01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS 2002 CUMA 8 HABERLERÎN DEVAMI G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada 3i olasılığı güçlenince, Çalışma Bakanı Yaşar Oku- yan'ı karşı vaziyet almaya zorluyor. Okuyan devlet adamı gibi davranıyor ve.. istifa ediyor. Mesut Yılmazın gerekçesi haklı olduğunu kanrt- larııyor. Iş güvenliği yasası çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki dengeyi bozarmış, Iş Kanunu geîinceye, iş güvencesi tasarısı yeniden düzenleninceye dek görüşmeler ertelenmeliymiş!.. Oysa ANAP liderinın gerçek gerekçesi iş çevre- lerınden gelen baskılar. Ama işçiyi temsil eden sen- dikaların haklılığı savunan söylemlerini dikkate al- dığını gösteren tek cümle söylemiyor. MHP'nin Mechs'i iş güvencesi tasansını görüş- nnek için olaganüstü toplantıya çağınmasından he- men sonra telaşla bakanın istifasına uzanan yolda işverenler adına harekete geçiyor. Yılmaz'ın tutumu da bir acayip. Tasan uzun süre bakanlıkta hazırlanıp, Bakanlar Kurulu'ndan geçip TBMM'yegönderilinceye kadar Yılmaz'dantıkyok. Yasalaşma olasılığı güçlenip de işverenler bastırın- ca sesini yükseltiyor, partisi içinde yeni bir karga- şaya yol açan eylemiere girişiyor. Oysa, tasarının işverenleri "çok müşkür durum- da bırakan bir tarafı olmadığını belirten Başbakan Ecevit; "Hatta uluslararası çalışma örgütü ölçütle- rine göre biraz hafif ılımlı önlemler içeriyor" diyor. Gerçek de bu. Işverenin sindiremediği; tazmınat vermeden işçi- yi veya ışçileri işten uzaklaştırmanın önünü kesen kimi maddeler veya benzerleri. Seçim, kimi partilerin gerçek yüzlerini sergiliyor. Fakat işçi temsilcilerinin, ANAP dışında kalan par- tilerin direnmeleri karşısında; Mesut Yılmaz ve yeni Çalışma Bakanı yasanın yürürtük tarihini 15 Mart'a çekerek o Iş Güvencesi Yasası'na yeşil ışık yakmak zorunda kaldılar. • • • Hızlı koşan yorulur mu yorulmaz mı, göreceğiz. Zira Mesut Yılmaz, dün bir bugün iki demeden TV'- den TV'ye koşuyor. Dün AB uyum yasalarıydı bu- gün ittifak şampiyonu. Partileri ittifak hedefine yö- neltmesi zor, hatta olanaksız. Hesabına göre bu seçimde yüzde 10'u iki parti geçer, diğerteri yüzde 10'un altında kalırsa, yüzde 20'yi yakalayan bir parti tek başına iktidar olur. Sa- yın Yılmaz, iki yıldır, üç yıldır aklınız neredeydi? Bu koşullarda (yerleşik kanıya göre AKP'den söz ediyor) yüzde 20'yi yakalayan partinin 550 sandal- yenin yüzde 50-60'ına sahip olacağını söylüyor. Görünen köyün kılavuz istemediği günlerden gel- dik. Nerelerdeydiniz? ANAP lideri, 2001 Ağustosu'nda(AKP'nin) kurul- duğu günden beri giderek gelışen bir "tehlike" ol- duğunun (maşallah) yeni ayırdına vanmış. Iş işten geçti Sayın Yılmaz; böyle hallere düşen- lere "Geçti Bor'un pazan sûreşeğini Niğde'ye" der- ler. • • • Kimi partilerin barajı aşabilmek için yasal olma- yan yollardan ittifaka hazırlandıklan partilerin 18 Ni- san 1999 seçiminde aldıklan oylar şöyle: HADEP, 1.481.117, yüzde 4.76- Mehmet Ali Ba- yar'ın Demokratik Türkiye Partisi, 179.755, yüzde 0.58- Büyük Birlik Partisi, 455.657, yüzde 1.46. (Oy- larını yüzde yüz arttırdıklannı varsaysak bile) oy yok- sunu bu partilere kimi partiler en azından 5-10 mil- letvekilliği vaat ediyor. ••• Günün paylaşılmayan adamı Derviş'e gelince, vazgeçilmezliğini koruyan cila yavaş yavaş dökül- meye başladı. IMF, üçüncü dilim 1.1 milyarlık kre- diyi serbest bırakırken Avrupa Direktörü Deppler, "Bir kişi (Derviş) yüzünden program çökmez" diyor. Dışişleri Bakanı ve (Ecevit'in) Başbakan Yardım- cısı Şükrü Sina Gürel'in tanımı dobra dobra: "Derviş ya ortalıkta dolaşmayı bırakıp asıl işlevine dönerya da asıl işlevini bırakarak ortalıkta dolaşma- ya devam eder." Derviş tam bu noktada. Ya ittifakı sağlayamadım diye ortalıkta dolaşmayı bırakacak... Ya da? Yanıt zor. Derviş çok olasılıklı bir denklem. Siyasete mi gi- rer, girmez mi, üniversiteye mi döner? Belli olmaz! Pasabahce'de protokol imzalandı 708çolışana yatay geçiş hakkı Istanbul Haber Servi- si - Paşabahçe Beykoz Fabrikası"na ilişkin ola- rak işveren ve sendika yetkililennin yaptıklan toplantı uzlaşmayla so- nuçlandı ve taraflar ara- sında protokol imzalandı. Şişecam tarafindan yapı- lan yazılı açıklamada, ka- patılan Paşabahçe Bey- koz Fabrikası'na ilişkin olarak işveren ve sendika yetkililennin yaptıklan toplantının uzlaşmayla sonuçlandığı belirtildi. Şişecam tarafindan açıklanan çözüm paketi- nin aynntılan üzerinde durulduğu ifade edilen toplantıda, yatay geçişler- le ilgili bazı aynntılan, uygulamaya ilişkin za- man kısıtlannda esneklik ve teşvik primlerinin iyi- leştirilerek özellikle çalı- şanlann kıdemine göre yeniden yapılandınlması- nın görüşüldüğü ifade edildi. Bu konularda uz- laşma sağlanarak proto- kol imzalandığı bildirilen açıklamada, "Topluluk tüm imkânlarım sonu- na kadar zorlayarak ça- lışanlannın sıkınhlarını en aza indinniştir" de- nildi. Konuyla ilgili ola- rak Kristal-îş Sendika- sı"ndan yapılan yazılı açıklamada, sendikanın Paşabahçe Beykoz Fabri- kası'nın devamı için tüm imkânlannı kullandığı, ancakbunu engelleyeme- dikleri bildirildi. Buna rağmen sendikanın üye- lerinin 708'ine yatay ge- çiş hakkı, emekliliğine 1 ile 3 yıl kalan 157 üyeye ise sınırh da olsa teşvikler sağlandığı ifade edilen açıklamada şöyle denildi: "Bunlar arzu ettiğimiz değil. elde edebildiğimiz sonuçlardır. Çahşanla- rın işlerinin devamlıüğı- m sağlayabilmiş olmak en önemli teselli kayna- ğımızdır. Paşabahçe'nin yaşatılması için 17 gün süren bekleyiş, çaba ve mücadelemizde bize destek olan herkese iç- ten teşekkür ediyoruz." Protokole tepki Paşabahçe Fabrika- sı'nın kapatılmasının ar- dmdan işveren ve sendi- ka temsilcilerinin imza- ladığı protokole tepki gösteren işçiler, dün sa- bah Kristal-îş binasına yürüyerek yöneticiler aleyhine slogan attılar. Istanbul Cniversitesi öğrenci kimlik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. GÜNEŞ TIKNAZ îş güvencesi 2003'e kaldı• Baştarafı 1. Sayfada , çok sayıda işçi de locadan gö- rüşmeleri izledi. ANAP'lı Ne- jat Arseven, Çalışma Bakanlı- ğı'ndaki ilk gün ıcraatında, iş- verenin istemi doğrultusunda tasarının düzenlemelerini erte- letmek için girişimlerde bulun- du. Meclis'te görüşmelerin başlaması üzerıne pazarlık ko- şullannı değiştiren ANAP, ön- celikle yasanın yürürlük tarihi- nin 1 yıl ileriye ertelenmesini sağlamaya çalıştı. Konfederas- yon başkanlan, ANAP'ın genel kurulda engelleme girişimleri- ni önlemek için uygulamanın "Şubat 2003" tarihinde yürür- lüğe gırmesini istedi. Arseven, Başbakan Bülent Ecevit, işçi ve işveren tetnsil- cileri arasındaki seri görüşme- ler sonucu, yasanın yürürlük ta- rihinin "15 Mart 2003" olma- sı konusunda uzlaşma sağlandı. Bu tarih üzerinde zoraki uzlaş- tıklannı vurgulayan Türk-Iş Başkanı Meral, "Parlamen- terlerimiz son derece sıkıntı- ya girdi, bu sıkıntının orta- dan kaldırılması bizi mem- nun ediyor" dedi. TBMM Içtüzüğü gereği ge- nel kurulda yürürlük tarihi üze- rinde önergeyle değişiklik ya- pılamadığından, görüşmeler sürerken düzenlemenin komis- yona geri çekilmesi ve madde- deki değişikliğin ardından sa- baha kadar çalışılarak yasalaş- tınlması yönünde karar alındı. AKP görüşülmesini istemedi Düzenlemeye DSP, MHP ve SP açık destek verirken genel kurulun tasanyı bitirinceye ka- dar çahşması önerisine AKP karşı çıktı. AKP Grup Başkan- vekili Salih Kapusuz, genel kuruldaki konuşmasında "tş- verenlerin de haklı serzeniş- leri var. Ekonomik kriz ve gü- vensizlik ortamı halen devam etmektedir. İşverenlerin de talepleri var, en azından den- geyi sağlamak için adım at- mahyız" göriişünü dile getirdi. Tasan yasalaşıncaya kadar ge- nel kurulun çahşması önerisi oylanırken AKP milletvekiUe- ri çekimser kaldı. Cumhuriyet Çâüşanlar yasa güvencesuu bekliyor Seçim yasası sıyasetın kaderini beürieyecek Meclis'e yeni görev Meclis'e yürüdüler S ^ s ? / \ Vb>, iŞguvenceaısmaı j ***A Yıhnazıttiâktadıreoiya Cumhuriyet, tş GüvencesiYasa Tasansı'nı hafta bo>ıınca sa\fala- nna taşıyarak kamuoyu, Meclis ve işçi kesimini harekete geçirdi. Iş Yasası, güvenceyi kapsaımyor OLCAY BÜYÜKTAŞ Işverenin. büyük bir direncı ile karşılaşan ve yeni bir düzenlemey- le birlikte ele alınmasını istediği tş güvencesi, İş Yasası'nda. "güven- ceyi kapsamayan" bir şekilde yer alıyor. İşçi. işveren ve hükümeti temsil eden 9 kişilik bilim kurulu tarafindan hazırlanan Iş Yasası, kı- dem tazminatını da önemli ölçüde sınırlıyor. Başını Türkiye Odalar ve Borsa- lar Birliği (TOBB) ve Türkiye Sa- nayici ve Işadamlan Derneği'nin (TUSİAD) çektiği, ısrarla, "Iş Ya- sası çahşması tamamlandı. iş gü- vencesi de bunun içinde yer alı- yor" açıklamalan ile kamuoyunda kabul ettirilmeye çalışılan yeni ya- sa aslında güvenceyi kapsamıyor. tş güvencesi tasansında. işverene haklı bir neden gösterme zorunlu- luğu getirilerek yargı sonrası işçi- ye işe dönüş irnkânı sağlanırken çalışma yaşamı ve işçi-işveren iliş- Yeni tasan nelerl tırpanlayacak? • Yeni tasanyla tazminatfonu geliyor. Eski haklanıı saklı kaldığt tasanya göre, yasa çıktıktan sonra taztninatlar fondan ödenecek. Ancak, 15 yıldan az çalışanlar bugün olduğu gibi işten çıkanldığmda tazminat aiamayacak. i/ Fon önerisi kabul edilmez.se l işveren kıdem tazminatını ' ödemeye devam edecek. Ancak, mevcutyasada 30 gün olan kıdem tazminatı süresi 15 | güne indirüecek kilerini düzenleyen 1475 sayılı Iş Yasasf nın baştan sona yeniden dü- zenlenmiş halinde öyle bir uygula- ma yer almıyor. Daha doğrusu tas- lakta. iş güvencesi ile ilgili olarak işverenlere iş akdinin feshinde ge- çerli bir neden gösterme zorunlu- luğu ve yargı denetimi getiriliyor. ancak, yargı somında işçinin dava- • Yoğunlaşmış çalışma adıyla yeni düzenleme geliyor. Buna göre haftada 45 saat olan çatışma süresindegünlük çalışmanınl2 saate kadar çıkanlması mümkün kümtyor. • Telafı çalışması adıyla, ulusal bayram vegenel tatülerden önce veya sonra işyerinin tatü edilmesi durumundafazla mesai ödemesi kalkıyor. i/ Özürlü ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu yüzde 3 'tenyüzde 2 'ye düşürülüyor. yı kazanması halinde işe iade zo- runluluğu yerine tazminat meka- nizması yer alıyor. Taslağa göre mahkeme, işçinin geçerli bir nede- ne dayanmadan işten atıldığına ka- rar verirse. işçi sadece 6 ile 12 ay- lık ücret tutannda bir tazminata hak kazanıyor. Sendikal çevrelere göre, iş gü- vencesi tasansının tş Yasası ile ele alınmasına karar verilmesi halinde en az bir yıl süreyle güvenceye ve- da etmek gerekiyor. Çünkühenüz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı. Türk-tş. Hak-lş. DtSK ve TİSK arasında imzalanan bir pro- tokolle oluşturulan bilim kurulu ta- rafindan hazırlanan düzenleme, yalnız bir çalışma halinde. Bu ça- lışmanın yasalaşması için öncelik- le Çalışma Bakanhğı tarafindan Bakanlar Kurulu'na sunuhnası ge- rekiyor. Daha sonra, Bakanlar Ku- rulu'nun söz konusu tasanyı hükü- met tasansı haline getirmesi için ilgili komisyonlarda görüşülerek onaylanması aşaması geliyor. Ar- dından Meclis'in gündemine geti- rilecek tasan. ön sıralarda ele alın- mak içm de yine hükümet ortakla- n tarafindan uzlaşmaya vanlması şart. Birkaç gün içinde yeniden ta- tile girmesi beklenen Meclis'te söz konusu aşamalann yaşanmasına olası gözüyle bakılmıyor. Yaşar Okuyan'dan sitemli veda ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Iş güvencesi yasa tasansı nedeniyle istifa eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, sitemkâr konuştu. tş gü- vencesinde ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'la anlaşamadıklan için istifa ettiğini belirten Okuyan "Istifamız, bazı 5 yıldızh otelİer- de kadeh tokuşturarak kutlan- dı" dedi. Yeni Çalışma Bakanı Ne- jat Arseven ise iş güvencesinde iş- verenden yana tavır aldı. Arseven. "İşveren mağdur edilmemeli. iş- çiye de hakkı verilmeli" diye ko- nuştu. Türk-tş Başkanı Bayram Meral ise iş güvencesini engelle- yenlere "meydanları dar edecek- İerini" söyledi. Yılmaz'uı. iş güvencesi tasansı- nı geri çekmesini ısteyince Çalış- ma Bakanhğı'ndan önceki gün is- tifa eden Yaşar Okuyan, dün SSK. Bağ-Kur ve Îş-Kur'a veda ziyaret- lerinde bulundu. tstifasının planlı olduğu yolundaki iddialara ise sert tepki gösterdi. Okuyan, "Bazı ga- zetelerde istifamın farklı bir kul- varda değerlendirilmeye çahşıl- dığını gördüm. Şaşırmadım. tş güvencesi konusunda bazı med- ya patronlarının ne kadar has- sas olduğunu biliyorum" dedi. İş güvencesi konusunda Yılmaz'la anlaşmazlığa düştüklerini \-urgu- layan Okuyan şöyle devam etti: "Bu koşullar altında bakanlıkta kalmam uygun olmaz diye dü- şündüm. Asıl olan bakan olmak değil, adam olmaktır. İstifamız dün bazı 5 yıldızh otellerin res- toranlannda, çok süper gazino- larda çetelerin kadeh tokuştur- malarıyla kutlandı." Yeni Çalışma Bakanı Arseven ise yaptığı ilk açıklamada. iş gü- vencesi için tş Yasası değişiklikle- rinin beklenmesi taraftan olduğu- nu ortaya koydu. Tasannın uzlaş- ma içinde yasalaşması için işçi ve işveren kesimleri ile olan görüş- melerin süreceğini belirten Arse- ven şöyle devam ettı: "tşverenle- ri mağdur etmemeye. işçilere de istedikleri hakları kazandırma- ya çauşacağız. tnşallah hem işve- renlerimiz hem de işçi temsilci- lerimiz bu kriz döneminde ülke ekonomisine ve sosyal dayanış- masına sağlamış oldukları des- teği bu konuda da gösterecekler- dir ve bir uzlaşma ortamı içinde ALKIŞLARLA UĞURLANDI - Çalışma Bakanlığı'ndaki de\ir teslim töreninden sonra bakanhktan ayrılan Yaşar Okuyan, çalışanlar tarafindan alkışlarla uğurlandı. (Fotoğraf: AA) bu problem çözülecektir." Tasa- nyı geri çekecekleri yönündeki ha- berlerin doğru olmadığını söyle- yen Arseven, "Zaten tasarıyı gündemden çekmek, benim de- ğil, içtüzük ve anayasaya göre hükümetin görevidir. Yani ancak hükümet bu tasanyı çekebilir" dedi. Yılmaz ve Arseven'in, iş gü- vencesi için tş Yasası değişiklikle- rinin beklenmesi gerektiği yönün- deki görüşleri, Türk-Iş Genel Baş- kanı Bayram Meral'i ise kızdu"dı. Lise diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. SABtRE ÇALIŞKAN Yümaz'a ağır suçlama • Baştarafı 1. Sayfada ması için sağın ve solun birleştiği iki kanatlı bir si- yaset düzenine gereksinim olduğunu vurgularken, so- lun CHP, sağın DP çatısı altında birleşebileceği öne- risinde bulundu. Ancak li- derlerin koltuk hırsından vazgeçmediği için bunun gerçekleşmesinın güç ol- duğunu da sözlerine ekle- yen Mumcu. "Türkiye'de bir yangın tehlikesi var. Ben de bunun içinde ya- nabilirim. Ama doğrula- rı söylemeye devam ede- ceğim" diye konuştu. P ORTRE / ERKAN MUMCU Birinci adamlıktan muhalifliğe ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - ANAP'la yollannı ayırma noktasuıa gelen Erkan Mumcu, bir dönem ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'ın "sağ kolu" ola- rakanıldı.Yılmaz çiftınin "oğlu gi- bi gördüğü" belirtilen Mumcu, partide genel başkan yarduncılığı, genel sekreterliği ile başlayan siya- si kariyerini 57. hükümette Turizm Bakanı olarak perçinledi. ^jVNAP içjnde.jıldjzı parlamaya başlayan Mumcu ileYılmaz arasın- daki ilk ciddi çatlak, dönemin Içiş- leri Bakanı Sadettin Tantan'a ve- kâlet ettiği sırada yaşandı. Jandar- manın ANAP'a dönük operasyon- lanndan rahatsız olan Yılmaz, ara- sının açık olduğu Tantan'ın yoklu- ğunu fırsat bilerek Mumcu'dan, "Jandarma Genel Komutanlı- ğı'nı susturmaya" dönük genelge yayımlamasını istedi. Bu öneriyi kabul etmeyen Mumcu, Turizm Ba- kanlığı'ndan istifa noktasuıa geldi, ancak ikna edilerek vazgeçirildi. ANAP'm son kongresinde en yüksek oyu alarak MKYK üyesi olan Mumcu ileYılmaz'ın arası bu aşamadan sonra bir daha "eski ha- line" dönmedhYılmaz, Mumcu'yu genel merkeze çekti ve genel baş- kanvekilliğine getirdi. Bu görev- lendirme, "Yılmaz, Mumcu'yu onore ederek geri plana çekti" yorumlanna neden oldu. Partinin "yeniden yapılanma progra- mı"nın tanıtımı için gerçekleştiri- len bölge toplantılannda özellikle Başbakan Bülent Ecevit'eyönelik eleştirileriyle dikkat çekti. Ece- vit'in "Köykent" projesini sert dü- le eleştiren Mumcu, parti için rahat- sızlık yarattı. Konuşmaması yö- nündeki uyanlara karşın parti poli- ş tıkalannı da eleştiren açıklamalan- nı sürdüren Mumcu ileYılmaz ara- sındaki ipler koptu. Bir süre sonra genel başkanvekilliği görevinden ahndh i Yılmaz, seçimlere hazırlıkama- | cıyla başkanlık divanında Mumcu ekıbini tırpanlayınca Mumcu par- ., tiyle yol aynmına girdi. Yılmaz'uı genel başkan yardımcıhğı görevini kabul etmeyen Mumcu, partisine sert eleştiriler yöneltti. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada arayan PKK, şu soruya yanıt arıyor: - Acaba Irak yeniden oluşurken bana da özerk bir bölge çıkar mı? Böylece ben de ABD'nin Irak polrti- kasına çırak olur muyum? PKK, Körfez Savaşı'ndan sonra K.lrak'taki insansız bölgede alan sahibi olmuştu. Şimdi, insanlı bölgede özerklik istiyor özerk bölgenin adının "Bradost" olma- sı planlanıyor. Böyle bir bölgeye kavuşması halinde te- rör örgütünün siyasi ve askeri iki hedefi olacak. Siya- si hedef, kendi rotaları doğrultusunda Batı'yla ilişkile- ri derinleştirmek. Askeri hedef, 4 bin kadar silahlı te- röristi bir arada tutmak ve eğitmek... 2- Terör örgütü bu arayışlarını sürdürürkenönümüz- deki günlerde bölgenin başka ziyaretçileri de olabilir: Guam peşmergeleri... Körfez Savaşı'ndan sonra K. Irak'ta birlikte çalışa- bileceği kişıler arayan ABD, CIA'yı devreye sokmuş ve burada 5 bin kadar "işbirlikçi" bulmuştu. Her türlü ge- reksinimi karşılanan bu kişiler ne yazık ki, kısa sürede kullanılabilecek durumda değildi. 1990'lann ortasın- da arkadaşlar K.lrak'tan alındı ve ABD'nin okyanus ötesindeki üssü Guam Adası'na götürüldü. Sızan ha- berler, Guam peşmergelerinin iyice yetiştiği ve kulla- nıma hazır hale geldıği yönünde! 3- Barzani ve Talabani de olası ABD operasyonu sonrası Saddam devnlirse daha güçlü olalım arayışın- da. Uzun süredir aralarında anlaşmazlık olan iki gru- bun ortak parlamento konusunda görüş biriiğine var- dığı haberleri geliyor. K.lrak'tayayımlanan Havvleti ga- zetesinin haberine göre, önümüzdeki 6-9 ay içinde se- çim yapılacak. Oluşacak parlamento 3 ay Erbil'de, 2 ay Süleymanıye'de çalışacak. S-ilah sanayii! 4- Son anda bir değişiklik olmazsa bugün ABD'de bir toplantı var. Iraklı muhalif gruplann liderleri Was- hington'da bir araya geliyor. Daha önce yapılanların benzeri niteliğındeki toplantıda şu soruya yanıt arana- cak: - Saddam yönetiminden sonra nasıl bir Irak yöne- timi oluşturulabilir? Bize öyle geliyor ki, giden gruplar bu soruya ortak yanıt ararken içlerinden de şunu kuruyorlar: - Hele bir o gün gelsin, ben yanımdakini nasıl etki- siz hale getiririm, görür... 5- Arap dün-yası gelişmeleri kaygıyla izliyor. Ürdün Kralı Abdullah hafta başında ABD'ye gitti, Başkan Bush'la görüştü. Irak'a operasyon istemediklerini söy- ledi. Ziyaretin dışa dönük yönünde açıklanan buydu. Acaba içe dönük yönünde Abdullah, Bush'aşunu mu söyledi: - Büyük Başkan Bush... Tamam Irak'tayönetimi de- vireceksin. Biz hayır desek de bunu yapacaksın. Be- nim nüfusumun yüzde 45'i Filistinli. Topraklarımda Iraklı da var. Bu operasyon benim hanedanhğımı çö- kertır. Biz dışanda operasyona karşıyız diyelim ama, istediğin bir şey olursa da elden geldiğince yapanz! Suudi Arabıstan'ın ABD'ye karşı çıkışı da bir ölçü- de Ürdün'ün kaygılanna benzeyebilir. 6- ABD'nin mevsimsel nedenlerie önümüzdeki bir- kaç ay içinde Irak'a operasyon düzenlemeyeceği gö- rüşü yaygın. Daha sonrası için ise bazı hazıriıklann ya- pıldığı anlaşılıyor. Kuveyt ve Katar'daki üslerinde yığı- nak yaptığı haberleri var. Silah sanayiinden gelen haberlerse şu yönde: ABD, ani operasyonlar için bazı yeni silahlar ve yön- temler geliştirdi. Bunlan deneyecek zemin arıyor. Irak, biçilmiş kaftan! 1991 'deki Körfez Savaşı canlı yayınla dünyaya yan- sımış, yeni silahlar anında gösterime sunulmuştu. De- mek ki yeni silahlann tanıtımı gündemde... Buna karşılık Saddam da dün onlarca defa Tan- rı'nın adını ve büyüklüğünü kullanarak ABD'yi ye- neceklerini söyledi. Silah sanayii, ilah sanayiine karşı! [email protected] AB'den tarih istendi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Türkiye. Kopenhag siyasi ölçütle- rinin karşılanması için ge- rekli adımlann "tümü- nü" attığını \iırgulayarak AB 'den üyelik müzakere- leri için tarih istedi. Dışişleri Bakanhğı. Meclis'in kabul ettiği AB reform yasalanna ilişkin açıklama yaptı. Meclis'in adımının AB sürecınde "tarihi bir dönüm nok- tası" olduğunun vurgu- landığı açıklamada. Tür- kiye'nin yıl sonunda ger- çekleştirilecek olan Ko- penhag Doruğu'nda mü- zakere tarihi beklediği kaydedildi. Dışişleri Ba- kanhğı Sözcüsü Yusuf Buluç da, reformlann uy- gulamaya geçirilmesinin önemini anladıklannı be- lirtirken "Ancak uygula- manm. ü\eliğimiz önün- de bir engel gibi takdim edilmesi yapıcı olmaz" göriişünü kaydetti. Dışiş- leri Bakanhğı. açıklama- suıda, Türkiye'nin AB'- den beklentilerini şöyle ifade etti: "Kopenhag Doruğu öncesinde, ger- çekleştirilen reformlann köklü bir değişikhk an- lamına geldiğini gören ve ülkemizin evrensel uygulamaları en ileri düzeyde benimsemesine katkıda bulunmak iste- yen tüm tarafların ve özellikle de Avrupa ku- rumlannın.Türkiye'nin AB'ye üyeliğini somut şekilde destekleyici tavır almalan en tabii beklen- timizdir. Kopenhag'da Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi, ülkemi- zin AB üyeliğinin geri dönülmez bir noktaya geldiğinin ortak iradeye u} gun olarak AB tara- findan da açık şekilde te- yidi açısmdan elzemdir." tzgi'den yanıt TBMM Başkanı Ömer lzgi, Avrupa Konseyi Par- lamenterler Asamblesi Başkanı Peter Schi- eder'in uyum paketi için gönderdiği tebrik mesajı- na yanıt verdi. lzgi mesa- jında, AB uyum yasalan- nın yahıızca Kürtler için gerçekleştirilmediğini vurgulayarak, "Biz Tür- kiye Cumhuriyeti'nin yurttaşlarının 35 dola- \ ında farklı etnik grup- tan oluştuğu gerçeğini ülkemizin zenginUği ola- rak görüyoruz" dedi. i paM'onaykuh ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer. insan haklan ve de- mokratikleşme alanında önemli düzenlemeler ge- tiren AB yasa paketini 3 günlük incelemenin ar- dından dün onaylarken, AB'ye, "Türkiye'ye mü- zakere takvimi verilme- li" mesajı verdi. Cumhur- başkanlığı Basın Merke- zi'ndenyapılan açıklama- da, "Sayın Cumhurbaş- kanımız, TBMM tara- findan gerçekleştirilern bu önemli düzenlemeler karşısında AB'nin de so- rumluluklarının bilinci, gerekli özen ve duyarb- lık içinde hareket edece- gine ve Türkiye'nin üye- liğinin olabilecek en kı- sa sürede gerçekleşme- sine yönelik düzenleme- lerin aksamadan işletil- mesini sağlayacak süre- cin başlatılacağına inan- maktadır. AB'nin bu yönde atacağı adımlar, Türkiye'nin üyeliğine ilişkin içtenliğinin de öl- çüsü olacaktır" denildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear