Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 2003 SALI
HABERLER
Ingiltere'de özelleştirmelerin yarattığı olumsuzluklara dikkat çeken uzmanlar Türk yetkilileri uyardı:
Sağlıkta sosyal şemsiye şartSAADET USLU / EVRİM KAY4
Ingılız hastalann Türkiye'ye gel-
meye başlaması, dünyanın en iyi sağ-
lık örgütlenmesi olarak kabul edilen
tngilız Sağlık Sistemı'nın (Natıonal
Health Service-NHS) sorgulanması-
nanedenoldu. 1979 da ThatcherHü-
kümetı'nin işbaşına gelmesıyle aksa-
maya başlayan sistemin, 20O1 'de par-
lamentoda kabul edilen bir yasayla
ıflas ettığı resmen kabul edildi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakül-
tesı Halk Sağlığı Anabilim Dalı Baş-
kanı Prof. Dr. Gazanfer Aksakoğhı,
Türkiye clekı devlet ve sıgorta hasta-
nelerinde de tngiltere'dekine benzer
sorunlann yaşandığııu belirterek, ön-
lem alınmazsa Tûrkiye'nin de aynı
konuma düşebıleceğini savundu.
Aksakoğlu. sistemin çöküş süreci-
ni ve çöküşün Türkiye'ye yansunala-
nnı şöyle değerlendırdı "V'ergi siste-
miyleçahsan İngifiysağhk sistemi em-
pervafctuygulamalarlaözelteştirikiive
utusal sağhk sisteminin sosyal kaza-
Türk halJcının yüzde 69'u gerektiğl zaman sağlık hlzmetî alamıyor
tSTANBUL(AA)-Dünya Sağiık Örgütü'nce (WH0)
Türkiye'de yapüan "SağlkveSağttSisten^Uygtıniuğu
Araşürmasrnda. halkın yüzde 69'unun "istediğizaman
sağhklıizmerjalarnadıgrbelırlendi 72ülkeileberaber
gerçekleştırılen araştırma kapsamında, Türkiye'de
îstanbul. Antalya, Manisa. Trabzon, Yozgat ve
Adıyamanüa 5 bini aşkın ldşi ile görüşüldü. Araştinnaya
göre, son 6 ay içerisinde Türkiye'de halkın yüzde 3O'u
sağlık hizmeti aldı. Yaş arttıkça sağlık hizmetinden
yararlananlann sayısında artış gözlenirken, 18-22 yaş
grubunun yüzde 25'inin, 60 yaş ve üstünün de yüzde
44"ünün bir sağlık kurumuna baş\-urduğu tespit edildi.
Araştırmada, "Sağükhizmenmdaima,istedrç*izanıan
atabildiğüii" söyleyenlerin oranı yüzde 25, "istediği
zaman ahmadgnn" söyleyenlerin oranı yüzde 69 olarak
belırlenırken. yüzde 6 sı ıse "aslaistediğian aJamad^nı"
bildirdi. Dargelirlılerin yüzde 82'sinin ise, "istedUderi
zaman sağbk hizmeti alamathğı'' saptandı.
Sağlık hizmeti alanlann yüzde 43 ünün ıse tedavisiyle
ilgili kararlara katılamadığını kaydetmesi, WH0
yetkilileri tarafindan "Türkiye'de sağbk hizmetierinin
sunumunun istenilen kalitede olmadığı" şeklinde
yorumlandı. Katılımcılann yüzde 9.6'sımn "kendmi
yorgun hissetbgini'' de ortaya koyan araştırmada, Türk
halkının yüzde 24'ünün gözlük ya da lens, yüzde 2'sinin
ıse ışitme cihazı kuUandığı belırlendı.
nımlan ortadan kakbnldL Huzurev-
leriveçocukbakımevleri kapaübrken
hastanelerin yatak sayılan azaltıldL
Özel sigorta kuruluşlannın da devre-
yegirmesiylehastaiar'müşteri'oiarak
görûidü ve 'ne kadar hasta o kadar pa-
ra' manûğryla NHS çökertikfi."
Özel hastanelenn verdieı tüm hız-
metleri devlet hastanelerinin de vere-
bilecek olanaklara sahıp olduğunun al-
tını çizen Aksakoğlu, sağlık ocakla-
nnın sistemin olmazsa olmazı oldu-
ğunu belirterek "Türkiye'de SSK ve
devlet hastaneleri biünçli olaraknkan-
dı,sağhkocaldani$levsizleştirildLÖzel
hastaneJerise,dûnyaçapndasağlıkku-
mluşlan haline getirildi. Sağlık hiz-
metleri özeDeştirüirse halk sağbğı ko-
runamaz" dedi.
Beş kurum kaühyor
En küçük bir operasyon ıçın dahı en
az 8 ay beklemesi gerektiği söylenen
Ingjlız hastalar arasında ölümlerin ya-
şanmaya başlamasıyla baskılara daya-
namayan İngiliz Hükümeri, en kolay
çözümü, bekleme süresi 12 ayı aşan
hastalan başka ülkelere yönlendır-
mekte buldu. Tûrkiye'nin de Özel
Acıbadem, Kemer Life, Unıversal
Hospital. Ege Sağlık ve Alman has-
taneleriyle kahldığı bu uygulama üe
hasta yoğunluğunun entileceği ve
2004'ten itibaren de bekleme sürele-
rinin 6 aya indirileceği vaat edildi.
Yabana hasta prestij kazandmr
tlk İngiliz hastanın tedavi gördüğü
Acıbadem Sağlık Grubu Sağlık tşlet-
meleri Direktörü Meri Bahar. turizm
ve sağlık hizmetierinin aynı anda ve-
rileceği bu çalışmaya dahil olmanın
Türkiye'ye prestij kazandırdığını vur-
guladı. Hasta sayılannın yüzde beş-
lik kısmını yabancılann oluşturudu-
ğunu ifade eden Bahar, "Bizedahaçok
üst düzey ortopedik vakalar ile beyin,
göz ve kalp cerrahisi vakalan geHyor.
Kalça ve diz protezi için gelen vaban-
a hasta saytsı da bir hayü fazla" dedi.
SALI
Parkmson'da yeni
flaçumutveriyor
• CHICAGO(AA)-
ABD'deki Wisconsin
Üniversitesi uzmanlan,
Parkinson hastalığına karsı
geliştirilen bir ilacın umut
verdiğini açıkladı. Birinci
klinik denemeleri yapılan
GDNF adlı ilacın
hastalarda semptomlan
giderebıldiği ve tedavide
kullanılabıleceği bildirildi.
ilacın denek olarak
kullanılan 5 hastada,
hastalık kaynaklı ıstek dışı
hareketleri önleyebıldiği
belirlendi. Deneklerde
farklı etkiler ortaya
koyabılen deneysel ilacın,
bazı hastalarda tat ve koku
alma duyusunu yeniden
işlevsel hale getırebıldiği
belirtıldı.
Depnesyon ve
• CHICAGO(AA)-
Depresyonun, by-pass
ameliyatı olan hastalarda
fıziksel işlevi azaltabildiği
belirlendi. Emory ve Yale
üniversitelerinde yapılan
araştırma, by-pass ameliyan
geçıren 763 kadın ve 282
erkeğj kapsadı. Uzmanlar,
by-pass ameliyanndan
sonra hastalann egzersiz
yapmalannın ve günlük
fıziksel faaliyetlerinin kalp
sağlığına olumlu etkilerine
dikkat çektiler. Emory
Üniversitesi'nden Dr. Viola
Vaccarino, bu araştırmayla,
depresyonun başka bir
olumsuz etkisini
belırledıklennı söyledi.
Uzmanlar, depresyon
belirlenen by-pass
ameliyatı olmuş kişilenn
tedavi edilmeleri
gerektiğine, bu kişilenn
fıziksel aktivitelerinin
zayıfladığına işaret ettiler.
2020de 70 mflyon
görmeyen olacak
• CHICAGO(AA)-Etkili
önlemler alınmadığı
takdirde. dünyadaki 46
miryon görme özürlü
sayısının 2020 yılında 76
milyona çıkabileceği
hesaplanıyor. John Hopkins
ve London School of
Hygiene araştırma merkezi
uzmanlan, çahşılan etkili
tedavi yöntemlerinin bir
sonuca ulaştınlamaması
halinde, bu sorunun 2020
yılında dünyarun önemli
sorunlanndan biri
olabileceğine dikkat
çektiler. Dünya Sağlık
Örgütü (WH0) ve
Uluslararası Körlüğü
Önleme Kurumu, katarakt,
trahom, onchocercuohis, A
vitamıni eksüdiğı ve diğer
körlüğe neden olan
etkenlenn azaltılmasıyla
2020 yılına kadar, 52
milyon kişinin görme
özürlü olmasının önüne
geçilebileceğini belirtriler.
Uzmanlar, görme
özürlüluğünün yol açtığı
ekonomik kaybın yılda 42
mılyar dolar olduğunu
kaydetüler.
Çocuklara
ve kedüere
özelkoriuna
Tıp dilindeki kısa adı
fa
SARS" olan gjzemH
zatiirreeye yakaJananlann
sayısının en yüksek okhığu
Hong Kong'da bir
apartman 10 günlüğüne
karantinaya ahnırken diğer
Uzakdoğu merkezlerinde
de önkm ahnıyor.
Uzmanlar, virüsün çılaş
noktası olarak Çuı'in
Guangdong bölgesi ya da
Hong Kong üzerinde
duruyor. Uzakdoğu'daki
uçak seferlerinde
mürettebat ve yolcular
dezenfekte ediKrken.
kontroDerin çok sıkı oiduğu
Tayvan'da ise hastaltğı
yakaJananlann ülkeye girişi
ve ülkeden çıkışı yasak.
Başkent TaypeYJe özellikle
çocuklara uçağa
bindirihrken maske
takıhyor. Birçok ülkede
çocuklar okuia da maskeyle
giderken Tayvan'ın başka
bir kenti Taichung Ciry 'de
ev ha>vanlannı koruma
aJrjna alanJar da var_
(Fotoğraflar REUTERS)
Kanserli
küçükler
ilgi bekliyor
tstanbul HaberMerkezi- Ülkemizde her
yıl 2400 çocuğun kanser hastalığına yaka-
landığmı belırten ÇOKSEV (Çocuk Kan-
serleri Sevgi ve Dayanışma Derneği) yet-
kilileri, uygun birtedavryle bu vakalann yüz-
de 60'ında tam iyileşme olduğunu belırt-
ti. Kanserli çocuklara çağdaş tedavi ve ya-
şam olanaklan sunmak amacıyla kurulan
kurumun, yapılacak yardımlarla yılda
1500 çocuğun hayata dönmesini sağlaya-
bileceğini belirten yetkililer, şu çağnyı
yaptı: ÇOKSEybuacıyıyaşayan,yaşanan-
lara çok yakından taruk olan, çaresizlikle-
ri görüp de, yokluklar nedeni ile gerekeni
yapamayan konu uzmanlannın, başkasının
yavrusuna gönülden, anne-baba-kardeş
duygusu taşıyan insanlann kurduklan bir
derneknr. Dıierler ki, bu hastahğa yakala-
nan yavrulanmız acılan daha hafif atlat-
sm, onlann yanındaki sevgi dolu kişiler
çoğalsın. Kanser her zaman ölümcül de-
ğildir. Hele başlangıçta saptanırsa hiç!
Bağışlar için: Türkiye tş Bankası tstan-
bul Tıp Fakültesi Şubesi
TL. HesapNo: 3186792
Dolar Hesap No: 0124729
EuroHesapNo: 0124734
tletişim için tel: 0 212 534 21 75
Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 12'sinin kalp ve damar rahatsızlığı bulunuyor
Ölümlerin yansı kalpten
COKSEVden çağrı
tstanbul Haber Servisi -
Dünya Sağlık Örgütu (WH0)
tarafmdan "tnsanhkdüşma-
nı" ilan edilen kalp ve da-
mar hastalıklarında ABD'nın
Irak'a saldınsının ardından
büyük bir artış gözlendiği
belırtıhyor.
Türk Kalp Vakfi Başkanı
Çetin Yıldınmakın. kalp ve
damar hastahklannın görül-
me sıklığında Türkiye'nin
diğer dünya devletleri ara-
sında birinci sırada yer aldı-
ğını \oırgulayarak "Türkiye
nüfusunun yaklaşık yüzde
12'si kalp ve damar hastası.
Ölümlerin ise yüzde 50'den
fazlası kalp hastalıklan ne-
denhie gerçekleşhor. Sa^aş-
larda bile 7-8 mih on insanın
öldüğii düşünülürse bu has-
tahklann ne denli ciddi so-
nuçlar ortaya çıkardığıdaha
rvi anlaşılabilir" dedi.
Gelişmiş ülkelerde insan-
lann 3-6 aylık dönemlerde
sağlık kontrolünden geçtiği-
nı belirten Yıldınmakın, Tür-
kiye'de ise ancak hasta olun-
duktan sonra doktora
gidildiğininaltını ^-^. _-*.
çızdı. Kalp has-
talddanndan korunmada en
önemli faktörün stresten uzak
durmak ve doğru bes-
lenme alışkanlığı
kazanmak oldu-
ğunu vıırgulayan Yıldınma-
kın, Türkiye'de kalp hastası
sayısının bu denli fazla olma-
sını şöyle değerlendirdi:
"Türldye'de doğal afetie-
New York'ta barlarda
slgara Içmek yasaklandı
NEWYORK(.4A)- New York'ta, önceki
gece yansından itibaren sıgara yasağı
başladı. Bar ve lokantalar dahil tüm
işyerlerinde sigara ıçmeyi yasaklayan kanun
sigara tiryakilerini kızdınrken, özellikle bar
sahiplenni ve çalışanlannı tedirgin etti.
Yasanın yürürlüğe girmesıyle bırlikte
kazançlannın düşmesinden ve iflas
etmekten korkan bar sahipleri ise yasağa
büyük tepkı gösterdiler. Eski bir tiryaki
olan Belediye Başkanı BJoomberg'in,
özellikle duman altı olan bar çahşanlannın
sağlıklannın korunması için yürütfügü
yoğun çabalar sonucu yürürlüğe gıren yasa,
sigara içmeyenlerce dahi eleştiriliyor.
Yasağa uymayan bina sahiplerine 400 dolar
para cezası verilecek. Aynca çalışma
rûhsatlan da iptal edilebilecek.
rin çok sık görühnesi ve bu
afeiier sonucunda ölümlerin
bir hayü fazla olması insan-
lan çok körü etkilryor. Sosyo-
ekonomik açıdan zaten çok
zor şartlarda >aşa>an Türk
halkı bir de ekonomik kriz
ile karşıiaşınca stres ve do-
layh olarak da hastahğa ya-
kalanmariskiarto, Türk mut-
fağıyağlana,şekerinvtruzun
bol oiduğu bir mutfak. Bu da
hastahğı tetikleven bir etnıen.
Bütün bunlara bir de hareke-
tisevmeyen bir toplum obna-
mız eklenince kalp ve damar
hastası sayısı arüyor."
Yılduımakm. kalp ve da-
mar hastalüdanndan korun-
mak için yapılması gereken-
leri ise şöyle sıraladı:
"Yağ, tuz, şeker ve sigara-
dan uzak durun. DüzenU eg-
zersiz yapm. Stresten alabfl-
diğmce kaçnun. Hastahğıön-
lemedeerken teşhis çokönem-
o'dir, düzenli olarak kontrol
yapünn."
VUR4LAHI
Dünyanın
sınsı
düşmanı
Aclık
Amerika'nnı Irak'a saldmnasıyla baş-
layan savaşta insanlar sadece bomba \e kur-
şunlarla ölmüyor, asker ve halkın açlık
ile yüzyüze gehnesı sonucu ölümler olu-
şuyor.
Açlığm besinlerin sındınm sistemi yo-
lu ile alınmaması sonucu ortaya çıkan.
ilen derecede yağ ve kas dokusu kaybı ile
karakterize olan bu- tablo olduğunu anım-
satan I.Ü. Tıp Fakültesi ÖğretimÜyesi Prof.
Dr. Aykan Canberk, şu açıklamayı yaptı:
"Kişiyi ayakta dolaşan bir iskelet yığını
durumuna getiren ve dahafleriaşamada
öHimile sonuçlanan açhk,genel olaraksa-
vaşlarda halkın besinmaddelerini bufcuna-
nıası, tutsak kamplannda toplananlara
yiyecekverflmemesi, kuraklıgın neden oi-
duğu krthğa bağh olarak orta>^ çıkı\or ve
açhk tablosunu oluşturuyor^
Açlığın bedende yaptığı değişıklildere
de değinen Canberk "Enerjinin temel kay-
nağı besinlerin yokluğu. önce depo \agla-
rnun erimesine yol açar. Doku kaybı, kas
Kerindeerimetobaşlar.KalpkiicuJür,ba-
ğn-saklarinceir,kan şekeridüşer,buna bağ-
h harabhedere nedenolabikngigjbi bazen
öhımlere de yol açar. Tiroid bezjnin çahş-
masmı düzenleyen bormonlar ile cinsel iş-
levieri düzenleyen hormonlar azahr. hat-
ta sınra iner. Erkekte empotans, ejakülas-
yon yetersizliği, kısırhk, kadmda cinsel so-
ğukhık.erkeklesme,cilttekunırna,saçdö-
kübneleri başlar" dedi.
Canberk, açlığın tedavısinde kişinin
ağır ve dikkarli bir şekilde ağızdan bes-
lenmesi. acele ve yoğun beslenmeden ka-
çmılması gerektiğini kaydetti.
ORHAN BURSALI
Seni Gidi Piyasa
Düşmanı Seni!
Irak Savaşı, Türkiye ekonomisinin yapılanması ve
kriz yönetimi konusunda, uzun zamandır kasıtlı ola-
rak hor görülen ve dışlanan bir görüşü "ana sayfala-
ra"ve"ekranlara"taşKİ\:"Durmadanborçalarakeko-
nomi kurtulamaz"d\. "Ülkeyi piyasa yönetemez"d\.
"Yıllardır sürdürülen borç alma politikasıyla geldiği-
miz yer belliydi". "Türkiye altematif seçenekler dü-
şûnmeliydi"... Okurlar, bu köşede çok sayıda bu tür
yazıyı anımsarlar.
Bu tür görüşlerin TV'lerdeki tartışma programlan-
na taşınarak seslendirilmesi, batık ekonominin dur-
madan yeni borçlarla sürdürülebilirliğini savunan si-
yaset ve ekonomi kalemşorlannda büyük rahatsızlık
yarattı.
"Piyasa düşmanlan iş başında!" yazılan köşele-
rinde boy gosterdi.
Piyasa nedir ders notlan yayımlamaya başladılar!
Ne büyük bir demagoji!
"Yakışır" mı desek, yoksa zaten savunduklanyla
uyumlu birtutum mu desek!?
• • •
Tartışmada kınlma noktasını, Ikinci Tezkere'nin
reddiyle, 24 miryar dolariık kredinin suya düşmesı
oluşturdu.
Piyasa, savaş ve dolayısıyla 24 milyar taze dolan
istiyordu.
Piyasa 24 milyar dolan istiyor diye, Tûrkiye'nin do-
ğusunu Amerikan savaş makinesinin üssüne mi dö-
nüştürmeliydik! Üstelik kan, tarih ve kültür bağımızın
oiduğu binlerce insanın öleceği haksız, adaletsiz bir
savaşa Türkiye ortak mı olmalıydı!
Türkiye'yi siyasi, sosyal, tarihi, ekonomik, psikolo-
jik.. olarak ilgilendiren, gelecekle ve dünya politika-
sında duruşla bire bir ilışkili böyle bir konuda karan,
"taze dolar isteyen" piyasa mı belirleyecekti, yoksa
bütün etkenleri göz önüne alan siyaset mi?
Amerikan savaş çarkına ve propaganda makinesi-
ne bilinçli olarak bağlananlar ile, Tezkere'ye evet de-
menin pıyasanın ve ekonominin iyilığine olacağını sa-
nan naif yazarlar, korkunç bir "Türkiye yoksa batar!"
propagandasına ginştiler. 15 gün kadar süren bu za-
man araJığı, Türkiye basın tarihinin yüz karası dönem-
lerden biri olarak tarihe geçecektir. Hele nev zuhur bir
gazete ve TV, Pentagon'u ve CIA'yı bile şaşırttığını dü-
şündügüm bir borazanlık görevi üstlendi. Şuphesız böy-
le duruşlar ödülsüz bırakılmaz!
Biz konumuza dönelim:
Türkiye için hayati bir konuda pryasanın isteğinin
yönlendiricı ve belirleyıci olması ne demektir?
Açıkçabu "Piyasanın Türkiye'yiyönettiği"anlamı-
na gelmez mi?
Piyasa durmadan dışandan yeni borç istiyor.
Şimdi piyasaya durmadan dışandan dilenip dolar
mı akrtacağız?
Bir "borç lobisi", Türtoye'yi esiralmış durumda Ge-
len her para derhal piyasa tarafmdan yağmalanıp iç
ediliyor.. Kısa süreli bir "iyileşme görüntüsü".. ve ar-
kasından yine krizJer ve başka taze kredı ihtiyaç ve
arayışlan...
"Borç lobisi"ne karşı çıkmak ve giderek büyüyen
borç sarmalının Türkiye'yi daha büyük felaketlere sü-
rükleyecegini söylemek, bu yazarlara göre "piyasa düş-
manlığı" yapmak demek!
Bir ülke ekonomisinı, ekonomistler ve piyasa mı yö-
netir? Yoksa "Politika ve tercihleri mi, yani ekonomi
politikalan" mı?
Köşelennde yayımladıklan ders notlannda bu ko-
nuda bir şey göremedik... Mürekkeplerini yaladıkJa-
nnı belirttikleri ekonomi kitaplannda acaba bu konu-
da bir şey denmiyor mu?
Ekonomi yönetimi, piyasanın dar ve kör kâr içgü-
düsü doğrultusunda hareket etmek midir, yoksa dün-
ya ekonomisinin genel yönelişlerini ve ülkenin özgüç-
lerini ve yeteneklerini dikkate alarak, Tûrkiye'nin esas
olarak kendi ayaklan üzerinde durmasını sağlayacak
genel stratejik planlamasını yapmak mıdır?
Siyasi iktidartann hepsi, sürekli borçlanarak Türki-
ye'yi yönettiğini sanıyor.
"Piyasacılar", borçla yönetimin getirisini götürüsü-
nü niye tartışmazlar?
Türkiye Devleti'nin (Türkiye'nin!) özellikle yüksek
faız boyunduruğunda "Atpazartan"r\da süründürül-
mesinden, giderek daha çok borç sarmalı içinde sı-
kıştnlmasından şikâyet etmeyeceksin. Uluslararası b«-
limcilerimizin altematif önerilerini gündeme getirme-
yeceksin.. Borç alarak ekonomik çıkmazdan kurtul-
manın mümkün olmadığı görüşünü savunmayacak-
sın...
Bunlan yaparsan suçlama hazır: Seni gıdi piyasa
düşmanı seni!
• • •
"Piyasaya dokunma" önerisinden başka bir görü-
şü olmayan sığ tutum, ne yazık ki her kademede Tür-
kiye'yi yönetiyor. Bakmayın siz, 24 milyar krediyi ala-
mayınca "İyi ki almadık, borç ülkemizin yaranna de-
ç?//"diyen Maliye Bakanlannın birdenbire zuhur etme-
sine!
Ama yine de: Bu ortaya çıkışlar, Istanbul'da konuş-
lanmış etkili bir demek dışında, ülkemizin sanayi ve
ticaret kesiminde kartopu gibi büyüyen "Ayaklan
üzerinde duran, borçla yönefImeyen bir Türkiye"
ruzgânnın sonuçlan aynı zamandaJ
Borç lobisi giderek /flas edecektir. YoksaTürkiye kriz-
den çıkamaz... "Piyasa düşmanlığı"silahlannın ateş-
lenmesi, sakın bu telaştan olmasın?
obursali@cumhuriyet.com.tr.
5. Deneme sınavı yanıt anahtarı
SÖZELBÖLÜM
l.C, 2.C. 3.D, 4.D, 5.B, 6.E, 7.B, 8.D, 9.A, 10.C,
ll.E, 12.D, 13.B, 14.B, 15.D, 16.A, 17.B, 18.E, 19.C,
20.C, 21.E, 22.D, 23.A, 24.C, 25.E, 26.B, 27.D,
28.B, 29.E, 30.A, 3l.C, 32.A, 33.A, 34.E, 35.C,
36.D, 37.C, 38.C, 39 B, 40.D, 41.D, 42.B, 43.B,
44.E, 45.C, 46.E, 47.C, 48.D, 49.A, 50.A, 51.B,
52.D, 53.B, 54.B, 55.E. 56.D, 57.C, 58.D. 59.C, 60.B,
61.A, 62.E, 63.A, 64.E, 65.E, 66.C, 67.D, 68.A,
69.C, 70.B, 71.D, 72.C, 73.E, 74.A, 75.B, 76.E,
77.A, 78.D, 79.A, 80.D, 81.B, 82.B. 83.C, 84.B,
85.A, 86.D, 87.D, 88.A, 89.A, 90.C.
SAYISALBÖLÜM
1.A, 2.C, 3.B, 4.A, 5.C, 6.B, 7.C, 8.E, 9.A, 10.B,
ll.D, 12.B, 13.E, 14.C, 15.D, 16.D, 17.D, 18.D,
19 B, 20.C, 21.C, 22.B, 23.C, 24.A, 25.B, 26.A,
27.A, 28.B, 29.C, 30.C, 31.E, 32.C, 33.B, 34.A,
35.C, 36.B, 37.D, 38.C, 39.B, 40.D, 41.A, 42.C,
43.D, 44.E, 45.A, 46.B, 47.A, 48.C, 49.B, 50.D,
5l.C, 52.A, 53.A, 54.D, 55.C, 56.E, 57.A, 58.A,
59.C, 60.B, 61.E, 62.A, 63.B, 64.B, 65.D, 66.B,
67.B, 68.C, 69.B, 70.E, 71.C, 72.E, 73.D, 74.A,
75.A, 76.C, 77.D, 78.E, 79.C, 80.D, 81.D, 82.A,
8
, A
n . „ ç^ B. 86.C, 87.B, 88.E. 89.A, 90.E