01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2002 CUMARTESİ 14 KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr Dawid Bowie, kendi şirketinden ilk albümünü çıkardı: Heathen ock'ın tüccar terzisi Müzik dünyasından kısakısa... • The Who grubu, kurucu elemanı ve basçısı John Entwistle"ın ölümüne rağmen turnelerine. müziğe devam edeceğini açıkladı. • Şirin pop yıldızı Monica. ağustos ayında üçüncü albümünü yayımlamaya hazırlanıyor. • Asian Dub Fundation'ın yeni albümünde "Rodiohead"in gitarcısı Ed O'Brien ve Sinead O'Connor yer alacak. • Weezer, 'Keep Fishin' parçasının lclibi için. Muppet Show'un ünlü kuklalan ile çekimlere hazırlanıyor. • 17 Eylül'de çıkacak yeni albümü için Christina Aguilera, Alicia Keys i le bir düet kaydetti. • Jennifer Lopez, Hektor Lavoe adındaki salsa efsanesını konu alan bir filmde Marc Anthony ile rol alacak. • Temmuz ortası ülkemizde de yaymlanacak yeni Thalia albümü, Billboard Latin Listesi'nde beş haftadır bir nıunara. MURAT BEŞER "Heathen"da Bowie geçmişine do- kunduruyor; 'SlowBur'parçası 'Hero- es'u çağnştınyor. 1969'da"SpaceOd- dny"de duyulan stylophone. (pikap iğnesi ileçalınanminyatürorg), 'SBp Away'de analog bir klavye ile yeni- den canlanıyor. Albüm,'Sunday' ile başlıyor ve kendi adını taşıyan par- ça ile bitiyor; her ikisi de 11 Ey- 30 yılı aşan kariyeri içinde kılıktan kıiığa girdiği için rock dün- yasının bukalemunu olarak tanınan zarif ve içten davranışh Da- \id Bowie, 55 yaşını geride bırakmasına rağmen emekli olmayı düşünmüyor. Geçenlerde piyasaya sürdüğü albümü "Heathen''ın merkezine 'ısorap' temasını yerleştirerek profesyonelce bir ken- dine güveni ortaya koyuyor; 40 yılın tecrübesi, 60'lardan bu ya- na yıldız kişiliğinin olanaklannı zorlayarak konserlerini tiyatro ve moda şovlanna dönüştürdüğü, parçaların punk, eloktronik ve dansritimleriile bes- ledi. Günümüzde ıse rock'ın en zeki girişımcisi kabul ediliyor. "He- athen". Bowie'nin kendi plak şir- keti ISO'dan çıkarttığı ilk albüm. 1997'de 55 milyon dolarlık Bowie bonosu satan, bir yıl sonra Ultras- tar teknoloji şırketini kuran ve sa- nat okulu geçmişıni değerlen- dirmeyi bilen bin olarak bo- wieart.com sitesınde, umut veren öğrenci işlerini kü- çük bir komısyonla pazar- layan biri; aynı zamanda Londra'daki çağdaş mü- zık, film ve görsel sanat- lar festivalini organize et- ti. Internetin mesleki ola- naklanru inceleyerek Sony ile dağıtım anlaşmasıru kısa sü- reli tuttu. Müzik pazannda her şeyin 10 yıl için- de değişeceği ve telif haklannın ortadan kalka- rak müziğin su ve elektrik gibi insanlara ulaşa- cağını öngören Bowie, şimdi bundan yararlan- mayı planlıyor; bunda büyük bir ticari heyecan yakalaması, yaklaşımının ticari boyutunu orta- ya koyuyor. Aile babası olarak Bowie, eşi İman ve iki yaşında kızını turnelere rağmen ihmal et- miyor. Artık 20'li yaşlanndaki sanatçılarla ya- nşmayı düşünmüyor; dergilerde eskisi kadar kapak olmasa da. radyo ve televizyonda çok yoğun çalışmasa da, Moby ve Nine Inch \a- fls gibi hayranlan onunla turneye çıkmak için can atıyor. Geçmişine dokunduruyor lül'den önce yazılmış apokaliptik senaryolar. Onun için yeni bir şey olmayan sezgilerinin gücünü ispatlıyor, kişisei ve toplum- sal krizleri şarkı formatında ortaya koyuyor. 'Afraid' ve 'I Would Be Your Slave' parçalannda aşk, güvensizlik ve fa- ni dünya var. "Heathen" birkaç tane de cover şarkı içeriyor. Neil Yo- ung, Legandary Stardust Covvboy ve Pbries'den şarkılar var. Bunlar Tin Machine'deyken onu desteklemiş isim- ler. Bu nedenle Bowie bir vefa borcunu ödüyor onlara. Albümdeki yalnızhk ve hasret temalanyla uyuştuğu için de Young'dan 'IVe Been Waiting For Yöu' adlı şar- kıyı seçtı. Son on yılda çıkardığı en yalın çalışma 'SIow Bum'deki efsane Robert Fripp ımzalı gitar riflerinin bu albümdeki sahibi bir başka de- ğerli isim Pete Townshend. Bu albümün eski havasını hatırlatan şeylerden bi- ri de, 70'lerde Bovvie'nın başanlı al- bümlerine imza atrruş prodüktör Tony Visconti'nin 20 yıl sonraki varlığı. "Heathen"ın dokunaklı tarafi, eskı- ninyenidenhatırlanması. "Hunky Dory"nin amatör ruhlu çocuksu heyecanı büyümüş. Bu Bowie'nin son on yılında çıkardığı en yalın çalışma. Major Tom, Ziggy Star- dust ve Thin VVhite Duke gibi kendi konsepti içerisinde üst- lendiği önemli roller, bu al- bümle beraber boşlukta kapa- na kılışmış kayıp ruhlar gıbı. Yine de Bowıe'nın iç titre- ten ses tonu. zengin kadrosu ve albüme yansıyan kişıliği "Heathen"ı kayda değer bir çalışma haline getiriyor. Orta yaşı biraz geçkin klüp çocuğu gibi göründüğü birkaç al- bümden sonra, yaşını hatırlayarak 'olgun' tema- larla haşır neşir olduğu ve kişisei tonlann ağır bastığı bir albüm çıkarmış. İlk defa bir şarkı yazan olarak gösterdiği nezaket yaşlılığa işa- ret ederken albüm adının "Heaten" olması, 11 Eylül sonrası psikolojıye teğet geçmiş. Dindar sayılamayacak birinin elinden çıkan, terk edil- mişlik ve yalnızhk hakkındaki şarkılarda, 55 yaşa karşın fazla bir şeyin değişmediğini söy- lemek mümkün; sadece yaşlandıkça sorula- rın sayısı artıyor ve yanıtlar yeniden düzen- leniyor. Bowie farklı olarak. hiçbir zaman ce- vaplanamayacak sorulan kendine tekrar tek- rar soruyor. Hakh olup olmadığını sadece 55 yılı gende bırakanlar bilir. beser(g sistemsensin.com Dans,ritimve görsellikdolu birşölen Sanatçı dört CD'Bk bir seri piyasaya çıkanb. Kudsi Erguner'den Osmanlı müzikleri Imaj Müzik, "Osmanlı tmparatorluğu - Hoşgörü İmparatorluğu" adı altında dört CD'lik bir seri piyasaya çıkardı. Hoşgörü tmparatorluğu müzik dizısi. "Ferahfeza, Me\1evi A>ini", "Labanda Afla T\ırka", "İstanbul Rembetikosu" ve "TatyosEfendi" adlı albümlerden oluşmakta; Osmanlı kültürüne ait müzikler Kudsi Erguner konserlerinin yanı sıra, yayımladığı 4O'tan fazla CD ile, Türk sanat ve tasa\"vufmüziğini dünyaya tanıttı. Sanatçı arkadaşlan ile oluşturduğu grup, değişık çalışma ve yorumlarla tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ilgı gördü. Kudsi Erguner ve grubu, "Hoşgörü İmparatorluğu" adlı dört albümlük müzik serisi ile üç kıtaya kurulu Osmanlı EnsemMe tarafından seslendırilmiş. Dedesi Süleyman Erguner ve babası IT\İ Erguner'in sanatı olan neyzenliği de\am ettıren Kudsi Erguner, İmparatorluğu'nda farklı ırk, dil. din ve kültürlere sahip insanlann birlikte yaşamasından doğan renklerin sesini ve müziğini sizlere sunuyor. Küttür Servisi - 9 Uluslarara- sı Istanbul Caz Festivali'nin bu- gün iki konuğu var. îlk konuk. dün de festival kapsamında konser veren Maharaja. Saat 23.00'te Babylon'da konser verecek olan topluluk, Bachu Khan Langa, UstadBarkatKhan,GewarKhan Manghanyar, Queen Harish, Us- tad Murad Khan Langa, Ustad Noore Khan Langa, Ustad Ram- zan Khan Manghanyar ve Sa- yari Sapera'dan oluşuyor. Hindistan'ın mistik efsanele- rinden kulaklarımıza uzanan ef- sunlu bir müzik yolculuğu... Dans, aşk, hipnotizma,ritim,gör- sellik dolu, tütsü kokan bir şölen... Maharaja grubu, Hındistan sana- tımn ve kültürünün çok çeşitli geleneklerine kaynaklık eden, 'krallann toprağV Rajastan kö- kenli müzisyenlerden oluşuyor. Daha önceden Musafır olarak bilinen grubun müzisyenleri ye- ni oluşumlan Maharaja'da ken- di çe%Teleri ve kültürlerimn ihtı- 9.ULUSLARARASI İCTnfLIDIII ISTANBUL 9.ULUSRAR KULTUR İCTnfLIDIII VESÜIHT ISTANBUL v««ı CAZ FESTIVALI Maharaja'nın müziği Hindistan'ın mistik efsanelerinden kulaklanmıza uzanan efsunlu bir müzikyolculuğu niteliğinde. şamlı öğelerini çarpıcı bir zara- fetle bezelı. görkemli müziklerin- de yansıhyorlar. Sufızm gibi bir- çok mistik öğretiyi, türküler ve ağıtlarla dile getiren atalanndan devraldıklan gelenekleri şarkıla- nna taşıyan bu müzisyen, şair v e şamanlar topluluğunun müziği birçok farklı duyguyu içenyor. Kuzey Hindistan'ın müzik ge- lenekJerinden, Arap ve Hint ez- gilerini harmanlayan türlere ka- dar yayılan rafine bir repertuvar. ağıtlar, methiyelerve epik şarkı- larla zenginleşip danslarla göz kamaştıncı birgörsel canlılık ka- zanıyor. Festivalin bugünkü ikinci ko- nuğu ise Cengiz Baysal Group. Sibel Gürsoj, Imer Demirer. Ser- kan Özyümaz, Ercüment Ateş, Ü- ker Ozalp, ve Cengiz Baysal'dan oluşan topluluk saat 23.00"te Roxy'de konser verecek. Bu pro- jesinde 6O'lı yılların moda caz geleneğini günümüz tarzlarına yaklaştıran Baysal, basit ve naif bir armonik yapı üzenne kurdu- ğuritmikkompozısyonlannı do- ğaçlama öğelerini ön planda tu- tarak seslendiriyor. Usta sanatçı- lardan oluşan bu ekibin 'konzert- maister'liğini Imer Demirer üst- lenirken, farklı projelerde gör- meye alıştığımız Sibel Gürsoy ise Bulgar halk müziği stillerine yakm vokalleriyle gruba renk katacak. Gülizafm 'Türküler' albümünde ünlü ozanların yapıtlan yer alıyor Halk müziğinde yeni bir ses Kültür Senisi-Ahnanya'da başlayan halk müziği se\gisini Türkiye"ye taşıyan Gülizar, sesini ve yorumunu iddialı bir albümle mü- zikseverlerin beğenisine sunuyor. Üç yıl önce Ahnanya'da sürdürdüğü ec- zacılık eğitimini yanda bırakarak Türkı- ye'ye yerleşen Gülizar, Türkiye'ye geliş ne- deninin tamamen müziğe olan sevgisi olduğunu söylüyor. Gülizar Türkiye'ye yer- leşince, halk müziğinin ünlü yönetmenlerin- den AM Osman Erbaşı dan bağlama ve tavır derslen ahnaya başhyor. ilk eğitimini Alman- ya'da kendisini keşfeden müzik öğretmeni Heike Lehrmann'dan alan Gülizar" m ilk al- bümü "•TürköJer"de müzik yönetmenhği ve düzenlemeler Sinan Uhıer'e ait. Sinan Ulu- er'in albümde iki parçası da yer alıyor. Bu- nun dışında ÂşıkEmrah,AB Sultan,Aşık Vbk- suK, Dertü Divani ve Yûksel Yıldız gibi ün- lü ozanlann çalışmalarına da albümde yer verilmiş. 1998 yılında TRT tarafından düzenlenen ses yanşmasında üçüncülük ödülü alan Gü- lizar'ın albümde sesi ve yorumu okuduğu eserlere dinamik ve coşkulu bir tını veriyor. Âşık Yoksuli'nin müzik otoriteleri tarafın- dan okunması oldukça zor olarak gösterilen "Hangi Dağın Anhndasm Se% djğun" ile Âşık Emrah"ın bugünün ınsanlarına yakınması olan "Yanayun mı Ölejim mi" türkülerini ba- şanyla seslendirmiş. Gülizar'ın albümünde 13 türkü yer alıyor. Daha önce başka sanatçılar tarafından da seslendirilen parçalar, arşiv oluşturanlar için de iyi bir materyal. Albümde yer alan türküler: 'Ben Giderim Batum'a", 'Yanavım mı Öle- yhn mi', 'Taze Karlar Yağmış', k Ocak Yan- maz Duman Tütmez'. 'Bizim Evde Şenhk Var', 'Menekşe Koymuşlar Gülün Aduu', 'Uzak Gibi', 'Hangi Dağın Ardındasın Sev- diğim', 'Dut ^edim Tuttu Beni', •Azrafl Se- rime Çöktüğü Zaman', 'Yer Beni Ö>le Gi- derim', "Bugün Yasta Gördûm', 'Uzak Gi- bi'(enstrümantal). SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Dünya Kupası'ndan Sanat DünyasınaSanat ile spor dünyada ve insanlık tarihinde, yaratıcılık açısından birbirinden ayrılmaz iki var- lıktır... Futbolda bir Dünya Kupası'r» daha geri- de bıraktık. öyle ki, Türkiyemiz için 48 yıl son- ra futbolda dünya üçüncüsü olarak bir zafer ka- zandıran Milli Takımımız spor tarihine ülkemiz için mutlu bir sayfa yazdırdı. Kupanın başlangıcın- da spor otoriteleri tarafından bile "inanılmaz" gi- bi görünen bu başarı, bir gerçeğı de gözler önü- ne seriyor. Şöyle ki, sadece futbol seyırcimiz değil, Dünya Kupası'nı şöyle veya böyle izleyen- ler, gerek Türk takımının maçlarını seyrederken ve özellikle sporcularımız dünya üçüncüsü ola- rak yurda dönüşte, tüm halkımız tarafından öy- le olağanüstü coşkulu, sıcak, beklemekten yo- rulmaz bir sabır içinde "sevgi seli" ile karşıla- dılar ki bu tablodan şu ders çıkıyor: Toplumsal açıdan bakıldığı zaman, şayet halkın çoğunlu- ğu bir konuyu, durumu, dünya görüşünü iligiy- le, sempatiyle ve düşüncesine, umuduna uy- gun olarak benimserse birlikte hareket etmek olanağına varır... Bu ilginin ve davranışın sade- ce futbol için olması gerekmez. Gerçi, özellikle futbol, hele Dünya Kupası, Sü- per Kupa. UEFA Kupası, Şammpiyonlar Ligi gi- bi uluslararası yarışmaları içeriyorsa, dünyayı saran, yerinden oynatan bir nitelik kazanıyor. Adeta, şiddetli bir deprem gibi ya ona dayan- mayanları yıkıyor ya da sağlamlar ise hem mut- lu oluyor hem de yerlerinde kalabiliyor. Bundan böyle Türkiye için de. Işte bu açıdan bakılınca, Dünya Kupası'nda Türkiye'nin 3. olması, şim- diye kadar kazanılmış "büyük ödül" olarak de- ğerlendirilmeli ve gelecek için ona göre çalışıl- malı, bu durumu kaybetmemek için hareket edil- meli.. Tabii ki futbol dünyada eşine rastlanmaz, en çok seyircisi olan ve sadece spor olarak de- ğil, bir ülkenin ekonomik, sosyal, hatta politik ya- şantısını bile geniş çapta etkileyen bir olay, vaz- geçilmez bir durum, bir konu olarak yer alıyor. Şimdi bu yazımda, bızi sevindiren bu fut- öo/'daki başarımızı bir yana bırakıp aynı para- leldesaydığım bir toplumsal etkinlik olan sanat'a dönüş yapmak istiyorum: Sanatta da çeşitli alanlarda ve türlerde uluslararası festivaller, şen- liklerveyarışmalar biçiminde etkinlikler var. Dün- ya Kupası gibi. Ve Türkiye Cumhuriyeti'nin, özel- likle Atatürk'ün çizdiği kültür ve sanat devhmi yolunda katıldığı uluslararası yanşmalarda sa- natçılanmızın, kültür ve sanat adamlanmızın ül- kemize yıllardan beri kazandırdıkları çok önem- li ve değerli ödüller, başarılarbulunmaktadır. Bu başanların ve paha biçilmez ödüllerin acaba ne kadarı medya'mızda nasıl ve ne biçimde ve la- yık oldukları derecede yer alıp değerlendiriliyor- lar?! Sadece yanlış anlaşılmasın ki, asla bu de- ğerlendirmenin ve ilgi görmenin hiçbir zaman fut- bol kadar tüm dünyada yaygın olan bir etkinlik olması istenemez. Böyle bir durum zaten ola- maz. Ama, herhangi başarılı bir uluslararası fes- tival ve yanşmada ödül kazanmış bir sanat ola- yının sanatsal değerinin, kendi boyutunda med- yada belirtilmesi de mi olamaz?! Pekâlâ olur. Ye- ter ki sanat'a ve kültüre de önem verilsin. Bu değeri ve önemi vermek için, zaten uzun yıllar- dan beri özellikle dış ülkelerde sanat değerleri- ni ve hatta üstünlüklerini kanıtlamış sanatçıları- mız var.. Her biri virtüöz seviyesine erişmiş, üs- tün yeteneklerini konserieriyle, resitalleriyle, gös- terilerle sanat otoritelerine sunmuş ve ödüller ka- zanmış sanatçılarımız ve adlarını belirtmek için bu köşe yetmez. Sevgili medyamızın "gerçeksanatçılanmıza" da Dünya Kupası kadar degilse bile yeteri ka- dar ılgi gostermesi, ülkemizi kazandırmak de- mektir... Cfıarfotte Church'ün ilk müzikali • Kültür Servisi - Bizefnin 'Carmen'inden 'Batı Yakası Hikâyesi'ne kadar çeşitli klasik yapıtlan seslendiren klasik müzik sanatçısı Charlotte Church, yapımcılığını Morgan Creek firmasının üstlendiği Tll Be There-Orada Olacağım" adlı müzikal-komediyle ilk kez oyuncu olarak seyirci karşısına çıkacak. Bu müzikal komedide aynı zamanda oyuncu Craig Ferguson da ilk kez yönehnenliği deneyecek. "Orada Olacağım', ünlü bir pop şarkıcısının yıllar önce yaşadığı bir gecelik ilişkisinden doğan kızının varlığını öğrendikten sonra kendisiyle yüzleşip yaşamını sorgulamasını konu alıyor. GüBzar'ın albümünde 13 parça var. - Mercan Dede / Secret Tribe - Kar (Doublemoon) - Toros Can - Hindemith (Lale Plak) - OHM Guru - Echo (hma - Prosound) - The Jazz House Independent (Irma - Prosound) - Blue Cat - Chill Reception (Irma - Prosound) - Gazzara - The Spirit of Summer (Irma - Prosound) - Clan Grezo - Brassisity (Irma - Prosound) - Yurdal Tokcan - Hisleniş (Beyza Müzik) - Göksel Baktagir ' Ceyhun Çelikten - Hayal Gibi (Beyza Müzik) - Various Artists - Room Service Vol. 2 (Mole - RKD) - Various Artists - Bambuddha Groove Vol. 1 (Mole - RKD) - Various Artists - Bambuddha Groove Vot. 7 (Mole - RKD) - De-Phazz - Godsdog (Mole - RKD) - De-Phazz - Detunized Gravıty (Mole - RKD) - Various Artists - Listening Pearls (Mole - RKD) - Yonderboi - Shallow and Profound (Mole - RKD)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear