22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2-4 MİSAN 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Fenerbahçe tazminat ödeyecek Ezinsiz portre pahalıya mal oldu SÖZÇIZGMN l\ırhan Selçuk İstanbulHa- be*"Senisi-Fe- nerbahçe Ku- lüt>ü, ressam Cemal Akyıl- dız'a ait Ata- türk portresi- ni telifödeme- den çeşitli yer- lere astığı için 15 milyar lira tazminat öde- meve mahkûm edi'ldı. Akyıl- dız. "Bu dava Cemal Akyıidız'a ait Atatürk portresi. Türkiye'de arük sanatçı- lann teiif hakkmın tanın- mava başlandığını göster- dF*dedi. 1999'da Fikir ve Sınaı Haklar Mahkemesi'ne başvuran Akyıldız, dilek- çesinde Fenerbahçe Kulü- bü'nünkendisine ait Ata- türk portresini başta Şük- rü Saracoğlu Stadı ohnak üzere çeşitli yerlere izin- siz astığını, resmin telif hak-kının kendisıne öden- mesını istedi. Mahkeme, üç yıllık yargı sürecinin ar- dından Fener- bahçe Kulü- bü'nü 15 mıl- yar lira tazmi- nat ödemeye mahkûm etti. Bu para, üç yıllık faiziyle yaklaşık 40 milyar liraya ulaşıyor. Sanatçılann en büyük sıkıntılanmn eserlermin telif haklannı alamama- lan olduğunu behrten Ak- yıldız şunlan söyledi: "Sanatçılann teiif halda- nnı alabilmek için açük- lan davalar uzun sürii- yor. Bu nedenJe yargıya başvurmuyoıiar. Ancak, bu dava Türkiye'de arük sanatçılann teiif haklan- nın tanınmaya başlandı- ğını gösterdL" - BUNU\R, AVRUPALI GİBİ GİYİNİR, EŞLERİNİİSE BİZLER GİBİ TORBAYA SOKARU\R.. Emniyet, Türkiye ve dünyadaki kendini öldürme olaylan konusunda bir rapor hazırladı Intihar 'göz'altınaalındı Şaip Asafın oğlu yoğun bakrnida • Istanbul Haber Servisi - Şaır Özdemir Asaf'ın oğlu Olgun Arun, kardeşı tarafindan silahla ağır yaralandı. Maslak Ata Center'daki işyeri çıkjşında, aralarında yaşanan tartışma sonucu kardeşi Etkin Arun tarafından silahla yaralanan Olgun Arun, Amerikan Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi"nde tutuluyor. Hastane yetkilUeri, kollanndan ve göğsünden yaralanan yönetmen Arun'un, bir süre daha yoğun bakımda kalacağını belirttiler. Etkin Arun'un yakalanması için çalışmalann sürdürüldüğü bildirildi. Müze ve saraylar • Istanbul Haber Senisi - Kültür BakanJıgı. bakanlığa bağlı olan saray ve müzelerin yerel yönetimlere bağlanacağı yönündeki haberleri yalanladı. Kültür Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, müzeler, saraylar ve büyük kütüphanelerin yerel yönetimlere devrinin hiçbir şekilde söz konusu olmadığı belirtildi. Araştrma projeleri • İstanbul Haber Senisi - MEF Eğitim Kurumlan, fen bilimleri eğitimini desteklemek ve gençleri bu alanda araştırma yapmaya yöneltmek amacıyla Türkiye genelinde tüm lise ve dengi okul öğrencıleri arasında ' 12. Araştırma Projeleri' yanşması düzenJedi. Türkiye'nin her yerinden gelen liseli gençlerin fızik-kimya-biyoloji dallannda hazırladığı 63 proje, 6 Mayıs tarihinde Ortaköy'deki MEF Okullan'nda ziyarete açılacak. Hilvan'da korkunç olay • HİLVAN (AA) - Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde, Ali A, Celal A kardeşlerin tecavüz ettiği ve daha sonra hamile kalarak Ali A ile e\'lenmek zorunda kalan kadınm, dünyaya getirdiği 2 aylık bebeğini öldürdüğü ortaya çıktı. Bebeğin hangi kardeşten olduğunu bilmeyen Fatma Ç, bebeği 1 hafta aç bırakarak ve ağzına bez bağlayarak öldürdü. Fatma Ç. bebeğini, eşinin kardeşi Celal A. ile birlikte ilçe çıkışındaki boş bir araziye açtığı çukura gömdü. Bir ihban değerlendiren polis. Fatma Ç, eşi Ali A., Celal A, kayınvalidesi Gazal A. ve Fatma Ç'nin annesi Ide Ç'yi gözaltına aldı. Zara'da inanılmaz tecavüz • ZARA (AA) - Sıvas'ın Zara ilçesinde, yaşlan 50 ve civannda olan 5 kişi, şimdi 16 yaşında olan Jaza, 5 yıl süreyle, tehditle teca\oiz ettikleri gerekçesiyle tutuklandı. Emniyete gelen isimsiz bir telefon ihban üzerine harekete geçen ekipler. Söğutlü Ağıl Köyü'nde yaşayan Y.E'ye (16) tecavüz ettiği iddıasıyla ilçede taksicilik yapan Yusuf Y'yi (52) gözaltına aldı. Genç kız Y.E ve Yusuf Y'nin ifadelerinin ardından, inanılmaz bir tecavüz olayı ortaya çıktı. Y.E'ye 1998'den beri çeşitli sürelerde tecavüz eden ilçe esnafindan Şinasi Ü. (53). Ahmet Y. (51), Necati D. (47) ve Ömer Köse A. (40) da yakalandı. Böbpeğinden 827 taş çıktı • ŞANLIURFA (AA) - Şanlıurfa Devlet Hastanesi'nde gerçekleştırilen bir operasyonda Mustafa Yorgun (35) isimli hastamn böbreğinden 827 tane taş çıkanldı. Ameliyatı yapan Dr. Levent Akpınar, hastanın sol böbreğinden çıkanlan taşlan cımbızla saydıklannı belirterek, "2 tanesi 2 santimetre büyüklüğünde, diğerleri ise küçük parçalar halinde 827 tane taş jıkardık. Hastanın böbreği kurtuldu. Türkiye'de ;ok ender rastlanılan bir durum" dedi. DUZwtni6 Gazetemizde öncekı gün yayımlanan Bülent Dikmener ÖdüIIeri ile ilgili laberde, ÎTÜ Vakfi Turizm Bölümü Sorumlusu Şaban Ali Yaşaroğlu, ıTÜ Vakfi Başkanı olarak ;ıkmıştır. Düzeltir, özür dileriz. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Emniyet Genel Müdürlü- ğü, nezaretlerde son 8 yılda gö- zaltına alınan 1 milyon 700 bin kişiden 35'inin intihar ettiğini bildirdi. Dünyada her 3 saniyede bir kişinin intihar gırişiminde bulun- duğu, her 40 saniyede bir kişi- nin de intihar ettiği belirtildi. Türkiye'de intihar oranının, dün- ya ortalamasının 6.5'ta biri dü- zeyinde olduğu belirlendi. Em- niyet Genel Müdürlüğü Eğitim Dairesi Başkanlığrrun yürüttü- • Türkiye'de intiharlann yüzde 5l'i asma, yüzde 17'si ateşli silah, yüzde 13'ü yüksekten atlama yoluyla gerçekleşiyor. întihar edenlerin yüzde 36 'sı, hastalık nedeniyle bu yolu seçiyor. ğü, geçen yıl başlatılan "Neza- rethane tntiharlannın Kontrol Edilmesi ve Önlenmesi Temel Eğftnn" programırun birinci aşa- ması tamamlandı. 45 yılda yüzde 60 artü Raporda, intiharlann dünya genelinde son 45 yılda yüzde 60 oranında arttığı ifade edildi. Türkiye de meydana gelen inti- harlann büyük bölümü 15-24 yaş grubu arasında gerçekleşir- ken ıntihar edenlerin büyük bö- lümünün kentlerde yaşayanlar ve evlilerden oluştuğu saptandı. Türkiye'de intiharlann yüzde 51 'i asma. yüzde 17'si ateşli si- lah, yüzde 13'ü yüksekten at- lama yoluyla gerçekleşiyor. tn- Besler Gıda'nın kuruluşu kııtlandı Türkiye'nin en büyük bitkisel srvı yağ ve margarin üretim tesislerine sahip olan Ülker Grubu*na bağh "Besler Gıda ve Kimya Sanayi Tkaret AŞ" 10. kuruluş yıhnı. iş ve sanat dünyasmdan çok sayıda davetiinin katüımıyla kudadı. Çırağan SarayTndaki kutiamada konuşan Genel Müdür Metin YurdagüL şirketin toplam 250 çakşanıyla böylesine büyük başanlara imza atmasının, geleceğe de umutla bakmalannı sağladığını söyledi. Gecede şef Alpaslan Ertüngealp vönetinıindeki Macaristan Savaria Senfoni Orkestrası da bir konser verdL Llusal ve uhıslararası birçok etkintiğe katılan ve ödülleri bulunan orkestra, konserin ardından seyirciler taranndan dakikalarca alkışlandL (Fotoğraf: ÖZGÜR BURAK ÖZTÜRK) tihar edenlerin yüzde 36'sı, has- talık nedeniyle bu yolu seçiyor. Bunu aile geçimsizliği ve eko- nomik şartlann bozuhnası izli- yor. Nezarethanede intihar Raporda, emniyette 1995- 2002 arasında nezarethaneler- de meydana gelen intihar olay- lan da değerlendirildi. Buna gö- re,nezarethanelerde 1995-2002 yıllan arasında 1 milyon 772 bin 868 kişı gözaltuıa alındı. Bu ki- şilerden 35'i intihar etti. BATMAN BtRÎNCl G.Doğu'da karanhk tablo DÎYARBAKIR/BATMAN (Cumhuriyet)- Güneydoğu Ana- dolu Bölgesi'nde yapılan araşür- malar, feodal baskı, aile içi şid- det ve yoksulluğun ağır yükü al- tında ezilen kadınlann erkekle- re oranla daha fazla intihar eği- liminde olduğunu ortaya koydu. Geçen yıl bölgede yaşamına son veren 144 kişinin büyükbölümü- nü kadınlar oluştururken intihar- larda ilk sırayı Batman ve Di- yarbakır ahyor. Insan Haİdan Derneği Diyar- bakır Şubesi'nce, Batman, Mar- din, Siirt, Van, Elazığ, Adıya- man, Şanlıurfa, Tunceli, Bingöl, Hakkâri, Ağn, Şırnak, Muş, Ga- ziantep. Malatya ve Diyarba- kır'da intihar olaylanyla ilgili araştırma yapıldı. Geçen yıl böl- gede gerçekleşen 144 intihann yüzde 56.9'unu kadınlargerçek- leşnrdi. Kadın intiharlan yine en fazla Batman'da görüldü. Kent- te geçen yıl 46 kişi intihar eder- ken Batman'ın ardından 31 olay- la Diyarbakır geldi. Batman'da dün de 18 yaşındaki RD. mer- diven boşluğuna astığı iple yaşamına son verdi. Böylelüde yılın ilk dört ayında kentte intihar edenlerin sayısı 11 'e yükseldi. Telefonu nereden aldığını belgeleyemeyenler 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor Ikinci el cep telefonu sanıkyapıyor ANKARA (AA) - Ankara Cumhu- riyet Başsavcılığı'nın, iş yükünün bü- yük bölümünü cep telefonu hırsızlı- ğı oluşturmayabaşladı. Başsavcılık, çalıntı telefonlara kısa sürede ula- şırken ikinci el cep telefonunu ne- reden aldıklannı belgeleyeme- yen yurttaşlar, 7 günden 3 yıla kadar hapis istemiyle "sanıksan- dalyesine" oturuyor. Ankara Suçüstü Savcısı Ahmet Mutiu, son dönemlerde cep telefo- nu hırsızlığı nedeniyle başvurular- da büyük artış olduğunu behrterek "Mü- racaatsavcıhğuıa, telefon hırsıznğı konu- sunda giinlük ortalama 40-50 başMiru yapıbyor" dedi. Mutlu, GSM operatör- leriyle yaptıklan yazışmalar sonucun- da, "imei" numarasından kısa sürede telefonun kim tarafindan kullamldığını saptadıklannı bildirdi. 