01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-İ< NİSAN 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Memrut belgeseli yabancıTV'lerde • ADI\ÂMAN(Cumhuriye*)- /.dıyaman'ın Kahta ilçesinde bulunan ve Kommagene rnedeniyetinden kalan Nemrut Dağı ören yerindeki 2000 jrıllık dev tanrı ve kral heykelleri Ile yazıtlan konu alan "Tannlann Göksel Tahtı Nemrut" belgeseli, Kanada ve Portekiz'de belges-el yayın yapan televizyon kansllanna satıldı. Belgesehn çekimini yapan Tolga Örnek, Nemrut Dağı belgeselınin. 24 Nisan'da ttalya'nın Torino kenrinde düzenlenecek 'Dağ Filmleni Festivah"ne katılacağını söyledi. Tüp bebekler 5 yaşında • ANTALYA (AA) - Antaly-a'rnn ilk tüp bebekleri olan Özlern ve Özgür Aksu, 5. yaslarıru, Özel Antalya Tüp Bebek Merkezi Dırektörü Opr. Dr. Kemal Ozgür'le birlikte kutladı. Doğum gününe ekibiyle birlikte katılan Ozel Antalya Tüp Bebek Merkezi Direktörü Opr. Dr. Kemal Özgür, "Özlem ve Ozgür'ün yen blzde ayndır. Çünkü onlar bızim ilk tüp bebekjerirniz" dıye konuştu. Özlem ve Özgür'den sonra birae yakın başanlı gebelik olayının gerçekleştiğini ifade eden Opr. Dr. Kemal Özgür, "Merkezımize yurtiçi ve yurtdışından da tüp bebek uygulaması için gelen birçok çift var. Antalya Tüp Bebek Merkezi'nde tsviçre. Almanya gibi Avrupa ülkelerinden gelen birçok çifti çocuk sahibi yaptık" dedi. Yapay kalp pompası yaşattı • ANKARA (AA) - Kalp naJdi bekleyen 39 yaşındaki hasta, Ankara Yüksek Ihrisas Hastanesi'nde üçüncü kez, dünyada ise 138. kez uygulanan, kalbi destekleyicı yapay kalp pompası ile hayata döndürüldü Yüksek thtisas Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Oğuz Taşdemir, dünyada sol kalp pompalannın "permanant" denılen devamlı kullanım için takılmaya başlandığını ifade ederek İcalbi destekleyen yapay pompanın geçici süreyle, yani gerçek kalp bulununcaya kadar değıl, kalıcı olarak takılmaya başlandığını kaydetti. Bu nedenJe kendilerinin de sol kalp pompasının en yeni tipini hastaya uyguladıklannı söyleyen Doç. Dr. TajJemir, hastanın çok uzun süre bu dhazla idare edebileceğini, hasaya yeni bir kalp gerekmedığüıi bıldırdı. Partilerden müdüre destek • VÜKSEKOVA(AA)- Haıkâri'nin Yüksekova ilçesındeki bazı siyası partiler ile srv_ toplum örgütleri, ortak bir bilariyle ilçe emniyet müdürü Ali Sicjp'a destek verdi. AXAP, DYP, CE>. HADEP ilçe başkanlan, Tiaret ve Sanayi Odası, Esnaf ve Saıatkârlar Odası, Esnaf Kefalet Ko.-peratifi Başkanhgı ve 5 maalle muhtannın imzasıyla yavmlanan bildiride, Yiksekova'da Polis Teşkilatrrun 15" kuruluş yıldönümü doiıyısıyla yapılan etkinliklerin. yılsırdır halk ile devlet arasında SUM atılan köprülerin inşası niteğinde olduğu kaydedildi. Yabancı Dil Sınavı başvuruları • ıNKARA (AA) - 2002-Yabancı DİMnavı'na (YDS) girmek istcen adaylann, 19 Nisan Cııma ginine kadar sınav ücreti olan 22:tnilyon lirayı bankaya yamnalan gerekiyor. İJnersitelerin yabancı dil ile ilgili bömlerine öğrenci yerleştirmek amiyla gerçekkştirilen YDS'ye, 2O."Öğrenci Seçme Sınavı'na (C>>) girecek adaylar barjrabiliyor. YDS'ye barjrmak için sınav ücretinin yarJması yeterli kabul ediliyor. A^alann, YDS ücretini yarabilmeleri için bankadaki gcrliye ÖSYM numaralannı v<eKİeri gerekiyor. Etiler'deki alanlargecekondu önleme bölgesi ilan edilerek imara açıldı PlanlayarakyağmaÖZLEM GÎl'EMLİ Istanbul Büyükşehir Belediyesi, Etiler'de imar planmda spor alanı olarak tanımlanan yerlerin planlan- nı değıştirerek imara açtı. Yasalara aykın şekilde spor alanlannı "gece- kondu önleme böigesT ilan eden ts- tanbul Büyükşehir Belediyesi, ken- di planlama uzmanlannın olumsuz raporuna karşın Etiler'ı talan edi- yor. Büyükşehir belediyesi yetkilileri ise söz konusu alanın açık spor ala- nı şeklinde değerlendırileceğini, an- cak arazi üzerindeld gecekondulan tasfiye edemediklerini savunuyor- lar. Etilerde Boğaziçi SfT alanı içın- de yer alan imar planlannda spor • Değeri lOmilyonlarca dolan bulan Etiler'deki belediye arsalannm, 'gecekondu önleme bölgesi' ilan edildi. Arsanın büyükşehir tarafından Kiptaş"a verilerek yandaşlanna rant sağlayacağı ileri süriilüyor. alanı olarak belirlenen bölgelerin planlan büyükşehir belediyesince değiştirilerek "gecekondu önleme bölgesi* ilan edildi. Değeri 10 mil- yonlarca dolan bulan Etiler'deki be- İediyearsalannın, "gecekondu önle- me bölgesi" ilan edildiği için yoksul ve zor durumdaki ihtiyaç sahipleri- ne ucuza verilmesi gerekiyor. Ancak söz konusu arsada henüz hıçbır ça- lışma yapılmadı. Belediye arazinin spor sahası olarak değerlendırilece- ğini belirttiler. Yetkililer, arazi üze- rinde daha önceden inşa edilmiş ge- cekondular bulunduğunu, bu gece- kondulann da tasfiye edilemediği için çalışma yapamadıklannı iddıa ettiler. CHP Beşıktaş ilçe Başkanı Müslim Eriş, itfaiye daire başkanlı- ğının, Boğaz'da yangın emniyetini sağlamak için bu arsalardan bir bö- lümünün itfaiye birimine aynlma- sını istediğıni anımsatarak "Rant o kadar büyük ki itfaiyedain? başkan- lığının isteği uygun görülmemiştir. Büyükşehir, arsayağmasını 'planına uydurarak' gerçekleştiriyor" dedi. Büyükşehir Belediyesi"nın imar ve planlama ile ilgili tüm yasa ve yö- netmelikleri hiçe saydığını belirten Eriş, belediye planlamacılannın da "spor alanlannı konuta açın" emrı- ne "yasalara aykmdır" raporu ver- diğıne dıkkat çekti. Eriş, beledi- yenin iddia ettiği gıbi arazi üzerin- de gecekondular değil, sadece bir gecekondu bulunduğunu söyledi. Nâzım planında spor alanı olarak tanımlanan bölgenin planlannın de- ğıştirilmesi Boğaziçi Kanunu'na, imar Kanunu'na, Kültür ve Tabiat Varlıklannı Konıma Kanunu'na, Ge- cekondu Kanunu'na ve Anayasa Mahkemesi'nin gecekondu affi ile il- gili 1989 28 sayılı karanna da aykı- n. Arsanın büyükşehir tarafından Kiptaş'a verilerek yandaşlara rant sağlanacağı iddia ediliyor. Uçtuuçtu sumocu uçtu Japonvanın iinlü sumocusu Shiado Yasokichi, televizyon çekirrü için geldiği kapadokva'da. balon keyfî yaparak bölgenin doğal güzelliklerini havadan gördü. Japonya'da yayın yapan bir televizyon kanahnın magazin progranu çekimleri için Nevşehir'in Ürgüp üçesine gelen sumocu Yasokichi, sabahın erken saatlerinde Göreme beldesine giderek sıcak hava baJonu ile Kapadokya bölgesinde rur attı. Japon sumocu 280 kilogramlık dev cüssesiyie balona binmekte zorlanınca, iki portatif merdiven kullannıak zorunda kakü.(Fotoğraf: AA) Bakanlığın hazırladığı kitapta, satanistlerin kötü alışkanlıklara yönlendirdiği belirtildi Satanizm ders konıısu oldu 'Caz' ve 'pop' eşliğinde Nâzım Hikmet ANKARA (AA) -Nâzrnı Hik- met'in 100. doğum yıldönümü için opera ve tiyatro el ele ver- di. Devlet Opera ve Balesi'nin (DOB) yeni yapıtı "Yaşamaya Dair", orkestranın yorumladı- ğı pop ve caz parçalan eşliğin- de "uımıtiu" ve "sevdah" Nâ- zım Hikmet'i sahneye taşıyacak. Izleyiciyle yann buluşacak yapıtta, Nâzım Hikmet'i Dev- let Tiyatroları Genel Müdür Yardımcısı ve tiyatrocu Tamer Levent canlandınvor. Bir se- naryo dahilinde Nâzım'ın "umut" temalı şiirlerini oku- yan sanatçı, DOB'dan 11 kişi- lik bir orkestrayla sahneye çıkıyor. "Yaşamaya Dair", pek çok ilki bünyesüıde banndınyor. Tiyatro ile orkestranın ilk defa el ele verdiği eser için DOB Genel Müdürü Remzi Buhara- b 2 yıl aradan sonra yeniden trombonunu elıne aldı. "IMini Nâzım orkestrasrnda Buharalı'nın yanı sıra keman- da Ash Ozsoy Körner, Ayşegûl Vay lah. viyolada Murat Can- gal. çelloda Cüneyt Balkız, kontrbasta Ozgür lluçmar, klar- nette Mustafa Alpaslan, \MT- malı çalgılarda Yalçın Baygm ile Soner Özer, piyano ve synthe- sizer'da Ali Aykaç ve elektrikli basta İbrahim Soysal görev alı- yor. Ali Aykaç'ın bu eser için hazırladığı müzikler, kimi za- man Anadolu motifleri, kimi zaman pop, kimi zaman caz ez- gileriyle Nâzım Hikmet'in şi- irlerine eşlik ediyor. Özürlüler yeni yasa istiyor Istanbul Özürlüler Inish arifu dün Çapa'daki Türkiye Sakatlar Derneği binası önünde toplanarak basın açıklanıası yapo, İnisiyatif adına konuşan dernek genel başkan yardımcısı Binnur Semiz, TBMM'de görüşüunekte olan '•Özürlüler Yasa Tasansı"nda özürlülerin taleplerinin yer almadığuu ifade ederek yasanın özürlü haklannı daraltügını, yeni yasanın sivil toplum örgüdemle birlikte hazırianması gerektiğini befirtti İsrail'in Füistin topraklanndan çekilmesinj isteven Semiz, "Smaş, göz yaşı ve kan, kimsesiz çocuklar, dul kadınlar anlanuna geüvor" dedL(Fotoğraf: ÖZLEM GÜVEMLÎ) Bakan Çakan siyanürlü altını savundu ANKARA(ANKA) -Bakanlar Kurulu, Bergama Ovacık'ta yar- gı karanyla siyanürle altın üretim izni iptal edilen Normady fırma- sına tt prensipkararrv1a"faaliyet izni verirken Enerji Bakanı Zeki Çakan. yabancı sermayenin ma- dencilık alanında faaliyet göster- mek üzere ülkeye gelmesi için bu madenın üretimini sürdürme- sinin yararlı olacağı görüşünü sa- vundu. Enerji Bakanı Zeki Çakan, AKP'h ZekiÜnal'ın Bergama al- tın işletmeleri konusundaki soru- lannı yanıtladı. Çakaa bölgede yaşayan halkın, altın üretimine karşı çıkmalannın başlangıçta yeten kadar bilgilen- dirilmemeleri ve daha sonra da ba- zı çevrelerce yanlış bilgılendiril- melerinden kaynaklandığını sa- vundu. Çakan. Türkiye'de yılda 2 bin ton siyanür ithal edilerek kulla- nıldığını belirterekbu siyanürün yaklaşık bin tonunun Eti Hol- ding'e ait prosesi Ovacık Altın Madenı Tesisi'ne benzeyen ancak herhangı bir antma tesisi olma- yan Gümüşköy Tesisleri'nde gü- müş üretiminde 1987 yıhndan bu yana yaklaşık 5 yıldır kulla- nıldığını kaydetti. ANKARA(ANKA)- Okul yöneticilerine satanizm konusunda seminerler veren Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen, öğrenci ve velilere yönelik olarak hazırlanan kılavtız İcitapla da satanizm konusunda uyanlarda bulundu. Satanistlerin, kişileri alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklara yönlendirdiği, ayinlerde insan ve hayvanlara eziyet ettiğini belirten Bakanlık, u satanizmden uzak dunın" çağnsı yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim din kültürii ve ahlak bilgisi ders programını yeniden düzenleyerek satanizmi ders konusu halıne getirdi. Öğretmen, öğrenci ve velilere yönelik olarak da "IWn Kültürii ve Ahlak Bilgisi Oğretim Kılavuzu" hazırladı. Kılavıızda. şeytan ve satanizmle ilgili uyanlarda bulunulurken öğrencilere "şejianın kötülüğün simgesi olduğu", "satanizmin zararlan ve komnma yollan''nın anlatılması hedeflendi. Satanist, "şeytanı tann olarak görenler", satanizm "şeytana tapınma" olarak tanımlanırken u Satanizm, başta Huistiyanhk olmak üzere bütün dinlere ve dinlerin ortava koymuş olduğu kutsal değetiere karşı bir tavır almadır, tepkJdir" denildi. Dinlerin ortak amaçlanndan birinin, insanın varlığını korumak, kendine ve topluma yararlı hale getirmek olduğu, buna karşın satanistlerin "hiç acımadan" hayvanlan ve insanlan öldürdüğü kaydedilirken, bu uygulamalann hem dine hem de yasalara aykın olduğu bildirildi. Satanizmin, insanlan yanlış inanç ve uygulamalara sürükleyen zararlı bir akım olduğu vurgulandı. Derslerin işlenişi sırasında, satanizmden korunma yollannın da tartışılması istenirken, ailelerin de bilinçlendirilmesine yönelik olarak, öğrenciler, aile bireyleri ile satanizmi konuşarak, görüşlerini defterlerine yazacak. Notlar, bir kez daha sınıf ortamında tartışılacak ve yanlış bılgilenn giderilmesine yönelik olarak, öğrenciler, öğretmenlerinden aldıldan bilgileri de ailelerine iletecek. AYDINLAIVMA EMRE KONGAR T.C. Tarihi, Soğuk Savaş, TürbanSorunu veMHKEğitim Bugün tarihimizle birlikte Türkiye Cumhunyeti ta- rihi de okullarımızda hem eksik hem de eksik ol- duğu için yanlış okutuluyor. Adı üstünde "milli" olması gereken eğitim sıs- temımiz, biryandan emperyalıst Arap kültürü yan- daşlannın öte yandan Cumhunyet karşıtlannın üre- tim yeri oldu. Çünkü, 1945 yıhndan sonra, dünya konjonktü- rüne uygun olarak. ülkenin "milli" eğitimi, dinci ek- sende, gerçeklerden koparılarak, ideolojik ve si- yasal nedenlerle, sağa kaydırıldı. Bu yetmıyormuş gibi, bir de çok partıli sisteme uygun olarak gerçekleştirilen iktıdar değişıkliği ıle egemenlık, Cumhurıyet'ı kuran partının karşıtına geçince, hem dış dinamık öğeleri hem de ıç dina- mık öğeleri birleşti, butünleşti, birbirinı pekiştirdi ve bu günlerde yaşanan gariplikler ortaya çık- tı. Günümüzdeki gariplikler. Cumhuriyettarihimiz ancak aşağıdakı şema çevçevesinde ele alınabi- lirse, anlaşılabılir: Birinci dönem, 1919-1945. Bağımsızlık döne- mi. Kuruluş ve gelişme. Ikinci dönem, 1945-1997. Soğuk Savaş döne- mi. Çok partili düzen ve "Anti- Komünizm". Batı dünyasının uydusu olma. Üçüncü dönem, 1997'den günümüze kadar. Soğuk Savaş sonrası dönem. Yeniden yapılanma çabalan. Cumhunyet tarıhimizi, dış dünyanın belirleyıci- liğini ihmal ederek ne anlamamız olanaklıdır, ne de öğretmemız. Tabiı günümüzde olup bitenleraçısından daay- nı sav geçerlıdir: Dünyanın genel gidişinı ve Türkiye Cumhurıye- ti'nin bu genel gidişten nasıl etkilendiğıni, dıştan gelen etkilerin gücünü ve sonuçlannı irdeleme- den, ülkemızde neler olup bittiğinı ve bundan son- ra neter o/acağını anlamamız olanaklı değildir. Türkiye, Sovyetler'ın, Ikinci Dünya Savaşı son- rasında, Boğazlarda us ve ortak savunma, aynca Kars ve Ardahan'ı ıstemeleri sonunda, Soğuk Sa- vaş'tan en çok etkılenen ülke oldu. ikinci Dünya Savaşı sonrasında, ülkemizde olup bitenleri bu Soğuk Savaş'ı algılamadan anlamak olanaksızdır. Tabii Soğuk Savaş, en büyuk etkisini hukuk, si- yaset ve eğitim alanında gösterdı. örneğin Köy Enstıtüieri kapatıldı, dın eğitimi ve- ren yüksekokullar ve ortaöğretım kurumları açıl- maya başlandı. 1950'de iktidara gelen Demokrat Parti, bu eğı- limi güçlendirdi ve sadece Türkiye'nın eline geçen tarihin en büyük demokratikleşme fırsatını çöp te- nekesine atmakla kalmadı, ülkeyi, eğitim açısın- dan da Arap kültür emperyalizmine ve Cumhuri- yet karşıtlarına teslım etti. 27 Mayıs 1960 müdahalesi ile kesıntiye uğramış görünen bu süreç, 1965 seçimlerinden sonra Ada- let Partisi'nin tek başına ıktidarolmasıyla yeniden güçlenerek sürdü. 1968, sadece kışkırtılan öğrenci olaylannın de- ğil, aynı zamanda bu olayların kullanılmasıyla, ül- kenin yeniden, Anti-Komünizm şemsiyesinde egemen kılınan Türk-lslam Sentezi çerçevesin- de geriye götürülmesının de dönüm noktasıdır. 12 Mart 1971 ve 12 EylüJ 1980 asken darbele- ri, hem 27 Mayıs 1960 darbesi sonrasında kabul edilen özgürlükçü 1961 Anayasası'ndan geri dö- nüşleri, hem de ülkenin Islamcı eğitime teslim edi- lişinin belırleyıci doruklarını temsil eder. Işte türban sorunu, Soğuk Savaş çerçevesin- de egemen kılınan Türk-lslam sentezinın eğitime yansıması sonunda güçlendırilen ve yaygınlaştın- lan imam eğitiminin, yani biz2at Cumhuriyet dö- nemi yönetimlerinin ürettiği bir sorundur. 1989'da Berlin Duvan'nın yıkılmasıyla başlayan ve 1991 'de Rusya, Belarusya, Ukrayna ve Bağım- sız Devletler Topluluğu arasında imzalanan anlaş- mayla biten Sovyetler Birliği'nin çöküşü. Türki- ye'de ancak 28 Şubat 1997'deki Milli Güvenlik Kurulu toplantısında algılanabildi ve onaylandı. O günden bu yana da, toplumun her yanına ve özelliklede Milli Eğitim'eyansıyan Soğuk Savaş'ın tahribatı (son derece yetersız biçimde de olsa) dü- zeltilmeye çalışılıyor. Tabii Soğuk Savaş artkJanve Soğuk Savaş ran- tını şimdi de bir Oinler Savaşı adı altında sür- dürmek isteyenler, ulusal çıkarları ön plana alan bu düzeltme çabalarından rahatsızlar. Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu aley- hine kabul edilen soruşturma önergesıni de bu bağlamda görmek gerek. www.kongar.org Halk karara tepkili: KuzguncukBostanı imara açılmasın İstanbul Haber Ser- visi - Kuzguncuk Çev- re Kültür ve Işletme Ko- operatifi, ihaleye çıka- nlacak olan Kuzguncuk Bostanı'nın, organik ta- nm yapılarak değerlen- dirilmesini istedi. Bostanın önünde dü- zenlenen toplantıda ko- nuşan kooperatifin baş- kanı Gültekin Orhon, araziye önceki yıllarda hastane ve okul yapıl- maya çalışıldığını belir- terek bu çabalann 10 yıldır Kuzguncuk sakin- İerinin girişimleriyle en- gellendiğini söyledi. Or- hon, "BoğaziçiImarKa- nunu"nda "Kamu kuru- luşlanna ait bostan ile benzeri alanlar,yeşfl alan sayıbr ve bhki \-arhkla- n geliştirilerek muhafa- zaedilir" ıfadesinin bu- lunduğunu kaydetti. Kuzguncuklulann tek çabasının, bu maddenin geçerliliğini ve arazinin bostan halinde kahna- sını sağlamak olduğu- nu belirten Orhon, bos- tan için Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 17 Ni- san Çarşamba günü ya- pacağı ihaleye kendile- rinin de talip olduğunu anlattı. Orhon, "Ancak rantgetiren bir arazi ol- duğu için bostanın baş- ka amaçlarla kullanü- masnu sağlavacakfhat- lar istenhor. Dönüm ba- şınaMflık2mil>arlirais- tiyoıİar" dedi. Bu alanın bostan ve yeşil alan olarak kal- masını, bütün çevre hal- kının yararlanmasını is- tediklerini kaydeden Orhon, bu alanın, ola- sı bir depremde ilkyar- dım merkezi olarak da kullarulabileceğini söy- ledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear