Catalog

Genel Yayın Yönetmeni: Ibrahim Yıldız • Yazıişlen Müdürü: Safim Alpadan • Sorumlu Müdür Mehmet Sucu # Haber Merkezi Müdürü: Hakarı Kara Cumhuriyet İnıtiyaz Sahibi: CUMHURİYET \AKFl aduıa İLHAN SELÇUK tstihbarat Cengiz Yıldırım • Ekonomı Oz- lem\üzak# Kültur Egemen Berköz • Spor. Abdülkadir \ ücelraan • Makaleler Sami Ka- raören • Düzeltme Abdullah Vazıcı • Bıl- gı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Meh- met Faraç • \\rupa Temsılcısı Güraj Oz YaymKurulu.tlhanSelçuk(Baş- Ankara Temsılcısı. Mustafa BaJba\ AtatürkBuhanNo- kari).EmreKongarlDaxiişman). I25.Kat.4,Bakanlıklar-AnkaraTel:4195020C7hat), Faks Orhan Erinç. Hikmet Çetin- 419502 7 •tzmır Temsılcısı. Serdar Kızık, H. Zıya BK. kaya, Şükran Soner, Ibrahim 1352 S. 2 3 Tel 4411220, Faks: 4418745 • Adana Yıldız, Orhan Bursalı. Musta- Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, İnönüCd. 119 S.Norl Kat:l, fa BaJbay, Hakan Kara. Tel: 363 12 11. Faks. 363 12 15 Müessese Müdürü: Erol Erkut • Bılgı Işlem. Ahmet Korulsan • Sa- tış. Fazilct Kuza REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Gene Mudur GüJbin Erduran # koordınaîör Reha Işıtnıan # Genel MuduA rd Se\da Çoban # Fınan:>man Mudunı Çetin Erduran Tel 0212 514 <T 53 513 S4 60-61. Faks 0212513 84 63 Yi>Tjnta>tn:^enıGun Haber <\|ansıBasıueYa™cılık AŞ Tûri.ocağıCad -^41 Cagaloglu34334konbul PK :46- Sıılecı 3+HMSL Tel \îi-12ı5l2<V6C<>hıt> FaJo ıft212ı5HS*<>5 Baskı: \kdsz Cizete Dena Basım 'Ta'.ıncıuiıSaıı veTıc AŞ Baıtaro* Bul\?n V i:5Beşıte>-Ll Genel Dağmm: BBD Meıfua 16MAYIS2003 îmsak:3 49 Güneş-5 39 Öğle. 13 08 Ikındı:P01 Akşam2O23 Yatsı: 22.03 Tokyo'da kîraz ağaçları çiçek açü • Dış Haberler Senisi - Ilkbahann gelmesiyle Japonya'nın başkenti Tokyo'daki kiraz ağaçlan da pespembe çiçeklere büründü. JaponJar, ülkelerinin simgelerinden biri olan kiraz ağaçlanna büyük önem veriyor. Kirazlann çiçekienmesi ve havalann ısmmasıyla Japonlar parklara akın ediyor. Kirazlann açtığı Imparatorluk Sarayı'nın bahçesinin önündeki havuzda Japonlar sandal keyfi yapıyor. (Fotoğraf: AP) Üniversitede • ANKARA (Cumhuriyet Burosu) - Ankara Üniversitesi Bahar Şenliği, Keşmekeş adlı rock müziği topluluğunun konseriyle başladı. Univer- sitenin Tandoğan Kampusu'nda düzenlenen şenlik, 2 gün sürecek. Etkinlikler kapsamında rock müzikten halk müziğine kadar farklı türlerde konserlerin yanı sıra havluyla su taşıma, yapışık koşu, bilek güreşi gibi çeşitli yanşmalar da düzenlenecek. Güzellik yanşmasınm da gerçekleştirileceği şenlikte, öğrenciler dans yanşmasıyla da sınav stresini atacak. Zabıtalara yoga dersi • Istanbul Haber Servisi - Kadıköy Belediyesi Zabıta ve Halkla IlişkılerBirimi'nde çalışan personelini stresten annmalan ve motivasyonlannı arttırmalan ıçin haftada bir gün yogo dersi ile rahatlatma uygulaması başlattı. Belediyenin bahçesinde dün yoga öğretmeru Ersin Saran gözetiminde yanm saat yogo yapan zabıtalar, uygulamadan hoşnut kaldıklann söylediler. Kadıköy Belediye Başkaru Selami Öztürk, zabıta memurlan ve halkla ilişkiler elemanlannın çalışma tempolannın stresli olduğunu ve bu nedenle uygulamayı başlattıklannı belirtti. MandaUnadan da turşu yapıldı • HAVRAN (AA) - Marmara Bölgesi'nin "mandalina ûretim merkezi" olarak bilinen Balıkesirin Havran üçesinde bir esnaf, mandalina turşusu yaparak satışa sundu. Daha önce zeytin, sarmısak, domates, armut, patlıcan, taze fasulye ve karpuz turşusu yapan Çobanöz Zeytincilik firmasının sahibi Atilla Çobanöz, yeni ürünü olan mandalina furşusunun diğer turşulan aratmadığını söyledi. Satılması düşünülen ormanlar arasmda Avrupa'nın sayılı bölgelerinin de bulundu ortaya çıktı Biyolojikmiras satışlistesinde• Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfi Türkiye'de 9 bölgenin 2005 yılına kadar korunan alanJar statüsüne kavuşturulrnasını hedefliyor ancak projenin gerçekleşme aşamasında, dikkatlerin orman vasfını yitirmiş alanlann satışına ilişkin yapılmak istenen anayasa değişikliğine çevrilmesi, endişe yaratıyor. BURSA (AA) - AKP iktidannın anaya- sa değişüdiğiyle satmayı düşündüğü orman- lık alanlar arasında, biyolojik çeşitilik ba- kımından A\Tupa"nın "sayıh" bölgelerinin de bulunduğu ortaya çıktı. Satışı planla- nan 9 alanın "en değeıü ve acil korunma- a gereken alanlar" arasında gösterildiği be- lırtildi. Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) taranndan belirlenen ve "Arupa Ormanlannın Sıcak Noktalan" olarak gösterilen 100 alan arasına, Türkiye'den Istanbul Ormanlan, Küre Dağlan, fbradı- Akseki Ormanlan, Amanos Dağlan, Kar- çal Dağlan, Datça Yanmadası ve Bozbu- run, Fırtına Vadisi, Yenice Ormanlan ile Fethiye Babadağ da yer aldı. WWF Tür- kiye'nin, bu değerlerin korunmasıru sağ- lamak amacıyla başlattığı "Dünyaya Ar- mağanlar Projesi" kapsamında, 9 bölge- nin 2005 yılına kadar korunan alanlar sta- tüsüne kaMişturulması hedefleniyor. Projenin gerçekleşme aşamasında, dik- katlerin orman vasfını yitirmiş alanlann satışma ilişkin yapılmak istenen anayasa değişikliğine çevrilmesi, endişe yaratıyor. Proje sorumlusu Yıldıray Lise, anayasada yapılmak istenen değişikliğüı doğurabile- ceği sonuçlar hakkında kaygılar taşıdık- lannı söyledi. Getinlmek istenen düzen- lemede en büyük sakıncanın, "suiistima- Je açık olmasından" kaynaklandığmı be- lirten Lise, "Anayasal koruma varken ko- ruma sağlayamıvorsanız, bu ortadan kalk- ûğı zaman neler olur biiemiyoruz. Benim- senen proje ile anayasada vapılmak istenen degişiİdik çelişiyor. Bu sadece, bu orman- lariçin değil tüm Türkheaçtsuıdan salan- ca yaratacak" dedi. Üsteğmen Taşçrkan: 'Matrix' 8 bin 400 sinemadaTüm dünyada hasılat rekorlan kıran 'Matrn'in devamı niteliğiiHİeki 'The \latrix Rdoaded". bugün ülkemizdegös- terime girdi. Önceki gün ABD'de 2 bin sinemada göste- rime girenfilm,bugünden itibaren toplam 8 bin 400 sine- ma saionunda gösterilecek. EteştirmenJer ise her zaman okluğu gibi geleneği bozmadı ve yorumlannı yapunın as- la bir klasik sayılamayacağı, başanlı efektleri dışında pek bir orijinaJitesi olmayan dev reklam kampamalan ürü- nü olduğu yönünde yapblar. Serinin çekimleri tamamla- nan üçüncüsü 'The Matrix: Revohıtions 1 kasunda sine- maseverlerle buluşacak. Peki nedir bu Matri\? Her şev- den önce bir secim... Ve bu seçimle güç sahibi olanlaria ol- mayanlar arasında yaratılnuş bir iUü/yon. \'ani güç, da- ha çok güç». Sevgi Ue gü> en, inanç üe bilgi, amaç üe nede- nin bir ara>a yelişL boyuüar ve farkhhklannda insan do- ğası~ Teknolojiyi fazla üeri götürünek neler olabilecegi konusunda dehşet tabJolannın suretL- Yanıü ohnayan devbirsoruGerçeğiaraınakwkabufe<mek_ (REITERS) SARS biyoterör silahı değil ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı KmTetleri Sağlık Komu- tanlığı ve GATA tarafından ortaklaşa düzenledıği "llusal Tıbbi NBC Sa- Minması Sempoz\xunu"nda son ay- larda özellikle Uz'akdoğu ülkelerinde göriilen SARS da masa>a yatınldı. Tabip Kıdemli Üsteğmen BahadırTaş- çıkan. hastalığın biyoterör malzeme- si olarak kullanıldıgının düşünülme- diğini dile getırdi. Taşçıkan. biyolojik savaşta ana un- surlardan birinin kullanıcının kendi- ni koruyabilmesı olduğuna dikkat çe- kerek, şu ana kadar bunun başanlama- dığuıı, hastalığın ölüme yol açma ora- nının da biyolojik sılahlara göre dü- şük oldugunu vurguladı. Toplam SARS hastalannın yüzde 56'sı, ölenlerin de yüzde 40'ının sağlık görevlisi olduğu- nu belirten Taşçıkan. "Bu veri bir bi- yolojik saldından çok bir pandemrvi (salguı) düşündürmektedir" dedi. Akut solunum yetmezlığı sendro- mundan (SARS) Çın'de 4, Hong Kong'da 7, Tayvan'da 3 kişinin daha ölmesiyle dünya genelinde ölenlerin sayısı 602'ye yükseldi. Ölümlerin bü- yük bölümü Hong Kong ve Çin'de olurken, en az 25 ülkede 7 bin 600 va- kaya rastlandı. Çanakkale Onsekiz Mart Ünn ersitesı Astrofizik Araştır- ma Merkezi ve Gözlemevj Müdürü Prof. Dr. Osman Demircan, SARS vırüsünün, uzaydan yer>'üzüne düşen tonlarca maddenin banndırdığı virüs- lerden kaynaklanmış olabileceğini ileri sürdü. TASARIMLARI Kom mayolan taraûndan düzenlenen 8. Mayo ve Desen Yanşması'nın finah' yapıldı. Conrad OteK'nde gerçekleştirilen finalde, 12 eser arasmdan Aysın Ersoy'un tasanmı birinci, Deniz Çift'in tasarunı ikinci, İpek Geneer'üı tasanmı da üçüncü seçildi Yanşmada ilk Uç sırayı alan eserierin, Kom'un 2004 koleksry onunda kullamlacağı betirtildi Aynca, birincrye 2 miryar. ikinciy e 1 mihar 300 mih on, üçüncme de 1 mihar Kra ödül olarak verildL Daha sonra, yanşmada finale kalan desen ve tasanmlar, Ebru Şalh, SeBn Tokta>: , Sedef Avcı, Tuğçe Kazaz, Sinem Güveu, Cansu Dere ve I ülin Şahin'in de aralannda bulunduğu mankenlerce sıınuldu. (Fotoğraf: AA) Fransız rallicilerle birlikte turist de akın edecek 40 Harley Davidson'lı Doğu seferine çıkıyor EDtRNE (AA) - Fransız Harley Davidson Kulübü tarafından organize edilecek Doğu Anadolu Bölgesı'ni kapsayan ralliye katılmak içuı 40 Harley Davidson motosiklet ile 70 yanşmacının Türkiye'ye geleceği bildirildi. Uluslararası medya kuruluşlan tarafindan da takip edilecek rallının. Türkiye'ye turizm getirileri • Paris'ten 30 Mayıs'ta yola çıkacak motosikletçiler, Kapıkule Sınır Kapısı'ndan yurda giriş yapacalc. Ralli 8 Haziran'a dek sürecek. Trabzon-Rize etabı için yola çıkacaklar. Yanşmacılar Sumela Manastın eteklerindeki Milli Park'a gelerek. tarihi manastın ve UzungöFü zıyaret edecekler. Organizasyonda 1 Haziran'da Rıze-Artvın-Kars, 2 Haziran'da Kars- Doğubeyazıt-Van, 3 Haziran'da Van- Bitlis-Diyarbakır, 4 Haziran'da Diyarbakır- Nemrut-Kahta. 5 sağlayacağı belimhyor. Paris'ten 30 Mayıs'ta yola çıkacak motosikletçiler, Kapıkule Sınır Kapısı'ndan yurda giriş yaparak Istanbul'a varacaklar. Aynı gece Istanbul'dan Trabzon'a hareket edecek ralli grubu, 31 Mayıs'ta Haziran'da Kahta-Kahramanmaraş- Kapadokya, 6 Haziran'da Kapadokya, 7 Haziran'da Kapadokya-Ankara etabını geçecek rallıciler, 8 Haziran'da Ankara'dan Istanbul'a gelecekler. Rallıciler, aynı gün Fransa'ya dönecek. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN .Doğrusu, 'Evrensel'e, 'Ulusal'dan GrtmekL" <i Tüfekler' bilir, 'özelleştiri' (auto/crttique) Komintern Solculuğu'nun, 'mütemmim cü- zü' sayılırdı; adeta, candaman! Stafin'in 'Moskova Davalan'y\a tasfiye ettiği, Devrim Politbürosu'nun ünlü Bolşeviklen (Zinovyef, Kamenef, Radek, Buk- harin,vd); 'ihanetlehni' gözyaşartan 'özeleştiriler'\Q kabul etmişlerdi. Sovyetter'in dilinden, 'özeleştih'düş- mez; sık sık hem de acımasızca özeleştiri yapar ve yaptırırlar ama; olması gerektıği gibi, yani diyalektik gerçeği aydınlatmak için değildir bu; gittikçe netle- şip katılaşan 'bürokrasi oligarşisini' daha da pekiş- tirmeyı öngörür; en reddedilemez kanıtı, Moskova Da- vaları kurşunadizilmişlerinin.yıllarveyıllarsonra, 'ak- lanmış olmalan' değil midir? Günümüzdedurum, öylegörünmüyor. Rusya'da- kı 'Avrasyalı kardeşlerimizin', bize 'ça<Jns/n/'okur- ken dikkatimi çekti; 'eleştirilerini', epeyce 'nesnel', hayli 'doğru' 'özeleştirileri' ile birlikte yürütüyorlar; kimi 'tespitleri' açıkça sert, hatta insafsız sayılabilir- se de, okuyanları 'mecburi' bir kabule değil, düşün- meye sevk ettiği için, hem makbul hem de geçerli. örnek mi, işte örnek: 'Avrasyalı' Rus, ülkesinın -ve bizim ülkemizin- yakın geçmişini, nasıl görüyor bir bakar mısınız? Onlara karjıt gibi görunse de... "...SSCB ve Türkiye Cumhuriyeti, uzun müd- det ve objektif olarak, dünyanın 'küreselleştirilme- si'ne ve Paxa Amehcana'nın oturtulmasına, engel oldular, 'Ikibaşlı kartalı', 'orak/çekiç'le değiştirerek, biz; dünyayı, kapitalizmin elinden kurtarrnakistedik. Siz ise, kendi bağımsızlığınızı savunmakla birlikte, Müslüman geleneklerini terk edip köklü birmoder- nizasyon yapmaya ve birAvrupa milleti olmaya ça- lıştınız. Bu iki tasanmın da önemli esaslan vardı; üs- telik bizler, ülkülerimizin doğruluğuna samimi ola- rak inanıyorduk; ve bu ülkülen'n gerçekleşmesi için. hayatımızda büyük özveride bulunduk; kendi tabi- atımızı, kökünden değiştirmeye bile çalıştık. Bu ça- balarda bulunurken anlayamıyorduk ki, sanki küre- selleşmecilere karşıt imiş gibi görünen bu tasarıla- rın, ikisı de tam da küreselleşmeciler tarafından uy- durulmuştur..." "...bazı dönemlerde devfetterimiz, gerçekten on- lann denetimi dışında görünse de; bizim Mark- sist ve sizin Kemalist beyinler, her zaman onla- nn fıkrî (konseptüel) denetimi altında kalıyordu; sonunda geçeıiilik süreleri doldu ve sanki bir si- hirbaz, değneğiyle dokunmuş gibi, kendimizi şu anda bulunduğumuz yerde bulduk. Yazık! Çün- kü biz dünyayı kapitalistlerden kurtaramadık, siz de Avrupa ülkesi olamadınız..." (Evrasia, Org) 'Sovyet Parantezi' ıçinden, 'Çağdaşlaşma' süre- cinin, 'Batılılaşma'ya döndürülmesi; belki de ilk de- fa, 'Küreselleşmeciler'm (yani Batı'nın) 'marifeti' ola- rak eleştiriliyor. Düşündürücü iddia! Hele geçen vüz- yıl 'Çağdaşlaşma Sürec/'negirmiş kendinegöre 'Ba- tılılaşmış' üç büyük ülkenin (Japonya, Rusya ve Tür- kiye) yüzyıl sonunda geldiği yere bakarsanız, daha da düşündürücü görünüyor. Avrasya, Emperyalist Batı Avrupa'ya (ya da Amerika'ya) benzemeye he- vesederken; düpedüz kültürsüzleştirilmiş'; kendi ko- şullan içerisinden, aynı rasyonalizmle, ulusal maya- sına uygun bir sentez oluşturmaya kalktşsaydı, da- ha başanlı olmaz mıydı? Rusya'dakı 'Avrasyalı kardeşlerimiz', 'çağn'la- rında kendi deneyımlerınin son yıllarını eleştirirken; sanki böyle birsenteze varmış gibi konuşuyorlar; he- le bir bakın, haksız mıyım? Sovyet dönemlnde hlç blllnmeyen... "...SSCB döneminde Marksist dogmanizmin perdesi arkasında, bizim bazı yöneticilerimiz; Bat çıkanna, Burjuvazi'nin karşı/devrimini hazır- lıyorlardı. Kruşçof, Andropof, Gorbaçof, Batı et- kisinin ajanlanydı; ve kriz başlayınca, Batıcıların hazırladığı 'komplo' başanlı olmuştu. (Bu yüz- den) Burjuva karşı/devrimi'nin kapılan, 'Kel' Gor- bi'nin (aleyhıne) açılınca, boş laklakiyattan bıkmış olan halk, Sosyalizm'in ona sağladığı kazançla- rı koruyabilmek için, sokağa bife çıkmamıştır. Bu sayede komplocular, dogmalan, kaşla göz ara- sında çöplüğe atıverdiler. Neticede, SSCB ger- çek bir sebep olmaksızın dağılınca, imparator- luk koşullannda çözümlenmiş sorunlar yeniden meydana çıkmıştır; SSCB'nin kenar bölgelerin- de, uluslararası uyuşmazlıklar patlak vermiş; es- ki durumla karşılaştırılırsa, bağımsızlığına ka- vuşmuş hiçbir eski Sovyet cumhuriyetinde, ha- yat, daha iyi olmamıştır; hangi bir derdi sayacak- sınız ki, savaşlar, geçim sıkıntılan; ve alınacak- ların, dünya fiyatlarında satın almak zorunlulu- ğu; bütün bu afetler, bağımsızlığın sanki bede- li..." "...Rusya'nın kendisinde durum, biraz daha iyidir; ama orada da 'vahşi' Kapitalizm, işsizlik ve Sovyetierdöneminde hiç bilinmeyen esrarkeş- lik, fahişelik, mafia vs; bir de tabii, millet çoğun- luğunun sefaleti ortalığı kaplamıştır. Bize, 'te- selli olarak', o 'evrensel' Amerikan değerlerini yut- turuyoriar. Evet, Sovyetler Birliği, yeterince öz- gür değildi; evet, eksikleri ve yanlışlan vardı ama, Kapitalizm nedir unutmuş, ya da zaten hiç bil- memiş sovyet halkı, kurulacak Kapitalizm'in ger- çekyüzünü o lanetli Prestroika döneminde keş- ke bilebilseydi... SSCB'nin siyasi arenadan kay- boluşunun sonucunda, ABD'nin ve NATO'nun keyfiliğinin ve zorbalığının duruma egemen olu- şu; Panama, Irak, Somali, Libya, Yugoslavya, Ko- re; Yeni Dünya Düzeni'nin, ilk ve en asi kurban- lan..." "...ama başkalannın sırası da, çok geçmeden gelecektin bu sıra, ABD'nin Füze Karşı Savun- ma sistemi kurulunca, belirlenecek; çünkü ABD, istediği ülkeyi, istediği gibi, istediği sebepten dolayı, hiç karşılıksız ve ceza tehlikesi olmaksı- zın yerle bir etmek imkânını bulacak!.." (Evrasia, Org) Çare mi? Sıra bizegetmeden, aklımızı başımızatop- layıp, evrensele ulusaldan gitmek! Gazi'nin göster- diği yol da budur: hem, Batıh ülkeler de, böyle yap- mamışlar mıydı? e-mail:tilahan(« isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 1988