22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 MART 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan'a kimyasaJ sorusu • ANKARA (ANKA)- CHP'li Enıs Tütüncü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a Irak savaşında Türkiye'yi de etki alanına alabilecek kimyasal ve biyolojik silahlara karşı alınan önlemleri sordu. Tütüncü, Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde, savaşta kimyasal ve biyoJojik silahlann kullanılması olasılığının bulunduğuna dikkat çekerek özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki illerde yaşayan yurttaşlann doğacak tehlikelerden korunması için alınan önlemleri ve gaz maskesi, özel elbise ile diğer korunma araçlanndaki stok durumunun açıklanmasını istedi. Çarşamba Toplantıları • Haber Merkezi - Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya anısına düzenlenen ve on ikincı yıhna giren Çarşamba Toplantılan'nın bu ayki konuğu Cumhunyet Gazetesi Ankara Temsilcısı ve köşe yazan Mustafa Balbay. Yann saat 17.30-19.30 saatleri arasında Beyo|lu, Tünel Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde gerçekJeştırilecek toplantının konusu "Kafkaslar, Balkanlar ve Irak Üçgeninde Türkiye". Toplantmın sunuşunu Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi Dr. Nur Özmel Akın yapacak. Armç: Tahammül etmekzor • ANKARA (Cumhuriyet)-TBMM Başkanı Bülent Annç, Irak savaşının durdurulması için ABD yönetimine banş çağnsında bulunarak "Bunlara tahammül etmek çok zor" dedi. Banş çağnlanmn her günden daha fazla güçlü olduğuna dikkat çeken Annç, operasyonun ABD'nin tek taraflı bır hareketi olduğunu, BM desteğınden yoksun kaldiğını belirtti. Kaymakamlara kurs verildi • ANKARA (Cumhuriyet)-87. Dönem Kaymakamlık Kursu kapanış töreni, Türkiye Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Kursa 6'sı kadın toplam 114 aday katıldı. Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, konuşmasında mülki idare amirlerinin, kendilerinden beklenen görevleri, en iyi şekilde yürütebilecek vasıfta yetiştirilmelerine son derece önem verdiklerini belirtti. için RTUK uyansı • ANKARA (Cumhuriyet) - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Irak'taki savaşla ilgili yayınlarda çok fazla şiddet öğesi bulunduğunu belirterek çocuklan ve gençleri olumsuz etkileyen bu görünrüler konusunda dikkatlı olunmasını istedi. RTÜK, yayın kuruluşlannı "basın ahlak ilkelerine uymalan" kcnusunda da uyardı. Çiçek, Türkiye'nin K.Irak'a insani amaçla girmek istemesine anlayış gösterildiğini söyledi GizliniyetimizyokANKARA(CumhumetBü- rosu) - Bakanlar Kurulu'nda ABD ile yaşanan Kuzey Irak sıkıntısı masaya yatınldı. Tür- kiye'nin Kuzey Irak'a insani amaçlarla ve Türkiye'ye yö- nelik terör potansiyelini önle- mek amacıyla girmek istediği belirtilen toplantıda, bunun Amerika ile daha önce yapılan siyasi mutabakat ilkelerine de yansıdığı ifade edildi. Hükü- met Sözcüsü ve Adalet Baka- nı Cemil Çiçek, "Irak'ta kuv- vetbuhındurmakta karan ken- dimiz vermekteyjz" dedi. Bakanlar Kurulu dün Başba- kan Tayyip Erdoğan başkanlı- ğında yaîdaşık 2.5 saat süren bir • Hükümet sözcüsü Çiçek, ABD Başkanı George Bush'un Türkiye'nin Kuzey Irak'a girmesini istemedikleri yönündeki açıkJamasma karşın, "Başta ABD olmak üzere ilgili ülkelerin Türkiye'nin insani amaçla Kuzey Irak'a girmesini anlayışla karşıladığım" ileri sürdü. toplantı gerçekleştirdi. Toplan- tıda Irak savaşı ve bunun Tür- kiye'ye olan etkileri ele alındı. Türkiye'nin Kuzey Irak'a asker gönderme talebi konusunda Amerika ile yaşanan uzlaşmaz- lık toplantının ekonomi dışın- daki diğer önemli gündem mad- desi oldu. Milli Savunma Ba- kanı Vecdi Gönül, Türkiye'nin güvenJiğini sağlamak ve çıkar- lannı korumak için Kuzey Irak'a gırmek zorunda olduğu- nun altını çizdi. Toplantının sonunda açıkla- ma yapan Adalet Bakaru ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çi- çek, bir yandan ABD 'nin Tür- kiye'nin stratejik müttefiki ol- duğuna ve Türkiye'nin Irak'a yapılan saldında koalisyonun birunsuru olduğunu ifade eder- ken, diğer yandan da Türki- ye'nin Kuzey Irak konusun- daki kararlılığını anlattı. Tür- kiye'nin Kuzey Irak konusun- daki hassasiyetlerine değinen Çiçek, 1991 'deki Körfez Sava- şı'nda meydana gelen olayla- n anımsattı. Çiçek, o dönem- de Türkiye sınırlanna 517 bin mültecinin yığıldığını ve hiç- bir ülkenin yardun etmediği- ni vurgulayarak "Aynı olayla- n yaşamak istemiyoruz. Tür- krye'runlrak'lailgffigiziibirni- yeti yoktur. Bölgede banş, hu- zur ve istikrar istemektedir. Balkaıüar'da yaşanan katfiam- lann benzerinin bölgede olma- sını istememektedir. Bu esasen ABD ile yapılan siyasi muta- bakat müzakerelerinin ilkele- rini de ohışturmaktadır" diye konuştu. Bu ilkelerin yazılı metne geç- tiğini ve karşılıklı olarak teyit edildiğini söyleyen Çiçek, ABD'nin daha önce bunlan kabul ettiğine işaret etti. "Tür- kiye'nin Irak'ın kuzeyinde bu- lunmasiMebulunacakohna991 Körfez Krid tecrübelerinden yolaçıkılarakinsani veterören- dişesiyledir" diyen Çiçek, bu- nun gerek ABD gerekse diğer ülkelerde anlayış gördüğünü sa\'undu. Çiçek, "Bu maksat- la Irak'ta kuvvet bulundurma karannı kendimiz vermekte- yiz" diye konuştu. Türkiye mültecileri bekliyor Kızılay kan stokluyor MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - Türkiye, Irak'tan gelecek göçmen aJanını karşılamaya hazırlanıyor. Sağlık Bakanlığı Istanbul'daki 24 sağlık kuruluşuna yazı göndererek doktor, eczacı ve ebeleri göreve çağrrdı. Sınırda 3 ekiple gözetleme yapan Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği ise tskenderun, Iran ve Ürdün'deki depolarda bulunan ve 300 bin kişiye yetecek erzakı bölgeye sevkermeye hazırlanıyor. Irak'taki çatışmalar bütün hızıyla sürerken Türkiye'nin güney sınınnda da hareketlilik yaşanıyor. Sağlık Bakanlığı, Istanbul'daki 24 sağlık kuruluşuna gönderdiği yazıda, doktor ve hemşirelerden bölgeye girmek için hazır olmalannı istedi. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Ofisi Sözcüsü Metin Çorabaür, Irak'tan • Sınırda 3 ekiple gözetleme yapan BM Mülteciler Yüksek Komiserliği îskenderun, Iran ve Ürdün'deki depolarda bulunan ve 300 bin kişiye yetecek erzakı bölgeye sevketmeye hazırlanıyor. doğrudan bilgi akışının kesildiğini söyledi. Diyarbakır'daki Kriz Yönetim Merkezi ile irtibatı sağlamak için büro oluşturduklannı belirten Çorabahr, eleman ve araç sayısını da arttırdıklannı belirtti. BM'nin Îskenderun, lran ve Ordün'de 3 büyük deposu bulunduğuna işaret eden Çorabatır, bu depolarda yaklaşık 300 bin kişiye yetecek miktarda erzak bulunduğunu, gerekmesi durumunda bunlan bölgeye nakledeceklerini söyledi. Çorabahr 3 BM ekibinin mülteci akınına karşı Türkiye'nin güney sınınnda de\Tİye gezdiğine işaret ederek, incelemeleri sırasında göçmen hareketine rastlamadıkJannı anlattı. Çorabatır, yaptıklan anlaşma kapsamında Kızılay'ın çevre illerinde bulunan depolanndaki malzemeleri Silopi'ye BM'nin taşıyacağvnı söyledi. Kızılay, olası gelişmelere karşı bölgede kan stokluyor. Bölge illerindeki kan merkezlerinden halka kan bağışı çağnsı yapılıyor. Yetkililer savaş nedeniyle her türlü olasılık dikkate alınarak hazırlık yapıldığına işaret ederek, kurumun diğer hizmetlerinin yanı sıra kan stoku açısından da gerekli çalışmalan yapması gerektiğini belirttiler. Kızılay Genel Başkanı Ertan Gönen, Kızılay'ın 50 bin kişiyı karşılayacak paket programınuı hazır olduğunu bildirdi. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART Good-bye Marain Mardın'dcn nnısakart a >ahoo.com Tabip Odası: Canlı kalkan olarak kullanılmak istemiyomz Saghkçılara mecburi hîzmettstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanlığı'nin almış olduğu karar- la Güneydoğu'da görevlendirilen 102 kişilik sağlık personeli, Çukur- ca ve Silopi'de görev abnak üzere tstanbul dan ayn ldı.Görevlendiri- len sağlık çalışanlan usul hatalan ve eksiklikleri nedeniyle ll Sağlık Mü- dürlüğü'ne dilekçe verdiler. Türkiye'nin çeşitli kentlerinden 1500 sağlık personelinin Güneydo- ğu Anadolu "da görevlendirilmesinin ardından aralannda doktorlann da bulunduğu Istanbul II Sağlık Mü- dürlüğü'ne bağlı 102 kişilik sağlık ekibi Istanbul'dan aynldı. Bölgede görev alacak personelin 2 gün bo- yunca Ankara'da özel eğitim ala- caklan, daha sonra bölgeye hareket edecekleri bildirildi. 'Eğitim verümedT Görevlendirilen personelin han- gi görevle nereye gideceğinin bi- linmediğini vurgulayan Istanbul Ta- bip Odası Sekreteri Şebnem Korur Fincancı, "Giden arkadaşianmızuı hiçbirikonıniaflgflieğirirnesahipde- ğü. Sadece bölgede sağhk personeli buhındurmak için böyle bir görev- lendirmeyapdmasını doğru bulmu- yoruz" dedi. Görevlendirme hafta sonu yapıl- dığı için ilgililere inrazda buluna- madıklannı da ifade eden Fincan- cı, "Görevlendirrneııin 24 saat ön- ce biklirilmesive emrivaki yapüma- sı hoş değfl. Giden sağhk personeli- nin soıırdışı bir operasvonda kıüla- nüması hukuk dışı olur. Bununla il- gili ciddi kaygılarunızvar" diye ko- nuştu. Gönderilen sağlık persone- linin bir bölümü. 'görevlendirrnenin geri ahnması' için dilekçe yazarak II Sağlık Müdürlüğü'ne bıraktı. OKTAY EKtNCİ Geçen "Nevruz" günü (21 Mart 2003), Bağdatdoğanın ye- ni gününü bombalarla birlikte karşılarken, MimarlarOdaa'nın Ankara'da düzenlediği panelde de "Yerel Yönetimler" yasası tartışıldı... Herkesin vekamuoyunun "sa- vaşla" bütünleştiği bir zaman- da, "belediyeler ve kenüeşme" arasındakı sadece ımar rantına dayah bir "yılacı" ilişkinin ye- niden "uygârhkvedemokrasi" bağlanna nasıl dönüştürülebile- ceğini konuşmak, kimilerine göre Taktik"hataydı... Nitekim, salonun yansı boş kalmış, ertesi günü basını izle- yenler de sanki bu toplantı "hiç yapılmadı* sanmışlardı... Ne var ki aynı panel nede- niyle yapılan görüşmeler vç der- lenenbilgiler, "hükümetin"hiç de böyle davranmadığını: bir yandan "tezkere onayı" için tam kadro "teyakkuz" halindeler- ken, öbür yandan da "imar ve çevre talanı yasalannı" ardı ar- dına devreye sokma hazırlığı içinde olduklannı gösteriyor... Nitekim, ,\BD füzelennin ve Yani, denebilir ki Mezopo- tamya'nın bombalanmasıyla birlikte, Anadolu nun yağma- lanmasına da sanki "gedkflme- den" başlanması isteniyor... Bu- nu hızlandıracak talan yasala- nru ve tepkileri kamuoyuna du- yurmayı "Savaş var, yer yok" diyerek önemsemeyen kimi bir dönemde, başta "Ormanla- nn pazarianması1 ' ve "STT alan- lanna unar" olmak üzere. ülke- nin çe\Te ve yaşam kaynaklan- nı "saüşa" çıkartabileceği ne kadar yasa tasansı varsa tümü- nü ardi ardına TBMM'den ge- çirmekniyetinde... O kadar ki, örneğin bu hazır- Kentlerde 'Demokrasiyi' hedefleyen yerel yönetimler yasası ertelenirken, kültür ve çevre talanını öngören yeni yasalar 'savaş süresince' TBMM'den geçirilmek isteniyor savaş uçaklannın Irak'a doğru saldınlan başlamak üzereyken, Türkiye'nin kültür ve çevTe de- ğerlerinin turizm ve orman ya- salan eliyle talan edilmesine "kurumsal alrjapı'' oluşturacak "bakanlık birleştirme" yasa ta- sansı da TBMM'ye iletildı. medya gruplan ise tarihe bu yağmanın "sonunlulan" ara- sında geçiyor... Ankara'daki Yerel Yönetim- ler Yasası panelinde "belgele- ri\1e" sergüenen bu sürecin öze- ti ise şöyle: Hükümet, kamuoyu gündemini savaşınoluşturdu^,u lıklardaki "Orman Vasfinı \T- tirmiş Alan" sözünün bilimsel ve hukuksal dayanağı olmadı- ğını söyleyen orman mühendis- leri ile akademisyenlere de *ko- nuşma kısıtiaması" bile getiri- liyor... SlT alanlannda yeni ve özel yasayla yaratıJacak imar düzen- sızliği yerine, buralar için mev- cut yasadaki "koruma amaçh planların tamamlanmasr ge- rektiğini savunanlar da koruma kurullanndan uzaklaştınlmaya başlandı... Yine bu planlan üretmeleri gereken belediyelerin aynı gö- revlerim "yapabiür kümajı" da hedefleyen "yerel yönerimler refonnu'' ise tüm bu talan ya- salanndan "sonraya" erteleni- yor. Yani, savaş sürerken tarihe ve doğaya "çullanmayr hedef- leyen yasalar çıkacak; Mezo- potamya'nın bombalanması ve Anadolu'nun talanı için işte bu "stratejik ortakhk" süreci bit- tikten sonra da sıra "demokra- si yasalanna"(!) gelecek... Tabıi, ortada bunu uygulaya- cak bir yaşam, çevre ve hatta *ül- ke zenginliği" kalırsa... POLfriK\ GÜNLÜĞÜ HİKMETffTİNKAYA Utanç... Çocuklanyla birlitfe savunmasız, acı içinde kıv- ranan Iraklı bir ka<f'" ekrana geliyor önce. Son- ra avurtlan çökmüşsakallı yaşlı bir adam... Kadın ve yaşlı adanm gözlerinde korku değil, hü- zün var... Dün, Saddam'ın gaza boğduğu Halepçe'de, bugün müttefık güçterin Irak'a yönelik saldınsın- da aynı görüntüler yaşanıyor... Çocuklar ölüyor, çocuklar yaralanıyor!.. 1988 yılından kalan birfotoğrafa bakıyorum uzun uzun... Dışanda kar yağıyor inceden; kuşlar ahşap pem- be konağın çatısından havalanıyor... Beş bin kişinin öldûriildüğü Halepçe'de bir mer- divenin hemen dibinde yatan siyah saçlı, bıyıklı ba- ba ve kollan arasında ölen kundaktaki bebek beni bir kez daha kahrediyor... Aradan on beş yıl geçmiş!.. Bağdat, Kerkük, Musul bombalanıyor!.. İşte tam o sırada bır başka görüntüyle sarsılıyo- rum... Yüzünün yansı yanmış bir başka bebek!.. Yaşamı boyu o yanikla kalacağının farkındaymış gibi çığlık çığlığa.'.. Oysa acı çekiyor bebek!.. Bir gece önce gördüğüm o ABD'li esir zenci ka- dın askerin bakışlarmı anımsıyorum... Gözlerini kameralardan kaçınrken birtavşan gi- bi ürkek değil miydi? ABD'li zenci kadın asker "Nerelisin" diye sorul- duğunda kısık kısık yanıt veriyordu: "Teksaslıyım!" "Kaç yaşındasın?" "Otuz..." Bir başka esir ABD askeri korkuyordu... O da, "Iraklılar sizi çiçekle mi yoksa silahla mı karşıladılar" sorusuna "Anlamıyorum" diye tam dört kez yanıt verdi... Oysa Ingilizce konuşuyordu Iraklı!.. • • • Bedenimizi kırbaçlayan kara kanatlı savaş, deh- şetin ve vahşetin gezdiği Irak topraklannda kar- şımızaçıkıyordu... Gecenin sönüp gittiğı yerler, uçaksavar ateş- lerinin alevlerie buluştuğu gökyüzünde duydu- ğumuz utancı yansıtıyordu... ABD'li zenci kadın askerin adı Shauna'ydı. Göz- lerindeki o korkuyu yaşargıbi oldum. El Cezirete- levizyonu görüntüleri canlı olarak tüm dünyaya ya- yımladı... Yüzünün yansı yanmış Iraklı bebek ve zenci ka- dın asker Shauna... Savaşın kanlı yüzü!.. Helikopterierie, uçaklaria, füzelerle saldıran ABD- Ingiliz güçleri... Onlara karşı direnen, topraklannı koruyan Irak- lılar!.. Hukuk tanımayan ABD yönetiminin, Irak yöne- timini 'hukuka saygılı olmaya' çağırmasına ne di- yorsunuz? ABD Dışişleri Bakanı Donald Rumsfeld görün- tülerin yayımlanmasından sonra şöyle demişti: "Irak Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ediyor!.." Bizim anlı şanlı 'savaş uzmanlanmız' ise olup bi- tenler karşısında şaşkındılar... Televizyon kanallannda sabah akşam dolaşan 'medyamızın savaş gönüllüleri' ise yavaş yavaş çark etmeye hazırianıyorlardı: "Canım biz savaşın iyi bir şey olduğunu hiçbir zaman söylemedik ki!" Bir başka uzman kişi, haydi adını da vereyim, es- ki Genelkurmay Başkanı ve eski DYP milletvekili Doğan Güreş ise "Iraklılann Güney'de direniş göstereceklerini sanmıyordum" deyip ekliyordu: "Ben Saddam'ın Irak halkı tarafından bu kadar sevileceğini de aklıma getirmemiştim..." ••• ABD ve Ingiltere güçleri henüz silahlı srvtl Irak hal- kıyla karşı karşıya... Peki Bağdat ta neler olacak? Orada sokak savaşı olacak!.. ABD ve Ingiltere henüz düzenli Irak ordusuyla da karşılaşmadı!.. Sokak savaşlan, riskli ve zordur!.. ABD ve Ingiltere sokak savaşında büyük kayıp verecektir!.. Irak ordusu ve halkı zaten ölümü göze almış!.. Bizim strateji uzmanları Irak halkının, Irak ordu- sunun rejimle özdeşleştiğirM, kanlannın son dam- lasına kadar yurtlannı koruyacaklannı sanmıyoriar- dı!.. Yanıldılari.. Televizyonlara bakıyorum... Yüzünün yansı yanan o bebeğin çığlığı, ABD'li zenci kadın askerin o korkulu bakışlan gözlerimin önünden gitmiyor!.. Bir de Oscar Ödülleri Töreninde en iyi belge- sel film ödülünü alan Michael Moore'un şu söz- leri kulaklanmda çınlıyor: "Bush, ABD'yi savaşa soktuğun için utan- malısın!" Mezopotamya bombalanırken, AKP hükümeti Anadolu'yu yağmaya açmaya hazırlanıyor Yasamada savaşfirsatçılığıf- hikmet.cetinkaya@ cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Hikmet ÇETINKAYA KUBİLAY OLAYI ve TARİKAT KAMPLARI G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k Tels 0212-512 42 19 Taks: 512 11
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear