25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 HAZİRAN 2003 PERŞEMBE 18 SPOR spor(a cumhuriyet.com.tr Turuncu-Yeşilliler,yumruklann konuştuğu maçta Efes Pilsen'i 80-72 yenerek seriyi 3-2'ye taşıdı Ülkerspor yanşı bırakmadıLTker: 80 - Efes Pilsen: 72 SALIGS: Ahmet Cönıert HAKEMLER: Falıh Sövlemezoğlu (6). Tolga Şahirt (6) ÛLKERıBooker (7')23. Serkan O)ll. Haluk (5)8. Praskerı- cius (5)11, Blair (5) T. Zaza (3)5, Kerem (6)8, Tutlcu (4)3. Gol- jo\ic (3)2. Harıın (3)2 EFES PİLSEN: Ende-r (4/8. Brown (6)16. Granger (6)21, Ka- ya (3)2, Kambala (7)18, Clark (3)2. Alper (3)2. Kerem (3). Ömer(3)3 Emer (3/ 1. PERİYOT: :#-/;?, İLK YARI:JS-Jö 3. PERİYOT: 52-48 DtSKALİFİYELER=Zürfl (14 49) (Clker), Kaya (14.49) (E- fes Pilsen) 5 F4ULLER: Kerem -C9.26) (Ülker) Ender (39.49) (Efes) GÖKSEL CAN Türkiye Basketbol Ligi play - off final serisinin olaylı geçen 3. maçında Ülker, Efes Pilsen'i 80-72 yenerek 7 maçlık seride durumu 3-2'ye getirdi. Serinin 4. maçı, cumar- tesi günü Abdi İpekçi S- por Salonu'nda yapıla- cak. Efes Pilsen. b u kar- şılaşmayı ka- zanırsa şampi- yonluğunu i- lan edecek. Yumruklar konuştu Karşılaşma- nın 15. daki- kasında Za- za'nın Kayaya yaptığı faul sonrası saha bir anda kanştı. Serinin diğer maçlannda da gerginlik çıkartan iki oyuncunun yumruklaşmasının ardın- dan diğer oyuncular da olayın içinde kendini bul- du. Kavganın büyiimesi nedeniyle pota altında büyük arbede yaşanır- ken, güvenJik güçleri ve iki takımın teknik heyeti kavgayı ayırmakta güç- liik çektı. Efes Pilsen ve Clkerli bazı baskeçilerin de yumnıklaşmas] dikkat çekti. Turuncu - Yeşilli bazı yandaşlar ise ellerindeki bayrak hor- tumlarını Efes Pilsen'lioyun- culara fırlatır- ken. Marcus BroYvıTın ar- kadaşı olduğu öğrenilen si- yahi bir kişi de sahaya at- layarak Clker'li oyuncu- lara saldırdı. Yaklaşık 13 dakıka sü- ren olaylar yatıştıktan sonra hakem Fatih Sövle- mezoğlu: Ülker'den Zaza Paculia ve Efes Pil- sen den de Kaya'yı dıs- kalifiye etti. Son maçta Efes'in sayı yükünü sırtlayan Clark dün suskundu. (MUSTAFA BOZKURT) TEKNİK / LEVENT YÜCELMAN Centilmenlik (!)Gittiğimiz bu karşılaşma, belki de şampiyonluk maçı olabilirdi. Ülker, final serisini 3-0 kaybetmek gibi kötü bir tabloyla karşılaş- mamak için hırslıydı; bunu da sahaya yansrtmak zorundaydı. Maç boyunca kınlma noktalannda ayakta kalmalan, galibiyetin yolunu açtı. Bir spor yazan için "Ben demiştlm" demek pek hoş bir şey değildir ama serinin ilk maçından beri Ülker'in dört numaralı po- zisyondaki handikabını giderebilecek oyuncunun Kerem olduğu- nu yazmıştık (Bkz. final serisi ilk iki yazısı). Praskevicius'un içeri- ye yardım edemediğini ve bu sebeple uzunlann Kambala'ya kar- şı erken faul problemine girdiğine değinmiştik. Dün Ülker antre- nörü. tercihini Kerem'den yana kullanarak doğru bir seçim yap- mış oldu. Gergin geçeceği ve agresif savunmalann ön plana çıka- cağı önceden belli olan maçta Zaza'yla Kaya'nın (haklı olarak) dis- kalifiye edildikleri dakikaya kadar da Efes'in pota altından üstün- lük sağlamasını önlediler. Yani bu seride ilk kez pota altını iyi ka- pamayı başardılar. Bizce Praskevicius ile rakibe eşleşme proble- mi çıkarmakta ısrar etmek yerine oyunda kaldığı sürece içeride sa- vaşan Kerem tercihi, dış adamlann da içeriye yardımıyla tam bir takım savunması oluşturmalannı sağladı. Bu dafast break'leri ge- tirdi. İlk yandaki farkın 13-14 şayıya çıkmasmın nedeni de buydu. 2. periyotta 6.5 dakikada Ülker 10 hücumdan 13 sayı çıkanr- ken, Efes'in 12 hücumdan 4 sayı bulmasının sebebi, pota altı hâ- kimiyetinin Efes lehine gelişmemiş olmasından kaynaklandı. Biz- ce ilk yanda Ülker'in yanlışlanndan birisi Kaya oyundan atılıp Kambala üç faullü dunca, Enver gibi tecrübesiz (bu yıl şans da bulamamış) bir oyuncuyla oynamaya başlayan rakipleri karşısın- da Blair'i akıllanna getirmemeleriydi. Efes'in pota altı direnci düş- müşken rakibin tutabileceği Praskevicius'u oyuna alarak içeriden oynamayı reddettiler ve örnek bir centilmenlik (!) sergilediler. 2. yanda Efes'in hatası ise Ira Clark'ı hiç düşünmemiş olma- lanydı. Sakatlanan Blair, diskalifiye olan Zaza ve 5 faul alan Ke- rem'den yoksun kalan Ülker'e karşı Kambala'yı (Praskevicius'un savunmasındaki) pota altında iyi kullanmalan çok olumlu olsa da ıkinci maçı kazandıran Clark'ın dört numaralı pozisyonda oyna- tılması durumunda Ülker'in buna karşı koyacak direnci olmaya- bilirdi. Ancak tek birfaulü bile olmayan Clark, ilk yandaki 5 daki- ka dışında 2. yanda hiç oyuna alınmadı. Belki o da Ülker'in ilk ya- nda pivot pozisyonunu kullanmayarak gösterdiği centilmenliğe karşı yapılmış bir jestti. Ikinci yanda tüm hücum setlerini Gran- ger ve Brown üzerine kurup pota altında direnç azalınca, Kam- bafa'dan faydalanarak doğru bir hücum ştratejisi seçen Efes'in savunmada hatalar yaptığını da söyleyebiliriz. Uzunlannı kaybedince kendi şutlanna inanan Ülker'in agresif savunmayı aşmak için seri top çevirip sıkça içeri drive ederek boş- luklar bulduğunu da belirtelim. özellikle Brown'u savunan Ser- kan'ın skora da katkı yapması, Efes önlem alana kadar Book- er'ın sorumluluk alması, Ülker'in galibiyetinde rol oynadı. Savun- maya yeterince yoğunlaşamayan Efes'in geçen maçta 36 sayı çıkardığı dört numaralı pozisyonda bu kez 4 sayıda kalması, üzerinde durulması gereken bir aynntıydı... Şike iddialan Meclis'te İZMİR (Cumhuıiyet Ege Bürosu) - Türkiye Süper Ligi son hafta maçlany- la ilgili "şike" ve teşvik primı söylen- tileri TBMM gündemine taşındı. CHP tzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlü olarak yanıtlaması istemiyle verdiği önergede. "Türk sporunu kirleten, şi- ke ve teş\ik primlerine karşL, daha et- kin tedbir alacak mısın.ız?" uiye sordu. Ersin, Erdoğan'a yanıtlaması için şu soruyu da soracak: "Altay'ın uğradığı haksızlığuı tespiti için tarafsız bir kurul oluşturup şike ve teşvik primi iddiala- nnı araşürmayı düşünüyor musunuz? Alman çalıştıncının şartlanna zorunlu olarak 'evet' dediler, imza yanna kaldı Daıuıı EBahçe'ji terlettiHİLMİ TÜRK4Y Fenerbahçe'nin her konuda anlaşma^a vardığı Christoph Daum. bugun Istanbul'ageliyor. Yakla^ık iki aydır antrenör arayışında olan ve son noktayı Alman teknik adamla koyan Fenerbahçe yönetimi Daum'a yann kulüp binasında görkemli bir törenle sözleşme imzalatacak. Almanya'da bulunan \önetim kurulu üveleri Hakan BilaJ KufJualp ve tlhan Ekşioğlu'nun. dün sabah teknik adam ile yaptıklan göriişmede, tüm pürüzİeri gıderdiği ve her konuda anlaşmaya vardığı bildirildi. Daum'un bugün yöneticılerle bırlikte saat 15.3O"da tstanbul'da olacağı ve yann da saat 11 OO'de Fenerbahçe Burnu'ndaki kuJüp binasında resmi sözleşme ımzalayacağı bildirildi. tki yönetici ile Daum arasında Almanya'da yapılan ikinci görüşme haylı hareketli geçti. Daum'un isminin yönetım taranndan açıklanmasının ardından Alman teknik direktör. "Bana hiçbir şey söylemediniz, nasıl böyle bir açıklama yaparsınız" diyerek tepki gösterdı. ,\rdından da kendısine Olimpiakos'un teklifte bulunduğunu söyleyerek fiyatını iki katına çıkardı. Zor durumda kalan yöneticiler başkana durumu bildirdiler. Başkanın "Tamam ne isti>x>rsa o olsun" demesinin ardından durum yeniden Daum'a bıldınldı \ e böylece durum yeniden tatlıya bağlanmış oldu. F.Bahçe ile yann sözleşme imzalayacak olan Daum'un çalışacağı ekibi de belli oldu. Alman teknik adam San-Lacivertlilerde 2000-01 sezonunda Beşiktaş'ta çalıştığı kadroyla görev alacak. Yapılan açıklamada Daum'un yardımcılıklannı antrenör Roland Koch kaleci antrenörü Eike Immel ve teknik direktör asistanı olarak Murat Kuş olacak. Kadroda rehabilitasyon. teşhis ve bireysel oyuncu antrenörü Dr. Gunnar Gerisch'ın da yer aldığı belirtildi. Fenerbahçe yönetimi Daum'un imza töreninden sonra kalacak, gönderilecek ve alınacak futbolculan netleştirecek. Bu sezon 6 olacak ama Yabancı oyuncuya tırpan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Resmi Gazete'nin dünkü sayısuıda ya- yımlanan Futbol Federasyonu Profesyo- nel Futbol ve Transfer Talimatı'nm 26. maddesinde yapılan değişikliğe göre; 2004-2005 sezonunda kulüpler 6 yaban- cı oyuncuyla sözleşme yapabilecek ve bunlann tümünü de oynatabılecek. De- ğışıkliğe göre 2005-2006 sezonundan iti- baren de kulüpler 5 yabancıyla sözleşme imzalayabilecek. Bu arada yabancı ovıınculann rransfe- n nedeniyle Futbol Federasyonu Altya- pı Fonu'na ödenecek miktarlar da yeni- den belirlendi ve bu ücretler her kademe- de 5'er milyar lira artınldı; yabancı uy- ruklu kalecilenn transferinı güçleştırmek için de bu sezondan itibaren lculüplenn yabancı kaleci transfer etmeleri duru- munda altyapı fonuna 100 milyar lira ödemeleri kararlaştırdı. Orhan Ak ve Ömer G.Saray hıdı başladı NE\'ZAT DtNDAR Galatasaray. yerli trans- fere hızlı başlayarak Koca- elısporlu Orhan Ak ve Di- yarbakırsporlu Ömer'le anlaşmaya vardı. Her iki futbolcuyla da 3 artı 2 yıl- lık sözleşme yapıldığı açıklandı. Florva Metin Oktya Tesisleri'nde Fa- tih Terim ve Galatasara> lı yönetıcılerle görüşen Orhan Ak San - Kırmızılı for- mayı giyeceğı için çok mutlu olduğunu söyledi Diyarbakırsporlu Ömer de sa- \Tinmada görev yapıyor. Fransa'nın Ly- on takımında forma giyen Sonny An- dersson konusuna açıklık getiren G.Sa- ray Teknik Direktörü Fatih Terim "Fran- sa'da başkanımızın ilişkileri çok kuvvet- li. Bir ağabeyimiz vasıtasıyla çalışmalan- mız sürüyor'* dedi Terim, Hasan Şaş'ın transferi konusunda net bir şey söyleme- nin doğru olmayacağını kaydetti. Galatasaray'ın transfer listesınde bu- lunan Adanasporlu Necati, San-Kırmı- zılı takıma gelmeve sıcak baktığıru, an- cak 1.1 milyon dolarlık bonservisinin so- run yarattığını söyledi. San - Kırmızılılann transfer için bir bankadan 14 milyon dolarlık kredi aldı- ğı belirtilirken Monaco'yla anlaşama- yan Hasan Şaş ise dün uçak bileti bula- madığı için Türkiye'ye gelemedi. Avn- ca Israil L'lusal Takımı'yla bırlikte An- talya'ya gelen Galatasaraylı Haim Revi- \o. takımda kalacağuıı sövledi. GÖRÜŞ / DOĞAJN HASOL Rakamlarla Galatasaray Bir futbol sezonu daha geride kaldı. Şimdi kulüpler için biraz tatil, biraz transfer ve iyi düşünme zamanıdır. Medya için de çokça transfer dedikodusu üretme dönemi... Yaz aylan kulüpler açısından daha sakin görünse de as- lında çok önemlidir. Düşünmek, hesap kitaba eğilmek, ge- leceği planlamak için... Planı programı göz ardı eden ku- lüpler kaynaklannı en çok yaptıklan transferlerle tüketiyor- lar. Özellikle deyanlış transferlerle... Geçen sezonda Fener- bahçe'de ve Galatasaray'da yaşananlar bunun ömeklerini oluşturdu. Büyük paralar harcandı, ama takımlar bir türlü tutarlı düzeye erişemedi. Kulüplerin yaşayabilmesi için parasal kaynaklann doğru kullanılması çok önemli. Bu, giderek daha çok önem kaza- nıyor. Ayrıca UEFA denetimlen sonucu. mali dengesi bo- zuk kulüplere getirilecek hak yoksunluğu cezalan yakın bir gelecekte çok can yakacak, çok konuşulacak. Galatasaray için, üyelerden Suat Sucuka iyi bir araştır- ma yapmış. Kulübün, 1979-2002 yıllan arasındaki 24 yıllık mali verilerini irdeleyen araştırma kulübünün mali yapısını, kısaca "Rakamlarla Galatasaray"\ gösteriyor Bu tür araştırma ve derlemeler çok önemli; özellikle de bizimki gibi belleksiz toplumlar için. Bir zaman sonra pek çok kurumsal bilgi, arandığında kolay bulunamıyor. Örne- ğin Kemal Onar, birkaç yıl önce Galatasaray genel kurul- lannın tutanaklannı derleyerek kitap halinde yayımlamıştı. Ne var ki yalnızca bulunabilenler kitapta yer alabilmişti. Ya bulunamayanlar? O bilgilere nasıl ulaşılacak? Sucuka'nın hazııiadığı kitap. kulübün yıllık bütçeleri ilege- lir-gider tablolannı ve bunlann analizlerini içeriyor. Kulüpte, yönetim kurullannın çalışma raporlan 1979'dan bu yana bulunabildiği için de ancak 1979-2002 arası incelenebilmiş. Enflasyon dikkate alınarak rakamlar belli ölçütlerle ABD dolanna çevrilerek koşutiuk sağlanmış. Kitap kulüp üyelerinin sık sık sorduklan ve doğru yanıtı- nı bir türlü alamadıkları, "Ne kadar borcumuz var" türun- den sorulara da açıklık getiriyor. Gelir-giderin yanı sıra borç- alacak rakamlan da dolartabanında sabitlenerek yıllara gö- re saptanmış, çizelgelerle karşılaştırmalı olarak verilmiş. Rakamlar, son yıllarda kulübün gelirleri artarken giderie- rin kat kat arttığını gösteriyor. Işte. borç da zaten buradan kaynaklanıyor. Dikkatsiz harcamalar giderleri, dolayısıyla borçlan arttınyor. Kaynak yaratmak için de banka kredile- rine ya da gereksiz hisse satışlanna başvuruluyor. Faruk Sü- ren'in başkanlığı,.döneminde bu olgularyaşandı. Yaklaşık bir buçuk yıllık Özhan Canaydın döneminde de borçlar azalmadı, arttı. Nedeni açık: Banka faızleri, kânn ortaklarla paylaşılma zorunluluğu; yanlış transferler... Son 12 yıllık döneme bakıldığında yalnızca, Alp Yal- man'ın başkanlığı döneminde, 1991.92,93.94,95 yıllann- da giderjer gelirlerin altında kalmış, dolayısıyla borçlanıl- mamış. Üstelik sporda başanlar kazanılmış. Bundan, o yıl- larda yönetimde sorumluluk üstlenmiş bir kişi olarak ken- dime de küçük bir böbürlenme payı çıkarabileceğimi düşünüyorum. Daha sonraki dönemler hesaplann alabora olduğu, borçlann tavana vurduğu dönemler oldu. Kulüp bugün de o kısır döngünün içinde. Gerçekleri, örnek bir çalışmayla açık-seçik ortaya koy- duğu için Suat Sucuka'yı kutlamak gerekir. E-Posta: rnerkezf'î hasmimaiiik.com.tr - Faks: (212) 2113420 Slovakya maçına hazırlanan futbolculara takım ruhu aşılanıyor Ulusallara fîlmle motivasyonMETE KIZIK VtYANA - Ulusal ekıbe ta- kım olma motıvasyonu. Slo\akya maçma hazırlanan Ay yıldızlı ekibimiz, takım ru- hunu anlatan filmler ızleyerek motive oluyor. Ulusal Takım Menajeri Can Çobanoğlu, kampta ilk olarak başrolünü Denzell VV'ashington'un oynadı- ğı "Titanlar" isimli fılmı izle- diklerini ka\dederek, daha son- raki günlerde de •V'aroluş' ve 'Takım Gibi' isimli filmleri iz- leyeceklermi söyledi. Can Çobanoğlu, bu fılmlerin tümünün takım olma nıhunu ve başarmayı anlatıcı özellikleri- nin bulunduğunu ifade ederek, "Böylece oyunculann moth'as- yonunun ve konsantrasyonunu sağlamayı hedefliyoruz" di\e konuştu. Slovakya'nın bilet oyunu Başkent Bratislava'ya 68 ki- lometre mesafede bulunan Avusturya'daki Türk seyircile- rine \ize vermek için güçlük çı- karan Slovak makamlannın, Akşam yapılan anfrenmanda Okan Buruk ve Fatih Ak> el sakatiandL Bu iki oyuncunun adefeferinde sertieşme meydana gelirken 2 nıtboicunun dunununun yapıiacak kontrolden sonra kesirüik kazanacağı öğrenfldi. statta yandaşlanmız ıçın 3 bin kişilik bir kontenjan ayırdığı ve küçük bir böliime sıkıştınlaca- ğı öğrenildı. Slovakya maçının yapılacağı Nike marka maç toplan büyük fedakarlık yapıhp antrenmana yetiştirilirken Alpay Özalan, Fenerbahçe'den önen aldığını ancak futbol hayatmı tngilte- re'de sürdürmek istediğıni söy- ledi. G Ü N Ü N t Ç I N D E N G Ü N Ü N İ Ç İ N D E N • 1.5 MİLYAR.4 BALO - Beşiktaş Kulü- bü'nün 100. yıl onunına düzenleyeceği ba- lo. 21 Haziran'da İnönü Stadf nda yapıla- cak. Bilet fiyatlan ise 150,300,600 milyon lira ve 1000 dolar olarak açıklandı. • TE.VIEL 9 TEMMUZ'DA - Türkiye Oto- mobil ve Motor Sporlan Federasyonu (TOMSFED) Başkanı Mümtaz Tahincıoğ- lu, Formula -1 yanşlanyla ilgili Kurtköy'de ınşa edilecek pistuı yapımının 9 Temmuz'da düzenlenecek temel atma törenıyle başlaya- cağını açıkladı. • COSTA \T. FERRERO YARIFİNAL- DE - Fransa'nın başkenti Paris'te devam e- den 102. Fransa (Roland Garros) Açık Te- nis Turnuvası'nda; tek erkeklerde geçen yı- lın şampiyonu İspanyol Alberto Costa (9), yurttaşı Tommy Robredo'yu (28); Juan Carlos Ferrero da (3) Şılilı raket Fernando Gonzales'i (19) aynı sonuçla 3-2 yenerek yan finale yükseldi. • CEM BAKİ GAZİANTEPTE - Gazıan- tepspor: Lazarov, Hüzeyfe ve Hüseyin'den sonra dün de Göztepe'den Cem Baki'yle 3 yıllık sözleşme ımzaladı. • DENİZ V. MANtSA'DA - Teknik direk- törlüğünü Mustafa Denızlı'mn yaptığı Ves- tel Manisaspor, Diyarbakırspor'dan Deniz Kolgu'yla 2 yıllık sözleşme imzaladı. I GOLF - Golfte Federasyon Kupası, bu- gün Golf Kulübü'nde başlayacak. • KARADAĞ ÖLDÜ - Malatyaspor'un eski futbolculanndan ve altyapı antrenörle- rinden Mustafa Karadağ, geçirdıği kalp kri- zi sonucu vefat etti. • VOLEYBOL - Ulusal Erkek Voleybol Takımı anrrenörlüğüne Şükrü Çobanoğ- lu'nun yerine Nedim Özbey aetirildi. • SEAMAN >1. CTTY'DE - Arsenal ın ka- lesını koruyan İngiliz David Seaman (39), Manchester Ciry'le 1 yılhema anlaştı. • ALTILroAN 9.6 MÎLYÂR - At yanşla- nnda altılı ganyan: 4-7-3-/ 6-13-4 kombi- nesini bilenler. 9 milyar 632 milyon 830'ar bın lira ikramıye kazandı. NEYMİŞ ABDULKADİR YÜCELMAN Galatasaray'ın 34 Yıllık Rozeti Açık Arttırmada Galatasaray Kulübü'nün kuruluşundan 4 yıl sonra ku- lüp üyeleri için yapılan rozet bu gece açık arttırma ile sa- tışa çıkacak. Surtan Mehmet Reşat döneminde, yani 1909-1918 yıllan arasında Galatasaray Kulübü üyelerine ait Osmanlıca Gayın (G) ve Sin (S) harflerinden oluşan ini- siyalli mıneli rozeti kimin dizayn ettiği belli değil. Ancak sahibi tarafından Antik AŞ'ye verilerek satışa sunulması istenen bu rozet için açılış değeri açıklanmıyor. Peki ama bu rozet sahibinden şatılacağına göre acaba bu tarihi ro- zet bugünkü vârislerine kimden kalmış? Bugünkü vâris- ler pek ortada gözükmek istemiyorlar. Açık arttırma alıcı- ların belirleyeceği bir fiyatla başlayacak. Osmanlı döneminin rozeti 1923 yılında Galatasaray LJ- sesi 1 'inci sınıf öğrencileri Ayetullah Emin ile Şinasi Re- şit (Şahingiray) çıkardıklan "Karakedi" adlı haftalık der- gilerinin kapağına Galatasaray rozeti koyar ve kırmızı ga- yın harfi içine san sin harfini oturtur. Aynı yıl Galatasaray Lisesi'nde Galatasaray kongresinde Dr. Namık Canko söz alarak bu tasanmı üyelerin oylanna sunar ve öneri al- kışlarla kabul edilir. Bu tasanmın kabulünden sonra Galatasaray Lisesi öğ- renci sandığının tüm yazışmalannda bu tasarım amblem olarak kullanılır. Daha sonraki yıllarda da Galatasaray Li- sesi öğrencilerinin kasket ve ceketlerine işlenir. 1928 Harf Deyrimi'nden sonra rozetin tasanmında sa- dece gayın ve sin harfleri yeni Türkçenin G ve S harfleri değişir. 94 yıllık tarihi değer taşıyan Galatasaray'ın ilk rozeti bugün Ritz Cartton Oteli'nde saat 20.00'de açık arttırma- ya çıkacak. Galatasaray Kulübü'nün bu arttırmaya katı- lıp katılmayacağı bilinmiyor. Ancak Galatasaray'ın ilk amblemini oluşturan bu rozetin Galatasaray'ın arşivinde olması gerekir diye düşünüyorum. Geçenlerde Halit Ağabey (Deringör) ile Fenerbah- çe'nin Fenerbahçe burnundaki tesisine gittim. Müze ola- rak oluşturulan geniş salonu gezdik. Onun da oynadığı Fenerbahçe takımının şampiyonluk kupalarını ve daha Fenerbahçe'nin değer biçilmez kupalarını, kazandığı ödülleri gördüm. Süleyman Seba başkan olduğu dö- nemde Beşiktaş'ın, rahmetli Erdem Sanver zamanında da Galatasaray'ın müzesini görmüştüm. Sayılamayacak kadar çok, manevi değeri yüksek kupa, şilt ve plaketler... Hepsinin ayn ayn öyküsü var, ayn ayrı kahramanlan var. Teker teker tarih yazmışlar. O spor kahramanlan geçiyor önümüzden sanki. Ama üzüldüğüm şu; daha nice spor kahramanlanmı- zın simge olmuş kupaları, şeref madalyalan kim bilir han- gi sandıkta saklı ya da hangi odanın kuytu bir köşesini süslüyor? Onlann gün ışığına çıkması, tarihin sürekli can- lı kalması daha doğru olmaz mı? O kupaların, o madal- yaların geleceğe bırakılmış tarihi miras olduğunu biraz ol- sun anlayabilsek... E-Posta: ayucelmanfS yahoo.com - Faks: (212) 5138595
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear