23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 MAYIS 2002 CUMA CUMHURİYET SAYFA IX, I JI J I kuttur(§ cumhuriyet.com.tr 15 T| # " 2001 Berlin Festivali'nde Altm Ayı'yıalan Wa/iı*e/Mç^'nihayet gösterimde M or çarşambanın gelişi Seyircinm daha başlar başlamaz, iistlerinı paralarcasına soyunup dö- künerek birbırlerinin kollanna atı- lan bir kadınla bir erkek arasındakı son derece gerçekçi ve ateşli seviş- m e sahnesiyle çarpıldığı "Mahre- miyet", 2001 Berlin Festivali'nde AJtın Ayı'yı kazanmış, meraklısının nicedir beklediği, sıra dışı bir Fran- sız-tngiliz ortak yapımı. Çıplak be- denlere yakın plan çalişan, oynak bir kameranın saptadığı, şehvet denızi- nin enginlerine doğru yelken açılan, hararetlı görünrülerde. olanca yo- ğunluğuyla, ihtiras ve arzunun tava- na vurduğu bir cınsel ilişkıyı seyret- menin yarattığı mahcubıyeti bıraz aşınca, çiftin bedenleri dışında bir- birlerini tanımadığı. hatta adlannı dahi bilmediği ortaya çıkıyor. Cinsel haz peşinde kendilennden geçen bedenlerin kahramanı olduğu sevişmenin aslında ne kadar zorlu, karmaşık ve erotik olabileceğini doğrudan gözümüze sokan "Mahre- mryet", ucuz, tahrik edici. beylik bir pornografi girişıminden çok günü- müzde cinselliğe farklı bir bakış atan, 30 yıl öncesinın "Paris'te Son Tango r 'sunu anımsatan, gerçekçi ve cüretkâr bir deneme. (Uzaktan uza- ğa, David Lean klasiği "Brief Enco- unter-KısaTesadüfler"in erotik ver- siyonu izlenimi uyandırrruyor da de- ğil.) Genelde insanın zihninden hiç çıkmayan cinselliğe duyulan ilgının gemi azıya aldığı günümüzde, renk- li ve 'çok kültürlü' bir mozaiğe sa- hip Londra'da geçen film, seyirciye kendi kişısel deneyimlerinı düşün- dürtmeyi ve sorgulatmayı başanyor 2 saat süresince. Cinselliğe doğru pupa yelken... Jay (MarkRylance). evını terk et- miş, kansından (Susannah Harker) aynlmış ama ara sıra gezdirdiği iki küçük oğlunu gören bir bar yöneti- cisi, eski gitarist, başansız müzis- yen, yeni baş barmen, ipin ucunu koyvermiş, dağınık ve mutsuz bir er- kek. Clair (Kerry Fox) ise bir taksi sürücüsünün kansı, bir oğlan anne- sı. amatör bir tiyatro oyuncusu, ol- gun ve dolgun bir kadın. Aralannda ateş bacayı fena halde sarmış du- rumda. Hıç konuşmayan. bir şey ta- lep etmeyen Claire, her çarşamba öğleden sonra, Jay'ın izbe, salaş evi- ne gelıyor ve dizginlerinden boşan- mışçasına, paldır küldür sevişiyorlar yerlerde. kıyasıya. Nasıl karşılaşıp tanıştıklannı bılmediğimiz kavuru- cu, kızgın. hayvaru bir cinselliğe tes- lim oluyorlar soluk soluğa, konuş- maksızın. Vahşı zevk çığlıklanyla iniltilere, kasılmalar, titremeler ka- nşıyor terlı terlı. Orgazm sonrasında, erkeğin dö- külen evınden çabucak toplanıp gi- diyor kadın, mahcup ve suskun. Son derece doğal ve tutkulu bir sevışme kataloğu gibı, kavurucu sahnelerin dışında, amatörlere tiyatro dersleri BEDENÎN KEŞFİ - Kureishi'nin deyişiyle "terk edilmek. arnk sevmemek ve ihanetin herkes için acı vericf' ol- duğu sıra dışu tutkulu bir ilişkryi anlatan filmde Gümüş Ayı ödüDü Kerry Fox-Mark Rylance çifti çok başanh. intimite-intimacy / Yönetmen: Patrice Chereau / Senaryo: Anne-Louise Trividic, P.Chereau, Hanif Kureishi'nin 'Intimacy' romanıyla 'Nightlight' adlı hikâyesinden / Kamera: Eric Gautier / Müzik: Eric Neveux / Oyuncular: Kerry Fox, Mark Rylance, Timothy Spall, Alastair Galbraith, Marianne Faithfull, Philippe Calvario, Susannah Harker / Fransa-lngiltere 2000 (Özen Film) de veren Claire "in öteki yaşamına meraklanarak bır gün kadını gizlıce takip eden Jay, Claire "in şoför koca- sı Andy'yle (Timothy Spall) tanışıp ahbap oluyor, oğluna kola ısmarlı- yor. Gerçekle yüzleşemeyen. boy- nuzlan kabullenmiş Andy de aslın- da her şeyin farkında ama kansı 'her gece eve döndüğü sürece mesete yok' onun içın. Ne var ki Claire'e tutulan ve çarşamba randevulannı yaşamı- nın odağına yerleştiren Jay, Claıre'ın kaçamağının kahramanı olmaktan daha fazlasını isteyince 'yeis ve ça- resizliğin' belirginleştiği bu gergin 'mor çarşamba' buluşmalan sona enyor... Her gün rastlananlardan aynlan bu tutkulu aşkın mahremiyetine tanık olduğumuz film, bekâr, evli ya da boşanmış olsun, her cins ve konum- dan seyirciyi içine çekrveriyor. Pat- rice Chereau'nun tuttuğu aynada, kendimizi ve duygulanmızın kar- maşıklığını görüntülere dökülmüş halde görebiüriz. Tanınmış bir tiyatro (MoKere, Sha- kespeare, Marivaıuc)- opera tOffen- bach, Wagner) yönetmeniyken se- narist ve aktör olarak sinemaya bu- laşıp Wajda'nın "Danton", Yusuf Şahin'in "Elveda Bonaparte", Mic- hael Mann'ın "Mohikanlaruı So- nuncusu", Claude Berri'nin "Lucie Aubrac" filmlerinde oynayan, 1975'te Jaıtıes Hadley Chase'in ro- manından uyarladığı, Simone Signo- ret'yle ChartotteRampling'ı yönet- tiği'*La Chair De L'Orchidee"yle yönetmenliğe başlayan, Fransız si- nemasmın muteber isimlerinden, 1944 doğumlu yönetmen Chereau, uluslararası arenadagörkemli "Kra- liçe Margofsuyla tanınıyor daha çok. Oysa bizde pek bılinmeyen, taş- ra hayatının güçlüklen üstüne "Ju- dith Therpauve'' (1978), eşcinselli- ğe ılişkin "Homme Blesse"(1982) ve Vincent Perez- Valeria Bruni-Te- deschi ikilisinin oynadığı "Hotel De France"la (1986) "Ceux qui m'ai- ment Prendront Le TrauT (1997) gibi ilginç filmleri de var. 1960'la- nn Londrası'nda yetişıp "Benim Güzel Çamaşırhanem"le adını du- yurmuş, "Varoşlann Buda'sı", "Ka- ra Plak" gıbi romanlan dilimize (Can Yayınlan) de çevrilmiş. günü- müzde Asya kökenli Britanyalı ya- zarlannın en ünlülerinden ve kültür ikonlanndan birine dönüşmüş, göç- men çocuğu Hanif Kureishi'nin sı- kı bir okuru olan Chereau'nun Ku- reishi"yle işbirliğinin ürünü "Mah- remiyet". Şehvet antolojisi gibi film Kuşaklararası çatışma, ırkçıhk, nefreti kurumlaştıran köktendinci- lik, aidiyet meselesıni konu edinen Kureishi'nin "Loveln ABhıeTime" adlı kitabmdakı "Nightnght* öykü- süyle "Intimacy" romanından uyar- lanan filmin temel malzemesi, cin- sel arzunun da nesnesi olan insan bedeni. ("Kraliçe Margofdaki be- denlerin birbirine kanştığı kalaba- lık sahneleri hatırlayınca Chere- au'nun bedene önem verdıği anlaşı- lıyor.) Cinema-Verite tarzı, titrek, cevval bir kameranın canlı, hareket- li sokak çekimleriyle iç mekânlarda- ki yakın plan görüntülerine, Londra atmosferini yankılayan, hiç es ver- meyen. gümbür gümbür müziklerin eşlik ettiği filmin yalın anlatımı, kı- sa kısa planlardan oluşuyor. Sinemada sıkça görmediğimiz cinsten, alabildiğine gerçekçi ve do- ğal sevişme sahneleri ıçeren filmde oyunculuk da birinci srnıf. Berlin'de en iyı kadın oyuncu seçilen Yeni Ze- landalı KerrvFox"un yanı sıra. tngi- liz Mark Rylance da kınlgan, yahıız erkeği başanyla canlandınyor. Tra- jik olduğu kadar da evTensel olabi- len ve melodrama teğet geçen, Altm Ayı'lı bu cüretkâr "Mahremiyet", Fransız yönetmen Patrice Chere- au'nun en başanh filmi belki de. Y E N İ B A S L A Y A N L A R OSCARLI WASHINGTON - 'Training Day' fle Akademi Ödühı kaza- narakOscartarihinegeçen DenzelWashington'John Q' fflmini sürüklüyor. JohnO Bugün gösterime giren filmde taze Oscar'lı oyuncu Denzel YVashington'ın yanı sıra Robert Du\alL James Woods, Anne Ache ve Ray Iiotta oynuyor. Nkk Cassavetes'nin yönettiği 'John Q'da, 10 yaşındaki oğlunun bir beysbol maçında aniden bayılmasıyla dünyası allak bullak olan fabrika işçisi 'John Q. Archibald'ın savaşımı konu ediliyor. Acilen kalp nakli gereken oğlunun can derdine düşen John Q, sigortasının tedavi masrafını kapsamadığını öğrenince tam bir çıkmazla karşı karşıya kalacaktır. Ve sistemin çarpıklığını, oğlunun hayatıyla ödememek için çareyi acü servis çalışanlannı rehin almakta bulacaktır. Bir babanın çocuğunu kurtarmak için ne kadar ileri gidebileceğini. işini, evini, parasını, hatta yaşamını nasıl riske edebileceğini gözler önüne seren film, ne yazık ki mendil ıslatan bir duygular antolojisi halinde seyrediyor. İZLEYİCİ CÖZÜYLE ERDAL ATABEK Yaşamıyeniden kurmak'EDing'. bir film adı olarak dıkka- timi çekiyor. Kadıköy'de oynadığı si- nemada gişeye yaklaşrp bilet istiyo- rum. Gişedeki görevli genç bayan "Tek sizsiniz" diyor, belki de seansın atlanacağını ima ediyorken arkamda bir ses duyuyorum: "ElHngçiler gel- di". İki kişı daha gelmış, fılmı üç ki- şi izliyoruz. "EUing'' belki de böyle ızlenerek gösterimden kaldınlacak. Yazık. BirNon-eç filmı '•Effing". Ruhhas- talıklan hastanesınde tedavi gören i- ki kişinin öyküsünü anlatıyor. Birisi Elling, kendine özen gösteren, çevre- sine mesafeh bırisı. Öbürü Kjell Bjar- ne, iri yan. yemeklere ve kadınlara düşkün biri. îkisi de aynı odada kalı- yor. Elling oda arkadaşına gemilerde geçen yaşamını, kadınlarla yaşadığı serü\enlen anlatıyor. Kjell. onunan- lattıklanndan çok hoşlanıyor, kadın- lann ve yemeklerin hayalini kuruyor. Bir süre sonra, bu iki hastanın kendi hayatlannı dışanda sürdürebilecekle- nni düşünen hastane yetkilileri, uygu- ladıklan yöntemle bu iki arkadaşı ge- ne birlikte yaşamak üzere hastane dı- şında gözlem altına alıyorlar. Oslo'da bu amaçla tutulan bir daireye sosyal görevli Frank Aslı taranndan getirilen iki arkadaş, dışardaki hayata uyum sağlama denemesini yaşamaya başh- yorlar. Film, özellikle bu bölümüyle, "ya- şamı yeniden kurma" konusunun önemli bireğitimi niteliğinde. Sosyal görevli Frank Aslı. böyle bir durum- da nasıl davranılacağımn örneğini gösteriyor. Hem anlayışlı ve destek- leyen hem de kurallan koyan ve de- netleyen bir u gözetmen". Kanımca, annelerin babalann, öğretmenlerin. tıp doktorlannın, hemşirelerin, sos- yal görevlilerin, kısaca insanla uğra- şan herkesin Frank Asli örneğini gör- mesini dilerim. Onun yumuşak ama kararlı da\Tanışlanyla iki ruh hasta- sının yaşamlannı yeniden kurmalan- na nasıl yardımcı olduğunu görmek çok etkileyici. Elling, kendisinde yeni meraklar uyandığını anlatıyor, şiirtoplantılan- na katılmaya başlıyor. Kendisinın şa- ir olduğunu düşünüyor. yazdığı şiir- lerle "E." adında gizli bir şair olarak merak uyandırmak istiyor. Bu arada ünlü bır şair olan Alons Jorgensen ile tanışıyor. Artık o bir şair ve yeni ha- yatında yeni bir insan olmaya çalışı- yor. Kjell ise yemek merakını doyurma- ya çalışıyor. Üst katta oturan gebe bir kadın, Reidun, merdivenler- de düşüp bayılınca Kjell onu dairesine götürüyor, böylece bir kadınla tanışmış oluyor. Ama bir sorunu var, ne ko- nuşacağını bilmiyor, bir ka- dınla nasıl konuşulacağı konusunda acemilik çeki- yor \e Elling'in yardımını istiyor. İki arkadaş gene da- yanışma içindeler, ancak Kjell'in hayatına Reidun gi- rince Elling kıskançlık du- yuyor. Ama her şey aşıla- caktır, iki insan hayatla- nnı birbirlerine dayana- rak yeniden kuracaklar- dır.' Peter \aess tarafın- dan yönetilen film, dar kadrolu bir filmle "in- san olma"nın nasıl anla- tılacağını gösteriyor ve Yabancı Film Oscar'ına a- day oluyor. Yabancı Film Oscar'ını bilindiği gıbi "Tarafsız Bölge" aldı. A- ma "Efling" de bu ödülü alabilirdi. Gerçekten iz- lenmeye değer. tstanbul Film FestivaB'nin Yarışma Bölümü'nden prvasaya düşen 'Elüng' gerçekten izlenmeye değer bir Norveç yapum. Bulutsuzluk Özlemi uzun yolda • Kültür Servisi - Bulutsuzluk Özlemi, ünıv ersitelerin düzenlediğı bahar şenlikleri kapsamında bugün 100. Yıl Üniversitesi ve 26 Mayıs günü Samsun 19 Mayıs Üniversitesi"nde sevenleriyle buluşacak. Nejat Yavaşoğullan (Vokal ve Rıhn Gitar), Serdar Öztop (Solo Gitar), Sina Koloğlu (Klavye) Burak Gü\en (Bas) ve Utku Ünal'dan (Davul) oluşan grup aynca, 2 Haziran günü saat 20.00'de Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda konser verecek. Orhan Kemal Ödülü Selim İteri'nin • Kültür Servisi - '2002 Orhan Kemal Roman Ödülü' Selim llen'nin 'Bu Yaz Aynlığın İlk Yazı Olacak' adlı romanma verildı. tleri'nin. bu yapıtıyla, "anı -roman" diyebileceğımız roman türüne yeni bir bakış getırmesinin yanı sıra, bir romanın yazılma sürecine, yazann buradakı konumuna. yetişme ortamına bakışta da etkileyici bır dünya kurduğuna dıkkat çekildi. Çağdaş Türk yazınına büyük katkılan olan Selim İlen'nin, bu romanıyla, 2000'ler Türkiye'sinin yaşamını, kültür birikimıni, beklentilerini yansıtırken kendi yazarlığıyla toplumla bir anlamda hesaplaşmasını dile getırdiğı \-urgulandi. 32 seçkin eserin katıldığı '2002 Orhan Kemal Roman Ödülü'nün seçici kurulunda, Konur Ertop, Tank Dursun K., Tahsin Yücel, Yıldınm Keskin, Naim Tirali, Feridun Andaç ve A. Kemal Öğütçü yer alıyordu. Ödül töfeni, 1 Haziran Cumanesi günü saat 14.00'te AKM'de gerçekleştirilecek. Proje4L'de dans: Vertigo' • Kültür Servisi - Dansçı ve koreograf Tuğçe Ulugün Tuna, 'Verrigo' başlıklı projesıni bugün ve yann saat 20.00'de Proje4L-tstanbul Güncel Sanat Müzesi'nde gerçekleştiriyor. 13. Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali kapsamında 23-24-25 Mayıs tarihlerinde de yer alacak performansın çıkış noktasını 'hareket ve mekân ilişkisi' oluşturuyor. 'Farklı Bedenlerde Dans' adlı projesinde fiziksel engelli ve profesyonel dansçılan bir araya getiren Tuna, 'Vertigo'da mekânın imkânlanna göre hareketin farklı zeminlerdeki uyumunu uyumsuzlugunu ve değişimıni izleyıcilere 6 profesyonel dansçıyla sunacak. (212 281 51 50) BUGÜN • AKM'de 19.30da 'BirTenor Aramyor' adlı müzikal komedi. (0 212 251 56 00) • TAKStM SAHNESt'nde 'Türk-Yunan Tiyatrolan Buluşması' kapsamında 20.00'de Selanik Beledi\e Tiyatrosu'nun 'Hadi Öldürsene Caiükom' adlı oyunu. (0212 249 6944) • TARIK ZAFER TUNAYA KÜLTÜR MERKEZİ'nde 18.00'de FatmaKuş'un düzenlediğı, Sefim İleri ve Oylum Gölbaşı'nın katılacagı, Sefim Güneş'ın dia göstensıni sunacağı 'Benim tstanbul'um' adlı dialı söyleşi. (0212 293 12 70) • YAPIKREDİ KÜLTÜR MERKEZİ SERMET ÇtFTER ARAŞTTRMA KÜTÜPHANESİ nde 18.30'da Mesutİkru nun katılacagı 'Ayın Kitabı: Uzaktan Aşk, Amin MaalouT adlı söyleşi. (0 212 252 4700) • TAYYARE KÜLTÜR MERKEZİ'nde 20.00'de Bursa Devlet Bölge Senfoni Orkestrası'nın konseri. Şef: tbrahim YazKi. Solistler: Jerfi Aji (piyano), Eren Kuştan (keman), Emre Ünal (keman). (02242228910) • ÇUKUROVA tlNİVERSİTESt AÇIKHAVA TİYATROSU'nda 20.00'de Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası'nın Bahar Konseri. (0 322 454 50 18) 18. GEUÇÜK GÜWİ£Rİ f NDE BUfiUIH • HARBİYE MUHSİN ERTUĞRUL SAHNESİ'nde 11.00'de 'Aşk Aşk Aşk', 'Yerçekimli Aşklar' filmlerinin gösterimı, 13.30'da Kısa Metraj A\r ustur>'a FUmlerinden Seçmder, 15 OO'te Baki Duyarlar, Sibel Köse, Yavuz Duman. Erdal Akvol'un katılacagı 'Jazz' adlı söyleşi, 17.30'da Gonca Sezer'in performansı, 'Aşk, Şiddet ve fJetişimsizlik Üzerine Bir Performans' başlıklı dinleti, 19.30'da Baki Duvariar ve Jazz Arkadaşlan komen. (0212240 7720) • KADDKÖY HALDUN TANER SAHNESt'nde 11.00'de 'Microsnake' ve 'Fasuh/e' filmlerinin gösterimı, 15.OO'te Hahık Bflginer ile söyleşi, 19.30'da tTÜ Sahnesi nın 'Arthuro Ui'nin ÖnlenebiHr Yüksefişi' adlı oyunu. (0216 349 04 63) • FATİH REŞAT NURİ SAHNESt'nde 19.30'da MSÜ Tiyatro Kulübünün 'Sezuan'm lyi tnsam' adlı oyunu. (0 212 526 53 80) • ÜSKÜDAR M. CELAL SAHNESt nde 19.30'da Deneme Sahnesi'nin 'Ölü Zaman Gezginleri' adlı oyunu. (0 216 333 03 97) M ÜMRANtYE SAHNESİ nde 19.30'da İBŞT Açık Tiyatro'nun 'Ders' adlı oyunu. (021646185 22) • GAZİOSMANPAŞA SAHNESt'nde 19.30'da FenerTi^troTopluluğu'nun 'Vah Güzel tstanbul' adlı oyunu. (0 212 578 60 67) ANKARA MÜZİK FESTİVALİ'NDE BUGÜN • MEB ŞÛRA SALONU'nda 20.30'da Ulusal Sofya Balesi'nin gösterisi. (0 312 427 08 55)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear