Catalog

SPOR Cumhuriyef Rıt±ol 4 Shev-CHE-Sovyetler Birliği'nin (SSCB) ASovyetler Birliği'nin (SSCB) 1991 'de dağılmasıyla aynı yıl kurulan Ukrayna Futbol Federasyonu, 1992'de FIFA'ya üye oldu. Bugune dek uluslararası şampiyonaya katılamayan Karadeniz ekibi; play - off'larda Hırvatistan'a elenerip Fransa 98'in, Almanya'ya boyun eğerek 2002 Dünya Kupası'nın kapısından döndü. Portekız 2004'ün de uzağında kalan Ukrayna'da teknik direktör Oleg Blochin'in en en güvendiği isimlerin başında ise AC Milan'da forma giyen Shevchenko geliyor; S. Donetsk'teki A. Vorobey, Köln'deki A. Voronin de önemli gol silahları... Dünya klasmanında 53. sıradaki Ukrayna; en farklı galibiyet ve mağlubiyeti 4-0'lık skorlarla Gürcistan ve Andorra'yı yenip, Hırvatistan'a mağlup olarak aldı. Türkiye; Ukrayna'yta yaptığı 2 özei maçtan birini 3-2 kazanırken, diğerinde de golsüz berabere kaldı. Genç Vikingler Yüzölçü- mü: 12 bin 800 km.2 Nüfusu: 1 milyon 265 bin (1992 sayımına göre) Başkent: Kiev Resmi dili: Rusça Yüzölçümü: 43 bin 79 krrv Nüfusu: 5 milyon 146 bin (1991 sayımına göre) Başkent: Kopenhag Resmi dili: Danca Danimarka 1986, 1998, 2002 Dünya Kupası'na katıldı ve 1998'deçeyrekfinal oynadı. 2002 Dünya Kupası'na 2. turda veda eden Vikingler, en büyük başansını 1992'de Avrupa şampıyonu olarak elde et- ti. Avrupa Şampiyonası'na grup lıderi olarak katılma hakkını eldeeden Kuzey ülkesinintek- nikdirektörlüğünü Morton Olsen yapıyor. 13. sıradaki Danımarka'nın Helveg (Mer), Laur- sen ve Tomasson (AC Milan) gibi yıldızları var. Türkiye, 1996 Avrupa Şampiyonası'nda Danımarka'ya 3-0 yenilmış 4 özel maçta 1 galibiyet, 2 beraberlık, 1 yenılgı alıp 3 gol atıp 3 gol yemişti. Yeni Avrupalı Dünya Kupası Elemeleri'nde Asya kıtasında mücadele eden Kazakistan; 1991'inAralıkayında Sovyetler Birliğı'nden aynldı,1994'tede FI- FA'ya üye oldu. Teknik direktör- lüğünü Leonid Pakhomov'un yaptığı Kazakıstan, dünya klasmanında 135. sırada. Bugüne dek ulusal takımımızla kar- şılaşmayan Kazakıstan, en önemli galibi- yetini 1997'de 7-0'la Pakistan'a karşı aldı; en farklı yenılgısi ise Fransa 98 Elemele- ri'nde 5-1 le Japonya... Yüzölçümü: 2 milyon 715 bin km.2 Nüfusu: 16 milyon 800 bin (1992 sayımına gore) Başkent: Alma - Ata Resmi dili: Kazakça. Haydi çıkçıkabilirsenLEVENT DÎKMENER 2 004 Avrupa Şam- piyonası Finalle- ri'nin eşiğinden dönen Ulusal Futbol Takımı- mız, artık hesaplarını 2006 Almanya Dünya Kupası ele- meleri için yapıyor. Alman- ya'da çekilen kurada Dani- marka, Yunanistan, Ukrayna, Gürcistan, Kazakistan ve Ar- navutluk'un bulunduğu 2. grupta seri başı olarak yer alan Ay.Yıldızlı ekip aslında en zorlu elemelerden birine düştü. Rehhagel'leçıkışya- kalayan Yunanistan, geniş bir potansiyele sahip Ukrayna ve Kuzey'in sert çocuklan Da- nimarka en az ulusallar kadar şansa sahip. Grup birincisi- nin direktfinale çıkacağı, ikin- cisinin de baraja kalacağı grupta fikstür de belirleyici bir faktör olacak. ŞENOL GÜNEŞ(Ulu- sal Takım Teknik Direktö- rü): Tabii ki iddialıyız. Grubu- muzda Danimarka ve Yuna- nistan güçlü takımlar olarak görülüyor. Bizim için artık güç- süz ve kolay takım yok. He- defimiz 32 ekip arasına kala- rak finallere katılmak. FATİH TERİM (G.SA- RAY TEKNİK DİREKTÖRÜ): Ukrayna ve Gürcistan'a dik- kat etmeliyiz. Bu iki takımı hafrfe almamak gerek. Ancak grubumuzda maçlar Dani- marka, Yunanistan ve Türki- ye arasında geçecek gözükü- yor. Türkiye gıbı oynarsak gruptan çıkarız. Komşu atılım yaptı Sağı solu belli olmaz Hâlâ Şota sürüklüyor ı " 5 ~*t Karagounis. Yüzölçümü: 132 bin km.2 Nüfusu: 10 milyon 288 bin (1992 sayımına göre) Başkent Atina Resmi dili: Yunanca Bir kez 1994 Dünya Kupası'na ka- tılan ve gol atamadan ilk turda elenen komşumuz, 2004 Avrupa Şampiyona- sı Elemeleri'nde de büyük sürpriz yap- tı ve Ispanya'yla Ukrayna'yı geride bı- rakıp grup lideri olarak Portekiz biletinı cebine koydu. Nikolaidis (A. Madrid), Dellas (AS Roma), Karagounis (Inter), Charisteas (VVerder Bremen) yıldtzla- n. Dünya sıraiamasında 30. sıradaki Yu- nanistan'ın teknik direktörlüğünü Al- man Otto Rehhagel yapıyor. Ulusal ta- kım, Yunanıstan'la bugüne dek yaptı- ğı 5 maçı da kazandı. Akdeniz Kupa- a'ndaki 2 maçı 2-1 'likskor- larla kazanan Ay - Yıldız- lılar, 3 özel maçta da raki- bine 2-1, 3-1 ve 1-0'lık skorlarla üstünlük sağladı. Briegel. Dünya klasmanında89. sırada yer alan Arnavutluk, 2004Avrupa Şampiyo- nası Elemeleri'nde Rusya'yı 3-1 yene- rek büyük bir sürprize imza attı ama 4. olarak Portekiz'e gidemedı. Elemelerin 'sürpriz takımı' olarak değerlendirilen Arnavutluk, 2002 Dünya Kupası Eteme-" leri'ndede Yunanistan'ı2-0'lageçti; gru- bu da 1 galibiyet, 7 yenilgiyle bitirdi. Al- man Hans Peter Briegel'in çalıştırdığı Arnavutluk, en farklı galıbıyetini ulusal ta- kımımızı 4-1 yenerek aldı; 1950'deki Ma- caristan karşısındaki 12-0'lık skordaen farklı mağlubıyetleri... Ar- navutluk, Türkiye ile yap- tığı 7 maçta 4 galibiyet, 1 beraberiik, 2 yenilgı aldı; 12 gol attı, kalesinde de 5 gol gördü. Şota. Yüzölçümü: 28 bin 738 km.2 Nüfusu: 3 milyon 303 bin (1991 sayımına göre) Başkent: Tiran Resmi dili: Arnavutça Yüzölçümü: 69 bin 700 km.2 Nüfusu: 5 milyon 500 bin (1991 sayımına göre) Başkent: Tıflis Resmi dili: Gürcüce 1991 yılına kadar Sovyetler Bir- liği (SSCB) bünyesindeki Gürcistan, 1990'da kurduğu futbol federasyo- nuyla 1992'de FIFA'ya üye oldu; ka- tıldığı son 2 Dünya Kupası Elemele- ri'nde başarılı olamazken, Fransa 98 Elemeleri'nde Polonya'ya karşı 3- 0'lık sürpnz bır galibiyet aldı. 2004 Avrupa Şampiyonası Eleme- leri'nde Rusya'yı 1 -O'ladeviren, ancak grupta sonuncu Gürcistan'ı Alek- sandrChivadze çalıştınyor. G. Ran- gers'takı Şota takımın en büyük ko- zu. Türkiye, dünya klas- manında 92. sırada bu- lunan Gürcistan'la 21 Ağustos 2002'de Trab- zon'da yaptığı tek özel maçı 3-0 kazanmıştı. J Zaman acımasızdı ve o günlerin yıldızları, teker teker batıverdi. Kimi iyi anılarla, kimi ıslıklarla terketti vitrini. Ve futbclun yaş çarkı sadece o dönemin birkaç gencini yiyemedi. Onlar da şimdi ulusal takımlarda 'uzatmalar'ı oynuyorlar. 10ARALIK2003 — 1996 yılında Avrupa Şampiyonası finallerinde mücadele eden kadro tükenmek üzere Altın çocuklar artık tarih olduSENEM GULKAR O nlar Türk futbol tarihinin altın ço- cuklanydı. 'Gidi- lemeyen' finallere adım atmış- lar, yapılamayanı yapmışlar, bir ilke imza atmışlardı. Ancak za- man acımasızdı ve o günlerin yıldızları, teker teker batıverdi. Kimi iyi anılarla, kimi ıslıklarla terketti vitrini. Ve futbolun yaş çarkı sadeceo dönemin birkaç gencini yiyemedi. Onlar da şim- di ulusal takımlarda 'uzatma- lar'ı oynuyorlar. Orneğin; o zamanlar Ulu- sal Takımın ve F.Bahçe'nin de- ğişilmez kalecisi olan Rüştü, büyük umutlarla gittiği Barce- lona'dayedekdurumda Birza- manlar Türkiye'nin en iyi defans oyuncusu olarak gösterilen AJ- pay Ingiltere defterini kapattık- tan sonra kendisine kulüp bula- madı. Ya Hami! Birzamanlann ün- lü golcüsü 'bombacı' Hami Mandıralı adeta özdeşleştiği Trabzonspor'dan aynlmak zo- runda kalırken gittiği Ankaragü- cü'nde de bannamadı. Şimdi ise futboldan uzakgünlergeçiriyor. Hami gibi bir zamanlar Ulusal Takım'ın değişmezleri arasında gösterilen Ogün de ligin müte- vaziekiplerinden Konyaspor'da emekliliğin keyfini çıkarıyor. O dönemin Trabzonlusu Tolunay Avusturya'da, Rahim Kore'de şans anyor son yıllarında. Işte Türk futbolunda çığır açan ekip: Rüştü, Orhan, Tayfur, llker, Feti, Sergen, Engin, Metin Kazancıoğlu, Hakan, Abdullah, Ertugrul, Ogün, Gökhan, Bülent, Saffet, malzemeci Ibranim, doktor Mehmet Kurdoglu, Oğuz, Recep, Suat, Fatih Tenm, Ayhan Bermek, Rasim Kara, Arif, Mehmet, Tugay, masör Uğur. Yeni jenerasyonun önü açılmalı HAMİ MANDIRALI: Mutlakabir değişimin olması şart. Bu hem eski başarıların yakalanması hem de yeni jenerasyonun önünün açılması için gerekli. Ama bu değişim, eskileri kırmadan, onore ederek, belki birer plaket vererek gerçekleştirilmeli. Tabii bu arkadaşlarımız da artık kendiliğinden Ulusal Takımı bırakmalılar. örneğin Tugay'ın artık oynamak istemediğini söylemesi gerçekten onurlu bir davranıştı. Başarısızlığın nedeni kısa vadede kazanılan başarıları kaldıramamak. OCÜN TEMİZKANOĞLU: Neyazıkki bizim ülkemizde, 30'una gelen futbolculara yaşlandı gözüyle bakılıyor. Ancak futbolcu tecrübe kazandıkça başanlı olur. Son oynanan Letonya maçı da bence tamamen şanssızlıktı. Cezalılar takımı olumsuz yönde etkiledi. Aynca Ulusal Takım'daki futbolcular hocanın takdirine bırakılmalıdır. Ulusal anlamda başanlann kısa sürmesinin sebebı; çok yetenekli, genç yaşta direkt Ulusal Takım'da oynayabilecek kapasitede oyuncular yetişmemesi. Belki bu bizim genlerimizle ilgili. KİM NEREDE? • RÜŞTÜ (F.Bahçe): Barcelona'da ye- dek. • ALPAY: Ingırtere'de ıstenmeyen adam, şu anda boşta. • VEDAT (Karabük): 2. Ug A Kategori- sı takımlarından Vestel Manısaspor'da. • TUGAY (G.Saray): Blackburn Ro- vers'ta yedek.Ulusal takımı bıraktı. • OGÜN (Trabzon): Konyaspor'da. • HAKAN ŞÜKÜR (G.Saray): Yenıden Galatasaray'da. Eskı formunu biryaka- lıyor, bır bırakıyor. • RAHİM (G.Birliği): FutbolaG.Kore'de devam edıyor. • SERGEN (Beşiktaş): Beşıkaş'ta başa- nlı. • ABDULLAH (Trabzon): Galatasa- ray'da kadroya gıremıyor. •ARİF(G.Saray): Galatasaray'dayedek. • TOLUNAY fTrabzon): Avusturya'da fut- bola devam etmekte. • ADNAN (A-Gücü): Futbolu bıraktı. • RECEP (Beşiktaş): Futbolu bıraktı. • ERTUGRUL (Beşiktaş): Samsun'da yardımcı antrenorluk yapıyor. • HAMİ (Trabzon): Boşta. • OĞUZ (F.Bahçe): F.Bahçe'de kısa bir süre antrenörfük yaptı. Şu anda boşta. • ORHAN (Trabzon): Kore'de antrenör. • FARUK (Kocaeli): Futbolu bıraktı. • SAFFET SANCAKLI (Kocaeli): Me- nacerlık yapıyor. • TAYFUN (F.Bahçe): Ispanya ügı so- nuncusu Espanol'da kadroya gıremıyor. • BÜLENT (G.Saray): G.Saray'da kaptan. • ŞANVER (Altay): Sıvasspor'da kale- cı antrenörlüğü yapıyor. Elememaçlannda yer alan Tayfur, llker Yağ- cıoğlu, Fetı, Engın, Gokhan, Suat ve Meh- met özdılek finallere goturulmedıler SAYT 4