Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SJAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2003 PERŞEMBE
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edırne
Kocaelı
Çanakkale
Izrnir
Manisa
Aydın
Denızlt
Y
PB
Y
PB
B
B
B
B
22
24
22
22
26
26
28
25
Zonguldak Y 19 Antalya
Sinop
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Eskışehır
Konya
Sıvas
PB
PB
Y
Y
PB
Y
PB
PB
22
22
23
23
21
21
24
22
Adana Y 28
B 27 Kars
Mersin
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siırt
Hakkân
Van
Y
A
A
A
A
B
B
26
29
30
27
29
25
22
PB 17
Yurdun kuzey, ıç ve do-
ğu kesımlen parçalı çok
bulutlu, Marmara'nın
öoğusu Batı Karaöenız
kıyıları Orta ve Doğu
Karadenız, Iç Anado-
lu'nun doğusu, Doğu
Akdenız, Doğu Anado-
lu'nun kuzey ve batısı ıle
Guneydoğu Anado-
lu'nun batısı sağanak
yağışlı dığer yerter az
bulutlu geçecek
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
13
13
12
20
18
18
24
20
Münıh Y 19 Zürıh
Berlın
Budapeşte
Madnd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Y
PB
Y
PB
PB
PB
PB
Y
19
21
20
20
21
20
26
27
B 24
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tıflıs
Kahıre
Şam
Y
B
B
PB
PB
B
Y
A
A
1/
20
14
26
21
11
9
32
29
Parçalı bulutlu Bulutlu > Çok öuıutlu ı Yagmuriu 3 Kanı Sulu Kar > Gok gurultulu
G r U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
H Baştarafı 1. Sayfada
yaptı.
Bay Başkan "AKPneydine oldu"'sorusunu ya-
nıtlarken; Atatürk'ü sevdiklerini, -sanki reddet-
melerinin beş paralık değeri varmış gibi- Atatürk
adı ile özdeşleşmış Atatürkçülüğü, Kemalizmi be-
nimsemediklerini söyledi.
Yüzyıla damgasını vuran devrimci Atatürk'ü
Bay Başkan Arınç, RTE, Gül yesaire sevse ne ya-
zaaarsevmese ne yazaaar? Üstelik kimliğine de-
ğil kişilığine bağlı olduğunu söyledikleri bu sevgi
kerhen mi, gerçek mı, yoksa dünyanın saygı duy-
duğu, değer verdiği üstün bir insanı yadsımanın
olanaksızlığından mı kaynaklanıyor, kestirmek
olanaksız.
"Eserieri meydanda", imiş, "bunları inkâr ede-
cekyapıda"değillermiş. "Atatürk'lehiçbirzaman
'sorunları' olmamış".
Kuzum; eserlerini inkâr etseniz ne yazaaar, Ata-
türk'le sorunlarınız olsa ne yazaaar!
Daha bir iki yıl öncesine kadar Atatürk devrim-
lerini yadsıyan görüşleri savunan, dini siyaset ve
günlük hayatta kullananların kurduğu partilerde
bulunan velakın kaset kaset kanıtlarla anımsatıl-
dığında çok yakın geçmişinı "gençlik günlerine
gönderen"Bülent Annç, bugün huzurunuzda Bay
Başkan!
Bay Başkan takıyyeyi tanımlarken "olduğun-
dan farklı görünmektir" diyor. Savunma gayretiy-
le, "ğeçmişindekihataları" düzelttiğini söyleyerek;
"Herkes, herdüşünce, hermenfaatı ağırbasan ki-
şi, yeri geldiğinde takıyye yapar" diye dünkü ve
bugünkü konumunu örtüştürmeye çabahyor.
Bay Başkan; bir cümlesindeki şu sözcükleri,
Bay Başkan için söylemiş olmalı:
"... Kimın rengi, düşüncesi neyse ortaya çık-
sın..."
• • •
Atatürk'ü reddetmezlermiş ama Kemalizm baş-
kaymış! Oysa:
"Kemalizm modernitenin zirvesidir ve birçok ta-
lihsiz açıklamada olduğu gibi statükocu değil, ile-
rici ve atılımcı fikirlerile çağdaşlığı hedeflemekte-
dir."
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yal-
man, Harbiyelilere hitap ederken böyle söyleye-
rek Bay Başkan'a gerçeği gösterdi.
• • •
Takıyye şayet "olduğundan farklı görünmek"
ise bugün laik cumhuriyetçiliğe oynayan Milli Eği-
tim Bakanı Hüseyin Çelik'in 1995'teki Nurcu-
Kürtçü Bediüzzaman'la (Saidi Nursi veya Saidi
Kürdi ile) ılgili övgü dolu irdelemelerinin anlamı
nedir?
"Cumhuriyetin başında Bediüzzaman dinlen-
seydi ülkenin durumu böyle olmazdı" diyen Milli
Eğitim Bakanı Çelik, şu saptamaları yapıyor:
"Ûlkemizde huzur ve güvenin, kardeşliğin tesis
edilebilmesi için Türkiye'nin geçmişte olduğu gi-
bi Islam âlemine önderlik yapabilecek maddi ve
manevi konuma gelebilmesi için bugün Bediüz-
zaman 'a dönüp onun teşhislerini, tedavi için va-
zettiği tekliflerinimutlaka hesaba katmamızgerek-
tiği kanaatindeyim."
Bakan Çelik'in "kanaatlerini" değiştirmediğini,
Bay Başkan'ın tarif ettiği gibi, "(siyasal) menfaatı
ağır basan bir kişi" olarak bugün yeri geldiği için
takıyye yapmadığını, yani "olduğundan farklı gö-
rünmeye çalışmadığını" nasıl bileceğiz?
• • •
ABD'deki görüşmelerde hükümetin tutumuna
değinecek sorulara yanıt verebilmek için gidera-
yak RTE ile konuşarak sakın ha ABD ile ipleri ger-
meyin tavsiyesinde bulunan, son günlerde YÖK
savunularıyla dikkati çeken, oysa başta Başkan
Kemal Gürüz, 18'i dışındaki bütün rektörleri ata-
dığı için bir yerdeYÖK'üsavunmakzorunda olan
Süleyman Demirel:
Nurcu ve Kürtçü Saidi Nursi-Kürdi'yi öven de-
meçlerverdi. -Bana- "Bediüzzaman'ın 'bir dâhi'
ve 'külliyatının derya' olduğunu" söyledi.
Bakan Çelik'in Saidi Nursi-Kürdi'yle ilgili irde-
lemeleri sorulsa, acaba nasıl bir yanıt alınır De-
mirel'den?
Çoğu zaman kullandığı dün dündür bugün bu-
gündür diyen idare-i maslahatçı bir yanıt mı?
KONFERANS-RESITAL
PROF.SERVER TANİLLİ
Çağdaş Türk Şiirinde
Savaşa karşı Barış
Saz Eşliğinde
3 Ekim 2003
Cuma, saat: 18.00
rARAŞTIRMACI
mumcuSîi!!"1
"Parıs Caddesi No: 14
Kavaklıdere - Ankara
Tel (0312) 417 77 20 pbx
Faks- (0312)417 57 46
e-posta umag@umag.org tr
www umag org tr
Komutanlar, 8.5 milyar dolarlık kredi konusunda görüşlerinin alınmadığını açıkladı
4
Koşullar bizî rahatsız etti'
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - AKP hükümetinin ABD
ile imzaladığı 8.5 milyar dolar-
lık kredı anlaşmasına Kuzey I-
rak koşulunu koymasına Genel-
kurmay'dan tepki geldi. Genel-
kurmay Başkanı Orgeneral Hil-
mi Özkök, hükümetin anlaşma
konusunda kendilerini bilgilen-
dirmediğini belirterek "Bizim
şahsi görüşümüz para ile po-
lirika ayrı değerlendirilmeli"
dedi. Genelkurmay 2. Başkanı
Orgeneral îlker Başbuğ, kredi
koşulu olarak Türkiye'nin Ku-
zey Irak'a tek taraflı girmemesi
koşuluna ilişkın, "Siyasi konu-
ya ilişkin bir cümlenin ekono-
mik anlaşma içine konmasını
tasvip etmiyoruz" dıye konuş-
tu. Kara Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral AytaçYalman Türki-
ye'nin Kuzey Irak'a uzak dura-
mayacağını belirtirken anlaşma-
nın kendilerini çok rahatsız erti-
ğini söyledi.
TBMM açılış resepsiyonun-
da gazetecilerin sorulannı yanıt-
layan Özkök, kredinin verilme-
sinin "Kuzey Irak'ta sıcak ta-
kip yapmama" koşuluna bağ-
landığının anımsatılması üzeri-
ne şöyle konuştu: "Ben ilk de-
fa sizden duyuyorum. Diplo-
maside kelimeler çok önemli.
Ben o konuyu bilmîyorum. Bu
konuda kararı hükümetimiz
aJmış. Bu konuda bir şey söy-
lememiz uygun olmaz. Ben şu
anda oraya ne şart kondu,
kondu mu konmadı mı, keli-
meler nasıl bilmiyorum."
'Görüşümüz alınmadı'
CHP'li Ensar Ögiif ün "Ben
bu konuda soru sordum. yanıt
verilmedi" diye yakınması üze-
rine Özkök, "Bizim görüşü-
müz alınmadı. Bizim görüşü-
müz olmadığı için ve tabii met-
ni görmeden bir şey söylemem
münıkün değil" dedı. Özkök,
"Kanıuoyunda bir tedirginlik
var. Bu konuyu paylaşıyor mu-
sunuz" sorusuna ise "Aslında
Kuzey Irak'a asker girmesiy-
le kredi konusunun apayrı ko-
nular olarak ele alınması la-
zım. Para konuları, mali ko-
nular ve bu konunun bir ara-
da işlenmesi pek uygun değil.'''
diye yanıtladı. "Ama bundan
rahatsız olduğunuz belli" so-
rusuna. "Tabii.Ama neden iliş-
kilendirdiler, gerçekten doğru
mu bilnıem. Basın kanalıvla
izliyoruz. Bakın birisi sıcak
takip' diyor. Öbürii 'gıremezsi-
niz dediler' diyor" yanıtını ve-
ren Özkök'ün bu sözleri iizeri-
ne araya giren Orgeneral Yal-
man, "flişkilendirilmesi bizi
rahatsız etti" dedi. Türk birli-
ğinin Irak'taki görev yerinin bel-
lı olmadığını belırten Özkök,
"Bizim aidımızdan geçirdiği-
miz yerier var. Ama verilen
yetki, şu anda ön konuşmalar
yapmak. Vani siyasi kararın ve
parlamento onayının çıkması
için yeterli bilgiîeri onlardan
alıyoruz" diye konuştu.
Kuzey Irak'taki olaylara Tür-
kiye'nin uzak kalamayacağını
belirten Orgeneral Yalman da
"Oradaki çıkarlarımızı bu-
gün de yarın da gözetmek
mecburiyetindeyiz ve olaya ge-
niş bir perspektifle bakniamız
lazım" dedi. Kuzev Irak'a tek
TBMM Başkanı BülentAnnç'ın verdiği resepsiyonaAKP'lilerin büyük bölümü eşsiz katılırken, AKP'li
Fikret Badazlı, Muharrem Karslı ile Soner Aksoy türbanlı eşleriyle geldi. (Fotoğraf: AA)
taraflı asker gönderme ile 8.5
milyar dolarlık kredinin ilişki-
lendirilmemesi gerektiğını an-
latan Yalman, "Bu konu da son
derece rahatsız bir olay. O ko-
nuda rahatsızlığı her vatandaş
gibi ben de duyarım. Gazete-
den okuduğum kadarıvla iliş-
kilendiriyorlar. îlişkilendiril-
memesini temenni ederim"
dedı.
Internetten öğrendik
Orgeneral Başbuğ da ABD ile
yapılan kredi anlaşmasına iliş-
kın sorulan yanıtladı. Anlaşma-
dan TSK'nin bılgisi olmadığını
belirten Başbuğ, "Biz sadece
internetteki bilgilerden biliyo-
ruz. Siyasi bir konunun eko-
nomik bir anlaşnıanın içine
konulnıasını tasvip etmiyoruz.
Kredi koşulunu Kuzey Irak'a
asker gönderilmesine bağla-
yan ciimleyi tasvip etmiyo-
ruz" değerlendirmesini yaptı.
8.5 milyar dolarlık anlaşma-
da, Kuzey Irak koşulunun orta-
ya çıkması ve askerlerin de bu-
na karşı olduğunu ortaya koy-
ması üzenne hükümet-
ten çark sinyali geldi.
Devlet Bakanı Ali
Babacan, komutanla-
nn eleştirilennin anım-
satılması üzerine,
"Krediyi işimize gelir-
se kullanırız, işimize
gelmezse kullanma-
yız. Sözleşmede es-
neklik var, kullanmak
zorunda değiliz" dedi.
Babacan, sözlerinin an-
laşmanın uygulanma-
yacağı anlamına mı
geldiğınin sorulması
üzerine, "O konuda
bir şey söyleyemem.
Şu anda evet ya da ha-
yır demek durumun-
da değilim. Onu za-
man gösterecek" dedi.
Komutanlar eşleriyle katddı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ye-
ni yasama yılının açılışı nedeniyle TBMM
Başkanı Bülent Annç'ın verdiği resepsi-
yona Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hil-
mi Özkök ve kuvvet komutanlan da katıl-
dı. Annç'ın 23 Nisan'daki türban gerilimi
nedeniyle "eşsiz" ev sahipliği yaptığı re-
sepsiyona Özkök ve kuvvet komutanlan-
nın eşleriyle gelmesi dikkat çekti.
Annç, yeni yasama yılı açılış resepsiyo-
nunda konuklannı "eşsiz" agırladı. Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile CHP
lideri Deniz Baykal resepsiyona katılma-
dı. ANAP Genel Başkanı Ali Talip Özde-
mir, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar
ile CHP'den bazı mületvekilleri davete ka-
tıldı. Katıhmcılann büyük bölümü AKP
mületvekilleri başta olmak üzere üst düzey
kamu görevlilerinden oluştu. Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan dahil AKP'lilerin
büyük bölümünün eşsiz olarak katıldığı re-
sepsiyona AKP'li Fikret Badazlı, Muhar-
rem Karslı ıle Soner Aksoy türbanlı eşle-
riyle geldi. Sayıştay Başkanı Mehmet Da-
mar da türbanlı eşiyle davette yer aldı.
Annç, "Cumhurbaşkanrnın katılma-
masına kırgm mısınız?" sorusuna, Se-
zerin davete katılmamasının "önemli bir
konu" olduğunu belirterek, "Bunun ceva-
bını verebilecek tek kişi Cumhurbaşka-
nı'dır. Lütfen kendisine müracaat edin.
Resepsiyon oluyor değil mi, kıyamet de
kopmadı" yanıtını verdı.
Annç. DEHAP karanyla ilgili soru üze-
rine, "Yargının kararını göreceğiz. TB-
MM bu konuda üzerine düşen bir görev
varsa yapacaktır" dedi. Ağar da DEHAP
karanyla ilgili sorular üzerine "YSK'ye
hükümetin çok baskı yaptığtnı" söyledi.
Erdoğan.-
Terör-asker
pazarlığı yok
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Tayyip Erdoğan, PKK-
KÂDEK'in Kuzey Irak'-
tan çıkanlmasının Irak'a
asker gönderme karan için
pazarlık konusu olmadığı-
nı belirterek "Bu konular
pazarlık konusu falan
değil. Ama ABD'li dost-
larımızdan KADEK'e
yaptırım görürsek bu,
özellikie Türk halkını
çok rahat ettirir" dedi.
Erdoğan, TBMM resep-
siyonunda gazetecilerin I-
rak \e Kıbns konulanna
ilişkin sorulannı yanıtladı.
Erdoğan, Irak'a asker gön-
derme konusundaki kara-
n çok süratli şekilde vere-
ceklerinin bilinmesini is-
tedi.
Erdoğan, Kıbns sorunu-
nun çözülmeden AB'ye
üyelik adunının atılması
halinde sadece Güney
Kıbns Rum kesiminin
AB'ye girmiş olacağını.
bunun da Kopenhag ölçüt-
lerine uymayacağını söy-
ledi. Denktaş'm çözüm
için gereken çabayı göster-
diğini vurgulayan Erdo-
ğan, Annan planının çer-
çeve olabileceğini belirtti.
YENİ BİR DÎYALOG SÜRECl
ABD'den KADEK
için ikinci heyet
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye,
Kuzey Irak'ta konuşlu yaklaşık 5 bin teröriste
sahip KADEK'in bir an önce bertaraf edibnesi
için ısrarlannı sürdürdüğü ABD ile yeni bir
diyalog sürecine daha giriyor. ABD Dışişleri
Bakanlığı terorizmle mücadele koordinatörü
Cofer Black başkanlığındaki heyet, bugün
Ankara'da asker ve dıplonıatlarla bir araya
gelecek. Görüşmelere hazırlanan Türk
diplomat \x askerler ise dün Genelkurmay'da
bir araya gelerek gelişmeleri değerlendirdiler.
Türk heyetinin başında Dışişleri Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı Nabi Şensoy bulunacak.
KADEK'in geleceği açısından önem taşıyan
görüşmeler öncesmde Dışişleri Bakanlıgı'nın
üst düzey yönencüerinden Ali Tuygan, Baki
İlkin, Nabi Şensoy, Ecvet Tezcan ve Deniz
Bölükbaşı Genelkurmay'a gittiler.
Görüşmelerde Dışişleri Bakanı Abdullah
Gül'ün ABD ziyareti kapsamında bugün
yapılacak KADEK görüşmeleri konusunda
görüş alışverişi yapıldığı öğrenildi.
BAŞBAKAN'DAN UYARI
AKP'de 'ikna turu'
başladı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Irak'a
asker gönderme konusunda ABD ile
görüşmeler sürerken AKP grubunda "ikna"
girişimleri başlatıldı. Grubun basına kapalı
bölümünde "tezkerenin Meclis'e geleceği"
yönünde işaret veren Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, "1 Mart benzeri sonuçla
karşılaşmayı istemediğine" ilişkin
değerlendirmeler yaptı. Erdoğan'ın, "Bu
kez parti grubunda tam bir mutabakat
sağlayacağız" dediği öğrenildi. Erdoğan,
Türkiye'nin Irak'ta askeri varlık
bulundurması gerektiğini, bunun ABD'ye
yardımdan öte, ülke çıkanna olduğunu
söyledi. Erdoğan, "Kredinin de asker
göndenneyle Ugisi yok. Bu krediye bizim
ihtiyacımız yok. Ama krediden
bahsedilnıesi bir kez piyasaiarda olumlu
hava oluşturdu" görüşünü dile getirdi.
Milli Savianma Bakanı Vecdi Gönül ise
asker göndermenin Türkiye'nin lehine
olduğunu söyledi.
Isviçre ile diplomatîk bunalını
H Baştarafı 1. Sayfada
Türkiye, Calmy-Rey'den
6 Ekim'de yapacağı An-
kara ziyaretini erteleme-
sini istedi.
Vaud Kantonu, 23 Eylül
2003 günü sözde Ermeni
soykınmını tanıyan bir
karan kabul ehnişri. Ka-
rar, sadece sözde Ermeni
soykınmıru tanımıyor ay-
m zamandaTürkiye Cum-
huriyeti'nın kuruluşunun
temeli olan Lozan Antlaş-
masını da sorguluyor.
Türk diplomatik kaynak-
lar, kararalınmadan İsv iç-
re Federal makamlannın
uyanldığını, karann Türk
halkında tepkiyle karşıla-
nacağının iletildiğını bil-
dirdiler. Bu karann kabul
edılmesinin ardından Is-
viçre Dışişleri Bakanlığı
ile yeniden temasa geçen
Türkıye, "Bu olumsuz
ortamda Calmy-Rey'in
Türkiye ziyaretinin iküi
ilişkilere oiumlu katkı-
larda bulunmasının ola-
naklı olmayacağı" mesa-
jını iletti.
GUNDEM MTSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
masındansonrayaşanangelişmeler... Mahkeme,
DEHAP'ın 3 Kasım seçimlerine katılmak için ha-
zırladığı evraklar için şu karara vardı:
Tam kanunsuzluk!
Bu karardan sonra tartışmasız biçimde 3 Ka-
sım'da oluşan Meclis'in üzerine gölge düşmüş-
tür.
özellikie Meclis çatısı altında yapılan siyasi tar-
tışmaları mızahla izah etmek gerekirseşunu söy-
leyebiliriz:
Herkes gölgeyi taşlıyor!
Ancak burada asıl önemli etken iktidarın tutu-
mu. Zira AKR iktidardan gelen gücünü kullanmak
için her şeyi yapıyor. Yargıtay kararının hemen ön-
cesinde ve sonrasında yapılan AKP merkezli de-
ğerlendirmeler şunlar:
- DYP'nin Meclis'e girmesi söz konusu olursa
hemen seçime gideriz.
- Istikrar giderse, seçim gelir!
- Seçime gidersek 450 kişiyle geliriz.
- YSK, istikran tercih edecektir!
AKP'nin bu çırpınışlarının özeti de şu:
Kamuoyunu seçimle korkutmaya çalışıyor.
Dernokratik bir ülkede seçimin "tehdit" ve "kor-
kutma" unsuru olması üzüntü verici. Ancak ikti-
dar, yürütmeden gelen gücünü kullanıp bunu bir
"yöntem" olarak gündemde tutuyor.
AKP'liler seçimin blöf olduğunun hissedilmeye
başlandığını görmüş olmalılar ki, partinin dünkü
grup toplantısının kapalı bölümünde önümüzde-
ki günlerde bu konunun fazla dillendirilmemesi
görüşü benimsendi!
Sezer'in yön ve yol haritası
Meclis'in açılmasıyla birlikte ayrıca önem taşı-
yan bir başka konu da ABD'nin Türkiye'ye venme-
yi karartaştırdığı 8.5 milyar dolarlık kredinin koşul-
ları ve bu koşulları düzenleyen anlaşmanın içeri-
9'-
ABD, Irak operasyonuna girişirken hükümet
son anda TBMM'ye bir tezkere gönderdi ve AB-
D'ye hava sahasını açtı. Bu izin 6 aylıktı. Sürenin
dolduğu günlerde çok ağır koşulları içeren böyle
bir anlaşmanın yapılması manidar.
Bu kez öncekinden farklı bir durum var; hükü-
met, TBMM'yi devreye sokma gereği duymadan
ABD'yle "yeni ve özel ilişkiler" kurmayı planlıyor.
İlk kez, bir kredi anlaşması siyasi koşullara bağ-
lanıyor. İlk kez, bir kredi anlaşmasının karşı taraf-
taki muhatabı Hazine Bakanlıgı'nın yanı sıra Dı-
şişleri ve Savunma Bakanlığı oluyor...
Hükümet, parmak sayısına güvenerek Meclis'e
onaylatsa dahi kabul edilemeyecek bu anlaşma-
nın kimı maddeleri hâlâ meçhul! Bir başka deyim-
le, "faili meçhul" işlerden sonra bir de "koşulu
meçhul" krediler konuşulmaya başlandı!
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in dün
Meclis'in açılışında yaptığı konuşma, hükümet ve
Meclis üyeleri açısından yol ve yön göstericiydi.
Mesajlardan birkaç satırbaşı paylaşalım:
- Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli laiklik ve hu-
kuktur.
- Iktidar gücü ölçülü kullanılmalıdır!
- Çoğulculuk, sayıdan değil farklılıklardan kay-
naklanır.
- Kendi ekibimle çalışınm, yaklaşımı devleti ya-
ralar.
- Içte ve dışta hukuk göz ardı edilemez.
Sezer'in tam birtarafsızlık içinde yaptığı konuş-
ma arada bir iktidar, çoğunlukla muhalefet sıra-
larından alkış aldı...
Son sözümüz hükümete... "Ben gidersem ka-
os gelir", "Ben sarsılırsam ülke çöker" edebiyatı-
nı çok duyduk. Bugün o edebiyatı yapanlar nere-
deyse, bu gidişle AKP'nin yeri de orası olur!
ankcum@ttnet.net.tr
Yakıt deposu patladı
Helikopter
düştü: 11 yaralı
HAKKÂRİ (Cum-
huriyet) - Diyarbakır
Jandarma Hava Grup
Komutanlığı'na ait bir
helikopterin yakıt do-
posu, iniş sırasında pat-
ladı. Kazada, 4'ü ağır,
11 personel yaralandı.
Diyarbakır Jandarma
Hava Grup Komutanlı-
ğı'na ait MI-17 tipi bir
kurye helikopteri. dün
Hakkâri'nin Yükseko-
va ilçesindekı Birincı
Dağ ve Komando Tu-
gay Komutanlığı pisti-
ne inmek isterken yak-
laşık 10 metre kala bi-
linmeyen bir nedenle
kontrolden çıktı. Piste
sert iniş yapan helikop-
terin, yakıt deposu de-
lindi.14 yolcu ve 4 ki-
şilik mürettebatın bu-
lunduğu helikopterin
yanması sonucu 11 kı-
şi yaralandı. Durumu
ağır olan 4 kişi Gülha-
ne Askeri Tıp Akade-
misi'ne sevk edildi.
Türkiye'nin önerisi kabul edildi
Hortumparaları
iade edilecek
VTYANA (.AA) - Vi-
yana'da gerçekleştiri-
len BM Yolsuzlukla
Mücadele Konferan-
sı'nda, Türk heyetinin
önerisiyle "özel sek-
törde zimmet" suçu
da yolsuzluk suçu ola-
rak kabul edildi. Kon-
feransta, yolsuzlukla
elde edilen gelirlerin
kaynak ülkeye iade
edilmesi de ilk kez
uluslararası bir sözleş-
meye dahil edildi.
Sözleşme, 9-11 Aralık
2003 tarihleri arasında
Meksika'da yapılacak
bakanlar düzeyindeki
toplantıda üye ülkele-
rin imzasına açılacak.
Sözleşme, en az 30 im-
zacı ülkenin parlamen-
tolannda onaylanmala-
nndan 90 gün sonra
yürürlüğe girecek.