Catalog

SAYFA CUMHURİYET 27 KASIM 2003 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI ls:anbJ Edirne Kocae Çanakole Izmır Manısa Aydın Denizlı S S S s PB PB PB PB 13 12 12 13 18 17 19 18 TURKIYE Sinop S 12 Adana B 23 Samsun S 12 Mersın B 23 Trabzon PB 11 Dtyarfaakır Y 15 Giresun PB 12 Şanlıurfa PB 16 Ankara S 14 Mardin Y 16 Eskişehir S 14 Siirt Y 15 Konya S 12 Hakkân Sıvas S 10 Van Zongudak S 11 Antalya PB 21 Kars Yurdun doğu ke- sımlen ile Marmara ve Ege parçalı bulırtlu, Doğu ve Guneydoğu Anadolu'nun doğusu yağışlı. diğer yerler az bulutiu geçecek. Ya- ğışlaryağmurve sağa- nak, Doğu Anado- lu'nun kuzeydoğusun- da karla karışık yağ- nur ve kar şeklınde olacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Münih K K Y Y Y Y Y Y Y 4 3 8 6 7 7 8 11 3 Berlın Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y Y Y Y Y Y Y 1ü 16 11 14 19 13 19 19 Zünh K 2 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre B B K B Y B K PB 2 20 -3 14 13 7 2 23 B 17 Açık Parçalı bulutlu k Çok bulutlu ı Ya§murtj J3Kart, , Gok gututtulû G U N C E L CÜNEYT ARCAYCREK • Baştarafı 1. Sayfada kez gorüşiyor. Juventus'u, terörü bahane ederek İstanbul'a gelmeme karanndan vazgeçirmesini isti- yor. Itatyan her zaman Italyan. Elbette RTE'yesıcak bir sesle si, si diyor, merak etme! Oysa, bızimki uluslararası sorunlan Türkiye'de çözdüğü gıbi dışanda da çözeceğini sanıyor. Hükümet UEFA'ya verdiği "devlet garantisinin" yeterli olacağı kanısında. RTE söz ve güvence ver- di mi, dağtarı aşacağı inancında. Ama, ne çare UE- FA öyle düşünmüyor, Türk seyircisinin olmadığı bir sahada Gaûtasaray'la daha kolay başa çıkacağına inanan Juventus da. Devlet güvencesi, FTTE'nin Italya nezdindeki giri- şimlen sepete! Olaya bu yönüyle, bir de başka açıdan bakarsak spora koşut siyasal kımi gelişmeler dikkat çekiyor. ••• Başkonsolosluk vurulduktan sonra Ingiltere Dı- şişleri Bakanlığı'nın vatandaşlanna Türkiye'ye gitme- melerini saiık veren genelgesini hükümet tepkiyle karşıladı. RTE, Ingıliz Başbakanı Tony Blair'i bir güzel haş- ladı. Bir yardan destek vaat ediyor, beri yandan va- tandaşlarınıza Türkiye'yi terör ülkesi gösteren bir davranış sergiliyor, gıtmeyın çağrısmda bulunuyor- sunuz'a gelen ifadeler kullandı. Blair kaçın kurası, saldırıyı geçiştirdi. Bu kez Gül Istanbul'a gelen Ingi- liz Dışişleri Bakanı Straw a aynı tonda yüklendi. Stravv ayaküstü demecinde genelgeyi "düzelte- ceklerini" söyledi, gitti ve... Şimdi lütfen dikkat: Juventus'un Istanbul'da oy- namayı reddetmeye devam ettiği. UEFA'nın maçı başka ülkeye almaya henüz karar veremediği sıra- da... RTE'nın Beriusconi nezdindeki girişimlerinden sonra Juventus'un Istanbul'a gelmesinin kesinleş- tiğine spor kamuoyunun, hükümetin, medyanın inandığı saatlerde: Ingiltere Dışişleri Bakanlığı, düzelteceğinı vaat et- tiği genelgeyi daha sonra kesin ifadelerle yeniledi. "fstanbul ve Ankara gibi büyük kentlerde 'her an yeni terör saldırılan' olabileceğini" duyurdu. ingilız'intelefonda RTE'nin veyadoğrudan Gül'ün bastırmasına verdiği yanıt UEFA'da yankılandı. Bir sonuç daha çıktı ortaya: Uluslararası (bağım- sız) kuruluşlar nezdinde devlet güvencesinin, hükü- metler arası ilişkilerin, görüşmelerin beş paralık de- ğeri yok! Karannı değiştirmesi için UEFA'ya yapacağımız yeni girişimlere uluslararası bu kuruluştan; güven- ceniz bizce yeterli değil, zira uluslararası terörün ne zaman nerede ve nasıl vuracağını bugüne dek -ABD dahil- önceden saptayan devlet olmadı, derse... ki diyebilir. Acaba bu karşılığa inandıncı bir kanıt bulabilecek miyiz? ••• -Ekranlarda görünen- RTE'nin dudakları biraz da- ha sarkmış. Eski neşe, dış dünyaya güven biraz sar- sılmış. Bir derken sorun ikileşiyor. Galatasaray'ın so- rununu çözdüm derken, UEFA Beşiktaş maçını baş- ka ülkeye alıyor. UEFA darbesini beklemedikleri için kararı; örne- ğin Futbol Federasyonu yetkilileri, örneğin spordan sorumlu Devlet Bakanı Mehrnet Ali Şahin ve tabiı RTE, terör örgütlerine "taviz, uluslararası teröreprim" diye yorumladı. Ya Ingiliz'in sadece hükümetin sert çıkışına yanıt vermeyi hedef seçmez görünen, ama UEFA'yı da doğrudan etkileyen son davranışını; RTE'nin, "sağ- lam kaynaklardan edinildi ise bilgiyi, medya aracılı- ğıyla açıklamakyerine, istihbarat servislerimize ulaş- tırmasını isteyerek" karşılamasındaki yumuşaklığa ne demeli? Ismet Inönü'nün çeşitli biçimlerde aktanlan bir deyışini RTE'ye anımsatmanın zamanı geldi galiba: "Büyük devtetlerie görüşmek, ayı ile yatağa girmek gibidir!" Erdoğan ısrarlıI Baştarafı 1. Sayfada asla kullanmıyorum. Sadece terör deyip ge- çiyorum" dedi. Corriere della Se- ra'nın ilk sayfasından, "Türldye vuruldu. AB, Türkiye'ye kapılarını hemen açmalı" başlı- ğıyla anons edilen söy- leşide, Erdoğan'uı söz- leri, "BenimTürkiyeın saldırı altında. tnfaz- cüar yerli, beyin tala- mı yabancı" başhğıyla özetlendi.Erdoğan, El Kaide adını telaffuz et- meye sıcak bakmaması- nın gerekçesini ise "So- ruşturmalar tümüyle sonuçlanmadan isim vermenin faydası yok. Saldınlan aşınlık yan- üsı pek çok örgüt üst- lendi, ama üstlenmiş olmalan bunlan mut- laka onların yaptığı- nın göstergesi değil" sözleriyle açıkladı. •'İslami terör" nite- lemesini doğru bulma- dığuıı yineleyen Erdo- ğan, şöyle devam etti: "Bu korkunç saldırı- lan yapanların bazıla- rının Müslüman ol- malan, tslamın terör- le bağdaştığının gös- tergesi olamaz. Hıris- tiyanlardan da Yahu- dilerden de teröre bu- laşanlar var. Ama flç büyük dinin değerleri, bireylerin yaptıkla- nyla asla özdeşleştiril- memelidir. Bu neden- ledir ki ben 'tslami te- rör' biçimindeki nite- lenmeyi asla kullan- mıyorum. Sadece te- rör deyip geçiyorum, bu dayeterlidir." tslam ile terörün birbirine zıt şeyler olduğunu söyle- ven Erdoğan, "Terörist Islam diye bir düşün- ceyi nasıl kabul edebi- lirim? Asla kabul ede- menT' dedi. tngiliz The Times ga- zetesine de konuşan Er- doğan, bu olaylann AB'nin Türkiye'yi ilk Müslüman üye olarak içine almasuun önemini ve aciliyetini ortaya koyduğunu vurguladı. Gazete. Erdoğan'm "Türkiye'nin yüzünü Batı'ya dönmesi, tsla- mi kültürle demokra- siyi uyunılu hale getir- mesi ve bu değerleri koruması öncelikli bir önem taşımaktadır" sözlerine dikkati çekti. Hükümetin kriz yönetimindeki başarısızlığı sıkmtı yaratıyor Türkiye terör kıskacındaI Baştarafı 1. Sayfada ken UEFA, bu yaklaşıma karşı Türkiye'de yapılması gereken maçlan tarafsız sahalara alma karannı verdi. BaşbakanRecep Tayyip Erdoğan ın "İslami te- rör" tanımını kullanmaktan ka- çındığı ulusal terör bağlantılan, Avrupa'nın da gündemine gir- di. tstanbul'da önce iki sinagoga, daha sonra Ingiltere Başkonso- losluğu ve HSBC Genel Müdür- lüğü'ne gerçekleştirilen bomba- lı saldınlar. hükümetin "kriz yönetimindeki başarısızlığı ve sağlıklı politika geliştireme- mesi" nedeniyle Türkiye'yi cid- di bir sıkıntıya soktu. Hükümet bu süreçte şu adımlan izledi: 1. Hükümet. saldınnın Türki- ye'deki yerel aşın dinci örgüt- lerle bağlantısını görmezden geldi. Dışişleri Bakanı, olayın ardından "Afganistan köken- li" bir örgüt olduğunu açıklaya- rak El Kaide'yi işaret etti. Ancak olayın faillerinin Türk oldukla- n ve 2000 yılında çok büyük bir operasyonla denetim altına ah- nan Hizbullah örgütüne bağlı ol- duklan ortaya çıktı. 2. Hükümet ve Emniyet bi- rimleri, basma operasyonla ilgi- li yayın sınırlaması getirdi. Sina- gog saldınlanyla ilgıli haberler nedeniyle ikinci saldınnın bir saat farkla önlenememesini ba- sına yüklediler. 3. Başbakan Erdoğan, "İsla- mi terör" ıfadesını kabul etme- yeceğini belirterek tstanbul'da- ki terör saldınlanna bakışını da özetledi. Türkiye'yl sıkıntıya sokan nedenler Hükümetin çelişkili politika- lan, uluslararası gündemde de Türkiye'nin ilende daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya gelme- sine neden olacak gelişmelere neden oldu. Bunlardan bazılan şöyle: Türkiye cephe: ABD Başkanı Bush, 11 Eylül saldın- lannın ardından geliştirdiği "Terorizmle Savaş" kapsamın- daTürkiye'nin de cephe olduğu- nu açıkladı. Bush, Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından. "Kendisine, dualarımızın Türk halkıyla birlikte olduğu- nu söyledim. Ona terorizmi yenmek için birlikte çalışaca- ğımızı, teröristlerin Türki- ye'yi cephe olarak seçtiklerini belirttim" dedi. ABD Başkanı, "cephe" ifadesiyle Türkiye'ye bundan sonraki yaklaşımlannın da ıpucunu verdi. ingiitere'nln istihbara- tl: Londra yönetimi, tstan- bul'daki saldınlann ardından Ankara ve lstanbul"da yeni terö- rist eylemlenn olabvleceğini du- yurdu. Ankara'yı rahatsız eden bu duyumun ardından Ingiltere, yurttaşlanndan Türkiye'den ay- nlmalannı ve zorunlu olmadık- ça gitmemelerini istedi. îngilte- re. böylece Türkiye'nin de îsra- il ve Irak gibi terör açısından "güvensiz" ülkeler arasında yer aldığını sa\r undu. UEFA'nın karaır. UEFA da Türkiye'de oynanması gere- ken Şampiyonlar Ligi maçlannı tarafsız sahaya alma karannı verdi. UEFA'nın bu karan, Tür- kiye'ye dönükyaklaşımın sade- ce siyasi alanda olmadığını, ba- ğımsız kurumlann da benzer kaygılar içinde olduğunu gös- terdi. Terör bağlantılan: Son saldınlar, Türkiye 'dekı aşın din- cı terör örgütlerinin uluslarara- sı bağlantüannı da gündeme ge- tırdi. Türkiye'deki aşın dinci ör- güt üyelerinin en önemli destek- çısi uzun yıllar boyunca tran ol- muştu. Almanya Dışişleri Baka- nı Joschka Fischer, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile yaptı- ğı görüşme sırasındabu bağlan- tılan gündeme getirdi. Öymen, uyanlan karşın teröristlere af getiren AKP'nin yanlış yaptığını belirtti Hükiimet çelişki içinde• Baştarafı 1. Sayfada var" dedi. Kuzey Irak'ta 6 bin ci- vannda PKK teröristi olduğunu anımsatan Öymen, "Amerikalı- lann dünyaya verdikleri taah- hüt çerçevesinde bunlara kar- şı etkili bir eylem yapmalannı beklerdik. Bunu yaptığınız za- man teröristler Türkiye'ye sal- dırı yapmadan önce iki kere düşünürler" diye konuştu. Ak- si halde teröristlenn kendilerini güvende hissedeceğini vurgula- yan Oymen, şunlan söyledi: "Biz. bunlara karşı tedbir alınmazsa terör eylemleri ar- tar, diyerek defalarca uyardık. ABD, teröristleri yakalayıp Türkiye'ye teslim etmekte bek- lediğimiz etkinliği gösterme- miştir. Bunu anlamakta zorluk çekiyoruz. ABD'ye sorulması gereken, Bush'un sozlerinin ne anlama geldiğinin yanı sıra te- rörist kuruluşlara karşı ne ka- dar etkisiz kaldığıdır." Öymen, son gelişmelerle ilgi- li olarak Cumhuriyet'in sorulan- nı şöyle yanıtladı: -Türkiye bundan sonra terör kaygısıyla, tamamıyla ABD konrrollü bir politika mı izleye- cektir? ÖYMEN - Bunu hiç kimse beklememelidir. Çünkü Türkiye, Cumhuriyet döneminde hiçbir zaman dış baskılarla ya da terö- rist baskılarla dış politikasma yön vermemiştir. Bundan sonra da vermesi beklenmemelidir. Şimdiki hükümet bu konularda çok yanlış yapmıştır. Sadece bu konularda değil, genel olarak yanlış yapmıştır. Ama bu yanlış- lar, 1 Mart tezkeresinde görüldü- gü gibi TBMM tarafından düzel- tilmiştır. - UEFA'nın futboüa bağlan- tılı hale gelen terör karannı nasıl değerlendiriyorsunuz? ÖYTVIEN - Öyle anlaşılıyor ki, bu karar bazı ülkelerin telkiniy- CHP İstanbul Millervekili Onur Öymen, başbakan ve hükümet yetkililerinin hiçbir aynm gö- zetmeden terör örgütlerine karşı aynı kararlılıkla tavır alması gerektiğine dikkat çekti. le alınmıştır. Böylece politika futbola kanşmıştır. Siyasetten bağımsız çahştığuıı iddia eden UEFA, siyasetin etkisi altında kalmıştır Teröristlerin amaçla- nndan bıriTürkiye'yi dış dünya- dan tecrit etmekse UEFA'nın bu karan bu amaca hizmet etmiştir. UEFA'nın ve Batılı ülkelerin bu olayda tam tersinı yapmalan beklenirdi. Onlar kendi vatan- daşlannı korumak istiyorlarmış. Türkiye'deki 70 milyon insanı kim koruyacak? - Başbakan'ın terörün tarifi- ni yapmamasını nasıl karşılı- yorsunuz? ÖYMEN - Bence bundan da- ha da önemlisi, hükümetin, mu- halefetin uyanlannı dikkate al- madan teröristlere bir af yasası çıkarmasıdır. Dünyadakı diğer örneklerinden de gördüğümüz gibi, teröristler bir hak gibi yo- rumlamışlardır ve af yasası çı- kan ülkelerin çoğunda terör ey- lemlerinin arttığı görülmüştür. Hükümeti bu yasayı çıkarmama- sı yolunda ku^'etle uyardık; ama hükümet bızi dinlemedi. O sıra- da ABD'nın böyle bir af çıkanl- masını ıstediği yolunda basında pek çok bilgi çıktı. Bu yolda ABD yetkililerinin demeçleri de oldu. Öyle anlaşılıyor ki hükü- met o telkinlere kulak verdi ve böyle yanlış bir iş yaptı. Bu son olaylardan sonra şöyle garip bir durum ortaya çıktı: Hükümet bir taraftan bu son eylemlerle bağ- lantılı olarak Hizbullah terörist- lerini anyor; bir taraftan hapiste- ki Hizbullah teröristlerini serbest bırakıyor. Hükümetin en büyük çelişkilerinden biri bu olmuştur. - Başbakan, "İslami terör ta- nımı kanıma dokunuyor" de- di... ÖYMEN - Başbakan'ın bu beyanatı bence bir gaf, yanlış bir mesaj olmuştur. Başbakanlar, hükümet yetkilileri aynm gözet- meden, dini inançlanna, etnik özelliklerine, siyasi hedeflerine bakmadan terör örgütlerine kar- şı aynı kararlılıkla tavır alırlar. Bunlar Müslüman olmayıp da başka bir dine mensup olsalardı, Başbakan vicdanını rahatlatmış mı olacaktı? Bizi üzen, bu terö- ristlerin Müslüman olmalan mı- dır, yoksa bu insanlık dışı eylem- leri yapmalan mıdır? Bunu ya- panlann Müslüman olmalann- dan üzüntü duydum, demek, Müslüman olmasalardı o kadar üzülmeyecektim, anlamına da gelebilir. Başbakan hassas konu- larda ayaküstü demeç verme alışkanlığından vazgeçmeli. - İngilizlerin, "Yeni saldırı olabilir" açıklamasının ardın- da. diğer ülkelerle istihbarat kopukluğu olduğu anlamı çı- kabilir mi? ÖYMEN - Türkiye içinde bir istihbarat kopukluğu olduğu an- laşılıyor Başbakan, "İngiliz hü- kümeti bunlan Türk hüküme- tine bildirmeliydi" diyor Ingi- lizler de "Biz bunu Türk hükü- metine bildirdik" diyor. Demek ki İngilizlerin bu istihbaratı Türk hükümetıne verdiklerinden Baş- bakan'ın haben yok. Bu çok va- him bir durum. Ikincisi, istihba- rat ışbirliği konusunda da bütün ülkelerin birbirleriyle kuşkusuz ilişkileri vardır. Mesele bunun düzeyidir. AB'nin terörle müca- dele, gibi konularla uğraşan adı P4 olan bir örgütü var. Türkiye yıllardan beri bu örgütün içine girememiştir. AB terörle müca- dele konusunda Türkiye'yle ye- terince işbirliği yapmamıştır. 67 ÜLKEDEN 1116 TUTUKLU BULUNUYOR Türkcezaevleri dünya karmasıgibi tSTANBUL (AA) - Türki- ye'deki ceza ve tevkifevleri, 67 ülkeden 1116 tutuklu ve hükümlüyü banndınyor. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlü- ğü'nden alınan bilgiye göre, Türkiye'deki 503 ceza ve tev- kifevinde, 67 ayn ülkenin va- tandaşı olan 1116 tutuklu ya da hükümlü bulunuyor. Bu tutuklu ve hükümlüler içinde ilk sırayı 271 kişiyle îran uy- ruklular alıyor. 93 kişiyle Su- riye, 69 kişiyle Bulgaristan, 61' er kişiyle Irak veAzerbay- can uynıklular, Iranlılan iz- liyor. Bu ülkeleri 55 kişiyle Ro- manya, 50 kişiyle Gürcistan, 45 kişiyle Nijerya, 40 kişiyle Afganistan, 29 kişiyle Tan- zanya, 23 kişiyle Moldova, 20 kişiyle Arnavutluk, 19'ar kişiyle Ukrayna ve Almanya takip ediyor. TÜRK CEZAYASASI TASARISI'NA TEPKİ CHP'likadınlardan 5 günde 5 eylem ANKARA (ANKA) - Türk Ceza Yasası Tasansı'n- da kadınlara dönük düzenle- melerin toplumdan yansıyan istek ve gereksinimler doğ- rultusunda yeniden gözden geçirilmesini isteyen CHP Kadm Kollan, tepkisini beş günde düzenleyeceği beş ey- lem ile ortaya koyacak. CHP Kadm Kollan'mn 1 Aralık'ta başlayacağı beş günlük eylem dizisi TBM- M'de düzenlenecek basın toplantısıyla başlayacak. 2 Aralık'ta Istanbul'da gerçek- leştirilecek eylem dizisinin üçüncüsü 3 Aralık'ta îz- mir'de devam edecek. îz- mir'de Fuar Belediye Meclis Salonu'ndaki toplantı ile sü- recek eylemler, 3 Aralık'ta Adana Seyhan Oteli'ndeki toplantı ile devam edecek. Eylem dizisi 5 Arahk'ta Di- yarbakır'da sona erecek. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 1 - Erdoğan, terörle ilgili yorum yapanlara hışım- la yüklendi, aklına ne geldiyse söyledi. Terör yo- rumu yapanlann fıldişi kulelerde oturduğunu, ger- çekleri öğrenme zahmetine katlanmadığını söyle- di. Bu tanımlaması en azından bizim açımızdan geçersiz. Uğur Mumcu'lan, Ahmet Taner Kışla- lı'lan hain terör saldınlan sonucu kaybetmiş bir ga- zete olarak, son saldınlann ne anlama geldiğini, terörün düştüğü yerdeki acıları çok iyi biliyoruz. Erdoğan'ın 9O'lı yıllarda mikrofona döktüğü "camiler kışlamız, minareler süngü" sozlerinin top- lumda nasıl dalgalandığını, hangi kesimleri nasıl etkilemiş olabileceğini bir kez daha düşünmesi gerekiyor! 2- Erdoğan, "İslami terör tanımı kanıma doku- nuyor, Islam sözcüğünün yanına terörü koyamaz- sınız" derken, acaba bunun etkilerini de ayrıca hesapladı mı? Erdoğan bu bakışıyla terörle mücadele etmiyor, terörü tanımlamaya çalışanlarla mücadele ediyor. Erdoğan, topluma terörün ne olduğunu anlat- mıyor, ne olmadığını anlatmaya girışiyor. Erdoğan'ın bu tanımlamasını Anadolu'daki bir emniyet müdürü şöyle yorumlar: "İslami kullanan, şiddeti de savunan kimi örgüt- ler var ama, aman ben bunlann üzerine gitmeye- yim. Başbakan, bunu böyle yorumlayamazsınız, dediğine göre, başıma iş almanın âlemi yok!" 3- Erdoğan, yukanda sözünü ettiğimiz konuş- maların en genişini İstanbul AKP ll Merkezi'nde- ki bayramlaşmada yaptı. Bu partinin kadroları o konuşmayı şöyle algılamaz mr. "Demek ki, terörü anlamaya, anlatmaya çalışan- lar; Islamın da. AKP'nin de düşmanı. Onlara da haddini bildirmek lazım!" Dokunulmazlık! 4- Başbakan medyayı ve meydans boş buldu- ğu için neredeyse son terör olaylarıyla ilgili nasıl haber yazılması gerektiğinin tarifinı verecek! Ancak günümüzde ülke içinde haberi kısıtla- mak, iktidarların amacına ulaşmasına yetmiyor. Içeriyi kontrol ettiniz, dışarıdaki haberleri nasıl yönlendireceksıniz? Buyrun Ingiltere'nin son açıklarnalan, buyrun Avustralya'nın uyarıları... Işte UEFA'nın kararı... Türkiye'de terör olayları devam edebilir, aman bu ülkeye gitmeyin, diyorlar. Korkarız, bu gidişle ya- kında şu tür haberleri de duyabiliriz: Türkiye'de terörün üzerine gitme gücüne sahip bir hükümet yok! 5- Hükümet, Başbakan, terörün tarifıyle uğra- şırken, acaba boyutunu gerçek anlamda görebi- liyor mu? Yaptığı açıklamaların tümünde terörün ulusla- rarası boyutuna değiniyor ama, içimizdeki uzan- tılanna girmekten özenle kaçıyor. Belki de, kanı- ma dokunuyor derken, "bu tür mücadelelehn u- cu biryerlere dokunur, bunu da istemiyorum" de- mek istiyor! Yorumu daha da ileri götürmek istemiyoruz a- ma, Başbakan neredeyse "şu tür örgütleri doku- nulmazlıklar kapsamına aldım" diyecek! 6- Erdoğan, AB'den gelen kimi yüzeysel değer- lendirmelere sarılıyor ve "bu saldınlar Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine giden yolu kısaltacak" diyor! Keşke, keşke gerçekçi bir durum olsa! Ne ya- zık ki, AB'deki asıl bakış şu: Türkiye, Ortadoğu tipi terörün kıskacına sürük- leniyor, AB'den ne kadar uzak olduğu da anlaşı- lıyor! 7- Başbakan'ı bir kez daha, bin kez daha terör olgusu üzerinde düşünmeye çağırıyoruz. Terörü yorumlamaya çalışanlarla değil, terörle mücade- le etmeye çağırıyoruz. Başbakan, Corriera della Sera gazetesine verdiği demeçte, "Hedefimiz, ül- kemizi rnümkünse çağdaş uygariık düzeyinin de ötesine taşımak" demiş... Sayın Başbakan; lütfen, ne olur, çağdaş uygar- lığın ötesinden geçtik, çağdaş uygarlığı yakala- yalım, yeter! ankcum " ktv.rtnet.net.tr 'Türkiye'ye seyahat etmeyin' Bir uyarı da Avustralya'dan Dış Haberler Servi- si - A\Tistralya hükü- meti, tngiltere'nin ön- ceki gün yaptığı uyan- dan bir gün sonra va- tandaşlannı Türki- ye"deki olası saldınlara karşı uyardı. Avustralya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Türki- ye'nin büyük kentlerin- de yakm bir zamanda terörist saldın olabile- ceği öne sürüldü. Ba- kanlık. vatandaşlann- dan "zorunlu olma- dıkça bir sonraki uya- rıya kadar Türkiye'ye seyahat etmekten ka- çınmalarını" istedi. Bıldiride, "Ankara, İs- tanbul veya Türki- ye'nin diğer kentle- rinde daha çok terö- rist saldın olabileceği yönünde uyan aldık. Türkiye'deki Avust- ralyalılar, özellikle de kamu alanlannda bu- lunanlar tedbirlerini en yüksek düzeye çı- karmalı" denildi. Ingiltere Dışişleri Bakanlığı da önceki ak- şam benzer bir açıkla- ma yayımlayarak va- tandaşlanm uyarmıştı. Meflh Gökçek, Çölaşan'a sataştı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, Şeker Bayramı dolayısıyla çocuklara dağıttığı oyuncaklan, gazeteci-yazar Emin Çölaşan'ın ödediğı tazminatlarla aldığını söyledi. Gökçek, "Çocuklar, top oynarken Emin Amcalannı hatırlayacaklar. Emin Amcanız benim hakkımda yazdıkça, ben size daha çok oyuncak dağıtınm" dedi. -