerçevesinde milyar dolarlarla ifade edilen sıkıntılı bir dönem bekliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear