22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 ŞUBAT2003PAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZIK İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK ÎSTA5FJL AEDÜLCA5BA2 1 5 Atilla, Sır Çocukları'nın bilinmezliğini müzikle anlatırken çok zorlanmış Hüznünveutnudun ezgisiHATİCETUNCER Çocuk, tstanbul'la Haydarpaşa Tren Gan'nın merdıvenlerinde tanışır. Dayaktan kurtulmak için kaçıp geldiği yer a bilinmeztik"tir. Şaşkın, ûşümüş, yalnız ve yaşam karşısmda çmlçıplak, korunmasız. Sokakta yaşayan çocuklann peşine takılır ve yaşam sokakta devam eder. lstiklal Caddesi'nde, Bakırköy'de birbez parçasını yumruğunun içine gizlemiş, burnunda tutan sokak çocuklannın hikâyesi "Sır Çocuklan" filmmde böyle başlıyor. Sır Çocuklan filmi, insanın yüreğine otururken umut payı da bırakıyor. Film, toplumsal sorumluluğumuzu anımsatırken ızledikten sonra üzenmizde kalan hüznün ve umudun müziğini Can Atilla yaptı. Yönetmenlığini Aydın Sayman'ın üstlendiği ve gelirlerinin "Umut Çocuklan DerneğTne bağışlandığı Sır Çocuklan fılmınin müziklerinı hazırlayan Can Atilla, klasikten elektronik tnüziğe kadar açılan yelpazede çalışan bir müzisyen. Seytantar hazırlanıyor Hacettepe Üniversitesı Ankara Devlet Konservatuvan'ndan 1990yıhndayüksek lisans diploması ile mezun olan Can Atilla, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasf nda keman sanatçısı olarak görev aldı. Film ve tiyatro oyunlan içın müzik yapan Can Atilla, Sır Çocuklan'na gelene kadar "Bir Erkeğin AnatomisT, "Kuruluş- Osmancık", "Atatürk" filmlerinin müziklerinı besteledi. Nânm Hikmet'in "Kuvayı Milüye Destaıu" ile Avni Dillıgiİ En lyi Oryinal Tiyatro Müziğı ve "Ghetto" oyunu için hazırladığı özgün sahne müzikleriyle 2001 yılı "Sanat Kurumu Yıbn SanatçısT ödüllerine değer görüldü. Nisan 2OO2'de tamamladığı St. Florian Dramatık Senfonısfnin dünya prömiyeri Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası tarafından gerçekleştirildi. Mayıs 2002 "de de Ankara Müzık Festivalı'nde "Elektronik tmajlar" adlı elektronik newage (yeniçağ) konseri verdi. Şu anda da Mehmet Ulusoy'un yönettiği Şeytanlar oyununvm müzıklennı hazırlıyor. F ' ilm aşamasına gelene kadar senaryolar çok değişir, ama Sır Çocuklan 'nın senaryosu Öyle olmadı. Ve ben filmi seyrettiğimde senaryoda okuduğum şeylerle karşılaştım. Sır Çocuklan 'yla senaryo aşamasından aklımdaki fikirleri oluşturabileceğim notları aldım, ama herhangi bir müzik yapmamıştım. Ama saptadığım iki tema vardı. Biri küçük bir çocuğun bakış açısıyla bilmediği, daha önce yaşamadığı bir dünyaya, bilinmeze açılan bir kapı.. diğeri de umut. Çok karamsar olmayan, altı çok kalın çizilen iostluğu anlatmak gerekiyordu. ıfilminjjir îeması ahne sahne yaptığınız değişken müziği görüntüye oturtabilmelisiniz. Sır Çocuklan 'nı anlatayım. Çocuklar uzaktan geliyor, diğer sokak çocuğunu arıyorlar. Karanhkta çocuğu satan adamı bekledikleri yere gelirken müziğin belirli bir başlangıç noktası vardır. Ateşle düello ve devamındaki sahne. Bir önceki sahneden hangi konuşmamn neresinden girip nereye kadar yapacağınızı ölçersiniz. Yani elinizde müziği yönlendirme kabiliyetiniz kalem gibi olmalı, resim çizebilmelisiniz. Istediğiniz resmi istediğiniz \ şekilde çizebilmelisiniz. Çocuk. tstanbul'la Haydarpaşa Tren Gan'nın merdıvenlerinde tanı- şır. Dayaktan kurtulmak için kaçıp gekliği yer "bilinmezhV'tir. Şaş- kın, üşümüş, yalnızve yaşam karşında çmlçıplak, korunmasız. Sokak- ta yaşayan çocuklann peşine takılır ve yaşam sokakta devam eder. F Hangi enstrüman Can Atilla'ya Sır Çocuklan'nın orijinal senaryosu, yönetmen Ayduı Sayman tarafindan gönderilir. "Füm aşamasına gelene kadar senaryolar çok değişir, ama Sır Çocuklan'nın senaryosu öyle olmalı. Ve ben filmi seyrettiğimde senaryoda okuduğum şeylerle karşdaştnn. Sır Çocuklan'yla senaryo aşamasından aklımdaki fikirleri oluşturabileceğim notian aldım. ama herhangi bir müzik yapmamışüm. Ama saptadığım iki tema vardL Biri küçük bir x çocuğun bakış açısıyla bilmediği, daha önce yaşamadığı bir dünyaya. bilinmeze açılan bir kapL. diğeri de umut Çok karamsar olmayan. altı çok kalın çizilen dosüuğu anlatmak gerekiyordu. Bu filmin bir teması olanıazdı." Filmin müziklerinı "Sw < Çocuklan'' adıyla bir albüm halıne getiren Can Atilla, umudu klarnetle işlemış. Çocuklann bilinmezhklerini hangi enstrümanla ıfade edebıleceğini uzun süre düşünmüş: "Ney kullanamazsuuz. başka bir ifade olur, yayhlan kullanamazsuuz. Otantik Türk ensrrümanlan kullanamazsınız. Hayatlanndaki tek müzik darbuka. Bizim, hikâvemizi seyirciye inandırmak gibi derdimiz var. İzleyenleri o görüntüleıie yutkunduıtmak ve düşündürtmek zorundayız. Onun için enstrüman seçmekte çok zorlandun. Körfez Savaşı sırasında haber jeneriği olarak duyulan müzikte Peter Gabnel'in kuUandığı 2500\ıH»k dudukta karar kıldun. Dudukla. ateşin başuıda, gecenin gündüzün fark etmediği, zamanın işlemediğL, saatin olmadığı bir ortamda sokakta >aşayan çocuklann hayaoanndaki bihnmezkri seyirciye hissettirebikceğimiz bir müzik oluşturduk." Can Atilla, senaryo üzerinden mi, film seyredilerek mi müzik yapılmalı tartışmasma girildiğinde senaryoyla sınırlı kalmayı riskli buluyor. Okunan eserde hayal edilenle filmde karşılaşılan tipin farklıhğı müzikte sıkıntı yaratabiliyor: Umut veren film utbolcu olmak isteyen İlyas'ın hayallerini ve dramlarmı blok flirtle ortaya çıkardık. "Başka insanlar, başka ortamlar çüayor karşuuza. Başka bir kurgu geliyor. Filmin ilk çekinılerinde Istanbul'dav dım ve baa çekimlerine kaüldım. O havayı solumak istedim. , Futbolcu olmak isteyen tlyas'ı blok flüüe anlatük. O çocuğun hayalini ve dramını blokflütfcortaya çıkardık." Can Atilla, Sıt Çocuklan'nı "Umut veren hoş bir film" olarak değerlendırirken Türk sinemasına katkısı açısmdan da önemli buluyor: "40-50 kişflik oyuncu kadrosu, set işçileri, mekânlann fazlahğıvia da büyük bir projeydL Ankara Film Festrvali'nde ve Antaha'da öduUer aldı. Bu ödüDerin bence en anlamhsı Antaha'da halk jürisinin değerlendirmesiydi. Filmin kopy^a sayısuun azhğı nedeniyie gösterimi konusunda bazı sıkınûlar yaşandi. Ama ikinci bir galası daha yapılacak sanryorum." 12 yıldır sinema ve dizılere muzık yapan Can Atilla deneyimın önetnine değinirken sahnelere uygun müziğin nasıl oluşturulduğu gibi seyircilerin merak ettığı detaylan da anlattı. Orneğin "Yüzüklerin Efendisi''nde 72 sahnede müzik ginyor ve birının bitıminde diğeri başlıyor. Filmin uzunluğuna ve atmosferine göre bununla ilgıli özel haritalar çıkartıhyor ve ölçülere bölünüyor: "Sahne sahne yapüğınız değişken müziği görüntüye oturtabilmelisiniz, Sır Çocuklan"nı anlatayun. Çocuklar uzaktan gehyor, diğer sokak çocuğunu anyorlar. Karanhkta çocuğu satan adamı . . _ bekledikleri yere gelirken müziğin belirli bir başlangıç noktası vardır. Ateşle düeUo ve devamındaki sahne. Bir önceki sahneden hangi konuşmanın neresinden girip nereye kadar yapacağınızı ölçersiniz. Yani elinizde müziği yönlendirme kabiliyetiniz kalem gibi olmalı, resim çizebilmelisiniz. İstediğiniz resmi istediğiniz şekilde çizebilmelisiniz. Bu da müzikte bir eğjtim, müzik aletierine, elekronik sisteme karşı bir deneyim gerektirir." Omnl'nin kapağı Can Atilla, başkalannın yaptığı projelerin parçası olmak yerine kendisini ifade edebildiği albüm ve konserlere önem veriyor. "Türkiye'de kendinizi ifade edebümeniz, kendinizi müzisyen kimliginizle ortav a koyabihneniz dünyannı en zor işi. Kendi yarabcıhğmızı, müziğinizi insanlara ulaşjorabUmekle UgUi bağlantuan kurmak zorundasuuz." Atilla "Sff Çocuklan" Türkiyede kendinizi müzisyen kimliğinizle ortaya koyabilmeniz dünyanın en zor i$i. albümünün kutusuna önümüzdeki aylarda çıkaracağı "Omni" albümünün kapağını koymuş. Omni, Can Atüla'nın klasik müzıkten yeniçağ müziğine doğru giden "özgür ve sınırsız arayışlannda" yeni bir adım. Klasik müzik, film ve sahne müzikleri dışında kendi müzikal denemelerini ilk olarak 1992'de yayımladığı "BiHnçata" albümünde toplayan Can Atilla'nm, 1994'teki "Waves of Wheels''i tngiltere ve Hollanda'da da ilgiyle karşılandı. 1995'te tt Efeaneter"den sonra 1999'da "Ave" Hollanda'da yayımlandı. ı Atilla, üzerinde 2.5 yıldır I çabştığı yeniçağ tarzındakı her şey sözcüğünden gelen i Omni'de -Latince Omnius- | digital sıstemler ve efektlerden yararlanarak bir atmosfer yaratmış. Dünya müzlği... .. ._.J "Sputnikl"lebaşlayıp uzaya ilk canluun göndenldıği uzay aracı "Sputnik2''yle biten albüme Rusya'da klip çekebilmek için Rus yetkililere başvurmuş. Albümde parçalara ara verihniyor ve bir saat boyunca bütün kıtalar tarihj uzay, bilim, teknolojiyı hissettiriyor: "Öyle bir müzik yapmahsınız ki uzmanından müzikle ilgüi ohnayan birine kadar beğenip benimsemeu, kendinden bir şeyler bulmah. Gerçekten müzisyen olanlar. gerçek kompozitörler o müziğin içindeki kimyayı, matematiğu bilimi çözebUmeH Eğer ikisini birlikte yapabühorsanız o zaman dünya müziği yapryorsunuz, o zaman dünya size kucağını açryorT - A R Z U 2. ALBÜMÜNÜ ÇIKARDI Halk müziğinde gençbir sanatçı adayı Arzu, geleceğini, umutlannı halk müziğine bağlamış, kendi deyişiyle "sanatçı adayı" bir genç kız. Haziran 1999'da çıkardığı "Ceylannn'' albümünden 4 yıl sonra ikinci albümü "Aynlık''ı çıkaran Arzu'yu televizyon ekranlanndan da tamyoruz. Flash TV'de Kmrcık AB'yle birlikte "Bir Çift Turna" programını sunan Arzu, 24 yıla birçok sey sığdıracak kadar kararh ve çalışkan. Arzu, sazın sözün eksik olmadığı Tunceli'den Erzincan'a ve oradan da tstanbul'a göçen bir ailenin kızı. Çoğu Almanya'da çalışan amcalan ve babası, 10 kardeş bir araya geldiklerinde sabahlara kadar türkü söylenen evi, halk müziğine olan tutkusunun kaynağı. Program $ansını açtı Liseyi bitirdikten sonra bağlama ve şan dersleri alan Arzu için Cem Radyo'da 2.5 yıl sunucu olarak çalışması, duyulması açısmdan yararlı olmuş. Özel toplantılar, yöre derneklerinin gecelerinde de sahne deneyimi kazanmış. Bir radyo programmda Arzu'yu dinleyen sanatçı Izzet Altmmeşe, onu televizyon programma çıkarmış. Arzu'nun şansı bu programla açıhnış ve albüm yapmak için pek çok teklif gebniş. Babasım ikna etmesi 1.5 yıl almış. 1999 Marmara depremine yakın bir dönemde çıkan Ceylanım, ancak iki yıl sonra satılmaya başlamış. Gençliğin verdiği güvenle çok telaşı yok aslında. "Henüz gencim. Bu işte daha yeniybn. Önümde uzun yıllar var" diye konuşan Arzu, Kıvırcık Ali'nin yardımlannı da anmadan geçmiyor. Hayall konservatuvar Televizyon programlannda ilk zamanlarda sıkıntı çekse de sahnelenn kendisine huzur verdiğini anlatıyor ve devam ediyor: "Oradaben yahuzımve türküleri yaşryorum. Kendimi kapünyorum gjdi>r or." Arzu, Anadolu tumelerinde, müzik yaşamında güzel sesli, kabiliyetli gençlerle tanışmış. Kendisinin onlar arasuıdan sıynlmasmda *şans"ın da etkisi olduğunu düşünüyor. Ama şansını emek, istek ve sevgiyle büyütmüş. Konservatuvara girebihnek, geleceğe ilişkin hayallerinin A rzu, gelecekte IJL birkültür merkezi açmak ve yeni kuşaklara halk müziğini tamtmak, sevdirmek isiiyor: "1lerde arkama baktığımda güzel şeyler yapmış olmalıyım. Bana bırahldı aldım, benden sonraküere de ben bir şeyler bırakmahyım. Türküleri tüketmek değil, üstüne bir şeyler eklemek istiyorum." başında geliyor. İlk denemesi başansızlıkla sonuçlansa da bu yıl suıava girip şansını yeniden deneyecek. Aynlık albümünde çoğunlukla Kıvırcık Ali'nin bestelerini okuyan Arzu "Şimdiük sadece yorunıcuyum. Babanı da besten yok' diye ekştiriyor. Çahşıyorum ama yetern eserler çıkaramadım. Sadece beste yapmak için beste oiraaz. İkrde yapacağıma inanıyorum" diye konuşuyor. Arzu, gelecekte bir kültür merkezi açmak ve yeni kuşaklara halk müziğini tamtmak, sevdirmek istiyor: "İlerde arkama baktığımda güzel şeyler yapmış ohnahyım. Bana bıraküdı aldım, benden sonraküere de ben bir şeyler tnrakmahyım. Türküleri tüketmek değil, üstüne bir şeyler eklemek istiyorum." Yasavarak okudum Arzu, Aynlık albümü için çok çahşmış. Albümdeki 14 parçayı, yorumladığı 33 eser arasından seçmiş. Yönetmenliğini ve düzenlemelerini Ferhat livaneli'nin yaptığı albümün kayıtlannı içtenlikle aniatıyor: "Çok sevdim, duyarak, yaşayarak okudum. Bazı türkülerde sesten çıknm ama önemsemedim. Müzikten anlayan herkes fark eder ama dokunmadım. Bir kez daha tekrarlasam aynı duyguyu veremezdim." Aynlık'ta Karadeniz bölgesinden "Gökte Yıküz Ay mısmn dışında. bestelerde hüznün ağırlıkta olmasını Arzu, "Tabii ki umuüuvuz, şu anda her yerde hüzün var. Kriz dönemi, önümüzde savaş görünüyor. Bu dönemde çok da mutlu değffîm. Öyle hissetmediğim için neşeB türküler şu anda okuyamazdım" diye açıklıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear