22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2002 PAZARTESİ CUMHURİVET SAYFA HABERLER AtHM Başkanı Luzius Wildhaber, Türkiye ile ilgili dava sayısında azalma olduğunu söyledi İnsanhaklaniyileşiyorvWK.\RVtSTAVBÜ ( ) - Avrupa înstn HakJan MahfcEme<i'ne (AİHM), AvTupa Insan Haklan SözSeşmesi'nin ih- lal edildığı gerekçes-iyle Türkiye aleyhi- ne vaRJaşık 5 bin bas^ııru >apıldı. Güney Kıtns Rum kesimi i k Güneydoğu Ana- dolu'da yaşayan yu*^taşlann vaptıkJan baş^ıu~ular ilk ıkı sıra/ı alcı. AIHM Baş- kan Luzius Wddhai»«\ AIHMdekı Tür- kiye ı\e ılgilı dava sayısında azalma oldu- ğunj t>elırterek "Türkiye zrvaretimde in- san tıaivJan bakımından ohım/u gelişme- ler dduğunu gördürr»"1 dıye konuştu. A Ja J e t Bakanı Hiknıtt Sami Türk, AKP Karaman Mılletvekılı Zek Ünal'ın soru önergesinı yamtlarken AfHM'ye Türki- • AÎHM'ye bugüne kadar Türkiye aleyhine 5 bin kişisel başvuru yapıldı. En çok şikâyet, adil yargılanma hakkı ve mülkiyet hakkı ihlahnden. Türkiye bugüne kadar yaklaşık 590 milyar lira tazminat ödedi. ye aleyhine yapılan başvurular hakkında bilgi verdı. Türk, resmi olmamakla birlik- te Türkiye aleyhine AÎHM"ye yaklaşık 5 bin bireysel başvuruda buiunulduğunu bildirdi. Türk'ün \ erdiği bilgiye göre AİHM, bugüne kadar Türkiye aleyhine 145,lehineise9kararverdi. DelegelerKo- rrutesi. Türkiye aleyhine 12 karar venrken 400 dava dostane çözümle sonuclandı. AlHM, 57 davayı "kabul edflemez" bu- lurken 13 dava ise çeşitli nedenlerle ka- yıtlardan silındi. Sonuçlananlar dahil olmak üzere AİHM"ye Güney Kıbns Rum kesimin- den 2 bin 250, Güneydoğu Anadolu'dan 1500. Yüksek Askeri Şûra kararlanyla TSK'den uzaklaştınlanlar 60, devlet 2, parti kapatma ile ilgili 8, mülteciler23, ka- mulaştırma ile ilgıli 701, sıkıyönetime devrolunan davalara ilişkin 26 başvuru yapıldı. Yaklaşık 5 bin başvurunun yapıl- dığı Türkiye, en çok adıl yargılanma hak- kı ve mülkiyet ihlalinden dolayı şikâyet ediliyor. Başvurulann, A\nıpa însan Hak- lan Sözleşmesi'nınmaddelerinegöreda- ğılımı ise şöyle oldu: Yaşam hakkı 149, işkence ve kötü mu- amele yasagı 328, hürriyet ve güvenlik hak- kı 391, adıl yargılama hakkı 671, suç ve cezalann kanunilığı 70, düşünce, v icdan ve dın özgürlüğü 110, ıfade özgürlüğü 171, dernek kurma ve toplantı özgürlüğü 32. hak arama özgürlüğü 212, aynmcıhk yasağı 124, mülkiyet hakkı 701, özel ha- yat, aile hayatı ve konut dokunulmazlığı 361. Balıkesir tmamlar devleti dolancbrdı • Müftülük personelınin emekli olurken fa_zla harcırah alabilmek için en uzak ili ıkametgâh gösterdiği, ancak buralara gitmediği belırlendi. COŞKLİAYAV1AN RAUKEStR - Balılcesir'de bazı imam- lann emekli olduktan sonra devletten yüksek harcırah alabilmek ıçin ikamet- gâhlanru yurdun en ımzak noktalannda gösterdikleri ortaya çıktı. Eski Balıke- sir Milletvekılı Behrasn Eker, olayla il- gili olarak müftülük ve defterdarlığa başvurarak şıkâyetçi oldu. Eker şikâyet dilekç esinde, Balıkesir tl Müftülüğü personel inden bazılannın emekli olurken. fazla 3,01luk alabilmek için ikametlerini Elazı ğ, Edırne, Adana gibi uzak yerlere taşıyacaklannı beyan ettiğini. ancak bu kentlere gitmedikle- rini söyledi. Başlatılan soruşturma sıra- suıda Paşacami'nin esikî imamı Osman Ovah. Hacı Sefer Camii'nin eski ima- mı İsa Korkmaz ve İbrahimbey Camii- si'nin eski imamı Raşit Işık' m yanlış be- yanda bulunarak. fazladan p>ara aldığı be- lirlendı. Bu paralar faiziyle geri alındı. Balıkesir ll Müftüsü Mustafa KutJu. olayı cbğTulayarak "İmamlaremeldiol- duklannda verdikleri foevana inanmak duruiBundavTz" diye konuştu. Bursa ve Balıkesir'de 2 günlük ge/isine başlayan BavkaL Bursa'da şehir turu attıktan sonra Mu- danya ilçesinegeçti,çocuklan sevdi vesahUdeİd birçav babçesinde vatandaşlaria sohbetetti. (AA) Baykal, Bostancıoğlu'na soruşturmayı değerlendirdi: Meclis hükümeti reddetti BURSA (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğhı hakkında soruşturma açılmasırun degerlendınimesi gerektiğini belirterek "Hükümetio, bir bakanmın parlamentoda çoğunluğunu kaybetmesinden kaygüanmasj gereidr. Çünkü 0 bakan, hükümet progranunı uygulamışür. Söz konusu olan. kendi şahsi yolsuzJuklan değildir. Hükünıetin ortak programıdır" dedi. Bursa ve Balıkesir'in bazı ilçelerini kapsayan 2 günlük gezısine başlayan Baykal, Bursa'da şehir turu attıktan sonra Mudanya ilçesine geçerek sahildeki bir çay bahçesinde vatandaşlarla sohbet etti. Baykal, Türkiye'nin ufkunu açmak için çahştıklannı ifade ederek "Çoğu gitti azı kaldı. Bir an önce secim olmasj gerekrvor. Bu hükümet, artık millerin sırtına yük olmaya başladı. CHP, en kısa zamanda Türkive've sahip çıkarak somnlaruu çözecek. HaksızlıkJan. yanlışfaklan, yolsuzluklan önleyecek" diye konuştu. Köy Enstitülerinin 62. yaşı kudamyor YunHaberieri Servisi - Cumhuriyetın ay- dınlarma temellerini atan Köy Enstitüleri- nin kuuluşunun 62. y^ldöniimü yiirt gene- linde csşitli etkinliklerle kutlanacak. Atarirkçü Düşünce Derneği (ADD) Es- kişehi' Şubesi ile Odunpazarı Belediye- si 'nce iüzenlenen etkınlikJer 3 gün sürecek. Yurduı dört bir yanmdaki Köy Enstitüsü me- aınlarnın davet edildiği etkinlikler 17 Ki- sanginü saat09.00'da Atarürk Anıtı'na çe- enk ^nulmasıyla başlayacak. Aynı gün 3üyüljehir Belediyesi KültürMerkezi'nde Dr. Avhnet Dereli Köy Enstitüsü mezunla- n drana ve dia gösterisi yapacak, saat 19.0Oia da Yunus Emre Kültür Merke- rindeCanan Yücel ve Mustafa Gazalcı tonfenns verecek. îkinci gün ise Köy Enstitüsü bınasının zi- yaret edileceği Çifteler ilçesinde öğrenciler- le söyleşiler düzenlenecek. Saat I9.00'da ise Yunus Emre Kültür Merkezi'nde gaze- temiz yazan Server Tanilü konferans vere- cek. Etkinliklenn son günü ise tnönü ilçesin- de Şehitlik, Atatürk Müzesı ve Türk Hava Kurumu Planör Kampı ziyaret edilecek ve ardından piknik düzenlenecek. Osmaniye Düziçinde ise 17 Nisan'da Köy Enstıtüleri Vakfı Başkanı Mustafa Aydo- ğan. Gazi Üniversitesi Öğretım Üyesi Prof. Dr. Tahir Hatipoğlu ve emekli öğretmen Mustafa Onar'ın da katılacağı anma toplan- tılan serisi Kilis. Antakya ve Adana'da de- vam edecek. Mersin ADD Şubesi ile Çağdaş Egitim Vakfı ise çarşamba günü Ilen llköğretim Okulu'nda çeşitli paneller ve söyleşiler dü- zenleyecek. Enstitü mezunlannın yakınlannın kurdu- ğu Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Baş- kanı Prof. Dr. Kemal Kocabaş. kutlamalar için Izmır'de geniş katılımlı etkinlikler dü- zenleyeceklerini ifade etti. Kültürpark tzmir Sanafta gerçekleştirilecek etkinliklenn 17 Nisan'da başlayacağmı ve 4 gün süreceği- ni belirten Kocabaş, "Etkinlikler kapsamın- da atöhe çahşmalan yapüacak ve yeni pro- jeler üretilecek. Ardından oluşturulacak so- nuç bildirgesi kanıuoyuna sunularak laik ve bih'msel eğitimden yana olan tünı çevreler- den destek istenecek" dedi. Karayalçın: SHP26 Nîsan'da kuruluyor AMCARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Murat Ka- ravalçm ile FîkriSağların önderlık ettığı Sosyalde- mokrat Halk Partisi'nin (SHP) kuruluş takvimi netleşti. SHR 26 Nisan günü siyasal yaşama ka- tılacak Nisan ayı içinde siya- sal yaşama yeni bir parti daha katılıyor. Murat Ka- rayalçın ve arkadaşları SHPyi yenıden kuruyor. Sosyaldemokrat Halkçı Parti ismindeki "halkçı" sözcüğünün yerıne "halk" sözcüğü getirili- yor. Partinin genel mer- kez binası tutulurken, ku- rucular listesı de önümüz- dekı günlerde kesinleşti- rilecek SHP'nin kuruluş dilekçesinin 26 Nisan'da Içişleri Bakanlığı'na ve- rilmesı, 27 Nisan günü de kuruculann Anıtka- bir'e çıkması ve görev bölümü yaparak partinin çalışmalanna resmen baş- laması planlanıyor. Bu arada, solda yeni parti arayışını sürdüren diğer gruplar da bir ara- ya gelme arayışlannı yo- ğunlaştırdı. ZckeriyaTe- mizel, Mümtaz So>sal, Aydm Gü\«n Gürkaa, Er- can Karakaş. Altan Öv- men, Yiğit Gülöksüz, II- han Tekeli \ e Birgül Ay- man Güler'ın katıldığı toplantıda uzlaşarak tek bir parti kurma çabalan- nı sürdürme karan alan gruplar ortak noktalannı netleştirmeye çalışıyor. Zekeriya Temizel. Müm- taz Soysal, îlhan Tekeli, Yiğit Gülöksüz ve Bir- gül Ayman Güler"den olu- şan komısyon, çalışma- lannı sürdürüyor. Çalış- malann "olumlu" gitti- ği, "geniş,dengeleyen un- surlardan oluşan bir ya- pı ohışturulma>a çahşıklı- ğı" bıldınldi. ' IRMIKIAYDIN ENGİN aengincg doruk.net.tr Öncsıradan bir "po/ıs-adli- /e" rtaeri: "... £,-anüriealtın çıkaran Eu- -ogo/c.eniadıyla: Normandy) sırketK karşı yıllardır çok ya- -atıcı yotemlerfe direnen Ber- jamatylülerinin önderi avu- <at Otay Konyar. öncekigün 3oma:a basın açıklaması ya- oacaçf haber vermek üzere izin al r ak üzere değil: bilgi ver- -nek vsre. Kapalı yerlerde ya- jılaca sasın açıklamaları için zınfile îhnmaz) kendi karan ile gittiğj >:<na Polis Karakolu'nda görev<• omısere direndıği iddı- asıyla zzaihna alınıp çıkanldı- ğı ma"?mede ikı karakol po- jsinın nıklığı ile (başka tanık /ok) Vjklanarak cezaevine <on&L: /nı akşam birüstmah- <emev >apılan itiraz da redde- dilina Okîay Konyar'ın savcı- ık idch'amesı yazılıp. görevli •vahKe? saptanıp, yargıç kar- şısına -acağı güne kadar So- Tia'cfssnirparmaklıklar ardın- da karzsı kesinleşti..." Ha.b?3U kadar. Şır~n de birkaç günlük bir "Anlcs haberi: "... fgama'da altın çıkaran Voırrrcy şirketinin yetkilileri 3aştxii Ecevit'/e görüştüler /e oj-ılergama'da çıkarılan j; ;embolik bir miktarar- r. Ecevit'e, onyıl- Ecevit'e Altm, Konyar'a Demir(parmaklık) da 100 ton altın üretileceğinı anlatan Normandy şirketi yö- neticileri, böylece Türklye'ye 10 milyar dolahık bir gelir sağ- lanacağı müjdesinı de verdiler. Miktan duyunca çok heyecan- lanan Başbakan, 'Dahaöneala- maz mısınız' diye sordu..." Haber bu kadar. Başbakan'ın "Öne alamaz mı- sınız" sorusuyla, 100 ton altının çıkanlışını mı, bu altınlardan sağ- lanacak paranın Türkiye'ye gi- rişini mi kastettiği tam anlaşıla- madı. Daha once defalarca 8 yılda 24 ton altın çıkanlacağını ilan eden Normandy şirketinin elebaşılannın bu miktan ne ve nasıl olup da 100 tona çıkanver- dikleri ise galiba hıç soaılmadı. Son olarak da birkaç hafta öncesınden bir haber: Normandy şirketinin sıyanür- le altın çıkarmasına direnen köy- lulerın, önderlen Oktay Kon- yar'la birlikte açtıkları çok sayı- da davadan ikisı sonuclandı. Orman Bakanlıgı ve Sağlık Ba- kanlığı'nın yetkı alanına gıren konulardakı itirazlar mahkeme- lerce haklı bulundu. Böylece Normandy şirketinin altın üreî- mesi yargı kararıyla durdurul- du. Haberler bu kadar. Artık gözlenmızın önünde olup biten ve fakat Filistin'deki kan- lı olayların tozu dumanı arasına sıkıştınlıverdiğı ıçin gözümüz- den kaçırılabilen bir hukuk ci- nayetini sergıleyebilirız. Bergama'da siyanür kullana- rak yapılan attın üretımi yargı ka- ranyla durdurulunca Normandy şirketinin elebaşıları Ankara'ya koştular. Koştuklan adresin "doğruad- res" olduğu kısa sürede anla- şıldı. Bakanlar Kurulu, Nor- mandy şirketinin altın üretımine devam etmesine ızın verdı. Bakanlar Kurulu kararlarına "kararname" deniyor. Bir hu- kuk devletınde ve anayasasın- da bir hukuk devleti olduğu ya- zan Türkiye'de kararnamelerın yasal geçerlik kazanması için Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması ve Resmi Gaze- te'de yayımlanması gerekir. Bu yapılmazsa hukuk açısından o kararnameler "yok hükmün- de"dır. Yani yasal hiçbirgeçer- liği olamaz. Şimdı sıkı durun: Normandy şirketine "altın çı- karmaya devam" ızni veren hu- kümet kararnamesi ne Cum- hurbaşkanı'nca onayfandı, ne Resmi Gazete'de yayımlandı. Ama hemen uygulamaya so- kuldu. ••• Hayır, yanlış okumadınız; ben de yanlış yazmadım. Buyrun ben yıneleyeyim, sız de bir da- ha okuyun: Normandy şirketine altın çı- karmaya devam iznı veren hü- kümet kararnamesi ne Cum- hurbaşkanı'nca onaylandı, ne Resmi Gazete'de yayımlandı ama hemen uygulamaya so- kuldu. Şımdı şöyle bir senaryo yaz- sam ben "fesat ruhlu" bir ga- zeteci mı olurum: yoksa "Bura- st Türkiye. Olmazolmazdeme- yın. Olmaz olmaz" mı demeye getiririm. Senaryo pek kısa: Acaba Bakanlar Kurulu, Ber- gama köylülerinın önderi avu- kat Oktay Konyar'ın goze ba- tan, çarka çomak sokan, altın tutan parmaklann yalanmasına engel olan, hiçbir şıddet yön- temine yönelmeksızin özgün direniş yöntemleri üreterek ka- muoyunun ılgısini dirı tutan bir "zararlı kişi" olduğuna karar vermış; herhangı bir yerde her- hangi bir bahane ile gözaltına alınıp ardından tutuklanmasını vedemırparmaklıklarardına ko- narak etkisizleştirılmesını ön- gören bir kararname çıkarmış olabilir mi? Ve... Ve bu kararname Cumhur- başkanı'nın imzasını taşımadan ve Resmi Gazete'de filan ya- yımlanmadan uygulamaya so- kulmuş da olabilir mi? Yoksa Ankara'da Başbakan'a altın sunulduğu günlerde Ok- tay Konyar'a da "demir(par- maklık)" sunulması sadece ve sadece rastlantı mıdır? Gözaltına alındığı karakoldan apar topar çıkarıldığı mahke- mede iki karakol polisınin ta- nıklığı ile tutuklanması acaba Başbakan'ın "Daha öne alabı- lırmısınız" sorusununbıryanı- tı mıdır? • • • Son bir soru: Türkiye sahiden bir hukuk devleti mıdır? Derviş Ne Yapacakmış? Siyaset ısınıyor, kulısler hareketlenıyor. Yeni partıler, "ABD'den ithal" yeni lideradayları. transfer söylentilerı, seçım senaryoları dıllerden düşmüyor. Bu söylentilerin merkezındeki ısımlerden bırı, Devlet Bakanı Kemal Derviş. Derv/ş, siyasete ılgisini ortaya koyduktan ve şu andakı konumunu daha fazla sürduremeyeceğinı ıfade ettikten sonra söylentıler daha da yoğunlaştı. Kulıslerde neler söyleniyor, neler... Seçimden once DSP'nın başına Kemal Derviş geçecekmiş... Derviş, milletvekılı olmadığı ıçin başbakan olamayacağından, seçime kadar başbakanlığı -bir sure once yenıden aday olmayacağını açıklayarak "tarafsızlığını" ilan eden- TBMM Başkanı Ömer Izgi yapacakmış... Kemal Derviş Sonra; 'DSPile ANAP'ın ne farkı var" diye soran Derviş, bu iki partıyı bırleştirecekmiş... Bu plana Mesut Yılmaz da sıcak bakıyormuş... Zaten. onun gözü Çankaya'daymış... Senaryolar bununla bitmıyor: Haziranda önemlı gelışmeler olacakmış... Derviş, bakanlıgı bırakacakmış... Hukümette yeniden yapılanma gerçekleşecekmiş... Dışışlerı Bakanlıgı ANAP'a, Mesut Yılmaz'a verilecekmiş... Böylece. DSP'nin geleceğine yönelik senaryolarda önemli bir ağırlığı olan Dışişleri Bakanı Ismail Cem kabıne dışı kalacakmış!.. Başkentte sıyasetçiler de. gazetecıler de senaryoyu sever... Senaryolar da en çok bulanık, sislı ortamlarda üretilir... TBMM'de şoför saltanatı Meclis kadrosundaki şoförlerin TBMM Başkanlık Divanı ve grup yönetimlerinde hiçbir görevi olmayan milletvekillerine tahsis edilmesi tepkilere yol açıyor. Eski başkanlık divanı üyelerinden DYP'Iİ Enis Sülün, ANAP Genel Başkan Yardımcısı olunca TBMM Çevre Komisyonu Başkanlığı'ndan aynlan Ediz Hun, "belinden rahatsız" o)an ANAP'lı Ali Doğan, Meclis'in şoför tahsis ettiği mılletvekilleri arasında yer alıyor. Bazı milletvekillerinin kendilerine tahsis edilen şoförleri özel araçlarında çalıştırdığı da belirtiliyor. Milletvekilleri, "Grubumuza tahsis edilen araçlan ve şoförleri kullanıyoruz" diye kendilerini savunuyor. Oysa, sadece grup yöneticilerine araç ve şoför tahsisi yapılabilıyor... Kamuda tasarruf genelgeleri çıkarıladursun, TBMM bundan pek haberdar görünmüyor. Milletvekilleri "Daha fazla maaş, daha fazla sekreter, daha fazla telefon parası, daha fazla şoför" ıstiyor!.. Süha Tanık'ın torunu... DYP Izmır Milletvekili Süha Tanık, ikinci kez dede oldu. Torun sahibi olmanın heyecanını yaşayan Tanık, yakın çevresiyle sevincini paylaşırken ıçine dert olan bir konuyu da açtı. Tanık'ın damadı, eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Şen'in oğlu Adnan Şen. Kızı Begüm'un ilk oğluna Ali adın/n konulduğunu anımsatan Tanık, şöyle devam etti: "Kızımm ikinci bir oğlu oldu, ben de haklı olarak sordum: 'Kızım, ilk oğluna Ali Şen'in adını verdiniz, ee benim adım ne olacak?' Isteğimi kırmadılar ve bebeğe Süha ismini verdiler." Ancak, torununa kendi adının verilmesı, Tanık'ın kızına takılmasına engel olmamış: "Tamam kızım, torunuma benim adımı verdiniz de bebek aynı Ali Şen 'e benzıyor. Bu benzertığı ne yapacağız?" Ecevit'in hüneri... Türkiye Zekâ Vakfı Başkanı, DSP Ankara Milletvekili Emrehan Halıcı, Milli Eğıtım Bakanlıgı ile birlikte 2000-2001 yıllannda düzenlediklen "Yaratıcı Zekâ ve Eğitim Sempozyumu" ile "Zekâ ve Yaratıcı Düsünme Çalıştayı"r»n kitap halıne getırilmiş konuşma ve bildirilerini tüm milletvekillerine dağıttı. Kitapta, Başbakan Bülent Ecevit'in açılış konuşmasına da yer veriliyor. Ecevit, "Insanı tüm başka yaratıklardan üstün kılan yeteneklerin başında zekâ gelir. Insanlık bu yeteneği kullana kullana. doğaya sürekli katkılarda bulunmuş, hem kendi dışında hem de doğal dünya dışında, Kari Popper'/n deyimiyle bir üçüncü dünya oluşturmuştur. Uygartık bunun sonucudur" diyor. Ecevit, konuşmasının sonunda da "zekâ ile aklın uzaktan akrabası kumazlık" üzerinde duruyor "Tabii kurnazlıkta zekânın da, aklın da saygınlığı yoktur. Ancak kumazlık bazen bir savunma yöntemi de olabilir. Taoizmin kurucusu, büyük Çin bilgesi Lao Tsu bu tür kumazlık olgusunu şu özdeyişle anlatmıştır: 'Yumuşak yönetilen ülkenin halkı yalındır. Sert yönetim ise halkı kurnazlaştınr.' Ben buna şunu eklemek isterim; yöneticilikte hüner, insanlan kurnazlığa zorlamamaktır. Bunun yolu ise zekâ ile aklı bağdaştırarak bulunur." Vekilin 'geçim derdi'! Milletvekillerinin maaşları. "kıyak emeklilik" ıçin çıkarılan yasalar gündemden inmıyor. Yeni bir tartışmalı düzenleme de TBMM Mıllı Eğitim Komisyonu'nda kabul edilen YÖK Yasa Tasarısı ile gerçekleştirildi. Alışıldığı üzere sürpriz bir son dakika önergesıyle öğretim üyesi olup emeklilığe hak kazanan milletvekillerine "küçük!" bir ayncalık getirildi. Yardımcı doçent, doçent ve profesor olan milletvekilleri, artık emekli aylıkları kesilmeden üniversitelere gerı donebilecekler. Böylece, yeniden seçılemeyecek olan milletvekillerinin "geçim derdi" de gıderılmiş oldu. Komisyon Başkanı Abdurrahman Küçük'ün basına açık toplantıda kabul edilen önergeyi gazetecılerden saklama çabası manidardı. Komisyonda tasarının göruşmeleri sırasında ilginç diyaloglar da yaşandı. DYP'Iİ Ayvaz Gökdemir. öğretım üyelennin başka üniversitelerdegörevlendirilmesine ilişkin maddeye takıldı: "Keşke daha özendırici uygulamalar olsa da, seyyar profesörler, uçaklı profesöıier gidip ihtiyaç olan başka üniversitelerde ders verebilseler." Oğrencılerin, kredı borçlarını okulu bitirdikten 2 yıl sonra ödemeye başlamalannı da sakıncalı bulan Gökdemir, "Ekonomik kriz nedeniyle üniversite okumuş milyonlarca işsiz genç var. Bunlar ödeyemezlerse o zaman kefillerden alınacak" dedi. Komisyon Başkanı Abdurrahman Küçük de hemen bir örnek verdı: "Kefil olarak 2 kişınin kredi borcunu ben ödedim." Türey Köse, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu, Sertaç £ş tbmmcuniiUttneLnet.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear