Catalog

10 KASIM 2003 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr 15 KJdman eski mesleğine döndü • Kültiir Servisi - Avustralya'da yaşarken geçim sıkıntısı nedeniyle tuvalet temizliği yapan ünlü oyuncu Nicole Kıdman, son filminde 'eski mesleğine' tekrardöndü. 'The Human Stain' adlı filmde Anthony Hopkins'in canlandırdıgı bir üniversite profesöriine âşık olan genç temizlikçi Faunia Farely'yi oynayan Kıdman, bu karakteri canlandırmaktan dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti. Film, 23 Ocak'ta gösterime girecek. 'AtatÜPk'ü anma etkinliği • Kültiir Servisi - Mersın Devlet Opera ve Balesı (MDOB), "10 Kasım Atatürk'ü Anma Etkinlikleri" kapsamında bugün 'Atatürk Aramızda' konulu özel bir gösteri sunacak. MüzikJi anlatım telcniğınin uygulanacağı yapıtı Mehmet Yılmaz sahneye koyuyor. Sanatçı Ahad Askerov (piyano), gösteride Perin Korbek, Bengi tspir Özdülgen, Hicran Evşen Tartancı ve Kenan Korbek'in yapitlannı seslendirecek. Etkinlik ücretsiz olarak izlenebilecek. hmit Şehir Tlyatrosu 6 yaşmda • Kültiir Ser\isi - lzmıt Şehır Tiyatrosu 6. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Kutlama etkinlikleri kapsamında yann Kocaeli Üniversitesi Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Afşar Timuçin'in 'Aydın Sorumluluğu' ûzerine vereceği konferansın ardından îstanbul Bilgi Universıtesi Caz Kuartet'in konseri izlenebilecek. Konser sonrası fiıayede de 'Sorumlu Bir Aydın: Aziz Nesin' sergisınin açılışı ve kutlama kokteyli yapılacak. Izmit Şehir Tiyatrosu, şu sıralar provalan süren 'Azizname" oyununu ise ilk kez 20 Kasım'da sahneleyecek. (0 262 311 59 09- 10) Tüm zamanlamn en kötü filmi • Kültûr Servisi - 1997 yılında Hollywood'da gösterime girdikten sonra gişe rekorlan kıran ve 11 dalda Oscar ödülünü kucaklayan 'Titanic', Ingiltere'de 'tüm zamanlann en kötü filmi' seçildi. BBC tarafmdan hazırlanan 'Film 2003' adlı ankette, ünlü yönetmen Steven Spielberg'in yönettiği, Jude Law ile Haley Joel Osment'ın rol aldıklan 'Artificıal Intelligence' (Yapay Zekâ) adlı yapım ikinci oldu. Ünlü aİctör Ben Affleck'in başrolünü üstlendiği ve 135 miryon dolarlık dev bütçesiyle sinema tarihinin en pahalı yapımı unvanını elinde tutan 'Pearl Harbor' ise üçüncülüğe değer görüldü. Başrollerinde Leonardo DiCaprio ile Kate Winslet'ın rol aldıklan 'Titanic', tüm dünyada yaptığı toplam hasılatla en çok izlenen yapım unvanını elde etmişti. 'Mektup Yazma YarışmasT • Kültiir Servisi - tlk sayısı geçen ay yayımlanan 'Posta Kutusu' dergısi, dolmakalem ve 'eh/azısı'nı yeniden gündeme getirmenin bir yolu olarak, Türkçe yazabilen tüm lise ve üniversite öğrencilerini 'Mektup Yazma Yanşması'na davet ediyor. Konu kısıtlaması olmayan yanşmanın Seçici Kurulu Feridun Andaç, Adnan Binyazar, Konur Ertop, Turgut Kut ve Fent Öngören'den oluşuyor. YÖK, Milli Eğıtim Bakanlığı ve PTT Genel Müdürlüğü'nün destek verdikleri yanşmada ödül kazanan ve yayımlanmaya değer görülen mektuplar, Schneıdertempel Kültür Merkezi'nde sergilenecek. Ödül töreni sergi açılışında gerçekleşecek. Yanşmaya son katılım tarihi ise Haziran 2004 olarak belirlendi. (Posta Kutusu, 'Öğrenciler Arası Mektup Yazma Yanşması', Globus Dünya Basımevi 100. Yıl Mahallesi, Bağcılar 34440 tstanbul - Tel: 0 800 219 0 24) Israil sineması mercek attında • Kültür Servisi - Bahçeşehir Üniversitesi tletişim Fakültesi bu yıl yeni bir etkinliğe imza atıyor. 'Filmler ' Ülkeler / Insanlar' adını taşıyan etkinlikte bu yıl Israil sineması ve film endüstrisi ele alınacak. 10-21 Kasım tarihleri arasında Bahçeşehir Üniversitesi'nde düzenlenen etkinlik çerçevesinde Israil sinemasının yam sıra ülkenin yerel külrürü de tanıtılacak. Bu kapsamda Assi Dyan ve Amos Gitai'nin filmlerınin de dahil olduğu toplam 10 film gösterilecek. 'Life According To Agfa'nın gösterimiyle başlayacak olan etkinlik 'Sh'chur','Mr.Baum', 'Kadosh'. "Kippur', 'Zohar', 'Electric Blanket', 'Under The Dommim Tree' ve 'Total Love' filmlerinin gösterimiyle sona erecek. îsrail Film Hizmetleri Başkanı Dan Angelo Muggia'nın yürüteceği seminer ise bugün, yann, 12 ve 13 Kasım tarihlerinde izlenebilecek. HAYATIN ÖTE YAKASI FERİDUN ANDAÇ Hemingway okuma saati'Çanlar Kimin İçin Çalıyor'u okumaya başladığımda, Heming- way adını biliyordum. Naciye Ön- cül'ün hazırladığı Amerikan Ede- biyatı Hikâyeler Antolojisi 'ni bu- nun öncesinde okumuş, birçok Amerikalı yazar gibi, Hemingway'ı de orada tanımıştım. Onun 'Dün- yanın Başkenti' öyküsü beileğime kazınmıştı. Yazmak düşü / düşüncesindense okuma tutkusuydu beni bu yazarla- nn dünyasını tanımaya yönelten. Okuduğum her yazann yaşamöy- küsünü bir yerlerden bulup okuma defterime yazdığım gibi, bazılan- nın resimlerini de çizmeye yeltenir- dim. Hemingway, Steinbeck, Lon- don, Gorki, Çehov, Balzac bunla- nn başında gelenlerdi. Heming- way'in o romanını okumam için ba- na veren çocukluk arkadaşım Hü- seyin 'le (şaır Hüseyin Haydar) ki- tap delisi olduğumuz günlerdi. O, okumuş; söz edıp durmuştu. Mar- tin Eden'ın sarsıntısından kurtula- madığımı görmüş olmalıydı ki, ye- ni bir Amerikalı yazara yüzümü dönmemi ıstemiştı. Bır yazann Amerikalısı, Fransı- zı, Rusu diye bır aynm/seçim yapa- cak yaşta değildık. Yazılanlar, an- latılanlarla önümüze serilen dünya önemhydi bizim için. Doğrusunu söylemem gerekirse, Heming- vvay'ın bu romanını zorla bitirmış- tim. Beni hıç sarmadığı gibi, biran- laşılmazlık dağı gibi karşunda du- ruyordu her bır sayfa... Kitabı rafa kaldırmak, artık okumamak gıbı bir bakışımız olmadığından zamana yayarak, annemın deyımiyle; 'oğ- lanın Hemingway okuma saati geldi'sine sadık bır okuyucusu ol- dum. Böylece de, 'Sabırla koruk helva olur', dercesıne, Heming- vvay'in sadık bir okuru olabilmeyı başardım ortaokul yıllanmda. öykülerlnln sarsıcılıflı Daha o romanı sonlamadan, mü- davimi olduğum Vehip Atalay Ki- tabevi'ne gıdip, o aykı Varlık Ya- yınlan kitap alışverişimı yapmış- tım. Aldığım kitaplar arasında, Fi- lizKarabey'in çevirisi 'Afrika'nın Yeşil Tepeleri' vardı. Kitabın ilk öyküsünün beni hemen içine aldı- ğım anımsanm: 'Arayış ve Konuş- ma...' Sankı, yazann o sayfalanna asıhp kaldığım romanının okuma anahtannı veriyordu bana bu öykü. O sayfalar arasında ne aradığımı çı- karsayamıyorum bugün. Ama ro- mandaki dıyalogsuzluğu (!), salt anlatımın getirdiği sıkıcılığı unuta- madım. Zamanla, iyi bir Heming- way okuru olmaya başladığım gün- lerde, bu romanını yeniden oku- muş; 'Kilimanjaro'nun Karları' ile'Yaşlı Adam ve Deniz'i elımden bırakamamıştım. Hemingway'de yazı yazmanın ne anlama gelebildi- ğini, bır de yazma biçemi denilen şeyin nasıl olması. neleri içermesi gerektiğini öğrendığimi söylemeh- yim. Elbetteki onun anlattığı öykü- İeri önemsıyor. o serüvenlerin ardı- na takılıp gidiyordum. Ama gelip durduğum yerde 'Kilimanja- ro'nun Karları' öyküsünün 'Yaş- iı Adam ve Deniz'in sarsıcıhğını anlatamam. Bu anlatılan, tam da onun şu söy- ledikleriyle örtüşüyordu; "Bir ya- zar gözlemciliği bırakmışsa işi bitmiş demektir. Ama bilinçli ola- rak gözleme ya da gözlediği şeyin ne açıdan işine yarayacağmı dü- ugün bile Hemingway'in yazdıklanna sık sık dönerim. Onun yazdıklarında yazmak/yaşamak duygusunun izlerini bulurum bulmasma. Ama gene de onun yazdıklan, bana, yazmak düşüncesinin neleri içermesi gerektiğini anımsattığı kadar, o okuma yolculuğumun şenliğini bir kez daha yaşamak istediğimi getirip bana bağışlar. şünme zorunluluğu yoktur. Belki başlangıçta boyle yapması gere- kir. Ama sonra, gördüğü her şey o güne kadar elde etmiş olduğu görgü ve bilgi birikimine katılır. Bunu bilmek işinize yarayacak- sa, ben her zaman buzdağı ilke- sine göre çalışırım. Yüzeydeki her parça, sekizde yedisi suyun altında olan buzun görünen kıs- mıdır. Bildiğiniz şeyleri eleyebi- lirsiniz ve bu buzdağınızı daha da büyütür. Bu, görünmeyen parça- dır. Eğer bir yazar herhangi bir şeyi bilmediği için elemişse o za- OKUMA ÖNERILERI * Ernest Hemingway: Yaşlı Adam ve Deniz, Çev.: Yaşar Anday, 1972, Cem Yay. 235 s.; Güneş de Doğar, Çev: Sinan Fişek, 1988, Adam Yay., 262 s.; Paris Bir Şenliktir, Çev.. Saydam özel, 1975, Bilgi Yay., 231 s.; Kilimanjaro'nun Karlan, Çev.: Aziz Üstel- Neşe Başman, 1984, Bilgi : Yay, 134 s.; Afiika'mn Yeşil , Tepeleri, Çev.: Filiz Karabey, 1969, Varlık Yay, 166 s. BELLEK KUTUSU "Ancak bilgi yazara sorumluluk yiikler ve yazma işini daha da güçleştirir. Kalıcı değeri olan birşeyler yazmaya çalışmak, yazma eyleminin kendisi günde yalmzca birkaç saat sürse bile insanın tüm gününü alan bir uğraştır. Yazar bir kuyuya benzetilebilir. Dünyada ne kadar çok yazar varsa bir o kadar da kuyu vardtr. Önemli olan kuyuda iyi su bulunmasıdır ve kuyudan düzenli miktarlarda su almak, suyun tümünü kullamp kuyuyu kuruttuktan sonra yeniden dolmasım beklemekten daha iyidir." Ernest Hemingvvay man öyküde boşluklar oluşur." Onun yazdıklanyla aldığım yol yazıya bağlanma düşüncesi kadar, yazmak eyleminin de sırlannı veri- yordu bana. Bugün bile Heming- vvay'in yazdıklanna sık sık döne- rim. Onun yazdıklannda yaz- mak/yaşamak duygusunun izlerini bulurum bulmasma. Ama gene de onun yazdıklan, bana, yazmak dü- şüncesinin neleri içermesi gerekti- ğini anımsattığı kadar, o okuma yolculuğumun şenliğini bir kez da- ha yaşamak istediğimi getirip bana bağışlar. 1. AKDENİZ ÇAĞDAŞ MÜZİK GÜNLERİ Etkinlik bugün saat 18.30'da Borusan Kültür ve Sanat Merkezi Etkinlik Salonu'nda düzenlenen yuvarlak masa toplantısıyla başlayacak. Itarva, îspanya, Yunanistan ve Türkiye'den birçok müzisyenin buluşacağı müzik günlerinde tlhan Usmanbaş belgeseli de gösterilecek. Onurkonuğu Ilhan Usmanbaş Kültür Servisi - Borusan Kültür ve Sanat Merkezi, Italyan Kültür Merkezi, Cervantes Enstitüsü ve Yu- nanistan Başkonsolosluğu'nun or- taklaşa düzenledıkleri '1. Akdeniz Çağdaş Müzik GünJeri' bugün sa- at 18.30'da Borusan Kültür ve Sanat Merkezi Etkinlik Salonu'nda yapılacak yuvarlak masa toplantı- sıyla başlıyor. Etkınliğın onurkonu- ğu ise tlhan Usmanbaş. Müzikolog, kompozitör Prof. Ah- met Yürür'ün moderatörlüğündeki yuvarlak masa toplantısına Italyan Torino Festivali'nin Genel Yönet- meni Enzo Restagno, îspanya Çağ- daş Müzik Merkezi Genel Müdürü kompozitör Jorge Fernandez Gu- erra, Yunanistan Dimitris Mıtropo- ulos Festivali'nin yöneticisi kompo- zitör. piyanist ve orkestra şefı Geor- ge Couroupos ve Türkiye'den Ilhan Usmanbaş katıhyor. Yann saat 20.00'de Yunanlı sanatçılar Spiros Sakkas (tenor), Dimitris Desyllas (perküsyon) ve Spiros Murikis'ten (klarnet) oluşan ve Orchestra Of Colours; Xena- kis, Mitropoulos, Couroupos, Skalkattas gibi kompozitörlerin ya- pıtlanndan oluşan bır konser vere- cek. 12 Kasım günü saat 18.30'da ise Borusan Kültür \ e Sanat Merke- zi'nde Uygar Asan'ın yönetip ya- pımcılığını üstlendiği 'tlhan Ûs- manba; Belgeseli' gösterilecek. Ar- dından Italyan Kültür Merkezi'nde saat 20.00'de Boğaziçi Üçlüsü, Ametist Klarnet Beşlisi, Ensembe Wiener Coliage, Metin Ülkü, Ey- lem Anca ve Gary Berlind; Ah- met Yüriir, Özkan Manav, Alper Maral ve Hasan Lçarsu'nun ya- pıtlannı seslendirecekler. 13 Kasım saat 20.00"de Ispanyol akordeon ve piyano ikilisi Duo An - Tifon; Pe- ron, Puerto, Yanchares ve Doğu- duyal gibi bestecilerin yapıtlannı yorumlayacak. Etkinliğın son günü olan 14 Ka- sım'da Avrupa'nın önde gelen çağ- daş müzik yorumculanndan Alter Ego Ensemble saat 20.00'de Istan- bullu sanatseverlerle buluşacak. Topluluk konserde Clementi, Be- rio, Nono, Scelsi gıbı Italya'nın ön- de gelen çağdaş bestecilennin ya- pıtlannı seslendirecekler. Etkinliklerin tamamı ücretsiz i- zlenebilecek. (0 212 29J 06 55) Yüzleri sırlayan adam Ustafotoğrafçı Lütfî Özkök 'ün 'Türk Edebiyatına Dönemsel Bakış' başlıklı sergisi kitaplaştırıldı Kültür Servisi - Usta fotoğrafçı Lütfı Özkök'ün TÜYAP Kitap Fuan kapsamında geçen günlerde açtığı 'Türk Edebiyatına Dönemsel Bakış' başlıklı fotoğraf sergisi Dünya Kitaplan tarafindan kıtaplaştınldı. Ömrünü sanata adamış ünlü fotoğrafçı Özkök'ün ülkemizdeki ilk fotoğraf albümü olma özelliğini taşıyan 'Portreler / Türk Edebiyatına Dönemsel Bakış' aynı zamanda bir döneme de ışık tutuyor. Kitapta Nâzım Hikmet, Melih Cevdet Anday, Oktay Rıfat, Aziz Nesin, Salâh Birsel, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Necati Cumah, Server Tanilli, Cengjz Bektaş, tlhan Selçuk, Arif Damar in yam sıra Enis Batur, Orhan Pamuk, Asım Bezirci, Edip Cansever, Artilâ tlhan, Özdemir tnce, Oktay Akbal gibi edebıyat dünyamızın 67 usta kaleminin portrelerinin yanı sıra ustalar hakkında yazarlann yazdıklan bölümler de yer ahyor. Lütfı Özkök albümündekı fotoğraflannı şu sözlerle tanımlıyor: "Birdenbire duran anın ömrünü uzatmaya çalışıvorum. Şairlerin yüzlerinden esen yalnızlık rüzgânna, gözlerinde yanıp sönen hüzne merhaba demek istiyorum. Fotoğraf ışıkla vardır. Işık karanlığa can verir, tarih verir..." Kıtabın yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Feridun Andaç'ın kitapta usta fotografçıyla yaptığı bir söyleşının yanı sıra 'Yüzleri Sırlayan Adam' Oktay Rifat (1914-1988) Nâzım Hikmet (1902-1963) Aziz Nesin (1915-1995) M. Cevdet Anday (1915-2002) başlıklı bir yazısı da bulunuyor. Aynca Oktay Akbal 'Özkök Hep Şür Yazdı', Demır Özlü 'Bir Deniz Meltemi Çocuğu', Özdemir Ince 'Sivil Mareşalin Fotoğraf Makinesiyle Güreşl»ri', Nevat Çakır 'Ölümsüzleri Olümsüzleştiren Fotoğrafçı' ve Osman Ikız "Rüzgânn Yolunda' başlıklı yazılannda ünlü fotoğrafçı Lütfi Özkök hakkındaki düşüncelerini aktanyorlar.