Catalog

2 EYLÜL 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ankarada Barıs mitingi ABD'nin askeri olmayacağız SÖZÇİZGİNEV Turhan Selçuk ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-1 Eylül Dün- y a Banş Günü'nde An- kara'da toplanan yaklaşık 2 büı hşi. ABD'nin Irak'a yönelik operasyon hazır- lıklannı protesto etti. 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle dûn An- kara da, "Emperyalizme ve Savaşa Hayır MrangT diizenlendi. Sıhhiye To- ros Sokaktan Abdi tpek- çi Parkı'na doğru yürii- yüşe geçen kortej, Terö- rist ABD Ortadoğu'dan defoT. "Savaşaveemper- yafizmehayır", "ABDas- keri obnayacağız'' slogan- lan attı. ÖDP Ankara tl Başka- nı Nflgün Aldar, miting- de yaptığı konuşmada, ÖDP bülteni dağıtan Si- nan Kayış ve YaJçm Kö- se'nin Istanbul'da saldın- ya uğradıklannı anlattı. Aklar, olayın siyasi arka planı olduğuna işaret ede- rekc "Buülkedebanşıege- m e n kılacağtz" dedi. Ankara Savaş Karşıtı Platform adına konuşan IHÜ Ankara Şubesi Baş- kanı Ender Büyükçulha, konuşmasında ABD'nin ola-sı Irak operasyonuna ilişJdn hazırlıklan değer- lendirdi. Büyükçulha, "emperyalistguçlerin kü- resd sömürii düzeninika- bcılaşürmak için terörle mücadele bahanesine sı- ğmarak yeni bir savaş baş- latttklarinT belırttı. JCESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcü- sü tsmail Sağdıç da kamu emekçileri olarak IMF programlanna, paralı eği- time, hak ve özgürlükle- rin kısıtlanmasma karşı birlik istediklerini söyle- di. Gülay Akgün'ün söy- ledigi türkülerle halaylann çekildiği, tiyatro oyunla- nnın sergilendiği miting olaysız sona erdi. Istanbul ve İzmir'de Dünya Banş Günü mitinglerinin yasaklanması tepkilere neden oldu Her şeyerağmenbanşlSTANBUL/IZMtR(Cumhuriyet) -1 Eylül Dünya Banş Günü miting- lerinin yasaklanması, Istanbul ve İz- mir'de tepkilere neden oldu. Bin ki- şilik bir grup İzmir'de protesto açık- laması yaparken Istanbul'da ise Vali Erol Çakır hakkında suç duyurusun- da bulunuldu. Adliye önünde topla- nan 500 kışilik grup. "•Savaşa hayir", "Yaşasm haDdarm kardeşliğr ve L Ba- nşa uzanan eller kuTİsın" şeklınde sloganlar atıp oturma eylemi yaptı. Istanbul Valiliği, Kadıköy Beledi- yesi ve BEKSAV'ın ortaklaşa düzen- lemekistediği "SavaşaHayırŞeııliğf ni de yasakladı. BEKSAV yöneticileri, valiliğin, Kadıköy Belediyesi'nin bir iç etkinliği olan şenliği gerekçe gös- termeden "kejfi" bir şekilde yasak- ladığını belirterek "SavaşaHayır Şen- • Dünyanın en kanlı savaşının başladığı tarih olan 1 Eylül'de banş çağnsını Türkiye'den yükseltmek isteyenler yine yasakla karşılaştı. Güvenlik gerekçesiyle Istanbul'da düzenlenecek mitingi yasaklayan Vali Erol Çakır hakkında suç duyurusunda bulunan tertip komitesi üyeleri gözaltına alındı. izmir'de de 1000 kişilik grup protesto açıklaması yaptı. Bgi'nin yasaklanması, banş savunucu- lannın önûnü kesemeyecektir" dedi- ler. izmir'de Banş Günü'nü mitingha- vasında kutlamak isteyen platform üyeleri, yaklaşık bin kişinin katıldı- ğı bir basın açıldaması yaptılar. Ko- nak Meydanı girişinde toplanan ka- labalık grup burada "Savaşa hayır" pankartı altında bir araya gelerek "KahrolsunABDemperyatizmT sio- ganı attı. Emek Platformu Dönem Sözcü- lüğü'nü üstlenen