Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 7 EKİM 2003 SALI
8
Istanbul
HABERLERIN DEVAMI
TURKİYE
PB 22 Sınop Y 23 Adana B 32
Edime PB 23 Samsun Y 21
Kocaeli Y 22 Trabzon Y 22
Çanakkale PB 22 Gıresun Y 23
Izmır PB 29 Ankara PB 26
Manisa PB 30 Eskışehır PB 24
Aydın PB 31 Konya PB 29
Denızli PB 30 Sıvas PB 25
Zonguldak Y 21 Antalya B 30 Kars
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siırt
Hakkâri
Van
B
A
A
A
A
B
B
31
31
33
32
31
27
23
PB 21
Yurdun kuzey ve
batı kesımlerı parçalı
çok bulutlu, Marma-
ra'nın doğusu, Batı Ka-
radenız ıle Orta ve Do-
ğu Karadenız kıyılan
sağanak yağışlı, dığer
yerteraz bulutlu ve açık
geçecek. Hava sıcaklı-
ğı Doğu ve Guneydo-
ğu Anadolu'da bıraz
artacak, dığer yerierde
azalacak
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
b
11
9
13
13
12
16
10
Münıh Y 13 Zünh
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
Y
Y
Y
PB
Y
B
13
18
22
14
21
20
23
27
Y 11 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflıs
Kahıre
Y
B
B
Y
B
Y
B
A
14
17
10
20
24
8
15
30
A 35
0Açk Parçaiı bu'utlu Sslı ^ Çok buiutiu > Yağmuflu d _ 3 Sulu kar , Gok gürültulu
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
değinen binlerce söz, yüzlerce söz veren liderdin-
ledik, gördük.
Bu palavraJann son örneği RTE. AKP kurulurken,
kurulduktan kısa süre sonra sürekli parti içi demok-
rasiden, katılımcılıktan ve fider sultasına asla yer ve-
rilmeyeceğinden söz etti, durdu.
Söylediklerini yerine getireceğine belki inanıldı.
Adam Kasımpaşalı. Sözü erkek sözü. Vaat etti mi ikı
elı kanda da olsa yerine getirir diye düşündüler.
Oysa, kimi konularda atmaya geldi mi, ohooo, haz-
retin yanına yaklaşmak olanaksız.
örneğin Islam cumhuriyetinden, demokratik laik
cumhuriyete öy\e bir döndü ki, bu dönüş karşısında
bu ilkenin gerçek savunucuları artık çoook geride
kaldı. Dönelim fasulyenin faziletine:
Batı ayarında bir program ve tabii, Kasımpaşalı va-
atlerini doğrulayan bir tüzükle seçime girdi, yüzde
34'le kazandı. Meclis'in yüzde 66'sını ele geçirmenin
keyfini yaşamaya başladı.
Ne çare, söz verdigi yerde durmuyor. Söyledikle-
rinden dönmeye bir kez alıştı, galiba huy edindi. U-
fak tefek değişikliklerle yazının girişinde sunulan şu
cümle RTE'ye ait:
"AKP'nin parti içi demokrasi ve katılımcılık konula-
nnda Türk siyasi tarihine geçecek birkongre gerçek-
leştirmenin hazırtrğı içindedir."
Bu sözün arkasında duruyor mu? Yoksa, gelişme-
ler RTE deyince yine bir durup beş kez düşünmeyi
mi gerektiriyor?
• • •
12 Ekim'de AKP birinci büyük kongresi toplanıyor.
3 Kasım seçimlerinden önce yazılan ve kabul edilen
demokratik, katılımcı öğeler içeren parti tüzüğünün
sonradan başına gelen haller pişmiş tavuğun başına
gelmedi. Şöyle:
RTE, parti üst yönetim organı Merkez Yürütme Ku-
rulu'nun (MYK) belirienme yetkisinin MKYK'den alı-
narak "tekbaşına" genel başkana verilmesini sağla-
dı.
Yetinmedi, tek lider konumuna gelme ihtirası doy-
madı. Listesinin delinmesini engellemek için çarşaf
listeyi kaldırdı.
Yetinmedi, beşte bir delege imzasıyla olağanüstü
kongre girişimlerini engellemek için imza sayısını salt
çoğunluğa (1462 delegenin 709 imzasını gerektire-
cek duruma) çevirdi.
Yetinmedi, "gizli oy" kullanımını yasakladı.
Yetinmedi, il ve ilçe kongrelerinin seçim için olağa-
nüstü toplanmasını genel merkez iznine bağladı.
Bunlarla da yetinmiyorsa 12 Ekim kongresinde da-
ha kim bilir hangi yetkileri genel başkanda toplaya-
cak girişimlerde bulunacağını bir kendi, bir eşi Emi-
ne Hanım, bir de Allah bilir!
• • •
Bütün bu oldubittileri üstelik kurucular kurulundan,
kongre öncesi beyin yıkama mekanizmasını çalıştı-
rarak il başkanları ile toplantılardan geçirirken; "par-
ti içi demokrasi ve katılımcılık konulannda Türk siya-
si tarihine geçecek birkongre gerçekleştirme hazırtı-
ğı içinde olduklanm" her sözcüğün altını çizerek söy-
lüyor. Söyleyebiliyor.
Son konuşmasında iktidara estek köstek olanları
(parlamento dışı partileri) "hukukun temizlediğini"
söyleyen RTE;
"Partideki estekleri köstekleri (olası muhaliflerini)
tüzükle temizlemeye" hazırianıyor.
Bu iki söylem RTE'nin gerçek yüzünü yansıtıyor.
• • •
Medya mı? RTE tek adamlığa soyunmuş, RTE içe-
ride dışarıda cumhuriyet tarihinde görülmeyen giri-
şimlerde bulunuyormuş, RTE laikliğin altına dinamit
yerleştiriyormuş vs.. vs...
Üstüne üstlük iç ve dış dünyasını RTE'ye açan böy-
yük basının ne umuruna!
CHPdekî muhalif hareket
Baykal'a karşı
adayçıkacak
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - CH-
P'nin eski il başkanla-
nnın başını çektiği
"Anadolu Hareketi",
partinin 30. kurultayın-
da Genel Başkan Deniz
Baykal'a karşı aday çı-
karacak. Eskı CHP Gı-
resun tl Başkanı Ömer
Adıgüzel, "rehavet"
içindeki CHP yöneti-
minin partiyi ileriye ta-
şıyamadığını savuna-
rak Anadolu Hareke-
ti'nin CHP"yi iktidar
yapmcaya kadar süre-
ceğini bildirdi.
Anadolu Hareketi
Yürütme Kurulu, dün
bir basın toplantısı dü-
zenleyerek 4 Ekim Cu-
martesi günü Anka-
ra "da yapılan toplantı-
nın sonuçlannı açıkla-
dı. Kurul adına konu-
şan Adıgüzel, partinin
1995 ve 1999 seçimle-
rindeki yenilgisinin,
2002 yılında sol oylar-
daki azalmanın ve ikti-
dara gelememenin tüm
sorumluluğunun mev-
cut CHP yönetimine ait
olduğunu belırtti. CHP
30. kurultayına genel
başkan ve tüm organlar
için aday çıkarmaya
karar verdiklerini bildi-
ren Adıgüzel şöyle ko-
nuşru:"Anadolu Ha-
reketi, tüm ülkede ya-
şanan sorunların çö-
zümünün sosyal de-
mokrat CHP'nin ikti-
dar olmasıyla CHP
iktidarının da ancak
kendisini yenilemiş.
parti içi denıokrasiyi
uygulayan bir parti
yapısı; ülke sorunla-
rını ve çözümlerini bi-
len, güler yüzlü, halk-
la barışık yeni bir ge-
nel başkan ve yeni
parti yönetimiyle ola-
naklı olacağı ve ka-
rarlılığıyla 30. kurul-
tayda CHP yönetimi-
ni devralacaktır."
75 ilde örgütlendik-
lerıni anlatan Adıgüzel.
blok liste konusunda
yapılmak istenen tüzük
değişikliğiyle ilgili so-
ruya "demokratik ol-
mayan her şeye karşı
oldukları" yanıtını
verdi. Adıgüzel. kurul-
tayda kendilerinin de
bir tüzük önerisi suna-
caklannı bildirdi.
Hareketin genel baş-
kan adayı olarak eski
CHP Genel Sekreten
Ertuğrul Günay'ın
adının geçtiği ileri sü-
rüldü.
Genelkurmay 2. Başkanı Başbuğ, teröre karşı küresel önlem alınması gerektiğini söyledi
'Terörü destekleyen ülkeler var'
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Genelkurmay 2. Başka-
nı Orgeneral tlker Başbuğ, te-
röre karşı küresel boyutta önlem
alınması gerektiğini vurguladı.
Başbuğ, terörii devlet politikası
olarak destekleyen ülkeler bu-
lunduğuna dikkat çekerek Tür-
kiye'nin bu konuda uluslararası
alanda yeterli desteğı görme- _
diğini dile getirdi.
TSK Banş için Ortakhk
Eğitim Merkezı (BtOEM)
Komutanhğı'nın eğitim-öğ-
retım dönemine başlama tö-
reninde konuşan Başbuğ, so-
ğuk savaş sonrası ülkeler için _
en önemli tehditlerden birisi ola-
rak gösterilen terör konusuna
ılişkin açıklamalarda bulundu.
Ön plana çıkan küreselleşme dü-
şüncesine bağlı olarak tehdit al-
gısının da değiştiğini anlatan
Başbuğ. şunlan dedı:
"Yeni politik ve askeri stra-
tejik ortama, temelde ulusla-
rarası terorizm, kitle imha si-
lahlanmn yayılması. bölgesel
çatışmalar, köktendincilik, et-
nik temizlik eğilimleri, yerin-
den edilmiş kişiler ve mülteci
akımları, insan kaçakçüığı ve
yasadışı uyuşturucu madde ve
sîlah kaçakçılığından kaynak-
lanan istikrarsızlıklar ve be-
lirsizlikler hâkim olmakta-
dır."
Güvenlik politikalannın yeni
rorizmle mücadele gelmekte-
dir. Hepinizin bildiği gibi dev-
let politikalannın bir parçası
olarak terörü destekleyen ül-
keler vardır. Öte yandan diğer
bazı devletler ise devlet politi-
kası olarak terörü destekliyor
görünmemekle beraber, terö-
ristlerin topraklarında faali-
• Orgeneral Ilker Başbuğ, TSK BÎOEM öğretim yılı
açılışında terörle mücadeleye ilişkin açıklamalarda bulundu.
Terörü devlet politikası olarak benimseyen ülkeler
bulunduğunu ifade eden Başbuğ, Türkiye'nin terörle
mücadelede yeterli desteği göremediğine dikkat çekti.
boyutlar kazanması nedeniyle
yeni tehdit ve risklerin yalnızca
bir ülke veya organizasyon tara-
fından bertaraf edilmesinin ola-
naklı görünmediğinı belirten
Başbuğ, daha aktif ve yakın
uluslararası işbirliğine ihtıyaç
olduğunu vurguladı.
Başbuğ, terorizmle ilgili şu
değerlendirmelerde bulundu:
"Bu işbirliğine en çok ihtiyaç
duyulan konuların başındate-
yet göstermesine müsaade et-
mekte ve teröristlere önemli
ölçüde yardını etmektedirler.
Ayrıca günümüzde küreselleş-
me ve teknolojik gelişmelerin
etkileri terorizme uluslarara-
sı bir kimlik kazandırmıştır."
Terörden yıllardır mustarip
olan Türkiye'nin üısanlık âlemi-
nin bu konuda ne büyük bir teh-
likeyle karşı karşıya bulunduğu-
na dünyanın dikkatini çekmeye
çalıştığını belirten Başbuğ, "Ne
yazık ki Türkiye'nin bu konu-
da yeterli desteği alabildiğini
söylemek münıkün değildir"
dedi.
önlem önerileri
Orgeneral Ilker Başbuğ, terö-
— re daha fazla kurban veril-
memesi için önlem önerile-
rini de şöyle sıraladı: "Or-
tak bir terör ve terörist ta-
nımında fikir birliğine va-
rılmalı. Uluslararası hu-
kukta, terorizme yönelik
— boşluklar giderilmeli. BM
Güvenlik Konseyi'nin tero-
rizmle mücadele konusundaki
Eylül 2001 tarihli kararı uygu-
lanmalı.Terörle mücadele için
uluslararası bir organizasyon
teşkil edilmeli. Terör örgütle-
ri listesi oluşturulmalı. Terör-
le mücadele konusundaki ka-
rarlara uymayan ve teröre
destek veren devletlere karşı
uygulanacak yaptırımlar
açıkça belirlenmeli."
Prof. Azrak: Memurluktan çıkarılmalılar
İmam tartışması
Meclis'e taşınıyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Bursa Millet-
vekılı Mustafa Özyurt, Türk
Diyanet Vakıf-Sen Istanbul
ve Konya şubelerinin, YÖK
Başkanı Prof. Kemal Gürüz
ve Istanbul Üniversitesi Rek-
törü Prof. Kemal Alemda-
roğlu'nun cenazelerini yıka-
mayacaklan ve namazlannı
kılmayacaklanna ilişkin
açıklamasını Meclis günde-
mine taşıyor. Soru önergesi
hazırlayan Özyurt, "Dini-
mizde aforoz etme diye bir
olay yoktur. Ben bunların
Miislümanlıklarından da
şüpheliyim" dedi. YÖK Ge-
nel Kurulu üyesı ve Maltepe
Üniversitesi Hukuk Fakülte-
si öğretim üyesi Prof. Dr. Ül-
kü Azrak ise söz konusu ki-
şilerin devlet memurluğun-
dan çıkanlması gerektiğini
söyledi.
Türk Diyanet Vakıf-Sen
Konya ve Istanbul şube baş-
kanlannın. Kemal Gürüz ve
Kemal Alemdaroğlu'nun ce-
nazelerinin ımam hatipliler
tarafından yıkanmayacağı ve
namazlannın kılınmayacağı-
na ilişkin açıklamalan Mec-
lis'e taşınıyor. CHP'li Öz-
yurt, ilgili Devlet Bakanı
Mehmet Aydın'ın yanıtla-
ması ıstemiyle hazırladığı so-
ru önergesinde, "Bu kişiler
devlet memuru mudur?
Devlet memuruysa bu cesa-
reti nereden buluyorlar?
Bu kişiler hakkında her-
hangi bir işlem yapılmış mı-
dır?" dedi. Özyurt'un grup
başkanlığına sunduğu soru
önergesinin, TBMM Başkan-
lığı'na bugün verilmesi bek-
leniyor.
Imamlann hiçbir dönemde
bu kadar cesaret bulmadıkla-
nna dikkat çeken Özyurt,
"Bu kadar bağnaz olmala-
rı artık iyice gemi azıya al-
dıklarını gösteriyor. Bunun
kaynaği AKP'dir, bunlara
vermiş olduğu güvendir.
Yoksa hiçbir devlet memu-
ru bunu diyemez" dedi.
'Küçümsenmemeli'
YÖK Genel Kurulu Üyesi
ve Maltepe Üniversitesi Hu-
kuk Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Ülkü Azrak, olayın
"küçümsenmemesi gere-
ken vahinı bir olay" oldu-
ğunu \xırguladı. Azrak şöyle
konuştu:
"Bu kişiler ve bunların
mensup olduğu sendikamn
yöneticileri, devlet memuru
olduklanm tümüyle unut-
muş görünerek sorumsuz-
ca davramş içerisine gir-
mişlerdir... Bunun Türk Ce-
za Kanunu'nun görevi kö-
tüye kullanma suçunun
kapsanıına girdiği bir yana,
Devlet Memurları Kanu-
nu'nun 125. maddesinin (E)
bendinin (a) fıkrasında ön-
görülen ve 'ideolojık veya si-
yasi amaçlarla kurumlann
huzur, sükûn ve çalışma dü-
zeninı bozmak' biçiminde
tanımlanan disiplin suçunu
da oluşturduğu açıktır. Bu
suçun cezası ise devlet me-
murluğundan çıkarmadır.'
Coşkulu kutlama
İstanbul'un Kurtuluşu'nun 80. yıldönümü kentte törenlerle
kutlandı. Taksim'de Cumhuriyet Anıtı'na çelenk bırakılmasıyla
başlayan kutlamalar. Vatan Caddesi'ndeki tören ve gösterilerle
devanı etti.Vatan Caddesi'ndeki kutlama programı Vali
Muammer Güler, tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali
Müfit Gürtuna ve 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Köksal
Karabay'ın, tören arabası üzerinde, vatandaşlan
selamlamasıyla başladı. Törende bir grup sporcu tarafından
Gebze'den getirilen toprak ve Türk bayrağı Korgeneral
Köksal Karabay'a teslim edilirken Korgeneral Karabay da
sporculara madalyalarını taktı. Törende çeşitli okullardan
folklor ekipleri de halk oyunu gösterileri sundu.
Eğitim-Sen bugünkü sistemin 'tepkisel ve dışlayıcı' olduğuna dikkat çekti
Alternatif üıriversite modeliIstanbul Haber Servisi -
YÖK'ün mevcut yapısının ve
AKP tarafından hazırJanan
YEK'in de üniversitelerde çö-
züm olmaktan uzak olduğunu sa-
vunan Eğitim-Sen Eğitim, Bilim
ve Sanat Kurulu'nun (EBlSAK)
hazırladığı "\lternatif Üniversi-
te Modeli" sendika genel başka-
nı Alaaddin Dinçer tarafından
kamuoyuna sunuldu. Eğitim-Sen
6 No'lu Şube'de dün yapılan ba-
sın toplantısında, üniversitelerin
yeni akademik yıla belirsizlikler
içerisinde girdiğıni ifade eden
Alaaddin Dinçer, "Eğitim-Sen
olarak, AKP'nin yapmak iste-
diği YEK'i de 12 Eylül'ün bes-
lemesi YÖK'ü de kamuoyuna
teşhir edeceğiz" dedı.
tstanbul Üniversitesi'nden
Prof. Dr. Adalet Alada. Ankara
Üniversitesi'nden Işıl Ünal,
Marmara Üniversitesi'nden Doç.
Dr. ŞuleNecef, Boğaziçi Üniver-
sitesi'nden Prof. Dr. Rıfat Ok-
çabol'un da aralannda bulundu-
ğu 22 akademisyen tarafından
hazırlanan alternatifmodeli tanı-
tan Dinçer, bugünkü üniversite
sisteminin banşcıl olmaktan
uzak, tepkisel, suçlayıcı, dışlayı-
cı katı ve ideolojik bir yapıya sa-
hip olduğuna dikkat çekti. Din-
çer, "YOK ve YÖK'çü anlayış
kırılmalıdır. Bunun yerine top-
lumuna insalığa ve doğaya kar-
şı sorumlu, yönetimde demok-
ratik ve özerk, bilimsel ve sa-
natsal özgürlüğün etkin üre-
timde var olacak yeni bir üni-
versite anlayışının hep birlikte
hayata geçirmenin yollarını
aramalıyız" diye konuştu. Ha-
zırlanmakta olanYÖKYasaTasa-
nsı sürecinde yaşanılanlann en-
dişe verici olduğunu savunan
Dinçer, şöyle devam etti:
'AKP iktidarı diyet
ödeme amacında'
"AKP hükümetinin öncelik-
leri doğrultusunda katılımcı ol-
maktan uzak. AKP kendi ide-
olojik, politik dinamiklerine di-
yet ödeme amacındadır ve ken-
di önceliklerini yaşama geçir-
me noktasında ısrarcı görünü-
yor. Eğitim alanında aymaz ve
pervasız bir tutum içerisinde
kadrolaşma sürecine hız ver-
miştir. AKP imam hatiplerin
önünü açmak için her yola baş-
vurmaktadır."
Dinçer. hazırlanan alternatif
modelde nasıl bir ünıversite iste-
nildiğini ise şöyle özetledi: "Üni-
versiteler her alan ve düzeyde
sarf edilen emeğin, güvence
içinde liyakat, kamusal aidiyet
ve etik anlayış çerçevesinde de-
ğerlendirilebUdiği, bireysel akıl
ve yeteneklerimizi yararıcılığa
dönüştürülebilecek, gelişmeye
açık ve insan odaklı bir çalışma
ortamına sahip olmalıdır. Bu
bağlamda bilimsel özgürlüğün
sınırlandınlmasına hiçbir ko-
şulda izin vermeyen, karar sü-
reçlerinde ilgili tüm bileşenle-
rin söz sahibi kılındığı özerk,
demokratik, katılımcı bir üni-
versiteler ortamında, insanca
yaşamaya olanak verebilecek
maddi koşullar içinde çalış-
mak, üretmek ve paylaşmak is-
tiyoruz."
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
B Baştarafı 1. Sayfada
ölçüde netleştirilmeye çalışılsa da belirsizlikler sü-
rüyor...
AKP grubunun içinden değişik sesler geliyor. 1
Mart sürecinden aldığı dersleri ezberlemeyi sür-
düren AKPyönetimi, "bukezkazaolmamasıiçin"
olağanüstü çaba harcıyor. Yönetim, 30 kadar fire
olabileceğini düşünüyor. Bugünkü AKP grubun-
dan çıkacak havaya göre, "ikna odaları" günde-
me gelebilir!
Çiçek ve AKP Grup Başkanvekili Salih Kapu-
suz'a göre, tezkere bugün Meclis gündemine ge-
lebilir. Kapusuz, tezkerenin geçmesinde sorun ol-
mayacağı görüşünde. "En ufak birtereddüdümüz
söz konusu değil" diyen Kapusuz, AKP içinde ta-
pusuz biri değil, vekiller arasında genişçe yeri var!
AKP'nin Meclis grubu, partinin tepesindeki ha-
vadan etkileniyor. TBMM Başkanı Bülent Arınç.
1 Mart'tanfarklı olarak, "atö/frefç/"havasında de-
ğil. Bu kez daha ortadan değerlendirmeler yapı-
yor. AKP'nin Güneydoğu kökenli milletvekilleriy-
le her şeyin önüne dini koyan milletvekillerinin de
1 Mart'taki gibi "blok" olmadığı söyleniyor.
Her şeye karşın AKP grubu içinde her türiü sürp-
rize hazır olmak gerekiyor.
Meclis kulislerinde, tezkerenin 12 Ekim'deki
parti kongresinin hemen öncesinde gündeme ge-
tirilmesinin de "riskleri azaltmaya yönelik bir sigor-
ta"olduğu konuşuluyor. BakarsınızBaşbakan Er-
doğan, sigortaların ters bağlanmaması için per-
de gerisınden seslenir:
"Bizi üzen milletvekillerimizi biz de AKP kong-
resinde üzeriz. Parti yönetiminden uzak tutarız!"
AKP'de Bakanlar Kurulu değişikliği bekleyen
lacivert takım elbiselilerin sayısı da az değil.
Soru işaretleri
AKP'nin içi böyle... Dışındaki gelişmeler ise şöy-
le:
1 - Hükümetin, ABD'ye Irak'ta destek konusun-
da ne tür sözler verdiğini henüz bilmiyoruz. Son
olarak Dubai'de imzalanan 8.5 milyar dolarlık kre-
dinin koşullan dahi tam olarak açıklanmadı. Hü-
kümet üyeleri, "Bu koşullar, ABDyönetiminin ay-
larönce açıkladığı maddelerden başka birşey de-
ğil. Internet sitelerinde de var. Ingilizcesi olan her-
kes okuyabilir" diyor.
Resmi dilimiz henüz Ingilizce olmadığına, Türk-
çe olduğuna göre, hükümet bizi ABD sitelerine
göndermese de, Dubai'nin Türkçesini açıklasa!
2- Meclis'ten tezkerenin geçmesi halinde Türk
askerinin Irak'ta hangi görevi yapacağı da kamu-
oyuna açıklanmadı. Değişik iddialar dolaşıyor. Dı-
şişleri Bakanı Abdullah Gül, yolu ABD'ye düşün-
ce her şeyin net olduğunu söylüyor. Avrupa do-
laylarında belirsizliklerden söz ediyor. Kayseri'ye
gidince de ülke içindeki gerçekleri sıralıyor.
3- Irak'ın işgaliyle sonuçlanan savaşın başladı-
ğı gün TBMM, ABD'ye hava sahasını açan birtez-
kereyi kabul etmişti. O tezkere 6 aylıktı. 20 Eylül'de
süre doldu. Onun yerini ne aldı, belli değil. Söy-
lenti çeşitli... ABD kaynaklarına göre, hükümetin
haziran ayında çıkardığı gizli kararname sadece
insani amaçları içermiyor, daha geniş yorumlanı-
yor...
Bu geniş yorumu, ABD'nin yanı sıra biz de bil-
sek!
4- ABD'nin terör örgütü KADEK'le ilgili ne ya-
pacağı henüz belli değil. Geçen hafta Ankara'ya
gelen heyetle birlikte ortak bir çalışma grubunun
oluşturulduğu, terör örgütünün üzerine çok ciddi
gidileceği duyuruldu.
Durumun ciddi olduğu kesin de, üzerine ne ka-
dar ciddi gidilecek, o belli değil...
Hükümetin tezkereyi Meclis'e getirirken, K. I-
rak'la ilgili neleri öngöreceği de bilinmiyor. Bu ko-
nuda bılinen tek şey şu:
Terör örgütü, ABD işgalinden sonra herhangi
bir rahatsızlık içinde değil!
AKP hükümetinin bunca bilinemez arasında bil-
diği tek şey var:
Bu kez ABD'yi üzmemeleri gerekiyor!
ankcum@ttnet.net.tr
CHP il başkanı secildi
Izmir'de iJdnci
Yüksel dönemi
OZANYAYMAN
tZMİR - CHP îzmir
tl Kongresi nde Alaat-
tin Yüksel yeniden baş-
kanhğa seçildi.
Genel Sekreter Ön-
der Sav ile Genel Sek-
reterYardımcısı Bülent
Baratalf nın adaylan-
nın çekişmesine sahne
olan kongrede Yüksel,
seçimi SelçukAyhan'a
karşı kazandı. CHP İz-
mir îl Örgürü'nün 30.
Olağan Kurultayı'nda 3
aday yanştı. Yüksel ve
Ayhan'ın yanı sıra
gençlerin ekibınden
Ceyhan Kayhan da
delegeden oy istedi.
646 geçerli oyun 329'u
Yüksel'e. 253'ü Ay-
han'a ve 8'i de Kay-
han'a çıktı. 55 delege il
başkanı işaretlemedi, 1
oy da boş çıktı. tzmir
kongresinde, genel
merkezdeki güç sınama
yanşı ön plana çıktı.
Ankara'da daha etkili
olma ve etkinliğini ko-
ruma uğraşı içinde olan
Baratalı ve Sav, Iz-
mir'de farklı adaylara
destek verdiler. Barata-
lı ve ekibi "Aday oldu-
ğumuz her yerde biz
güçlüyüz" mesajı ver-
mek isterken farklı bir
sonuçla yenildi.
Yüksel, başkanlığa
seçildiği süre içinde ör-
gütüne hâkim olduğu-
nu kanıtladı. Gençler
"sol" söylemleriyle,
Ayhan, il başkamnm
uygulamalarma eleşti-
risiyle, Yüksel de tasar-
ladığı projeleriyle ön
plana çıktı. Gençler he-
yecanlan ve dinamizm-
leriyle kongreyi ideolo-
jik tartışmalann odağı-
na çekmek istedilerse
de bu, "güç gösterisi"
karşısında hedefine
ulaşamadı.