Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA
+
CUMHURİYET 1 NİSAN 2003 SALI
8
Istanbu
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Y 11
Edırrte 10
Kocaeli Y 15
Çanakkale Y 14
Izmir Y 18
Manisa Y 18
Aydın Y 19
Denızli Y 17
Zonguldak Y 11 Antalya
Sinop
Samstın
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskışehir
Konya
Sıvas
Y
Y
PB
PB
PB
PB
PB
PB
13
18
12
14
16
17
15
11
Adana B 18
Y 17 Kare
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
B
B
B
B
B
B
B
18
16
17
12
14
3
5
Marmara, Ege kıyı-
lan, Batı Akdemz, Batı
Karadenız ıle Orta Ka-
radenız kıyılan yağmur
ve sağanak yağışlı, dı-
ğef yerter az bulutlu ge-
çecek. Hava sıcaklığı
yağış alan kesımlerde
bıraz azalacak. otekı
yerlerde artacak RJZ-
gâr guney ve oatı yon-
lerden hafif, ara sra or-
ta kuvvette esecek
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Pans
Bonn
K
B
B
Y
Y
Y
Y
Y
3
7
8
15
15
16
19
17
Berlın Y 15 Moskova K 1
Münih Y 15 Zünh
Budapeşte
Madrid
vlyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
B
B
B
Y
B
Y
10
19
13
15
13
19
14
B 17 Şam
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
B
Y
B
K
B
B
14
2
13
12
4
5
25
B 19
Taşkent
Parçalı bulutlu S<s. t Çok buıutlu ^ ^ f c Yağmuriu s Sulu kar , Gök gurultulû
G U N C E L CÜIS'EYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
general rolüne soyunarak askerliğe uygun öneri-
leri reddettiği ufak ufak açıklanmaya başlandı.
Baba-oğulun Irak'ta kullanılan asker sayısı bi-
le kıyaslanıyor.
BabaBushdörttümenle KörfezSavaşı'nı baş-
latmış, oğul Bush ise -Rumsfeld'in askeri deha-
sına güvenerek- bir tümen le zafere ulaşmayı he-
saplamış. Yanlış hesap Bağdat'tan dönecek mi
acaba?
• • •
Büyüklüğüne, modern savaş silahlarına güve-
nen Amerika, daha düşük silah gücüyle karşı ko-
yan Irak'ta apışıp kaldı.
Savaştan önce resmi törenlerde Saddam'ın
önünden geçen beyazlar giyinmiş yüzleri kapalı
intihar komandoları ABD'nin akıllı füzelerine kar-
şı bugün dehşet saçıyor.
Bağdat çevresinde konuşlandırılan intihar ko-
mandolarına Amerika, bugünlerde karşı önlem-
ler hazırlıyor.
Saddam ise birinci Körfez Savaşı'ndan bu ya-
na yeni bir Amerikan saldırısına karşı dersine iyi
çalışmış.
ABD, Mısırlı Nasır'ın ölümünden beri üzerine
ölü toprağı serpilen Arap milliyetçiliğini Sad-
dam'ın uyandırdığının ayırdında görünmüyor.
VVashington; ya başansızlıklan örtmek ya da
Amerika'nın Ortadoğu'daki emellerini erken za-
manda açığa çıkarmak gibi tehlikeli oyunlara sa-
pıyor.
Suriye'yi, Iran'ı Rumsfeld'le Povvell'ın uyarı ör-
tüsü altında tehdide girişrneleri herhalde Irak'la
aynı zamanda bu iki ülkeyle savaşa gireceğini
göstermiyor.
Ama, ABD'nin niyetlerine işaret ediyor. Irak'ı üs
olarak yapılandırarak Ortadoğu'da ve hatta Orta
Asya'da dilediği gibi at koşturmanın peşinde.
Ustelik kimi ülkelere demokrasi götüreceği sa-
vıyla.
• •*-
Bizim yazılı ve görsel basında köşe başlannı tut-
muş Amerika severlerin savaşta ABD'nin başan-
sızlığını tarafsız bir gözle yansıtma çabalarına al-
danmamak gerekiyor.
Zira daha düne kadar Irak'ta savaşan koalisyon
güçlerinden "bizimkiler" diye söz eden Amerika
severlerimizin savaştaki olumsuz gidişi, ABD'nin
yanlışlannı köşelerine, TV programlanna taşıma-
lanna bakmayın, gözyaşlannı içlerine akıtıyorlar.
Eski pilavları da ısrtıp ısıtıp önümüze koyuyor-
lar. örneğin günlerdir ustaca kurguladığı söylem-
lerinde aslında Amerika ile iyi geçinmenin tek ko-
şul olduğundan söz eden, ABD'nin neredeyse
her dediğine şapka çıkarmaktan başka çare gör-
mediğini duyumsatan eski siyasetçilerden Sü-
leyman Demirel, sanki kendi başına keşfetmiş-
çesine (sokaktaki adamın bile artık farkına vardı-
ğı) bilinen gerçeği diline doladı.
AKP iktidannın ülkeyi iyi yönetemediğini söy-
ledi. Uzatmalı cumhurbaşkanlığının önünü kesen
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i aynı ka-
bın içine koydu.
Cumhurbaşkanı Sezer'in Çankaya'ya bakışı
hemen hiçbir açıdan Demirel'le kıyaslanamaz.
Demirel, cumhurbaşkanlarınaanayasanın olağa-
nüstü yetkiler sağladığı kanısıyla icranın başı ol-
duğunu söyleyen ve uygulayan bir sistem uygu-
ladı. Oysa Sezer, anayasanın tanıdığı yetkilerle
yetilerin sınırını asla aşmadı.
Lafı şuna getirmek istiyorum; birzamanlarsol-
cu mu solcu, şimdilerde sağcı mı sağcı, Ameri-
kancı mı Amerikancı bizdeki Amerika sever dö-
nekler, siyasette dönüşüm ustası Demirel'in kişi-
liğinde bir önder buldular.
• • •
ABD'nin Kuzey Irak'a asker göndermemizi en-
gelleyen Başkan Bush'un "Türkiye 'tek başına gi-
remez'" diye özetlediği, müttefikliğe, stratejik or-
taklığa yakışmayan tehdit niteliğindeki baskılara;
ne Demirel'den ne de Amerika sever cemaatin-
den tık yok!
Asker-sivil kadrolar, bu tehdide boyun eğdi. Ku-
zey Irak'a tek başına girmeyeceğimizi ilan etti.
RTE de "K. Irak'ı işgal etmek istemediğimizi"
söylemiyor mu?
Eskisi öyle yenisi böyle. Ağlar mısın, güler mi-
sin?
Yazar Safire'den ABD-Türkiye yorumu:
En büyük hataIslamcı
hükümetegüvenmekâ
Erdoğan, Wall street Journal'a yazdi:
K. Irak'ta tek kurşun
atmaya niyetimizyok
NEW YORK (ANKA) -
ABD yönetimine yakınlığıyla
bilinen yazar \Vilham Safire,
Irak Savaşı'na ilişkin olarak
yapılan en büyük hatanın,
"Türkiye'nin yeni fslamcı
hükümetine güvenmek" ol-
duğunu yazdı.
Safıre, The New York Ti-
mes'ta yer alan yazısına "Ha-
va üstünlüğünüz varken bir
strateji belirlemek, askeri
deha gerektirmez" diye baş-
ladı. Savaşın "en"leri biçi-
mindeki değerlendirmelerinde
Safıre, "En büyük diploma-
tik hata"mn, "Türkiye'nin
yeni tslamcı hükümetine gü-
venmek" olduğunu öne sür-
dü. Safire, "Bu yanlış itimat,
bizi 'açılan kerpeten' hareke-
tinden yoksun bıraktı ve 'ani
üstünlük' sağlamanın müt-
hişüğine darbe vurdu" diye
yazdı. ABD Dışişleri Bakanlı-
ğı ve CIA'nın askeri planlara
kanşması sonucunda ortaya
çıkan en büyük hata ise Safî-
re'e göre "Türkleri kırmak-
tan korkmak" olarak öne çık-
tı. Safıre, "Daha iyi bir plan-
lama, bize kuzey cephesinde,
eğitilmiş bir yerli güç vere-
bilirdi" diye yazdı.
NEW YORK (Ajanslar) -
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan, Wall Street Joumal'a
bir makale yazarak Türki-
ye'nin K. Irak politikası hak-
kında bilgi verdi. Erdoğan,
"Türkiye'nin K. Irak'ta de-
ğil savaşma. tek bir kurşun
atma niyeti bile bulunmadı-
ğını"belirtti. Erdoğan'ınABD
Kongre üyelerine de birer
mektup yazarak Türkiye'nin I-
rak politikası ve ABD ile Tür-
kiye arasındaki ilişkiler konu-
sunda bilgi vereceği bildirildi.
Erdoğan, "ABD'nin sadık
dostu ve müttefiki Türkiye"
başhklı makalesinde ABD ile
Irak krizi nedeniyle yapılan
görüşmeler için "dolar pa-
zarlığı olmamıştır" ifadesi-
ne yer verdi. Makalesinde,
"bölgedeki Türk askeri
mevcudiyetinin ABD ve böl-
gedeki Iraklı gruplarla eş-
güdüm içinde sürdürülece-
ğini" belirten Erdoğan şu gö-
rüşleri aktardı: "Türkiye'nin
politikası, Irak'ın toprak
bütünlüğünün ve ulusal bir-
liğinin muhafazası esasına
dayanmaktadır. Türkiye,
ABD ile işbirliğini devam
ettinneye kararlıdır."
Gözler yeniden kuzey cephesi planlarına çevrildi. AKP pazarlığa açık
PoweH'dan kritik ziyaretANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - ABD Dışişleri Bakanı Colin
Powell, Irak operasyonuna daha
büyük destek istemek için yann
Ankara'ya geliyor. Hüküme-
tin, ziyaret öncesinde AB-
D'den gelebilecek kuzey cep-
hesinin açılması, Türkiye'de-
ki üslerin kullanılması gibi
taleplere pazarlık kapısıru açık
tuttuğu öğrenildi. Ûst düzey
bir diplomat, "Bu ziyaret, iliş-
kilerin onanlması açısından
önemli bir fırsat olabilir" dedi.
Powell'ın temaslan sırasında Kuzey
Irak konusundaki anlaşmazlıklann
da aşılması hedefleniyor.
ABD'nin Irak operasyonunda
güneyde büyük direnişle karşı-
laşmasmın ardından gözler ye-
niden kuzey cephesi planlanna
çevrilirken ABD Dışişlen Ba-
kanı Powell, Ankara'ya sürp-
riz bir ziyaret
gerçekleş-
tiriyor. Ya-
nn Anka-
ra'da te-
maslarda
buluna-
cak
olan
Po-
well'ın
görüş-
meleri
kap-
sammda
Belçika'ya da geçe-
ceği bildirildi.
Farklı seçenekler
gündeme geleblllr
Hükümet kaynaklan, görüş-
melerde ABD'den kuzey cephe-
sinin açılması için Türkiye'de as-
ker konuşlandırma, Türkiye'de-
ki üslerin Kuzey Irak'a asker sev-
kıyatı için kullanılması (landing-
sending), üslerin hava saldınsı için
kullanılması gibi seçeneklenn gün-
deme gelebileceğini kaydettiler.
Kaynaklar, hava sahası tezkeresı
kabul edilirken, bunun ABD yöne-
timinin yalnızca hava sahası tale-
binde bulunması nedeniyle sınırlı
kaldığını, bunun dışında yeni talep-
leri ele almaya açık olduklannı di-
le getirdiler.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişle-
ri Bakanı Abdullah Gül ise gaze-
tecilerin sorulan üzerine "mütte-
fik ülkelerin birbirlerini ziyaret
etmesinden daha doğal bir şey ol-
mayacağını" söylemekle yetindi.
Halilzad'la beklenen
uzlaşma sağlanamadı
ABD Başkanı George Bush'un
özel danışmanı Zalmay Halilzad'ın
Ankara temaslannda K. Irak'ta eş-
güdüm konusunda dün de beklenen
uzlaşma sağlanamadı. Halilzad'ın
temaslannın ardından yaptığı değer-
lendirmede Türkiye ile uzlaşma ko-
nusunda zayıf işaretler vermesi dik-
katçekti. Halılzad,Türkiye"nın K. I-
rak'a girmemesi konusunda uyanla-
nnı sürdürürken şu mesajlan verdı:
Kuzey irakta göç tehlike-
Sİ yok: tstikrarsızlığı önleme ve
işbirliğinin modahtelennı ele aldık.
GöçmenJer konusunda durum istik-
rarlıdır. Yerel güçlerin bu problemi
önleme kapasitesi çok ciddidir.
Kerkük'te endişeye gerek
yok: Ankara daki toplantıda tüm
taraflar koalisyon ile işbirliği yap-
ma, nüfus hareketlerini engelleme,
Kerkük'e yönelik bir harekâtta bu-
lunmama, buraya güçlerini gönder-
me yükümlülüğü altına girdiler. Ay-
nı zamanda tüm meşru taleplerin ele
aluıacağı bir komisyonun kurulma-
sı kararlaştınldı. Kerkük'ün güven-
liğini koalisyon sağlayacaktır. Kürt
siîahlı güçlen, ABD'nin komutası
ve kontrolü altında olacaklardır.
ABD ve koalisyon liderliğinin habe-
n olmadan herhangi bir noktaya hiç-
bir şekilde ilerlemeyeceklerdir.
Türk askerinln girlşi baş-
lı başına amaç değlhTürk ta-
rafıyla. Türk askennın Kuzey Irak'a
girişinin başlı başına amaç olmadı-
ğı konusunda anlayış birliğımiz var.
Ancak Türk tarafinın meşru çıkar-
larının olduğunu da biliyoruz ve
bunlan kabul ediyoruz. Geleceğe
ilişkin bazı senaryolar ve potansiyel
gelişmeler var. Taraflann mutlaka
iletişim içinde olması, görüşmeler
yapması ve sorunlan çözmek için
birlikte yaklaşım ve süreç geliştir-
meleri gerekiyor.
Öte yandan Dışışlen Bakanlığı
Sözcüsü Hüseyin Diriöz, başına
yansıyan .AJBD*ve PKK- KADEK
ilişkisiyle ılgıli haberler için, Türki-
ye'nin Kuzey Irak'ta terör olgusu-
nu büyük bir dikkatle ele aldığını
belırterek "Bizim terör örgütü P-
KK'yi başka bir tarafa ihale et-
mek gibi bir niyetimiz yok" dedı.
Diriöz, gazetecılenn konuya ilişkin
sorulan üzerine bu tür temaslar
hakkında "bilgi sahibi olmadıkla-
rını" belirterek şöyle konuştu:
"Bölgede terör örgütü faaliyetle-
ri öteden beri izlenmektedir. Ko-
nu Amerikalılarla aramızda her
zaman görüşülmektedir. Zaten
ABD, PKK- KL\DEK'i bir terör
örgütü olarak görmekte ve kabul
etmektedir."
ABD'nin Türkıye'ye yeni birpiş-
manlık yasası çıkarmasını önerip
önermediğinin sorulması üzerine
de Diriöz, "Hayır. Türkiye daha
önce böyle bir yasa çıkarmıştı.
ABD'den bu yönde hiçbir telkin
gelmedi" yanıtını verdi.
23 yıl soııra tazmînat kar an
• Baştarafı 1. Sayfada
lileri tarafindan önemsenmediği için ko-
runmayan Se\inç Özgüner, 23 Mayıs
1980'de faşistlerce Mecidiyeköy'deki
evinde katledilmişti. Özgüner cinayeti
de 23 yıldır "faili meçhul" cinayetler
arasmda yer almıştı.Karann gerekçesin-
de, anayasanın 5. maddesine atıfta bulu-
nularak "Kişilerin ve toplumun refabj,
huzur ve mutluluğunu sağlamanın ki-
şinin temel hak ve hürriyetlerini, sos-
yal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle
bağdaşmayacak surette sınırlayan si-
yasal, ekonomik ve sosyal engelleri
kaldırmanın, insanın maddi ve mane-
vi varhğının gelişmesi için gereldi şart-
lan hazırlamanın devletin temel amaç
ve görevleri" olduğu belirtildi.
Aynca kararda, anayasanın 125.
maddesindeki "tdare kendi eylem ve
işlemlerinden doğan zaran ödemek-
le yükümlüdür" hükmüne de yer ve-
rildi. Içişleri Bakanlığı Teşkilat ve Gö-
revleri Hakkında Yasa'nın bakanlığın
görevini tanımlayan 2. maddesinde,
"Suç işlenmesini önlemek, suçlulan
takip etmek ve yakalama"nın bakan-
lığın görevleri arasında sayıldığının be-
lirtildiği kararda, Özgüner' in öldürül-
düğü 23 Mayıs 1980 tarihinden sonra-
Sevinç özgüner kimdir?
Sevinç Özgüner, 1927 yılında
Tarsus'ta doğdu. 1946 yıhnda Milli
Eğitim Bakanlığı Tıp Fakültesi
sınavını kazanan Özgüner,
üniversitenin ilk yıllanndan
başlayarak ülke sorunlan ile aktif
olarak ilgilenmeye başladı. 1948'de
Istanbul Yüksek Tahsil Gençlik
Derneği'ne katılarak yöneticilik
yaptı. Bu dönemde, üniversitenin
paralı olmasına karşı başlatılan
kampanyada, Nâzım Hikmet'e
özgürlük kampanyasında ve
Kore'ye asker gönderiunesine karşı
ki dönemde, Istanbul Emniyet Müdür-
lüğü suç kayıt defterine olay hakkında
"Meçhul siyasi" olarak kayıt düşüldü-
ğü belirtildi.
Kararda, devletin temel amaç ve gö-
revleri ile kişilerin temel hak ve ödevle-
ri arasında paralellık olduğunu, kişilerin
ancak anayasanın tanıdığı ve tanımladı-
ğı tüm kişilik haklannın korunduğu gü-
vencesi altnıda yaşarken vatandaşlık
ödevini yerine getireceği kaydedildi.
Kararda özetle şu ifadelere yer veril-
di: "Vatandaşın devlete ve tauknka
başlatılan kampanyalar nedeniyle
sık sık tutuklandı. 1957'de bu kez
Istanbul Üniversitesi Diş Hekimliği
Fakültesi'ne başladı. 1960Nisan
olaylannda üniversiteli gençlerin
yanında yerini aldı. 27 Mayıs
sonrası önce TÎP'te, daha sonra da
Türk Solu ve Demokrarik Devrim
dergilerinde çalıştı. 1980'liyılların
başlangıcında Türk Tabipleri
Birliği Merkez Konseyi'nde
gazetemiz yazan Dr. Erdal
Atabek başkanhğındaki yönetim
kurulunda görev yaptı.
duyduğu güven kavramı içinde, kim-
senin kişilik haklarına zarar vereme-
veceği, devletin buna engel olacağı fa-
kat her nasılsa bu korunmadan yarar-
lanamaz ve zarar görürse devletin za-
rar vereni cezalandıracağı inancı da
yer almaktadır. Zarar gören vatanda-
şın, kendi bakkını kendisi aramaya-
rak bu görevi devlete tevdi etmesinin
ve devletçe zarar verene verilecek ce-
za ile yetinmesinin nedeni, sosyal bir
hukuk devletinde yaşıyor olmasından
kaynaklanmaktadır."
'Kürt gruplara silah ve füze dağıtılıyor'
K.Irak'a havadan
indirme sürüyor
FERİT DEMİR
TUNCELt - ABD'liler
Kuzey Irak" a havadan asker
indirmeye devam ediyor.
Herin Havaalanı'nı kulla-
nan ABD'nin bölgedeki as-
ker sayısı 1500'ü aştı.
Heriri'ye indirilen güçler,
daha sonra konvoy halinde
başka yerlere naklediliyor.
Bazı askerler K. Irak'ta
kontrolü elinde tutan Bar-
zani ile Talabani ye bağlı
peşmergelenn buİunduğu
karargâhlara yerleşirken ba-
zı birlikler de Saddam Hü-
seyin denetiminde bulunan
kentlerin sınır bölgelerinde-
ki stratejik bölgeleri üs tutu-
yor. Kaynaklar, ABD'nin
Kuzey Irak'a son günlerde
aralannda ağır silah ve bazı
küçük çaplı fuzeleri getirdı-
ğini ve bunlan Kürtlere da-
ğıttığını vurguluyor. 40 büı
peşmergeyi silah ve malze-
meyle donatan ABD'lilerin,
yedekte tutulan 30 bin peş-
merge için de kargo uçakla-
nyla cephane ve silah gerir-
diği ileri sürülüyor.
Kuzey Irak'ta ABD asker-
lerinin desteğiyle Irak as-
kerlerine yönelik saldınlan
arttıran peşmergeler, Kuşte-
pe bölgesindeki mevzileri
de ele geçirdi. Kuştepe, Er-
bil'in 30 kilometre güneyi-
ne düşüyor. Peşmergeler,
Kerkük ve Musul'a her ge-
çen gün yaklaşırken bölge-
de Saddam Hüseyin'e bağlı
askerler ile de çahşmalar ya-
şanıyor. Irak askerleri cephe
hattını Altın Köprü'ye kadar
geriletmiş durumda.
Önceki gün peşmergelere
teslim olan bazı Irak asker-
leri, Musulve Kerkük'ün iç
kesimlerine doğru çekildi.
Irak Ordusu'na bağlı 50 kı-
şılik bir grubun da önceki
gün Akre'nin güneyinde
peşmergelere teslim olduğu
öne sürüldü.
GUNDEM MLSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
1 'i özel sektörde, kalanı devletin.
-18 ilimizde çalışma yaptık. 5 milyar metreka-
relik bir bölüm oıman alanı içinde görünüyor ama,
orman özelliğini yitirmiş. Bunların satışında önce-
liği orman köylülerine vereceğiz.
Orman alanlarının satışı, göreve gelen her hü-
kümetin ilk göz diktiği gelir kaynağıdır. Işe başlar-
lar, saptamalartamamlanır, birde bakarlarki, ana-
yasa orman alanlarının satışına engel. Ya vazge-
çerlerya da anayasayı değiştirmenin yollarını arar-
lar.
AKP hükümeti de öncekileri aratmadı, anayasa
engelini görünce hemen kaldırmaya girişti. Bu
yöndeki anayasa değişikliği geçen hafta komis-
yonlardan geçti, bu hafta Genel Kurul'da görüşü-
lecek. Gündemde olağanüstü bir degişiklik ol-
mazsa, bugün ilk oylama var, perşembe günü de
ikincisi.
Pepe, bu projesıni parti yönetimine o kadar bal-
landıra ballandıra anlattı ki, Orman ve Çevre ba-
kanlıklannın birleşimi tartışmasında, Pepe'nin pro-
jesini yarım bırakmaması görüşü ağıriık kazandı!
Eski çağlarda bir kişiye "Aptal, neyaptığının far-
kında değil" diyecekleri zaman şunu söylerlermiş:
"Anadolu'ya kereste taşıyor!"
O günlerden bugünlere gelindi ve Anadolu'nun
büyük bir bölümü çıplaklaştırıldı. Ankara'dan uça-
ğa binin, kuzey hariç hangi yöne giderseniz gidin
altınızda tek bir ağaçın olmadığı, küs toprakları gö-
rürsünüz. Gerçek anlamda orman kabul edilen
alanlanmızın yüzölçümümüze oranı neredeyse tek
haneli rakamlara inecek.
Milyon dolarlık köylüler!
AKP hükümetinin ormanlar için giriştiği deği-
şikliğin ayrıntılarına inelim... Her şeyden önce, or-
mana bakış açısı sağlıklı değil. Neymiş? Orman
olma özelliğini yitirmiş çok alan varmış. Buralan
satacaklarmış. Bu alanlar içinde yerleşim yeri ha-
line gelmiş olanlara diyecek bir şey yok. Daha
doğrusu yapacak bir şey yok. Ancak, orman özel-
liği azalmış olanlar, yeni bir projeyle yeniden ağaç-
landırılamaz mı?
Bunu yapmak yerine, "özelliği bitmiştir" deyip
satacaklar. Bu durum sadece o alanların satışına
neden olmayacak. Kimi uyanıklar, "Vayy, orman-
da ağaç azalınca satılıyormuş, öncelik de yöre in-
sanınaymış" deyip, yazmaya elimiz varmasa da,
orman yakmaya girişecekler. Yapılan istatistikler
şunu gösteriyor:
Ankara, orman alanlarını tartışmaya başladığı
yıllarda, orman yangınları iki kat artmış!
Pepe, satışın öncelikli olarak köylülere yapıla-
cağını söylüyor. Bu orman alanlarının her biri bin-
lerce metrekare. Milyon dolarlaria ölçülecek de-
ğerde. Milyon lirayı zor bulan orman köylüsü mil-
yon dolan nereden bulacak? Pepe, köylülerie dal-
ga mı geçiyor!
Hükümet, anayasa değişikliğinin şart olduğunu
anlatırken gelişmiş ülkelerde özel sektörün de or-
mancılık yaptığını iddia ediyor. Doğrudur. Ancak,
hükümetin biraz yıpranmış alanı ormanlıktan çı-
kardığı bir ülkede, özel sektör böyle bir çabaya mı
girer, yoksa işin kolayına kaçıp, kısa sürede gelir
elde etmeye mi çalışır?
Geçmişteki örnekler ne yazık ki ikinci şıkkı doğ-
ruluyor.
Bu mantık Küre Dağları'nı kürüyüp, üçe dörde
böler, satar... Kaz Dağları'nı kaz gibi yoiup, nesi
varsa paylaşır... Toroslar'ın neresine toslayacağı
belli olmaz... Erciyes için yas tutmaktan başka
seçenek bırakmaz...
Borç ödemek için ormanlarımızı da feda eder
hale geldik. Bir metrekarelik ormanın dahi feda
edilmesinden yana değiliz; AKP'nin yarı resmi ya-
yın organları üniversite yerieşkesi için ağaç kıyı-
mına karşı kıyameti koparırken binlerce metreka-
relik orman alanmın bitişine ses çıkarmıyorlar.
Iş AKP'nin orman satışı olunca, pepeleşiyorlar!
ankcum@ttnet.net.tr
Sezer'den savaş yorumu
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaş-
kanı Ahmet Necdet Sezer, Irak savaşma ilişkin şu
aşamada Türkiye'den bir talep olmadığını belirtirken
"Bulunurlarsa düşünürüz" dedi. Rusya Federasyo-
nu'nun Ankara Büyükelçisi Petr Vladimiroviç Steg-
niy, Çankaya Köşkü'nde Sezer'e güven mektubunu
sundu. Sezer, büyükelçiyi kabulü sırasında gazeteci-
lerin sorulannı yanıtladı."'Savaş uzun sürecek gibi
görünüyor. BuTürkiye'yi nasıl etkiler" sorusuna Se-
zer, "Her zaman söylüyoruz savaşa karşı olduğumu-
zu. Bunu savaşanlar düşünsün. ABD de bunun böyle
olacağına ıhtimal vermiyordu sanınm. Ileride bakıp
göreceğiz ne kadar süreceğinı" karşıhğını verdi.
Alevj öpgütlerinden tepki
• Haber Merkezi - Irak'ta Necef ve Basra'yı kuşat-
ma altında tutan. Kerbela'da ise milis güçlenyle ça-
tışmaya giren işgal güçleri, Türkiye'deki Alevi örgüt-
lerinin tepkısine yol açtı. Karacaahmet Sultan Derne-
ği, Şahkulu Sultan Vakfı, Garip Dede. Erikli ve Cu-
rababa dernekleri yaptıklan ortak açıklamada, Necef
ve Kerbela'nın milyonlarca Alevi, Bektaşi ve Sü için
kutsal olduğunu anunsatılarak "Kerbela ve Necef'e
dokunmayın" çağnsmda bulundu. Açıklamada şöyle
denildi: "'Necef'te Aleviliğin sembol ismi Hazreti
Ali, Kerbela'da ise onun oğlu Hazreti Hüseyin yat-
maktadır. Bu türbelere verilecek zarar, Irak'taki
Şiilerin, koalisyon güçlerinin aleyhine harekete
geçmesine yol açacakhr. Kerbela ve Necef'e
dokunmayın Bombalar değil, çiçekler yağsın."
'Göç hareketi söz konusu değil'
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakanlık
Kriz Merkezi'nden yapılan açıklamada, ABD'nin
Irak'a yönelik harekâtı nedenıyle şu ana kadar Türki-
ye'ye herhangi bir göç hareketinin söz konusu olma-
dığı bildirildi Açıklamada. ınsanı destek toplama
merkezlerinde misafir edilecek nüfusun ihhyaçlan-
nın giderilmesi için 50'şer bın kişilik iki ayn paket
halinde malzeme depolaması yapıldığı kaydedildi.