22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
! MAYI3 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA J i ı J v U i l tJlVJJ. ekonomi@cumhuriyet.com.tr 1 3 fcşÇevresi Grıbu toplandı ••tSTANBULCAA)- CDze sektör tenmlcilerınin bir aBjayı gelerek »luşTurduğu tş Ç"e'-ıesı Gnıbu, 6 ay atraiın sonra t sterbul'da toplandı. Basına kapalı olarak /VltematifBank'ın Esentepe'deki genel merkezinde başlayan t ş Çe\Tesi Grabu'nun 8 - toplantısına. Türk Sanayicileri ve t şadam.an Derneği (TÜSİAD) Yönetim KLurulu Başkanı Xuncay Özılhan ev sislııplıği yapıyor. Yağ tiyatı geriledi •KONYA(AA)- Ayçiçeği yağı fiyatında yaklaşık 6 a y önce ortayaçıkan 2.5 kata yakın artışın s o n 3 ayda sürekli düşme eğilımi göstererek reel f iyatına ulaştığı bildınldi. Ayçiçeği yağının kilo fîyatının şu an 1 milyon 800 bin liraya kadar gerilediğinı ifade eden yetkilıler, daha fazla düşüş beklemediklerini ifade ettiler. Çocuk gömleği zam şampiyonu • İSTANBUL(AA)- Istanbul Ticaret Odası (tTO)nısanda. ilk4 aylık ve yıllık bazda fiyatlan en fazla artan maddeleri açıkladı. Buna göre, Istanbul'da geçen ayın zam rekortmeni yüzde 77.5'lik artışla çocuk giyimi gömlek ücreti olurken, yıllık bazda fiyatı en çok artan ürünler arasında 293.5 ile mahkeme ve avukatlık ücreti ve yüzde 104.7 ile diş tedavi ücreti olarak belirlendi. Çiftçiye ödeme kolaylığı • ANKARA (ANKA) - Tanm Kredi Kooperatifleri Yönetim Kurulu Başkanı Nail Aksel, kooperatif ortağı çiftçilerin borçlan için sağlanan faizsiz taksitlendirme için başvuru süresinin 30 ay vade ile faizsiz olarak uzatıldığmı bildirdi. Uygulamadan yararlanmak isteyen çiftçilerin, 31 Mayıs tarihine kadar tanm kredi kooperatiflenne yazılı olarak başvurarak ilk yüzde 20'lik peşinatı 31 Ağustos'a kadar yatırmalan gerekecek. Zo^unluda 8.6 katPilyon • ANKARA (ANKA)- Kamuoyunda "zorunlu tasarruf " olarak bilinen Çalışanlann Tasarruflannı Teş\ ık Hesabı'nda bugüne kadar biriken paranın 11.9 katnlyon, hesabın çeşıtli ödemelerden sonraki bakiyesinin de 8.6 katnlyon lira olduğu bildirildi. Uygulamanın başladığı Nisan 1988'den sona erdiği Haziran 2000'e kadar çalışanlar ve işverenlerden yapılan kesintilerle hesaba toplam 1 katnlyon 687.5 trilyon lu-ahk giriş oldu. Kümülatif nema geliri ise mart sonu itibanyla 10 katnlyon 266.3 trilyon liraya ulaştı. Derviş: Programa inanmayanlar gitsin. Çevik: Okuduğımu anlamıyor, kendisi bıraksm Derviş -ÇevikdüellosuAMCARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Kemal Derviş, "müstemleke memunı olmadığını'' söyleyen BDDK üyesı Kemal Çevik'e yönelık olarak. "Bu programa inanmayanlar, bence kabnanıaİL Programa inanmıyorsan, görevde kalma mecburiyetin yok" dedi. Çevik ise Derviş'ın okuduğunu anlamadığını belirterek "Okuduğunu anlasaydı Bankacıiık Kanunu 3 kez değişnıezdL Sayın Deniş beni kastediyorsa kendisi bırakıp gitsin. Ben niye bırakayun" diyerek sert bir yanıt verdı. Ekonomi yönetımındeki çekişme ve rahatsızlıklar, Ankara Sanayi Odası'nın Meclis Toplantısı'nda konuşan Derviş'in açıklamalanna yansıdı. Derviş, isim vermeden MHP'nin ıstediği ısim olarak BDDK üyelığine getirilen Kemal Çevık'ın gitmesini istedi. Derviş. "Bu programa inanmavanlar. bence kalmamah. Hepimiz için ayıu. Yani inandığıınız ölçüde göreve devam ederiz. Bir noktadan sonra yapmayız" dedi. Çevik, Marmaris'te yapılan bir toplanhda, "Bağunsız idari otoritenin karar organmın üyesi olarak, beninı tenısilcinıin imzası bulunmayan nivet mektuplanndaki hususlann beni bağlamadığı görüşündeyim. Ancak o niyet mektubundaki görüşler, ülke ve sektör yaranna olabilir. onlara da karşı çıkmam. Fakat, ben kendimi müstemleke memunı olarak görmüyorum" diye konuşmuştu. Çevık. Den iş'in konuşmasına özel bir televizyonda \ erdiği yanıtta, kendisinin bagımsız idari otoritenin fonksıyonlarını korumaya yönelik konuştuğunu anlahrken "Sayın Derviş ya yanımhyor ya okuduğunu anlamıyor. Okuduğunu anlasaydı Bankacıiık Kanunu 3 kez değişnıezdi" dedi. BDDK ikinci başkanlığı için MHP tarafından aday göstenldiği, Derviş'ın ise Teoman Kerman'ı getirmek ıstemesi nedeniyle sıkıntı yaşandığı ıddıalanna Çevik. "tkinrî başkankgı istemiyorum. İsteseydim, önceki kurul yönetimi zamaıunda bu görevde olurdum. Bunlar, o makama getanek isteyen bazı bürokraüann yapnğı spekülasyonlar" yanıtını verdi. Kur dengesini kısa sürede bulacak ASO'nun toplantısında, krizden çık- manın çok kolay olmadığını söyleyen Devlet Bakanı Kemal Derviş, " Krizin boyutunu, ancak geçen mayıs, haziran aylannda tanı anlayabüdik" dedi. Düşük kuru enflasyonda düşüş için şans olarak nıtelendıren Derviş, bunun büyüme için engel oluşturabileceğini söyledi. Kurun normal bir seviyeye kısa zamanda geleceğinı ifade eden Derviş, büyümede artış işaretlerinin alınmaya başlandığını bildirdi. Devlet Bakanı Kemal Derviş, top- lum, Meclis, sanayici ve sendikacıla- nn da yardımıyla "ağır krizin, fman- sal paniğin" geride kaldığını belirtir- ken sosyal banş ve dayanışmaya za- rar verilmeden kamudaki işçilik ma- liyetlerinin düşürülmesi gerektiğini savundu. Satıcı: Smırlı artış üretim ve ihracattaki büyümenin bu yıl düşük kalacağını ortaya koydu Dışsabmda umutsuduk dalgası • îhracat son 4 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.8 arttı. Sanayi ürünlerinde dışsatım yüzde 11 yükselirken tarımda yüzde 13.1 geriledi. Ekonomi Servisi - Yaklaşık 1.5 yıldır krizin etkileriyle boğuşan Türkiye'nin dışsahmındaki sınırlı artış, "üretim ve ihracattaki büyümenin yıl geneunde çok sınırh kalacagııun" göstergesi ola- rak yorumlandı. Nisan ayında geçen yı- lın aynı ayına oranla yüzde 8.0 artan ih- racat, son 4 ayda geçen yılın aynı dö- nemine göre yüzde 5.8 artışla 10 mil- yar 387 milyon 770 bin dolar oldu. Tür- kiye Ihracatçılar Meclisi (TÎM) Başka- nı Oğuz Saöcı. bu yılın ihracatının, 2001 "deki artış hızını değil geçmek, bu hıza ulaşamayacağının belli olduğunu kaydetti. TtM verilerine göre, nisan ayında sa- nayi ihracatı yüzde 11.0 artarken tanm ürünlen ihracatı yüzde 13.1 geriledi. Tanmdaki gerileme sektörün büyük bir "yıkımla'' karşı karşıya kaldığını orta- ya koydu. Bu arada, madencilik ihraca- tındaki artış yüzde 34 oldu. Nisan ayında 2 milyar 747 mih/on 214 bin dolarlık ihracat kayıt altına alındı.Bir yıllık ihracat ise yüzde 12.1 büyüyerek 31 milyar 620 milyon 884 bin dolara yükseldi. Sanayi. ihracatı- nı yüzde 11.0, madencilik yüzde 34.0 arttınrken tanm ürünlerinin dış satı- mı ihracatı yüzde 13.1 geriledi. Yalnızca birkaç kalemde artış TlM Başkanı Oğuz Satıcı, tanmda- ki gerilemenın, sektör sorunlannın dıkkat çekici boyutlara ulaştığını gös- TÜRKlYE IHRACATINI ÇEŞÎTLENDlREMÎYOR ANKARA (ANKA)- Türkiye, tüm çabalanna rağmen ihracatını çeşitlen- diremiyor. tlk iki ayhk ihracatta teks- til, demir-çelik, kazan ve makine, elektrikli cihaz, kara taşıtlan ile mey- ve ihracan yüzde 63'lük pay aldı. Ocak-şubat dönemindeki toplam tekstil, demir-çelik, kazan ve makine, elektrikli cihaz, kara taşıtlan ile yeni- den meyve ihracatı 3 milyar 89.4 mil- yon dolar olarakgerçekleşri. Bu üriin- lerin ihracahnda, geçen yılın aynı dö- nemine göre yüzde 5'lik artış yaşan- dı. thracatın ana kalemlen sayılan bu ürünlerin toplamdaki payı da geçen yılın ilk iki ayındaki yüzde 60'lık dü- zeyinden bu yıl yüzde 63'e yükseldi. Bu da Türkiye'nin ihracat yapısını de- ğiştiremediğini ortaya koyuyor. terdiğini bildirdi.Satıcı, şöyle dedi: u Yıhn üçte biri geride kalırken sağ- lanan bu artış güçlü ekonomive uiaş- mak için ihtiv acınuz olan ihracatta bü- yümenin bu sene çok sınırh olacağını kamüamaktadır. 2002 yılındaki ihra- caün, 2001 yılındaki ihracat artış hızı- ru değil geçmek, bu hıza ulaşamayaca- ğı bile belB obnuştur. Görülen sınırlı ar- nş da hazırgiyini-konfeksiyon ile elekt- rik-elektronik ve makine gibi bir ild kalemle sınırhdır." Erimbank'tan faiz indirimi Bu arada, Devlet Bakanı TmıcaTos- kay, kısa vadeli ihracat alacaklan is- konto programı ve sevk öncesi rees- kont kredisi programlannda uygula- nan faiz oranlannın 0.50 puan düşü- rüldüğünü bildirdi. Toskay, uluslara- rası nakliyat pazarlama döviz kredisi programı faiz oranlannın da 0.75 ve 1.25 puan düşürüldüğünü açıkladı. Krizin darbeleriyle sarsılan ülkede her ay 100 bin kişi yoksulluk sınınnın altına düşüyor Arjantîn'de istikr yoksuUaşma Ekonomi Servisi - Eko- nomik knzin yaratnğı dar- belerle sarsılmaya devam eden Arjantin'de her ay 100 bin İdşinın yoksulluk sınınnın altına düştüğü bildirildi. Gayri resmi ve- rilere göre yoksullaşma oranı nüfusun yansına ulaştı. Arjantin Devlet Istatis- tik Kurumu'nun yaptığı açıklamaya göre, ekim ve mart arasındaki altı aylık süre içinde, her ay 100 bin kişi yoksulluk sınınnın al- tına düşerken nüfusun üç- te birinin yaşadığı Büyük Buenos Aires bölgesinde yoksulluk sınınnın altında yaşayanlann sayısı nüfu- sun yaklaşık yüzde 40"ına. yani 12 milyona ulaştı. Bu arada bankacıiık sektöründen kötü haberler gelmeye devam ediyor. Nakit sıkıntısı nedeniyle merkez bankası tarafindan faaliyetlerine 30 gün ara verilen Nova Scotia ban- kası da, yeni para girişi yapmayacağıru açıkladı. Öte yandan, yeni Eko- nomi Bakanı Roberto La- vagna. pesonun ABD Do- lan karşısında serbest dal- galanmasının devam ede- ceğini söyledi. Devlet Baş- kanı Eduardo Duhaİ- de'nin yeniden sabit kur uygulamasına geçilebile- ceği yönündeki sözlerin- den rahatsız olan IMF ve ABD'nin, Lavagna'nın karannı memnuniyetle karşıladığı bildirildi. Halk Bankası kredi kapısım açüA\KAR\ (Cumhurhet)- Halk Bankası Genel Müdürü Emel Çabu- koğlu, Halk Bankası'nın bugünden itibaren Türkiye'nin hertaraftndaki şu- beleriyle KOBİ'lerin, esnaf ve sanatkârlann her türlü finans- man kaynağı için başvuracağı, kredi kullanabileceği ve diğer hizmetleri alabileceğı bir ku- rum haline geldiğini açıkladı. Halk Bankası Genel Müdürü Çabukoğlu. Kamu Bankalan Ortak Yönetim Kurulu Başka- nı Safa Ocak ile birlikte Eko- nomi Muhabirlen Derneği'nin düzenledığı toplantıda banka faaliyetleri hakkında bilgi ver- di. Çabukoğlu, hem bankayı hem de yıllar dır bankayla ça- lışan KOBİ. esnaf ve sanatkâr kesimini ayakta tutmak çabası ile çalıştıklannı ve bugün geli- nen noktada pozitif şeylerden söz edilebileceğini söyledi. Ça- bukoğlu, bankanın yeni bir dö- neme girdiğini belirterek şu mesajlan verdı: - Halk Bankası merkeziyet- çilıkten çıkyor. Bankayı 22 ay- Kamu bankalarmda denetim kaçışı BANTJSALMAN ANKARA - Kamu banka- lannın bilgisayar sistemleriy- le ilgili faaliyette bulunmak üzere "Fîntek Flnansal Tek- ndoji Hizmetleri AŞ" adı al- tında ayn bir şirket kuruldu- ğu ortaya çıktı. Ziraat, Halk bankalan ile Ziraat Kart Iş- lemleri, Başak Sigorta ve Ba- şak Hayat Sigorta'run ortak- lıklanyla oluşturulan şirketin kamu denetimi dışında oldu- ğuna dikkat çekildi. Halk Bankası'nın 3 Nisan 2001 'de yapılan genel kurul tutana- ğında hissedar olan OmerFa- rukOzdiker'in verdiğ öner- gede, şu iddialar gündeme getirildı: Tmtek unvanı ile 28 Eytül 2001 tarihinde kurulan bir şirkete Halk Bankası'na ait bilgi işlem binasırun, bilgisa- yar donanımlannın ve şubele- re de ulaşabileceği şeldlde bil- gHşlem altyapısını kapsayan, değeri trflvx)nlarla ifade edile- meyecek bir maddi variığın 100 milyon lira gibi sembotik bir ücretle kiralandığı, kapa- nan şubelerin işleminin bu fir- ma>a şube başına 30 bin do- lar gibi aşın bir ücretle veril- diği. duyumlar arasuıdadır." n merkeze böldük. Her mer- kezde ortalama 25 şube var. Merkezdeki müdürlere kredi verme yetkilerimizi aktardık. 200 milyar liraya kadar bize sormadan \ erebileceği kredi li- miti tamdık. - Kanuna göre bu kesime kullandıracağımız kredi yıl so- nuna kadar 1.5 katrilyon liraya ulaşacak. Bunun spesifik ismi halk ışlem kredisi. Kısa süreli nakit ıhtiyacını giderecek bir imkân, yani beraber yaşama kredisi. Işletmenin kasası ol- mayı hedefliyoruz. 30 bin kişi- de, anapara olarak yaklaşık 100 trilyona yakın alacağımız var. Bunlarla ilgili 30 Nisan'a kadar tanıdığımız ödeme kolaylığını 31 Mayıs'a kadar uzattık. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER 1 Mayıs Dersleri Değişik yıllarda kim bilir kaç kez 1 Mayıs yazıla- rımın içinde, 1 Mayıs'ların kutlanış biçiminin ülke- lerin emek, sendikal haklar, siyasal yapılanmasının açığa çıkmasında "turnusol kâğıdı" görevini yap- tığını söylemişimdır. Bu yıl da aynı işlevi yaptı: Yıllarca şeniiklı, tatil havasında, 1 Mayıs etkinlik- lerine alışmış Avrupa ülkelerinde bu yıl farklı bir gö- rüntü vardı. Sendikal sorunların çözüldüğü, de- mokrasınin işledıği Avrupa ülkelerinde 1 Mayıs'lar- la kımlikleri ile ağırlıklı ortaya çıkmaya çalışanlar. ağıriıklı yabancılardı. Türk işçilerinın sendikalarda ve 1 Mayıs meydanlarında olma gereksinimlen, Avrupalı işçılerden fazlaydı. Ancak bu yıl için Avrupalı işçilenn, sendikal ha- reketlerin yaklaşımları çok farklı oldu. Zengin ku- zeyde yaşıyor olsalar da küreselleşmenin tekelleş- me ve sermaye ağırlıklı hızlı kaynak aktarımından zarar gören Avrupa işçileri, sendikacılık hareketle- ri, bu yılı daha ciddi ve küreselleşme karşıtı etkin- liklerle değerlendirmeye karar vermişlerdı. 1 Ma- yıs kutlamaları küreselleşme karşıtı platformlara dönüşünce elbette yüksek katılımla birlikte sorun- lardakı patlama bağıntılı genlim arttı. Almanya'da işçi-işveren sendıkalarının uzlaşa- madığı toplu sözleşmelerin üzerine gelen 1 Ma- yıs'ta çatışmalar da yaşandı. Işsizleri ve giderek dü- şen ücretleri, yaşam standartları ile işçiler, örgüt- lerı sendikalar, işverenlerin çok uzun süreli kâr edip kendilerine giderek daha az pay vermekte olduk- larını düşünüyorlardı. Fransa'da solda görünen an- cak ıdeolojik olarak merkez sağ çizgisine kaymış partinın seçim yenılgisi. ırkçı partınin önlenemeyen yükselişi özel bir gerilım konusu ıdı. Ingiltere'de sendikalar yeniden, küreselleşme karşıtı olarak ata- ğa kalkmanın havasını yansıtmak ıstiyorlardı. Türkiye'de iktıdarlann yasaklamaları ile provo- kasyonlarla yıllarla yaşatılan acılı deneyımlerin ar- dından, siyaset arenası anlamında bir akıllanma süreci yaşanıyordu. Gerçi yine anlamsız kımi il ve ilçelerde yasaklama, Istanbul'da önce 18 yaşın al- tındakileri meydanlara sokmama, sadece meyda- na ginşlerde değil, ilçeler çıkışlannda bile arama gi- bi gerilim yaratma girişimleri oldu. Yine de katılan kitle kalabalıkları ile kıyaslanamayacak sakinlikte kutlamalar yaşandı. Türkiye 1 Mayıs'lara ilışkin demokrasi sınavında artık sınıf geçmış ülkeler listesınde sayılabilir. Ka- tılım tabii ki bu yıl geçen yıllann çok ustünde ola- caktı. Türkiye çok ağır bir ekonomik krizın içinde kalmış, çıkamıyor, yoksullaşma, işsizlik patladıkça patlıyordu. Ama meydanlar 1 Mayıs'larda bile sen- dikalt işçilerden çok, sol muhalefet cephesinin elı- ne geçmişti. Aslında bu da bir gerçekliğin, Türkiye'de gide- rek daha büyük bir hızla orgütlü ışçi, sendikal ha- reketin zayıflamasının göstergesi değil mı? Tabii ki örgütlülüğü ve moral değerlerini yıtıren sendikal hareketın bıraktığı boşluğu parlamento dışındaki sol siyasal partiler ile varoşlara kadar inebilen ör- gütlerin hepsı birden dolduracaklardı. Tam da öy- le oldu. Geçen yıllardan çok daha büyük gruplar- la öğrencıler, hele hele de varoşlar, kendilerini, dü- zene öfkelerini sol siyasal partiler, dernekler, hatta dergiler, kültür örgütlenmeleri şemsiyesinde dillen- dırdıler. Güzel olanı, birkaç yıldır gelişen karşı görüşlerin bırbirlerine katlanma, hoşgöru çızgilerinde kayde- dılen aşama. Bir diğerlerine sataşma, yan gözle bakma eğilimi bile olmadan, herkes dılediğince, kendı bildiğince, kendi doğruları ile 1 Mayıs gös- terilerine katıldılar. Böylece ortak duyguları olan düzen karşıtlığında, işsizlik, yoksullaşma, savaşa tepkilerinde daha etkin ses verdiler. Sadece giysileri, simgeleri, sloganlan, pankart- lan, hazırladıklan gösterileri ile çok özenli, çok renk- lı değildiler. Katılan kitleleri ile geleneksel aydın sol yapılanmadan, varoşlara, yoksulluğa, yeni kimlik arayışlarına kayışı yansıtan bir tabloyu sergiliyor- lardı. Küreselleşmenin Türkiye'ye özgü sonuçları- nı, krizin ağırlığını, vurduğu kitlelerdekı yıkımı göz- lemlemek için çok önemli bir labaratuvardı. Keşke ülkenin gidişinden sorumlu olanlar ders çıkarabil- seler.. Düzen sahiplerinin işsizlik, yoksullaşma, kimlik kaybı ile yaşananlara yaklaşımlan, önlem aralayış- ları öylesine farklı ki... örneğın işçilerin, örgütlü sendikal hareketın 1 Mayıs'a katılımlarını en aza in- direbilmek üzere, ilk taktik medya sansürü, 1 Ma- yıs hazırlıklarından söz etmemek, duyurmamak oluyor. Zorunlu verilen son dakika haberteri, her nasılsa o güne kadar yok sayılmış sendika ağalığı, sendıkacılığın çirkin yüzünün sergilenmesi ile ça- kışıyor. Bal gibi de şantaj, sendikacıyı meydanlardan ge- n çekmek, işçiyi sendikacı karşısına çıkarmak so- nucunu getirecek bu zamanlamanın üstüne, Türk- Iş'le Kemal Derviş anlaşması 1 Mayıs gecesine rasgetiriliyor. Gerçi varılmış anlaşma sadece geçi- ci işçiler sorununun bir bölümü ile çözülmesi, kimi çok uzun zaman ödenmemiş ücretlerin verilmesi ile sınırlı. Ama önemli olan imaj, 1 Mayıs toplantı- ları öncesi "Türk-lş Derviş'le anlaştı" haberi. 1 Mayıs alanlannın sendikalı işçileıie doldurulma- sından korkmak değil, bunu demokrasi güvence- si olarak görme gereği, gerçeği hâlâ öğrenileme- miş. Sonunda meydanlara dolamayan sendikalı işçilerin yerinı çok daha büyük kalabalıklarla varoş- ları alt kimlikleri ile dillendirebilen örgütlenmeler alıyor. Varoşlar bir biçimde meydanlara taşınıyor... soner(5 cumhuriyet.com.tr Tanmpolitikaları masayayattrüacak ANKARA (AA) - Tanm ve Köyişleri Ba- kanlığı tarafindan dü- zenlenen "Bölgesel Ta- nm Politikalan Değer- lendirme Toplanüla- n"nın 6'ncısı, bugün Bolu'da gerçekleştiri- lecek. Tanm ve Köyişleri Bakanlığı'ndan yapı- lan açıklamaya göre, Bakan Gökalp'in baş- kanlığında, Bartın, Bolu, Düzce, Kara- bük, Kastamonu, Sa- karya ve Zonguldak il- lerirün valileri, tanm il müdürleri ve bakanlı- ğm tüm genel müdür- lerinin katılacağı söz konusu toplantıda, bölgesel tanm politi- kalan değerlendirile- cek, yerel kaynaklann istihdam arttıncı ola- rak kullanımı ele alı- nacak. Bakan Gökalp bakanhğın politikala- nnı da bu temel üzeri- ne inşa ettiklerini bil- dirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear