01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 NİSAN 2002 CUMARTESİ OLAYLARVE GORUŞLER olay.gorusCg cumhuriyet.com.tr AÇI MUMTAZ SOYSAL Avrupa Dersleri FİLİSTİN derslerinden sonra, hatta o dersler- le arlıkte AB-Türkiye ilişkilerinden çıkarılabile- cek başka dersler var ki, hepsi bir araya getiril- dığınde Ankara'nın dış polıtıkası açısından onem- li sonuçlara varmak kolaylaşıyor. Sonuçların bir bölümü. yeryüzü düzeninde AB'nın şimdıki ağıriığına üoğru bir tanı konma- sına: bir bölumü, aynı kuruluşun tam üyelik ko- nusundaTürkiye'yle ilgili stratejisini anlamaya; bir bölümu de bunların ışığında Ankara'nın izleme- si gereken tutumu saptamaya ilişkindir. Açıkça görüldü ki, Filistin olayJannda soykı- nm değilse bile katliam ölçüsüne varan Is- rai) saldırganlığını durdurma bakımından Avrupa'nın ağırlığı yetersiz kalmıştır. Dış Politika Yüksek So- rumlusu Solana ve Dönem Başkanı Ispanya Dı- şişleri Bakanı Pique, ne Ramallah'a sokuldular, nede Beytüllahim'e. Madrid'dekı Başbakan Az- nar, Arafat'la telefonda olsun gorüşemedi. ispanya, Araplarla ilgili konularda dişli bilinen bir devlet olduğu halde. Aynı dişlilığin Fransa, hatta Ingiltere, Italya gi- bı devletlerde de olmasına karşın, hiçbiri Ku- düs'teki saldırganlara seslenip "Durmazsanız, durdurmak için güç kullanmz" diyemedi. En bü- yük Almanya ise, Ikinci Dünya Savaşı'nın suçlu- luk kompleksıyle. bir Musevi devletine karşı ağ- zını açmaktan çekiniyor. Dolayısıyla, Güney Kıbrıs'taki Rum Yönetı- mi'nin "Tam üyeliğimiz tamamlanınca Türkiye bir AB îoprağıyla sınırdaş duruma gelir, bız de Avrupa'nın gölgesinde Yeşıl Hat boyunca iste- diğimiz şımanklığı yaparız" beklentısı boştur. Kimse başkalarının taşkınlığına kalkan olmak için evlatlarını ateşe sürmeyeceğıne göre, Ada'da barışın ve huzurun tek güvencesı yıneAnkara'nın askeri olacaktır. Bunu Türkiye'nin tam üyeliği konusunda ar- tık Avrupa'nın ayan beyan belli olan nıyetle- rine konabılecek gerçekçı tanıyla birleştirmek gerekiyor. Sayın Erol Manisalı en cahilin de an- layacağı biçımde defalarca yazdı: Çeşitlı alanlar- daki ödünler koparılıncaya, hatta daha sonrası- na kadar sürecek tam bir oyalama polıtıkası söz konusudur. Hürriyet gazetesinde bile Tufan Tü- renç, "Bizim işımiz 2020'den sonraya kalacak. Artık 2030 'da mı olur, 2040 'ta mı, bunu Allah bi- lir, o zamana kadar da kım öle, kim kala" dıye yazmakta. •"*• çüncü sonuç şudur: Sanki tam üyelik kapı- w daymış gibı bıiyük bir telaşla ıstenen her ödün hemen verılmese de. "kim öle, kim kala de- nen güne kadar bari Türkiye devletini koruyacak temel nitelikler ve KKTC'yi her çözümde yaşa- tacak ana ilkeler sürsün ve üyeliğin eşref saati geldiğinde elde Türkiye denebılecek bir ülke ve üzerinde Türklerın de yaşadığı bir Kıbrıs kalsın" denebılse. İç Turizmde Kayıp Yıllar... Ahmet E N Ö N Marmant Adası Belediye Başkanı K aybın nedeni Milli Egitim ve Turizm ba- kanlıklarıdır. Açık- layalım: Geçen yı\- larda olduğu gibi 2002 yılı da iç turizmdeki kavıp yıl- lar listesinde şimdıden yerini aldı. Yaz aylannı iple çeken küçük bü- yük dinlence (tatil) kentlen ve bel- delerinde yaşayan, yıllık geçımle- ri içinde büyük yer tutan umutla- nnı bağlayıp, ailece hazırlandıkla- n yaz aylan turizmini. bu yıl da. her yıl olduğu gibi yaz başlamadan bi- tirecekler. Buna neden. başta Mil- li Eğitinı Bakanüğıolmak üzere bu konuda yıllardır hiçbır çabası ol- mayan furizm Bakanlığı nın okul programlan ve çalışmalandır. Yazın başlangıcı ile küçük tatil beldelerinde bütçelen ölçeğinde soluk almayı planlayan kentlenn yorgun ve tıkanmış insanlannın ta- til programlan kim ne derse de- sın. okullara bağiıdır. Her yıl yaz dinlencesini (tatilini) birazdaha da- raJtan Miüi Kğitiın Bakanlığı iza- hı olanakstz bir program yaparak öğretimi haziran ortalanna kadar ısraıia sürdünnektedir. Önceki yıl- larda 19 Mayıs Bayramı. mayıs so- nuna kadar okullarda yaz tatili baş- lardı. Okulların eğıtim ve öğreti- me başiaması da eylül sonunda olurdu. Gün olarak saptadığımız bu tarihler bir ölçüde yanlış da olsa, son yıllarda okullann açılması ne- redeyse eylül başına çekilmiştir. Tatil ve dınlenme kültürüne, zor geçinen halkımız yeni yeni alış- maktadır. Bu kesim için ki gerçek- ten onlara hitap edecek propagan- da ve olanak hazırlanması, sosyal altyapımız için önemlidir. Onlann çocuklannın onurlan için yine o ço- cuklann kent varoşlarındaki ba- takbklarda. kanaJizasyonlann ak- tığı deniz kenarlannda her türlü hastalığa açık bönyelerini bıraz oi- sun kurtarmak için önemlidir. KJZ çocuklanmız için bu elve- nşsiz koşullann düzeltilmesı ve onlann yaşdaşlanyla aynı ölçüde tatıl. deniz ve güneşten yararlan- ması için önemlidir. Ve daha ucuz olan haziran v e ev lül aylannı Mil- li Eğitim Bakanlığı'nın ikramı, Tu- rızm Bakanlığı'nın destekkmesi ile yapılabileceğinın planlanması bugünkü dünyamızda bana göre çok önemlidir. Yoksa gdstermetik gençlik kamplanvla o kampiara gidecekgi> sileri bile olmayan kesi- min çocuklanna devletin tatil sun- ması olanaksızdır. Her bakımdan bolhıka>kn olan haziran ve evlül aylannı. ne vapıp vapıp iç turizme açmavı şimdiden planlamalnv. Bu yıl tamamı olma- yabilır. Ancak; gereksiz olan dın derslerini bile kaldırsak hazirandan on beş gün kazanabiliriz. Eğer bu bir >asa sorunu ise; da- ha başka planlamalarla bu yıl hiç değilse geçen yıla göre bir hafta ha- zirandan bir hafta evlülden kazan- malıyız. Bu aylartn kendine özgü meyve ve sebzeleri. öbüraylardan bol ve ucuzdur. Varsıl olanlar tem- muz v e ağustosu yeğlediklerinden kalabalığrn getirdiğı pahaülıkbu ay- larda yoktur. Eli kalem tutan her- kes, boş geçen haziran ve eylül ay- ları için Mimar Nevzat Kurdoğ- lu'nun yaptığı gibı her yıl verdiği dılekçelerinı sonunda yüce Mec- lis'in dilekçe komisyonuna gön- derdiği halde olumlu olumsuz hiç- bir yanıt alamamıştır. Öbür baş- vurulanndan da bir sonuç açıklan- mamıştır. Eylül ayı ortalannda okul demek: ağustos 15'te tatilin sona ermesı demektir. Okul öncesi ka- yıtlar v ardır. sınav lar v ardır v e böy- lece yaz, temmuzda başlavipağus- tos ortalannda biter. Bu yıl ağır kış koşuJlannda ba- zı "akh evveUer" ezıyeti zev k say- dıklanndan ve yokluğu bilmedik- lerinden eğitımin yaz aylanna kay- dınlmasını. tatilin kışın yapılma- sını önermişlerdir. Böylece kar yağdığı aylarda okulların zaman vıtimini yaz aylannda kazanmak gi- bi projeler üretmişlerdır. Bu tür projeleri üretenlenn çocuklarımı- zın ruh sağhğını, gelişmelennı dü- şünmeleri şöyle dursun. onlann çağdaş haklannı vermemek gibı bir suç işlediklerinin ayırdında bi- leolmavan biretiyağda,birehbal- da insanlardır. Bu arada küçük gi- bi görünen ama önemi bü>ük bir boyut vardır. Dünva nırizmine ayak uydurmak vardır. Yaz aylannda çe- şitli dinlence beldelerinde dergi, konferans, eğitim, yayın gibi kül- türel dağıhmlar vardır. Ve yine bu aylarda dinlencenin birinci derece- de etmeni olan ısı vardır. Karada \e denizde belli bir sıcaklık vardır. Bu üşütük projeleri üretenler kışın zemheri (karakış I soğuklannda ço- luk çocuğu dinlenceye çıkarmak mı, yoksa yazlık dediğımiz ikincı evierde sobalar kurup hem şehir- de yakıt parası hem yazlıkta yakıt parası harcayarak insanlann tatıl vapmasını mı ya da pansiyonlar- da bir tek pike ile yatan insanlara ikı üç bartaniye mi tav sıye ederler. Sizsöyleyin... Bence bu insanlara önce Tann akıl versın. çünkü önerileri akılla bağdaşmıjor. Yazdınleneesiyeri- ne kış dinlencesini tartışmaya aç- mak bile yanlıştır. Pansiyonculu- ğu yeni öğrcnen, gelen turistlere ko- nuk diyen küçük beldelerdekı in- sanlann çoluk çocuğuyla. konuk- lan ile dostluklan kültür ve göre- nek aktanmlan, temel eğitimin se- kiz v ıla çıkması ile daha güzel ge- lişmeler gösteren iç turizmimizın üzerine bastığı yaz aylannı daralt- mak yerine genişletmenin çözüm- lerinı arayıp; kentlı v e köylü çocuk- lanmızı bütünleştınnek. bilgı alış- verişlerini sağlamak bana göre yaz aylannda dinlence içi eğitımin en büyüğüdür... Bir de şu: Arapça ta- til sözcüğune karşılık Türkçemizin dinlence sözcüğünün güzelliğıne bakın!. PENCERE Soykınm Yok, Katliam Var. A. kalabalığa sesleniyor: "Bu milletin çoğalması lazun." Yer Sultanbeyli. llçe Istanbul'un en yoksul yerleşim yerlerinden bıri. Yerleşen- lerin çoğu süregelen göçle Anadolu'dan gelip. buraya yerleşen yurttaşlanmız. Bu göçe neden olansa. bu insanlann dedele- ri ve babalannın bilınçsizce çoğalmalan'dır. Kır- salda tanm ve hayvancılıkla uğraşan aıleler, ma- kineleşmek yerine ucuz emek gücünden yarar- lanmayı yeğlemişlerdir. llkokuldan sonra öğreniminı bırakan çocuk, boğaz tokluğuna çalışan işçi konumundadır. Ai- le ne kadar kalabalık olursa, bu da aynı oranda ucuz emek demektir. Aynca, kalabalık aileler. hasımlan için caydıncı nitelik taşırlar. Eğitim ve dolayısıyla aydınlanmadan yoksun bırakıl- mış bu genç nüfusa egemen olabilmek için en ucuz ve kolay araç olarak din kullamlnuştır. Sömür Tayyip Bey Sömür!... MURAT ACIPAYAMLI Gazeteci-Yazar Genç kalabalığa. Tann'nm ona bağışladığı akıl- lannı kullanmalan yenne. sığınmacı ve kader- ci telkınlerde bulunulmuşrur. Askerliğının ön- cesi ya da sonrası evlendirilen bu gençler, bun- dan böyle hep birlikte ata topraklanna sığama- yacaklannı anlarlar. Kentlerin türlü çekıcilıği- nin çağırması da buna eklenince. göç kaçırul- maz duruma gelir. Işte Tavyip Erdoğan'ın Sultanbeyli'de çoğal- malannı önerdiğı kalabalık bu insanlardan oluş- maktadır ve Tayyip bu çoğalmayı sömürmek- tedir. Iş, göçle bitmeyecektir elbette. Doğru dürüst bir sanayıleşme olmadığı için bu enerjik, ancak emeklerinı kulJanmaktan öte çareleri bulunmayan insanlar. hizmet sektörün- de işlendirümek zorunda kahnır. Bu insanlann dinden taleplen. kutsal'ınöbürdünva ile ilgili ola- rak onlara sunduğu arzlarla kolay- ca çakışmaktadır. Öyle ki u Bu dümada cektiğimizi çektik, bari öbür dümada rahat edevim" düşüncesiyle ru- hani değerlere sıkı sıkı tutunurlar. Ta>yip Erdo- ğan. bunu da iyi bilmektedir. Konuşmasını şöy- le sürdürür "„. sakın ha, Allah ne TOrdiyse™" Belli ki Ak Parti Genel Başkanı. bu yoksul in- sanlanmızın saflıklannı. bilgisizhklerinı aynca kutsala emanet ertikleri duygulannı sömürmek- tedır. Dinlenn azgelışmiş ve yoksul toplumlar- da yaygın ve köklü olmalannın en önemli ne- deni. bu insanlann dünya nimetlennden yete- rince yararlanamayışlandır dersek yanlış olmaz sanınm. Tayyip Bey'ın üç çocuğu elbetteki bu kala- balık arasında degildir. Ve hiçbir zaman da ol- mayacaklardu-. Sanınm Amerika"da olacaklar- dır. Varlıklıdır Tavyip IteyL «^ ^ ^ ^ , • •• Küreselleşme nedir?.. Türkiye'nin koskoca yerkürede tanklarını onar- tıp yenilemek için arayıp tarayıp bir tek ülke bula- mayıp sonunda Israil'le anlaşmasıdır... Dünya öyle küçuldü ki avucumuzun içine sığı- yor. yakında futbol topu gibi olacak... Oldu bile... Anadolu insanı aklını başınatoplamazsa, Türki- ye'yi yakında Filistin'den beter edecekler; daha önce de denediler; PKK'yi tezgâhlayıp bizi birbiri- mize kırdırmak istediler... Sonuç?.. 30 bin öfüL PKK'nin ardında kimler vardı?.. Artık herkes Batı'da ve Islam coğrafyasında PKK'yi kimlerin desteklediğini biliyor... Sır değil bu!.. • Şaron Filistin'in canına okuyacak, soğukkanlı, planlı, kararfı... ABD zamanında müdahale edecek, sözüm ona Israil'i durduracak; ama Şaron işini bitirdikten son- ra devreye girecek; hesaplı kitaplı tezgâh kurulmuş... Başbakan Ecevrt bu arada ne diyor: "- Soykınm var..." Hayıri.. Soykınm, adı üstünde, bir ırka karşı uygulanan yok etme eylemidır; Almanya'da Hitler'ın ideolo- jisi Yahudi soyunun kökünu kurutmaktı... Filistin'de soykınm yok... Katliam var. • Filistin'de katliam. Küreselleşme'nin yarattığı olu- şumun sonucunda gerçekleşebiliyor... Sovyetler yıkılmasa, tezgâhlanamazdı... Katliamın arkasında ABD var... Filistin'i dikensiz gül bahçesı yapmak istiyorlar Küreselleşme'nin patronlan!.. Ardından Irak sava- şı gündeme getinlecek, petrol coğrafyası zapturap- ta alınacak; ABD, yerkürenin ımparatoru kimliğiy- le davranan Bush'un yönetıminde uygulamalı si- yasetini bilinçle dokuyor... • Insanlık davalan hayatın acımasız gerçekleri gö- zetilip algılanmadan kazanılmıyor; Anadolu insanı *'Küreselleşme''nin hem cehennem hem de cen- netın tüm koşullannı içerdığini bılmek zorundadır... "Tarih Baba" bizlere ders üstüne dersler venyor; Yahudi hem mazium hem zalim olabiliyor; bir ömür boyunca ortaya dökülen şu çarpıcı gerçege bakın!.. Arap da insan, Yahudi de insan, Türk, Rum, Er- menı, Kürt de insan değil mi!.. Peki, hangi şeytan bunları birbirlerinedüşmanlaştırmak marifetıni be- ceriyor?.. Teknolojik devrim çağında yoğunlaşan ıletişimın yerküresınde kımıl kımıl insanlar, bu sorunun yanıtı- nı başdöndürücü bir ıvmenın hızında öğrenecekler. Küresel banş sürecıne o zaman girilecek. + Aİ* TÜRKİYEt BANKASI Mobil bankacılık değişti. İsteyin yeter. ana GSfTnriBDD m m m Aria ile bankacılık işlemleriniz *100# MobilBanka'da. Aria teknolojisinde mobil bankacıltk sadece vvap'la sınırlı decjil. ToleforHinuzd«m *100# tuşlayın ve infoMobil+ -lenüsünden iş Bankası'na anında ulaşın. USSD* teknolojîsi sayosindc EFT'den krpdi ka»tı vv Kıtııt.i oJrmesin<\ avaleden hisse sencdi alıp satmaya kadar birçok bankacılık işlemini MobilBanka'cJan qöniıl rah.itluiıyl.ı saniyesinde japın MobilBanka kolaylıkları ilo tanışrrıak vv bu servısten y«ttdrlaıırııaya başlamak Kİti hemen ArîaMorkez'î arayın! üste Aria'ya katılmak için bir neden daha! tobılBanka'da 3DESAlgorithın güvenlik sistetni kullctnılrnaktadK Jnstructtıred Suppfementary Services Oata AriaMerkez 4441555 555 www.aria.com.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear