Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 16MAYIS2003CUMA
HABERLER
Türkiyeli girişimcilere yeni bir fırsat: Türk-Alman Ticaret Merkezi'nin temeli atıldı BIR BAKIMA
Tüm çabalarAvrupa içinZEV^VEPORAL
60"lı yıllardaydı. Kapitalist düzen
süreklı artan sermaye bırikimine,
süreklı artan üretime gereksinım du-
yuyordu. Almanya'nın ekonomisi,
nüfusundan daha çok büyümüştü.
Işgücü eksikliği \ardı.
Bu açığı göçmen işçiyle kapata-
caktı. Ve dünyanın azgelişmiş ("az-
getişmiş" sözü ayıp kaçtığından "ge-
lişmekte olan" denirdi ya da politik
bır tercıhı sergıleyen "geri bıraloJ-
mış" denirdi) ülkelerden, göçmen
işçi olmak üzere Almanya'ya gidi-
yorlardı.
Gitmeye can atıyorlardı. Sınav-
lardan geçip binbir engeli, badireyi
aşıp gidiyorlardı. Genellikle de kır-
sal alandan çıkıp, yoksulluğu, çare-
sizlıği. duraganlığı ve her şeylerini
bırakıp bir umut peşınde legal ya da
illegal yollardan gidiyorlardı...
"Insan gücü", "insan emeğT sözle-
ri dillerden düşmezdj. Ve "Onlar in-
san, biz güç, biz emek" dıye diye yü-
reklerdekı yangın sönmek bilmezdı...
İnsan ve emek
Cç gün önce Köln-Bonn havaala-
nının yakınında Türk-AIman Tica-
ret Merkezi "nın temel atma törenı-
ni izlerken işte o günleri düşünüyor-
dum. O gün bugün köprülenn altın-
dan ne çok sular akmış, ne çok aşa-
madan geçılmıştı.
Bugün Almanya'da 2.6 milyon
Türk yaşıyor. Bunlann 750 bini Al-
man \atandaşı. O günkü sorunlarla
bugünkü sorunlar arasında dagiarla
fark var. Orada yetişen ikinci, üçün-
cü kuşak. yaşamın her alanında gi-
nşimcı... Belkı de en önemlısı. "on-
lar insan, biz „" dıye başlayan söy-
lem ortadan kalktı. İnsan ve emek,
insan ve güç bütünleşti. Özellikle
Ruhr ha\zasında yaşayan Türkler
için önemli bir gündü. Bakmayın
"temel atma" töreni dendiğine, te-
mellerın üzennde yapı yükselmeye
çoktan başlamış bile. Inşaat hızla
ilerliyor. 18 bin metrekare brüt kul-
lanım alanıyla, önümüzdeki yıla kal-
madan tamamlanacak.
Türk-Alman Ticaret Merkezı. bır
Alman özel şırket (Rahmann ve Hoflf
Poje Gelıştırme Şırketi) tarafından
gerçekleştırilıvor (30 milyon Eu-
ro'luk bır yatınm) ve her ıkı devlet
tarafından destekleniyor.
Temel atma törenınde, Kuzey Vest-
falya Eyaletı Ekonomi ve Çalışma
Bakanı Herald Schartau ve Türki-
ye Dış Ticaret Müsteşar yardımcısı
Ömer Faruk Doğan, rüzgâr, fırtına,
yağmur demeden konuşmalannı ya-
pıyorlar.
Anadolu'dan Almanya'ya
Türk -Alman Ticaret Merkezınin
taşıdığı potansiyelı ve geleceğe dö-
nük açılımını Türkiye Araştırmalar
Merkezı (TAM) Direktörü Faruk
ŞeıTden alıyorum.
"Kuzey Vestfalya'da 860 bin Türk
yaşıyor. 22 bin Türk işadamı var. Yal-
nız onlara değiL, Gaziantep, Bursa,
Adana. Erzurum ve daha birçokyer-
den Almanya'ya açılmak isteyenle-
re katkıda bulunulacak. Dörtyüzün
üzerinde küçiik ve orta ölçekü kunı-
luşaticaretve shonroom olanağı sağ-
layacak. Bu kuruluşlar buradan yer
kiralayabilecek.... Buranuı aynı za-
manda büyük bir riiketim gücü var.
• Kapitalist düzenin süreklı artan sermaye birikimi ve
üretime gereksinim duyduğu 196O'lı yıllarda, "insan
gücü", "insan emeği" sözleri dillerden düşmezdi. Ve
"Onlar insan, biz güç, biz emek" diye diye yüreklerdeki
yangın sönmek bilmezdi... Bugün köprülerin altından
nice sular aktı, nice aşamalardan geçildi.
• Bugün Almanya'da yaşayan 2.6 milyon Türk'ün 750
bini Alman vatandaşı. O günkü sorunlarla bugünküler
arasında dağlar gibi fark var. AB takviminde
kaybedilecek zaman yokken ve koşuyu hızlandırmak
zorunda olduğumuz şu sıralarda, Türk-Alman Ticaret
Merkezi gibi yatınmlar büyük önem taşıyor.
BIR UMUT PEŞINDE...
Ekonomisi nüfusundan daha hızb büyüyen
Almanya, işgücü açığını göçmen işçilerie
kapatmaya karar verince, 'azgelişmiş
ülkeler'den bu ülkeye büyük bir akın
başladı. Sınavlardan geçip binbir engeli,
badireyi aşıp Almanya'da çaüşmaya 'hak
kazanan' işçiler arasında Türkler de büyük
bir kesimi oluşturuvordu. Türk göçmenler,
genellikle kırsal alanlardan çıkıp,
yoksulluğu, çaresizliği, duraganlığı ve her
şeylerini bırakıp, bir umut peşinde legal ya
da illegal yollardan gidiyorlardı.
(Fotoğraflar: CUMHURİYET ARŞİVİ)
Tekstil vegtda maddeieriburadan AJ-
nıanya'ya yayüryor. Son yülarda be-
yazeşya da televizyon, bıizdolabı ça-
maşır makinesi de bu pazara girdi.
Bugün Karstadt'ta (dev mağaza zin-
riri) sanlan mallann vüzde 17'sâ Türk-
lerden geliyor."
Yapılması gereken
Türk- Alman Ticaret Merkezi'nin
işlevselliğinı arttırmak, etkın kılmak
için neler yapılması gerekiyor?
"Türkhe'den kargoticaretininbaş-
laması gerekhor. Halen kargo, Frank-
furt yakınındaki Hahn Havaalanına
geliyor, oradan buraya kaydırmak
gerek. Bir de bu merkezüı Türki-
ye'de tanıtılması gerek. Bu bölgede
Avrupa Büiiği yapdanma fonundan
yirmi >ıl vadeli, üç yıl ödemesiz, yüz-
de 4 faizle para aJnıa olanağı var. Al-
manya, şinıdiki durgunluk nedeniy-
le bu tür yaünmlara olanak tanryor.
Yaünmcı Türkiye'de bürokrasiyle
boğuşurken Almanya'da bu tür ola-
naklardan yararianabilrv or. Ben Tür-
kiyeli girişimcilere burada yatınm
yapmalannı tavsiye ederim." (Bu ko-
nuda bilgı almak isteyenler Essen'de-
ki Türkiye Araştırmalar Merkezi'nde
proje yetkilisi Yunus Ulusoy'a baş-
vurabilir).
AB takvimimizde kaybedilecek
hiç zaman yokken önümüzdeki tem-
muz aymda Türkiye'ye ilişkin "ge-
lişmeraporu"nu beklerken. koşuyu
hızlandırmak zorunda olduğumuz
şu sıralarda bu tür yatınmlann elbet-
te ki önemı var.
Faruk Şen. AB sınırlan içinde 3
milyon 800 bin Türk'ün yaşadığını
belirtiyor. (Lüksemburg nüfusunun
7 katı! Yunanistan nüfusunun üçte
biri!) 82 bin Türk ışadamı olduğu-
nu. bunlann 450 bin kışiye istihdam
sağladığını \ urguluyor.
Üç silah
"AB sınırlan içindeki Türklerin
ellerinde üç silah var: Birincisi eko-
nomik güç: Yalnız sayılanyla değil,
ekonomik potansiyeİleri, tüketime
katkılam la, sağladıklan istihdanıla
da önemli bir güç. İkincisi politik
güç: Bugün Almanya, Belçika, Hol-
landa, Avusturya'da Türk kökenli
politikacüann sayılan ve etkinlikle-
ri artıyor. Üçüncüsü kültürel ve sa-
natsal güç obnah. (Hiç söylemeyecek
diye ödünı kopuyordu. Neyse, söyle-
dl) BugünAlman bankalan Türkres-
samlann tablolannı alıyor. Örnek
vermek gerekirse Zekı Aslan'ın...
Parlamento başkanının arkasında
Mehmet Güler'in tablosu asıh. Mü-
zeler îsmaıl Çoban'ın eserierini alı-
yor_ Buradaki Türk gençlerde sana-
ta olan eğUim artıyor. Her kent tiyat-
rosunda oyuncu, dramaturg olarak
çabşan birkaç Türk var. Bunlann
artması Türkiye'nin olumlu yüzü-
nü ortaya çıkaracak."
Bu listeye ben kendı başına bır
mücevher değerinde olan Essen Sa-
natMüzesi'ndeprogramyöneticili-
ği yapan Necmi Sönmez'i eklemek
isterim.
Bu çerçevede Türkiye ne yapma-
lı? Yanıtı anında veriyor Faruk Şen:
"Gölge etmesin başka ihsan istemez!"
Türkiye'nin ımaj konusunda Al-
manya ve Fransa'ya yönelik çalış-
malannda eski yanlışlan tekrarladı
ğını söylüyor.
Türkiye'nin yiız akı
Geçen kasım ayında yapılan bir araş-
tırma. .Almanlann yalnız yüzde 18'inın,
Fransızlann ise yüzde 22'sinin Türkı-
ye'yı AB'de görmek ıstediğiru ortava
koyuyormuş. Içimde büyüttüğüm. her
önüme gelene sorduğum soruyu soru-
yorum "Irak İşgaline ilişkin ikinci tez-
kerenin Mecüs'ten geçmemea».'' Soru-
yu tamamlayamadan Faruk Şen, "İkin-
ci tezkenenin geçmemesi TürkKe'nin
yüz akıdır.imajunızı çok olumlu değiş-
tirdl A>nı araşürma ma\ıssonundatek-
rarianacak \e \uzdelerin değişecegini
hep birtikte göreceğJz."
Aynı günün akşamı Essen'den bır-
kaç lalometre uzaklıktaki Gelsenkırc-
hen kentinde Mesut Yılmaz'ı dinlı-
yorduk. AB-Türkiye ilişkilerini anla-
tıyordu Almanlardan \e Türklerden
oluşan kalabalık bir dınle\ici btlesı-
ne. Ankara siyasetinden uzaklaşmış
olabılir (şimdilik) ama AB yolunda-
kı çabalan sürüyordu.
AKP, Hıristiyan Demokratlar Partisi'ne başvuruya hazırlanıyor Verheugen, Berlusconi'nin sözlerinin gerçekçi olmadığını söyledi
Hıristiyan kulübüne adım 2007tarihi aşırıiddialıHaber Merkezi - Dışişleri Bakanı Abdul-
lah GüL AKP'nin Avrupa Hıristiyan De-
mokratlar Partisi'ne üye olmak için başvu-
ru yapmaya hazırlandığını açıkladı. Gül, Tür-
kiye ile ÂBD arasındaki ilişkilere "bir tez-
kere Be gölge düşürüleraeyeceğıni'' belirtti.
A\Tupa Konvansiyonu toplantılanna katıl-
mak üzere Belçika'nın başkenti Brüksel'de
bulunan Gül, dün AB'nin Dönem Başkanı
Yunanistan'ın Dışişleri Bakanı Yorgo Pa-
pandreu ile bır araya geldi. Görüşmenin ar-
dından bir açıklama yapan Papandreu, Tür-
kiye"nm AB üyeliği yolunda atacağı adun-
lan desteklemeyi sürdüreceklerini belirtirken
Kıbns'ta yaşanan olumlu gelişmelere *da-
ha fazla dinamizm" kazandınbnası gerekti-
ğinı kaydetti. Papanderu ile yaptığı görüşme-
nin ardından A\xupa Konvansiyonu toplan-
tılanna katılan Gül, akşam saatlerinde Av-
rupa Hristiyan Demokrat Partisi yetkilüe-
riyle bir araya geldi. Görüşmede, AKP'nin
önümüzdeki günlerde partiye katıiımı yö-
nünde bir başvnru yapması kararlaştınldı.
Daha sonra Konrad AdenauerVakfi'nın dü-
zenlediğı "Türidye'nin ABüyel@yota''ko-
nulu konferansta izleyicilerin sorulannı ya-
nıtlayan Gül, burada Hıristiyan Demokrat-
larla yaphğı görüşmeyle ilgili bilgi verdi ve
AKP'nin Avrupa Hınstiyan Demokratlar
Partisi'ne katılrnak üzere başvuru yapaca-
ğını açıkladı.
Gül, hüküme-
tin yabancı asker
bulundurmayla il-
gili olarak Mec-
lis'esunduğutez-
kerenin reddedil-
mesiyle ilgili so-
ru üzerine, "Bir
tezkere Türkiye-
ABD ilişkilerine
gölge düşüremez''
şeklinde konuştu.
Türkiye'de ordu-
nun siyaset üze-
rindekirolüne iliş-
kin bir soru üze-
rine Abdullah
Gül, hükümetinin
Gül-Verheugen'in buluşması samimi bir havada gerçekleşti.
demokratikleşme konusunda kararlı oldu-
ğunu belirterek "Türkiye'de siyasi sorum-
hıluk hükümetindirT>
diye konuştu.
BRÜKSEL (AA) - AB Komisyonu'nun
genişlemeden sorumlu temsilcisi Günter
Verheugen Italya Başbakanı Silvio Berlus-
coni'nin "Türkiye AB'w 2007'de ûye olabi-
lir" açıklamasını
"flginç,sürprizve
aşm iddiair bul-
duğunu söyledi.
Verheugen, Dı-
şişleri Bakanı Ab-
dullah Gül'le gö-
rüşmesinin ardın-
dan yaptığı açıkla-
mada Berlusco-
ni'nin sözlerinin
iyimser, ancak
gerçekçi olmadı-
ğını belirtti. Ver-
heugen Türki-
ye'de sürdürülen
reform çalışmala-
nnı memnuniyet-
le izlediklerini be-
lirterek şunlan söyledi: "Hükümetdemok-
ratikkşme konusunda cesaret verici adım-
lar aüyor ve reformlan gerçekleştirmek için
guçtübiriradeyesahip." Verheugen, Kıbns'ta
önemli gelişmelere tanık olduklarını da
anımsatarak olumlu gelişmelerin de\amnıı
bekledıklerini \ıırguladı.
Gül de Türkiye'nin en kısa zamanda tam
üyelık görüşmeiennın başlaması ıçın gereken
çabayı sürdüreceğini beürttı. Hükümetın Ko-
penhag kriterlennin gerçekleştirilmesi konu-
sunda kararlı olduğunu anımsatan Gül, yeni
hazırlanan demokratikleşme paketinin Mec-
lis'te yaz tahlinden önce geçmesı ıçın çalışa-
cakJannı anımsattı. Gül, KKTC'nın sorunun
çözümü konusunda önemli ve cesaret verici
adımlar attığına işaret ederek, Türkiye'nin
bu adımlara destek verdiğini kaydetti.
AP: İHD'ye mali yardım arttırılsın
Avrupa Parlamentosu'nda dun kabul edı-
len bir tavsiye karar tasansında, AB Komis-
yonu'nun Türkiye "de faaliyet gösteren İn-
san Haklan Derneği'ne (İHDj yaptığı ma-
li yardımı arttırması istendi. Geçen hafta po-
lisin tHD'de yaptığı aramanın "kabul edi-
lemez"olduğunun belirtildiği kararda, Türk
hükümetine, aramanm gerekçesiyle ilgili
bilgi vermesi çağnsında bulunuldu.
SERVER TANİLLİ
Ulusal Onurun Sesi...
Ne uluslararası düzene saygı, ne dıplomatik bır ko-
nuşma düzeyı: ABD'yi bugün yöneten kadroda, bu
düşünce ve dilden eser yok. Irak'a, bütün uluslara-
rası kuralları ayaklar altına alarak saldırmanın arka-
sından, çok geçmeden bize de dille saldın. 7 Mayıs
güniü gazeteler, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Pa-
ul Wolfowrtz'ın ağzından dökülenlerı yansıtıyorlar-
dı okurlarına; ertesi günü de, aynı ülkenın Dışişleri
Bakan Yardımcısı Marc Grossman'ın dedikleri ya-
yımlanıyordu.
Vene sözleri..
Amerikalıların bir ımparatorluk kurmakta oldukla-
n söylenır. Bu kafayla, değil ımparatorluk, mahalle kah-
vesi kurulup işletilemez.
Her şeyin bir düzeyi olmak gerekmez mi?
•
ABD Savunma Bakan Yardımcısı, Irak'a kuzeyden
cephe açılmasını önleyen Türkiye'ye, iki ülke arasın-
da bozulan ilişkilerin düzelmesı için, "Ben ettim, sen
etme" politıkası önerıyordu. "Türkiye, hatayaptığı-
nı kabul etmeli" diyordu Wolfowitz. Arkasından, Türk
Silahlı Kuvvetleri'ne sözü getirip, "Çok büyük hayal
kınklığına uğradık. özellikle askerler kendilerinden
beklenen güçlü liderliği gösteremediler" dıye ekli-
yordu. Ne mi yapmalıydı Türkiye şımdi? ABD'ye,
oturup nasıl yardımcı olabıleceğine karar vermelı idi.
Ertesi günü, Grossman da, ABD Savunma Bakan
Yardımcısı'nın sözlerinin önemli olduğunu vurgulu-
yor ve "Wolfowitz'idikkate alın!"diye buyuruyordu.
Türkiye'de hükümetin, Irak'a saldın öncesi ve son-
rasında kişilikli bir politika ızleyemedığı herkesin ma-
lûmu. Ama işler parlamentoya ıntıkal ettiğınde, kos-
koca Meclıs'ın, savaşa katılmama yolunda bır karar
verdiği de biliniyor.
Peki ona rağmen bu saygısızlık da ne?
Türkiye'de kurumlar, sanırsınız ki Amerikalılara, ne
yapıp ettiklerini düşünmeden, gözü kapalı hizmet
etmeye amâde...
Tam bır sömürge valısı kafası!
Söylenip edilenlerdekı çelişmeleri birerbirersayıp,
okurlann asaplannı yeniden germenin anlamı yok. Asıl
altını çizmek istediğımız şu: Olayı ızleyen günlerde
yazılan çizilenlere dıkkat ettık. Birkaç haysiyetli ka-
lem bır yana, havayı daha da germek istemeyen bir
alttan alma tavrı egemen oldu.
Hükümetinki öyleydi, özellikle de malum "liberal"
takımınki...
Ama gazete olarak Cumhuriyet farklıydı.
Gerçekten olay gazetelere geçtiğinde, yani 7 Ma-
yıs günü, Cumhunyet, kuruluşunun 80. yılını kutlu-
yordu: Yazarlan, çizerlerı, okuriarı, bir anlamlı yıldö-
nümünün sevıncı ve gururu ile sarmaş dolaştılar o
gün.
Ve ertesi gün, gazetemız, "Hem Suçlu Hem Güç-
lü" başlığıyla bır başyazı yayımlıyor, Amerikalı şahin-
lerın söyledıklerındeki bütün çelişmelenn birer birer
altını çıziyor, suratlanna çarpıyordu.
"Ulusal onurun ses/"ydı o gün Cumhuriyet.
Sonraki günlerde de, haklı tepkisini, çeşitli kalem-
lerin dilinden sergiledi durdu.
Ne var kı, bütün alttan almalara karşı, şu soru gün-
deme gelip oturmuştur: Kurulacak yeni bir dünya-
da, safımızı ulusal onurumuza yakışır biçimde yeni-
den belirlemek zorundayız.
Güncelde yer alması gereken bir soru da şudur:
Irak saldırısının başladığı sıralarda, bır ıki yazımızda,
başta Bush olmak üzere, Amerıkan yetkililenn "sa-
vaş suçlusu" sayılması yolunda görüşümüzü açık-
lamış; ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlan ile aydın-
ları mücadeleye çağırmıştık. Danıştay Başkanı Sa-
yın Nuri Alan, birkaç gün önce, Danıştay'ın 135. ku-
ruluş yıldönümü dolayısıyla yaptığı ilginç konuşma-
sında bu konuya da yollamada bulunuyor.
Konu önemlidir, sürdürülmelıdir...
BİRLESIK REHBERLER TURİZM
Mayıs / Haziran Kültür Gezileri
TOPHANE'DEN GAIATA'YA
(Öglen yemeğı dahil)
ÜSKÜDAR
(Otobüs ile - öğlen yemeği
Kanaat'te)
MUDANYA, ZEYTİNBAĞI,
TRİLYE
(Fenbot ile)
Art-Deco, Art-Nuvo Beyoğlu
25 Mayıs
25 Mayıs
31 Mayıs - 01 Haziran
01 Haziran
03-08 Haziran
03-08 Haziran
DOĞU ANADOLU
(Uçak ile)
GÜNEYDOĞU
21-29 Haziran
(Uçak ile)
• ODESSA ve KIRIM
Odessa, Kersson, Askania
Nova, Bahçesaray, Yalta,
Sıvastopol, Khersenesos,
Çufutkale...
BRT-BİRLEŞİK REHBERLER TURİZM
Tel: (212) 252 6578-79-80
www.kulturgezilen.com / bilgi ^ kulturgezileri.com
YEŞİL \T MA\İNİN BULUŞTUĞU
BODRUM-BİTEZ'de
HOTEL N A T U R
•••
19 MAYIS ÖZEL FİYAT
Kişi Başı Y.P.: 25.000.000.- TL.
Odalarda klıma, mınıbar. TV saç kurutma, balkon,
sauna, masaj, fitness. tenis, bisiklet, yüzme
ha\*uzu. kapalı açık restaurant.
bar, snack bar, özel restaurant. engellı odası,
eğlence geceleri ve tam gün doktor.
Tel: 0 252 - 363 77 ^415 Hall. Faks: 0 252 - 363 7' 83
www.naturhotel.com
ÎLAN
Mehmet Şınası \ elekoğlu olan ısmın, muracatım üzerine
Be>oğlu 2 Ashje Hukuk Mahkemesı'nın 2003 86 E \e
2OÖ3 214 K sa\ılı karan ile Hasan Şınası Yelekoğlu olarak
değışmıştır. duşurulur Basın 23308