'İmei' numarasının önemi Telefonun 15 rakamlı "imei" numa- rasının önemine işaret eden Mutlu, va- tandaşlann fatura, abonelik sözleşmesi ya da garanti belgesine mutlaka bu nu- marayı yazdırmasmı veya bir yere not etmelerini önerdi. Çalıntı telefonlann genellikle ikinci el pazarlarda satıldığı- na işaret eden Mutlu, şunlan söyledi: "Vatandaşlar ikinci el telefon ahrken muüaka fatura ya da makbuz istemeti. Vatandaşlanmız hiç istemedikleri halde mağdur oluyor. Nereden aldıklannı bil- mediklerini, eDerinde fatura ounadığını söyHhorlar. Paralan boşa grtöği gibi, lur- sızhk veya hırsızhk mabnı kııllanma suç- lamasıyla karşılaşnoriarr ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ 24 Nisan'ın Düşündürdükleri Eski köşe yazarlarının işleri pek kolaymış. 22, 23 ya da 24 Nisan'da yazacaklan yazının konusu bel- liymiş. Ozamanlarsadece "Çocuk Bayramı" olarak isimlendirilen 23 Nisan'ın yıldönümünde, TBMM'nin önemini ve çalışmalarını dile getiriıiermiş. Oysaki son 25-30 yıldır ele almamız gereken bambaşka bir konu ortaya çıktı: 24 Nisan (sözde) Ermeni Soykın- mı... Uzun yıllar, Ermeni sorununu görmezden geldik. özellikle, Kıbrıs Barış Harekâtı'nı izleyen dönemde ısıtılarak gündeme getirilmek istenen bu sorunu gör- memek için devekuşlan gibi kafamızı kumagömdük. Ve kesinlikle haklı olduğumuz bir konuda, meydanı başkalanna bıraktık. Ancak 1980'lerin sonrasında, bu konuda araştırmalar özendirilmeye başlandı. Ve bızım araştırmacılanmızın yaptığı çaiışmalar, ancak son 10 yılda gün ışığına çıkmaya başladı. Gene bu arada, yüzde yüz haklı olduğumuz kimi konular ve olaylar, öylesine "şoven" biçimlerde ka- leme alınıyor kı tüm ınandıncılıklannı yitirıyorlar. Bu- nu yapanlarda bir "marifet" yaptıklannı, "vatan hiz- meti" yaptıklannı zannediyoriar. * • • "Ermeni" sözcüğü, "yukan ülke"anlamına gelen "Armenia" sözcüğünden gelir ve bunu ilk kez, Fran- sızcadan tercüme eden Ahmet Cevdet Paşa kul- lanmıştır. Ermenilerin kökenı ve yaşadıklan bölge konusun- da net bılgıler bulunmamaktadır. Kimıleri Ermenile- rin kökeninı çok genlere taşırken bence mantıklı olan açıklama Ermenilenn ön Asya'ya Frigyalılarla birlik- te lö 7. yüzyılda geldıkleridir. Yaşadıklan bölge de, "Küçük Eımenistan" ve "Büyük Ermenistan" adla- nyla iki farklı bağlamda ele alınabilir. (Aslında bunlar çok ilginç konular. ama maalesef yenmiz yok.) 23 Nisan'da Ankara'da birtoplantıya katılacağım- dan, bu yazıyı 21 Nısan Pazartesı gecesi yazarken Fatih Altaylı'nın "Teke Tek" programında, yakında izlemeye başlayacağımız "San Gelin" belgeselinin senarist ve edıtörü Güray Değerli ile yaptığı söyle- şj başladı. Daha önce, TEGEV'den Cengiz Solakoğ- lu'yla görüşmüşler, ama maalesef bu bölümü kaçır- mışım. Güray Değerli, bu belgeselle iigili olarak çok önem- li çaiışmalar yapmış. Dahadoğrusu, ekip olarak çok çabalamışlar. Umanm "San Gelin" belgeseli, herkes için öğretici olur ve yerii yabancı kimilerinin gözle- rındeki perdeyi kaldınr. • * • Cumartesi günü yayımlanacak olan yazımda, es- ki bir öğrencim (şimdi doçent doktor) Nurşen Ma- zıa'nın bu konuda kalemealdığı bırçalışmaya, 1987 yılında yazdığım "Sunuş"un bazı bölürnlerini sızler- le paylaşmak istiyorum. O sunuş yazısında da biraz yukarıda değindiğim "devekuşupolitikası"nöan şi- kâyet ediyordum. Bugün, "24 Nisan"\n ne olduğunu anlatmak isti- yorum. Ermeniler, (bugün de) çok çalışkan, çok yetenek- li ve özellikle sanat alanlarında çok başanlı insanlar- dır. Osmanlı Imparatorluğu'nun "sacWc" tebaası ola- rak yüzyıllarca din ve vicdan özgüriüklerini koruya- rak yaşamışlardır. Fakat "ulusçuluk rüzgârian" es- meye ve Osmanlı Imparatorluğu'nun farklı uluslan, kendi ulus devietlerinın savaşımına girince Ermeni- ler arasında da benzer taleplerin ortaya çıktığını gö- rüyoruz. 19. yüzyılın son çeyreğinde başlayan ayaklanma- lar, "Düvel-i muazzama" tarafindan tahrik edılirken Ermeniler de "Acaba büyük devletlehn müdahale- sini sağlayabilir miyiz" beklentisi içinde sürekli ayak- lanmaktaydılar. Bu ayaklanmalar, özellikle 1. Dünya Savaşı içinde Rusya tarafindan kullanılmak istendi ve savaş içın- deki Imparatorluğa ciddi darbeler vurmaya başladı. Ve sonunda Osmanlı; Doğu Anadolu başta olmak üze- re, Ermenıleri bir tür "enterne etme" amacıyla, ta- rafsız bölgelere "göç ettirme-hicret" karan aldı. Bu hicret, çok acılı oldu. Fakat bu bir "soykınm" değil, "mukatele" (karşılıklı vuruşma) idi. Ve ABD'nın 2. Dünya Savaşı başladığı anda; hiçbir bozguncu fa- aliyeti olmamış Japon "yurttaşlannı", farklı bölgeler- de kurduğu kamplardaenteme ettiği düşünülürse "ma- zurgörûlmese" bile "anlayışla karşılanabilir". ABD "özür dilediği"(') için Japon vatandaşlanna yaptıklannı kimse dıle getirmez. Ama Osmanlı'nın he- sabı, Türkiye Cumhuriyeti'nden sorulur... "Göç Ettirme Yasası", yani "Tehcir Yasası" 14 Mayts 1915 tarihini taşır. Fakat bu yasaya olabile- cek tepkileri önceden durdurmak için 24 Nisan 1915'te Ermeni cemaatinin önde gelen 235 üyesı gö- zaltına alındı. Bugün "soykınm günü" olarakanılan "24 Nisan", işte buradan gelmektedir. Konuya devam edeceğim. Mahkemeler tutanak veremiyor Bilgisoyar var kartuş ve kâğıtyok ÖZGÜR ERBAŞ Adalet Bakanlıgı'nın toplam 160 milyon do- lara mal olması beklenen Ulusal Yargı Ağı Proje- si (LTAP) kapsamında adliyelere gönderdiği bilgisayarlar. duruşma tutanaklannın venlme- sinde bile sorun çıkan- yor. Mahkemeler, du- ruşma listelerinin yanı- na astıklan, "Kartuşu- muz ve kâğıdımız ohna- dığıiçintutanakveremi- jwuz" duyurulanyla du- rumlannı açıklamaya ça- balıyorlar. Bilgisayarya- zıcılannın kartuşlan dev- letce karşılanırken ön- ceki dönemde olduğu gibi kâğıtlar barolar ta- rafindan veriliyor. istan- bul Barosu Başkanı Ka- znnKDİcuoğtu, adliyele- je sürekli kâğıt gönder- diklerini, ancak "kâğıt yokluğundan" avııkat- iann tutanak alamadık- lannı söyledi. KağıÜar satthyor iddiaa Kendilenne gelen, "kâğıtlar fotokopkilere saöhyor" duyumu üze- rine kâğıtlann üzerine istanbul Barosu amble- mi basma karan aldık- lannı söyleyen Kolcu- oğlu, "Bu proje ile işle- rin daha kolaylaşacağı düşünülüyordu. Şu aşa- madaişleri kobviaşürdı- ğı söylenemez" dedi. Tüm yargı organlannın birbirine bağlanması, bilgiye ulaşımın kolay- laşması ve yargılama- run daha hızlı yapılma- sını hedefleyen UYAP'- ın2004 sonundatamam- lanması bekleniyor. ~-j
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear