Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
27 TEMMUZ 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Sıvas'taki olayda yeni gelişme
Bebeğin karnmdaki
bebekler ikiz çıktı
SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk
SIYAS (Cumhuriyet) -
Doğduğunda karnındaki
şişlıkten şüphelenilerek
Cumhuriyet Cniversitesı
Araşhrma Hastanesi'ne
sevk edılen erkek bebeğin
karnında. 5 aylık olduğu
belirlenen 2 kardeşinin bu-
lunduğu ortaya çıktı.
CÜ Radyoloji Bölümü
Ögretim Üyesi Yrd. Doç.
Dr. İbrahimOztoprak. rad-
yolojik tetkıkler sonucu,
Hatun Zeki adlı kadının.
21 Temmuz tarihinde dün-
yaya gelen erkek bebeği-
nin karnında 2 kardeşinin
daha bulunduğunun sap-
tandığını söyledi. Öztop-
rak, şu bilgileri verdi:
"Karnı şiş olduğu için
Doğumevi Hastanesfnden
hastanemizesevkedüen be-
bek üzerinde yaptığımız
radyotojik tedtiklerde, ke-
smKklekamındaurbulun-
madığuu, aksine (Fetus İn
Feru) dedigimiz 2 bebek
daha buhınduğunu tespit
ettik. 1805 vüında flk kez
rastianılan (Fetus İn Fetu)
dediğimizolay. gefişmiş bir
bebeğin içerisinde getişme-
miş bebek bulunmasıdır.
Tıptiteratüründebu vaka
87. oluyor. Ancak bebeğin
karnında 2 bebek bulun-
masıise dünyadaya3 ya da
4 kez rasdanılmış bir olay.
Aynca bu vakayı ilginç ya-
pan bir başka olayise diğer
bebeklerin kaburga, bacak
ve kol kemikleri, karaciğe-
rin bir bölümü, böbrekler,
gözler, ağızgibi bazıorgan-
lannın otuşmasL"
E>r. îbrahim Öztoprak,
kardeşinin karnında bulu-
nan her iki bebeğin de ölü
olduğunu vurgulayarak
şunlan arüattı: "Kannda-
ki ölü bebekler, bebeğin
karnının ön kısnunda bu-
lunuyor. Banndıklan be-
beğin, idrar yollannda bir
miktargenişlemeye yol aç-
mışlar. Aynca karaciğer,
dalak, böbrek. mide ve ba-
ğu-saklannı kenara iterek
sılaşannışlar."
AVRUPATRENİNİN PEŞİNDE Mi NE?L
Belediyeye ait billboard'lann kiralanmasına ilişkin ihalelere fesat kanştırmakla suçlanıyor
Erdoğan'ayenibirdava• Istanbul
Büyükşehir
Belediyesi'ne ait
billboard'lann
kiralanmasına
ilişkin ihalelerin
bedellerini düşük
göstererek 50
trilyon 7 milyar
liralık yolsuzluk
yapmakla suçlanan
Erdoğan'm 3 yıl
ağır hapsi isteniyor.
ECEVtTKIUÇ
fstanbul Cumhuriyet Baş-
savcılığı, Adalet ve Kalkınma
Partisi Genel Başkanı Recep
Tayyip Erdoğanın da arala-
nnda bulunduğu 18 sanık hak-
kında "İhaleye fesat kanşür-
mak" suçundan dava açtı. Is-
tanbul Büyükşehir Belediye-
si'ne ait billboard'lann kira-
lanmasına ilişkin ihalelerin be-
dellerini düşük göstererek 50
trilyon 7 milyar liralık yolsuz-
luk yapmakla suçlanan Erdo-
ğan'uı 3 yıl ağır hapsi isteni-
yor.
Istanbul Cumhuriyet Savcı-
sı Rasim Işıkaltm tarafından
hazırlanan iddianamede, Bü-
yükşehir Belediyesi 'nin kont-
rolündeki yerlerde bulunan 30
adet afiş değiştiricili ışıklı me-
ga billboard, 350 adet direkle-
rarası ışıklı mega billboard ve
bin adet tek yüzlü ışıksız bill-
board konulması ve işletmesi-
ne ilişkin ihale yapıldığı belir-
tildi. Belediye Encümeni'nin
24 Şubat 1998 tarihli karany-
la 3 yıllık süre için aylık 62
milyar lira bedelle işin en yük-
sek teklifi veren Gür-sa tnşa-
at ve Alma Media Reklamcı-
lık'ın oluşturduğu ortak giri-
şime ihale edildiği ifade edi-
len bu karan veren encümen
meclisinin başkanlığını İdris
Naim Şahin'nin, üyeliklerini
de Nihat Mecit, Şaban Erden,
Ali Yıbnaz, Nuriddin Dönmez,
Hüseyin Güisün ve Sabri De-
refi'nin yaphğı kaydedildi. Ka-
rann 16 Mart 1998 tarihinde
dönemin belediye başkanı Er-
doğan tarafından onayladığı
vurgulanan iddianamede, bu
ihalenin bedelinin Ahmet Du-
ran, Ayşe Zuhal Sezen, Mikdat
Yetim,Mehmet AliTerlemez ın
görev yaptığı Başkanhk Tak-
dir komisyonu tarafından be-
lirlendiği ifade edildi. Aynı
billboard'lann işletmesine iliş-
kin açılan bir başka ihalenin de
6 Kasım 2000 tarihinde en yük-
sek teklifi veren Istanbul Kül-
tür ve Sanat Ürünleri AŞ'ye 3
yıllığına aylık 315 milyar lira-
ya verildiği anlatılan iddiana-
mede Büyükşehir Belediyesi
Başkanvekili Ümit Özerol ta-
rafindan onaylanan bu ihalenin
bedelinin de Ayşa Zuhal Se-
zen, Miktad Yetim, Mehmet
AH Teıiemez tarafından belir-
lendiği belirtildi.
Sanıklann bu ihalelere fe-
sat kanştırdıklan ve ve 50 tril-
yon 7 milyar lira yolsuzluk
yaptıklan vurgulanan iddiana-
mede, Erdoğan, Ümit Özeral,
Mesut Pektaş, İdris Naim Şa-
hin. Şaban Erden, Ali Yılmaz,
Nuriddin Dönmez, Hüseyin
Güisün, Yılmaz Şener, Osman
Yıldırak, Temel Coşkun. Ah-
met Önel ve Ahmet Duran'ın
3 yıl ağır hapsi istendi. Nihat
Macit, Sabri Dereli, Ayşe Zu-
hal Sezen, Mikdat Yetim ve
Mehmet Ali Terlemez'in de 2
ile 6'şar yıl arasında değişen
ağır hapis cezalanna çarptınl-
malan gerektiği vurgulandı.
Garîh cmayeti dava»
• İstanbul Haber Servisi - tşadamı Üzeyir Garih
cinayeti sanığı Yener Yermez'in, ölüm cezası
istemiyle yargılanmasına devam edildi. Eyüp 2.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 7.
dunışmasına, Kartal Özel Tip Cezaevi'nde
tutuklu bulunan Yermez getirildi. Yermez,
"Bundan önceki duruşmada soruşturmanın
genişletihnesini istemiştim, reddedihnişti. Ben,
soruşturmanın genişletihnesini istiyorum" dedi.
Vatandaşkktan çıkma izni
• ANKARA (AA) - Resmi Gazete'de yer alan
Bakanlar Kurulu Kararlan'na göre, 3 bin 133
kişinin Türk vatandaşhğından çıkmasına izin
verilirken. daha önce vatandaşlıktan çıkmalanna
izin verilen 28 kişiyle ilgili bazı maddi hatalar
düzeltildi. Bakanlar Kurulu, aynca daha önce
çeşitli tarihlerde Türk vatandaşhğından
çıkmasına izin verilen 631 kişi hakkındaki
nükümleri de iptal etti.
Avrupa'ya gelinlik satişı
• IZMtR(AA)-
Daralan iç piyasa
nedeniyle ihracata
yönelen gelinlik
satıcılan. başta Almanya
olmak üzere bazı AB ve
Arap ülkelerine gelinlik
satıyor. Defhe Bridal
Şirketi Yönetim Kurulu
Başkanı Şinasi
Köseoğlu, iç piyasanın
bittiğini öne sürerek "İç
piyasada geçen yıla
oranla yüzde 30 azalma
var. Amacuraz ihracatla
kendimizi kurtarmak" dedi.
Görme özürki dağcımn başamsı
• DOĞUBEYAZU (AA) - Türkiye'de atletizm
ve dağcüık yapan tek görme engelli sporcu
Necdet Turhan, Ortadoğu Arama-Kurtarma
Dagcılık ve Doğa Sporlan Dernegi (ORDOS)
üyesi olan 5 kişiyle birlikte önceki gün Ağn
Dağı'na zirve yaptı. Ağn Dağı'nın 5 bin 137
metresindeki zirveye çıkarak fotoğraf çeken
dağcılar, geceyi 4200 metredeki kamp yerinde
geçirdikten sonra erken saatlerde Ağn'nın
Doğubeyazıt Ilçesine indiler.
En çok Istanbul imdaf dedi
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet
Genel Müdürlüğü, '155 Polis Imdat' telefon
hattına bu yılın ilk 6 ayında toplam 750 bin 219
ihbar yapıldığuıı, 323 bin 208 başvuru ile
Istanbul'un ilk sırada yer aldığını bildirdi.
Açıklamada, geçen yıl yapılan toplam ihbar
sayısının 684 bin 769 olduğu, başvuru sayısında
bu yıl yüzde 200'lük bir artış gerçekleştiği
kaydedildi.
Galata
Köprüsü'nün
alündaki
lokantalann
dışanya koyduğu
masalar, belediye
tarafindan
kaldınku.
Yurttaşlar,
beledhenin
ııvgıılamaana
serttepki
gösterirken
masalarm
"dışanda içld
içüdiği için"
kaldınldığmı
söylediler.
(Fotoğraf:
MELTEM
BOĞA)
Köprüaltına masa yasağıİPEKYEZDANİ
Galata Köprüsü'nde 10 yıldan sonra yeni-
den açılan ve tstanbullulann yanı sıra turistle-
rin de yoğun ilgi gösterdiği "Köprüalu ktkan-
talan" belediyenin çağdışı zihniyetinın kurba-
nı oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, köp-
rü alhndaki lokantalann dışanya koyduğu ma-
salan "geüş-gidişi engeflediği gerekçesryle" kal-
dırttı. Yurttaşlar, belediyenin uygulamasma sert
tepki gösterirken masalarm "Dışanda içki içil-
diği için" kaldınldığını belirttiler ve "Bu an-
layışnı İstanbul gibibir dünya kentiniyönetme-
mesi gerektiğini" vurguladilar.
Istanbullulann Galata Köprüsü'nde 10 yıl
aradan sonra yeniden yaşamaya başladığı köp-
rüaltı keyfınin ömrü, Büyükşehir Belediye-
si'nin keyfi tutumu ve anlayışı nedeniyle yal-
nızca 15 gün sürdü. "SaDanarak bira içflen"
eski Galata Köprüsü'nün yerini tutmasa da ts-
tanbullular yeni Galata Köprüsü'ndeki Boğaz
esintisi eşüğinde bira içmenin keyfine üç haf-
ta önce tekrar kavuşmuştu. Yıllarca onanm
ve içki ruhsah gibi nedenlerle ihalesi yapıla-
mayıp boş kalan köprü altındakı lokantalar açı-
lır açıhnaz tekrar belediyenin baskıcı kontro-
lüne uğradı.
Eski Galata Köprüsü esnaflanndan Yıldız-
lar Balık Lokantasf nın sahibi tmdat Yıkhz,
"Eski köprü zamanmda biz 30 yıl hep k>kan-
tanın önüne bir sıra masa koyduk, bu gdene-
ği sürdürmeyi düşünmüştük" dedi. Ancak
yeni köprü altı dükkânlan açıldıktan sonra
tüm lokantalann rastgele masa koymaya baş-
ladığını ve fazla yer kapladığını anlatan Yıl-
dız, "Bu şekflde bir kanşıkhk oldu ama her-
kes dükkânmın önüne bir sıra koysa bir şey
ohnaz bence. Ama belediye değil bir sıraya
izin vermek, dolaplanmızı bile içeriye koy-
durtmaya çahşryor" diye konuşru.
Masalar kaldınldıktan sonraki dört günde
işlerinde yüzde 70 azalma olduğunu belirten
Yıldız, şöyle devam erti:"Ben iki dükkâna
ayhk 21 bin 750 dolar kira verhorum. Bö>1e
giderse hepimiz dükkânlan kapatmz."
DÜNYA BANKASFNDAN SAĞLANAN KREDt ÎLE İLGtLÎ SÖZLEŞME ÎMZALANDI
Eğitime 300 milyon dolarhk destek
Dünya Bankası
Türkiye
Direktörü Ajay
Chhibber,
temel eğitim
projesinin
kendileri için
önemli
olduğuna
dikkat çekti.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Dünya Bankası, Temel Eğitim Proje-
si'nde kullanılmak üzere Türkiye'ye
300 milyon dolarlık kredi sağlayacak.
Kredinin onaylanmasına ilişkin imza
törenine katılan Dünya Bankası Tür-
kiye Temsilcisi Ajay Chhibber, Tür-
kiye'de uygulanan temel eğitim pro-
jesinin, dünya üzerinde uygulanmak-
ta olan en geniş kapsamlı eğitim pro-
jesi olduğuna dikkat çekti.
Dünya Bankası'ndan sağlanan 300
milyon dolarlık ikinci Temel Eğitim
Projesi Kredisi'ne ilişkin imza töreni
dün Ankara'da gerçekleştirildi.
Hazine Müsteşarlığı'nda yapılan
imza töreninde konuşan Dünya Ban-
kası Türkiye Direktörü Ajay Chhib-
ber, temel eğitim projesinin kendile-
ri için önemli olduğuna dikkat çekti.
Proje çerçevesinde 1.2 milyon yeni
öğrencinin eğitim sistemine girdiği-
ni. yeni okullar açıldığını, var olan
okullann yenilendiğini, öğretmenle-
rin eğitim kapasitelerinin geliştirildi-
ğini \
r
urgulayan Chhibber, eğitim ko-
nusunun kendileri için çok önemli ol-
duğunu belirtti.
Türkiye'ye, bu alanlarda verdikle-
ri desteğin süreceğini vurgulayan
Chhibber. "20 yıl sonra insanlar geri-
ye baknklannda, bu progranun ne ka-
dar önemli olduğunu görecekler. Pro-
jeyi başanyla u\ gula\an Türkh e, dün-
ya üzerindekien kapsamlı cahşmayı ya-
şama geçiriyor'' diye konuşru.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
OIUP Böyle Vakalar...
Gençliğimizde çok dile getirdığimiz bir dörtlük
vardı. "Olurböyle vakalar/ Türkpolisiyakalar. I Alır
götürûr merkeze I Rezil eder herkese" diye şaka-
laşırdık.
Bilmiyorum, 1950'lerin "Soğuk Savaş" günlerin-
de; bunu "kim" yada "kimler" uydurmuştu. Fakat
o günlerde. birinin polis tarafından alınıp götürülme-
si ve hakkında bir "dedikodu" uyanması, o kişinin
gerçekten rezil olması demekti.
Şimdi düşirıdügüm zaman, utanç duyuyorum. "Es-
ki tüfek" diye adlandınlan eski solculann, "esen rüz-
gârdan hile sezmeleri" ve çevrelerinde birkaç kez
gördükleri herkesten, "polis" diye kuşkulanmala-
rına çok gulerdik. Zaman içinde Soğuk Savaş" so-
na erdi ama; o değerli insanların ne derece haklı ol-
duklarını, kendi yaşamlarımızda gördük ve iyice öğ-
rendik...
Artık"mer/cezegöfüAü/enhe/*es"(enazındanbi-
zim çevremizde) rezil olmuyor, rezil olduğu düşünül-
müyor. Fakat "birileri", çok ağır bedeller ödedi ve
ödemeyı sürdürüyor. Hapishanelerden gelen mek-
tuplar, çoğu kez yüreğimi dağlıyor. örneğin Memik
Horuz'un durumu. Zaten öyle bir dönemden geçi-
yoruz ki, işlerin çoğunun belli bir "demokratikleşme-
ye" yönelmesine karşın, inanılmaz bazı şeylerin uy-
gulanması, birilerine "mutluluk" (!) veriyor).
Bir süre önce, bizim gazetenın yöneticilerinden Ib-
rahim Yıldız'ın başına gelenlen de, btı çerçeve için-
de değeriendirmek gerekır. Zaten bu yazıyı yazma-
mın nedeni de, üzerinden zaman geçmiş olsa bile
bu olayın bana anımsattığı bazı şeyleri, sizlerle pay-
laşmak istemem oldu.
12 Eylül'ün "karanlık günlerinde", birevi araya-
cakları zaman ya da birini gözaltına alacakları za-
man; özellikle sabaha karşı saat 5'te gelirterdi. Sa-
nıyorum Ibrahim'ı sabahın 2'sinde Ankara'da oteloda-
sından alan görevlilerde herhalde, benzer bir "mut-
luluk" içindeydiler.
• • •
Aslında bu "işlerde" çok ciddi sorun, iletişimde-
ki yetersizliklerden oluyor. Bundan 15 yıl önce ya-
şadığım ve bugün sizlerle paylaşmak istediğim olay
da (belkı olay demek bile fazla), işte boyle bir ileti-
şimsizlikten kaynaklanmıştı.
Yukarda da değindiğim gibi, 15 yıl önceydi. Bir ak-
şamüstü eve döndüğümde, çalışan hanım, emni-
yetten birinin aradığını ve bir telefon numarası bı-
raktığını söyledi. Bir gün sonra aradığım zaman,
"Siyasi Şube"öen bir komiser, benimle görüşmek
istedikleri bir konu olduğunu söyledi ve ne zaman
gelebileceğimi sordu. Bir gün sonra, Cuma idi ve Le-
vent'te bir işim vardı. O zamanlar Gayrettepe'de
olan Siyasi Şube'ye de uğrayabileceğimi söyledim.
Sabahtan fakültedeki dersimi yaptım ve öğlen
sulannda Şube'ye girtim. "Aydınlar Dilekçesi" ile il-
gili bir konudanötürü, "Sıkıyönetım" tarafından "is-
tendiğim" (!) söylendı. O dava kalkmış ve bu durum
gazetelere bıleyansımıştı. Bunu belirttim, fakat inan-
dıramadım. "Bizsizi, gene de gönderelim Hocam"
dediler.
"Bugün biraz işim var, hafta başında ben gide-
rim" dediysem de, "üslup" gitgide sertleşmeye
başladı ve sonunda 2 memur ve özel bir emniyet
minibüsü ile Selimiye'ye dogru yola çıktık.
Günlerden Cuma ve mesai saati neredeyse bite-
cek... Kimseye haber vermem de mümkün değil. Be-
ni getiren memur işlemleri yaparken, nöbetçi asker
beni, yüzüm duvara gelecek biçimde köşeye "dik-
ti". 10 kişinin katili olsam da, aynı şey yapılacaktı.
Neyse, fazla uzatmayayım. Içen alındıgımda ço-
ğu öğrencım olan gazetecilere. eve haber vermele-
rıni söyledim ve bir savcının huzuruna çıktık. Emni-
yet görevlisi durumu anlattığında, savcı bey, "Yahu
o dava düştü" dedi ve bana dönerek, "Buyrun otu-
run hocam" dedikten sonra, odadaki daktilolardan
birini çağırdı ve bunun emniyete ve sınır kapılarına
bildirilip bildirilmediğini sordu. Unutulmuş...
• • •
Bazen, fazla bir şeyin değişmediğini düşünüyo-
rum. Ama bugün bunlan dile getirebildiğimize göre
az da olsa, mesafe almışız demektir.
İstanbul 1 No'lu DCM
Esenyurt dımısımla
iki kişiye üıhliye
İstanbul Haber Ser-
visi - Esenyurt Beledi-
yesi'ndeki yolsuzluk
iddialanyla ilgili Bele-
diye Başkanı Dr. Gür-
büz Çapan ve 41 kişi-
nin yargılanmasına de-
vam edildi. Duruşma-
da, tutuklu sanıklar AB
Aksu ve Hıdır Güler de
tahliye edildi.
İstanbul l No'lu
DGM"deki duruşmaya
tutuklu sanıklar Ali Ak-
su ve Hıdır Güler ile
rutuksuz sanıklardan
GürbüzÇapan, kardeş-
leri Günay ve Zeki Ça-
pan'ın da aralannda bu-
lunduğu 21 sanık ka-
tıldı. Duruşmada iddi-
anamede "muşteld" sı-
fatıyla yer alan 7 kişi
dinlendi. Müştekiler-
denlIhanŞayt)ek,1996
yılına dek belediyede
zabıta olarak görev yap-
tığını belirterek duruş-
ma salonunuda Jandar-
ma'da verdiği ifadeyi
kabul etmeyerek "Be-
nim ifadcmi süslemişler.
Ben Gürbüz Çapan
rüşvet aldı demedim"
dedi. Şaybek. "Benim
kardeşim de Esenyurt'a
bağh olan Mehterçeş-
me MahaDesi'nin muh-
tanydı. Bu mahalknin
Yakuplu Belediyesi'ne
bağlanması ile ilgili re-
ferandum vanfa. Karde-
şim bu referandumdan
önce Çapan'm mahal-
le\e hizmet götûrmedi-
ği yönünde açıklama
yaptı. Bunun üzerine
Zabıta Müdürü Abdul-
lah Şahin beniodasuıa
çağrdLOdada Zeki Ça-
pan \ç Zekeriya ÇeBk
de vardı. Benim istifa
ermemi istediler" diye
konuşru.
Çapan'ın avukatı
Uğur Alacakaptan,
müştekilerin sözlü ola-
rak ifadelerinın ahn-
ması gerektiğini belir-
terek müştekilerin mah-
kemeye sunduklan ya-
züı beyanlannın her ye-
re Çapan hakkında şi-
kâyetlerde bulunan
Bertan Zulaloğlu tara-
findan yazıldığmı ifa-
de etti. Mahkeme he-
yeti, Alacakaptan'ın,
müştekilerin önce söz-
lü ifade vermeleri tale-
bini reddetti. Gürbüz
Çapan' ın avukatı Meh-
met Başaran da 7 müş-
tekiden 5'nin emlakçi
olduğunu vurgulayarak
bu kişilerin haksız ka-
zançlan kesildiği için
şikâyetçi olduklanm
söyledi.
Tutuklu sanıklar Ak-
su ve Güler'intahliye-
sine karar veren mah-
keme heyeti, oturumu
erteledi.