01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 Basketbol Cumhuriie< S P O R Ulker'den ITÜ'ye geçtikten sonra 'emekli' damgası yemek Harun'u üzdü 35 yaş yolun yarısı değilESRA PEKER Y ıllar geçse de unutulmayacak isimler vardır. Işte bunlardan bi- ri de Harun Erdenay. Onun için çok fazla şey söylemeye gerek yok aslında. O önce gerçek bir 'Kaptan', pegasus, yerli Michael Jordan... O hem sporcu kimliğiy- le hem de özel yaşantısıyla örnek bir kişi. Basketbolda çok önemli izler bıraka- rak, "yaşayan efsaneler" arasında yerini al- dı Harun Erdenay. Sporcu karakteriyle, ta- kımı ateşleyen basketleriyle, oyunu son an- da çevirmesıyle yanı kendıne özgü stiliyle Türk basketbolunun son yıllarına damgası- nı vuran isim o. Avrupa ve Türkıye lıgının en istikrarlı skoreri. Oyun kuruculuğunun yanısıra skor açısından takımının en etkin silahı. öyle ki bu sezon bile 35'lik Harun gençlere taş çı- kartırcasına potalara sayılar gönderiyor. Sporcu kimliğinin yanında mütevazili- ğiyle de tum kalpleri fetheden Harun, 12 yıl aradan sonra tekrar İTÜ'nün başarısı için ter döküyor. 7 yaşında basketbola başlayan ve 22 yaşına kadar İTÜ'de oynadıktan sonra 12 yıl evinden ayrı kalan Harun yeniden doğ- duğu yerde. O şimdi takımının hem ağabe- yi hem de kaptanı. Babası Kemal Erdenay'ın 154 kez giy- diği ulusal formayı, oğul Harun 175 kez giy- di. Ay-Yıldızlı takımı bıraktığında kimse onay- lamadı. Bu formayla tekrar sahalarda ol- mak istediğini söyleyen Harun, her ne ka- dar takımın antrenörü belli olmasa da hâlâ eski Harun olduğunu, yaşı 35 diye yaşlan- madığını ve yeni antrenör isterse ulusallar için mücadele edeceğıni belirtiyor. Başarılı basketbolcuyla 1 yıl sonra noktalayacağı basketbolun hayatındaki yerini konuştuk. Jordan'a benziyorum ama! - Size yerli Michael Jordan diyoriar. H.E.: Michael Jordan her zaman hay- ran olduğum bir oyuncuydu. Ben 16-17 ya- şındayken NBA'in en büyük starlarındandı. Her zaman takip ettiğim biriydi.Benim için ona benzetilmek hep güzel bir duygu olmuş- tur. Sanırım oyun stillerimiz de benziyor. Ta- bii, mukayese kabul etmez ama. /-> -Hangi takımı tutuyorsu- •- nuz? H.E.: Fenerbahçeliyim. -Fanatik misiniz? H.E.: Fanatik sayıl- mam. Hatta o yüzden Ibrahim (Kutluay) beni çok eleştirir. "Ne biçim Fenerbahçeli- sin" der. Mesela Beşiktaş, Avrupa Kupası ma- çı oynadığı zaman Beşıktaş'ı tutarım. Ibo da Beşiktaş ya da Galatasaray oynarsa rakibi- ni tutacaksın diyor. Fanatikler sadece ken- di takımlarını tutarlar. Ben öyle değilim. - Bir gün mutlaka döneceğim dedi- ğiniz takımdansınız şimdi. Neler hissedi- yorsunuz? H.E.: Sezon sonunda zaten kararımı vermiştim. Daha önce de İTÜ'de basketbo- lu burada bırakacağımı söylemiştim. Artık 35 yaşındayım. 40 yaşına gelince benim ITÜ'ye bir yararım olamazdı. Bu nedenle daha fazla yıpranmadan bu kararı aldım. Benim gelmem takımdaki havayı değiştir- di. Daha çok inançlı ve hırslı oynamaya baş- ladılar. Amacım ITÜ'ye en iyi şekilde katkı yapmak. Hedefimiz bitirebildiğjmiz en üst sı- ralarda bitirebilmek. Efes ve Ülker'li bir lig- de şampiyonluk bizim için çok zor. Yani en iyi derece üçüncülük olur. Sanki antrenman maçıydı -Ülker'le rakip olduğunuzda neler hissettiniz? H.E.: Bir an kendimi antrenmanda gı- bi hissettim. 10 yıl birlikte oynadığım arka- daşlarımla maç yapmak kolay değildi. -Basketi ne zaman bırakacaksınız? H.E.: İTÜ.'nün Avrupa Kupaları'nda yer almayacak olması nedeniyle fizik ve kondisyon olarak daha iyi durumdayım. Bu nedenle performansımın 2 kat artacağını düşünüyorum. 1 sezon daha oynayacağım. -Özeleştiri yapacak olursanız.. H.E.: Hırslı bir oyuncu değildim ben. Bir çok Avrupa kulübünden teklif aldım. Ama "Bu bana yeter" dedim. Başka biri ol- saydı çok başka bir yerde olurdu. Bir de bazen oyuna küstüğüm dakikalar oluyor. Antrenöre veya kenar yönetimine sinırleni- yorum. Bu gençkken daha fazlaydı. Şimdi de var hâlâ. Yanlış bir davranış tabıi. -Ama sizi sahada agresif görmek pek mümkün değil. H.E.: Evet yansıtmıyorum ama takım- daki bunu hissediyor zaman zaman. -Keşke boyum daha uzun olsaydı dediniz mi? H.E.: Açıkçası, evet bunu çok düşün- düm. Bazen rakipler çok uzun oluyor. O ka- dar sıçnyorsunuz adamlar yine de sizden yük- sekte. Bunun eksikliğini çok hissettim. Ta- bii kısa boylu çok süper oyuncular da var, ama uzun boy her zaman için avantaj. -Sizin yetişmenizde babanızın payı tabii ki çok büyük. En çok da disiplinli oluşu etkili oldu diyebilir miyiz? H.E.: Babam, antrenör ola- rak çok disiplinli biriydi. Nor- malde çok esprilidir. Ama iş basketbol olunca disiplinin dozunu da kaçırıyordu bana karşı. Kötü sözlerle, küfürlü sözlerle... Hatta birkeresinde tokat da yemiştim. Şimdi ay- nıtakımdayız. (Fotoğraf: SAMİ GÜREL) Gençler düzgün yaşasın -Birçok genç oyuncu size özeni- yor. Hangi yönlerinizi örnek almalılar? H.E.: öncelikle basketbol yaşantı- mı örnek almalarını söyleyebilirim. Ama her genç sporcu öncelikle özel yaşantı- sına dikkat etmeli. Genç yaşlarda yapa- cağı yatırım çok önemli. Düzenli bir ya- şam basketbol yaşantısının da daha uzun ömürlü ve başanlı olmasını sağlıyor. - Son derece dikkatli davrandığı- nız bir ilişkinizi de evlilik sonuçlandır- dınız. H.E.: Evet. Dediğim gibi şu an ev- liyim, ama evlenmeden önce de ailemle yaşıyordum. Her zaman düzenli bir ya- şantım vardı. Arkadaşlarımla da geziyor- dum. Ama genelde hayatım spor salonu ve ev arasında geçiyordu. SERDAR KOÇYİGİT İLE HAFTAYA BAKIŞ Sürprizin adı TOFAŞ 71 'ürkiye Basketbol Lıgi'nde 11. haftayaTofaş dam- gasını vurdu. Gençler- den kurulu ve yaban- cısız oynayan Bursa ekibi Ülker'i yenerek büyük sürpriz yaptı. Sürp- rizler sporun tadı tuzu sa- yılır. Ancak şu ana kadar galibiyeti olmayan, Türk oyunculardan kurulu birta- kım, Türkiye'de ve Avru- pa'da büyük hedefle- ri olan ve bu sezon lıgımı- zın en çok para harca- yan bir Avrupalısını yenin- ce herkesi şaşırttı. Ergin Atama'nın ge- lişi anlaşılan kötü gidışı en- gelleyememiş. Sıra oyuncu değişıkliğine geldi gibi gö- HAFTANIN TAKIMI: Tofaş HAFTANIN BEŞİ: Harun (Aras İTÜ), El Amin (Beşiktaş), Langdon (Efes Pilsen), Hakan Erol (Tofaş), Hakan (Tuborg Pilsener) rünüyor. Beşiktaş Anka- ra'dan Büyük Kolej galibi- yetiyle döndü. Ayuso ve El Amin yine takımın en sko- rer iki ismiydi. Galatasaray 20 sayı fark yedıği Tuborg Pilsener'i karşısında tehli- ke sinyallerı verdı. Fener- bahçe ise Darüşşafaka'ya yenilerek istikrarsızlığını sür- dürdü. İki takımımız için önü- müzdeki haftalarsıkıntlı ge- çecek gibi görünüyor. Öa- ruşşafakaya da bu galibi- yet moral oldu. Yaşlı kurt Harun'un iyi oynadığı her maçta Aras İTU ses ge^ tiriyor. Ankara temsilcisi Türk Telekom bir türlü yapılan yatırımların kar- şıhğını veremedi. Her se- zon tatminkar bütçeyle lı- ge başlayan ancak umud edılen başarıyı yakalaya- mayan bu takımımızın baş- kent basketbolu için mis- yonu çok önemli. Geçen hafta da basketbol boş tri- bünlereoynandı. Otoritenin yani basketbol federasyo- nunun ülkemizde basket- bolun popülaritesinin art- ması için birşeyler yapma- sını bekliyoruz. Takım Yapabilmek NUR GERMEN (*) Bütün takım sporlarında olduğu gibi basketbolda da en önemli iş takım ya- pabilmektir. Sezon içınde ve sonrasın- daki bütün yakınma- ların sebebi yanlış atı- lan ilk adımdır. Şimdi birçok kişi bu işin parayla direkt ilgili olduğu- nu ve Efes, Ülker gibi takımla- rın bu yüzden diğerlerinden ayrıl- dığını söy'eyecektir; ben aynı fi- kirde değiüm - Tabii ki bütçelerde- ki farklılıklar parası fazla olana ay- rıcalık tanıyacaktır. "Biz bu paralı takımlaria başa çıkamayız", demek sahaya çıkmadan yenilgiyi kabul et- mek ve işin kolayına kaçmak de- mektir ki; bu da bizim tarzımız de- ğildir. Her şeyin eşit olduğunu far- zedelim: Bilgi, görgü, tecrübe, ça- lışkanhk, tesis, plan, program vs..., yani Coca Cola şişesi gibi standart. Işte o zaman 15 milyon dolar büt- çesi olanla 2 milyon dolarlık büt- çenizle mücadele edemezsiniz. Peki siz böyle eşit bir standardın olabileceğine inanabilir misiniz? Böyle bir şey olabilir mi? Tabii ki hayır. Bir de şöyle düşünelim: 2 milyon dolar doğru kişilerin elinde 6 ya da 8 milyon doların etkisiyle kullanılabilir mi? Bunun cevabı "Evertir. Geçen yıl bir vesile ile sevgi- li Lütfi Anboğan ile karşılaşıp trans- ferlerisorduğumda: "MoneyTalks (para konuşur), Nur Abi" demişti. Doğru, para konuşur ama, Ülker'in yıllık bütçesindeki para da "Can Talk (konuşabilir) be Lütfi!" Mese- la, bu yılki takıma bakıp da kaçar para aldıklarını bilmiyorum ama, Blair ile Rentzias ın aldıklarını top- layıp pota altı sorununa çare ola- cak "1" oyuncu alınamaz mıydı, diye sorsam acaba nasıl bir yanıt alırım? 5 kişiyle oynanan basketbol- da 3 yabancı aynı anda oynarken bir tanesi de kenarda bekleyebili- yor. Bu kural basketbolumuz için iyi mi? O konu ayrıca tartışılabilir. Elinde birkaç tane düzgün Türk oyuncusu olan bir takım doğru ya- bancılar seçebilirse bir anda iddi- alı bir takım haline gelebilir. Yani, başta Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş olmak üzere takımları- mız, "Biz müessese takımiarıyla başa çıkamayız" ağlamasını bıra- kıp işlerini doğru yapmaya çalış- malıdırlar. Zaman jo kadar çabuk geçi- yor ki... Yıllardır kuru gürültü yap- maktan başka iş yapmadan, hemen o yıl başarının peşinde olanlar ar- tık Türk oyuncuya yatırım yapma- yı ya öğrenecekler ya da bu işi bı- rakıp gidecekler. Türkiye'de iyi ola- bilecek genç oyuncular var, ama onları çok değil 2-3 yıl sonrasına hazırlayabilecek kafa, bilgi ve ce- sarete sahıp basketbol adamları ne yazık ki çok az. İşin en acıklı kıs- mı datakımlarımızın çoğunun ba- şında bu özelliklerde olmayanların bulunması. Şunu unutmamak gerek: "Her- kes kapasitesi kadar ış yapar." (*) Ulusal Takım eski antrenörü vrupa'da EfesCGRLBl O G Y AJERL1N AGRUBl O G llk yarının bireysel istatistiklerine göre Efesli Kaya Peker, ribauntlarda 5., blokta ise 7. sıraya yerteşti. Bir diğer Efesli Granger ise sayı krallığında 116 sayıyla 7. sırada yer alıyor. Avrupa basketbolu- nun kulüp bazındaki en prestijli organizasyonu olan Eurolig'de ilk yan so- na erdi. Ligde 13 ayn ül- keden 24 takım saha- ya çıktı. Ülkemizi bu kupada temsil eden iki ekipten Efes, C Grubu'nda son dere- ce başarılı bir perfor- mans sergileyerek 7 maçta 5 galibiyet 2 ye- nilgi aldı ve averajla ikin- ci sırada ilk yarıyı kapat- tı. A Grubu'nda ise Ülker 3 galibiyet, 3 yenilgi ile 4. sırada yer aldı. Ancak 1 maç eksiği olan Turuncu-Yeşilliler C. Zagreb maçını 30 Aralık'ta tekrar oy- nanacak ve ilk yarıyı tamamlayacak. Peki ilk yan nasıl geçti? Işte antrenör- lerin değerlendirmeleri: OKTAY MAHMUTİ (Efes ant- B.TREVİSO " . EFES " . P\MES\ " . T.CERAM1C4 " - LSLASK " - OUMPIAKOS • AS\TL 2 589 526 2 52U 4^6 2 550 516 3 621 5% t 3 518 518 5 546 5^2 . 5 498 565 1 6 542 A Y 1 518 44i P\RTIZA> - 4 3 545 5U C. ZAGREB 6 3 3 465 4T ILKER PUORTHEZ" L.ROMA l.OLIMPIJA' AEK 7 2 5 533 569 (ÜlkennC Zagreb maçıtebaıovnanacaı:) renörü): Önemli deplas- man galibiyetlerimiz oldu. Son derece iyi durumda- yız. 7 maçta 5 galibiyet el- de ettik.Grubu averajla 2. sırada bitirdik. Henüz yo- lun yarısındayız. Ikinci ya- rı 7 maçımız daha var. Bu- nu da başaracağımıza ina- nıyorum. 5 maçımızı Ke- rem'siz oynamak zorun- da kaldık. Ender de son maçta sakatlandı. Ama bu sıkıntılı dönemi atlattık. ERGİN ATAMAN (Ülker antrenörü): Şu an- da orta düzeydeyiz. Cibo- na maçı çok önemli. Ka- zanırsakıkıncilikşansımızvar. Ülker so- runlarlauğraşan bir takım olmuş. Özel- likle Blaır'ın sakatlığı çok etkilemiş. 1 haftadır takımla birlikteyim. Benden önceki dönemde Ibrahim ve Booker'in sakatlıkları handikap oluşturmuş. 420 46! 4 58 1 56" 4 532 541 3 4 548 24 ARALIK 2003 SAYI 6
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear