24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeC Imtiyaz Sahibi: CUMHURİYET \AKFI adma İLHAN SELÇUK 'avın Yonerrnenı: İbrahim Yddız # Yazıişleri Müdürü: Safim Alpaslan#Sorumlu Müdür Mehmet Sucu # Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara Istıhbarat Cengiz Vıldınm 9 Ekonomı. Öz- lem Yüzak 0 Kültür Egemen Berköz # Spor Abdülkadir Vücelman 9 Makaleler Sami Ka- raören • Diizeltme Abdullah Vazıcı • Bıl- gı-Belge EdibeBuğra • YurtHaberlen. Meh- met Faraç 9 A\rupa Temsılcısi: Güra> Öz YayınKunüu ÜhanSdçuklBaş- .\nkara Temsılcısi MustafaBalba) AıaturivBui\an\o.i:5.Kat 4. Müessese Müdurü mm MERKBZ • Genel Müdur C*n Çağd*ş kan).EmreKongar|Danışman), BaJtanlıklar Tel 41950201"hatl. Faks 419502^#izmırTemsılcısi Erol Erkut • mirJR£KLAM 0 Gene! Mudür Vrd ıSatışı Orfaan Erinç. Hikmet Çeön- SerdtrKıak,H Zı>aBh 1?52 S 2 3Te! 4-H1220. Faks 4418"45 kaya, Şükran Soner. İbrahim #Adan2Temsılcısı'ÇetinMğenoğJu.tnonüCdll9S No 1 1 Tel Ylldız, Orhan Bursaü, Musta- 363 12 11. Faks 363 12 15 Antaha Temsılcısi \hmet Oruçoğlu fa Balba\, H a k a n Kara. Cumhunyet Cad 80 5 Tel 0242 248005" Fa\ 2430509 Bılgı lşlem Ahmet Korulsan # Sa- tış Fazilet Ku/a Tüta; Muthı Dölen # Mudur \ rd (Fınans \t Operas\on Erhan Özdemir 9 Pazariama Dı- re-kıonı' Tüky Tosıın Tel 0212 354 33 00 Faks 0212 354 32 9" Y »mıJajuı: \ au Gün Haber \jansı Basın \e "r anneüık -\ Ş Türitocagı Cad 19 41 Cagaloiiu M1U kanbul Pk :46 - Suiaı 344 v- \ı Te('ıO:i'2i5l:0î05(:uhai) Fafa f G - i : r l ' 8 5 95 Baskı: Merlez Gaatt Deıgı Basraı YavmcıiıkSaıne Tıc \S Bartaros Buh an V ] : ; Beşıko»- Ut (knd Dağıüm: BBD Vaiez 20 EKtM 2003 Imsak:5 46 Güneş 7.13 Öğle: 12.56 Ikındı: 15.54 Akşanv 18.26 Yatsı: 19.47 B KISA KISA.. KISA KISA.. KISA KISA.. Four Seasons'da ramazan... H Haber Merkezâ - Ramazam, Sultanahmet'Ln tarihi atmosferinde karşılamak isteyenler için Four Seasons zengın seçenekler hazırladı. Konuklanna ut ve keman eşlığınde ramazan şöleni sunan Four Seasons'ın mönüsünde geleneksel Türk mutfağından yemekler yer alıyor. Otel, açık büfe fiyatını 45 milyon lira olarak belirledi. Fazla stres yaşlandırıyor URSA (AA) - Uzun sürelı stresin, kortizol hormonunu yükselterek vücudun savunma sistemini bozduğu ve bazı hastalıklann çok daha erken yaşta ortaya çıkmasına neden olduğu bildirildi. Prof. Dr. Asuman Tokullugil, stres etkenlerinin vücutta ani tepkiler oluşturduğunu kaydederek bireyin stres etkeniyle karşılaştığında vücudunun kan basuıcmı yükseltmek ve gücü arttırmak için ilk oiarak adrenalin hormonu salgıladığını, stresin devamı halinde vücudun, kortizol adlı hormonu salgıladığını bildirdi. Tokullugil, "Bu hormonu her ne kadar vücudun kendisi salgılasa da kortLzolün fazla salgılanması ve uzun süre devam etmesi vücuda zarar verir" dedi. Sigara içenler daha gergin ANTALYA (AA) - Sigara ıçenlenn mizaçlanna yönelik yapılan araştırma, tiryakilenn daha depresif, gergin, kaygılı ve öfkeli olduklanıu ortaya koydu. Antalya'da gerçekleştinlen 39. Ulusal Psikiyatri Kongresi'ne sunulan, "Bir Grup Üniversite Öğrencisinde Sigara Içimi ve Mizaç" konulu araştırmaya ilişkin bildiride, sigara içiminin beden sağlığı yanında ruhsal sağlığı da olumsuz etkilediğine işaret edildi. Bildiride, "Sigara kullanajı üniversite öğrencileri, daha yoğun şekilde gerginlik-anksiyete, depresyon, öfke ve yorgunluk duygulan yaşamaktadır" denildi. Pavarottfden çölde konser MEKStKO (AA) - Ünlü Italyan tenor Luciano Pavarotti, Meksika'da konser verecek. Pavarotti, Meksika'mn kuzeybahsında, Baja California eyaletinin başkenti Meksicali kentinin 100. kuruluş yıldönümü dolayısıyla kentin hemen dışındaki ABD sınınnda bulunan çölde konser düzenleyecek. Yaklaşık 40 bin kişınin gelmesi beklenen konserde, 68 yaşındaki ünlü tenora 65 kişilik Baja California Orkestrası ile "Sınır Tanımayan Pavarotti: Güneşin Akşamı" adlı çocuk korusu eşlik edecek. Microsoft Office-2003 EW YORK (AA) - Microsoft firmasının son ürünü Office-2003, yarın New York Millennium Otel'de düzenlenecek bir toplantıyla basına ve kamuoyuna tanırüacak. Tanıtım, bizzat Microsoft'un kurucusu Bill Gates tarafından yapılacak. Office-2003 programının özelîiklerinin başında iletişim ve ekip çalışması yapanlann işlerini kolaylaştırması geliyor. Bu sayede, dünyanın ayn kesimlerinde bulunan elemanlann bile aynı doküman üzerinde koordineli bir çalışma yapmalan imkân dahiline giriyor. Los Angeles'ın yenî sembolü NEW YORK (AA) - ABD'nin yeni mimari harikası kabul edilen ve ünlü mimar Frank I Gehry tarafından tasarlanan Los Angeles'taki Walt Disney Konser Salonu, 23 Ekim'de yapılacak galayla kapdannı açıyor. Uzun süredir tamamlanması beklenen yapınrn, Hollywood'un girişindekı isim tabelasıyla birlikte Los Angeles'ın yeni sembolü olacağı belirtildi. N 1800'lü yıllardan kalma evleri restore ettirenler Kente Emek Ödülü'nün sahibi oluyor Tarihiayağakaldırdılar A yağa kalkan ve ışıltılı günlerine geri dönen evlerden biri de Güzelyalı'daki Latife Hanım Köşkü. Bahattin Tatış ve Cengiz Kabaoğlu köşkü restore ettirerek Esaslı Onarım Ödülü'ne layık görüldü. Cumhuriyet'in ilk yıllarına tanıklık eden köşkü Atatürk, Izmir'de bulunduğu sıralarda karargâh olarak kullanmıştı. OZANYAYMAN İZMİR- Kentlilik bilincini yaşatan vetarihi evleri koruyan Izmirülerödül- lendiriliyor. Kent genelinde sayılan oldukça fazla olan, ancak bakımsızlık- tan çürümeye terk edilen 1800'lü yıl- lardan kalma evleri restore ettirenler, "KenteEmekÖdülü"yle onurlandın- lıyor. Geçengünlerde "TarihiKentierBir- liğj" Sempozyumu 'na ev sahipliği ya- pan Izmir'de, Alsancak, Buca ve Gü- zelyalı'daki tarihi bınalan yeniden can- landıranlar, ödüle hak kazandılar. Al- sancak'taki "Kabadayı Evi"ni restore ettiren Hüseyin Avni Kabadayı ve Ta- nerPakben, Buca'daki "SponzaEvTni restore ettiren Italyan Levanten Mario Sponza ve Sami Ersan ile Güzelya- lı'daki "Latife HanımKöşkü"nü yeni- den ayağa kaldıran Bahattin Taüş ve Cengiz Kabaoğlu, "Esasü Onarun ÖdüDeri"ne değer bulundular. gürokrasi... Alsancak'ın en işlek caddelerinden biri üzerinde bulunan ve kısa bir süre öncesine kadarbelediye tarafından yı- kımına karar verilen Kabadayı Evi, bugün ışıl ışıl. Alsancak'ta yaşayan mimar Taner Pakben'in devreye girmesiyle bu- gün yaşatılan ev kentin sevimli yü- zünü yansıtıyor. Alsancak'ta daha birçok evin kurtanlması gerektiğini söyleyen Pakben herkesi duyarlı ol- maya çagınyor. Buca'da yer alan Sponza Evi'nin ise yeniden eski günlerindeki halini al- masının ardında tamamen bir rastlan- n var. Eve asıh duran saülıklevhası îtal- yan Levanten Mario Sponza'nın ilgi- sini çekiyor. Konut satın alıruyor ve bu- günkü görünumü yansıtan süreç baş- lıyor. Izmır'ın tarihine saygı ve kentkül- türüne katkı ödülü aldıklan eve taşın- ma sürecını Sponza şöyle anlatıyor: "Rasdantı sonucu buldum bu evl 1997 vılında Bucanın sakin bir soka- ğında dolaşırken üzerindesaühklevha- sını gördüm. Gözümü kırpmadan sa- ün aldun. Anıtiar Kurulu'na baş\w- duk, 10 ayiık bir bekleme süreci yaşa- dık, bürokratik işlemler için. Bize gö- re uzun ama işle>1şe göre losa bir sü- reçtibu. Projeler hazıriandı ve 1998'de tadilata bajladık 2000 yrlında da, ye- niden can verdiğinıiz evimize geçtik." Jarihe tanık köşk... Güzelyalı'daki Latife Hanım Köşkü ise sade bir konut olmanın ötesinde cumhuriyetın ilk yıllarına tanıklık et- menin onuruyla ayakta duruyor. Ata- türk'ün, Latife Hanım'la evlendiği köşk, Büyük Önder'in İzmir'de bulun- duğu dönemlerde de karargâh görevi üstlenmiş. Ege mimarisinin özgün ör- neklerinden birisi olarak kabul edilen köşk, Izmir yangınında yok olmaktan kurtulan önemli eserlerden de biri. Amerika'daki festivalde filme ilai büyük Uzak, New York gişelerini kapattı NEW YORK (AA) - "Moon and Stars Project" adlı kuruluş tarafından düzenlenen 5. New York Türk Film Festivali, Nuri Bilge Cejlan'm "Uzak" adlı yapıtıyla başladı. Anthology Fılm Archıves salonlannda kapalı gışe oynayan filmin sonunda izleyicilerin sorulannı yanıtlayan Ceylan, •"Filminizin bu kadar büyük bir başan kazanacağuu tahmin edijor muydunuz n diye soran bir kadın ızleyiciye, açık yüreklilikle "Tabii ki ha>ır" karşıhğuu verdi. Ceylan, "Tüm fümlerimi bitirdiğimde nedense başansız olduğum hissüıe kapınyorum" diye ekledi. uri Bilgi Ceylan'ın Uzak filmi Cannes'da "Grand Prix de Jury" ve "En lyi Oyuncu" ödüllerini almıştı. tablo gibi sonbahar Bolu'nun doğal güzellikleriyte ünlü Abant Gölü sonbaharla birlikte ziyaretçi akınına uğradı. Abant Milli Parkı'nda 200 çeşit bitki ve onlarca yabani hayvan türünün bulunduğunu belirten Milli Parklar Av ve Yaban Hayatı Koruma Müdürlüğü yetkilileri, "Büyük kentlerin kargaşasından alabildiğine uzak olan Abantta bulunan geyik üretme çifrliğinde 100'ün üzerinde yabani geyik ve karaca yaşıyor" dediler. Abanfa her sonbahar geldiklerini anlatan tatilciler, Abant Gölü'nün çevresinde dolaşmanın ve koşmanın kendilerini rahatlattığını belirterek "Abant'a her gelişimizde faytonlarla gölün çevresinde dolaşarak nostalji yaşıyoruz." diye konuştu. (Fotoğraf: AA) kısa metrajlı film Daha önce çe\ırdiği "Kasaba" ve "Mayıs SıkıntBr adlı filmlerle birlikte "Uzak rp ın bir üçleme oluşturduğunu kabul eden Ceylan. "fflmlerinde, doğal sesleri kamufk ettiği için müziğe yer vermek istenıediğini ajm gerekçevie UzaJc'ta da sadece Mozart ve Bach'uı eserlerinden annnuş çok kısa bölümler bulunduğunu " kaydetti. 26 Ekıırfe kadar sürecek New York Türk Film Festivali'nde 12 uzun, 3 belgesel ve 4 kısa metrajlı film göstenlecek. Festivj/f Los Angeles ve Seattle'da ödülfc ı layık görülen Paxton VVînters'irı-^ "Crude" adlı filmıyle sona erecek" Altı bölümden oluşan festivalde yer alacak filmlerden bazılan şöyle: Filler ve Çımen (Derviş Zaim- 2000), Iz (Yeşim Ustaoğlu-1994), Balmumu (Ela Başak-2OO2-kısa metraj), Hiçbir Yerde (Tayfiın PirseJimoglu-2001), Sır Çocuklan (Aydın Sayman/Ümit Cin Güven- 2002), Gönderilmemiş Mektuplar (YusufKurçenü-2003). İtalya, İspanya, İsrail, ABD veAlmanya'da sergilenecek Arkeoloji haziııeleri yola çıkıyor N ANKARA (AA) - Türkiye'nin arkeolojik zenginliklerinden bir bölümü, 2004 yılında Italya, Israil, ABD, Ahnanya ve Singapur'da sergilenecek. Türkiye'de 26 yıldır kazı yapan La Sapienza Üniversitesi öğretim üyesi, Italyan arkeolog Prof. Marceüa Frangipani'nin Malatya yakınlarmdaki Aslantepe'den çıkardığı eserler, 2004 yılmda Italya'run iki kentinde meraklılanyla buluşacak. Kalkolitik, Tunç ve Hitit dönemlerine ait çanak çömlekten oluşan seramikler ew York'takİ y e silahlann yanı MetrODOİİtan sıra altm ve diğer Sanat malzemelerden .... . . . yapılmış MuzeSI nde m üc e v he rlerden mart ayında açılacak oluşan toplam 183 sergide Topkapı parçahk Sarayı müzesinden koieksiyon, mart eserler de a y l n d a T e r r a m o - yer alacak. ekımaymdada 3 Roma da zıyarete açılacak. Türkiye'den bazı eserler, New York Metropolitan Sanat Müzesi'nde 15 Mart'ta açılacak "Bizantium: Faith and Power 1261- 1579" adlı katılımlı sergide ızlenime sunulacak. Temmuz ayma kadar açık kalacak olan sergide, Topkapı Sarayı, Istanbul Arkeoloji ve Konya müzelerinden 10 eser yer alacak. Öte yandan 2004'ün Nisan ayında Israil'ın başkenti Kudüs'te "Sultanlar ve Krallann Dhanndan Hazineler'' adlı bir sergi açılacak. Bakanlık, Singapur'da da "tslam Eserleri Sergisi" açmayı planlıyor. SÖYLEŞİ ATTİLA İLHAN '... Acaba Gençler, -Hatta Yaşlılar- Biliyor mu?..' Antalya'da önceki gün başlayan Tuborg Beachpark Rock Festi- vali'nin önceki günkü konuğu Fe- ridun Düzağaç'tı. Festivalde es- ki ve yeni albümünden parçalar seslendiren Düzağaç kadar ilgi gören ise sanatçının kadın bas gitaristiydi. Alkışları gitaristiyle paylaşan Düzağaç yaklaşık 2 sa- at sahnede kaldı. (Fotoğraf: AA) Niyazi Berkes'in 'Hatıralannı' ('Unutulan Yıllar*. İletişim Yayınlan, 1997) okumuş muydunuz? Okuma- dıysanız, 'yakın tarihimiz' konusunda, çok şeyler kay- bettiniz. Hele Laussanne Konferansrnı anlattığı, o son bölüm! Lord Curzon'la Çiçerin arasındaki, söz düellosunda, Ismet Pasa'nın yaşadığı bunattcı an- lar, vs!. Laussanne Muahedesi, ilk Dünya Savaşı sonun- da, galiplerin mağluplara dayattığı yıldına anlaşma- lardan, ilki olan Sevres Muanedesi'nin, uygulanama- dan yırtılış) anlamına geliyor; o mağluplardan hiçbıri, bu red keyfiyetini Türkiye kadar hızlı ve sert yapama- mış; meselâ Almanya, Versailles Anlaşması'nı çığ- nemek için, Hîöer'i ve Nazizm'ı beklemek zonında kalmıştı. Oysa Mustafa Kemal Paşa, daha 1919 Mayısı'nda Samsun'a yola düştüğü zaman, 'ufkun arkası'nda pınl pınl, Lausanne'ı görüyordu. Washlngton'la ewe»yatımız... Acaba gençler -hatta yaşlılar- biliyor mu? Türkiye Cumhuriyeti'ni var eden Lausanne Anlaşması'nı, kabulde ayak sürüyenlerin başlıcası; bazılannın, şim- di 'stratejik müttefikimiz' saydıklan, Birieşik Ameri- ka'dır. O yıllarda -hoş, aslında bugün de öyle ya- ABD'nin Türkiye'ye nasıl baktığını anlamak için, şun- lan bilmek lazım. a/Washington Lausanne Anlaşması'nı, içine sın- dirememiştir.. Yalnızonu mu, hayır "(Lausanne'dakı) Türk kurulu ile Amerikan kurulu arasında, aynca bir Dostluk ve Ticaret Anlaşması yapmak konu- sunda görüşmeler cereyan etmekteydi. (Sonradan Ankara'ya ilk Amenkan Elçısı olacak) Mr. Grevv'un li- derliği arbnda bulunan Amerikan delegasyonu ile Ismet Paşa ve öteki Türk delegeleri, bu göriişme- lere 19 Haziran'da başlamışlar ve 6 Ağustos'ta bir anlaşma imzalamışlardı. (Burayadikkatü)Fakatbu anlaşma, Amerikan Senatosu'nun çoğunluğunca, 6 oy farkla reddedilmişri. Bu şekilde askıda ka- lan, Türk/Amerikan ilişkilerini, en uygun şekilde yeniden düzenlemek için, Amerikan Başkanı'nın isteği üzerine ve Senato'nun onaylamasıyla Mr. Grew, 19 Mayıs 1927'de Türkiye'ye elçi olarak atanmışn" ('İlk ABD Büyükelçisi'nın Türk/ye Hatıra- lan', Cumhunyet Yayınlan, s. 68, Şubat 2000) b/... lyi de, kaç yıl sonra? Mr. Grevv'un Ankara'ya 'muvasalatı', 17 Eylül 1927, düşünebılıyor musunuz, devlet 192O'de ortaya çıkmış, Cumhunyet 1923'te ilan edilmiş, Lausanne 1924'te kabul edilmiş. Was- hington koskoca Türkrye'yi ancak görebiliyor. Bu ih- male ve umursamazlığa, Ankara cevap vermemiş midir? Çok şükür ki, o dönemin Ankara'sı, bu döne- min Ankara'sına benzemez. Yalnız şu tepkileri sap- tamak bile, bunu anlamaya yeterti olacaktır. 1/ABD Büyükelçisi, daha ilk mülâkatında, yakı- nıyor "... Tevfik Rüştü bey'e açıkladım ki, Sena- to'da benim atanmam görüşülürken, senatörler- den biri: 'Türkrye'nin Birieşik Amerika Sefiri ne- rede? Bizim sefîrimiz Eylül ortasında Türkiye'ye vardı, fakat aradan üç ay geçtiği halde, Amerika'ya hiçbir Türk sefiri gelmedi' derse, kuşkusuz bu ak- si bir tepki uyandırabilir ve bu tepkinin nasıl bir sonuç uyandıracağı, kestirilemez..." "... Türkiye'ye geldiğimizde bana (Türkiye'nin VVashington Büyükelçisi) Muhtar bey'in birkaç gün içinde pek geç olarak Eylül sonundan önce, Ame- rika'ya hareket edeceğini söylemiştiniz. Ben de bunu telgrafla hükümetime bildirmiştim. Daha sonra Muhtar bey'in hareketi 2 Kasım'a bırakıldı, bunu da telle bildirdim. Az sonra hareket 22 Ka- sım'a ertelendi. Bunu da üçüncü kere hükümeti- me telledim. Oysa şimdi Muhtar bey'in Aralık or- tasından önce yola çıkmasının mümkün olmadı- ğını öğrenmiş bulunuyorum; hem hayret, hem hu- zursuzluk içindeyim!.." (a.g.e. s. 86) 2/... Ankara, işı ağırdan alarak, hoşnutsuzluğunu gösteriyor: ama hepsi bu kadar değil, TC Dışişleri Ba- kanı Tevfik Rüştü bey (Aras) aynı hoşnutsuzluğunu, Mr. Grew'ya açıkça şunlan söyleyerek de açıklamış: "... Dedi ki, 'Lausanne'da bizimle yaptklan (red- dedilen) anlaşma, öteki tüm antlaşmalardan çok ryidir. Türk Hükümeti'nin yaptığı ilk antlaşma ol- duğu için, biz (ABD) bu avantajlan elde etmişizdir. Türk Hükümeti bu antlaşmayı Amerika gibi büyük bir ülke dostluğunun sembolü olarak imzalamış olmaktan memnuniyet duymuştur ve bu neden- le onun manevi etkisine çok önem vermektedir, (buraya dikkat) fakat teknik bakımdan e\e alınırsa bu antlaşmanın hiç imzalanmamış olmasından da Türk Hükümeti aynı derecede mutluluk duya- caktır' Türk Dışişleri Bakanı, Türk Hükümeti'nin gerçek fikrinin de tamamen bu şekilde rîade edi- lebileceğini belirtti..." (a.g.e. s. 87] Nasıl, lyi mi? I Arkası 8. Sayfada e-mail:tilahan ' isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88 l
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear