Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS 2002 CUMA
8 HABERLERÎN DEVAMI
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
3i olasılığı güçlenince, Çalışma Bakanı Yaşar Oku-
yan'ı karşı vaziyet almaya zorluyor. Okuyan devlet
adamı gibi davranıyor ve.. istifa ediyor.
Mesut Yılmazın gerekçesi haklı olduğunu kanrt-
larııyor. Iş güvenliği yasası çalışanlarla çalıştıranlar
arasındaki dengeyi bozarmış, Iş Kanunu geîinceye,
iş güvencesi tasarısı yeniden düzenleninceye dek
görüşmeler ertelenmeliymiş!..
Oysa ANAP liderinın gerçek gerekçesi iş çevre-
lerınden gelen baskılar. Ama işçiyi temsil eden sen-
dikaların haklılığı savunan söylemlerini dikkate al-
dığını gösteren tek cümle söylemiyor.
MHP'nin Mechs'i iş güvencesi tasansını görüş-
nnek için olaganüstü toplantıya çağınmasından he-
men sonra telaşla bakanın istifasına uzanan yolda
işverenler adına harekete geçiyor.
Yılmaz'ın tutumu da bir acayip. Tasan uzun süre
bakanlıkta hazırlanıp, Bakanlar Kurulu'ndan geçip
TBMM'yegönderilinceye kadar Yılmaz'dantıkyok.
Yasalaşma olasılığı güçlenip de işverenler bastırın-
ca sesini yükseltiyor, partisi içinde yeni bir karga-
şaya yol açan eylemiere girişiyor.
Oysa, tasarının işverenleri "çok müşkür durum-
da bırakan bir tarafı olmadığını belirten Başbakan
Ecevit; "Hatta uluslararası çalışma örgütü ölçütle-
rine göre biraz hafif ılımlı önlemler içeriyor" diyor.
Gerçek de bu.
Işverenin sindiremediği; tazmınat vermeden işçi-
yi veya ışçileri işten uzaklaştırmanın önünü kesen
kimi maddeler veya benzerleri.
Seçim, kimi partilerin gerçek yüzlerini sergiliyor.
Fakat işçi temsilcilerinin, ANAP dışında kalan par-
tilerin direnmeleri karşısında; Mesut Yılmaz ve yeni
Çalışma Bakanı yasanın yürürtük tarihini 15 Mart'a
çekerek o Iş Güvencesi Yasası'na yeşil ışık yakmak
zorunda kaldılar.
• • •
Hızlı koşan yorulur mu yorulmaz mı, göreceğiz.
Zira Mesut Yılmaz, dün bir bugün iki demeden TV'-
den TV'ye koşuyor. Dün AB uyum yasalarıydı bu-
gün ittifak şampiyonu. Partileri ittifak hedefine yö-
neltmesi zor, hatta olanaksız.
Hesabına göre bu seçimde yüzde 10'u iki parti
geçer, diğerteri yüzde 10'un altında kalırsa, yüzde
20'yi yakalayan bir parti tek başına iktidar olur. Sa-
yın Yılmaz, iki yıldır, üç yıldır aklınız neredeydi?
Bu koşullarda (yerleşik kanıya göre AKP'den söz
ediyor) yüzde 20'yi yakalayan partinin 550 sandal-
yenin yüzde 50-60'ına sahip olacağını söylüyor.
Görünen köyün kılavuz istemediği günlerden gel-
dik. Nerelerdeydiniz?
ANAP lideri, 2001 Ağustosu'nda(AKP'nin) kurul-
duğu günden beri giderek gelışen bir "tehlike" ol-
duğunun (maşallah) yeni ayırdına vanmış.
Iş işten geçti Sayın Yılmaz; böyle hallere düşen-
lere "Geçti Bor'un pazan sûreşeğini Niğde'ye" der-
ler.
• • •
Kimi partilerin barajı aşabilmek için yasal olma-
yan yollardan ittifaka hazırlandıklan partilerin 18 Ni-
san 1999 seçiminde aldıklan oylar şöyle:
HADEP, 1.481.117, yüzde 4.76- Mehmet Ali Ba-
yar'ın Demokratik Türkiye Partisi, 179.755, yüzde
0.58- Büyük Birlik Partisi, 455.657, yüzde 1.46. (Oy-
larını yüzde yüz arttırdıklannı varsaysak bile) oy yok-
sunu bu partilere kimi partiler en azından 5-10 mil-
letvekilliği vaat ediyor.
•••
Günün paylaşılmayan adamı Derviş'e gelince,
vazgeçilmezliğini koruyan cila yavaş yavaş dökül-
meye başladı. IMF, üçüncü dilim 1.1 milyarlık kre-
diyi serbest bırakırken Avrupa Direktörü Deppler,
"Bir kişi (Derviş) yüzünden program çökmez" diyor.
Dışişleri Bakanı ve (Ecevit'in) Başbakan Yardım-
cısı Şükrü Sina Gürel'in tanımı dobra dobra:
"Derviş ya ortalıkta dolaşmayı bırakıp asıl işlevine
dönerya da asıl işlevini bırakarak ortalıkta dolaşma-
ya devam eder."
Derviş tam bu noktada. Ya ittifakı sağlayamadım
diye ortalıkta dolaşmayı bırakacak... Ya da? Yanıt
zor.
Derviş çok olasılıklı bir denklem. Siyasete mi gi-
rer, girmez mi, üniversiteye mi döner?
Belli olmaz!
Pasabahce'de protokol imzalandı
708çolışana
yatay geçiş hakkı
Istanbul Haber Servi-
si - Paşabahçe Beykoz
Fabrikası"na ilişkin ola-
rak işveren ve sendika
yetkililennin yaptıklan
toplantı uzlaşmayla so-
nuçlandı ve taraflar ara-
sında protokol imzalandı.
Şişecam tarafindan yapı-
lan yazılı açıklamada, ka-
patılan Paşabahçe Bey-
koz Fabrikası'na ilişkin
olarak işveren ve sendika
yetkililennin yaptıklan
toplantının uzlaşmayla
sonuçlandığı belirtildi.
Şişecam tarafindan
açıklanan çözüm paketi-
nin aynntılan üzerinde
durulduğu ifade edilen
toplantıda, yatay geçişler-
le ilgili bazı aynntılan,
uygulamaya ilişkin za-
man kısıtlannda esneklik
ve teşvik primlerinin iyi-
leştirilerek özellikle çalı-
şanlann kıdemine göre
yeniden yapılandınlması-
nın görüşüldüğü ifade
edildi. Bu konularda uz-
laşma sağlanarak proto-
kol imzalandığı bildirilen
açıklamada, "Topluluk
tüm imkânlarım sonu-
na kadar zorlayarak ça-
lışanlannın sıkınhlarını
en aza indinniştir" de-
nildi. Konuyla ilgili ola-
rak Kristal-îş Sendika-
sı"ndan yapılan yazılı
açıklamada, sendikanın
Paşabahçe Beykoz Fabri-
kası'nın devamı için tüm
imkânlannı kullandığı,
ancakbunu engelleyeme-
dikleri bildirildi. Buna
rağmen sendikanın üye-
lerinin 708'ine yatay ge-
çiş hakkı, emekliliğine 1
ile 3 yıl kalan 157 üyeye
ise sınırh da olsa teşvikler
sağlandığı ifade edilen
açıklamada şöyle denildi:
"Bunlar arzu ettiğimiz
değil. elde edebildiğimiz
sonuçlardır. Çahşanla-
rın işlerinin devamlıüğı-
m sağlayabilmiş olmak
en önemli teselli kayna-
ğımızdır. Paşabahçe'nin
yaşatılması için 17 gün
süren bekleyiş, çaba ve
mücadelemizde bize
destek olan herkese iç-
ten teşekkür ediyoruz."
Protokole tepki
Paşabahçe Fabrika-
sı'nın kapatılmasının ar-
dmdan işveren ve sendi-
ka temsilcilerinin imza-
ladığı protokole tepki
gösteren işçiler, dün sa-
bah Kristal-îş binasına
yürüyerek yöneticiler
aleyhine slogan attılar.
Istanbul Cniversitesi öğrenci kimlik kartımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
GÜNEŞ TIKNAZ
îş güvencesi 2003'e kaldı• Baştarafı 1. Sayfada ,
çok sayıda işçi de locadan gö-
rüşmeleri izledi. ANAP'lı Ne-
jat Arseven, Çalışma Bakanlı-
ğı'ndaki ilk gün ıcraatında, iş-
verenin istemi doğrultusunda
tasarının düzenlemelerini erte-
letmek için girişimlerde bulun-
du. Meclis'te görüşmelerin
başlaması üzerıne pazarlık ko-
şullannı değiştiren ANAP, ön-
celikle yasanın yürürlük tarihi-
nin 1 yıl ileriye ertelenmesini
sağlamaya çalıştı. Konfederas-
yon başkanlan, ANAP'ın genel
kurulda engelleme girişimleri-
ni önlemek için uygulamanın
"Şubat 2003" tarihinde yürür-
lüğe gırmesini istedi.
Arseven, Başbakan Bülent
Ecevit, işçi ve işveren tetnsil-
cileri arasındaki seri görüşme-
ler sonucu, yasanın yürürlük ta-
rihinin "15 Mart 2003" olma-
sı konusunda uzlaşma sağlandı.
Bu tarih üzerinde zoraki uzlaş-
tıklannı vurgulayan Türk-Iş
Başkanı Meral, "Parlamen-
terlerimiz son derece sıkıntı-
ya girdi, bu sıkıntının orta-
dan kaldırılması bizi mem-
nun ediyor" dedi.
TBMM Içtüzüğü gereği ge-
nel kurulda yürürlük tarihi üze-
rinde önergeyle değişiklik ya-
pılamadığından, görüşmeler
sürerken düzenlemenin komis-
yona geri çekilmesi ve madde-
deki değişikliğin ardından sa-
baha kadar çalışılarak yasalaş-
tınlması yönünde karar alındı.
AKP görüşülmesini
istemedi
Düzenlemeye DSP, MHP ve
SP açık destek verirken genel
kurulun tasanyı bitirinceye ka-
dar çahşması önerisine AKP
karşı çıktı. AKP Grup Başkan-
vekili Salih Kapusuz, genel
kuruldaki konuşmasında "tş-
verenlerin de haklı serzeniş-
leri var. Ekonomik kriz ve gü-
vensizlik ortamı halen devam
etmektedir. İşverenlerin de
talepleri var, en azından den-
geyi sağlamak için adım at-
mahyız" göriişünü dile getirdi.
Tasan yasalaşıncaya kadar ge-
nel kurulun çahşması önerisi
oylanırken AKP milletvekiUe-
ri çekimser kaldı.
Cumhuriyet
Çâüşanlar yasa güvencesuu bekliyor Seçim yasası sıyasetın kaderini beürieyecek
Meclis'e yeni görev
Meclis'e yürüdüler
S ^ s ? / \ Vb>, iŞguvenceaısmaı
j ***A Yıhnazıttiâktadıreoiya
Cumhuriyet, tş GüvencesiYasa Tasansı'nı hafta bo>ıınca sa\fala-
nna taşıyarak kamuoyu, Meclis ve işçi kesimini harekete geçirdi.
Iş Yasası, güvenceyi kapsaımyor
OLCAY BÜYÜKTAŞ
Işverenin. büyük bir direncı ile
karşılaşan ve yeni bir düzenlemey-
le birlikte ele alınmasını istediği tş
güvencesi, İş Yasası'nda. "güven-
ceyi kapsamayan" bir şekilde yer
alıyor. İşçi. işveren ve hükümeti
temsil eden 9 kişilik bilim kurulu
tarafindan hazırlanan Iş Yasası, kı-
dem tazminatını da önemli ölçüde
sınırlıyor.
Başını Türkiye Odalar ve Borsa-
lar Birliği (TOBB) ve Türkiye Sa-
nayici ve Işadamlan Derneği'nin
(TUSİAD) çektiği, ısrarla, "Iş Ya-
sası çahşması tamamlandı. iş gü-
vencesi de bunun içinde yer alı-
yor" açıklamalan ile kamuoyunda
kabul ettirilmeye çalışılan yeni ya-
sa aslında güvenceyi kapsamıyor.
tş güvencesi tasansında. işverene
haklı bir neden gösterme zorunlu-
luğu getirilerek yargı sonrası işçi-
ye işe dönüş irnkânı sağlanırken
çalışma yaşamı ve işçi-işveren iliş-
Yeni tasan nelerl tırpanlayacak?
• Yeni tasanyla tazminatfonu
geliyor. Eski haklanıı saklı
kaldığt tasanya göre, yasa
çıktıktan sonra taztninatlar
fondan ödenecek. Ancak, 15
yıldan az çalışanlar bugün
olduğu gibi işten çıkanldığmda
tazminat aiamayacak.
i/ Fon önerisi kabul edilmez.se
l işveren kıdem tazminatını
' ödemeye devam edecek.
Ancak, mevcutyasada 30 gün
olan kıdem tazminatı süresi 15
| güne indirüecek
kilerini düzenleyen 1475 sayılı Iş
Yasasf nın baştan sona yeniden dü-
zenlenmiş halinde öyle bir uygula-
ma yer almıyor. Daha doğrusu tas-
lakta. iş güvencesi ile ilgili olarak
işverenlere iş akdinin feshinde ge-
çerli bir neden gösterme zorunlu-
luğu ve yargı denetimi getiriliyor.
ancak, yargı somında işçinin dava-
• Yoğunlaşmış çalışma adıyla
yeni düzenleme geliyor. Buna
göre haftada 45 saat olan
çatışma süresindegünlük
çalışmanınl2 saate kadar
çıkanlması mümkün kümtyor.
• Telafı çalışması adıyla, ulusal
bayram vegenel tatülerden önce
veya sonra işyerinin tatü
edilmesi durumundafazla
mesai ödemesi kalkıyor.
i/ Özürlü ve eski hükümlü
çalıştırma zorunluluğu yüzde
3 'tenyüzde 2 'ye düşürülüyor.
yı kazanması halinde işe iade zo-
runluluğu yerine tazminat meka-
nizması yer alıyor. Taslağa göre
mahkeme, işçinin geçerli bir nede-
ne dayanmadan işten atıldığına ka-
rar verirse. işçi sadece 6 ile 12 ay-
lık ücret tutannda bir tazminata
hak kazanıyor.
Sendikal çevrelere göre, iş gü-
vencesi tasansının tş Yasası ile ele
alınmasına karar verilmesi halinde
en az bir yıl süreyle güvenceye ve-
da etmek gerekiyor. Çünkühenüz,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba-
kanlığı. Türk-tş. Hak-lş. DtSK ve
TİSK arasında imzalanan bir pro-
tokolle oluşturulan bilim kurulu ta-
rafindan hazırlanan düzenleme,
yalnız bir çalışma halinde. Bu ça-
lışmanın yasalaşması için öncelik-
le Çalışma Bakanhğı tarafindan
Bakanlar Kurulu'na sunuhnası ge-
rekiyor. Daha sonra, Bakanlar Ku-
rulu'nun söz konusu tasanyı hükü-
met tasansı haline getirmesi için
ilgili komisyonlarda görüşülerek
onaylanması aşaması geliyor. Ar-
dından Meclis'in gündemine geti-
rilecek tasan. ön sıralarda ele alın-
mak içm de yine hükümet ortakla-
n tarafindan uzlaşmaya vanlması
şart. Birkaç gün içinde yeniden ta-
tile girmesi beklenen Meclis'te söz
konusu aşamalann yaşanmasına
olası gözüyle bakılmıyor.
Yaşar Okuyan'dan sitemli veda
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Iş güvencesi yasa tasansı
nedeniyle istifa eden Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar
Okuyan, sitemkâr konuştu. tş gü-
vencesinde ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz'la anlaşamadıklan
için istifa ettiğini belirten Okuyan
"Istifamız, bazı 5 yıldızh otelİer-
de kadeh tokuşturarak kutlan-
dı" dedi. Yeni Çalışma Bakanı Ne-
jat Arseven ise iş güvencesinde iş-
verenden yana tavır aldı. Arseven.
"İşveren mağdur edilmemeli. iş-
çiye de hakkı verilmeli" diye ko-
nuştu. Türk-tş Başkanı Bayram
Meral ise iş güvencesini engelle-
yenlere "meydanları dar edecek-
İerini" söyledi.
Yılmaz'uı. iş güvencesi tasansı-
nı geri çekmesini ısteyince Çalış-
ma Bakanhğı'ndan önceki gün is-
tifa eden Yaşar Okuyan, dün SSK.
Bağ-Kur ve Îş-Kur'a veda ziyaret-
lerinde bulundu. tstifasının planlı
olduğu yolundaki iddialara ise sert
tepki gösterdi. Okuyan, "Bazı ga-
zetelerde istifamın farklı bir kul-
varda değerlendirilmeye çahşıl-
dığını gördüm. Şaşırmadım. tş
güvencesi konusunda bazı med-
ya patronlarının ne kadar has-
sas olduğunu biliyorum" dedi. İş
güvencesi konusunda Yılmaz'la
anlaşmazlığa düştüklerini \-urgu-
layan Okuyan şöyle devam etti:
"Bu koşullar altında bakanlıkta
kalmam uygun olmaz diye dü-
şündüm. Asıl olan bakan olmak
değil, adam olmaktır. İstifamız
dün bazı 5 yıldızh otellerin res-
toranlannda, çok süper gazino-
larda çetelerin kadeh tokuştur-
malarıyla kutlandı."
Yeni Çalışma Bakanı Arseven
ise yaptığı ilk açıklamada. iş gü-
vencesi için tş Yasası değişiklikle-
rinin beklenmesi taraftan olduğu-
nu ortaya koydu. Tasannın uzlaş-
ma içinde yasalaşması için işçi ve
işveren kesimleri ile olan görüş-
melerin süreceğini belirten Arse-
ven şöyle devam ettı: "tşverenle-
ri mağdur etmemeye. işçilere de
istedikleri hakları kazandırma-
ya çauşacağız. tnşallah hem işve-
renlerimiz hem de işçi temsilci-
lerimiz bu kriz döneminde ülke
ekonomisine ve sosyal dayanış-
masına sağlamış oldukları des-
teği bu konuda da gösterecekler-
dir ve bir uzlaşma ortamı içinde
ALKIŞLARLA
UĞURLANDI -
Çalışma
Bakanlığı'ndaki
de\ir teslim
töreninden sonra
bakanhktan
ayrılan Yaşar
Okuyan,
çalışanlar
tarafindan
alkışlarla
uğurlandı.
(Fotoğraf: AA)
bu problem çözülecektir." Tasa-
nyı geri çekecekleri yönündeki ha-
berlerin doğru olmadığını söyle-
yen Arseven, "Zaten tasarıyı
gündemden çekmek, benim de-
ğil, içtüzük ve anayasaya göre
hükümetin görevidir. Yani ancak
hükümet bu tasanyı çekebilir"
dedi. Yılmaz ve Arseven'in, iş gü-
vencesi için tş Yasası değişiklikle-
rinin beklenmesi gerektiği yönün-
deki görüşleri, Türk-Iş Genel Baş-
kanı Bayram Meral'i ise kızdu"dı.
Lise diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür.
SABtRE ÇALIŞKAN
Yümaz'a
ağır
suçlama
• Baştarafı 1. Sayfada
ması için sağın ve solun
birleştiği iki kanatlı bir si-
yaset düzenine gereksinim
olduğunu vurgularken, so-
lun CHP, sağın DP çatısı
altında birleşebileceği öne-
risinde bulundu. Ancak li-
derlerin koltuk hırsından
vazgeçmediği için bunun
gerçekleşmesinın güç ol-
duğunu da sözlerine ekle-
yen Mumcu. "Türkiye'de
bir yangın tehlikesi var.
Ben de bunun içinde ya-
nabilirim. Ama doğrula-
rı söylemeye devam ede-
ceğim" diye konuştu.
P ORTRE / ERKAN MUMCU
Birinci adamlıktan muhalifliğe
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - ANAP'la yollannı ayırma
noktasuıa gelen Erkan Mumcu,
bir dönem ANAP Genel Başkanı
Mesut Yümaz'ın "sağ kolu" ola-
rakanıldı.Yılmaz çiftınin "oğlu gi-
bi gördüğü" belirtilen Mumcu,
partide genel başkan yarduncılığı,
genel sekreterliği ile başlayan siya-
si kariyerini 57. hükümette Turizm
Bakanı olarak perçinledi.
^jVNAP içjnde.jıldjzı parlamaya
başlayan Mumcu ileYılmaz arasın-
daki ilk ciddi çatlak, dönemin Içiş-
leri Bakanı Sadettin Tantan'a ve-
kâlet ettiği sırada yaşandı. Jandar-
manın ANAP'a dönük operasyon-
lanndan rahatsız olan Yılmaz, ara-
sının açık olduğu Tantan'ın yoklu-
ğunu fırsat bilerek Mumcu'dan,
"Jandarma Genel Komutanlı-
ğı'nı susturmaya" dönük genelge
yayımlamasını istedi. Bu öneriyi
kabul etmeyen Mumcu, Turizm Ba-
kanlığı'ndan istifa noktasuıa geldi,
ancak ikna edilerek vazgeçirildi.
ANAP'm son kongresinde en
yüksek oyu alarak MKYK üyesi
olan Mumcu ileYılmaz'ın arası bu
aşamadan sonra bir daha "eski ha-
line" dönmedhYılmaz, Mumcu'yu
genel merkeze çekti ve genel baş-
kanvekilliğine getirdi. Bu görev-
lendirme, "Yılmaz, Mumcu'yu
onore ederek geri plana çekti"
yorumlanna neden oldu. Partinin
"yeniden yapılanma progra-
mı"nın tanıtımı için gerçekleştiri-
len bölge toplantılannda özellikle
Başbakan Bülent Ecevit'eyönelik
eleştirileriyle dikkat çekti. Ece-
vit'in "Köykent" projesini sert dü-
le eleştiren Mumcu, parti için rahat-
sızlık yarattı. Konuşmaması yö-
nündeki uyanlara karşın parti poli- ş
tıkalannı da eleştiren açıklamalan-
nı sürdüren Mumcu ileYılmaz ara-
sındaki ipler koptu. Bir süre sonra
genel başkanvekilliği görevinden
ahndh i
Yılmaz, seçimlere hazırlıkama- |
cıyla başkanlık divanında Mumcu
ekıbini tırpanlayınca Mumcu par- .,
tiyle yol aynmına girdi. Yılmaz'uı
genel başkan yardımcıhğı görevini
kabul etmeyen Mumcu, partisine
sert eleştiriler yöneltti.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
I Baştarafı 1. Sayfada
arayan PKK, şu soruya yanıt arıyor:
- Acaba Irak yeniden oluşurken bana da özerk bir
bölge çıkar mı? Böylece ben de ABD'nin Irak polrti-
kasına çırak olur muyum?
PKK, Körfez Savaşı'ndan sonra K.lrak'taki insansız
bölgede alan sahibi olmuştu. Şimdi, insanlı bölgede
özerklik istiyor özerk bölgenin adının "Bradost" olma-
sı planlanıyor. Böyle bir bölgeye kavuşması halinde te-
rör örgütünün siyasi ve askeri iki hedefi olacak. Siya-
si hedef, kendi rotaları doğrultusunda Batı'yla ilişkile-
ri derinleştirmek. Askeri hedef, 4 bin kadar silahlı te-
röristi bir arada tutmak ve eğitmek...
2- Terör örgütü bu arayışlarını sürdürürkenönümüz-
deki günlerde bölgenin başka ziyaretçileri de olabilir:
Guam peşmergeleri...
Körfez Savaşı'ndan sonra K. Irak'ta birlikte çalışa-
bileceği kişıler arayan ABD, CIA'yı devreye sokmuş ve
burada 5 bin kadar "işbirlikçi" bulmuştu. Her türlü ge-
reksinimi karşılanan bu kişiler ne yazık ki, kısa sürede
kullanılabilecek durumda değildi. 1990'lann ortasın-
da arkadaşlar K.lrak'tan alındı ve ABD'nin okyanus
ötesindeki üssü Guam Adası'na götürüldü. Sızan ha-
berler, Guam peşmergelerinin iyice yetiştiği ve kulla-
nıma hazır hale geldıği yönünde!
3- Barzani ve Talabani de olası ABD operasyonu
sonrası Saddam devnlirse daha güçlü olalım arayışın-
da. Uzun süredir aralarında anlaşmazlık olan iki gru-
bun ortak parlamento konusunda görüş biriiğine var-
dığı haberleri geliyor. K.lrak'tayayımlanan Havvleti ga-
zetesinin haberine göre, önümüzdeki 6-9 ay içinde se-
çim yapılacak. Oluşacak parlamento 3 ay Erbil'de, 2
ay Süleymanıye'de çalışacak.
S-ilah sanayii!
4- Son anda bir değişiklik olmazsa bugün ABD'de
bir toplantı var. Iraklı muhalif gruplann liderleri Was-
hington'da bir araya geliyor. Daha önce yapılanların
benzeri niteliğındeki toplantıda şu soruya yanıt arana-
cak:
- Saddam yönetiminden sonra nasıl bir Irak yöne-
timi oluşturulabilir?
Bize öyle geliyor ki, giden gruplar bu soruya ortak
yanıt ararken içlerinden de şunu kuruyorlar:
- Hele bir o gün gelsin, ben yanımdakini nasıl etki-
siz hale getiririm, görür...
5- Arap dün-yası gelişmeleri kaygıyla izliyor. Ürdün
Kralı Abdullah hafta başında ABD'ye gitti, Başkan
Bush'la görüştü. Irak'a operasyon istemediklerini söy-
ledi. Ziyaretin dışa dönük yönünde açıklanan buydu.
Acaba içe dönük yönünde Abdullah, Bush'aşunu mu
söyledi:
- Büyük Başkan Bush... Tamam Irak'tayönetimi de-
vireceksin. Biz hayır desek de bunu yapacaksın. Be-
nim nüfusumun yüzde 45'i Filistinli. Topraklarımda
Iraklı da var. Bu operasyon benim hanedanhğımı çö-
kertır. Biz dışanda operasyona karşıyız diyelim ama,
istediğin bir şey olursa da elden geldiğince yapanz!
Suudi Arabıstan'ın ABD'ye karşı çıkışı da bir ölçü-
de Ürdün'ün kaygılanna benzeyebilir.
6- ABD'nin mevsimsel nedenlerie önümüzdeki bir-
kaç ay içinde Irak'a operasyon düzenlemeyeceği gö-
rüşü yaygın. Daha sonrası için ise bazı hazıriıklann ya-
pıldığı anlaşılıyor. Kuveyt ve Katar'daki üslerinde yığı-
nak yaptığı haberleri var.
Silah sanayiinden gelen haberlerse şu yönde:
ABD, ani operasyonlar için bazı yeni silahlar ve yön-
temler geliştirdi. Bunlan deneyecek zemin arıyor. Irak,
biçilmiş kaftan!
1991 'deki Körfez Savaşı canlı yayınla dünyaya yan-
sımış, yeni silahlar anında gösterime sunulmuştu. De-
mek ki yeni silahlann tanıtımı gündemde...
Buna karşılık Saddam da dün onlarca defa Tan-
rı'nın adını ve büyüklüğünü kullanarak ABD'yi ye-
neceklerini söyledi.
Silah sanayii, ilah sanayiine karşı!
[email protected]
AB'den tarih istendi
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Türkiye.
Kopenhag siyasi ölçütle-
rinin karşılanması için ge-
rekli adımlann "tümü-
nü" attığını \iırgulayarak
AB 'den üyelik müzakere-
leri için tarih istedi.
Dışişleri Bakanhğı.
Meclis'in kabul ettiği AB
reform yasalanna ilişkin
açıklama yaptı. Meclis'in
adımının AB sürecınde
"tarihi bir dönüm nok-
tası" olduğunun vurgu-
landığı açıklamada. Tür-
kiye'nin yıl sonunda ger-
çekleştirilecek olan Ko-
penhag Doruğu'nda mü-
zakere tarihi beklediği
kaydedildi. Dışişleri Ba-
kanhğı Sözcüsü Yusuf
Buluç da, reformlann uy-
gulamaya geçirilmesinin
önemini anladıklannı be-
lirtirken "Ancak uygula-
manm. ü\eliğimiz önün-
de bir engel gibi takdim
edilmesi yapıcı olmaz"
göriişünü kaydetti. Dışiş-
leri Bakanhğı. açıklama-
suıda, Türkiye'nin AB'-
den beklentilerini şöyle
ifade etti: "Kopenhag
Doruğu öncesinde, ger-
çekleştirilen reformlann
köklü bir değişikhk an-
lamına geldiğini gören
ve ülkemizin evrensel
uygulamaları en ileri
düzeyde benimsemesine
katkıda bulunmak iste-
yen tüm tarafların ve
özellikle de Avrupa ku-
rumlannın.Türkiye'nin
AB'ye üyeliğini somut
şekilde destekleyici tavır
almalan en tabii beklen-
timizdir. Kopenhag'da
Türkiye'ye müzakere
tarihi verilmesi, ülkemi-
zin AB üyeliğinin geri
dönülmez bir noktaya
geldiğinin ortak iradeye
u} gun olarak AB tara-
findan da açık şekilde te-
yidi açısmdan elzemdir."
tzgi'den yanıt
TBMM Başkanı Ömer
lzgi, Avrupa Konseyi Par-
lamenterler Asamblesi
Başkanı Peter Schi-
eder'in uyum paketi için
gönderdiği tebrik mesajı-
na yanıt verdi. lzgi mesa-
jında, AB uyum yasalan-
nın yahıızca Kürtler için
gerçekleştirilmediğini
vurgulayarak, "Biz Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin
yurttaşlarının 35 dola-
\ ında farklı etnik grup-
tan oluştuğu gerçeğini
ülkemizin zenginUği ola-
rak görüyoruz" dedi.
i
paM'onaykuh
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet
Sezer. insan haklan ve de-
mokratikleşme alanında
önemli düzenlemeler ge-
tiren AB yasa paketini 3
günlük incelemenin ar-
dından dün onaylarken,
AB'ye, "Türkiye'ye mü-
zakere takvimi verilme-
li" mesajı verdi. Cumhur-
başkanlığı Basın Merke-
zi'ndenyapılan açıklama-
da, "Sayın Cumhurbaş-
kanımız, TBMM tara-
findan gerçekleştirilern
bu önemli düzenlemeler
karşısında AB'nin de so-
rumluluklarının bilinci,
gerekli özen ve duyarb-
lık içinde hareket edece-
gine ve Türkiye'nin üye-
liğinin olabilecek en kı-
sa sürede gerçekleşme-
sine yönelik düzenleme-
lerin aksamadan işletil-
mesini sağlayacak süre-
cin başlatılacağına inan-
maktadır. AB'nin bu
yönde atacağı adımlar,
Türkiye'nin üyeliğine
ilişkin içtenliğinin de öl-
çüsü olacaktır" denildi.