DtSK Ege Bölge Temsilcisi Kani Beko dünyanın en kanlı savaşının başladığı tarih olan 1 Eylül'ün, bir daha aynı acılann yi- nelenmemesi için Dünya Banş Gü- nü ilan edildiğini belirterek "Ama bu iyi niyetli girişim ne yaak Id,yüz- yıllardır süren savaşlan, acılan, kat- liamlan, yıkımlan durdurmadı" dedi. CHP Izmir ll Örgütü ise Banş Gü- nü nedeniyle Fuar9 EylüJ kapısı önün- de ziyaretçilere çiçek dağıttı. IHD, HADEP, EMEP ve SDP'nin temsilcileri dün saat 13.00'te, 1 Ey- lül Dünya Banş Günü için yapmak is- tedikleri mitinge izin vermeyen Is- tanbul Valisi Erol Çakır hakkında suç duyurusunda bulunmak amacıyla Sul- tanahmet'teki Adliye Sarayı önünde toplandılar. İHD Istanbul Şube Baş- kanı Avukat Eren Keskm, mitinge izin vermeyen vali hakkında görevı ihmal ve AlHM'nin 11. maddesine aykın davranmaktan suç duyurusunda bu- lundukJannı açıkladı. Suç duyurusu- nun ardından aralannda Keskin'in de bulunduğu 15 kışi gözaltına alındı. Aşiyan Mezarlığı 'ndaki anma top- lanhsına ise Istanbul TabipOdası Ge- nel Sekreteri Şebnem Korur Fincan- a, Yönetim Kurulu üyesi AK Çerke- zoğlu ve Hekim Forumu dergisi ya- yın kurulu üyesi Mustafa Sütlaş'ın da aralannda bulunduğu çok sayıda hekim katıldı. Hekimlerin yaşamdan ve insan- dan yana olduğunu vurgulayan Fin- cancı. "Yenisavaşlanneşiğindeoldu- ğumuz dünyada, hekimkr her türiü şiddete karşıdır. Savaşlaria insanlar ülkelerinden, sevdikkrinden aynl- mış ve dünyanın dört bir yanına sav- rubnuştur. Hitler AlmanyasTıu terk etmek zorunda kalarak Türkiye'de görevyapan ve 1957'de burada vefat eden Alman hekim Prof. Dr. Erich Frank da fedakâr doktoriardan bi- ridir" dedi. SOL MECLlS'TEN PANEL Kapitalizm savaşı sürekli kılar tstanbul Haber Servisi - Türkiye Komünist Partisi Sol Meclisi'nin 1 Eylül Dünya Banş Günü nedeniyle düzenlediği panelde konuşan Prof. Dr. îzzettin Önder, ABD - Irak savaşı konusunda "Sisteme karşı çıkmadan savaşa karşı çıkamayız. Savaşa karşı çıkmadan da sistenıi yenemeyiz" dedi. Eminönü Belediyesi Kültür Merkezi'nde dün gerçekleştirilen panelde, tstanbul Cniversitesi îktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. îzzettin Önder, kapitalizmin temel esaslannın savaşı sürekli kılacağını belirterek savaş teknolojileri ticaretinin ABD ekonomisi için önemini belirtti. Önder, "ABD'de yirmi beş bin dolarlık bir sermaye fle otuz bin insanı bu alanda istihdam edebinyorsunuz. Bu az yaünmla sağlanan yüksek istihdamın devamhüğı için de dış takp yaratıbp tnaddi gefir elde edüiyor. Bu da tabü ki savaşlarm var oiması veya var edilmesiyle sağlanryor. Bu nedenle savaşJarm durması için kapitalist sstemle mücadele ermetiyiz" diye konuştu. ABD'nin silah teknolojilenne kaynak oluşturmak için Afganistan'a saldırdığını söyleyen Önder, "Afganistan'a yapuan sakbn ve Irak'a yapılacak muhtemel bir operasy- onun amacı Ortadoğu'daki petrol, kömfir ve doğalgaz gibi değerti madenlere sahip otanakür" dedi. Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri Kemal Oku>an da Irak-ABD savaşında Türk kapitalizminin nerede duracağının önemli olduğunu belirterek "Hâkim suuf degişmedikçe Irak'a olası bir harekâttan Türkiye yara alarak çıkacakür. ABD savaş konusunda tek aktör degildir. Türkiye de ABD ve AB arasuıda pazarbk yapmakta ve kapitalist bir yapıda kendi çıkannı gözetmektedir. Bu da Türkiye'nin L savaşa katılaragı gerçeğine bizi = . = = > yakmlaşürmaktadır" diye konuştu. Araştırmacı-yazar Haluk Gerger ise ABD'nin saldırgan bir tutum içinde olduğunu söyleyerek "Önceden kesin hedef SSCB idl Şündi ise ABD'nin hedefi daha geniş: Denıokratik halk yığuüan" dedi. KocaeB Savaş KarşıÜan Platformu üyeleri 1 Eylül Düm a Banş Günü dolayısıyla yüruviiş \t miting düzenledLYaklaşık 3 kflometretik güzergâhta yapdan yürüyüşte savaşkarşıtı sloganlar atan platform üyeleri olaysız dağıldL(Fotoğraf:AA) Ilhan Selçuk, Aliağa'da 'Küreselleşme ve Medya' söyleşisine katıldı Medya halkın çıkannı korumuyor ŞAHAPAVCI ALtAĞA- Alıağa 13. Emekve Ba- nş Şenlikleri'nde "KüreseDeşmeve Medya" söyleşisine katılan gazete- miz imtiyaz sahibi Ühan Selçuk, kü- reselleşmenin olumlu ve olumsuz yanlannı görmek gerektiğini belir- terek "KüreseDeşme bugün bir olgu- dur. EmperyaBzın küreseUeşmenin bir sonucudur. Bugün bu medyayla Türkiye hiçbir yere gidemez" dedi. Aliağa Sahil Kafeterya'da düzen- lenen söyleşide. insanlığın, insanın insanı sömürmesinin kötü bir şey olduğunu 2002 yılında hâlâ anlaya- madığını vurgulayan Ilhan Selçuk, "Aydmlanma ve sömürii ildsi birara- da yüriryor. Bu konuya di>akktik bir bakış açısıyla yaklaşmak gereki- yor" dedi. Selçuk şöyle devam etti: "Akm ak, karanın kara olduğunu düşünmekyanhşür. Tıpkı emperya- Bst tngDtere'nin Hindistan'da yapo- ğı gO>L Bir yandan o ülke>e demir- yolu,elektrik ve telgraf getirdiler; bu bir yanıyla onlaruı aydmlanmasmı sağladı ama o ülkenin kaynaklarmı da sömürerek İngütere'ye taşıdılar. Bu nedenle küreseUeşmenin hem olumlu hem olumsuz yanlannı gör- mekgerekir. KüreseDeşme bugün bir olgudur. Küreselleşme bütün dün- \madenM>kraagetireceğim,divor.Bu nasıl olacak? Kiüseye, inanca karşı çıkmadan demokrasi olur mu? Bu dunımda bize dönersek kimi parti- ler cami\i iktidara getireceğiz diyor- lar. Bu gelirse demokrasi olacak di- yorlar. Bu hiç olur mu? İnsanlarm akıllan özgürleşmeden demokrasi ounaz." Mustafa Kemal ve arkadaşlannın emperyalizmi parçaladığuıı hahrla- tan Selçuk. "'Biz küreseDeşmeye ve emperyaUzme karşı çıkmış ve başa- nya ukşmış bir uhısuz" dedi. Selçuk, daha sonra Bah'nuı ay- dınlanma unsurlanru ülkeye getirdi- ğini, yeni bir hukuk düzeni yaratı- larak çeşitli de\Tİmler yapıldığını vurgulayarak şöyle devam etti: "Pe- ki biz niye 80 yıl sonra bu haldeyiz? Niye onlaruı önünde el pençe divan duruyorlar. AB gekin de bizi kur- tarsındhenlerbüyiikbiryanılgıiçin- dedûier. Bu yaklaşmı AB'nin kendi manoğına da u\Tnuyor. Biz bir kere onlarla her açıdan eşit düzeye gel- menyiz. Ondan sonra AB'ye girsek de ohır, girmesek de." Bugün geldiğimiz noktada bu med- yayla Türkiye'nin hiçbir yere gide- meyeceğini savunan Selçuk, "Çün- kü bu medya halkın çıkartanıu,top- lumun haklannı korumuyor" dedi. DR. ATABEK: Barışa sahip çıkalım tstanbul Haber Servisi - Dr. Erdal Atabek, dün- ya barışını sağlamanm bugün her zamankinden daha önemli bir görev ol- duğunu belirterek "Çün- kü dünya>i sadece süahb çaaşmaiar değfl; çevre fe- bkederi,kurakU(,açhkda tehdit ediyor" dedi. 1 Eylül Dünya Banş Günü,KOOP-CSSOkur Çevre Kültür ve tşletme Kooperatifi tarafından Çanta'da gerçekleştirilen bir eüdnlikle kutlandı. Et- kinJikte Dr. Erdal Ata- bek, "DunyaBansiYeÇo- cuklanmız" konulu bir konferans verdi. Atabek, dünya banşına sahip çık- manın, onun yağmalan- masım önlemekten geç- tiğini ifadeetti. Çocukla- nn büyük ölçüde dünya medyası tarafından daya- tılan tüketim toplumun mesajlan ile yetiştirilme- sinden yakınan Atabek, "Yannki dünyanın ban- şmı tehditeden en önem- li etkenlerden biri de tü- ketim toplumunun me- sajlan ile oluşan değerler yozlaşmasıdır. Çocukla- nmıza banş külrürünü hep biıükte vermdiyTz" dedi. Çanta Belediye Başka- nı Saffet Sert de yaptığı konuşmada Dünya Banş Günü'nü kutlayarak bir- lik mesajlan verdı. Etkin- lik kapsamında gerçekleş- tirilmesi planlanan Costa Gavraz'ın yönettiği "CHümsüz-Z'' adlı fılmin gösterimi de yapılamadı. AYDINLANMA EMRE KONGAR Hepimiz Zorunlu Olarak VampiPleşmekte miyiz? Yamyamlıktan vampirliğe geçen insanlığın ege- menliği için savaşan iki kabileden Batı Vampirleri Kabilesi, Doğu Vampirleri Kabılesini mideye indiri- verince, dünyadaki dengeler değışti. Türkiye'deki yerel vampirler de uzunca bir süre bocaladılar: Vampirliklerini ve vampirleşme sürecini gizlemek için kullandıkları büyük tehlikeyani "Doğu Vampir- lerinin Komünist Cenneti ideolojisi" çökünce, sak- landıkları karanlığı sürdürmek, bir an için sanki çok zorlaşmış gibi geldi hepsine. Fakat sonra bir de baktılar ki, artık herkes karan- lığa alışmış. Herkes birbirinin kanının tiryakisi olmuş. Bütün siyasal liderler en başta kendi ideolojik benzerlerinin kanlannı içerek büyümeye çalışıyor. Onları gören halk da, küçük vampirler olarak, ön- ce, kendilerine benzemeyenlerin değil, tam tersine kendilenne en çok benzeyenlenn kanını içmeye yö- neliyor. Hani "kan çekiyor" derler ya, işte öyle. Tabü, çok entelektüel olduklan için, evrensel mu- tasyon kurallarını en iyi bilen Solcular ve bu arada onlann bir alt grubunu oluşturan Sosyal Demokrat- lar, bu "benzeşenlerin birbirlerınin kanlannı em- mesinde" başı çekiyor, önderlik ediyorlar. Kısa bir süre sonra merkez sağ, dinci sağ ve ırk- çı sağ da bu modaya katılıyor. Böylece zaten rakiplerin kanını içmeye dayanan vampirlik düzeni, bu kez, "Benzeşenlerin kanı da- ha lezz'etlidir" sloganı ile topluma iyice yerleşiyor. Halk da tümüyle vampirleşiyor. Doğu Vampirlerinin çökmesi, Türkiye'deki kan emıciliği yavaşlatacağına hızlandırıyor. Çünkü, karanlıklan sürdürmek için kullandıkları teh- didin kalkmakta olduğunu gören yerel vampirlerin en büyük lideri telaşa kapılıyor ve başta kendi oğul- ları ve kızı olmak kaydıyla bütün aile bireylerinin ve yandaşlarının daha çok kan içerek daha hızlı güç- lenmeleri için harekete geçiyor. Tabü onu gören öteki yerel vampir liderleri de kan içiciliklerinı hızlandırıyorlar. Özel kesimdeki, bürokrasideki ve medyadaki ba- zı yarasalann da normal vampirlikten, yerel vampir liderlikleri düzeyine hızlı terfileri bu döneme rastlar. Çünkü bu dönemde Batı Vampir Kabilesinin mu- temet temsilcisi olarak kendisine ülke emanet edi- len en büyük yerel vampir lideri, vampirleşme sü- recini hızlandırmak için destek aramaktadır: Amaç, içerde daha çok kan emerek, dışan akta- nlacak olan kanın miktannı çoğaltmak, böylece Ba- tı Vampir Kabilesinin Reisini tatmin ederek, yerel gü- cünü korumaktır... İşte 1945'ten beri süren vampirleşme sürecine, bu yerel vampir liderinin büyük katkıları ile ülkemiz, siyasetiyle, medyasıyla, özel teşebbüsü ile, kamu kesimi ile önce birbirlerinin kanlannı emen, sonra da Batı Vampir Kabilesi tarafından kanları emilen vampirlerin yaşadığı bir yer haline gelir. Zaman zaman bu kan emme süreci o denli hız- lanır ve yoğunlaşır ki, yerel vampirlerde emilecek kan kalmaz. Gözü dönmüş vampirlerin bir bötümü ülkedeki kan bankalarının bile içlerini boşaltmışlardır. O zaman Batı Vampir Kabilesi, yerel vampirierin imdadına yetişir ve kan yapıcı plazma yardımında bulunur. Dışardan gelen plazma ile yeniden kanlanan vam- pirler birbirlerinin kanlannı emmeye devam eder, böy- lece biriken kanlar yeniden Batı Vampir Kabilesine aktarılır. Bir süre sonra. bizim vampirler, kurduklan kan içi- ci düzenin, Batı Vampir Kabilesinden gelen plaz- ma yardımı olmadan yaşayamayacağını fark eder- ler. Artık, vampirleşmenin "küresel" zaferi bizim ül- kede de ilan edilmiştir. Kim, hangi lider, hangi parti, hangi kişi, hangi ku- rum iktidara gelirse gelsin, vampir düzeninin deva- mı için Batı Vampir Kabilesine, onun dikte ettiği ko- şullara bağımlı olacaktır. Önümüzdeki seçimlerde de kim kazanırsa kazansın, zafer vampirlerindir! Bana inanmıyorsanız, dünyadaki vampirleşme düzeylerini ölçen Şeffaflık Orgütü'nün, 1995'te zaten 27'nci sırada olan Türkiye'nin 2002'de başa- nyla64'üncü sırayayükseldiğine ilişkin raporunaba- kın. ekongar « cumhuriyet.com.tr 1 Eylül mesajlan Kalıcı banşa koşulsuz destek ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-1 Eylül Dün- ya Banş Günü nedeniy- le yayımlanan mesajlar- da, dünyada kalıcı ban- şın sağlanmasına dönük özlemJer dile getirildi. Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer mesa- jında, insanlarm ve uy- garlıklann yaşamlannı geliştirerek sürdürmesi- nin, ancak banş ortamın- da sağlanacağını belirte- rek, insan haklanna en duyarlı yönetim biçimi olan demokrasinin her koşulda konınması ge- rektiğini kaydetti. Türk ulusuve devletinin, dün- ya banşının sağlanabü- mesi için yapılacak olan her çalışmaya koşulsuz destek vereceğini vurgu- layan Sezer, şöyle devam etti: *Dünyada kabcıba- nşuı oluşturubnasıhepi- mizin ortaközkmidir. Bu özlemin gerçekleşmesi için bütün ülkeier ortak sorumluluk buinciyle ha- reket etmeli, kaynaklar ve olanaklar banşuı sü- rekli kıhnabilmesi için kullandmahdır." TBMM Başkanı Ömer Izgi kalıcı banşın sağlanabilmesinin dün- yanın en önemli sonın- lanndan biri olduğunu belirterek banş içinde ya- şayabilmek için yapılan mücadeleler sonunda in- sanhğın demokrasi ve in- san haklan gibi kazanım- lar elde ettiğini kaydetti. DYP Genel Başkanı TansuÇfller de mesajın- da, banşın insanlann bir aradayaşayabümesi için en büyük şart olduğunu vurguladı. HADEP Genel Baş- kan Yardımcısı Bahattm GüneL dünya ve Türki- ye'nin en büyük ihriya- cının banş olduğunu be- lirtti. Eğitimciler Deraeği (Eğit-Der) Başkanı Mus- tafa Gazalcı da yayımla- dığı mesajda, dünyada savaş rüzgârlan estiğini belirterek banş için çaba harcanması gerektiğini kaydetti.